Kategori: Hatay

  • Yerleşim yerlerine yakın! Bodrum ve Hatay’da yangın

    Yerleşim yerlerine yakın! Bodrum ve Hatay’da yangın

    Muğla’nın Bodrum ilçesinde öğle saatlerinde yerleşim yerine yakın bölgede yangın çıktı. Kısa sürede büyüyen yangında ormanlık alandan patlama sesinin gelmesi dikkat çekti.

    POLİS LOJMANLARINA 100 METRE UZAKLIKTA

    Bodrum’un Umurca Mahallesi’ndeki makilik alanda, 2 noktadan saat 12.30 sıralarında alevler yükselmeye başladı. Polis lojmanlarına 100 metre uzaklıktaki yangın, rüzgarın da etkisiyle kısa sürede yayıldı.

    Alevler, İçmeler mevkisine doğru ilerlemeye başladı. Ekipler, yangına 6 arazöz ve 5 itfaiye aracı ile müdahaleye başladı. Bodrum’daki beton firmalarına ait beton mikserleri de bölgeye takviye olarak sevk edildi. Dumanlar, başta Kumbahçe Plajı olmak üzere ilçenin birçok noktasından görülüyor. Yangının çıkış nedeni araştırılırken, polis de şüphelilere yönelik bölgede çalışma başlattı.

    HATAY’DA YERLEŞİME YAKIN ALANDA YANGIN

    Bir diğer yangın haberi de Hatay’dan geldi. Hatay’ın merkez Antakya ilçesinde, yerleşim alanlarına yakın ormanlık alanda yangın çıktı. Bazı evler, tahliye edilirken, alevlere müdahale sürüyor.

    Antakya’ya bağlı Bağrıyanık Mahallesi’nin ormanlık alanında, saat 13.00 sıralarında, henüz belirlenemeyen nedenle yangın çıktı. Alevlere Orman İşletme Müdürlüğü ve itfaiye ekipleri müdahaleye başladı. Bölgedeki bazı evler de tahliye edildi. Paniğe neden olan yangında evlerini terk eden çocukların, kuşlarını ve oyuncaklarını da yanlarına alması dikkat çekti.

    KONTROL ALTINA ALINDI

    Antakya’ya bağlı Bağrıyanık Mahallesi’nde çıkan orman yangınına müdahale eden ekiplere, vatandaşlar da kovayla su taşıyarak destek verdi. Yangın, ekiplerin yoğun çabası sonucu kontrol altına alındı.Yangında tahliye edilen 1 ev kullanılmaz hale gelirken, 1 kişi de dumandan etkilendi. Ekipler, bölgede soğutma çalışmalarını sürdürüyor.

  • 44 bin 220 Suriyeli bayram için ülkesine gitti

    44 bin 220 Suriyeli bayram için ülkesine gitti

    Türkiye’nin çeşitli illerinde yaşayan 44 bin 220 Suriyeli, yakınları ile bayramlaşmak için Hatay’daki Cilvegözü Gümrük Kapısı üzerinden ülkelerine gitti.

    Kurban Bayramı’nı ülkelerinde geçirmek için Hatay Valiliği’nin online randevu sistemine kayıt yaptıran Suriyeliler, randevu günleri geldiğinde ülkelerine gitmek üzere çeşitli illerden Cilvegözü Gümrük Kapısı’na geldi. Suriyeliler, jandarma, gümrük muhafaza ve polis ekipleri tarafından yapılan belge kontrolü sonrası gümrük sahasına girdi, buradaki işlemlerinin ardından da başta İdlib olmak üzere çeşitli bölgelere hareket etti.

    BOMBA ARAMA KÖPEĞİ ‘SÜNGÜ’ GÖREV ALDI

    Alınan güvenlik önlemleri kapsamında, Suriyelilerin çıkışlarının sorunsuz olarak sağlandığı Cilvegözü Gümrük Kapısı’nda, Reyhanlı İlçe Jandarma Komutanlığı’nda görev yapan bomba arama köpeği ‘Süngü’ de kullanıldı. Süngü ile giden yolcuların eşyaları ve valizleri kontrol edildi, bomba araması yapıldı.

