Kategori: Genel

Virüse karşı etkin bir dezenfeksiyon ve vatandaşlara yönelik sosyal destek programını kesintisiz sürdüren Bursa Büyükşehir Belediyesi, zirai üretimin durmaması için çiftçi desteklerine devam ediyor.

Bugüne kadar gerek yüksek verimli hayvan ırklarının temininden çiftçi eğitimlerine, fide, fidan ve tohumluk desteğinden ekipman teminine kadar her alanda kırsal kalkınmanın sağlanması için çalışan Büyükşehir Belediyesi, Keles’in Kocakovacık mahallesindeki çiftçilere çilek fidesi dağıttı. Büyükşehir Belediyesi’nin Bursa İli Hayvancılığı Geliştirme Birliği iş birliğiyle Keles Belediyesi ile yapılan protokol kapsamında hayata geçirilen projede birer dönümlük 6 seraya 126 bin adet çilek fidesi dağıtıldı. Temin edilen çilek fidelerinin maliyetinin yüzde 70’i Bursa İli Hayvancılığı Geliştirme Birliği ve Büyükşehir Belediyesi, kalan kısmı ise çiftçiler tarafından karşılandı.

Bursa’nın Osmangazi ilçesi Kükürtlü Caddesi’nde meydana gelen kazada, seyir halinde giderken önüne aniden çıkan kediye çarpmamak için direksiyon kıran otomobil sürücüsü, yol kenarındaki iki ağaca çarparak durabildi. Araç ters takla attı. Araçta bulunan 3 kişi hafif şekilde yaralandı.

Ali Özkan, “Sakinlikle ördekler artık yollara çıkıyor. Göl ise ilk kez bu denli berraklaşmış durumda. Umarız, eski günlerimize döndüğümüzde doğaya karşı artık başka bir bakış açısı kazanacağız. Yaptığımız ve yapacağımız çalışmalar neticesinde, burayı bir kuş cenneti haline getirmeyi planlıyoruz’’ dedi.

Karacabey Belediye Başkanı Ali Özkan, önceki gün bölgenin turizmde parlayan yıldızı haline gelen ve yaşayan göllerin en önemlilerinden bir tanesi olan Uluabat’a giderek, çeşitli incelemelerde bulundu.
Başkan Özkan burada açıklamalarda bulunarak, “Leylek Master Planı çalışmaları çerçevesinde yaptığımız ıslah çalışmaları ile burası sadece leyleklerin konakladığı değil, çeşitli kuş türlerinin de geldiği bir alan oldu. Pelikanlar, balıkçıllar gibi çeşit kuş türleri geldi. Yaptığımız ve yapacağımız çalışmalar neticesinde, burayı bir kuş cenneti haline getirmeyi planlıyoruz. Bu çerçevede Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından göle birçok yaban ördeği salındı. Bunlar da doğal ortam içerisinde hayatlarını idame ettirecekler. Bölgeye de ayrı bir canlılık kattı. İnşallah bu korona virüsle olan mücadele sona erdiğinde de burası tabiatla, doğayla, gölle çeşitli hayvanlarla bir arada olmak isteyen vatandaşlarımızın akınına uğrayacak bir bölge haline gelmiş olacak” dedi.

‘Doğa özüne dönmeye başladı’

“Bu virüsle olan mücadele noktasında insan hareketliliği doğada kısıtlandığı için doğa kendine gelmeye, özüne dönmeye başladı” diyen Özkan, “Doğa bu süreçte neredeyse nadasa bırakılmış oldu. Bu çerçevede, bugün gözlemlediğimiz Uluabat Gölü’nün suyunun berraklığı arttı, dibinin görüldüğü bir hale dönüşmüş durumda. Çeşitli bölgelerde zaten bunun örneklerini görüyoruz. Çeşitli hayvan türleri şehirlere iniyorlar, kendi varlıklarını hissettiriyorlar. Birçok türünün kaybolduğu düşünülen hayvanlar bile kameralara yansıyabiliyor. Bu noktada hayatı devam ettirdiğini gözlemleyebiliyoruz” dedi.

Daha doğacı ve şefkatli hareket etmeliyiz

“Biz bu hadiselerden kendimize ders çıkarabilirsek daha canlı bir doğada, çocuklarımızın gençlerimizin doğa ile bitki örtüsü ile çeşitli hayvan türleri ile iç içe bir yaşam sürdürdüğünü gözlemleyebiliriz” diye konuşan Özkan, “Çünkü bu gidişatın çok olumlu olmadığını, bu yaşadığımız kriz vesilesi ile gördük. Bütün fertler, büyün insanlık olarak bu işin muhasebesini yapıyoruz. İnsan yoğunluğunun olmadığı ortamda, çok çeşitli canlı türlerinin de bizimle beraber hayat sürdüğünü gözlemekteyiz. Daha korumacı, daha şefkatli, daha doğacı tavırlarla inşallah bundan sonraki hayat serüvenimiz daha yaşanılabilir ve daha insancıl olacaktır diye düşünüyoruz’’ ifadelerine yer verdi.
Özkan daha sonra, Karacabey Belediyesi tarafından yapılan ‘Leylek Yürüyüş Yolu’nda yürüyerek, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından salınan ördekleri bizzat besledi.

