Kategori: Kastamonu

  • Tonlarca şeker pancarı tarlada kaldı

    Tonlarca şeker pancarı tarlada kaldı

    Kastamonu’nun Devrekani ilçesinde çiftçilerin ürettiği tonlarca şeker pancarı tarlada kaldı. Devrekani ilçesinde bulunan, Kastamonu Şeker Fabrikasına ait kantarda alımın durdurulması sebebiyle şeker pancarları tarlalarda kaldı. Geçen yılki bin 500 tonluk günlük alım kotasının, bu yıl 500 tona kadar düşürülmesi sebebiyle ürettikleri şeker pancarını satamadıklarını söyleyen çiftçiler, Kasım ayının sonuna gelinmesine rağmen halen tarlada hasadı yapılmayan pancarın olduğunu belirtti. Kastamonu Şeker Fabrikası’nın pancar alımını 15 Aralık’ta durduracağını belirten bildiriler gönderdiğini belirten çiftçiler, tarlada kalan ürünleri için çözüm istedi. Ürünlerini satabilmek için Kastamonu Şeker Fabrikasına gitmeleri gerektiğini belirten çiftçiler, fabrikada da günlerce sıra beklemek zorunda kaldıklarını ifade etti.

    25,76 TL’ye indirimli şeker satımına başladı

    Öte yandan, Türkşeker resmi internet sitesi üzerinden yapılan duyuruda tüm fabrikalarda yüzde 15,70 oranında indirimli, KDV hariç 22,76 TL’lik kilogram fiyatıyla, peşin şeker satışlarına başlanıldığını duyurdu. Şeker almak isteyenlerin çevrimiçi randevu sistemi ile randevu almaları gerektiği belirtildi.

    Devrekani’deki kantarda şu an alım yapılmıyor, bir tane traktör bulunmuyor”

    Devrekani’de pancar üretimi yapan İsmail Kara, “Devrekani’de şu anda hava şartları kış mevsimi. Kış yaklaşmasına rağmen bizim günlük bin ton olan kotamızı her gün düşürüyorlar. Kış mevsimi yaklaştıkça kotamız düşüyor. Çiftçilerimiz pancarını teslim edemediği için silolarını tarlaya bırakmak zorunda kaldı. Şu anda her yer silo ile dolu. Tarlamda 18 dönüm pancarım kaldı, sıra yok, 15 gündür bana sıra verilmiyor. Sırayı sisteme göre atasalar sorun olmayacak ama olan sıra alıyor, olmayan da mağdur oluyor. Tarlada şu anda pancarlar bekliyor. Bir de 15 Aralık’ta şeker fabrikası kapanacak diye bizlere kağıt imzalatıldı. Bugünden itibaren 22 gün kaldı. Fabrika 15 gün açık kalsa günlük 500 tondan şu andaki kotayı bile yetmiyor, Devrekani’de teslim edilecek pancara kota yetmiyor. Tarlada pancarım kaldı. 15 gündür arıyoruz. Bizlere sıra olmadığını söylüyorlar. Sıra bizlere verilmiyor. Fakat Devrekani’de bulunan kantara baktığımızda da bir tane traktör yok. Kantar bomboş, buradan alım yapmıyorlar. Devrekani’den Kastamonu Şeker Fabrikasına göndermemiz gerekiyormuş. Çankırı’dan, Ankara’dan, Samsun’dan Kastamonu’ya pancar geliyor. Kış mevsiminin sert geçtiği Devrekani’de ise kotamızı düşürüyorlar” dedi.

    “Şeker Fabrikasına pancar getirirken bazı arkadaşlarımız kaza geçirdi”

    Çocukluğundan beri Devrekani’de şeker pancarı üretimi yaptıklarını belirten Kenan Aliustaoğlu ise, “Hasadını yaptığımız pancarımızı Devrekani’deki kantara teslim etmek istiyoruz. Bazı arkadaşlarımızın traktörleri düzgün olmadığı, römorkları yetersiz olduğu için Kastamonu Şeker Fabrikasına getirmekte zorluk çekiyorlar. Hem zaman kaybı hem kazaya sebebiyet hem de Şeker Fabrikasında uzun süre sıra da bekletilmemiz ürünümüzün tarlada kalmasına sebep oluyor. Ama bizler Devrekani’deki kantara pancarımızı teslim edebilirsek bu sıkıntıları bir aşmış olacağımızı düşünüyorum. Bu konuda yetkililerin bizlere yardımcı olmalarını bekliyorum” diye konuştu.

