Kategori: Kahramanmaraş

  • Tarlasına ‘Gazze’ yazdı

    Tarlasına ‘Gazze’ yazdı

    Kahramanmaraş’ta yaşayan çiftçi Mustafa Uludağ, Amasya Akyazı köyü ve Kahramanmaraş’taki tarlasını sürerken aklına Filistinliler geldi. Uludağ, farklı tarlalara oğlunun ismi ve babasının lakabı ile İsrail’in soykırım yaptığı Filistinliler adına traktörle ‘Gazze’ yazdı.

    Gazze’ye yapılan mezalimin elbet bir gün hesabının sorulacağını söyleyen çiftçi Uludağ, “Tarlama oğlumun, gelinimin ismini yazdım, bir başka tarlaya kalp yaptım, bir başka tarlaya babamın lakabını yazdım. Bu tarlaya da traktörüm ile Gazze yazdım. Gazze yalnız değil yüreğimiz çok yanıyor bunun hesabı elbet bir gün sorulacak. Kimse bir şey yapamıyor gözümüzün önünde soykırım yapılıyor. Allah yardımcıları olsun. Elbet bunun bir günahı vebali vardır. Siyonist İsrail bunun bedelini ağır bir şekilde ödeyecek. Gazze sizinleyiz” dedi.

  • Kahramanmaraş’ta ‘Yerinde Dönüşüm Ofisi’

    Kahramanmaraş’ta ‘Yerinde Dönüşüm Ofisi’

    Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremler sonrası yıkık ve ağır hasarlı binaların yerinde dönüştürülmesi ve sürecin daha hızlı ilerlemesi adına Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü koordinesinde başlatılan çalışma tamamlandı. Çalışma çerçevesinde Onikişubat Belediye hizmeti binasına ‘Yerinde Dönüşüm Ofisi’ açıldı.

    Kahramanmaraş ve Onikişubat ilçelerinde yeni konutların hızla yükseldiğini ve depremzedelerin yeni yuvalarına kavuştuğunu söyleyen Onkişubat Belediye Başkanı Hanifi Toptaş, “Göreve gelmeden önce her zaman şunu ifade etmiştik öncelikle 6 Şubat’ın getirdiği etkileri ortadan kaldırmaktı. Cumhurbaşkanımızın destekleriyle devletimiz çok önemli yatırımlar gerçekleştiriyor. Kalıcı konutların yapımı bir taraftan devam ediyor. 18 bin adet konutun teslimatı gerçekleştirildi. Onikişubat ilçe sınırlarında kalan bir bölümünde içerisinde olduğu şehrimizin muhtelif alanlarında şu anda kalıcı konutların inşası çok hızlı şekilde devam ediyor. Emlak konut ve TOKİ vasıtasıyla hem konut, hem de iş yerlerimiz yükseliyor. Bizler de süreci katkı sunma adına önemli adımlar atıyoruz. Bunlardan bir tanesi orta hasarlı yerlerin durumuydu. Şu anda büyükşehir belediyemizden gelen dosyalar neticesinde, üniversitelerimizin hazırlamış olduğu raporlar doğrultusunda gerekli çoğunluğu sağlayan orta hasarlı yapılarımızın güçlendirilmesi uygun olan yerlerin güçlendirme ruhsatlarını vermeye başlamıştık. Diğer yandan yerinde dönüşümün hızlanması adına önemli adımlar atıyoruz. Meclis kararı ile beraber taban alanının yerinde dönüşümden faydalanacak olan arsaların yüzde 40’tan yüzde 60’a çıkmasını sağlanarak bu sürecin hızlanmasına imkan sağlayacak” diye konuştu.

