Kaza, Tosya ilçesi D100 karayolu Çevlik köprü mevkiinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, F.Ç. idaresindeki otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde yol kenarında bulunan su kanalına devrildi. Kazada otomobilde bulunan yolculardan Ö.F.Ç. (11), Z.G. (22) ve A.Y. (48) yaralandı. Yaralılar, olay yerine çağrılan sağlık ekiplerince Tosya Devlet Hastanesine kaldırıldı.
Kaza yapan otomobil çekici yardımı ile yoldan kaldırılırken, ekipler tarafından inceleme başlatıldı.
Kategori: Gündem
-
D100’de otomobil yan yattı
-
Elektrik akımına kapılan işçi ağır yaralandı
Edinilen bilgilere göre, Adıyaman merkez İndire bölgesinde yapımı devam eden bir inşaata çalışan Gökhan D., elindeki demir çubuğun elektrik tellerine temas etmesi sonucu akıma kapıldı. Elektrik akımına kapılan Gökhan D., ağır yaralandı. Yaralı, olay yerinde bulunan inşaattaki arkadaşları tarafından Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne getirildi. Burada tedaviye alınan yaralının sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu öğrenildi.
Konuyla ilgili soruşturma başlatıldı. -
Şov yapan motosikletliye para cezası
Geçtiğimiz günlerde Antakya ilçesi Aksaray Mahallesi’nde yaşanan kazada; trafik kurallarını hiçe sayarak ön kaldıran sürücü, bir süre sonra karşı yönden gelen araca çarpmış ve olay yerinden kaçmıştı.
Canını ve trafiği hiçe sayan sürücünün arkasına bakmadan kaçtığı anlar güvenlik kamerasına yansımıştı. Konuyla ilgili Hatay Emniyet Müdürlüğü görevlilerince yapılan araştırma sonucunda, söz konusu sürücünün 17 yaşındaki M.S. olduğu tespit edildi. Sürücüye 3 bin 702 TL idari para cezası uygulandı.
-
Ahıska Sürgünü’nün 80. yılı
Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin lideri Josef Stalin tarafından 14 Kasım 1944’te Gürcistan’ın güneyindeki Ahıska şehri ve civar ilçelerden Orta Asya’ya sürülen Ahıska Türklerinin sürgün acısı ve vatan hasreti sonlanmadı.
Bin yıllık geçmişi olan Ahıska (Ahaltsihe/Yeni kale) şehri, bugünkü Gürcistan Cumhuriyeti sınırları içinde yer alıyor. İdarî merkez konumundaki Ahıska’ya bağlı Adigön, Ahıska, Aspinza, Ahılkelek ve Bagdanovka gibi 5 büyük ilçedeki 200 civarındaki köyde 14 Kasım 1944’te başlayacak olan trajik sürgüne kadar, 86 bin ila 117 bin Türk ve Müslümanın yaşadığı biliniyor.
Eli silah tutan erkeklerin İkinci Dünya Savaşı’nda cephede olduğu bir dönemde, kendilerini sürgüne gönderecek bir demir yolu olduğundan haberleri olmayan Ahıska Türkü kadın ve yaşlılar, bölgedeki demir yolu inşaatında çalıştırıldı.
Gürcistan’ın Türkiye sınırında yer alan Ahıska, 1828-1829 Osmanlı-Rus Savaşı’nın ardından imzalanan antlaşmayla Rus Çarlığı’na bırakıldı.
Rus Çarlığının 1917 yılında yıkılıp yerine Sovyetler Birliği’nin kurulmasıyla sonuçlanan gelişmeler, Ahıska’daki Türklere Osmanlı’ya yeniden bağlanma umudunu verdi.
Bölgeye olası savaşın sıçramasını gerekçe gösteren askerler, kısa süre sonra evlerine geri getirecekleri vaadiyle, buradaki nüfusun tamamını birkaç saat içinde ABD yapımı Studebaker marka kamyonlara bindirdi.
