Olay, geçtiğimiz günlerde Pendik’te meydana geldi. Edinilen bilgiye göre 2 arkadaş kiralık otomobil ile Sabiha Gökçen Havalimanı bağlantı yolunda ilerledikleri sırada hiç olmayacak bir işe kalkıştı. Sürücü, otomobilin kapısını açarak ayakta kullandı. O sırada yolun boş olması muhtemel bir faciayı önlerken, trafikte bu kadarına da pes dedirten görüntüler, kapıyı açıp ayağa kalkan sürücünün arkadaşı tarafından cep telefonuyla böyle görüntülendi.
Kategori: İstanbul
-
İmamoğlu davasında karar bekleniyor
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, 31 Mart 2019’da yapılan yerel seçimlerin iptal edilmesinin ardından yaptığı basın açıklamasında, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) başkan ve üyelerine “alenen hakaret” ettiği gerekçesiyle 4 yıl 1 aya kadar hapis cezası talebiyle yargılanmasına devam edildi. Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, sanık Ekrem İmamoğlu katılmazken, avukatları salonda hazır bulundu. Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP milletvekilleri ve belediye başkanları ile çok sayıda partili de duruşmaya izleyici olarak katıldı. Mahkeme hakimi, reddi hakim talebinin reddedildiğini, ret kararına itiraz edildiğini ve yeniden reddedildiğini tutanağa geçirdi.
“’Az bile konuştum’ dedi”
Duruşmada tanık olarak dinlenen Murat Ongun, “Olay günü başkanımız Ekrem İmamoğlu ile bir arada bulunuyorduk. Basın danışmanı olduğum için medya ile ilişkileri ben kuruyorum. Bir toplantı esnasında gazeteci arkadaşlarımız İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yaptığı açıklamada İBB Başkanına ahmak dediğini mesaj olarak gönderdiler. Bu konuda Ekrem İmamoğlu’nun Soylu’ya yanıt vermek isteyip istemediğini sordular, ben de konuyu başkanımıza sordum. O da, ‘bu çok yakışıksız bir ifade, ona yanıt verelim’ dedi. Ardından gazeteci arkadaşları arayıp davet ettim. Onlar da sordukları soruyu İçişleri Bakanını işaret ederek sordular. Başkanımız da verdiği yanıtta ‘lafa bakarım’ diye devam eden cümleyi kurmuştur. Açıklamanın ardından tekrar toplantılara devam ettik. Binanın içine girerken ben kendisine ‘acaba sayın bakana çok mu ağır konuştunuz’ diye sordum. O da ‘az bile konuştum’ dedi” ifadelerini kullandı.
Tanık Necati Özkan da, 2013 yılından beri Ekrem İmamoğlu’nun siyasi ve kampanya yöneticisi olduğunu söyleyerek, “Dolayısıyla Ekrem beye gittiği bütün toplantılarda eşlik ederim. Olay günü toplantı çıkışında gazeteciler doğrudan ‘Süleyman Soylu sizin için böyle bir ifade söyledi, yorum yapmak ister misiniz?’ diye sordu. Ekrem İmamoğlu cevaben doğrudan adres göstererek ‘ben adama bakarım adam mı diye, lafa bakarım laf mı diye’ giriş yaparak eleştiriyi kendisine iade etti. Zaten ertesi gün bütün gazetelerde başlıklar bu şekildeydi, ‘Ekrem İmamoğlu, Süleyman Soylu’ya cevap verdi’ şeklindeydi. Basın böyle anladı, Ekrem bey böyle davrandı, bu dava nasıl açıldı anlayamadık” dedi.
Bunun üzerine söz alan İmamoğlu’nun avukatı Kemal Polat, tanık beyanlarına ilişkin yazılı beyanda bulunmak için süre isteyerek dosyaya sundukları uzman mütalaasının değerlendirilmesini talep etti. Sanık avukatının talebi üzerine duruşmada İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun davaya ilişkin konuşmasının yer aldığı bir video izlendi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun duruşmada tanık olarak dinlenmesi talebinin davaya yarar sağlamayacağını belirten mahkeme, bu talebin reddine karar verdi. Mahkeme, sanık avukatlarının yazılı beyanda bulunması ile ilgili süre talebinin davayı uzatmakla ilgili olduğunu kaydederek bu talebi reddetti.
