Kategori: Genel

  • Ankaralı Turgut’un kızı: “Babam ölmedi”

    Ankaralı Turgut’un kızı: “Babam ölmedi”

    Kanser tedavisi gören ve geçtiğimiz gün entübe edilen şarkıcı Ankaralı Turgut’un bu sabah öldüğüne dair haberler sosyal medya yayılmıştı.  Sunuculuğunu Hakan Ural ve Ferda Yıldırım’ın yaptığı programa katılan ünlü sanatçının kızı Eylem Boran, haberleri yalandı.

    Peki Ankaralı Turgut’un son durumu ne, yaşıyor mu?

    Ünlü sanatçının kızı Eylem Boran, şunları söyledi: “Babamın hayatını kaybettiği yönündeki iddialar kesin ve kesinlikle doğru değil. Yoğun bakımda tedavisi sürüyor, durumu ciddi ve kendisi hayatta. Haberler gerçeği yansıtmıyor. Hastaneyiz, doktorumuzla konuştuk. O da asla doğru olmadığını söyledi. Bu haberler bizi gerçekten çok üzüyor. Rica ediyorum ölmeyen insanı öldürüp bizi daha da üzmesinler” dedi.

  • Elektrikli mini otomobil kaldırıma çarpıp devrildi

    Elektrikli mini otomobil kaldırıma çarpıp devrildi

    Kağıthane’de elektrikli mini otomobilin direksiyon hakimiyetini kaybeden bir kadın sürücü, park halindeki araca ardından ise kaldırıma çarptı. Kazadan sonra otomobil devrilirken, sürücü ve yanındaki arkadaşı araçta sıkıştı. Kadınlar itfaiye ekipleri tarafından kurtulurken, kaza anı güvenlik kamerasına yansıdı.

    Kaza, saat 10.00 sıralarında Tarabya Caddesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, bir kadın sürücü arkadaşıyla birlikte çocuğunu okula bıraktıktan sonra yola çıktı. Elektrikli mini otomobilin direksiyon hakimiyetini kaybeden sürücü, park halindeki araca çarptı. Daha sonra panik olan kadın sürücü kaldırıma çarpınca otomobil devrildi.

    Kadın sürücü ve arkadaşı devrilen otomobilin içinde sıkıştı. İhbar üzerine olay yerine itfaiye, sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin müdahalesinin ardından otomobile sıkışan kadınlar kurtarıldı. Hafif yaralı olarak otomobilden çıkarılan kadınlar, sağlık ekiplerince hastaneye kaldırıldı. Polis ekiplerinin ise kaza ile ilgili inceleme başlattığı öğrenildi. Öte yandan, kadın sürücünün otomobili kaldırıma çarptığı ardından aracın devrildiği güvenlik kamerasına yansıdı.

  • Şehitliklere sahip çıkan lise öğrencisi ve öğretmenlerine teşekkür

    Şehitliklere sahip çıkan lise öğrencisi ve öğretmenlerine teşekkür

    Afyonkarahisar’da şehitliğin bakım ve onarımını gerçekleştiren lise öğrencisi ve öğretmenlere teşekkür belgesi verildi. Teşekkür belgesi Doğa Koruma ve Milli Parklar Afyonkarahisar 5. Bölge Müdürlüğü yöneticileri tarafından verildi. Belge takdiminin ardından kurumun sosyal medya hesabından yapılan yazılı açıklamada ise “Bölge Müdürümüz Kemal Can, Bölge Müdürü Yardımcımız Abdullah Gedil ve Başkomutan Tarihi Milli Park Müdürü Serpil Taşpınar ile birlikte İscehisar Hacı Süleyman Selek Endüstri Meslek Lisesi ziyaret edildi.

    Ziyarette bölge müdürlüğümüze bağlı Başkomutan Tarihi Milli Park Müdürlüğü uhdesinde bulunan anıt ve şehitliklerin bakım ve onarımlarında yapmış olduğu hizmetlerden dolayı başta okul müdürü Yasin Kaplan, öğretmenler ve öğrencilere teşekkür belgesi takdim edildi” ifadelerine yer verildi.