    EVLENMEK İÇİN GİDEN DE VAR, HASRET GİDERMEYE GİDEN DE

    5 yıldan bu yana Türkiye’de yaşadığını ve bu yıl verilen bayramlaşma izni ile İdlib’deki yakınlarının yanına gittiğini söyleyen Abdullah Ali Al, “Şimdiye kadar fırsat bulup gidememiştim. Bu yıl bayramlaşmaya izin verildi. Hem yakınlarımı, akrabalarımı ziyaret etmiş olacağım ve hem de kısmetimde varsa evlenmeyi düşünüyorum. Bizlere bayramlaşmaya gitme imkanı tanınması nedeni ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne teşekkür ediyoruz” dedi.

    İbrahim Ahraç ise uzun zamandır Türkiye’de yaşadığını belirterek, verilen izin sayesinde çok özlediği annesini ziyaret edeceğini kaydetti.

    DÖNÜŞLER 31 ARALIK’A KADAR DEVAM EDECEK

    Bayramlaşmak için 2019 yılında 37 bin Suriyeli ülkesine dönerken, 2020 yılında ise İçişleri Bakanlığı tarafından koronavirüs tedbirleri kapsamında gidişler durdurulmuştu. Bu yıl yeniden başlayan bayramlaşma izni çerçevesinde 6 Temmuz’da başlayan gidişler tamamlanırken gidenlerin sayısı toplam 44 bin 220 oldu. Geri dönüşler ise 31 Aralık gününe kadar devam edecek.

  • Arı saldırısında kanala düşen imamın cesedini mahalleli buldu

    Arı saldırısında kanala düşen imamın cesedini mahalleli buldu

    Hatay’ın Kırıkhan ilçesinde kovanları temizlemeye çalışırken arıların saldırısı sonucu dengesini kaybedip sulama kanalına düşen imam Ali Yapıcı (51), kayboldu. Mahalleden 6 kişi, akıntıya karşı kol kola girip suda yaptığı aramada Yapıcı’nın cansız bedenini buldu.

    Kırıkhan ilçesinde Karamankaşı Camii’nin 30 yıllık imamı Ali Yapıcı, öğle saatlerinde sulama kanalının kenarındaki arı kovanlarını temizlemeye gitti. Yapıcı, kovanlarda temizlik yaparken arıların saldırısına uğradı. Bu sırada dengesini kaybeden ali Yapıcı, kanala düşüp, akıntıya kapılarak kayboldu. Durumu fark eden çevredekiler, jandarmaya haber verdi. İhbar üzerine bölgeye jandarma AFAD ve sağlık ekipleri sevk edildi.

    Çevredeki mahalleli Yapıcı’yı kurtarmak için sulama kanalına girdi. İçerisinde göğüs hizasında su bulunan kanalda akıntıya kapılmamak için kol kola tutunarak ilerleyen 6 kişiden İsmail Kılınç’ın ayağı, Yapıcı’nın cesediyle temas etti. Yapıcı, bölgeye ulaşan AFAD ekipleri ve mahalleli tarafından sudan çıkarıldı.

    Olayı haber alıp gelen yakınları, Ali Yapıcı’nın cenazesinin başına toplanarak gözyaşı döktü. Evli olan Yapıcı’nın 4 çocuğundan Mehmet Yapıcı (27), “Bırakın, babamı göreceğim” diyerek ağladı.

    Ali Yapıcı’nın cansız bedeni, yapılan incelemenin ardından otopsi için morga kaldırıldı.

  • Hatay sınırında 100 metrelik tünel

    Hatay sınırında 100 metrelik tünel

    Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde sınır hattında kazılan tünelden yasa dışı olarak Türkiye’ye girmeye çalışan 24 kişilik grup yakalandı.

    Milli Savunma Bakanlığı’nın (MSB) Twitter adresinden yapılan açıklamada, Reyhanlı’daki Bükülmez (Şehit Er Hüseyin Koroç) Hudut Karakolu’nda görevli güvenlik güçlerinin sınır hattındaki arama tarama faaliyeti sırasında yaklaşık 100 metre uzunluğunda tünel tespit ettiği belirtildi.

    Güvenlik güçlerinin dikkati sayesinde bulunan tünelden Türkiye’ye sızmaya çalışan 24 kişilik grubun da yakalandığı vurgulanan açıklamada, bölgedeki detaylı incelemelerde tünelin ucunun Suriye’deki Atme çadır kentindeki bir eve çıktığının belirlendiği bildirildi.

    Açıklamada, yasa dışı geçişlerin yanı sıra terörist sızmalarında da kullanılabileceği değerlendirilen tünelin kullanılamaz hale getirildiği kaydedildi.

