Kategori: Haber

  • Erdoğan’dan marketlere fiyat uyarısı: Hesabını sorarız

    Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, TOBB İkiz Kuleler Konferans Salonu’nda düzenlenen Ekonomi Şurası’nda konuştu.

    Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:

    ”Önce millet önce memleket ifadesi bizim için bir seçim sloganı değil hayat felsefemizin ta kendisidir. Geçtiğimiz 16 yılda ülkemizi 3,5 kat sizlerle birlikte büyüttük. Başarının sırrı önce inanmak sonra harekete geçmek ardından da yılmadan mücadeleye devam etmektir. Mücadele azmi olmayanlarla yürünecek hiçbir yol yoktur. Türkiye’nin en büyük sorunu dışarıda rekabet ettiği güçler değil, kendi içindeki birtakım kifayetsizlerdir. Kendi medeniyetini, tarihini, kültürünü, ecdadını ısrarla kötüleyen, küçümseyen, aşağılayan, karikatürize eden bir zihniyetin bu ülkenin geleceğine zerre kadar katkısının olması mümkün değildir. Devlet teşviklerle indirimlerle yapılandırmalarla bu süreçte reel sektörümüzün ve milletimizin üzerindeki yükleri azaltmak için elinden gelenin fazlasını yapmıştır. Birilerinin ‘piyasanın şartları’ kılıfı ile fırsatçılığa yönelmesi gerçekten çok üzüntü vericidir. Son dönemde yaşanan hadiseler karşısında kendimizi sorguya çekmek zorundayız.

    MARKETLERE FİYAT UYARISI

    Faiz oranları, enflasyon belli oranda düşmüş. Buna rağmen markette hala sebze meyvede fiyat düşmüyor. Bunun ahlaki bir temeli olabilir mi? Bakıyorsunuz marketlerde hala bütün sebze meyve vesairede fiyatlar düşmüyor. Onlar hala yükseliyor. Bunu neyle izah edeceğiz? Bu marketlerde benim halkımı sömürme mücadelesini devam ettirenler varsa bunun hesabını sorma görevi de bizimdir ve hesabını sorarız.

    Her şey ortada, rakamlar ortada, üreticiden çıkışı ortada ama bakıyorsunuz bunlarda en ufak bir oynama, düşüş söz konusu değil. Hala ‘vatandaşımı nasıl sömürürüm’ bunun gayreti içerisinde. Herkesi bu konuda insafa vicdana ve hepsinden önemlisi ahlaka davet etme görevliliği noktasındayım. Milletimizin bu konuda dillendirdiği şikayetleri kulak arkası edemeyiz. Böyle dönemler, dalgalanmayı fırsat bilip karı artırma değil gerekiyorsa karı bir miktar düşürerek ülkeyi ve toplumu ayağa kaldırma dönemleridir.

    ERDOĞAN-TRUMP GÖRÜŞMESİ

    Trump, 75 milyar dolar ticaret hacmi hedefini söyledi. Trump’a ‘Lojistik destek verin DEAŞ’ı temizleriz’ dedim.

    MÜNBİÇ’İN GÜVENLİĞİ

    Ülkemize en ufak bir saldırıda bulunanlar bunun bedelini çok ağır ödeyecekler. Kimse bizi rahatsız etmeye kalkmasın. Yarın pazartesi çarşamba Rusya seyahatimiz var. Münbiç’in güvenliğini alacak ve orayı da sahiplerine teslim edeceğiz.

    Birileri siyaset yoluyla, birileri sahada silahla, birileri masada diplomasiyle Türkiye’yi yeniden kendi kafalarındaki o dar kalıplara sokmak için cansiperane bir şekilde çalışıyor. Halbuki artık o günler geride kaldı. Bir başka ifadeyle ‘cin şişeden çıktı’.

    ”VERİLEN SÖZLER TUTULURSA NE ALA; AKSİ TAKDİRDE…”

    İşte sınırlardayız. Bütün gücümüzle oralardayız. Şayet bize verilen sözler tutulur ve süreç işlerse ne ala; aksi takdirde hazırlıklarımızı zaten büyük ölçüde tamamladık kendi stratejimiz doğrultusunda gereken adımları atmaya başlayacağız. Türkiye özellikle Suriye’de kendisine verilen sözlerin tutulmaması sebebiyle çok bedeller ödemiştir.”