  • Hastalıkların birçoğu uygunsuz şartlarda üretilen ürünlerden

    Hastalıkların birçoğu uygunsuz şartlarda üretilen ürünlerden

    Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinde gerçekleştirilen “Herkes İçin Sağlık Kongresi” kapsamında bir sunum yapan EÜ Rektör Yardımcısı ve Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlkin Şengün, “Güvenilir olmayan bir gıdanın tüketimi sonucunda gıda kaynaklı mikrobiyal hastalıklar meydana gelebilmekte ve bunların büyük bir çoğunluğuna patojen mikroorganizmalar neden olmakta, bu hastalıklar yüksek oranda morbidite veya mortalite ile sonuçlanmaktadır” diye konuştu.

    Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinde “İyi Yaşamın Merkezi İzmir, Sağlıklı Yaşamın Öncüsü Ege Üniversitesi” teması ile gerçekleştirilen Herkes İçin Sağlık Kongresi kapsamında “Yaşam İçinde Sağlığın Korunması ve Sürdürülebilirliği: Gıda Güvenliği ve Beslenme” oturumu gerçekleştirildi.

    EÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Ersan’ın moderatörlüğünü yaptığı oturumda, EÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlkin Şengün, “Gıda Güvenliği ve Sağlık İçin Öneriler” başlıklı sunumunu yaparken Ziraat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Hatice Özaktan “Bitki ve İnsan Sağlığında İyi Tarım Uygulamalarının Önemi”, Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Şevki Çetinkalp “Beslenmenin Hastalıklar Üzerine Etkisi: Tehditler ve Fırsatlar”, Sağlık Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Özge Küçük Erdönmez ise “Sağlıklı Yaşam İçin Nasıl Beslenmeli – Popüler Diyetler” konularında kapsamlı bilgiler verdiler.

    “Türkiye’de 4.9 milyon ekmek israf ediliyor”
    EÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlkin Şengün, “Öncelikle gıdayı fizyolojik temel ihtiyaç olarak tanımlıyoruz. Çünkü gıdalar sağlığımızı doğrudan tehdit eden unsurlar olarak karşımıza çıkabiliyor. Gıdayı ne kadar etkin kullandığımız konusunda oldukça sıkıntılar var. BM Çevre Programı (UNEP) 2021 gıda israfı indeksi raporuna göre dünyada 1.05 milyar ton, Türkiye’de ise ortalama yaklaşık 26 milyon ton gıda israf ediliyor. 2024 verilerine baktığımızda bu rakam 3,5 kat artmış olarak karşımıza çıkıyor, dolayısıyla gün geçtikçe gıdayı daha fazla israf eder hale geliyoruz.

    Bir taraftan da dünyanın önemli sorunlarından biri, açlık sorunu var. FAO verilerine göre israf edilen gıdaların sadece üçte birinin bile dünyadaki açlığın sonlandırılmasına yetecek miktarda olduğu belirtilmektedir. Bu israf edilen gıdaların üçte birini israftan kurtarsaydık, dünyada açlık sorunu yaşanmayacaktı. Gıdaları israf etmenin birçok faktörü var. Bunlardan en önemlisi gıdaların bozulmasıdır. Doğru muhafaza yöntemi uygulanırsa gıdaları bozulmasının önüne geçilmiş olacak.

    Gıda israfında önemli rol alan uygulamalar arasında kötü hasat ve paketleme uygulamaları, yiyeceklerin yanlış saklanması, yanlış soğutma yöntemleri, altyapı sınırlamaları, arz fazlasına yol açan aşırı üretim, tedarikçiler ve perakendeciler arasındaki yetersiz iletişim, dış görünümü mükemmel olan ürünlere yönelik tüketici talebi gibi etmenler yer almaktadır. Aşırı satın alım, doğru bir şekilde depolamama, sürekli taze gıda tüketimi ve saklama yerinin olmaması da bu nedenler arasındadır.

    En fazla israf ettiğimiz gıda ekmektir. Türkiye’de 4,9 milyon ekmek israf ediliyor. Bunun yanında meyve sebzeler, süt ve süt ürünleri, dondurulmuş ürünler, alkolsüz içecekler israf edilen gıdalar arasında yer almaktadır. Üretilen sebze ve meyvelerin ise yaklaşık yüzde 25’ini israf ediyoruz” dedi

    “Gıda kaynaklı bin 714 kişi hayatını kaybetti”
    Prof. Dr. Şengün, “Gıdalardaki tehlikelere bakacak olursak; fiziksel tehlikeler, kimyasal tehlikeler ve mikrobiyolojik biyolojik tehlikeler diye sıralayabiliriz. Gıdalarda bulunmaması gereken cam, plastik, metal gibi yabancı maddeler, fiziksel tehlike olarak karşımıza çıkmakta. Yabancı maddelerin gıdalarda çıkması, örneğin cam gibi kırılacak maddelerin gıdanın çevresinde bulunması tehlikelidir. Kimyasal tehlikelerde ise gıdalara eklenen veya çevreden, ambalaj malzemelerinden gıdaya geçiş yapan kimyasallardır.

