Kategori: Gaziantep

  • Kamu kurumundan hırsızlık yapan 2 şüpheli yakalandı

    Kamu kurumundan hırsızlık yapan 2 şüpheli yakalandı

    Gaziantep İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde bir kamu kurumuna ait kullanım dışı metal malzemelerin çalınması olayı ile ilgili çalışma yaptı. JASAT timlerince yapılan titiz planlama ve takip çalışmaları sonucu kamu kurumuna ait malzemeleri pikap araç ile çaldığı tespit edilen 2 şüpheli suçüstü yakalandı.

    Tamamlanan yasal işlemlerinin adli mercilerce sevk edilen 2 şüpheli, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Hırsızlıkta kullanılan araca el koyan jandarma ekipleri, ele geçirilen çalıntı malzemeleri ise kuruma teslim etti.

  • Beton dökümü sonrası inşaat çöktü

    Beton dökümü sonrası inşaat çöktü

    Olay, Şehitkamil ilçesine bağlı Sacır Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, yapımı devam eden 3 katlı binada beton dökümü sonrası çökme meydana geldi. Çökme sonucu 2 işçi enkaz altında kaldı.

    Çökmenin ardından olay yerine çok sayıda sağlık, itfaiye, AFAD, UMKE ve polis ekibi sevk edildi. Olay yerine gelen ekipler göçük altında kalan 2 işçiyi yaralı olarak çıkardı. Yaralı işçiler, olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından Abdulkadir Yüksel Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Yaralılardan 1’nin durumunun ağır olduğu öğrenildi.

    Polis ekipleri olay ile ilgili inceleme başlatıldı.

  • Kışlık yemeni üretimi arttı

    Kışlık yemeni üretimi arttı

    Gaziantep’te kış aylarının gelmesiyle birlikte ev içerisinde giyilen yemeni terlik ve çizmelerin üretimi arttı. Genellikle yazın tercih edilen geleneksel yemeniler soğuk havaların etkisiyle inovasyon kazanarak kış günlerinde, ev içerisinde günlük tercih edilen geleneksel ürün haline geldi. Özellikle renk çeşitliliği ve farklı desenlerle zenginleştirilen yemeni modelleri, her yaş grubundan tüketicinin beğenisini kazanıyor. Üretime aralıksız devam eden ustalar yaz- kış demeden yemenileri dünyanın dört bir yanına göndererek ihracata yön vermeye devam ediyor.

    “Biz kış aylarında yaza daha çok hazırlık yapıyoruz”

    Genellikle yaz aylarında giyilen yemenilerin kışın da rağbet gördüğünü aktaran Orhan Çakıroğlu, dünyanın birçok ülkesine ihracat yaptıklarını belirterek, “Yemeni ayağa giyilen tabii deriden yapılan ayağın terini çeken, yazın günü serin tutan, kışın günü evde patik gibi terlik gibi giyilen ayakkabıdır. Yemeninin çizmesi, terlikleri, patikleri, çarıkları vardır ama genel giyim alanı yazındır ve evde giymek içindir. Biz kış aylarında yaza daha çok hazırlık yapıyoruz çünkü yaz aylarında hızlı sirkülasyon olduğu için mağazalarımızı ve stoklarımızı dolduruyoruz. Onun haricinde bizim yurtdışı ihracatımız mevcuttur. Daha çok mevsimi yaz olan bölgelere ihracat yapıyoruz. Talep olan herkese gerek Avrupa’ya, Amerika’ya, Çin’e ve Japonya’ya, her tarafa gönderiyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Aldığın tarihi unutturan çok uzun ömürlü terlikler yapıyoruz”

    Ürettikleri geleneksel yemeni ayakkabıların konforuna dikkat çeken Çakıroğlu, yemeninin kış aylarında çok rağbet gördüğünü belirterek, “Kışın ev içerisinde giyilen patikler yapıyoruz. Onun haricinde de terlikler üretiyoruz, bu terliklerimiz de yine bizim yıllardan beri yaptığımız modellerimiz ev içerisinde giymeye gayet rahat, yumuşak, sağlıklı ve aldığın tarihi unutturan çok uzun ömürlü terlikler yapıyoruz. Bu hem vatandaşlarımızın ayaklarını sıcak tutuyor hem de gelenekselimizi yaşatıyor. Kışın günü bunlar çok rağbet görüyor” ifadelerine yer verdi.