    “Bugünden itibaren, ‘Yerinde Dönüşüm Ofislerimizi’ oluşturmuş bulunuyoruz” diyen Başkan Toptaş, “Burada hak sahipliği kontrolü ve yaşanan süreçlere çözüm bulma kredi ve hibe kullanımı anlamında genel bilgi verilmesi, mülkiyet ve ilgili yapılaşma şartlar hakkında bilgi verilmesi, mülkiyet ile ilgili çap başvurusu öncesi kat irtifakı ve kat mülkiyetlerinin arsa payına dönüştürülmesi ve cins değişikliği işlemleri verilecek. Proje dosyası hazırlanmasında rehberlik ruhsat süreci takibi yerinde dönüşüm projeleri ile ilgili tebligat işlemleri, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği müdürlüğü ile ilgili koordinasyon, hibe ve kredi dosyalarının onay şaması süreci takiplerine yerinde dönüşüm ofislerinde inşallah vatandaşlarımıza hizmetleri sunacağız. Hem merkez hem de kırsal mahallelerimizdeki bu hizmetleri sunacağız” dedi.

  • Balcı Nusret Amca herkesi duygulandırdı

    Balcı Nusret Amca herkesi duygulandırdı

    Dulkadiroğlu ilçesi Saraçhane Çarşısı’nda esnaf olan balcı Nusret Sapsız (72), ürettiği balları yıllardır Türkiye’nin dört bir yanına yolluyor. Yaşlı vatandaş kentte, ‘bal doktoru’ olarak da biliniyor.

    Balcı Nusret amca

    Müşterilerinin beğenisi her zaman kazanmayı hedeflediği için 30 yıl önce yaşadığı adliye olayını gözyaşları ile anlatan Sapsız, “Buradan analiz için bir bal aldılar. Balımız standartlara uygun çıkmamış bize adliyeden bir belge geldi mahkemeye çağrıldık. Biz halk sağlığına gittik ancak bana bilgi vermediler. Bizi bir sıkıntı aldı araştırdık gıda kanununda paraya çevrilme yokmuş. Numune balımızı Ankara’ya yolladılar. 2 ay sürdü biz yemeği ve uykuyu unuttuk buraya gelen insanlar memleketin eşrafları. Bizim yeni esnaflığımız, büyük abilerimize bizi tavsiye ediyorlar. Bu bal bozuk çıkar dükkanımız kapanırsa ailemizin yüzüne nasıl bakarız. Dostlarımızın yüzüne nasıl bakarız bilmiyoruz” dedi.

    Balcı Nusret amca

    “Bizi polise teslim ederler sandık”

    Mahkeme sonucu kendisinin sadece kınandığını ve sattığı balın standart bal olarak örnek alınacağı kararının çıktığını ifade eden Sapsız, “Bize Ankara’dan bir kağıt geldi belge. Türkiye’de standart bal tahlili olmadığından bundan böyle bizim balımızın standart bal tahlili olduğunu kabul edip bize bilgi verdiler. Mahkemeye çağırdılar o gün hakim bayandı ve mesleğinde yeniymiş. Karşısına hangi suç olursa olsun hiç esnek davranmıyormuş en ağır cezayı veriyormuş dediler. Nişanlısı ile yüzüğünü atmış morali bozukmuş. Biz karşısına geçtik evet efendim, olur efendim dedik. Daktilo ile yazmaları yarım saat sürdü. O kadar yazıya rağmen bizi polise teslim ederler sandık. Arkadaşlarım sevindi ve geçmiş olsun dediler. Ucuz kurtulduk dediler. Bizi etiketsiz bal sattığımız için hakim kınamış. Böyle bir esnaflığımızda acı günümüz oldu. Emekli oldum torunumun adına gelip iş yerimizi çalışmalarımı sürdürüyorum. Türkiye’nin yer vilayetine 30 yıldır buradan bal gönderiyoruz” dedi.

  • Hayvanlarını 6 ay dağda otlatıyor

    Hayvanlarını 6 ay dağda otlatıyor

    Kahramanmaraş’ın Onikişubat İlçesi Maksutlu Mahallesi’nde yaşayan 67 yaşındaki Emir Akdağ, hayatını hayvancılık yaparak geçiriyor. Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte yola koyulup Ahır Dağı Karagöl mevkiine çıkan Akdağ, hayvanlarını bölgede otlatıyor.

    Yaklaşık 400 civarında keçisi olduğunu söyleyen vatandaş yılın 6 ayını dağdaki yayla da geçirdiğini ve hayvanlarını otlattığını söyledi.