  • Genç kadın seyir halindeki araçtan yola atladı

    Olay Basın Ekspres Yolu Kuyumcukent mevkiinde meydana geldi. İddiaya göre isminin Ayşe olduğu öğrenilen genç bir kadın, kayın biraderi ile birlikte Güngören’e gitmek üzere bir tanıdığının aracına bindi. Bir süre sonra araçtan inmek isteyen kadın, seyir halindeyken kapıyı açmak istedi. Bu sırada yolda seyreden diğer sürücüler durumu görerek şoförü uyarmaya çalıştı. Ancak genç kadın bir süre sonra kendisini araçtan aşağı attı. Trafikteki diğer sürücüler, kadını düştüğünü görerek aniden frene bastı. Sürücülerin dikkati sayesinde ezilmekten kurtulan kadın, ağır yaralandı.

    Olay yerine polis ekipleri ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinden geçmekte olan havayolu hostesleri tarafından yapılan genç kadın, ardından sağlık ekiplerine teslim edildi. Daha sonra olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından ambulans ile hastaneye kaldırılan talihsiz kadının durumunun ağır olduğu öğrenildi.

    Olayı gören Ali Candan isimli bir sürücü, “Seyir halindeydi yetiştirmek istedim. Ben arabada merdiven var zannettim ilk önce kartal olduğu için. Bayan ile göz göze geldim yapma diye bağırdım. Atladı sırt üstü düştü. Arabayı kullanan adam hiç aynaya bakmaz mı. O zaman niye araba kullanıyor bilmiyor mu” dedi.

    Aracı durdurmak isteyen bir diğer sürücü Burç Erdoğdu ise “Ben korna çaldım kapı açıktı. Kız bir anda kendisini attı kanlar içerisinde kaldı. Allah’tan ben yavaş gidiyordum. Kendisini attı yani bende frene bastım Allah’tan çarpmadım” diye konuştu.

    ATLADIĞINI GÖRDÜĞÜMDE YAPACAK BİR ŞEY KALMAMIŞTI

    Kadının atladığı aracın sürücüsü İlhan Çırak ise “Ben kızı tanımıyorum, akrabasını tanıyorum. ‘Güngören’e gidiyordum bizi bırakır mısın’ dediler. ‘Ben de bırakayım’ dedim. Ben atladığını gördüm ama yapacak bir şey kalmadı. Ben yıllardır abisini tanıyorum ama kız araca bindiğinde ağlıyordu” ifadelerini kullandı.

  • Prof. Dr. Celal Şengör organ bağışına karşı: Elin dangalağını yaşatmanın anlamı yok

    Halk TV’de yayınlanan Gürkan Hacır’ın sunduğu ‘Şimdiki Zaman’ adlı programına konuk olan Prof. Dr. Celal Şengör, organ bağışına karşı olduğunu söyledi.

    Kendisine organlarını bağışlayıp, bağışlamayacağını sorduklarını anlatan Şengör“Taraftar değilim. Elin dangalağına verip onu yaşatmanın anlamı yok ama araştırma yapacaklarsa istedikleri gibi kullansınlar. Araştırma çok mühim. Ben duyuyorum osteoloji dersi için iskelet bulamıyorlar” diye konuştu.

    İnsanların gömülmeye çok meraklı olduğunu, tarihte iz bırakmış kişilerin mezarlarının nerede olduğunun dahi bilinmediğini de hatırlatan Şengör, “Yahu kardeşim gömüleceksin de ne olacak, kaybolacaksın” dedi.

  • Kayınbabasının cenazesine katılmayan geline görülmemiş ceza!

    Gaziantep’te bir çiftin şiddetli geçimsizlik nedeniyle açtığı davada mahkeme, kadının, vefat eden kayınbabasının cenazesine katılmamasını boşanma nedeni sayarak, kusurundan dolayı da eşine 12 bin lira maddi ve manevi tazminat ödemesine karar verdi.

    Gaziantep 6. Aile Mahkemesinin kararında, Ali Y’nin 2016 yılında evlendiği eşinden şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanmak istediği için avukatı aracılığıyla mahkemeye başvurduğu, ilerleyen süreçte iki tarafın da maddi ve manevi tazminat taleplerinin olduğu belirtildi.