    Biyolojik tehlikeler gıda bileşiminde doğal olarak bulunan toksinler (örneğin; yeşillenmiş ve filizlenmiş patateste oluşan solanin, zehirli mantarlar, bazı bitki meyvelerindeki siyanatlar) olabildiği gibi, gıdalara bulaşan ve uygun koşullarda üretilmeme veya saklanmama nedeniyle gelişen mikroorganizmalar (küfler, parazitler, bakteriler), virüsler ve mikrobiyal toksinler de olabilmektedir. Sağlıklı olmak, bir insanın en temel hakkıdır. Gıda ürünleri sağlığımızı en kolay etkileyecek etmenlerin başında gelmektedir.

    Dolayısıyla, gıda ürününün güvenli olması, tüketicinin mutlak bir talebidir ve üreticinin sorumluluğudur. Güvenilir olmayan bir gıdanın tüketimi sonucunda gıda kaynaklı mikrobiyal hastalıklar meydana gelebilmekte ve bunların büyük bir çoğunluğuna patojen mikroorganizmalar neden olmakta, bu hastalıklar yüksek orada morbidite veya mortalite ile sonuçlanmaktadır. Gıda kaynaklı hastalıklarda rol oynayan gıdalar arasında tavuk vb. kümes hayvanlarının etleri, et ve et ürünleri, hayvansal kaynaklı diğer gıdalar, yumurta ve yumurta içeren gıdalar, çiğ süt ve süt ürünleri, kontamine su kaynakları veya kontamine sular ile temas etmiş sebzeler, salatalar, çiğ sebze ve meyveler, çiğ veya tütsülenmiş balık, kabuklu deniz ürünleri, ev yapımı konserveler, soğuk sandviç ve hazırlanırken el ile temas eden ve hazırlama sonrasında ısısal işlem görmeyen gıdalar yer almaktadır.

    Ülkemizde birçok koruyucu katkı maddesi ekleniyor. Kullanılan bu kimyasalların miktarı önemlidir. Bununla beraber kullanılan ambalajlardan da kimyasalların geçmesi mümkündür. Bazı gıdalar doğal olarak içerisinde toksinleri barındırıyor. Örneğin filizlenmiş bir patatesi tükettiğimizde solyanin denilen bir toksini tüketmiş oluyoruz. Bu toksik madde kanserojen etki yapabiliyor.

    Biyolojik tehlikelere baktığımızda kavun karpuz ele aldığımızda bu ürünleri doğru bir şekilde dezenfekte etmeden uygunsuz şekilde kesilirse dışındaki biyolojik dengeler iç yapıya geçip hastalığa neden olabiliyor. 2015-2020 arasında gıda kaynaklı hastalıklar nedeniyle hastanelere 18 milyon 314 bin 239 başvuru olduğunu yaptığı, başvuranların arasından 5 yılda gıda kaynaklı bin 714 kişinin ise bu sebepten hayatını kaybettiği bildirilmiştir” diye konuştu.

    “Gıda güvenliğinde beş anahtar kural”
    Prof. Dr. İlkin Şengün, “Mikroorganizmaların kontrol altına alınmasında dört temel ilke uygulanmaktadır. Kontaminasyonun önlenmesi, mikroorganizmaların uzaklaştırılması, mikrobiyal gelişmenin inhibisyonu, mikroorganizmaların öldürülmesi. Gıdaları muhafaza ederken öncelikle gıdayı korumamız gerekiyor; kontaminasyonu engelleyerek, uygun paketleme, doğru bir şekilde muhafaza etme, mikroorganizma bulaştıysa ayıklanarak bunun uzaklaştırılması, çoğalmasının engellenmesi, mikroorganizmanın öldürülmesi şeklinde olmalıdır.

