Kategori: İstanbul

  • Dev ekranın düştüğü o anlar

    Dev ekranın düştüğü o anlar

    Şişli’de bulunan Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda dün akşam düzenlenen okulun mezuniyet töreninin sonunda veliler ve öğrenciler fotoğraf çektirmek için sahneye çıkmış, bu sırada dijital panonun devrilmesi sonucu 3 veli ve 3 öğrenci yaralanmıştı. Yaralılar olay yerine gelen ambulanslarla hastaneye kaldırılmıştı.

    Dev ekranın düştüğü anlar kamerada

    Mezuniyet töreni sonunda veliler ile öğrencilerin fotoğraf çekilmek için sahneye çıktığı esnada dijital dev panonun devrildiği o anlar kameraya yansıdı.

  • 3 haftalık bebek annesini bekledi

    3 haftalık bebek annesini bekledi

    Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nın (YKS) ilk oturumu saat10.15’te başladı. 165 dakika sürecek olan sınav için öğrenciler erken saatlerden itibaren sınava girecekleri okul önlerine velileri ve yakınları ile geldi. Büyükçekmece’de ve Başakşehir’de de sınava girecek olan öğrenciler heyecanlı dakikalar yaşadı. Son saniyede salona girmek isteyen öğrenciler koşarak gelirken, saat 10 kuralarını geçirenler ise sınava alınmadı.

    Veliler dışarıda dua etti

    Torunları sınava giren bir yaşlı kadın ise okul önünde gözü yaşlı şekilde uzun süre dua etti. Duygularını anlatan kadın, “Dua okuyorum herkes için okuyorum. Allah kabul etsin” diye konuştu.

    3 haftalık bebeğiyle sınava geldi

    Büyükçekemece İlkokulu’nda sınav yapılan yerler arasındaydı. Öğrenciler arasında 3 haftalık bebeğiyle ve eşiyle gelen bir anne de yer aldı. Anne sınava girerken baba Fatih Gülteki’nde bebeğiyle dışarıda bekledi. Gültekin, “ Bebeğimizle geldik. Eşim sınava girdi. Aylardır çalışıyordu. İnşallah hedefinde Tıp Fakültesi var. Bende bebeğimle bekliyorum” dedi.

  • Topkapı Sarayı Haremi’nde bir ilk

    Topkapı Sarayı Haremi’nde bir ilk

    Milli Saraylar Başkanlığı tarafından Topkapı Sarayı’nın Harem bölümünde aşama şeklinde planlanan restorasyon faaliyetlerinden biri daha tamamlandı. Cariyeler Taşlığı ve Cariyeler Hamamı ile Kuşhane Mutfağı, yeni sergileme düzeniyle ilk defa ziyarete açıldı.

    Restorasyonu tamamlanan bölümler ziyarete açıldı
    Topkapı Sarayı’nda restorasyon sonrası açılan yeni bölümlerde Osmanlı Harem teşkilatının şekillendiği yapıları barındırması bakımından olduğu görülüyor. Bu bölümlerden Cariyeler ve Kadınefendiler Taşlığı, Harem’in en küçük avlusu olarak biliniyor ve etrafında kadınefendiler ile cariyelere ait koğuşlar yer alıyor. 16. yüzyılın ortalarında inşa edilen Taşlık’ta, dairelerin yanı sıra hamam, çamaşırhane ve kiler gibi günlük ihtiyaçların karşılandığı alanlar bulunduğu görülüyor.

    Hamam kültürünü yansıtan 120’ye yakın eser sergilenmeye başlandı
    Cariyeler ve Kadınefendiler Hamamı, titizlikle yürütülen restorasyon çalışmaları sonrasında, tarihinde ilk kez ziyarete açıldı. Topkapı Sarayı’nın en eski yapılarından biri olan hamam; soğukluk, ılıklık ve sıcaklık olmak üzere üç bölümden oluşuyor. Hamamda dönemin özelliklerini ve hamam kültürünü yansıtan 120’ye yakın eser sergilenmeye başlandı. Hamamın ardından Cariyeler ve Kadınefendiler Taşlığında yer alan ve restorasyonları tamamlanma aşamasına gelen diğer bölümlerin de yıl içerisinde ziyarete açılması planlanıyor.