    Tarafların birbirini suçladığı aktarılan kararda, Aslı Y’nin, eşi Ali Y’nin eve bakmadığı, kişisel ve maddi ihtiyaçlarını gidermediği yönündeki iddialarına karşın, tüm dosya kapsamında bunların gerçeği yansıtmadığı, Ali Y’nin üstüne düşen vazifeleri yerine getirdiği kaydedildi.

    Aslı Y’nin ise eşini başkalarıyla kıyasladığı ve maddi taleplerde bulunarak tartışmalar çıkarttığı ifade edilen kararda, kadının, davranışlarıyla evlilik birliğinin kendisine yüklediği sevgi, saygı ve anlayış yükümlülüklerini ihlal ettiği vurgulandı.

    Aslı Y’nin, annesinin evine gittiği ve eşinin kendisini arayıp eve çağırmasına rağmen bir daha dönmediği, bu sırada Ali Y’nin babasının vefat ettiği aktarılan kararda, “Aslı Y’nin, kayınbabasının taziye evine gitmeyerek, bir telefon dahi açmayarak, eşini en zor gününde yalnız bırakarak, geçimsizliğin meydana gelmesinde tam kusurlu olduğu, buna mukabil Ali Y’nin iddialarla ilgili bir kusurunun bulunmadığı anlaşılmıştır.” ifadesine yer verildi.

    Çiftin, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına hükmeden mahkeme, Aslı Y’nin, kusurlu olduğu ve kişilik haklarını zedelediği gerekçesiyle Ali Y’ye 5 bin lira maddi, 7 bin lira da manevi tazminat ödemesine karar verdi.

    “CENAZEDE ÇİFTLERİN BİRLİKTE OLMASI İLAMA BAĞLANMIŞTIR”

    Ali Y’nin avukatı Ali Tümbaş yaptığı açıklamada, çiftin şiddetli geçimsizlik yaşadığını, bu nedenle kocanın talebiyle mahkemeye başvurduklarını hatırlatarak, şunları söyledi:

    “Mahkeme, kadının yan sebepler dışında kayınbabasının cenaze törenine katılmamasını, eşini telefonla dahi aramayarak destek vermemesini tam kusurlu bir davranış olarak gördü. Dolayısıyla mahkeme kararında boşanmaya hükmettiği gibi erkeğe verilmek üzere 7 bin lira manevi, 5 bin lira maddi tazminata karar vermiştir. Bu karar göstermiştir ki Türk aile yapısının bir gereği olarak cenaze töreninde çiftlerin birlikte olması gerektiği mahkeme kararıyla ilama bağlanmıştır.”

  • Çiftlik Bank’ın Firari Tosunu Yıllar Önce Yargılanmış!

    Türkiye Mehmet Aydın’ı Çiftlik Bank CEO’su olarak tanıdı. Hakkında başta dolandırıcılık olmak üzere tam 13 farklı suç kaydı var. Binlerce kişiyi dolandırıp yurt dışına kaçtı. Halen firarda. Türkiye onu genç yaşında yaptığı akıl almaz dolandırıcılık yöntemleriyle tanıdı. Çiftlik kurup yumurta satarak kar payı dağıtacağı iddiasıyla binlerce kişiyi dolandıran Mehmet Aydın’ın suç geçmişinde sadece dolandırıcılık değil şantaj ve tehdit de çıktı…

    YILLAR ÖNCE YARGILANMIŞ
    Habertürk’ten Arzu Kaya’nın haberine göre, Mehmet Aydın 4 yıl önce Bursa’da birlikte bahis sitesi açtığı arkadaşına şantaj yapmaktan sanık olduğu ortaya çıktı. 2015 yılında Mehmet Aydın bir bahis sitesi kurdu. Sitede çalışan arkadaşı daha sonra babası için de bir internet sitesi açtı. Buna sinirlenen Mehmet Aydın, arkadaşına şantajda bulundu. Mehmet Aydın bu davada sadece şantaj değil, arkadaşını “tehdit” edip “zorla alıkoymak”tan da sanıktı. Mehmet Aydın’ın o davada verdiği ve herkesi şaşırtan ifadesi ortaya çıktı.