  • Bursa’da görevli doktora memleketinde hüzünlü tören

    Bursa’da görevli doktora memleketinde hüzünlü tören

    Bursa’da, ‘Kayak yapmaya gidiyorum’ diyerek evden çıktıktan 15 saat sonra, Uludağ eteklerindeki ormanlık alanda cansız bedeni bulunan Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde görevli asistan doktor Mustafa Yalçın, memleketi Hatay’da son yolculuğuna uğurlandı.

    ​Uludağ eteklerindeki ormanlık alanda cansız bedeni bulunan Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde görevli asistan doktor Mustafa Yalçın’ın cenazesi havayoluyla memleketi Hatay’a getirildi. Mustafa Yalçın, Yayladağı ilçesine bağlı Yenice Mahallesi’nde kılınan cenaze namazının ardından, toprağa verildi. Doktor Mustafa Yalçın’ın ölümü, ailesini ve arkadaşlarını yasa boğdu. Cenazede, yakınlarının yardımıyla ayakta durabilen aile bireyleri ve arkadaşları sinir krizi geçirdi.

    ‘KIZIMA KAN VERMİŞTİ’

    Doktor Mustafa Yalçın’ın yakını ve aynı zamanda Yayladağlılar Derneği Başkanı Mehmet Yalçın, “Rahmetli doktor Mustafa Yalçın, derneğimizin de yardımcı olduğu, burs verdiği öğrencilerinden birisiydi. Çok sevdiğimiz, saydığımız bir kardeşimizdi. Bizlere, Hacettepe Üniversitesi’nde çok çok yardımları dokunan, hatta kızıma kan dahi veren bir kardeşimizdi. Biz, kendisinin ölümüyle hem aile olarak, köylüleri olarak hem de hemşehrileri olarak çok büyük bir acı ve ıstırap duyduk. Mekanı cennet olsun, Allah rahmet eylesin” dedi.

    Doktor Mustafa Yalçın’ın cenaze törenine, ailesi, dost ve sevenlerinin yanı sıra Yayladağı Belediye Başkanı Mehmet Yalçın, bazı siyasi parti temsilcileri ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı.

  • Gezen tavuk yumurtası uyarısı: Üretimi ülkemizde mümkün değil

    Gezen tavuk yumurtası uyarısı: Üretimi ülkemizde mümkün değil

    Hatay’da yumurta üreticisi Necmettin Çalışkan, ‘gezen tavuk yumurtası’ adıyla pazarlanan ve koronavirüs pandemisi nedeniyle daha çok ilgi gören ürünlerin bugün için Türkiye’de üretiminin mümkün olmadığını söyledi. Yumurta konusunda tüketicinin kandırıldığını ifade eden Çalışkan, “Ülkemizde ‘gezen tavuk yumurtası’ gibi isimlerle ürünler pazarlanmaktadır. Doğrusunu isterseniz, bu noktada ‘gezen tavuk’ tanımına yeterli derecede uyan üretim yapılmamaktadır” dedi.

    Hatay’da bölgenin en büyük tavuk ve yumurta üretim tesisi işletmecisi Necmettin Çalışkan, Türkiye’de son yıllarda ‘gezen tavuk yumurtası’ diye satılan yumurtaların normal yumurtalardan farklı olmadığını söyledi. Gezen tavukların geniş alanda doğal olarak beslenmesi gerektiğini ancak Türkiye’deki tesislerde sürekli aynı yemle beslendiğini kaydeden Çalışkan, “Ülkemizde, ‘gezen tavuk yumurtası’ gibi isimlerle ürünler pazarlanmaktadır. Doğrusunu isterseniz, bu noktada ‘gezen tavuk’ tanımına yeterli derecede uyan üretim yapılmamaktadır. Şöyle ki, bu gezen tavuk yumurtasında, belki hayvan biraz daha fazla alana sahiptir ama aynı yem tüketilmekte ve aynı yem tüketildiği sürece aynı ürün ortaya çıkar. Bu noktada İngiltere’de de olduğu üzere, dünyanın pek çok ülkesinde yerel standart şudur, bir alanın beş kilometrekare yarıçapı içerisinde tarımsal hiçbir ilaç kullanılmamalıdır. Bugün ülkemizde, 5 kilometre alanın tamamının koruma altına alındığı, hiçbir tarımsal ilacın kullanılmadığı bir alan olduğunu iddia etmek gerçekten güçtür, mümkün değildir” dedi.

