Kategori: Genel

Adem YILDIZ/KONYA, (DHA)- KONYA Vakıflar Bölge Müdürlüğü, ihtiyaç sahibi 900 aileye gıda yardımı dağıttı. Vakıflar Bölge Müdürü Nurullah Osmanlı, ”Her ay Konya, Karaman ve Aksaray’da bulunan 900 aileye gıda yardımında bulunuyoruz. 900 civarında burs verdiğimiz öğrencimiz, 200 civarında da mali destek verdiğimiz aile var” dedi. 
Konya Vakıflar Bölge Müdürlüğü, Konya, Karaman ve Aksaray’daki 900 ihtiyaç sahibi aileye yardım kolisi dağıttı. Yardım kolileri Vakıflar Genel Müdürü Burhan Ersoy’un mektubuyla birlikte teslim edildi. 
Konya Vakıflar Bölge Müdürü Nurullah Osmanlı, vakıf olarak gıda ve maaş yardımlarının sadece ramazan ayı ile salgın hastalık döneminde değil, her ay yapıldığını belirtti. Bu amaçla her ay 900 aileye yardım ulaştırdıklarını ifade eden Osmanlı, “Konya Bölge Müdürlüğü olarak her ay Konya, Karaman ve Aksaray’da bulunan 900 aileye gıda yardımında bulunuyoruz. 900 civarında da burs verdiğimiz öğrencimiz var. 200 civarında da mali destek verdiğimiz aile var. 3 ilde 2 bin kişiye hizmet ediyoruz, bu kişiler ile sürekli temas halindeyiz” diye konuştu. 
‘VAKIF MEDENİYETİNİ DEVAM ETTİRMEK BORÇTUR’
Osmanlı, ”Vakıflar Genel Müdürlüğü’müz ve vakıflarımız sadece günümüze yönelik hizmetlerden değil. Geleceğe yönelik hizmetlerini de sağlayarak, bugün hala hayatımıza etki eder. Vakıf medeniyetini devam ettirmek bizim üstümüzde büyük bir borçtur, bu konuda halkımızı teşvik ediyoruz” dedi. 
​
FOTOĞRAFLI 

SUUDİ ARABİSTAN HAC VE UMRE BAKANI İLE GÖRÜŞTÜ
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Suudi Arabistan Hac ve Umre Bakanı Muhammed Salih bin Tahir Benten ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Erbaş, görüşmede, koronavirüs salgınıyla ilgili gelişmeleri yakından takip ettiklerini, hac organizasyonu konusunda Türkiye olarak her türlü görüş, öneri ve istişareye açık olduklarını belirtti. Muhammed Salih bin Tahir Benten ise salgınla kapsamlı mücadele gerçekleştirdiklerini belirterek, ülkesinin bu konudaki çalışmalarını anlattı.
BENTEN: DSÖ’NÜN KARAR VE TAVSİYELERİ ÖNEMLİ
Müslüman ülkelerden salgınla ilgili gelişmelerin netleşmesini beklemelerini istediklerini dile getiren Benten, Suudi Arabistan olarak Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) karar ve tavsiyelerinin kendileri için önemli olduğunu, hacla ilgili bu konudaki veriler ışığında nihai kararın alınacağını belirtti. Salgının bir an önce son bulması temennisinde bulunan Diyanet İşleri Başkanı Erbaş ve Bakan Benten, birbirinin Kadir Gecesi ve Ramazan Bayramı’nı da tebrik etti. Görüşmede, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Osman Tıraşçı ile Hac ve Umre Hizmetleri Genel Müdürü Remzi Bircan da hazır bulundu.

FOTOĞRAFLI

Erkan ALTUNTAŞ/AKSARAY, (DHA)- AKSARAY’da defineciler tarafından kazıldığı tahmin edilen çukura düşen yavru 2 tilki, doğa koruma ekiplerince kurtarıldı.
Merkeze bağlı Altınkaya köyü kırsalında hayvanlarını otlatan bir vatandaş, 4 metre derinliğindeki çukurda, 2 tilki yavrusu olduğunu gördü. Hemen Tarım ve Orman Bölge Müdürlüğü’ne bağlı Doğa Koruma ve Milli Parklar Şubesi ekiplerine haber verdi.
Bölgeye gelen ekipler, defineciler tarafından kazıldığı tahmin edilen çukura merdiven ile inip, yavru tilkileri kurtardı. 2 tilki doğal yaşam alanlarına bırakıldı.