    Buzdolabında en altta sebze meyve onun üstünde çiğ et ürünleri, bir üzerinde pişmiş et ürünleri, peynir süt ürünleri en üste pişmeden tüketilecek gıda şeklinde dizayn edilir. Böylelikle gıdalar daha güvenilir saklanmış oluyor. Gıdaları buzdolabında tutuğumuzda belli ölçüde mikroorganizmaların üremesini engellemiş oluyoruz. Pişirme işlemi uyguladığımızda mikroorganizmaların öldürülmesini sağlıyoruz. Dondurma yöntemiyle sakladığımız gıdalarda, gıdayı çözdükten sonra tekrar dondurmamak önemlidir.

    Donmuş gıdaları en ideal şekilde 4 derecede çözdürmek önemlidir. Gıda kaynaklı hastalıkların önlenmesi, sağlıklı bir topluma ulaşması için güvenilir gıda çok önemli. Bu kongrenin amacı farklı konuların sağlığı ne şekilde etkilediğini irdelemektir. Dünya Sağlık Örgütü’nün güvenli beslenmek için 5 anahtar kuralı; temizliğe önem verin, pişmiş ve çiğ gıdaları ayrı tutun, iyice pişirin, yiyeceklerinizi doğru ısıda saklayın, temiz su, temiz malzeme kullanın. Sonuç olarak tüketici sağlıklı beslenmeyi göz önüne alarak; yeterli ve dengeli beslenmeyi, gıda kaynaklı yaygın hastalıkları ve önleme yöntemlerini, güvenli gıda sağlama basamaklarını, gıda etiketlerinde yazılanları bilmelidir” diye konuştu.

    Prof. Dr. İlkin Şengün, “Sonuç olarak, gıda kaynaklı hastalıklar insan sağlığı üzerinde özellikle de bağışıklık sistemi zayıf olan çocuk, yaşlı ve hamile guruplarında ciddi bir tehlike oluşturmaktadır. Gıda kaynaklı hastalıkların birçoğunun gıda güvenilirliğinin sağlanamadığı, uygunsuz şartlarda üretilen ürünlerden kaynaklandığı bilinmektedir. Tüketici öncelikle sağlıklı beslenme bilincini göz önünde bulundurarak ‘güvenilir gıda’ tüketmelidir. Yeterli ve dengeli beslenmeyi ve doğru gıda tercihlerini, gıda kaynaklı yaygın hastalıkları ve önleme yöntemlerini, güvenli gıda sağlama basamaklarını ve gıda etiketlerinde yazanları bilmelidir” dedi.

  • İnternet bağımlılığına dikkat çeken panel

    İnternet bağımlılığına dikkat çeken panel

    Ankara Büyükşehir Belediyesi, internet kullanımından doğan zararlar ve internet bağımlılığı hakkında farkındalık oluşturmak için “Güvenli İnternet Kullanımı” adlı panele ev sahipliği yaptı. Panelin açılış konuşmasını yapan Sağlık İşleri Daire Başkanı Mustafa Ünsal, “Bu eğitimlerde hedef kitlemiz anneler ve çocuklarımızdır. ‘Anneler en iyi narkotik polistir’ diye bir söz var. Çünkü bizim sosyolojik yapımızda anne, çocuklarımıza daha yakın ve çocuklardaki davranış değişikliğini daha hızlı görebilmektedir” dedi.

    Ankara Büyükşehir Belediyesi, çağımızın hastalıklardan biri olan internet bağımlılığı konusunda farkındalık oluşturmak için “Güvenli İnternet Kullanımı” adlı panele ev sahipliği yaptı. Ankara Büyükşehir Belediyesi Konferans Salonu’nda düzenlenen panele konuşmacı olarak Prof. Dr. Levent Eraslan, Prof. Dr. Zehra Arıkan ve Av. İrem Kolbakır katıldı.

    “Hedef kitlemiz anneler ve çocuklarımız”
    Panelin açılış konuşmasını yapan Sağlık İşleri Daire Başkanı Mustafa Ünsal, “Bir yandan Lokman Hekim Üniversitesi ile sosyal sorumluluk projesi olarak yürüttüğümüz Özgür Köy Tedavi ve Rehabilitasyon çalışmaları, diğer yandan Bağımlılık Ankara Risk Haritası çerçevesinde açtığımız Bağımlılıkla Mücadele Rehberlik ve Danışmanlık Merkezleri, Sigara Bırakma Polikliniği ve bugün de üzerinde önemle durduğumuz güvenli internet kullanımı, bu konuda yaptığımız çalışmalarımızdan birkaçıdır” dedi.