    Topkapı Sarayı Haremi'nde bir ilk

    Padişahların özel mutfağı: Kuşhane Mutfağı
    Topkapı Sarayı Haremi’nde yeni açılan bir başka bölüm ise Kuşhane Mutfağı’da Altın Yol üzerinde bulunuyor. Mutfakta arşiv belgelerine göre padişahlara özel yemekler hazırlanıyor. Padişahlara sunulacak yemekler, saray mutfağından getirtilip burada servis ediliyor ve geceleri yemek ihtiyacı olduğunda yine bu mutfak kullanılıyor.
    Restorasyon sonrası modern sergileme düzeniyle ziyarete açılan Kuşhane Mutfağı’nda, Topkapı Sarayı Koleksiyonu’ndan seçilen tombak, gümüş, bakır kap ve kaşıkların da aralarında bulunduğu objeler yer alıyor. Aynı zamanda mutfağa adını verdiği düşünülen ‘kuşhane’ adlı tencerelerden gümüş örnekler de sergileniyor. Kostümü ve tipik özellikleriyle dönemin karakteristik özelliklerini yansıtan ve mutfakta yemek hazırlıyormuş gibi duran silikon heykel de ziyaretçileri tarihte yolculuğa çıkarıyor. Kuşhane Mutfağı, Osmanlı yemek ve sofra kültürüne ışık tutan detaylarıyla Topkapı Sarayı’nın görülmeye değer bölümleri arasında yer alıyor.

    Restore edilen alan havadan görüntülendi
    Yeni açılan bölümlerde, Milli Saraylar Koleksiyonlarından seçilen objelerle ve dönemin karakteristik özelliklerini yansıtan silikon heykelle canlandırmalar yapıldı. Restorasyonu tamamlanan Cariyeler Taşlığının son hali havadan drone görüntülendi.

    “Yaklaşık 120 eseri de içerisinde sergileyerek ziyaretçilerimizle buluşturduk”
    Gazetecilere açıklamalarda bulunan Milli Saraylar Topkapı Sarayı Daire Başkanı İlhan Kocaman, “Topkapı Sarayı’nın restorasyonlarının tamamlandığı bölümleri hızlı bir şekilde ziyaretçilerle buluşturmayı hedefliyoruz. Bu doğrultuda haremde özellikle Cariyeler Taşlığı olarak bilinen kısımda Kadınefendiler dairelerinin Cariyeler Koğuşu’nun ve Cariyeler Hamamı’nın olduğu bölümde restorasyonlarımız devam etmektedir. Cariyeler Hamamı’nın restorasyonlarını tamamladık ve buranın da bazı hamam eserlerini hamamda kullanılan eserleri orada sergileyerek, yaklaşık 120 eseri de içerisinde sergileyerek ziyaretçilerimizle buluşturduk. Aynı şekilde yine Mabeyn Yolu olarak ve devamı olan Altınyol’da da Kuşhane Mutfağı tefrişini tamamladık” dedi.

    “2019 yılında Topkapı Sarayı’nın restorasyonlarına başladık”
    Kuşhane Mutfağı’nın padişahın özel mutfağı olduğunu belirten Milli Saraylar Topkapı Sarayı Daire Başkanı İlhan Kocaman, “Sarayda usul bir yerde mutfakta sadece bir yerde yemek pişirilir. Sarayın belli bölümlerinde sunumlara hazırlanır. Padişahın sofrası da kuşhane mutfağı dediğimiz mutfakta sunumu hazırlanır. Orada hazırlanarak padişaha veya gece ihtiyaç halinde sunulmak üzere bir mutfak oluşturulmuştur. Biz 2019 yılında Topkapı Sarayının restorasyonlarına başladık. Bölümlerin özellikle gerek harem olsun gerekse üçüncü avludaki bölümler olsun bunların restorasyonlarını dönem dönem tamamladık. Üçüncü avluda bulunan seferli koğuşu, hazine, hazine koğuşu ve mukaddes emanetlerin geçen yıl haremde de yine Karaağalar olsun, padişah daireler olsun onların da restorasyonları tamamlanmak üzere. Yakın zamanda da ziyaretçilerimizle oraları buluşturacağız” şeklinde konuştu.