Kadın, çocuk ve yaşlılar bu baskının şokunu yaşarken yanına yeterli kışlık elbise ve gıda alamadan yük vagonlarının bulunduğu tren istasyon duraklarına taşındı.
Geriye, tek veya çift katlı taş evleri, camileri, evdeki mülkleri, ziynet eşyaları, depo odalarındaki dolu rafları, küçük ve büyük baş hayvanları ile at arabaları kaldı.
Yıllarca birbirlerinden haber alamadan yaşadılar
Orta Asya’da dağıtılan Ahıska Türkleri, 12 yıl boyunca sıkı yönetim rejimi altında tutuldu ve şehirlere yerleşmelerine yasak getirildi, köyden köye gitmeleri izne tabi tutuldu. Bulundukları yerlerden izin almadan ayrılmamaları için kural konuldu ve bu kuralı ihlal eden Ahıskalılar cezalandırıldı.
Sovyet yönetimi, oluşturduğu çalışma kamplarında kadın, yaşlı, çocuk ayrımı yapmadan Ahıskalıları en ağır işlerde çalıştırdı, eziyete maruz bıraktı.
Stalin, sürgünle Karadeniz çevresini Türklerden temizlemeyi amaçlamıştı
Stalin yönetimi, sürgünün gerekçesini “Tüm erkekleri Ruslarla cephede olan Ahıska Türklerinin 2. Dünya Savaşı’nda Nazilerle iş birliği yapması” olarak gösterdi fakat Sovyetlerin dağılmasıyla, bu iddianın doğru olmadığı ve gerçek amacın başka olduğu ortaya çıktı. SSCB kayıtlarına göre, Kırım ve Ahıska Türklerine yönelik sürgünü Karadeniz çevresini Türklerden temizlemek amacıyla yapıldığı anlaşıldı.
Sovyetler Birliği hükümetleri, tüm çabalara rağmen Ahıska Türklerinin Ahıska’ya dönmelerine izin çıkarmadı.
Bu ülkelerin resmî nüfus kurumları ve derneklerin sayım kayıtlarına göre, Özbekistan’da 70 bin, Kırgızistan’da 45 bin, Kazakistan’da 85-105 bin, Azerbaycan’da 80 bin, Rusya Federasyonu’nda 105 bin, Ukrayna’da 8 bin, ABD’de 25 bin ve Türkiye’de 80 bin civarında Ahıska Türkü’nün kaydı görülüyor.
Gürcistan yönetimi ise 2007 yılında kabul edilen Ahıska Türklerinin ana vatanlarına geri dönüşünü kapsayan yasaya karşın hâlâ somut adımlar atmadı.
Merkezi İstanbul’da bulunan ve 2010’da Türkiye Cumhuriyeti Bakanlar Kurulu kararıyla kurulan Dünya Ahıska Türkleri Birliği’nde (DATÜB) 26 Ekim 2022 tarihinde, “Vatan Ahıska’ya Dönüş ve Hakların İadesi Komisyonu” kuruldu.
Ahıska Türklerinin Anadolu’ya yerleşmesi devam ediyor
Sovyetler Birliği’nin yıkılmasının ardından 1991 yılında bağımsızlıklarını ilan eden Orta Asya’daki cumhuriyetleri ilk tanıyan Türkiye Cumhuriyeti devleti oldu.
Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından çıkarılan Ahıska Türklerinin Kabul ve İskanına Dair Kanun gereğince bir grup Ahıska Türkü 1991’de Türkiye’nin Iğdır şehrine yerleştirildi.
Bu ilk yerleştirilenler dışında Türkiye’ye kendi imkânlarıyla gitmeyi sürdüren Ahıskalılar, İstanbul, Bursa, Ankara, İzmir, Denizli, Kocaeli, Eskişehir ve Antalya gibi şehirleri tercih etmeye devam ediyor.