Bursa Sanayici ve İş İnsanları Derneği(BUSİAD) ile Marmara ve İç Anadolu Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu (MARSİFED) Başkanları online olarak basın mensuplarıyla bir araya gelerek dünyanın büyük mücadele gösterdiği korona virüs sürecinde ekonomik tabloyu tartıştı.

Türkiye’de ilk vakanın görülmesinin üzerinden 1 ay geçtiğini hatırlatan BUSİAD Başkanı Ergun Hadi Türkay, sürecin 1 ay daha süreceğini düşündüğünü belirtti. İş anlamında bu süre zarfında durduğunu kaydeden Türkay, “Normalleşmek bile uzun sürecek belki de yaz ayını kaybedeceğiz. Tedbirleri destekliyoruz. Çarkları çeviriyoruz demek bile ciddi anlamda zaman alacak” açıklamasında bulundu.

“Para arzı gerekiyor”

Korona virüs salgının sürmesi halinde eldeki paranın da tükeneceğini kaydeden Başkan Türkay, “Hükümetimizin aldığı tedbirleri destekliyoruz. Ancak bunlar da tek başına çözülebilecek konular değil. Bu süreçte mutlaka para arzı gerekiyor. IMF’den ucuz borçlanma seçeneği masada olacak. TOBB ve TİM gibi kasasında para bulunan kuruluşlar da üyelerine cüzi faizlerle kredi verebilir” dedi.

“Sistem durmamalı”

Türkiye ekonomisinin geleceğine dair görüşlerini de paylaşan BUSİAD Başkanı Ergun Hadi Türkay, “Ne kadar firmanın ayakta kalıp, ne kadarının kapanacağını bilmek mümkün değil. Kim ne derse desin doğruyu söyleyemeyecek, ‘50-100 firma kapanacak’ demek doğru değil. Bu çarkın döner halde bırakılması için acil parasal destek sağlanmalı. Sistemin durmaması lazım. Bu yüzden de enflasyon kaygısına bakmadan para musluklarının sonuna kadar açılması gerekiyor. Küçük esnaf çok daha zor durumda” diye konuştu.

“Kısa çalışma ödeneği bürokrasisi azaltılmalı”

Tüm sektörlerin mücbir sebep kapsamına alınması gerektiğini vurgulayan BUSİAD Başkanı, “Kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz izne devlet desteği gibi teşvikleri desteklerini önemsiyoruz. Ancak burada bürokrasi azaltılmalı. İş barışı bozulmayacak şekilde bunun sürdürülebilir olması önemli. Aslolan iş yerlerinin yaşamasıdır. İş yerleri açılmazsa herkes işsiz kalır” diye konuştu.
Bu süreçte tarımın da unutulmaması gerektiğini vurgulayan Ergun Hadi Türkay, “Önce karnımızı doyurmak zorundayız. Geçtiğimiz yıl dünyadaki gıda fiyat artışlarının kat be kat üzerinde zamlar geldi. Geleceğimizi karartmamak için tarım ihmal edilmemeli. Çiftçilik ve tarım sektörünü özendirmek önemli” dedi.

“Ekonomi havale geçirecek”

Marmara ve İç Anadolu Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu (MARSİFED) Başkanı Ramazan Kaya da zor bir dönemden geçtiğimiz süreçte görünmez bir düşmanla savaşıldığını vurguladı. İnsanların hayatının risk altında ve salgına bağlı olan ekonomik bir krizle karşı karşıya olduğumuzu dile getiren Kaya, “John Lennon’un ‘Hayat siz başka planlar yaparken, başınıza gelen şeylerdir’ gibi bir sözü var. Devletin ekonomideki payı artması gerekiyor. Özel sektöre uygun şartlı kredi imkanı sağlaması gerekiyor. Bir an önce ekonomiye taze para girmesi lazım. KOBİ’lerle başlamamız gerekiyor. Ayrıca TÜSİAD, TOBB ve üniversiteden değerli öğretim üyelerinin de bulunduğu ekonomi bilim kurulu oluşturulmalı. Kısa Çalışma Ödeneği’ne 200 bin firma başvurdu. 3-4 hafta geçmesine rağmen netice alamamış birçok firma var Ocak, şubat ve mart aylarının nakit akışı geç de olsa sağlanıyor. 23 Mart’tan bu yana otomotiv ana sanayileri durdu. TOFAŞve Ford gibi firmalar 27 Nisan’a kadar üretimi durdurdu. Mayıs başı gibi kademeli de olsa üretime başlamaları gerekiyor. Otomotiv 60 gün vadeyle çalışıyor, mayısta başlasalar ödemeler temmuz ayında başlayacaktır. Şu an ülke olarak 38-39 derece ateşteyiz, ancak süreç uzarsa 40-41 dereceye çıkacak ve ekonomimiz havale geçirecek” dedi.