    “Fiyat beklentimiz 3 lira civarındaydı”

    Şeker pancarına yapılan 35 kuruşluk zamdan memnun olmadıklarını ifade eden Aliustaoğlu, “Piyasada şu anda her şey iki ya da üç katına çıkmış durumda. Maliyetler artmasına rağmen şeker pancarına verilen 35 kuruşluk zammı da yetersiz olduğunu söylemek istiyorum, emeğimizin bir nevi karşılığını alamamış oluyoruz. Bu konuda da yetkililer bizlere yardımcı olurlarsa, sesimizi duyurabilirsek ne mutlu bizlere” şeklinde konuştu.

  • Tonlarca şeker pancarı tarlada kaldı

    Tonlarca şeker pancarı tarlada kaldı

    Kastamonu’nun Devrekani ilçesinde çiftçilerin ürettiği tonlarca şeker pancarı tarlada kaldı. Devrekani ilçesinde bulunan, Kastamonu Şeker Fabrikasına ait kantarda alımın durdurulması sebebiyle şeker pancarları tarlalarda kaldı. Geçen yılki bin 500 tonluk günlük alım kotasının, bu yıl 500 tona kadar düşürülmesi sebebiyle ürettikleri şeker pancarını satamadıklarını söyleyen çiftçiler, Kasım ayının sonuna gelinmesine rağmen halen tarlada hasadı yapılmayan pancarın olduğunu belirtti.

    Kastamonu Şeker Fabrikası’nın pancar alımını 15 Aralık’ta durduracağını belirten bildiriler gönderdiğini belirten çiftçiler, tarlada kalan ürünleri için çözüm istedi. Ürünlerini satabilmek için Kastamonu Şeker Fabrikasına gitmeleri gerektiğini belirten çiftçiler, fabrikada da günlerce sıra beklemek zorunda kaldıklarını ifade etti.

    25,76 TL’ye indirimli şeker satımına başladı

    Öte yandan, Türkşeker resmi internet sitesi üzerinden yapılan duyuruda tüm fabrikalarda yüzde 15,70 oranında indirimli, KDV hariç 22,76 TL’lik kilogram fiyatıyla, peşin şeker satışlarına başlanıldığını duyurdu. Şeker almak isteyenlerin çevrimiçi randevu sistemi ile randevu almaları gerektiği belirtildi.

    “Devrekani’deki kantarda şu an alım yapılmıyor, bir tane traktör bulunmuyor”

    Devrekani’de pancar üretimi yapan İsmail Kara, “Devrekani’de şu anda hava şartları kış mevsimi. Kış yaklaşmasına rağmen bizim günlük bin ton olan kotamızı her gün düşürüyorlar. Kış mevsimi yaklaştıkça kotamız düşüyor. Çiftçilerimiz pancarını teslim edemediği için silolarını tarlaya bırakmak zorunda kaldı. Şu anda her yer silo ile dolu. Tarlamda 18 dönüm pancarım kaldı, sıra yok, 15 gündür bana sıra verilmiyor. Sırayı sisteme göre atasalar sorun olmayacak ama olan sıra alıyor, olmayan da mağdur oluyor. Tarlada şu anda pancarlar bekliyor. Bir de 15 Aralık’ta şeker fabrikası kapanacak diye bizlere kağıt imzalatıldı. Bugünden itibaren 22 gün kaldı. Fabrika 15 gün açık kalsa günlük 500 tondan şu andaki kotayı bile yetmiyor, Devrekani’de teslim edilecek pancara kota yetmiyor. Tarlada pancarım kaldı. 15 gündür arıyoruz. Bizlere sıra olmadığını söylüyorlar. Sıra bizlere verilmiyor. Fakat Devrekani’de bulunan kantara baktığımızda da bir tane traktör yok. Kantar bomboş, buradan alım yapmıyorlar. Devrekani’den Kastamonu Şeker Fabrikasına göndermemiz gerekiyormuş. Çankırı’dan, Ankara’dan, Samsun’dan Kastamonu’ya pancar geliyor. Kış mevsiminin sert geçtiği Devrekani’de ise kotamızı düşürüyorlar” dedi.