    AKILALMAZ SAVUNMA
    Mehmet Aydın, zorla görüntülerini kaydedip tehditle, şantaj yaptığı arkadaşını mahkemede “dolandırıcılıkla” suçladı. Hakime, “Birlikte internet sitesi kurduk. sitenin bilgilerini benden çaldı. Sonra başka site açtı. İnsanları dolandırdı. Görüntülerini kaydedip polise verecektim ama veremedim!” dedi. Mahkeme bu savunmaya karşılık ilginç bir karar verdi.

    CEZADA “SUÇ İŞLEMEYECEĞİ KANAATİ OLUŞTU” ERTELEMESİ

    Mahkeme sanıklara 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası verdi. Mehmet Aydın’ın cezası ise ilginç bir gerekçeyle ertelendi. O da şu ki, mahkeme Aydın’ın bir daha suç işlemeyeceği yönünde kanaat oluştuğunu belirtti.Halen firardaki Mehmet Aydın’ın mağdur ettiği binlerce kişi ise yakalanmasını bekliyor.

  • Kediden bulaşan parazit gözlerini kör etti

    İzmir’de yaşayan kimyager Gizem Yalçın (26), makyaj yaparken sağ gözünün görmediğini fark ederken Güzellik Uzmanı Ş.G. (24) ise ipek kirpik uygulaması yaparken sol gözünün görmediğini anladı. İki genç kadın da büyük bir panikle hastaneye giderken yapılan tetkiklerde kedi dışkısında bulunduğu belirtilen toksoplazma parazitinin, Gizem Yalçın ve Ş.G.’nin gözlerinde yaraya yol açtığı anlaşıldı. Sağ gözünü kaybeden Yalçın, kedilerle her zaman haşır neşir olduğunu belirtirken, sol gözünü kaybeden Ş.G. ise kedilerden korktuğu için hiç ilgilenmediğini, parazitin yediği bir yiyecek aracılığıyla bulaşabileceğini söyledi.

    Akılalmaz iki ayrı olay İzmir’de yaşandı. Evinde kedi besleyen, zaman zaman sokak kedilerine sahiplendirene kadar bakan kimyager Gizem Yalçın, 2 yıl önce makyaj yaptığı sırada sağ gözünün görmediğini fark etti. Hemen özel bir hastaneye başvuran genç kadın, daha sonra Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesine gönderildi. Burada yapılan tetkiklerde, kedi dışkısında bulunduğu belirtilen toksoplazma paraziti nedeniyle Yalçın’ın sağ gözünü kaybettiği belirlendi. Yalçın, çocukluğundan beri hayvanlarla haşır neşir olduğunu, evdeki kedilerinin aşılarını ihmal etmediğini ancak sokak hayvanlarını severken bazı zamanlar dikkatsiz davrandığını ifade etti.

    Güzellik uzmanı olarak çalışan Ş.G. de 2 ay önce Yalçın’la aynı kaderi paylaştı. İpek kirpik uygulaması için eğitime giden Ş.G., ince işçilik gereken işlemi yaparken bir anda sol gözünün görmediğini fark etti. Özel bir hastaneye başvurmasının ardından Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesine yönlendirilen Ş.G.’de de toksoplazma paraziti olduğu tespit edildi. Ş.G., parazit nedeniyle sol gözünü kaybetti. Genç kadın, kedi fobisi olduğu için kedilerin yanına bile yaklaşmadığını ancak paraziti dışarıda yediği bir yiyecekten kapmış olabileceğini dile getirdi.

    “ESKİDEN KEDİLERİ ÖPÜP KOKLARDIM”
    2 yıldır çok zor zamanlar geçirdiğini belirten Gizem Yalçın, “Bir sabah işe gitmek için uyandığımda makyaj yaparken sağ gözümün görmediğini fark ettim. Hastaneye başvurduğumda doktor evcil hayvanımın olup olmadığını sordu. O dönem evimde bir kedim vardı ama ara ara sokakta görüp eve aldığım ve sahiplendirene kadar baktığım kediler de oluyordu. Kedi dışkısından bulaşan parazit nedeniyle görme noktamda bir iz oluşmuş. Şu anda sağ gözümde yüzde 80 görme kaybı var. Psikolojik olarak çok kötü günler geçirdim. Hayvanları çok seviyorum. Eskiden kedileri öpüp koklardım. Evimdeki kedilerin aşılarını ihmal etmiyorum ama sokakta görüp sevdiğim hayvanlar olduğunda böyle bir hastalığı bilmediğim için çok dikkat etmiyordum. Şimdi daha dikkatliyim. Sevince elimi yıkıyorum, yüzüme yaklaştırmıyorum. Evin belli bölümlerine kedi sokmuyoruz. Güvendiğim biri olduğunda kedimi mecburen sahiplendirmeyi düşünüyorum” dedi.