    “Milli Saraylar olarak bizim hedefimiz, sarayın her yerini ziyarete açabilmek”
    Topkapı Sarayı’nın her yerini ziyarete açmayı hedeflediklerini söyleyen Daire Başkanı İlhan Kocaman, “Milli Saraylar olarak bizim hedefimiz, sarayın her yerini ziyarete açabilmek. Ancak yapıların statik özellikleri ve yapıların giriş, çıkışları ve merdiven özelliklerinden dolayı belli bölümler ziyarete zorlanmakta. Bu nedenden dolayı belki kapalı kalacaktır. Ama onun ötesinde ziyarete açılabilecek bölümler ve ziyaretçinin girebileceği şekilde akışın olabileceği şekildeki bütün mekanları hızlı bir şekilde ziyaretçilerimizle buluşturmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.

    “400 – 500 yıllık bir yapı olmasından dolayı da buranın elbette ki belli zorlukları var”
    Sarayın restorasyonunun uzun sürdüğünü ifade eden Daire Başkanı İlhan Kocaman, “Malum 400 yıllık, 500 yıllık bir yapı olmasından dolayı da buranın elbette ki belli zorlukları var. Bir de buralar saray harem hayatının yaşandığı mekan olmasından dolayı da saraydaki yaşayanların statülerine göre mekanlar belirlenmiştir. Bazı mekanlar örneğin Valide Sultan’ın, Hanım sultanların, şehzadelerin ve padişah kızlarının ait olan bölümler biraz daha ferah geniş olurken, hizmet erbabı olarak bildiğimiz cariyelerin mekanları daha dar ve günümüze göre daha kullanışlıdır. Ondan dolayı bu kısımların düzeyi biraz daha zor olmakta” diye konuştu.

    “Cariyelerin yaşam alanları genellikle o taşlığın çevresindeki alanlardır”
    Cariyelerin yaşam alanlarından bahseden Kocaman, “Cariyelerin yaşam alanları genellikle o taşlığın çevresindeki alanlardır. Orada hizmetlerini yürütürler, orada yatarlar. Çocuk yaşta oraya gelirler. Burada önce bir eğitim alırlar bu eğitimden geçen cariyelerin bazıları gözdeler olarak seçilir. Daha sonra ikbal ve padişaha kadın efendi olurlar. Çocukken verildikleri için bunlardan valide Sultan’da olan oluyor. Bazıları da daha sonradan aldıkları eğitim doğrultusunda paşalarla diğer devlet yöneticilerini evlendirilerek saraya çıkarlar, bazıları ise sarayda kalırlar” cümlelerini kullandı.

  • Esenyurt’ta kurbanlıklara sıkı kontrol

    Esenyurt’ta kurbanlıklara sıkı kontrol

    Esenyurt’ta kurulan kurban satış alanına yurdun dört bir yanından kurbanlıklar gelmeye başladı. Esenyurt Belediyesi de vatandaşların dini vecibelerini daha sağlıklı bir şekilde yerine getirmeleri, alana sağlıksız ve kaçak hayvan girişlerinin önlenmesi için denetimlerini sıkılaştırdı. Belediyenin veteriner hekimleri ve zabıta ekipleri denetimler kapsamında kurban pazarının girişinde kurbanlıkların evrak, küpe ve sağlık kontrollerini yaparak alana girişlerine izin veriyor. Selahaddin Eyyubi Mahallesi’nde, 38 bin metrekare üzerine kurulan kurban pazarında 24 saat boyunca hizmet veren ekipler, sağlık kontrollerini çadırlarda da sürdürerek kurbanlıklarla ilgili sorunlarda da vatandaşlara yardımcı oluyor.