    “Biz Yemeniciliği ölmüş vaziyette aldık ve tavana çıkardık”

    Unutulmaya yüz tutmuş meslekler arasında yer alan yemeniciliğe inovasyon katarak mesleği kurtardıklarını ifade eden Çakıroğlu, “Yemenicilik mesleği Gaziantep’te bundan 20- 30 yıl önce kaybolmaya yüz tutmuş meslekler arasında gösterilirken, biz ölmüş vaziyetinden aldık ve tavana çıkardık. Bununla birlikte geleneksel ayakkabıları modernize ederek Türkiye’nin dört tarafına yaymakla beraber dünyanın dört bir tarafına da yayıyoruz. Tamamen el işidir ve tamamen tabii deriden yapılır. Normal ayakkabıyı herkes her yerde giyebilir ama yemeni özeldir. Bu bir zevk işidir yani onu giydiğinde onun dokusunu hissetmen lazım veya bilerek severek giymen lazım. Onun için de biz her geçen gün her arenada giyinebilecek türde yemeni yapıyoruz” şeklinde konuştu.

    “Daha kaliteli ürünler yapmaya çalışıyoruz”

    Gaziantep’te üretilen yemeniyi dünyaya tanıttıklarını ve bu işten binlerce insanın ekmek yediğini belirten Çakıroğlu, “Gaziantep’te ürettiğimiz yemeniyi dünyaya tanıttık. Bununla birlikte Kültür ve Turizm Bakanlığının sanatçısıyız. Bakanlık vasıtasıyla da UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı olarak bizi ‘Yaşayan İnsan Hazinesi’ olarak seçtiler. Bu da mesleğimizi nereden alarak nereye getirdiğimizin bir delilidir. Çok şükür her geçen gün çıtayı yükseltip kaliteyi yükselip daha kaliteli ürünler yapmaya çalışıyoruz. Mesela babamdan yemenicilik mesleğini devraldığım dönemde Gaziantep’te tek yemenici bendim ama şimdi bu işten 3 bin ila 5 bin kişi arasında esnaf ekmek yiyor. Bu durum ekonomiye iyi bir katma değerdir” diye konuştu.

  • Öğrenciler destansı mücadeleyi canlandırdı

    Öğrenciler destansı mücadeleyi canlandırdı

    Şahinbey Kongre ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen etkinlikte Gaziantep’in işgal güçlerine karşı verdiği 11 aylık destansı mücadele ve Gaziantep halkının fedakarlığı anlatıldı. Düzenlenen törende ayrıca Şahinbey Belediyesi tarafından düzenlenen 25 Aralık Kurtuluş etkinliklerinde dereceye giren öğrencilere ödüller verildi. Düzenlenen etkinliğe Gaziantep Valisi Kemal Çeber, Şahinbey Kaymakamı Mehmet Emin Taşçı, Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, İl Milli Eğitim Müdürü Yasin Tepe, AK Parti Şahinbey İlçe Başkanı Mehmet Tiryaki, Şahinbey İlçe Milli Eğitim Müdürü Cemal Gülistan, STK temsilcileri, protokol üyeleri ve öğrenciler katıldı.

    “Bu topraklar kolay kazanılmadı”