Savcı mütalaasını tekrar etti, ceza istedi
Cumhuriyet Savcısı, geçen celse sunduğu ve Ekrem İmamoğlu’nun “kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen zincirleme şekilde hakaret” suçundan 4 yıl 1 aya kadar hapis ile cezalandırılmasını talep ettiği mütalaayı tekrar ettiğini belirtti. Bunun üzerine söz alan sanık avukatları, esas hakkındaki mütalaaya ilişkin ayrıntılı savunma yapmak süre istedi. Mahkeme, esas hakkındaki savunmanın hazırlanması için yeterli sürenin verildiğini belirterek, süre talebinin reddine hükmetti.
Duruşmada karar bekleniyor
İmamoğlu’nun avukatı Kemal Polat, “Bu celse verilen bir mütalaa var. Mütalaaya karşı hazırlık yapılması zorunludur. Süre verilmesi talebimizin tekrar gözden geçirilmesini talep ederiz. Aksi halde oturuma makul bir süre ara verilerek savunmamızı hazırlamak içim süre talep ederiz” dedi. Mahkeme, sanık avukatlarının son savunmalarını sunmaları için saat 16.00’a kadar duruşmaya ara verdi.
-
İnek sütü miktarında %9,6 azalma
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2022 yılı Ekim ayı Süt ve Süt Ürünleri Üretimi verisini açıkladı. Buna göre, ticari süt işletmelerince 725 bin 868 ton inek sütü toplandı. Ticari süt işletmeleri tarafından toplanan inek sütü miktarı, Ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 9,6; Ocak-Ekim döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3,3 azaldı.
Ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre, tereyağı üretimi yüzde 27,1, içme sütü üretimi yüzde 24,1, ayran üretimi yüzde 13,3, inek peyniri üretimi yüzde 5,4, yoğurt üretimi yüzde 3,9 azaldı. Ocak-Ekim döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre, tereyağı üretimi yüzde 19,1, ayran üretimi yüzde 8,1, yoğurt üretimi yüzde 3,2 artarken; inek peyniri üretimi yüzde 5,1 ve içme sütü üretimi yüzde 3,3 azaldı.
Bir önceki ay 751 bin 279 ton olan ticari süt işletmelerince toplanan inek sütü miktarı Ekim ayında yüzde 3,4 azalarak 725 bin 868 ton oldu.
Bir önceki ay 123 bin 294 ton olan içme sütü üretimi Ekim ayında yüzde 15,6 azalarak 104 bin 102 ton olarak gerçekleşti. -
Filmleri aratmayan Yeni Zelandalı gaspçı
Beyoğlu Talimhane’de geçtiğimiz sene Haziran ayında saat 15.00 sıralarında meydana gelen olayda, Alman vatandaşı Harald Rolf B. Taksim Meydanı’nda bir şahısla tanıştı. Şahıs ile bir mekana giden B., burada birlikte alkol almaya başladı. İkili mekanda yaklaşık 2 saat vakit geçirdiği esnada şahıs, el çabukluğuyla turistin içeceğine ilaç koydu.
İçkilerine ilaç atıp bayılttığı turistleri soydu
Bir süre sonra kendinden geçen turistin yaklaşık 15 bin lira değerindeki cep telefonunu ve masadaki kredi kartını çalan şahıs mekandan çıkarak uzaklaştı. Yaklaşık 2 saat sonra kendine gelen turist Harald Rolf B., telefonunun ve kartının çalındığını anlayınca polis giderek şikayetçi oldu. Kredi kartını iptal ettirmek için bankayı arayan turist, 3 bin euro kullanıldığını öğrendi. O anlar ise güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı.
Beyoğlu polisi yüzlerce saatlik görüntü izledi
Şikayetin ardından harekete geçen Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği polisleri, mekanın güvenlik kameralarını inceledi. Buradan başlayarak Talimhane ve Taksim Meydanı’nda onlarca güvenlik kamerası ve KGYS kameralarını inceleyen polis, şahsın Taksim Cumhuriyet Altgeçidinden bir araca binerek uzaklaştığını tespit etti. Beyoğlu Asayiş Büro Amirliği polisleri, olaydan yaklaşık 2 ay sonra benzer bir suçun yaşanması üzerine çalışmalarını derinleştirdi. Olayla ilgili görüntüleri inceleyen polis, şahsın 40 yaşındaki Tunus uyruklu Mokhles K. olduğunu tespit etti.