    “Buradan çok memnunum”

    Bu yıl çadırların eksiksiz bir şekilde kendilerine teslim edildiğini söyleyen kurban satıcısı Bülent Ekmekçi, “Ardahan Göle’den geliyorum. Yaklaşık 7 yıldır Esenyurt kurban pazarında satış yapıyorum. Buradan çok memnunum. Bu sene özellikle ihtiyaçlarımız eksiksiz hazırlanmış. Çadırımız, su ihtiyacımız, lavabolarımız hepsi çok güzel. Veteriner hekimlerimiz sürekli hayvanlarımızı kontrol ediyor. Buraya dün geldim ve 15 tane kurbanlık sattım. Satışlarımız da güzel” diye konuştu.

  • Başkan Avdagiç’ten büyüme değerlendirmesi

    Başkan Avdagiç’ten büyüme değerlendirmesi

    İstanbul Ticaret Odası Başkanı (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Türkiye ekonomisinin yılın ilk çeyreğinde yüzde 5,7 büyümesine ilişkin değerlendirmede bulundu. Avdagiç, “İhracatın büyümeye katkısının artarak devam etmesi için yılın 2’nci yarısında döviz kuru ile enflasyon arasındaki korelasyonun korunması önem arz ediyor” yorumunu yaptı.
    Avdagiç, yaptığı yazılı açıklamada, 2024’ün birinci çeyrek büyüme verilerinin öngörülen “dengelenme” sinyallerini verdiğini belirtti.

    Avdagiç, şunları söyledi: “İlk olarak dikkatimizi çeken pozitif detay, net dış ticaretin büyümeye katkısının 1,6 puan ile yeniden pozitife dönmesi. İkinci önemli detay, sanayi ve yatırımlar kaleminin güçlü ve istikrarlı seyrini koruması. AB’deki toparlanmanın bunda etkili olduğunu düşünüyoruz. Bu iki faktörün ekonomimizi sağlıklı ve istikrarlı büyüme patikasına yerleştireceğine inanıyoruz.”

    Şekib Avdagiç, ilk çeyrek büyüme verilerinde iç talebin güçlü gelmesine ilişkin olarak da, “İç talebe gelirsek evet hala güçlü, büyümeye en çok katkıyı veren alan. Ancak burada gelen öncü veriler, tüketimden tasarrufa dönüşün güçleneceği sinyalini veriyor. Gelen veriler uygulanan enflasyonla mücadele programına güç katmıştır. Öte yandan yeşil dönüşüm, sınırda vergi uygulaması gibi etkileri 2026’dan sonra göreceğiz. Bu sebeple orta uzun vadeli düşünüp yatırımlarımızı akıllıca yönlendirmemiz çok önemli” değerlendirmesinde bulundu.

  • Baba dehşeti: Eşini ve kızını silahla vurarak öldürdü

    Baba dehşeti: Eşini ve kızını silahla vurarak öldürdü

    Olay, saat 15.00 sıralarında Bayrampaşa Vatan Mahallesinde meydana geldi.

    Cinnet getirdiği iddia edilen baba, ilk önce eşini daha sonra da kızını silahla vurarak öldürdü.

    Baba ise cinayet sonrası evden kaçarak uzaklaştı. Silah seslerini duyan çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Polis ekipleri çevrede geniş güvenlik önlemi alarak sokağı araç ve yaya trafiğine kapattı.

    Polis ekiplerinin olay yerindeki incelemeleri sürüyor.

  • Katip Sinan Ağa Mescidi ihya ediliyor

    Katip Sinan Ağa Mescidi ihya ediliyor

    Fatih Küçükayasofya Mahallesi’nde bulunan Katip Sinan Ağa Mescidi, 137 ada ve 7 parsele inşa edildi. Mescit kısmı bağdadi tekniğinde, bodrum katı ise moloz taşlarla inşa edilen yapının 16. yüzyılda yapıldığı öngörülüyor. Yarım dairesel nişli bir mihrap bulunan Katip Sinan Ağa Mescidi, 1960’lı yıllara harap halde ulaştı. 1970’li yılların başında tamamen yıkılan tarihi mescidin içinde 2. Beyazıt’ın mutfak katibi olan Katip Sinan’a ait mezar bulunuyor. Tamamen yıkılan Katip Sinan Ağa Mescidi, Fatih Belediyesi tarafından ihya edilecek. Mescidin yıkılmadan önce çekilen fotoğraf ve çizimleri, yerinde yapılan araştırma kazısı sonuçları baz alınarak 2023 yılında başlatılan rekonstrüksiyon çalışmaları tamamlandı. Koruma Kurulu’ndan onayları alınan Katip Sinan Ağa Mescidi, en kısa sürede ihya edilerek tarihe kazandırılacak. Tarihi mescitte yapılan kazı çalışmaları ve boş arazi havadan görüntülendi.