Ukrayna-Rusya savaşından etkilenen Ukrayna’daki Ahıskalı Türkü aileler de Erzincan’ın Üzümlü ve Bitlis’in Ahlat ilçesine yerleştirildi.
-
18 gündür aranıyordu: Barakada cansız bedeni bulundu
Edinilen bilgiye göre, Kocaeli’nin İzmit ilçesinde yaşayan ve ailesinin yaklaşık 18 gündür haber alamadığı Emre Aktaş (32) Sakarya’nın Geyve ilçesi Melekşesolak Mahallesi’nde fındıklık içerisinde bulunan bir barakada tüfekle vurulmuş halde bulundu. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Adrese ulaşan sağlık ekiplerince yapılan kontrollerde Aktaş’ın hayatını kaybettiği belirlendi. Ekiplerce gerçekleştirilen incelemelerde ilk belirlemelere göre, gencin tüfekle kendisini vurarak yaşamına son verdiği ihtimali üzerinde duruluyor.
-
Telefonun şarjı bitince dolandırılmaktan kurtuldu
Ankara’da yaşayan 70 yaşındaki Haki Gürbüz’ü bir süre önce arayan dolandırıcılar kendilerini Malatya’dan Asayiş Şubede görevli polisler olarak tanıtım hazırladıkları senaryoyu oynadılar.
Yaşlı adamın kimliğinin FETÖ terör örgütünün eline geçtiğini ve adının operasyona dahil edildiği yalanını söyleyen dolandırıcıların ağına düşen Haki Gürbüz, otobüse binerek Malatya’ya doğru yola çıktı. Yolculuk boyunca da dolandırıcılarla sürekli iletişimde olan yaşlı adam Malatya’ya geldiğinde kendisine verilen talimatla hesabındaki 300 bin TL nakit parayı iletilen hesaba yatırdı.
Yanında getirdiği 30 yıllık birikimi olan 100 bin TL değerindeki altınları da bozdurup dolandırıcıların hesabına yatırmak için kuyumcu arayan yaşlı adamın bu sırada cep telefonunun şarjı bitti.
Dolandırıcılarla irtibatı kesilen Gürbüz, kendisine verilen talimat gereği kuyumcuya girdi. Bu sırada kuyumcuların olduğu bölgede devriye gezen Asayiş Şube Müdürlüğü Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri yaşlı adamın altın bozdurmaya çalıştığını fark edince duruma müdahale etti.
Yaşlı adamın dolandırıldığını anlayan ekiplerin girişimi sonrası Asayiş Şube Müdürlüğüne getirilen Gürbüz dolandırıldığının farkına vardı. Bir süre önce dolandırıcıların hesabına gönderilen 300 bin TL nakit paraya da bloke konularak gerekli yazışmaların ardından iade alınarak Gürbüz’ün hesabına geri aktarıldı.
Başından geçen dolandırıcılık olayını anlatan Haki Gürbüz, 1,5 yıl önce kimliğini kaybettiğini ardından ise dün kendisini arayan dolandırıcıların kimliğinin terör örgütünün eline geçtiği yalanına bu nedenle kandığını söyledi. Telefondaki kendisini polis olarak tanıtan dolandırıcıların ağına düştükten sonra otobüse binerek 10 saat yolculuğun ardından memleketi olan Malatya’ya geldiğini ifade eden Haki Gürbüz, bu şekilde dolandırıcıların oyununa kimsenin gelmemesini istedi.
Polislere teşekkür eden Gürbüz, “Polis arkadaşlar olmasaydı 400 bin liramı bugün dolandırıcılara kaptırmış olacaktım. Allah hepsinden razı olsun” dedi.