    Akdağ, “Kurbanlığımız da var, damızlığımız da var bir geçim derdi ile yaşıyoruz. Burası kendimize göre yaylamız. Köyümüzün yaylasıdır. Buranın adı Karagöl. Bu memleket bizim yerimiz Atatürk bize teslim etmiş. Biz buralarda hayvanlarımızı gece gündüz yayarız. Keçi -oğlak 400 civarında hayvanım var. Bu yaylada 6 ay kalıp kış mevsimine doğru köyümüze dönüyoruz. Günde 20 kilometre geziyorum. Yanımda ekmek ve suyum da var” diye konuştu.

  • Susayan kediye elleri ile su içirdi

    Susayan kediye elleri ile su içirdi

    Kahramanmaraş’ta yürekleri kedinin ısıtan bir görüntü kayda alındı. Çocuk, şehir merkezinde bulunan çeşmenin önünde susayan ve su içmeye çalışan kediyi gördü. Bu durum üzerine kediye yardımcı olmak isteyen çocuk, hayvana kendi eliyle su içirdi.

    Çok susayan kediye bir eliyle su içiren çocuk bir yandan da kediyi sevmeye çalışması herkesin içini ısıtırken o anlar, vatandaşın cep telefonu kamerasına yansıdı.

  • Dağlardan topladığı kekikler geçim kaynağı oldu

    Dağlardan topladığı kekikler geçim kaynağı oldu

    Yörenin en iyi kekiğinin Ahır Dağı’nda yetiştiğini söyleyen 49 yaşındaki Burhan Karagöz, her derde deva olan kekiği Kahramanmaraş dağlarından toplayarak, vatandaşın beğenisine sunuyor. Kekiğin antibiyotik özelliğinin olduğunu söyleyen Karagöz, “Kekik yemeklerde kullanılıyor, çayı yapılıyor. Kekiğin turşusunu kuran bile var” dedi.

    Genellikle ev hanımlarının tercih ettiğini söyleyen Karagöz, “Dağlardan kekik topluyorum. Kahramanmaraş’ın dağlarından topladığım kekikleri satışa sunuyorum. Şu an satışlarımız çok iyi gidiyor. Topladığımız kekikler tamamen doğal. Yemeklerde kullanılıyor. Balık tüketmeyi sevenler için kekik kullanımı çok fazla. Ayrıca kekiğin turşusunu yapıyoruz. Faydaları saymakla bitmiyor. Antibiyotik özelliği var. Çayını da yapıp içiyorsunuz. Kekikleri bağ şeklinde yaptığımızda 20 TL’den veriyoruz. Yaş olarak istedikleri takdirde de kilo olarak 175 TL’den veriyoruz. Ben ise bu işi yaparak aile ekonomime katkıda bulunuyorum” diye konuştu.

  • Kahramanmaraş depremini simülasyonda yaşadılar

    Kahramanmaraş depremini simülasyonda yaşadılar

    Muş Afet ve Acil Durum Yönetimi İl Müdürlüğü tarafından Vangölü Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi (VEDAŞ) bahçesine getirilen deprem simülasyonu tırında katılımcılar, Kahramanmaraş depremini birebir yaşadılar. Tır içinde deprem öncesi, sırası ve sonrasında neler yapılması gerektiği, doğru davranış şekillerinin neler olduğu AFAD uzmanları tarafından uygulamalı olarak gösterildi. Süreleri farklı olmak üzere 7.8 büyüklüğündeki Kahramanmaraş ve Marmara depremlerini yaşayan katılımcılar, çök-kapan-tutun yöntemiyle kendilerini korumayı öğrendiler.