    Katip Sinan Ağa Mescidi ihya ediliyor
    “1970’li yılların başında yapı tamamen yıkılıyor”
    Katip Sinan Ağa Mescidi hakkında bilgi veren Arkeolog Murat Sav, “Katip Sinan Camii daha doğru mescidi çünkü bu tür yapılar genelde mahalle odağında yapılır. Her mahallenin bir mescidi olur. O odakta inşa edilmiş yapılardan bir tanesi. Her ne kadar hakkında çok detaylı bilgilere sahip olmasak bile, daha çok tekke, mescit yapılanması gibi görüyoruz. Ne zaman yapıldığı çok net değil. Fakat Katip Sinan isminden hareketle, 16. yüzyılın başlarına denk geliyor. Fakat son haliyle elde edilen belgeler ve bilgiler, yapının 19. yüzyıla ait olduğunu gösteriyor. Asıl olan 19. yüzyıla ait bir yapı söz konusu. Burası Marmara Denizi’ne doğru eğimli. O nedenle de bir kod farkı oluşuyor. Bu kod farkını da altına bir meşruta yaparak değerlendirmişler. Hemen üst tarafa da mescit yapısını eklemişler. Mescidin de mimari açıdan şöyle bir özelliği var; günümüze bu tarz mescitler çok az ulaştı. 1970’li yılların başında yapı tamamen yıkılıyor. O tarihe kadar da harabe olarak geliyor. O tarihten günümüze kadar da yeri duruyor. Güney cephesinde, arka tarafında banisine ait bir mezarı var. O da günümüze kadar ulaşmış. En eski kaynaklarda Sinan Ağa Mescidi olarak geçiyor. Katip Sinan ile ilgisi çok net kurulamıyor aslında. Mimari açıdan bağdadi dediğimiz teknikle yapılmış. Alt taraf moloz taşlarla inşa edilmiş. Bunun üst tarafı da aralarda ahşap kirişlerin kullanıldığı, çaprazların atıldığı ve aralarda bu yapıya özgü olarak tuğlalarla boşlukların kapatıldığı sonrada çıtalar çakılarak üst tarafının sıvalı bir hale getirilmesiyle elde edilen bir teknik. 1960’lı yılların sonlarına kadar bu alanda ağırlıklı olarak ahşap ve hatta bağdadi tekniğinde konutlar vardı. Günümüzde betonarme binaların ortaya çıkması 1970’li ve 1980’li yıllarda oldu. Haliyle mescidinde içerisinde olduğu o tarihî doku ne yazık ki günümüzden 60-70 yıl önce tamamen yitirildi” dedi.