    Gaziantep Valisi Kemal Çeber Gaziantep’in Gazilik unvanını bileğinin hakkıyla kazandığını belirterek, “İsmi çok özel ve güzel olan ilimiz Gaziantep. Gazi vasfını onurla, gururla ve alnının akıyla hak ederek kazandı. Büyük kahraman bizlerin burada olmasını sağlayan Şahinbey’in ismini taşıyan güzel ilçemizdeyiz. Bu şehrin önünde Gazi unvanının dışında hiçbir güç ve hiçbir kelime duramaz. Antep’in önünde sadece Gazi kelimesi durabilir. Bundan 102 yıl önce Gaziantepliler burada çok büyük bir mücadele verdiler. Önce İngiliz sonra Fransız işgali altında kaldı bu topraklar. Daha sonra 6.317 ecdadımız bu topraklarda şehit oldu. Bugün üzerinde gezdiğiniz toprakların her bir yanında şehit olan dedelerimizin ve ninelerimizin olduğunu unutmayın. Bu şehir Gazilik unvanını alnının akı ve bileğinin hakkıyla aldı. Binlerce yıllık Türklük ve Müslümanlık tarihimizde her zaman mücadele olmuştur. Değerlerimizi sizlere anlatabilmek ve yaşatabilmek için Şahinbey Belediye Başkanımız Mehmet Tahmazoğlu 180 binden fazla öğrenciyi ve Şahinbeyliyi Çanakkale’ye götürerek ecdatla buluşturdu. Orada bir sürü Gaziantepli şehidimizin mezarının olduğunu gördük. Başkan Mehmet Tahmazoğlu sizleri oraya götürerek bu vatanın kolay kazanılmadığını yerinde yaşatıyor. Bu konuları anlatan kitaplar dağıtıp programlar yapıyor. Bu duygularla Gazi şehrimizin kurtuluşunun 102’nci yıl dönümünü canı gönülden bir kez daha kutluyorum” dedi.

    “Destansı bir mücadele”

    Bu vatan topraklarının büyük mücadeleler sonrasında kazanıldığını ifade eden Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, “Gaziantep’in Kurtuluşu gerçekten de destansı bir mücadele. Kadınıyla, genciyle, Şehitkâmil’i ve Şahinbey’i, Karayılan’ı ve Özdemirbey’i ile nice isimsiz kahramanların 6.317 şehit vererek bu cennet vatanı Fransızlara teslim etmediği kurtuluş gününün adıdır Gaziantep Destanı. Bu şehri Gazi yapan tüm ecdadımıza şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Çanakkale’de 253.000 şehit vermişiz. Orada da 517 Gaziantepli şehidimiz var. Şahinbeyli öğrencilerimizi Çanakkale’de ecdatlarıyla bir araya getiriyoruz. Tarihimizi unutmayacağız. Bu vatan topraklarını kazanılırken yoklukla ve açlıkla mücadele verildi. Bundan sonrada bu cennet vatanı koruyarak kimseye teslim etmeyeceğiz. Üç gün önce 12 kardeşimizi bu vatan toprakları için şehit verdik. Bu vatan topraklarının her karışı şehitlerimizin kanı ile sulandı. Ancak mücadelemiz halen devam ediyor. Güçlü olmamız gerekiyor. Bu nedenle de durmadan çalışmamız gerekiyor. Vatanını seven herkes işini en iyi şekilde yapacak” diye konuştu.

  • Yılbaşında beslenme önerileri

    Yılbaşında beslenme önerileri

    “Yılbaşı, daha özenle kurulan aile sofralarında, sevdiklerimizle birlikte muhabbetlerin ayrı bir keyif yaşandığı gündür” diyen Prof. Dr. Karabudak, kendimizi özel hissetmek istediğimiz böyle günlerde, günlük yaşantımızda tükettiğimiz besinlerden daha fazlasını tükettiğimizi ve bu besinlerin daha yüksek kalori olabileceğine dikkat çekti.

    Bu durumun bazı istenmeyen sağlık sorunlarına yol açabileceğinden, sofralara konulan yiyecek ve içeceklerin çeşitlerinin daha özenle seçilse de beslenmenin aslında diğer günlerden farklı olmaması gerektiğine vurgu yapan Prof. Dr. Karabudak, bunu önlemek için uyarılarını şöyle sıraladı:

    “Güne mutlaka kahvaltı ile başlanmalı ancak kahvaltı içeriği hafif olmalıdır. Yumurta (haşlama tercih edilmeli), az yağlı peynir çeşitleri, tam tahıllı ekmek, bol sebze içeren bir kahvaltı güne zinde başlamanıza ve sağlıklı besinleri tüketmenize yardımcı olacaktır. Gün içinde aşırı yağlı ve yüksek karbonhidrat içeren (gözleme, katmer gibi) besinlerden uzak durulmalıdır. Çorba, sebze yemeği, tavuklu/peynirli salatalar, yoğurt gün içinde tercih edilebilecek besinler olabilir. Gün içinde yeterli sıvı alımı sürdürülmeli tercihen su tüketilmelidir. Yılbaşı akşamı sofrada yiyecek çeşitliliği fazlaysa yiyeceklerin ve içeceklerin porsiyon miktarının daha küçük olması ve küçük lokmalar halinde daha yavaş ve daha uzun sürede tüketilmesi sağlık açısından daha yararlıdır.”