    “Şeker Fabrikasına pancar getirirken bazı arkadaşlarımız kaza geçirdi”

    Çocukluğundan beri Devrekani’de şeker pancarı üretimi yaptıklarını belirten Kenan Aliustaoğlu ise, “Hasadını yaptığımız pancarımızı Devrekani’deki kantara teslim etmek istiyoruz. Bazı arkadaşlarımızın traktörleri düzgün olmadığı, römorkları yetersiz olduğu için Kastamonu Şeker Fabrikasına getirmekte zorluk çekiyorlar. Hem zaman kaybı hem kazaya sebebiyet hem de Şeker Fabrikasında uzun süre sıra da bekletilmemiz ürünümüzün tarlada kalmasına sebep oluyor. Ama bizler Devrekani’deki kantara pancarımızı teslim edebilirsek bu sıkıntıları bir aşmış olacağımızı düşünüyorum. Bu konuda yetkililerin bizlere yardımcı olmalarını bekliyorum” diye konuştu.

    “Fiyat beklentimiz 3 lira civarındaydı”

    Şeker pancarına yapılan 35 kuruşluk zamdan memnun olmadıklarını ifade eden Aliustaoğlu, “Piyasada şu anda her şey iki ya da üç katına çıkmış durumda. Maliyetler artmasına rağmen şeker pancarına verilen 35 kuruşluk zammı da yetersiz olduğunu söylemek istiyorum, emeğimizin bir nevi karşılığını alamamış oluyoruz. Bu konuda da yetkililer bizlere yardımcı olurlarsa, sesimizi duyurabilirsek ne mutlu bizlere” şeklinde konuştu.

  • Kastamonu’da karın kapattığı yollar açıldı

    Kastamonu’da karın kapattığı yollar açıldı

    Kastamonu’da etkili olan kar yağışı sebebiyle kapanan köy yolları İl Özel İdaresi Müdürlüğü ekipleri tarafından açılıyor.

    Önceki gün etkili olan kar yağışı sebebiyle kapanan 39 köy yolu ulaşıma açıldı.

    Ağlı ilçesinde 1, Azdavay ilçesinde 2, Küre ilçesinde 9 olmak üzere 12 köye ise ulaşım sağlanamıyor. Karla mücadele ekipleri kapanan 12 köy yolunun ulaşıma açılması için çalışmalarını sürdürüyor.

  • Geri dönüşüm öğrencilere tiyatroyla anlatıldı

    Geri dönüşüm öğrencilere tiyatroyla anlatıldı

    Kastamonu Belediyesi, Belediye Başkanı Op. Dr. Rahmi Galip Vidinlioğlu’nun talimatları ile “Sıfır Atık” projesi çerçevesinde çocuklar için hem eğlendirici hem de bilgilendirici çeşitli etkinlikler düzenlemeye devam ediyor. Bu çerçevede ilkokul öğrencilerine yönelik müzikal tiyatro gösterisi düzenlendi.

    Etkinlikte doğadan gerçek örnekler verilerek atıkların çevreye verdiği zararlara dikkat çekildi. Kuzeykent Nikah ve Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen ‘ Sıfır Atık’ adlı müzikal oyuna öğrenciler yoğun ilgi gösterdi. Tiyatro gösterisinde cam, plastik, kağıt ve metal ambalaj kostümleriyle sahneye çıkan oyuncular, atıkların geri dönüşüme kazandırılması ve herkesin bu konuda duyarlı olması gerektiğini eğlenceli bir dille anlattı.
    “Sıfır Atık” adlı müzikal etkinliğin günde 2 seans halinde 23 Kasım’a kadar devam edeceği öğrenildi.

  • Ilgaz Dağı’nda yoğun kar yağışı

    Ilgaz Dağı’nda yoğun kar yağışı

    Kastamonu-Çankırı sınırında bulunan ve “Ilgaz Anadolu’nun sen yüce bir dağısın dizeleri ile şarkılara konu olan Ilgaz Dağı, beyaz gelinliğini giydi.