    ‘YUMURTALARIN RENKLERİ, IRKLARIYLA İLGİLİDİR’

    Beyaz yumurtaların kırmızı yumurtaya oranla maliyetinin az olduğunu anlatan Çalışkan, “Yumurtaların renklerinin farklı oluşu tavukların ırklarıyla ilgilidir, bir de üretim aşamalarıyla ilgilidir. Bugün beyaz kabuklu yumurtayı üreten tavuklar, üreticiler açısında daha caziptir, hayvanlar daha dayanıklıdır, daha az maliyetlerle beyaz yumurta üretilmektedir. Kırmızı ise, biraz daha maliyeti yüksek ürünlerdir. Aslında tüketici açısından özel tercih olmadığı sürece, her ikisi de yumurtadır. Ülkemizde, yumurtanın yüzde 85’i beyaz, yüzde 15 civarında kırmızı tüketilmektedir. Ülkemizde, batı illerinde kırmızı renkli yumurtlar, doğu da ise daha çok beyaz tüketilmektedir. Beyaz ile kırmızı arasındaki kalite farkı ise, beyaz yumurtaların gramajı biraz daha düşüktür, kabuk kalitesi daha incedir, kırılma riski yüksektir. Ancak tüketimdeki hassasiyet tamamen tüketicinin damak zevkine kalmaktadır” diye konuştu

    ‘AÇIKTA SATILAN YUMURTALAR, SORUN TEŞKİL EDEBİLİR’

    Yumurta alırken tüketicilerin seçici davranmaya gayret göstermeleri gerektiğini belirten Çalışkan, şöyle konuştu:

    “Bilindik markaları, bilinen yerlerden alma gayreti içerisinde olunmalıdır. Bugün, yumurtaların üzerinde üretim ve son kullanma tarihleri çoğunlukla bulunmaktadır. Bir de özellikle, satış yapılan yerlerde, birden fazla çok çeşitli ürünler, süt ürünleri, peynir, tereyağı gibi yan yana gelmemesi gereken ürünler, yan yana bulunursa bu noktada aralarındaki uyuşmazlık nedeniyle tüketici açısından sıkıntı bulunabilir. Doğrusu ürünler bizzat, mümkünse üreticisinden alınma yolunda gayret göstermelidir. Bugünlerde sorun olmasa da özellikle yaz günlerinde açıkta satılan yumurtalar sorun teşkil etmektedir, kışın da özellikle çok soğuğa maruz kalan bölgelerde donma riskiyle karşı karşıya kalan ürünlerden de uzak durmak gerekir.”

  • Boş sandığı tabancayla Rus ruleti oynarken öldü

    Boş sandığı tabancayla Rus ruleti oynarken öldü

    Hatay’ın Samandağ ilçesinde, evinde arkadaşlarıyla otururken boş zannettiği tabancasıyla Rus ruleti oynadığı iddia edilen Ümit Cila (44) başına isabet eden kurşunla hayatını kaybetti.

    Olay, dün saat 23.00 sıralarında Samandağ ilçesi Yeni Mahalle’de meydana geldi. 4 çocuk babası Ümit Cila, evine davet ettiği arkadaşlarıyla birlikte oturup sohbet etmeye başladı. Sohbet sırasında evde bulunan kendisine ait tabancayı alan Cila, arkadaşlarına Rus ruleti oynamayı teklif etti. Ardından boş zannettiği silahı başına dayayan Cila, tetiği çekti. Silah ateş alırken, Cila, başına isabet eden kurşunla kanlar içinde yere yığıldı.

    Ümit Cila’nın arkadaşları, polis ve sağlık ekiplerine haber verdi. Gelen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından ambulansla bir özel hastaneye kaldırılan Ümit Cila, doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı. ​Cila’nın arkadaşları ifadelerinin alınması için polis merkezine götürüldü.

    Adli Tıp Kurumu’na kaldırılan Ümit Cila’nın cenazesinin otopsi işlemlerinin ardından bugün Yeni Mahalle Mezarlığı’nda defnedileceği belirtildi.

  • Hatay’da Yayladağı Belediye Başkanı koronavirüs nedeniyle hayatını kaybetti

    Hatay’da Yayladağı Belediye Başkanı koronavirüs nedeniyle hayatını kaybetti

    Hatay’da Yayladağı Belediye Başkanı Mustafa Sayın, koronavirüs nedeniyle tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.