Alman ve İngiliz turistlerin para ve kartlarını çaldı
Şahsı yakalama çalışmaları sürerken geçtiğimiz Ocak ayında saat 14.30 sıralarında Gümüşsuyu’ndaki bir kahve dükkanında meydana gelen olayda, aynı şahıs kendisini iş adamı veya doktor olarak tanıtarak güven kazandıktan sonra gittikleri mekanda kahvesine ilaç atarak bayılttığı Alman vatandaşı Fritz Felix D.’nin para ve telefonunu çaldı. Yapılan çalışmalar sonucunda şahsın Mokhles K. olduğu belirlendi. Her yerde aranan şahsın il dışına çıktığı ve burada da benzer suçlara karıştığı tespit edildi. Çalışmalar devam ederken geçtiğimiz 16 Ekim tarihinde saat 12.00 sıralarında Karaköy’deki AVM’de meydana gelen olayda, İngiliz vatandaşı İan Edward B., gittikleri bir kafeteryada aynı yöntemle Mokhles K. tarafından bayıltılarak soyuldu. Şahıs olaydan sonda kredi kartıyla bankamatikten para çekip kaçtı. Şahıs bu kez de yakalanamazken, olay anları ise kameralara yansıdı.
16 bin 500 kilometre yol gelen Yeni Zelandalı turisti de ağına düşürdü
Olaydan yaklaşık 5 gün sonra bu kez de Eminönü vapurunda ortaya çıkan Mokhles K., 16 bin 500 kilometre uzaklıktan gelen Yeni Zelanda uyruklu Peter Robert B.’ye kendini iş adamı veya doktor olarak tanıtarak güven sağladı. Vapurdan inen ikili Karaköy’de bulunan bir otelin kafeterya bölümüne gitti. Burada el çabukluğuyla içkisine ilaç atan şahıs, kendinden geçen turistin telefon ve kredi kartını çaldı. Turist kendine geldikten sonra onunla mekandan çıkan şahıs, birlikte Galata Köprüsünü yürüyerek geçti. Polis ekipleri daha sonra uzaklaşan şahsın aynı şüpheli olduğunu tespit etti.
Turistlerden çaldıklarıyla yüklü para elde etmişBölgede geniş çaplı çalışma başlatan Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü Karaköy Polis Merkezi Amirliği ekipleri, Tunuslu Mokhles K.’nın İstanbul başta olmak üzere Türkiye’nin çeşitli illerinde turistleri hedef alıp kendisini iş adamı veya doktor olarak tanıtıp, içeceklerine ilaç koyarak turistlerin kendinden geçmesiyle birlikte üzerinde bulunan telefon ve kredi-banka kartlarını alıp farklı ATM’ler üzerinde deneyerek yüklü miktarda para çektiğini, bazen de kuyumcular üzerinden yüklü alışveriş yaptığı tespit edildi.
İngiliz turistin kartıyla 41 bin liralık bilezik almış
Çalışmalar sürdüğü esnada Tunuslu Mokhles K., İngiliz vatandaşı Owen Cristopher M.’yi de aynı yöntemle bayıltarak kredi kartını çaldı. Şahıs bu kartla önceki gün saat 16.30 sıralarında Fatih Kapalıçarşı’da kuyumcuya gidip 41 bin lira değerinde 2 adet bilezik satın aldı. Bilgi üzerine şahsı takibe alan Karaköy Polis Merkezi Amirliği polisleri, Tunuslu gaspçı Mokhles K.’yı kıskıvrak yakaladı.
Turistlerin kabusu gaspçı tutuklandı
Gözaltına alınarak emniyete götürülen şahsın yapılan üst aramasında, turiste ait kredi kartı, 2 adet bilezik ve satın aldığı ürünün fişi çıktı. İfadesinin alınmasının ardından adliyeye sevk edilen Mokhles K., sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece
-
Beylikdüzü’nde site otoparkında intihar
Olay, saat 15.30 sıralarında Kavaklı Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre Tamer Arda (43) isimli şahıs, yaşadığı sitenin otoparkında arabasının içinde site sakinleri tarafından ölü halde bulundu. Arda’nın site yöneticisi olduğu öğrenilirken, vatandaşlar durumu polis ekiplerine haber verdi. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Haberi alan Arda’nın yakınları siteye geldikleri sırada gözyaşlarına hakim olamadı. Olay yeri inceleme ekiplerinin de çalışma başlattığı olayda Tamer Arda’nın kafasına tabanca ile ateş ettiği iddia ediliyor.
-
Gecekondu da korkutan yangın
Yangın, bugün saat 14.30 sıralarında Arnavutköy Mustafa Kemal Paşa Mahallesi Nargile Sokakta bulunan bir gece kondu da çıktı. Henüz neden çıktığı tespit edilemeyen yangın, sokakta yaşayan vatandaşlara korku dolu anlar yaşattı. Kısa sürede gecekondunun çatı kısmı alevlere teslim oldu. İhbar üzerine olay yerine itfaiye ve polis ekipleri sevk edildi. Polis yangın yeri ve çevresinde güvenlik önlemleri alırken itfaiye ekipleri yangını söndürmeye yönelik çalışma yaptı. Yangın, kısa sürede kontrol altına alınarak söndürülürken ev sahibi ise yanan evini hüzünle izledi.