    Gece saatlerinde başlayan yoğun kar yağışı Ilgaz Dağı’nı beyaz örtüyle kapladı.

    Etkisini sürdüren yoğun kar yağışı Ilgaz Dağı Milli Parkı’nda tipi şeklinde devam ediyor. Karla kaplanan Ilgaz Dağı dron ile havadan görüntülendi.
    Ilgaz Dağı’na sonbahar tatili için gelen vatandaşlar ise yoğun bir kar yağışı ile karşılaştıklarını belirtti.

  • Ilgaz Dağı’na mevsimin ilk karı düştü

    Ilgaz Dağı’na mevsimin ilk karı düştü

    Kastamonu-Çankırı sınırında bulunan, kış turizminin önemli merkezlerinden Ilgaz Dağı’na mevsimin ilk karı yağdı. Hava sıcaklığının gece saatlerinde sıfır derecenin altına düşmesi ile başlayan kar yağışı, Ilgaz Dağı’nın zirvesini beyaza bürüdü. Kar yağışının Kastamonu ve bölgesinde hafta sonu etkili olmadı bekleniyor.
    Ilgaz Dağı Doruk mevkii ile 2 bin 500 rakımlı Küçük Hacet ve Büyük Hacet tepelerinde etkili olan kar yağışı, fotoğraf tutkunları ile doğaseverler için güzel görüntüler oluştu.

    15 Kasım olmasına rağmen halen Ilgaz Dağı’nın beyaz gelinliğini giyemediğini söyleyen Doğa fotoğrafçısı Cebrail Keleş, “İlk kez dün gece soğuk bir havada yoğun kar yağışının ardından sabah saatlerinde bizlerde Ilgaz Dağı’nın zirve noktalarında üzerinde incecik bir beyaz tabakaya görebilmek için koşarak geldik. Karı fotoğraflamak amacıyla geldik. Fakat istediğimiz görüntüleri elde edemedik. Çok az kar yağmış. Bu sene çok fazla gecikti kar yağışı. Normalde bu mevsimde bizim çok güzel kar görüntülerini fotoğraflamamız gerekirken şu anda çok az bir kar yağışı var. Umarım bundan sonraki süreçte yoğun kar yağışı olur ve Ilgaz Dağı’mızda alıştığımız o beyaz yüzünü bizlere gösterir” dedi.

  • Ilgaz Dağı’na mevsimin ilk karı düştü

    Ilgaz Dağı’na mevsimin ilk karı düştü

    Kastamonu-Çankırı sınırında bulunan, kış turizminin önemli merkezlerinden Ilgaz Dağı’na mevsimin ilk karı yağdı. Hava sıcaklığının gece saatlerinde sıfır derecenin altına düşmesi ile başlayan kar yağışı, Ilgaz Dağı’nın zirvesini beyaza bürüdü. Kar yağışının Kastamonu ve bölgesinde hafta sonu etkili olmadı bekleniyor.

    Ilgaz Dağı Doruk mevkii ile 2 bin 500 rakımlı Küçük Hacet ve Büyük Hacet tepelerinde etkili olan kar yağışı, fotoğraf tutkunları ile doğaseverler için güzel görüntüler oluştu.
    15 Kasım olmasına rağmen halen Ilgaz Dağı’nın beyaz gelinliğini giyemediğini söyleyen Doğa fotoğrafçısı Cebrail Keleş, “İlk kez dün gece soğuk bir havada yoğun kar yağışının ardından sabah saatlerinde bizlerde Ilgaz Dağı’nın zirve noktalarında üzerinde incecik bir beyaz tabakaya görebilmek için koşarak geldik. Karı fotoğraflamak amacıyla geldik. Fakat istediğimiz görüntüleri elde edemedik. Çok az kar yağmış. Bu sene çok fazla gecikti kar yağışı. Normalde bu mevsimde bizim çok güzel kar görüntülerini fotoğraflamamız gerekirken şu anda çok az bir kar yağışı var. Umarım bundan sonraki süreçte yoğun kar yağışı olur ve Ilgaz Dağı’mızda alıştığımız o beyaz yüzünü bizlere gösterir” dedi.