FOTOĞRAFLI

Fatih POYRAZ-Harun ÖZALP/ANKARA, (DHA)- TARIM ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Covid-19 anti-serumu için hayvanlar üzerinde denemelere haftaya başlanacağını belirterek, “İnşallah ipi Türk veteriner hekimleri, Türk doktorları, Türk sağlıkçıları göğüsler. Bu işlem başarılı olursa bu bir aşı prototipi üretildiği anlamına geliyor” dedi.
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın desteklediği, Etlik Veteriner Kontrol Merkez Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü (Etlik VKMAEM) ve Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü iş birliği içerisinde yürütülen ‘Covid-19’a karşı terapötik amaçlı hiperimmunserum (Anti-serum) üretimi’ projesi kapsamında SARS CoV-2 (Covid-19) virüsü izole edilerek, genetik sekanslama metoduyla virüsün haritasının çıkartılması çalışmalarına başlandı. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin eşi Dr. Ahu Pakdemirli’nin de içinde yer aldığı tıp ve veteriner hekimlerden oluşan ekip, ‘Covid-19’a karşı Anti-serum geliştirme’ projesi kapsamında sürdürdüğü çalışmalarda önemli bir aşamaya geldi. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi Girişimsel Olmayan Etik Kurulu ve Ankara İl Sağlık Müdürlüğü izinleri ile pozitif hasta örnekleri toplanarak, Etlik VKMAEM imkanları ile virüs izolasyonları tamamlandı. Virüs izolasyonu, yüksek miktarda üretilmesi ve inaktivasyonu işlemleri Biyogüvenlik Seviyesi 3 (BSL3) olan Etlik VKMAEM Viroloji Teşhis Laboratuvarı’nda uzman ekip tarafından, kısa sürede tamamlandı. Şimdi ise hayvanlar üzerinde denemelere başlamak için virüs canlılık kontrolleri yapılıyor. Kontrollerin ardından tavşan ve atlar üzerinde denemeler başlayacak. Hayvan denemelerinden sonra Tarım ve Orman Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı ortak çalışmalar yürüterek elde edilen immunglobulinleri, insanlarda kullanıma uygun olarak saflaştıracak ve elde edilen anti serumlar aşılara uygulanacak.
‘HAYVANLARA VERMEYE HAZIRIZ’
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli de beraberindeki heyetle birlikte Ankara Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsü’nde incelemelerde bulundu. Pakdemirli ardından merkezde yürütülen çalışmalara ilişkin bilgiler verdi. Bakan Pakdemirli, “Bu işin birinci aşaması örnek almak ve onları toplamanız. Benim eşim de doktor, kendisi de sıklıkla buraya gelerek, çalışmaları takip ediyor. Burada önemli olan örneği aldıktan sonra virüsün izolasyonunu yapmanız. İzolasyon denen şey de bir balık düşünün, balığı kılçığından ayırmak gibi bir şey. Bunun ardından da