    “YEDİĞİM BİR YİYECEKTEN BULAŞTI”

    Güzellik uzmanı olarak çalışan Ş.G. ise “İpek kirpik eğitimi almak için kursa gittim ve kursta kirpiği takamadığımı fark ettim. Sağ ve sol gözümü açıp kapadığımda sol gözümle göremediğimi anladım. Özel bir hastaneden sonra beni Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesine yönlendirdiler. Tetkiklerden sonra toksoplazmaya yakalandığımı öğrendim. Ben kedilerden çok korktuğum için yanlarına yanaşmıyorum. Parazit, sanırım bir yiyecekten bulaştı. Şu anda bir gözüm görmüyor. Sol gözümle sadece ışık görüyorum. Böyle bir hastalığı daha önce hiç duymamıştım. Böyle bir şey beklemiyordum. Güzellik uzmanı olduğum için lazer epilasyon yapıyorum. Bundan kaynaklı bir sorun olduğunu düşünmüştüm. Çünkü kedilerle hiçbir alakam yoktu. Bu yüzden şoke oldum. Artık dışarıdan yemek yememeye çalışacağım” diye konuştu.

    “TEDAVİSİ YOK, DİKKAT EDİN”

    İki hastanın da doktoru olan İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Bora Yüksel de şu bilgileri paylaştı:

    “Toksoplazma, kedinin bağırsaklarında bulunan bir parazit. Ana konağı kedidir. Kedi pisliğinden çevreye yayılır. Toksoplazma paraziti, hastalarımızın gözünün gören noktasında enfeksiyon ve yara dokusuna yol açmış. Kedi pisliği sokağa yapıldığında, yağmur sularıyla suya ve toprağa karışıyor. Hayvanlar o otları yediğinde koyun kuzu gibi hayvanların kaslarına o parazit yerleşiyor. Eğer bu etleri çiğ yersek insana bulaşıyor. Pişmemiş et yenmemeli, toprakla uğraşırken eldiven giyilmeli. Kediler pelüş oyuncak değil. Bağırsaklarında toksoplazma taşıdığı; bunun körlüğe, hamilelerde düşüğe neden olabileceği bilinmeli. Kedi sahiplenen kişilerin, kedi bakımını iyi bilmesi ve aşılarını tam yaptırması gerekiyor. Hayvanın dışkısını kum kabına yapması ve o kumun her gün değiştirilmesi gerekiyor. Kediler bu şekilde beslenirse bir zararı olmayacaktır. Yani evde kedisi olan dikkat edecek. Öpmeyecek, yakın temas kurmayacak. İnsanın bağışıklık sistemi güçlü ise bu mikropla baş edebilir ama bazı durumlarda bu hastalarımızda olduğu gibi gözde enfeksiyon yapıp körlüğe neden olabiliyor. Bir hastamız, kedilerle olan yakın teması nedeniyle, diğer hastamız da yemiş olabileceği pişmemiş et veya iyi yıkanmamış bir salata nedeniyle bir gözünü kaybetti. Şu anda paraziti baskı altına alıyoruz ama o doku bozulduğunda yerine gelmiyor. Bunun ameliyatla da bir tedavisi yok.” Yüksel, iki hastanın gözünün tekrar görme ihtimalinin bulunmadığını söyledi.

  • ‘Çanakkale Köprüsü bütçeyi delip geçecek’

    Çiğdem Toker “Çanakkale Köprüsü bütçeyi delip geçecek” başlığıyla yayımlanan yazısında Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Binali Yıldırım’ın katıldığı Çanakkale Köprüsü töreninde yepyeni bir havadis öğrendiğini belirtti.