    “İhya sürecine en kısa sürede başlamayı hedefliyoruz”
    Katip Sinan Ağa Mescidi’nin ihya sürecini anlatan Fatih Belediyesi Palan ve Proje Müdürü Sümeyye Koç, “Fatih Belediyesi olarak 2023-2024 yıllarını kapsayan bir envanter çalışması yürütüyoruz. Hala da yürümeye devam ediyor. Bu kapsamda tarihi cami ve mescitlerimize ilişkin birçok tarihi harita ve envanter kayıtlarını inceledik. Bunlara ilişkin Fatih Sur içi bölgesinde 544 caminin varlığına ulaşmış olduk. Bütün kayıtlarda bunlar çıkıyorlar. Bu mevcut camilerin tabii bir kısmı depremlerde, yangınlarda, düzensiz imar faaliyetlerinde günümüze ulaşamamış durumdalar. Fatih ilçesinin 2012 imar başlı koruma kurulu imar planında 370 adet caminin varlığı bilinmekte. Bunlar plana işlenmiş. Bugün 2023 yılında Fatih’in planlarında işli 400’den fazla camimiz bulunmakta. Bunların 70 tanesi bugüne hiç ulaşamamış durumda. Yani yerinde camiyle ilgili herhangi bir çalışma bulunmuyor. Bu süre kapsamı içerisinde biz yerinde olmayan camilerle alakalı Fatih Belediyesi olarak projelendirme ve ihya çalışmalarını başlattık. Bugün bulunduğumuz Küçükayasofya Mahallesi’ndeki Katip Sinan Camiisi’de proje süreçlerini, kazı çalışmalarını, envanter bilgilerini yürüttüğümüz ve yakın tarihte de ihya çalışmalarına başlamayı planladığımız eserlerden bir tanesi. Fatih Belediyesi’nin kültürel mirası korumaya yönelik yaptığı bu çalışmalar, ihyaları tamamlandığı zaman eserlerinde hayat bulmasını sağlayacak. Katip Sinan Mescidi’ne ilişkin çalışmalarımız 2023 yılında başladı. Kazılarını yürüttük. Uzman ekipler çerçevesinde, İslam Eserleri Müzesi’nin denetiminde kazı çalışmaları yürütüldü. Kazı sonrasında rölöveleri alındı. Tüm bilgi, belge ve envanter çalışmaları kapsamında restitüsyonlar ve rekonstrüksiyon projeleri hazırlatıldı. 2023 yılı içerisinde onayları koruma kuruluna tarafından sağlandı. Vakıf eseri olan bu alanın hem tahsisinin sağlanması hem de envanter çalışmalarının yapılması Fatih Belediyesi ve Koruma Kurulu koordinasyonunda yürütülmekte. İhya sürecine de en kısa sürede başlamayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.

  • “İğne İle İpliğin Dansı” defilesi

    “İğne İle İpliğin Dansı” defilesi

    İstanbul Valiliği ve Beyoğlu Kaymakamlığı’nın ev sahipliğinde düzenlenen defileye, Beyoğlu Kaymakamı Can Aksoy, sinema oyuncusu Hülya Koçyiğit, İstanbul Kadın ve Erkek Terziler Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Turan Aydoğdu ve davetliler katıldı.

    İstanbul Terziler Odası, İstanbul Çocuk Vakfı’ndan eğitim, gıda ve sağlık konularında destek kalan çocukların yararına düzenlediği defilede elde edilen tüm gelirler İstanbul Çocuk Vakfı’na bağışlandı.
    Tarihi Emek Sineması’nda düzenlenen defilede, Enternasyonal Moda Yarışması’nda altın madalya ile Avrupa’nın en iyi terzisi seçilen Ayhan Apaydın’ın diktiği ödüllü elbiselerin yanı sıra, Hülya Koçyiğit’e ait elbiseler, oda üyesi esnafın diktiği elbiseler yer aldı. 1996 yılında Türkiye Güzeli seçilen Sevilay Öztürk, haber spikeri Osman Kenan Çapoğlu defilede mankenlik yapan isimler arasındaydı

    İstanbul Terziler Esnaf Odası Başkanı Turan Aydoğdu, ”Kusura bakmayın çok heyecanlıyım. Çünkü bir ilki gerçekleştiriyoruz. 1950 yılında kurulmuş olan odamızın ilk defa bir defilesini gerçekleştiriyoruz. O yüzden hepinizin saygı ve sevgiyle selamlıyorum. İnanın çok heyecanlıyım, konuşacak durumda bile değilim. Bu arada çok kıymetli misafirlerimiz var. Hülya hanım burada, federasyon başkanımız burada, Bursa Terziler Odası Başkanımız burada, il dışından gelen odalarımız, oda başkanlarımız burada. Kaymakam beyimiz zaten ev sahibi, saymaya gerek yok. O bizim kalbimizde ve Beyoğlu göbeğinde. Yani söyleyecek söz bulamıyorum çünkü bu bizim için bir ilk. Şu anda biz bir tarih yazıyoruz ve hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum. Bugün 28 Mayıs terziler günü ve terziler gününü kutluyor, tüm meslektaşlarıma hayırlı işler, bol bereketli kazançlar, sağlık sıhhat, uzun ömürler diliyorum. Çok teşekkür ediyorum.” dedi.