    Yılbaşı akşamı en çok tüketilen çerezler konusunda da tuzlu, yağ içeriği çok yüksek olanlardan uzak durulması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Karabudak, “Tuzsuz mısır patlağı (popcorn), fıstık, fındık, leblebiler, az tuzlu yöresel çerezler küçük kaplarda servis edilmelidir. Cipsler mümkünse evde fırında hazırlanmalıdır. Cipsler neredeyse tamamı yağ olan mayonezle tüketilmemeli, süzme yoğurt ve baharatlarla çeşnilendirilerek hazırlanmış soslarla tüketilmesine özen gösterilmelidir” ifadelerini kullandı.

    “Daha az yağlı besinler tercih edilmeli”

    Her zaman olduğu gibi yılbaşında da yiyecekler hazırlanırken kullanılan yağ miktarının az olması ve besinleri yağda kızartmaktan kaçınılması gerektiğini anlatan Prof. Dr. Karabudak, “Yağ içeriği fazla yiyeceklerin yağlı suyu veya sosu süzülerek servis tabağına alınmalı. Böylelikle daha az enerji alarak doygunluk sağlanıp, enerji içeriği daha yoğun besinlerden daha az miktarda tüketim sağlanabilir” uyarısını yaptı.

    Yemeğe az yağlı çorba ile başlanmasının doygunluğun sağlanması açısından yararlı olacağını hatırlatan Prof. Dr. Karabudak, ana yemekte sunulan kırmızı et yada tavuk eti yemeğinin yanında pilav, patates, makarna yerine ızgara sebze garnitürlerinin tercih edilmesinin de önemli olduğunu vurguladı.

    “İçecek seçiminde dikkat etmek gerek”

    Yılbaşı sofrasında gazlı ve şekerli içecekler yerine tercihin özellikle evde hazırlanmış az şekerli meyve suları, yüzde 100 doğal meyve suları, ayran gibi içeceklerden yana olmasını öneren Prof. Dr. Karabudak, gece boyunca su içmeye devam edilmesinin enerji içeriği yüksek içeceklerin tüketiminin de azalmasına yardımcı olacağını hatırlattı.

    Vazgeçilmez tatlılar

    Yılbaşı menüsünün vazgeçilmezlerinden birisinin de tatlılar olduğuna işaret eden Prof. Dr. Karabudak, “Tatlı seçiminiz pasta ise pastanızı meyve veya kestane ile hazırlanmış ve kreması az yağlı çeşitlerden seçebilirsiniz. Ağır bir menünün üzerine mümkünse meyveli ve sütlü tatlılar tercih ediniz” ifadelerini kullandı.

    “Tatlı servisinin zamanı da önemlidir ve çok geç saatlere kalınmadan yapılması en doğru olanıdır. Tatlı tabaklarının içeriği azaltılarak taze veya kuru meyveler eklenerek kalori içerikleri de azaltılabilir” diyen Prof. Dr. Karabudak, yılbaşı gecesi besin ve içecek tüketiminde aşırıya kaçılması durumunda yapılması gerekenleri şöyle özetledi:

    “Yılbaşı sofrasında fazla besin ve içecek tüketimi olduysa ertesi gün baş ağrısı ile uyanabilir ve kendinizi yorgun hissedebilirsiniz. Bu durumu kolay atlatabilmek için güne su içerek başlamalı ve gün içerisinde de su tüketimini sürdürmelisiniz. Güne kalori içeriği düşük, besin değeri yüksek yiyeceklerle hazırlanmış kahvaltı ile başlayabilirsiniz. Kendinize uygun fiziksel aktiviteyi seçebilir, açık havada yürüyüş yaparak vücudunuzu ödüllendirebilirsiniz.”