-
6 yaşındaki çocuğa istismar skandalında yeni gelişme
Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G.’nin 6 yaşında evlendirilmesi ve cinsel istismara uğraması iddiasına ilişkin dava açılmıştı.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, baba Yusuf Ziya Gümüşel ile anne Fatıma Gümüşel’in “zincirleme şekilde çocuğun cinsel istismarı” suçundan 22 yıl 6 aya kadar hapisle cezalandırılması istendi.
Dini nikahla evlendirildiği iddia edilen Kadir İstekli hakkında ise “zincirleme şekilde çocuğun cinsel istismarı” ve “cinsel saldırı” suçlarından 67 yıl 10 ay 15 güne kadar hapis cezası talep edildi. İddianameyi kabul eden Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi, 22 Mayıs 2023 tarihine duruşma günü verdi.
Mağdur avukatından tutuklama talebi
Dava çerçevesinde yeni bir gelişme yaşandı. Mağdur H.K.G.’nin avukatının sanıklar Yusuf Ziya Gümüşel, Fatıma Gümüşel ve Kadir İstekli’nin tutuklanmasını talep ettiği ve dosyada gizlilik kararı verilmesini istediği öğrenildi.
-
Çöp poşetine sarılı halde yeni doğmuş bir bebek bulundu
Beylikdüzü Yakuplu Mahallesi’nde, boş bir binanın girişine çöp poşetine sarılı bir şekilde yeni doğmuş erkek bebek konuldu. Apartmana sabah 08.00 sıralarında gelen görevli bir ses duydu. Poşetin içini açan görevli büyük şaşkınlık yaşayarak, polis ekiplerine haber verdi. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri geldi. Sağlık ekipleri bebeği ambulansla hastaneye kaldırdı. Bebeğin tedavisine devam edildiği öğrenilirken, polis olayla ilgili çalışma başlattı.
“Bebeğin poşete sarılı halde olduğunu gördüm”
Konu ile ilgili konuşan bina görevlisi Mehmet Nezir Tanış, “Sabah saatlerinde apartmana geldim ve bir ses duydum. Bir bebeğin poşete sarılı halde olduğunu gördüm. Erkek bebekti ve polisleri aradım. Polisler gelip bebeği götürdüler. Böyle bir vicdansızlık olur mu? Çok kötü hissettim” dedi.
Bebek, hastanede görüntülendi
Beylikdüzü Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alınan bebeğin durumunun iyi olduğu öğrenildi.
Olay yerine gönderilen ambulans ile Beylikdüzü Devlet Hastanesi’ne kaldırılan bebek burada tedavi altına alınırken durumunun iyiye gittiği öğrenildi.
-
Beşiktaş Belediyesi’ne rüşvet operasyonu: 16 gözaltı
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen soruşturmada, “Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurmak ve Yönetmek, Suç İşlemek Amacıyla Kurulan Örgüte Üye Olmak, İrtikap ve Rüşvet” suçlarını işlediği tespit edilen Beşiktaş Belediyesinin eski yönetimine operasyon başlatıldı.
Savcılık talimatıyla harekete geçen İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube ekipleri, haksız mal edinme, çıkar amaçlı suç örgütü kurma ve yönetme gibi suçlamalar nedeniyle başlatılan soruşturma çerçevesinde, Beşiktaş eski Belediye Başkanı Murat Hazinedar, eski Başkan Yardımcı Hüseyin Avmi Sipahi ve mevcut İlçe Zabıta Müdürü Selçuk Bartınlı’nın da aralarında bulunduğu 17 şüpheli hakkında yakalama kararı çıkarıldı.
Beledinin eski yönetimine ilişkin yürütülen soruşturma çerçevesinde harekete geçen Mali Polis, İstanbul, Çanakkale, Ordu ve Ankara’da gerçekleştirilen operasyonda, şu ana kadar 16 kişiyi gözaltına aldığı öğrenildi. Eski Belediye Başkanı Hazinedar’ın firari olarak arandığı kaydedilirken, Savcılıkça yürütülen soruşturmanın, 2016’da başlatılan incelemelere dayanan müfettiş raporlarından çıkan sonuçlar doğrultusunda gerçekleştirildiği belirtildi.