Güvenlik güçleri ise bu tür dolandırıcılık olaylarına karşı vatandaşları uyararak polis ve savcı olarak kendilerini tanıtıp para isteyen dolandırıcılara inanılmaması gerektiğini ifade ettiler.153 bin TL’lik vurgun son anda engellendi
Öte yandan, kentte yaşanan bir başka benzer dolandırıcılık olayında da bir şahıs yine aynı yöntemle 153 bin TL dolandırılmak üzereyken son anda polis ekiplerinin durumu fark etmesi ile kurtuldu. Asayiş Şube Müdürlüğü Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri, dolandırıcıların ağına düşen müşteki M.K.’nin toplamda 153 bin 240 TL değerinde altın ve dövizini kuyumcuda bozdurmak üzere olduğu esnada durumu fark ederek dolandırıcılığı son anda engelledi.
Polis ekipleri her iki dolandırıcılık olayında da şüphelilerin yakalanması için soruşturmasını sürdürüyor.
-
Fenomenlerin fuhuş çetesi çökertildi
Olay Bağ Essan Sanayi Sitesi’nde bulunan cam balkon işi yapılan dükkanda meydana geldi.
Edinilen bilgiye göre, Metin I. isimli şahıs, iş yerinde ofis olarak kullanılan alanın üzerine temizlik için çıktı. Bir süre sonra ağırlığı kaldıramayan asma tavanın çökmesi sonucu şahıs kendini yerde buldu. Korku dolu o anlar iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde şahsın masa ile dolap arasına düştüğü, şans eseri kazayı küçük sıyrıklarla atlattığı yer alıyor.
-
Devrilen traktörün altında kaldı
Turgutlu ilçesinde meydana gelen kazada devrilen traktörün altında kalan çiftçi yaralandı.
Kaza Turgutlu ilçesi Musalar Yeniköy’de İstanbul – İzmir Otobanı yakınlarında meydana geldi. Bölgede çiftçilik yapan Ali Kahraman traktörü ile Turgutlu ovası bölgesine işleri sebebiyle giderken bir anda direksiyon hakimiyetini kaybetti. Bölgede bulunan vatandaşların haber vermesiyle olay yerine 112 acil sağlık jandarma ve itfaiye kurtarma ekipleri sevk edildi. Vatandaşlarında yardımıyla itfaiye ekipleri tarafından traktörün altından çıkarılırken, yaralı Ali Kahraman’ın hayati tehlikesi bulunmadığı öğrenildi. Traktörün altından kurtarılan yaralı sürücü tedavisi için Turgutlu Devlet Hastanesine kaldırılırken olayla ilgili inceleme başlatıldı.
-
Kediyi belinden bağlayıp ağaca astılar
İddiaya göre Vişnelik Mahallesi Şehit Güngören Bostan Sokak üzerinde bulunan bir sitenin bahçesinde Pamuk isimli bir kedi çamaşır ipi ile belinden ağaca asıldı. Site sakinlerinden Ceylin Tarım ve annesi tarafından fark edilen kedinin belini ipin oldukça sıktığı ve hayvanın bitap düştüğü görüldü. Uzun uğraşlar sonucunda yaklaşık 5 metrelik ipten kurtarılan kedi veterinere götürülürken, sağlık probleminin olmadığı anlaşıldı. Bir yaşındaki kedi şimdilerde apartman bahçesinde site sakinleri tarafından gözetlenip bakımı yapılıyor. Olayın neden ve kim tarafından yapıldığı henüz bilinmezken vatandaşlarca polise durum hakkında ihbarda bulunuldu. Öte yandan daha önce aynı kedinin annesine de ip bağlandığı ve ardında da pet şişe takıldığı iddia edildi.