    Bugüne kadar yapılan çalışmalarla 3 bin aileye ulaşıldığını vurgulayan Ünsal, sözlerine şöyle devam etti:
    “Çocuklarımızı, gençlerimizi, geleceğimizi ciddi boyutlarda tehdit eden bu illetten korumak için koruyucu ve farkındalığı yükseltici çalışmaları daha çok artırmalıyız.

    Bugünkü panelden sonra özellikle Aile Yaşam ve Gençlik Merkezlerimizde hem bağımlılık hem de güvenli internet konusunda ekiplerimiz eğitim vermeye devam edecektir. Bu eğitimlerde hedef kitlemiz anneler ve çocuklarımızdır. ‘Anneler en iyi narkotik polistir’ diye bir söz var. Çünkü bizim sosyolojik yapımızda anne, çocuklarımıza daha yakın ve çocuklardaki davranış değişikliğini daha hızlı görebilmektedir.”

    “Amaç çocukları internetin zararlarından korumak”
    Panelde konuşan Prof. Dr. Zehra Arıkan, bağımlılık çeşitleri, dijital dünyanın riskleri ve dijital dünyada pekiştirici unsurlar, teknoloji bağımlılığının belirtileri, teknoloji aracılığı ile oluşan sosyal medya bağımlılığı, telefon bağımlılığı, internet bağımlılığı, bireylerin gelişimindeki olumsuz durumlar ile dijital dünyadaki zararlarına değindi.

    Av. İrem Kolbakır ise, dijital alanda çocuk hakları kapsamında mahremiyet ve güvenlik konusuna vurgu yaparak, “Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi uyarınca mahremiyet hakkı, her türlü şiddete karşı korunma hakkı, her türlü istismara karşı korunma hakkı, çocuk haklarındandır” dedi.
    Dijital dünyanın olumlu olduğu kadar olumsuzluk da yaydığını belirten Prof. Dr. Levent Erarslan, dijital arkadaş olmanın önemine dikkat çekerek, “Çocuklarınızın telefonunda hangi uygulamalar var bakın. Çocuklarınızı tanımadıkları kişilerle sohbet etmemesi ve kişisel bilgilerini vermemesi konusunda uyarın” diye konuştu.

  • Güney Marmara’da zeytin hasadı başladı

    Güney Marmara’da zeytin hasadı başladı

    Güney Marmara’nın tarımsal merkezleri olan Bandırma, Erdek ve Gönen’de 2024 yılı zeytin hasadı dönemi tüm hızıyla sürüyor.
    Bölgedeki çiftçiler, bu sezondan umutlu olduklarını ifade ederken, özellikle Bandırma’nın kırsal Doğanpınar Mahallesi’nde hasat çalışmaları aralıksız devam ediyor. Bu yıl yağışların az olması çiftçileri endişelendirmiş olsa da, çiçeklenme dönemindeki elverişli hava koşulları zeytin ağaçlarının verimini olumlu etkiledi.

    Güney Marmara Bölgesi’nde 12 milyon zeytin ağacından hasat yapılırken, zeytin ve zeytinyağına olan talebin artması ile bölgedeki ekim alanlarının her yıl genişlediği ifade ediliyor. Sabahın erken saatlerinde mesaiye başlayan işçiler, ağaçlardan topladıkları zeytinleri ayrıştırarak sofralık ya da zeytinyağı üretimi için tesislere gönderiyor. Hasadı yapılan zeytinler sofralık olarak ayrılırken, kalan kısım zeytinyağı üretimi için işlenmeye gidiyor.

    Zeytin silkme makinesi çiftçiye büyük kolaylık sağlıyor
    Güney Marmara Bölgesi’nde başlayan zeytin hasadı sırasında kullanılan zeytin silkme makineleri, çiftçilerin işini kolaylaştırarak hasat sürecini hızlandırıyor. Geleneksel yöntemlere göre çok daha hızlı olan bu makineler, zeytinlerin dallardan daha pratik ve verimli şekilde toplanmasını sağlıyor. Zeytin silkme makinesi, özellikle geniş arazilere sahip çiftçiler için önemli bir avantaj sunuyor. Makine sayesinde ağaçların altına serilen çullara dökülen zeytinler, manuel yöntemlere kıyasla daha kısa sürede ve daha az iş gücüyle toplanabiliyor.