“Acilen ekonomi bilim kurulu oluşturulmalı”

Sağlık bilim kurulunun çok çok önceden oluşturulmuş olması ve bir şekilde devlete önerilerde bulunmasının bu anlamda çok yerinde olan bir çalışma olduğunu, bunun aynı şekilde ekonomide de yapılması gerektiğini vurgulayan Marmara ve İç Anadolu Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu (MARSİFED) Başkanı Ramazan Kaya, “Öneri halindeki düşüncelerin bir koordinasyon içerisinde derlenip toparlanıp ondan sonra bu kararların alınması noktasında önemli. Şu an ekonomik cephede yapılan bir şeyler var ama bizler bunların zamanında gitmediğini görüyoruz. Böyle bir koordinasyon kurulu ekonomik kurul oluşturulursa bütün paydaşlar durumlarını orada çok açık ve net ifade edip ortak paydaşta birleşilebilir. Bu dönem birlik ve beraberlik içerisinde olmamız gereken bir dönem. En hassas dönemlerden bir tanesi. Bunu Cumhuriyet sonrası döneme benzetmek lazım. Cumhuriyet sonrası dönemde özel sektörün hiçbir kaynağı yok ve imkanı yoktu. Devlet yatırımlar yapmıştı. Merinos, Sümerbank, kağıt ve şeker fabrikaları o dönemde yapıldı. Şu anda tesislerimiz var. Biz devlet yeniden fabrika kursun demiyoruz. Mevcut fabrikalarımıza kan akışını sağlaması açısından özel sektörün şu anda hiç olmadığı kadar devletin desteğine ihtiyacı var. Bunu da böyle bir koordinasyon kurulu ile sağlayabiliriz” dedi

“Yelkenleri indirdik gemiyi su üstünde yüzdürmeye çalışıyoruz”

Kıt bir kaynak varsa önceliğin bu kıt kaynakların nerelere kullanılacağının netleştirilmesi olduğunu belirten Ramazan Kaya, şöyle konuştu:
“Kaynağımız kıt belli ortada. Avrupa ülkeleri ve Amerika çok büyük rakamlar açıkladılar. Destekleri milyar dolarlar düzeyinde. Bizim rakamlarımız bu ülkelere kıyasla çok daha küçük. Çünkü kaynaklarımız kısıtlı. Bu kıt kaynaklarla zaten 2018 – 19 krizinden dolayı ciddi yaralar almıştı ekonomimiz. Dolayısıyla bu süreçte önceliğimizin kaynaklarımızı en iyi şekilde değerlendirmemiz lazım. Bizim önceliğimiz iş dünyası olarak biz yüzmeye çalışıyoruz. Dışarıda ciddi bir fırtına var. Yelkenlerimizi indirdik, tedbirlerimizi almaya çalıştık. Gemi batmadan bu fırtınayı atlatmaya çalışıyoruz ve bu geminin içerisinde bulunan personelden hiç bir kayıp vermeden bu gemiyi yüzdürmeye çalışıyoruz. Bu dönemde milli birlik ve beraberlik içerisinde olmamız lazım. Her şirket çalışanlarıyla bir aile kimse kendi personelini kaybetmek istemez. Onun için açıklanan önceliklerin bir an önce hayata geçirilmesi lazım.”

“2020’de çok ciddi bir döviz ihtiyacı olacak”

2020 yılı ile ilgili bütçe hazırlanırken turizm sektöründen yüzde 50 oranında bir artış öngörüldüğünü ancak sürecin tam tersi işlediğini anlatan Kaya, “2020 yılında çok ciddi bir döviz ihtiyacı olacak. Rakamları bilemiyorum tabi ama IMF’den çok uygun şartlarda düşük faiz oranlarıyla döviz açığının belirli bir bölümü karşılanabilir. Bunu gözardı etmememiz gerekiyor. Diğer taraftan da kontrollü bir şekilde para basmak uygun olabilir. Bunun sakıncaları tabii ki var ama şu anda kavgada yumruk sayısı aranmazmış. Şu anda gemiyi bir karaya çıkartalım mutlaka bunun enflasyona yansımaları olabilir ama en az hasarla atlatabilmek adına kontrollü bir şekilde bence para basmakta uygun olur. Bundan sonrasında zamanla normalleşmeye dönülebilir. Handikapları var diye bu seçenekleri gözardı etmememiz lazım” dedi.