“Hayvanı çözemiyorduk, üstüne bayağı düğüm atılmıştı”
Apartmanda yaşayan ve kediye bakan 21 yaşındaki Ceylin Tarım, “Bizim arka bahçemizde teller var. Hayvan bel kısmından oraya bağlanmış. Kendi hareket edemeyeceği bir biçimde iple asılmıştı. O hayvan can havliyle düşse muhtemelen asılı kalacaktı. Bunu annem fark ediyor. Geçtiğimiz günlerde saat 09.30-10.00 sularında oluyor. Ben ise bağırış seslerine kalktım. Baktığımda hayvanı çözemiyorduk, üstüne bayağı düğüm atılmıştı. Sonrasında ipi kestik, hayvanı kurtardık. Zaten bizim dışarıda ve balkonda bakıp büyüttüğümüz, beslendiğimiz hayvanlar. Veterinere de götürdük, ciddi bir sağlık sorunu yoktu ama belki biz fark etmeseydik ya da bu olayı geceden yapılmış olsaydı muhtemelen ölebilirdi. Bu 2’nciye tekrarlanan bir durum. İlkinde de aynı şekilde bağlanmıştı, ama o sefer hayvanı bir yere sabitlememişler, peşine pet şişe takmışlardı. O hayvan gece boyunca öyleydi. Hatta ciddi sorunları çıktı, daha sonrasından tedavi ettik. İki kedi de aynı annenin yavruları. Bayağı herkes tepkiliydi, yapan kimse bir daha yapmaz diye düşündük ama 2’nciye tekrarlanınca durumun ciddi olduğunu anladık. Annem de, ‘Bugün kediye böyle yapan, yarın insana nasıl davranır’ dediği için açıkçası biz de biraz tedirgin olduk. Bizim bahçede köpeğimiz var, dışarıdaki insanlara havlıyor ve hırlıyor. Bunu tanımadıklarına yapıyor. O yüzden bunu kedilere yapan kişi muhtemelen tanıdığımız birisi. Çünkü köpek sesini hiç çıkartmadı, havladığını ya da hırladığını duymadık. Şüphelendiğimiz biri yok ancak buralardan olduğunu düşünüyoruz. Acaba o kişi aynısı kendisine yapılsa nasıl hissederdi” dedi.
“Arkadaşın bu yaptığı 3’üncü oldu”
Bölgede oturan Hüseyin Karadayı ise kedinin ağaca iple bağlanması hakkında şöyle konuştu;
“Biz bu tür olaylarda failin peşini bırakmıyoruz. Kamera kayıtlarını alıyoruz, emniyete suç duyurusunda bulunuyoruz. Bu, failin ilk yaptığı olay değil. Yani arkadaşın bu yaptığı 3’üncü oldu. Biz arkadaşın kim olduğunu kameralardan tespit ettik. Zaten mahalle sakinleri de az çok kim olduğunu tahmin ediyor ama şahsın kişileri tehdit etmesi dolayısıyla açık açık ifade edemiyorlar. Bu olaydan kaçışı yok. Durumu Haydi polisine biz bildirdik. Sadece bununla kalmıyor, bu arkadaşımızın bir de havalı tüfek gibi bir tüfeği var. Onunla kedilere de ateş ediyor. Bağımlı olduğu düşünülüyor. Muhtemelen uyuşturucu ya da alkol alıyordur. Çevreyle ve apartman sakinleriyle diyaloğu da kötü. Yani normal bir insanın bu davranışları sergilemesi, 60 yaşındaki adamın böyle tehditlerde bulunması mümkün değil.”
-
19 yaşındaki genç göğsünden vurulmuş halde bulundu
Edinilen bilgiye göre, Manavgat ilçesi Ilıca Mahallesi’ndeki Kumköy Deniz Kent Sitesi’nde Bilal Kızmaz (19) tabanca ile göğsünden vurulmuş halde bulundu. 112 Acil Çağrı Merkezi’ne gelen ihbar üzerine olay yerine Kumköy Jandarma Karakolu ve 112 Acil Sağlık ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen ekipler, gencin hayatını kaybettiğini belirledi. İntihar etmiş olabileceği değerlendirilen Kızmaz’ın cenazesi, Manavgat İlçe Jandarma Komutanlığı Olay Yeri İnceleme ekibi, adli tabip ve cumhuriyet savcısının incelemelerinin ardından Antalya Adli Tıp Kurumuna gönderildi.
Olayla ilgili soruşturma sürüyor.