    Bu da, hem zaman tasarrufu sağlıyor hem de işçilik maliyetlerini düşürüyor. Çiftçiler, zeytin silkme makinelerinin pratikliği sayesinde günde çok daha fazla ağaçtan zeytin toplayabiliyor ve daha az işçi ile hasat sürecini tamamlayabiliyor. Makinenin sağladığı bu kolaylık, bölgedeki zeytin üreticilerinin verimini artırırken, aynı zamanda geleneksel yöntemlerin zorluklarını da ortadan kaldırıyor.
    Zeytin toplama işçiliği vatandaşı memnun ediyor

    Güney Marmara’da zeytin toplama yevmiyeleri de belirlendi. Buna göre, zeytin toplama işçiliği günlük 1.000 Türk Lirası olarak belirlendi. Taraklı makine ile yapılan zeytin toplama işçiliği 1.200 TL, silkeleme makinesi ile toplama ise 1.500 TL olarak kayda geçti. Ücretlerin, zeytinlerin toplanmasının yanı sıra taşıma hizmetini de kapsadığı belirtildi. Marmara Bölgesi, Türkiye’deki zeytin ağaçlarının yüzde 10’unu barındırıyor.

  • THY’den sefer iptalleri açıklaması

    THY’den sefer iptalleri açıklaması

    Konuyla ilgili THY Basın Müşavirliği’nden yapılan açıklamada, “Havana, Krakow ve Bağdat Havalimanlarında olumsuz hava şartları nedeniyle 06 Kasım tarihli bazı seferlerimiz iptal edilmiştir. Ayrıca Mozambik’te yaşanan politik huzursuzluk sebebiyle de yarın yapılması planlı TK 38 Johannesburg-Maputo ve TK 39 Maputo-Johannesburg ara seferlerimiz iptal edildi” denildi. Havayolu şirketi, Polonya’nın Krakow kentine hava şartlarının uygun olması durumunda ilave sefer planlaması yapıldığını da açıkladı.

  • Ankara ile Sakarya’ya köprü olan yol trafiğe kapatıldı

    Ankara ile Sakarya’ya köprü olan yol trafiğe kapatıldı

    Ankara’nın Nallıhan ilçesi ile Sakarya’nın Akyazı ilçeleri arasında köprü görevi gören Bolu’nun Mudurnu ilçesinde Karayolları ekipleri çalışma başlattı. Aynalıkaya yolunda çalışma başlatan ekipler yolu trafiğe kapattı. Akyazı üzerinden Nallıhan’a gidecek sürücüler Göynük yolunu kullanarak ulaşımını sağlayacak. 10 gün sürmesi beklenen çalışmalar süresince sürücüler alternatif yolları tercih edecek.

  • Ortak sınavlar kapsamında 6. sınıf Fen Bilgisi sınavı yapıldı

    Ortak sınavlar kapsamında 6. sınıf Fen Bilgisi sınavı yapıldı

    Bayburt’ta il geneli ortak sınavlar kapsamında 6. sınıf Fen Bilgisi sınavı yapıldı. Bayburt’ta il genelinde yapılan ortak sınavlar kapsamında 6. sınıf öğrencilerine yönelik Fen Bilgisi dersi sınavı gerçekleştirildi. Eğitimde başarıyı ölçmek ve gelişimi desteklemek amacıyla düzenlenen sınavın uygulandığı okullardan biri de Sabahattin Bozo Ortaokulu oldu. Bayburt İl Milli Eğitim Müdürü Rahmi Güney, Sabahattin Bozo Ortaokulu’na gerçekleştirdiği ziyarette sınav sürecini yerinde inceledi.

  • Otoyol jandarmasından uygulama

    Otoyol jandarmasından uygulama

    Hatay Otoyol Jandarma Komutanlığı, vatandaşların emniyet ve huzur içerisinde seyahat etmeleri maksadıyla denetleme ve kontrol faaliyetlerini aralıksız devam ettiriyor. Otoyol jandarması tarafından yapılan özel trafik denetimlerinde; sürücüler, uykusuz araç kullanmamaları, hız kurallarına uymaları, seyir halinde iken cep telefonu kullanmamaları, emniyet kemeri kullanmaları konularında bilgilendirildi.