    Kahramanmaraş depremini simülasyonda yaşadılar

    Bu tür etkinliklerin deprem bilincini artırmada önemli bir rol oynadığını belirten VEDAŞ İş Güvenliği Uzmanı Mehmet Salih Timur, simülasyonlar sayesinde deprem anında doğru ve bilinçli bir şekilde hareket etmenin can kayıplarını ve maddi zararları en aza indireceğini vurgulayarak, “Bu uygulamanın amacı, katılımcılara bir deprem deneyimi yaşatmak. Türkiye genelinde AFAD’a ait 4 adet deprem simülasyon tırı bulunmaktadır. VEDAŞ İl Müdürlüğünün talebi üzerine Ankara’dan AFAD’ın göndermiş olduğu deprem simülasyon tırından VEDAŞ İl Müdürlüğü çalışanları, aileleri ve vatandaş yararlandı. Bugün toplamda 100 personelimiz katıldı. 50-60 civarında vatandaş katılımı sağlandı. Bu tür uygulamaların vatandaş üzerinde etkisi büyük. Bir şeyi deneyimlemek her zaman bir sıfır önde başlamak gibidir. VEDAŞ İl Müdürlüğü olarak yılda iki defa acil durum tatbikatları kapsamında deprem, yangın, çığ felaketi eğitimleri vermekteyiz” dedi.

  • Günlük 1500 liraya işçi bulamıyor

    Günlük 1500 liraya işçi bulamıyor

    Kahramanmaraş şehir merkezine 25 kilometre uzaklıktaki bağ evinde yaşayan 67 yaşındaki Mustafa Uludağ, emekli olduktan sonra hayatını bağ ve bahçelere adadı. Bağ evinin bahçesindeki ağaçların bakım ve onarımı, kazma ve çapa işlerinde çalıştıracak kimse bulamadığını anlatan Uludağ, günlük ortalama bin ile bin 500 TL arasında yevmiye ile işçi bulamamaktan yakındı.

    Bin 500 liraya çalıştıracak günübirlik işçi bulamıyor

    Bahçede kendisinin çalıştığını söyleyen Uludağ, “Bana bağ evlerinde tımar, ilaçlama, budama gibi işlerde çalıştıracak adam bulamıyoruz diyorlar. Ben yetiştirdiğim kadar yapıyorum. Bin lira-bin 500 yüz lira para veriyoruz ama bulamıyoruz. Eskiden Kahramanmaraş’ta belirli yerlerde insan topluluğu vardı, oradan alır getirirdik. 10 yıl önce bu vardı ama deprem oldu, depremden sonra çalıştıracak adam bulamıyoruz. Benim 5 dönüm bahçem var. Bu bahçede kiraz var ve toplayacak adam bulamıyoruz” dedi.

    Herkesin kolay iş bulma telaşında olduğunu söyleyen Uludağ, “Benim yaşım 60’ı geçti, ben bundan sonra elimde kazma ile nasıl çalışacağım. Bu arazilerin çoğu bakımsızlıktan kuruyor, traktörler ile sürülecek yerler de değil. Yetkililerden yardım bekliyoruz. Depremden sonra inşaat sektöründe patlama oldu, oralarda daha çok para aldıklarını öğrendim” diye konuştu.

  • Kalender Çiçeği ilgi odağı oldu

    Kalender Çiçeği ilgi odağı oldu

    Afşin ilçesi Güvek Yaylasında yetişen öğrenilen Kalender Çiçeği 1900 rakımda yetişiyor. Çok az bir ömrü olan ve kayalıklarda açan bu çiçek ziyaretçi akınına uğruyor.

    Kalender Çiçeği ilgi odağı oldu

    Prof. Dr. Ahmet İlçim’in keşfi ile sadece Kahramanmaraş’ın Afşin İlçesinde Güvek Yaylasında yetiştiği öğrenilen Kalender Çiçeğininin literatürde Geranium Calenderianum olarak geçen Kalender Çiçeği’nin endemik bir tür olduğu belirtildi.

    Kalender Çiçeği ilgi odağı oldu

  • Kahramanmaraş’ta ‘Anadolu Semenderi’ görüntülendi

    Kahramanmaraş’ta ‘Anadolu Semenderi’ görüntülendi

    Onikişubat ilçesi Kazama Bağları mevkiinde yaşayan bir vatandaş evinin bahçesinde nesli tükenmekte olan ‘Anadolu Benekli Semenderi’ ile karşılaştı.

    Cep telefonu kamerası ile semenderi kayda alan vatandaş canlıyı en son 12 yıl önce gördüğünü söyledi. Semenderinin popülasyonunda artış olduğu tahmin edilirken, bir müddet bahçede gezinen canlı gözden kayboldu.