-
2 yaşındaki çocuk 5. kattan düşerek can verdi
Olay, dün saat 14.00 sıralarında Beşiktaş Gayrettepe’de meydana geldi. Edinilen bilgiye göre 6 yaşındaki ablası H.N.Y. ile birlikte odasında oynayan 2 yaşındaki Reşit Sena Yılmaz, pencerenin yanındaki masaya çıktı. Çocuk masanın üstünde oynadığı esnada dengesini kaybederek açık olan 5. kattaki pencereden aşağı düştü.
Ablası “Anne, Reşit gitti” diyerek haber verdi
Metrelerce yükseklikten aşağıya düşerek ağır şekilde yaralanan çocuğu gören ablası, annesine “Reşit gitti” diyerek haber verdi. Çığlık çığlığa kalan anne ve kızı, aşağıya inerek komşularından yardım istedi. Yaralı çocuk, komşularından birinin damadı tarafından araçla özel bir hastaneye götürüldü. Ancak burada çocuğa, ambulansla getirilmediği için müdahale edilmediği iddia edildi. Çocuğu buradan alan ailesi ardından araçla Okmeydanı Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesine götürdü. Özel hastanede ilk müdahalesinin yapılmadığı iddia edilen çocuk, buradaki müdahalenin ardından yoğun bakıma alındı ancak dün saat 23.00 sıralarında hayatını kaybetti.
“Çocuğumun cansız bedeni kollarımdaydı, sedyeye kendim bıraktım”
Olayla ilgili konuşan acılı baba Serdar Yılmaz, “Olay saat 14.00 sıralarında oldu. Eşim evde temizlik yaparken çocuk, cama konan bir kuşu takip ederken masanın üzerine çıkıyor. O esnada cam da açıkmış, kuşa elini atarken masanın üzerinden düşüyor. Sonrasında ufak kızım annesine sesleniyor, ‘Anne, Reşit gitti.’ diyor. Eşim camdan aşağı bakıyor, çocuğumu yerde uzanmış halde görüyor. Koşarak aşağı iniyor, oğlumu kucağına alıp evimizin alt tarafında 300-400 metre mesafede özel bir hastaneye götürüyor. O hastane de ‘Biz bakamayız, devlet hastanesine götürün’ diyor. Oradan geçen komşumuz eşimi arabasına alıp devlet hastanesine götürüyor. Devlet hastanesine gittiğimizde çocuğumun cansız bedeni kollarımdaydı, sedyeye kendim bıraktım. Orada bekledik, yoğun bakım falan derken saat 11 civarı çocuğumun ölüm haberini aldım. Ailelerin küçük çocuklara bu konuda daha dikkatli olması lazım. Biz belki yeterince dikkatli olamadık ama onların dikkatli olmasını istiyorum. Kimsenin bu acıyı yaşamasını istemiyorum. Hiçbir annenin, babanın evlat acısı yaşamasını istemiyorum. Gerçekten tarif edilmeyecek bir acı. Hastaneyle ilgili savcılığa da şikayette bulunduk, Sağlık Bakanlığına da ilettik. Hastaneden sonuna kadar şikayetçi olacağız. İlk müdahale yapılsaydı şu an belki de bu durumda değildik” dedi.
“Masanın üzerindeyken açık camdan düşmüş”
Komşu Nazlı Muslu, “Ben karşıya damadımın evine geçmiştim. Bir süre sonra bir çocuk çığlığı duydum. Cama çıkıp baktığım anda ses kesildi. Oysa o sırada ailesi düşen çocuğu almış. Ne oldu diye sorduğumda annesi cevap veremedi, çocuğu kucağında gidiyordu. Kızım da damadıma ambulans beklemesinler diye onları hastaneye götürmesini söyledi. Damat hemen arabayı getirdi, bindirdik ve hastaneye gittiler. Orada çocuğun beyin kanaması geçirdiğini, Okmeydanı’na götürmelerini söylemişler. Damat da onları oraya götürdü ve geri gelmedi. Arayıp sorduğumuzda çocuğun hastanede olduğunu, doktorların ilgilendiğini söyledi. Akşam geri geldi ama tekrar geri gitti durumun nasıl olduğuna bakmak için. Tekrar arayıp sorduğumuzda çocuğun vefat ettiğini söyledi. Ailesi camın önüne masa koymuş çocuk da masanın üstüne çıkmış. Ev hava alsın diye camı açtık demişlerdi. Çocuk da masanın üzerindeyken açık camdan düşmüş. Çocuk 2 buçuk yaşındaymış” ifadelerini kullandı.
Öte yandan 2 yaşındaki Reşit Sena Yılmaz’dan geriye fotoğrafları, aşağıya düşen yastığı ve oyuncuları kaldı.