Hizmet seferberliğini sürdüren İnegöl Belediyesi, havaların ısınmasıyla beraber yapım işlerine hız verdi. Bu kapsamda Kemalpaşa Mahallesinde yoğun bir çalışma başlatıldı. Otopark ve kaldırım düzenlemelerinin yapıldığı bölgede, Ömer Halis Demir Caddesi üzerinde 10 araçlık otopark yapımı sürüyor.

Çalışmaların yoğun şekilde devam ettiği Kemalpaşa Mahallesi’nde ayrıca 1. Kanarya Sokak ve Soyuak Sokak’ta da toplamda 12 binayı kapsayan kaldırım çalışması gerçekleştiriliyor. Öte yandan, Fen İşleri Müdürlüğü ekipleri kapalı çarşı girişinde de dubaların yenilenmesi ve kaldırım çalışması gerçekleştirdi. Alanyurt bölgesinde Yeni Mahalle Menekşe Caddesinde ise çöp konteyner için cep yapılması çalışması sürdürülüyor.

Türk Polis Teşkilatı’nın 175. kuruluş yıl dönümü münasebetiyle İl Emniyet Müdürü Tacettin Aslan ile Teşkilat Mensupları Vali Yakup Canbolat’ı makamında ziyaret etti. Ziyaret sırasında İl Emniyet Müdürü Aslan’a, Bursa Teftiş Kurulu Başkanı Nurettin Şahin, Bursa Polis Meslek Eğitim Okulu Müdürü Fikret Bayraktar, Özel Güvenlik Dairesi Başkanlığı Bursa Bölge Başkanı Adil Yıldız, Bursa Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürü Recep Gündüz, İl Emniyet Müdür Yardımcıları eşlik etti.

Vali Canbolat’dan anlamlı mesaj

Türk Polis Teşkilatı’nın 175. yıl kuruluş yıl dönümü sebebiyle açıklama yapan Bursa Valisi Yakup Canbolat, “Vatanımızın ve milletimizin bölünmez bütünlüğünü, halkımızın huzur ve mutluluğu ile can ve mal güvenliğini sağlamak ve halkımızın emniyetini muhafaza etmek amacıyla gece gündüz mesai mefhumu gözetmeksizin her türlü iklim ve coğrafi koşulda fedakârca görevleri başında olan Türk Polis Teşkilatımızın 175. Kuruluş Yıl Dönümünü kutlamanın gururu ve mutluluğu içindeyiz. 10 Nisan 1845 tarihinden günümüze kadar canla, başla görevini ifa eden Teşkilat Mensupları Milletimiz nezdinde huzur ve güvenliğin teminatıdır. 175 yıllık köklü geçmişiyle, yasaların egemenliğinin sağlanması, temel hak ve özgürlüklerin korunması, toplumsal yaşamın huzur ve güven içerisinde düzenli bir şekilde sürdürülmesi amacıyla görev yapan Türk Polis Teşkilatımız tüm görev ve sorumluluklarını çağdaş bir anlayışla yerine getirmektedir. Bu anlayış doğrultusunda, şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da tüm emniyet mensuplarımızın üstlendikleri bu kutsal vazifeyi, en başarılı şekilde yerine getirmeye devam edeceklerine olan inancımız tamdır. Ülkemizde yaşadığımız bu zor günlerde görevleri başında olan tüm polislerimize aileleriyle birlikte sağlıklı, huzurlu, başarılı bir hayat temenni ediyor, ülkemizde huzur, güven ortamının tesisi adına ve terörle mücadele uğruna görevi başında şehit düşerek aramızdan ayrılan emniyet mensuplarımıza Allah’tan rahmet diliyor; gazi polislerimize şükranlarımı sunuyorum. Bu vesileyle Türk Polis Teşkilatımızın kuruluşunun 175. Yıl Dönümünü kutluyor, Polis teşkilatımızın Bursa’mızdaki mensupları başta olmak üzere, tüm polislerimizin Polis Günü’nü gönülden tebrik ediyorum.” diye konuştu.

Normalden yüzde 14’e kadar daha büyük gözlemlenebilen ve yüzde 30 daha parlak görülen Süper Ay bu akşam da Bursa’da görüntülendi. Tarihi Ulu Cami ile bütünleşen ay kartpostallık görüntüler oluşturdu. Dün akşamda tüm dünyada gözlemlenen Süper Ay’ın bir sonraki tutulması ise 7 Mayıs’ta gerçekleşecek.