  • Esenlerliler soluğu müzelerde aldı

    Esenlerliler soluğu müzelerde aldı

    Esenler Belediyesi, her yıl 18-24 Mayıs tarihlerinde kutlanan Müzeler Haftası’na özel müze ziyaretleri düzenledi. Ziyaretler kapsamında Esenlerliler, İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi, İstanbul Arkeoloji Müzesi, Beykoz Cam ve Billur Müzesi, İstanbul Oyuncak Müzesi, Panorama 1453 Tarih Müzesi ve Topkapı Sarayı Müzesi’ni keşfederek bu müzelerle ilgili bilgi sahibi olma fırsatı yakaladı.

    İstanbul Oyuncak Müzesi ziyaretinden bir hayli memnun kaldığını belirten Ahmet Kutlu, “İstanbul’da yaşadığım halde bu tür yerleri gezme şansım olmamıştı. Bu nedenle bugünkü etkinlik benim için çok kıymetli. Esenler Belediyesi’ne teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Ayşe Şahin ise “Sürekli yakınından geçtiğim Topkapı Sarayı Müzesi’ni bugün güzel bir programla ziyaret ettim. Benim açımdan çok faydalı oldu” diye konuştu.

  • Kısadan Anlat Kısa Film Proje Yarışması

    Kısadan Anlat Kısa Film Proje Yarışması

    Küçükçekmece Belediyesi’nin düzenlediği 3. ‘Kısadan Anlat Kısa Film Proje Yarışması’nın kazananları belli oldu. Cennet Kültür ve Sanat Merkezi’nde ödül töreni gerçekleştirilen yarışmada, 15 proje finale kalırken, birincilik ödülü; yapımcılığını Esra Kutlu, yönetmenliğini İlayda İşeri’nin yaptığı ‘Tarla Fareleri’ adlı filmin oldu.

    Ön elemede 15 finalist belirlendi

    Yarışmanın ön elemesinde jüri koltuğunda oturan Film Yapımcısı Berfün Demirat, Yönetmenler Esra Güzel ve Ömer Ferhat Özmen; 250 yarışmacı arasından 15 genç yeteneği seçti. Yarışmanın final aşamasında ise 15 finalist; Film Yönetmeni Ferit Karahan, Oyuncu Nezaket Erden ve Film Yapımcısı Yamaç Okur’un jüriliğinde birincilik için kıyasıya rekabet etti.

    Kazanan ‘Tarla Fareleri’ oldu

    3. Kısadan Anlat Kısa Film Proje Yarışması’nda birincilik, yapımcılığını Esra Kutlu, yönetmenliğini İlayda İşeri’nin yaptığı ‘Tarla Fareleri’ adlı filmin oldu. Jüri özel ödülüne layık görülen film ise yapımcılığını ve yönetmenliğini Serkan Fakılı’nın yaptığı ‘Karga’ oldu. Ayrıca Küçükçekmece Film Ofisi jüri özel ödülü ise yapımcılığını Didem Nur Yayman, yönetmenliğini ise Dalya Keleş’in yaptığı ‘Yerçekimi’ adlı eserin oldu. Yarışmanın birincisi 50 bin TL para ödülü almaya hak kazandı.

    Film Ofisi mezunları sertifikalarını aldı

    Küçükçekmece Film Ofisi’nde eğitimini tamamlayan 54 öğrenci, Cennet Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen törenle mezun oldu. Törene katılan Küçükçekmece Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Deniz Gürbey öğrencileri tebrik ederek sertifika takdiminde bulundu. Küçükçekmece Film Ofisi, Yaşar Kemal Sanatevi’nde her ay farklı 25 kişilik öğrenci gruplarına yönetmenlik ve senaryo yazarlığı dersleri veriyor. Aldıkları eğitimi ise her ay, sektörün önemli isimleri ile yapılan workshoplarla, söyleşilerle pekiştiriyor.