in-aktivasyonunu yapıyorsunuz. Bunu da şöyle örneklendirelim; virüsün savaşa gitmeye hazır bir asker olduğunu düşünün, o askeri öldürmüyorsunuz; ama elindeki tüfeği alıyorsunuz. Bu aşama da yapıldıktan sonra artık dışarıda çalışmalara müsait hale geliyor. Bu iş belli sağlık riskleri içerdiği için BSL 3 seviyesinde bir laboratuvar gerekiyor. Önümüzdeki hafta itibarıyla da ‘anti-serum’ çalışmaları için hayvanlara vermeye hazırız. Hayvanlardan at ve tavşanı önce hasta edeceğiz. Hayvanseverler tepki gösterebilir; ama virüs ‘in aktive’ olduğu için hayvan sağlığına ve refahına aykırı bir iş yapmıyoruz. Hayvan az da olsa bir hastalık geçirecek ve o hastalığın sonunda geliştirmiş olduğu antikorların sayısı çoğalacak ve biz de onları alacağız. Bu çalışma Eylül ayına kadar sürecek. İlerideki aşı çalışmalarına da örnek olacak bir çalışma. Bu enstitülerimizin 120 yıllık bir virüs ile ilgili birikimleri var. Biz bunları en iyi şekilde kullanmaya çalışıyoruz. Biz Sağlık Bakanlığımızla koordineli çalışıyoruz ama diğer tüm kurum ve kuruluşlara da özellikle burada yaptığımız deneylerin de açık olduğunu ifade etmek isterim. İnşallah en yakın zamanda gelişmelerle ilgili ekstra bilgi sağlayacağız. Çalışma başarılı olduğu zaman aşı prototipini de üretmiş olacağız” dedi.
‘İNŞALLAH İPİ TÜRK DOKTORLAR GÖĞÜSLER’
Bakan Pakdemirli, İstanbul ve Ankara’da atık sularda virüs ile ilgili araştırmalar yaptıklarını da kaydederek, “Bunlarla ilgili birtakım bulgulara rastladık. Vakaların yoğun olduğu bölgelerde atık sularda da bu yoğunlaşmanın olduğunu görüyoruz. Bunlar dışında bir çalışmamız daha var. Çeşitli bitkisel yağ ve uçucu yağların koronavirüse karşı olan etkinliğine dair bir çalışma yapıyoruz. Türk veteriner hekimleri ile Türk doktorlarıyla birlikte çalışmalar yaparken, bir yandan da Türk topraklarında yetişen bitkilerle bu işin tedavisinde bir fayda sağlama şansımız ile ilgili çalışmalar yapıyoruz. Bir yandan da yarasalar ile ilgili çalışmalarda yapıyoruz. Dünyanın başına gelen bu musibetin çözülmesiyle ilgili her türlü gayret ve çaba sarf ediyoruz. Buradaki arkadaşlarımız gece, gündüz uyumadan çalışmalarına devam ediyorlar ve çalışmamız da gerekiyor. Çünkü dünyada bir kişinin daha az ölmesine sebebiyet verecek başarılı bir çalışmayla bu işi sonuçlandıracaksak bu işin uykusu olmaz. İnşallah ipi Türk veteriner hekimleri, Türk doktorları, Türk sağlıkçıları göğüsler. Fakat en önemli nokta çarenin en hızlı şekilde bulunmasıdır. Neticeye aslında epey bir miktarda yaklaşılmış olunuyor. Hatta yüzde 80’i bitmiş oluyor diyebiliriz” diye konuştu.