  • Kışın sağlıklı beslenme ve kilo kontrolü

    Kışın sağlıklı beslenme ve kilo kontrolü

    Kış aylarında mevsim değişimi ile gelen hastalıklar, hava şartlarına bağlı mutsuzluk, stres, depresyon halleri, düzensiz ve yetersiz beslenmenin bağışıklık sistemini ve metabolizmayı koruyabilmeyi olumsuz yönde etkilediğinin altını çizen Dyt. Merve Aytaç Kılınç, “Kış mevsiminde enfeksiyonlara karşı vitamin ve minerallerden zengin beslenerek bağışıklık sistemimizi desteklemeliyiz. Özellikle A ve C ve E vitamininden zengin turunçgiller, havuç, brokoli, kabak, yeşil biber, karnabahar, Brüksel lahanası, maydanoz, roka, tere, mandalina, greyfurt ,portakal gibi sebze ve meyveler sofralardan eksik edilmemelidir. Bu besinler hazırlanırken doğru yöntemler kullanılarak vitamin ve mineral kaybına uğratmadan tüketilmesine gayret edilmelidir. Yine Fındık, ceviz gibi yağlı tohumlar, yeşil yapraklı sebzeler ve kurubaklagillerin yeterli miktarda tüketilmesi E vitamini ihtiyacının karşılanması bakımından önemlidir” dedi.

    “Fiziksel aktivite azaldığı için istenmeyen kilo artışları olabilir”

    Fiziksel aktivitenin azalması, kapalı ortamlarda fazla vakit geçirilmesi, akşam saatlerindeki artış ve beslenme şeklindeki değişiklikler nedeniyle yağlı ve şekerli besinlere yönelimin artması ile vücut ağırlığında artış olduğunu belirten Dyt. Merve Aytaç Kılınç, “Atıştırmalık tüketimine yönelim ile yağlı ve şekerli besin tercihlerinin artması nedeniyle kilo artışı olabilmektedir. Yağlı, şekerli gıdalar, hamur işi tüketimi yerine kış meyvelerini tercih etmeliyiz. Gün içerisinde öğün atlamamaya özen göstermeli az ve sık olacak şekilde beslenmeye dikkat etmeliyiz. Hareketsizlik ile beraber gelen kabızlık sorunu için kurubaklagiller haftada 2-3 gün tüketilmeli ve kepekli tahıllar (esmer ekmek, bulgur, kepekli makarna) ile sebze, meyve tüketimine de dikkat edilmelidir” şeklinde konuştu.

    Kış mevsiminde balık tüketimi

    Diyetisyen Kılınç, “Kış aylarının vazgeçilmezi olan balık, en önemli özelliği omega-3 deposu olmasıdır. Kalp damar hastalıkları riskinin azalmasında, kolesterol yüksekliği ve karaciğer yağlanması gibi rahatsızlıklara karşı oluşturulabilecek bir tedavide mutlaka olması gereken balık, haftada 1-2 gün tüketilmesini önerilmektedir” ifadelerini kullandı.

    “Su tüketiminizi artırın”

    Diyetisyen Kılınç, “Havanın soğuması ile günlük su tüketiminde azalmalar meydana gelir. Ancak vücudumuzun işlevlerini yerine getirebilmesi için her zaman suya ihtiyacı olduğu unutulmamalıdır. Günde en az 2-2.5 litre su tüketilmesine özen gösterilmelidir” diye konuştu.

  • Gaziantep’te operasyonu: 292 gözaltı

    Gaziantep’te operasyonu: 292 gözaltı

    Gaziantep İl Jandarma Komutanlığına bağlı Jandarma Suç Araştırma Timi ekipleri, 19-25 Aralık 2023 tarihleri arasında adli makamların koordinesiyle çeşitli suçlardan ceza almış ve firar durumunda olan şahıslara yönelik çember operasyonu düzenledi. Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde yürütülen operasyonlarda, çeşitli suçlardan aranan toplam 292 aranan şahıs yakalanarak gözaltına alındı.