    Yayladağı Belediye Başkanı Mustafa Sayın, yaklaşık 1 ay önce çeşitli semptomlar görülmesi üzerine koronavirüs testi yaptırdı. Testi pozitif çıkan Sayın, durumu ağırlaşınca Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Araştırma Hastanesi’nde tedaviye alındı. 6 Ocak’ta Ankara’da bir hastaneye sevk edilen Mustafa Sayın, doktorların tüm çabasına karşın bugün yaşamını yitirdi.

  • Dünyada popülasyonu 3 bine düştü; Hatay’da sayıları her geçen yıl artıyor

    Dünyada popülasyonu 3 bine düştü; Hatay’da sayıları her geçen yıl artıyor

    Nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan, dünyada sadece 3 bin dolayında kaldığı belirtilen dağ ceylanlarının sayısı Hatay’da bin 141’e ulaştı. Türkiye’de sadece Hatay’da yaşayan dağ ceylanları, özel olarak korunuyor.

    Hatay’ın Kırıkhan ve Kumlu ilçelerinde 13 bin 288 hektarlık alanda yaşayan, resmi kurum ve kuruşların yanı sıra yöre halkı tarafından da korunan ‘gazella gazella’ türü dağ ceylanlarının sayısı 2021 yılının ilk ayında yapılan envanter çalışmasıyla yüzde 23’lük bir artışla, bin 141’e ulaştığı belirlendi.

    TÜRKİYE’DE SADECE HATAY’DA YAŞIYOR

    Hatay dağ ceylanı olarak bilinen ‘gazella gazella’ türünün, Tarım ve Orman Bakanlığı ile Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği tarafından nesli tehlike altında olarak kaydedildiğini söyleyen Doğa Koruma ve Milli Parklar Hatay Şubesi Kırıkhan Şefi Nuri Akın, “Dünyada sadece 3 bin adet kaldığı belirtilen bir türümüz. Bu türümüz değerli bir tür, Türkiye’de sadece Hatay’da yaşamaktadır ve Hatay’ın da Kırıkhan ve Kumlu ilçeleri sınır bölgesi dediğimiz alanda yaşamlarını sürdürmektedir” dedi.

    2013 YILINDA 235 OLAN SAYI, 2021 YILINDA BİN 141’E ULAŞTI

    Bu yıl 8, 9 ve 10 Ocak tarihlerinde Bakanlığın talimatıyla envanter çalışması yaptıklarını ifade eden Akın, “Bu envanter çalışmasında, 49 gözlem noktasında 35 kişi ile saha üçe bölünerek üç gün devam eden güzel bir çalışmamız oldu. Bunun sonucunda, bin 141 adet birey olduğunu gördük. Geçen sene 925 adet sayılmıştı. Yaklaşık yüzde 23’lük bir artış olduğunu gördük, bu da sevindirici bir haber bizim için, ilimizin için. 2013 yılında yapılan envanter çalışmasında ise 235 adet dağ ceylanı sayılmıştı. O zamandan bu zamana kadar her geçen gün sayıları arttı” diye konuştu.

    AVLAYANA, BESLEYENE YÜKLÜ CEZALAR UYGULANIYOR

    Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Hatay Şube Müdürlüğü’nce üretim tesisi kurulduğunu ve bu tesiste ceylanların neslinin devamının sağlandığını belirten Akın, şunları söyledi:

    “Buradaki amaç, belli bir sayıya ulaştıktan sonra uygun habitat sağlanarak, dağ ceylanlarının neslinin devamının sağlanmasıdır. Ayrıca bulunduğumuz saha, dağ ceylanı geliştirme sahası ilan edildi, 13 bin 288 hektar bir alan. Bu da Kumlu’nun Akpınar Mahallesi ile Kırıkhan’ın Karatepe Mahallesi arasında bölgelerdir. Bizim şu an tespit ettiğimiz bu bölgelerde yaşamlarını sürdürüyorlar. Bölgenin askeri bölge olması büyük bir avantaj, tabi kaçak avcıların da bu sebeple giremeyeceği bir bölge. Ayrıca neslinin tehlike altında olması hasebiyle de bu türün doğadan toplanması, alıkonulması, beslenmesi, avlanması yasak. Bunun için yüklü ceza miktarları uygulanıyor.”