FOTOĞRAFLI

ANKARA, (DHA) – DİYANET İşleri Başkanı Ali Erbaş, camilerin cemaatle namaza açılması için öngörülen tarihin, 12 Haziran olarak belirlendiğini söyledi. Erbaş, “Sağlığı ön plana çıkararak, bu sabırla inşallah en kısa zamanda camilerimize kavuşmak nasip olur. Şu an hem tedbir hem tevekkül hem de dua ile hareket etmemiz gerekiyor” dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Erbaş, televiyon kanalında canlı yayınlanan programa görüntülü olarak bağlandı. Ramazan ayı, Kadir Gecesi ve gündem ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Erbaş, camilerin cemaatle namaza açılmasına yönelik soru üzerine Cumhurbaşkanlığı, Sağlık Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı ile irtibat halinde olduklarını söyledi. Erbaş, süreci takip ettiklerini, normalleşme süreci içinde öngörülen tarih olarak 12 Haziran’ın belirlendiğini kaydetti. 
‘CAMİLERİ BOŞ GÖRDÜĞÜMÜZ ZAMAN KAHROLUYORUZ
Camilerde cemaatle namaz kılınamamasından duyduğu üzüntüyü dile getiren Başkan Erbaş, “Milletimizin biraz daha sabırlı olmasını istiyoruz. Hakikaten yüreğim sızlıyor. Camileri boş gördüğümüz zaman adeta kahroluyoruz. Ama şunu da biliyoruz ki ‘Bir kişinin ölümüne sebep olmak sanki bütün insanlığı öldürmek gibidir. Bir kişiyi kurtarmak da bütün insanları kurtarmak gibidir’ buyuruyor Rabbimiz. Müslümanlar olarak bu süreçte daha çok dikkatli, daha çok sabırlı olmamız gerekiyor. Sağlığı ön plana çıkararak bu sabırla inşallah en kısa zamanda camilerimize kavuşmak, cuma namazları camilerimizde kılmak nasip olur. Şu an hem tedbir hem tevekkül hem de dua ile hareket etmemiz gerekiyor” diye konuştu. 
‘KADİR GECESİ 1000 AYDAN HAYIRLI GECEDİR’
Başkan Erbaş, yaklaşan Kadir Gecesi’nin önemini de anlatarak, “Kadir Gecesi, Kur’an-ı Kerim’in indiği bir gecedir. Kadir Gecesi 1000 aydan hayırlı çok değerli bir gecedir. O gecenin bir insanın 80 yıllık ömrüne bedel sevaplarla dolu bir gece olduğunu Kur’an-ı Kerim’den öğreniyoruz. Dolayısıyla Kadir Gecesi’ni özellikle Kur’an-ı Kerim okuyarak, Kur’an-ı Kerim’i anlamaya çalışarak ve hayatımızı Kur’an’a göre tanzim etmeye karar vererek geçirebileceğimiz bir gecedir. Tövbe istiğfarla ibadetlerle tefekkür ve tezekkür ederek bu geceyi idrak etmemiz gerekiyor” dedi. 
‘BAYRAM NAMAZI’ AÇIKLAMASI
Bayram namazının kılınmasının da şu an için mümkün görünmediğini dile getiren Ali Erbaş, “O saatte Müslümanların tezekkür, tefekkür etmelerini, hem kendileri hem aileleri hem İslam alemi hem de bütün insanlık için dua ederek bayram namazı anını eda etmelerini tavsiye ediyorum. Önceki yıllarda olduğu gibi akraba ziyaretleri yapamayacağız ama telefonlarla dijital ortamlarla mutlaka akrabalarımızla bayramlaşalım. Bayramın güzelliğini yaşayalım” diye konuştu.

FOTOĞRAFLI

İbrahim YILDIZ/İSTANBUL, (DHA) KORONAVİRÜS tedbirleri kapsamında sokağa çıkmaları kısıtlanan 15-20 yaş aralığındaki gençler 42 gün sonra  dışarı çıktı. Bakırköy Cumhuriyet Meydanı’na akın eden gençler güneşli havanın hem tadını çıkardı hem de arkadaşlarıyla hasret giderdi.
Salgın tedbirleri kapsamında 42 günden beri sokağa çıkamayan 15-20 yaş grubu gençler belirlenen saatler arasında dışarı çıktı. Bakırköy Cumhuriyet Meydanı’na akın eden gençler burada alışveriş merkezlerine giderken, bazıları da arkadaşlarıyla caddede gezdi.  Kısıtlamanın ardından uzun süre sonra sokağa çıkan bi çok gencin sosyal mesafe kuralına uymadıkları ve maskesiz oldukları görüldü. Parkta bulunan zabıta ekipleri de sık sık yaptıkları anonslarla uyarıda bulundu.

“ARKADAŞLARIMIZLA YENİDEN SOHBET ETTİK”
Aylar sonra dışarı çıkmaktan büyük mutluluk duyduğunu ifade eden Doruk Demir, “Güzel bir duydu. Uzun zaman sonra dışarı çıktım. Eğlenceli” dedi. Mustafa Demir ise arkadaşlarıyla yeniden sohbet etmenin tadını çıkardığını ifade ederek, “Özlemişim dışarıyı oksijen var. İnsanları görmek arkadaşlarımı görmek beni ayrı mutlu etti. 4 saat dışarıda kalabiliyoruz ama önlemler kapsamında olduğu için anlayabiliyorum bunu.”