    “2023’te planlanan açılış tarihi bir yıl öne çekilerek 2022 olmuş (yapım ve işletme süresi toplamı: 16 yıl 2 ay 12 gün). Bunu da bir başarı ölçüsü diye aktarıyor törende TBMM Başkanı. Oysa hakikat çok başka” diyen Toker, şöyle devam etti:

    – Devlet ile şirketin yaptığı YİD sözleşmelerinde (genellikle), inşaat süresi kısalırsa, yani müteahhit ilk söylediğinden daha erken bitirirse, kısalan süre işletme süresine ilave edilir. Gazeteciliği işte bunun için de boğuyorlar. Mesela, böyle bir durumda müteahhidin o kamu yatırımını döviz üzerinden daha uzun süre işletmesi anlamına geldiğini herkes yazamasın diye. Erken bitirme başarısının arkasında ne var bakalım: Çanakkale Köprüsü’nün inşaat süresi ilk başta söylenenden 365 gün erken mi bitiyor?

    — Bu, kısalan inşaat süresinin işletme süresine eklenecek olması nedeniyle firmanın köprüyü 10 yıl yerine 11 yıl işletecek olması anlamına gelir. O da müteahhit şirkete bir yıl daha, yani 45 bin araç ve 15 euro üzerinden KDV hariç 246 milyon 375 bin euro’luk bir garanti sağlamak demektir. O da bugünün kuruyla Daelim-Limak-SK-Yapı Merkezi konsorsiyumuna (hiç araç geçmezse) 1.5 milyar TL fazla ödeme yapılacağını taahhüt etmek anlamına gelir. Bu arada unutmadan. Çanakkale Köprüsü’nün ihalesi yapıldığında yatırım bedeli şöyle açıklanmıştı: 10 milyar 354 milyon 576 bin 202 TL. Peki TBMM Başkanı geçen hafta aynı rakamı kaç lira olarak açıkladı biliyor musunuz? 20 milyar. Kriz yok. “Dosta düşmana karşı” gururla dağılabiliriz.

  • Yanlarına Yaklaşıp Çay ve Bisküvi İkram Ediyor… 3 Kişinin Hayatını Kararttı

    Cezaevi firarisi olduğu, 7 ayrı dosyadan toplam 36 yıl kesinleşmiş hapis cezası ile aranmasının olduğu tespit edilen şüphelinin üzerinden yapılan aramada içerisinde uyutucu ilaç olduğu değerlendirilen kuruyemiş, bisküvi, uyutucu hap ve toplam 3 bin 310 TL para bulundu.

    Antalya Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri Cevher O. isimli şahsın tanımadığı bir kişi tarafından kafede ikram edilen sigara ile uyutularak yağmalanmaya teşebbüs edilmesi, Mehmet D. isimli vatandaşın meltem parkında ikram edilen çay ile uyutularak üzerindeki 2 bin 350 TL’nin ve yüzüğünün alınması , Ekrem Y. isimli şahsın Konyaaltı caddesi üzerinde bir parkta yine kimliği belirsiz bir kişi tarafından bisküvi yedirilerek uyutularak 215 lirasının alınması ve son olarak Bekir Ö. isimli vatandaşın Sakarya Bulvarı Sakarya parkı içerisinde yine bisküvi yedirilerek uyutularak altın yüzüğünün alınması olayıyla ilgili çok yönlü soruşturma başlattı.

    Yapılan incelemede olayları gerçekleştiren şüphelinin Seyfi S. (57) olduğunu tespit eden ekipler şüpheliyi bindiği halk otobüsünde yakalayıp gözaltına aldı. Şüpheli Seyfi S.’nin yapılan genel bilgi taramasında ‘GBT) cezaevi firarisi olduğu, 7 ayrı dosyadan toplam 36 yıl kesinleşmiş hapis cezası ile aranmasının olduğu tespit edidi. Seyfi S.’nin yapılan üst aramasında ise içerisinde uyutucu ilaç olduğu değerlendirilen kuruyemiş, bisküvi, uyutucu hap ve toplam 3 bin310 TL para ya el konuldu. Emniyetteki sorgusu tamamlanan Seyfi S., adliyeye sevk edildi.