  • 21 günde 4 canını toprağa verdi

    21 günde 4 canını toprağa verdi

    Hatay’da Şehit Emin Yıldırım İlkokulu’nda müdür olarak görevini sürdüren Cevdet Alkan (55), 21 gün içinde ailesinden dört kişiyi art arda kaybetti. Annesi, babası ve ablasını koronavirüsten, diğer ablasının ise kanserden vefat ettiğini söyleyen Alkan, zor bir süreç yaşandığını söyledi.

    Hatay’ın Antakya ilçesinde pandemi sürecinde kurulan ‘Vefa Destek Grubu’ ve filyasyon ekibinde görev alan Şehit Emin Yıldırım İlkokulu müdürü Cevdet Alkan, kendisinin de koronavirüse yakalandığını ve atlattığını anlattı. Pandemi sürecinde, ilk olarak 20 Kasım’da 60 yaşındaki ablası Nuran Malcı’yı kanser hastalığından dolayı kaybeden Alkan, 2 Aralık’ta 92 yaşındaki babası İbrahim Alkan’ı, 4 Aralık’ta 86 yaşındaki annesi Fatma Alkan’ı ve 11 Aralık’ta ise 62 yaşındaki en büyük ablası Cavide Emirleroğlu’nu koronavirüs nedeniyle toprağa verdi.

    ‘BU TEHLİKELİ, YAYILIMCI VE ÖLÜMCÜL BİR HASTALIK’

    Ailesini korumak adına 6-7 aydır, kimseyle görüşmediğini ve her türlü önlemi almasına rağmen dört canını yitirmenin acısını yaşadığını dile getiren Alkan, “Bu hastalık çok tehlikeli. Yayılımcı ve tedbiri alınmadığı zaman ölümcül sonuçları olan bir hastalıktır. Bu süreçte, 20 Kasım da küçük ablamı kaybettim. 2 Aralık, babamın vefatını izledim, kendi elimle toprağa teslim ettim. 4 Aralık, annemi teslim ettim toprağa. 11 Aralık, benim akıl hocam, emekli öğretmen, eğitimi bana sevdiren, yol haritamı çizmeme yardımcı olan büyük ablamı da yine kendi elimle toprağa verdim. Acılı, sıkıntılı ve insanı çökerten bir süreç” dedi.

    ‘SEVDİKLERİNİZLE VEDALAŞAMIYORSUNUZ’

    Babasının vefatından sonra yaptırdığı Covid-19 testinin pozitif çıkması nedeniyle annesini son bir kez göremediğini, vedalaşamadığını belirten Alkan, “Babamın vefatından sonra koronavirüs testim pozitif çıktı. Evde kendimi karantinaya aldım. Öyle bir acıdır ki kendi annemi son defa görüp, veda edemedim. En sevdiğiniz insanlarla vedalaşamıyorsunuz bile. En sevdiğiniz insanlarla bir daha bir araya gelemeyeceksiniz” dedi.

    Üç evin kapısını kapattıklarını ve bunun anlatılmaz bir acı olduğunu aktaran Alkan, “Şu anda elimde, aradığımda cevap verilmeyecek, hiç arayamayacağım dört telefon numarası var” dedi.

    VATANDAŞLARA SESLENDİ: ‘KURALLARA UYALIM’

    Aile bireylerini kaybetmenin acısını yaşadığını ve çekirdek aileden bir tek kendisi ile ağabeyinin kaldığını hatırlatan Alkan, kurallara uyulmasını isteyerek şunları söyledi:

    “Bu iş gerçekten sıkıntılı, gerçekten acılı. İnsanı yıpratan ve hayatında ömür boyu geçmeyecek travmalar yaratan bir hastalık. Lütfen, sevdiklerinizle yaşayın, onlarla yaşlanın. Bunu yapmak istiyorsanız, bu süreci en doğru, en güzel şekilde atlatmak istiyorsanız, sevdiklerinizi korumak istiyorsanız, onların acısını yaşamak istemiyorsanız; lütfen maske, mesafe, hijyen kurallarına uyun. Devletimizin koyduğu kurallara uyun. Kendi ailenizin arasına girerken ve hangi ortama girerseniz girin her türlü tedbiri almanızı önemle tavsiye ediyorum, rica ediyorum. Kendi canlarımı kaybettim, siz kendi canlarınızı kaybetmeyin. Onları kaybetmemek için gereken her türlü tedbiri almanızı, rica ediyorum” dedi.