“GÖKYÜZÜNE BAKIP YERİ ÖPESİM VAR”
Çok heyecanlı olduğunu ifade eden Mehmet Kızık ise, “Gökyüzüne bakıp yeri öpesim var. İnşallah kısa sürede bu virüs biter ve normal hayatımız geri döneriz” diyerek duygularını dile getirdi.  İnsanların sosyal mesafe kuralını hiçe saydığını ifaden Vahap Kızık ise, “3 aydır evdeyim ilk defa adımımı bugün dışarı atıyorum. İnsan olduğumu anladım aldığımız nefese şükür edebiliyorsunuz. Ben de dışarı çıkıyorum elimden gelen önlemi alıyorum. Ama millet arkadaş çevresiyle yan yana kol kola. Anladığım kadarıyla insanların çabası bu virüs bitmesin daha da yayılsın” dedi.
(FOTOĞRAF)

Ahmet BAYRAK/AKKUŞ (Ordu), (DHA) – ORDU’nun Akkuş ilçesine bağlı Düğencili Mahallesi’nde, 27 Nisan’da başlatılan karantina uygulaması, ikinci değerlendirmeye kadara uzatıldı.
Ordu Valiliği’nce Akkuş’un Düğencili Mahallesi’nde, artan koronavirüs vakaları nedeniyle 27 Nisan günü karantina uygulanmaya başlandı. İl Hıfzıssıhha Kurulu kararıyla karantina süresinin, ikinci bir değerlendirmeye kadar uzatıldığı açıklandı. Mahalleye giriş ve çıkışın sağlandığı 9 yol, toprak dökülerek kapatıldı. Jandarma ekipleri ise denetimlerini artırdı.

FOTOĞRAFLI

Barbaros KUL/ERCİŞ (Van), (DHA) – VAN’ın Erciş ilçesinde, kaymakamlık binası önünde bulunan Kızılay’ın mobil aracında, kan bağışında bulunuldu. Uzun kuyrukların oluştuğu mobil araç önünde, sosyal mesafe kuralı uygulandı.
Kızılay Genel Başkanlığı tarafından yapılan kan bağışı çağrısı sonrası dün halk, iftar sonrası mobil araç önünde toplandı. Kaymakamlık binası önünde kuyruk oluşturan Ercişliler, sosyal mesafe kuralına da uyarak, kan bağışında bulundu. Kızılay İlçe Şube Başkanı Kurbani Özdaş, kan bağışı kampanyasının devam ettiğini belirterek, “Her hafta düzenli olarak perşembe, cuma günleri kan araçlarımız, kan bağışı almaya devam ediyor. Ramazan ayı dolayısıyla gündüz kan alımı azaldı. Biz de iftar sonrası kan alımına devam ediyoruz. Koronavirüs salgını nedeniyle ülkemizde kan stoklarında bir azalma oldu. Kan veren herkese teşekkür ediyoruz” dedi.

FOTOĞRAFLI

Ramazan EĞRİ-Gamze ŞİMŞEK/ İstanbul DHA Koronavirüsle mücadele kapsamında evden çıkamayan 15-20 yaş grubu bugün saat 11.00 itibariyle dışarıya çıktı. Gençler, Bağdat Caddesi ve Caddebostan Sahili’nde yoğunluk oluşturdu.
Koronavirüs salgını nedeniyle uzun süre evde kalan 15-20 yaş grubu gençler, bugün saat 11.00 ile 15.00 arasında dışarı çıktı. Bağdat Caddesi ve Caddebostan Sahili’ne akın eden gençler yoğunluk oluşturdu. Sahil şeridine girmek isteyen gençler ve ailelerine izin verilmedi. Kimi gençler maske takarak önlem aldı kimileri ise bu kurala uymadı. Öte yandan polis ekipleri, sahilde ve Bağdat Caddesi’nde Koronavirüs önlemlerine ilişkin denetim yaptı. Ekipler sokaktakileri, sosyal mesafe kurallara uymaları konusunda uyardı. Dışarıda bulunan vatandaşlar da kurallara uymayan gençleri ikaz ettiklerini söyledi. 

“ARTIK ÇOK SIKILDIK KARANTİNADA”
Uzun süre sonra dışarı çıkan bir genç, “2 aydır evdeyim. Ben hiç çıkmadım. Kurallara uydum, maskemizi takıyoruz. Yürüyeceğiz. Arkadaşlarımızlayız. Evdeyken dizi izledik, başka yapılacak bir şey yok çünkü.” dedi.
Dışarıda dolaşan bir başka genç ise, “Çok güzel bir hava var. Çok sıcak. Bir de artık çok sıkıldık karantinada. Bu iyi oldu yani. Dışarı özlemi çok vardı. Evde online derslere giriyordum. Ayrıca çok fazla projelerim var onları hallediyordum.” dedi. 
(FOTOĞRAF)