  • Milli Savunma Bakanlığı: ‘Yeni askerlik sistemi çalışmalarında sona gelindi’

     

    Milli Savunma Bakanlığı, PKK’ya yönelik yürütülen operasyonlarda son bir yılda 74’ü sözde üst düzey olmak üzere 2 bin 442 teröristin etkisiz hale getirildiğini açıkladı.

    Milli Savunma Bakanlığı, FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin ardından 15 bin 213 personelin ihraç edildiğini, 6 bin 838 personel hakkındaki adli ve idari tahkikatin devam ettiğini bildirdi.

    Milli Savunma Bakanlığı, 4 Ocak 2019 tarihi itibariyle 635 bin 582 vatandaşın bedelli askerlik için müracaat ettiğini, 98 bin 630 kişinin temel eğitimlerinin tamamlandığını bildirdi.

    Milli Savunma Bakanlığı: “Soçi muhtırasının uygulanmasına yönelik çalışmalarımız bölgede gerçekleşen tüm provokasyonlara rağmen başarıyla devam ediyor.”

  • Bankadan, milletvekillerine yüklü promosyon!

    Milletvekillerinin maaş ihalesini kazanan Halkbank, her bir vekile maaşlarının yüzde 45’i oranında nakit promosyon ödemesi yaptı. Böylece her bir milletvekilinin hesabına 3 yıllık dönem için ortalama 9 bin 700 lira, emekli vekillere de 6 bin 30 lira promosyon parası yatırıldı. Hem vekil hem de emekli maaşı alanlara yapılan promosyon ödemesi ise 16 bin lirayı buldu.

    PİYANGO VURMUŞ GİBİ SEVİNDİLER

    Promosyon ödemelerinin yapıldığı bilgisi, milletvekillerinin cep telefonlarına gönderilen banka mesajıyla iletildi. Telefon mesajında vekillerin hesabına yatan para kuruşu kuruşuna belirtilirken 16 bin liralık nakit para girişini gören vekiller adeta piyango vurmuş gibi sevindi.

    YÜZDE 53’Ü, YÜZDE 45’E DÜŞÜRDÜLER

    TBMM yönetiminin, milletvekillerinin maaşlarının yatırılacağı bankayı belirlemek için düzenlediği ihaleyi yine Halkbank kazanmıştı. Promosyon ödemesi milletvekilleri, milletvekili emeklileri ve TBMM personelini kapsıyor. Bir önceki dönemde hesaba yatan net maaşın yüzde 53’ü oranında promosyon ödeme vaadiyle ihaleyi kazanan Halkbank, bu dönem için ise promosyon oranını yüzde 45’e düşürdü. Protokol gereği TBMM bütçeden ve SGK’dan yapılan maaş ve aylık ödemeleri 3 yıl boyunca Halkbank’a yatıyor, Halkbank da bu para girişine karşılık yatan paranın yüzde 45’i oranında bir defaya mahsus promosyon ödemesi yapıyor.

    22 BİN 200 TL MAAŞ ALIYORLAR

    Milletvekili maaşları en son yeni yıl zammıyla birlikte özel kesintiler hariç 22 bin 200 liraya çıkmıştı. Özel kesintisi olmayan vekilin alacağı promosyon 9 bin 990 liraya kadar çıkıyor. Promosyon ödemesinde ocak ayında ödenen net maaş dikkate alınıyor.

    Dolayısıyla parti aidatı, limit üstü telefon görüşmesi, icra kesintisi, avans gibi özel kesintisi olan milletvekillerinin hesabına daha düşük para yatmışsa, bu vekillerin promosyonları da bir miktar düşüyor. Ayrıca Cumhurbaşkanı maaşına endeksli olan milletvekili emeklilerinin aylıklarına bu yıl yüzde 26 zam yapılmıştı. Zamla birlikte aylıkları 13 bin 400 liraya yükselen emekli vekillere de 6 bin 30 lira promosyon ödemesi yapıldı.

    MİLLETVEKİLİNE PEŞİN, DANIŞMANA TAKSİTLE

    Edinilen bilgiye göre, milletvekilleri, emekli vekiller ve TBMM’nin kadrolu personeline promosyon ödemeleri peşin yapılıyor. Buna karşılık dışarıdan görevlendirmeyle ya da doğrudan atamayla milletvekillerinin danışmanlığını yapan personele ise promosyon ödemeleri 6 taksitle yapılıyor.