    Gözaltına alınan şüphelilerden 38’i sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.

  • Gaziantep’te milyonluk dolandırıcılık operasyonu: 8 tutuklama

    Gaziantep’te milyonluk dolandırıcılık operasyonu: 8 tutuklama

    Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri, Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde dolandırıcılara yönelik 22 Aralık 2023 tarihinde operasyon düzenledi. Gerçekleştirilen operasyonda ekipler, arazi, daire, araç ve çeşitli gıda maddeleri alım satım işlerinde vatandaşları 8 milyon 350 bin TL dolandırdıkları tespit edilen 8 şüpheliyi yakaladı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüpheliler, çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.

    Ayrıca, Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri müdahalesi sonucu şüphelilerin 14 milyon 470 bin TL haksız kazanç elde etmelerinin engellendiği öğrenildi.

  • Paket servis götürürken kaza yapan genç hayatını kaybetti

    Paket servis götürürken kaza yapan genç hayatını kaybetti

    Kaza, dün akşam saatlerinde Şehitkamil ilçesi Organize Sanayi Bölgesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, işlettiği çiğköfte dükkanında elemanı olmadığı gerekçesiyle paket servisine çıkan 21 yaşındaki Mehmet Şakir Paksoy, yağış nedeniyle kullandığı motosikletin direksiyon hakimiyetini kaybetti. Kontrolden çıkan motosiklet, refüje çarparak savrulurken Paksoy ağır yaralandı.

    Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine gelen 112 sağlık ekipleri, ağır yaralanan Mehmet Şakir Paksoy’u ilk müdahalenin ardından Şehitkamil Devlet Hastanesi’ne kaldırdı. 21 yaşındaki genç, hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Paksoy’un cenazesi, Gaziantep Adli Tıp Kurumunda tamamlanan işlemlerinin ardından defnedilmek üzere yakınlarına teslim edildi.

    Kaza ile ilgili soruşturmanın sürdüğü öğrenildi.

  • Gribal enfeksiyonlarda zahter çayı”

    Gribal enfeksiyonlarda zahter çayı”

    Gaziantep’te, kış aylarının vazgeçilmez içecekleri arasında yer alan ve soğuk algınlığı ile gribal enfeksiyonlara karşı doğal ilaç olarak bilinen zahter çayına ilgi arttı. Son günlerde yoğun olarak tüketilen zahter çayı siyah çayın tahtını sallamaya başladı.

    “Gaziantep’te kış aylarında en çok tüketilen içeceklerden biri”

    Elmacı Pazarında aktarcılık yapan Zübeyit Şenci, kış aylarında zahter çayına ilginin arttığını belirterek, “Zahter çayı, Gaziantep’te kış aylarında en çok tüketilen içeceklerden biri oluyor. Gaziantep’te çay kültürü çok gelişmiş olduğu için, zahter çayı da çayın rakibi olarak karşımıza çıkıyor. Zahter çayı sevenler, bu içeceği evde de kolaylıkla hazırlayabiliyor. Zahter çayı yapmak için, bir bardak suya bir tatlı kaşığı zahter yaprağı ekleyip üzerine sıcak su gezdirmek yeterli oluyor. Zahter çayı, limon, bal veya şekerle tatlandırılarak içilebiliyor” dedi.

    “Zahter çayı bağışıklık sistemini güçlendiriyor”

    Zahterin gribal enfeksiyonlara karşı doğal bir ilaç olduğunu belirten esnaf İsmet Kılıç ise “Zahter, kekikgiller familyasından olan ve Gaziantep yöresinde yetişen bir bitkidir. Zahter çayı, zahter yapraklarının süzgecin içinde sıcak suyun gezdirilmesiyle elde edilir. Zahter çayının faydaları saymakla bitmiyor. Zahter çayı, bağışıklık sistemini güçlendiriyor, sindirimi kolaylaştırıyor, öksürüğü kesiyor, boğaz ağrısını hafifletiyor, kan şekerini düzenliyor, stresi azaltıyor ve uyku kalitesini artırıyor” diye konuştu.