  • Kastamonu’da yoğun sise teslim oldu

    Kastamonu’da yoğun sise teslim oldu

    Hava sıcaklığının gün içerisinde 8 dereceye kadar düştüğü Kastamonu’da yoğun sis etkili oluyor. Sis tabakası kent merkezi ile D-765 karayolunun Ilgaz Dağı kesiminde ulaşımda aksama yaşanmasına sebep oldu.

    Görüş mesafesinin yer yer 30 metreye kadar düştüğü sis sebebiyle sürücüler, Kastamonu’dan Çankırı ve Ankara ile İnebolu’ya ulaşımı sağlayan karayolunda ilerlemekte güçlük çekti. Trafik ekipleri, sürücüleri takip mesafesini korumaları ve aşırı hızdan kaçınmaları konusunda uyardı.

  • Gece kaşıntıları uyuz belirtisi olabilir

    Gece kaşıntıları uyuz belirtisi olabilir

    Son günlerde hem dünyada hem de Türkiye’de artan uyuz vakaları ile ilgili konuşan uzmanlar, Sağlık Bakanlığı verilerine göre yüzde 7 oranında uyuz vakalarının artış gösterdiğini belirtti. Artan vakalarla ilgili uyarılarda bulunan Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Osman Kocabıyık, hastalığın her yaş grubunda görülebildiğine dikkat çekti. Özellikle gece saatlerinde vücutta yaşanan kaşıntıların uyuz belirtileri olabileceğini belirten Kocabıyık, sadece hijyenin uyuzdan korunmak için yeterli olmayacağını vurguladı.

    “Uyuz, ülkemizde ve tüm dünyada bir problem olup son birkaç yıldır vaka artışları gözlenmektedir”

    Uyuzun hem Türkiye’de hem de dünyada bir problem olduğunu ve son birkaç yıldır vaka artışlarının gözlemlendiğini söyleyen Uzm. Dr. Osman Kocabıyık, “Uyuz, insan gözü ile fark edilemeyecek küçüklükte Sarcoptes scabiei adlı bir parazitin neden olduğu sonbahar ve kış aylarında artış gösteren, çok kaşıntılı ve bulaşıcı bir deri hastalığıdır. Uyuz, ülkemizde ve tüm dünyada bir problem olup son birkaç yıldır vaka artışları gözlenmektedir. Aslında pandemiden önce artış başlamıştı, fakat pandemi sonrası kapanmalarla birlikte uyuz hastalığında ciddi artışlar görüldü” dedi.

    “15-20 dakikalık bir temas süresinde bulaşır”

    Tokalaşarak ya da yan yana oturularak hastalığın bulaşmadığını ifade eden Dr. Kocabıyık, “Hastalık, kişiden kişiye yakın temasla ve genellikle 15-20 dakikalık bir temas süresinde bulaşır. Direkt temas dışında enfekte bireyin kıyafet, yatak örtüsü ve havlu gibi eşyaları ile uzamış temas da uyuz hastalığının bir diğer bulaş yoludur. Sadece tokalaşma ya da yan yana oturmada bulaşması kolay değildir. Ancak yine de bulaşmaya karşı önlemler alınmalı, temastan kaçınılmalıdır” diye konuştu.

    “Uyuz hastalığı bağışıklık kazanmaz”

    Uyuz hastalığının bağışıklık bırakmadığını söyleyen Özel Kastamonu Anadolu Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Osman Kocabıyık, “Uyuz geçiren kişi, tekrar tekrar uyuz hastalığını geçirebilir, çünkü bağışıklık söz konusu değildir. Hayvanlardan insana uyuz bulaşmaz, hayvan akarları insanlarda çoğalamaz” şeklinde konuştu.

    “Erkeklerde genital bölge kaşıntıları çok tipik olarak görülüyor”

    Hastalığın tanısı ve belirtileri hakkında da açıklamalarda bulunan Dr. Kocabıyık, “Uyuzun kan ya da diğer laboratuvar testleriyle teşhis edilemez, tanı genel olarak hastanın tıbbi öyküsü ve karakteristik deri bulgular sayesinde ya da tipik deri döküntüleriyle tanı konulur. Parazit kişiye bulaştıktan sonra 4-6 hafta sonra ortaya çıkan ve özellikle geceleri artan kaşıntı ve en önemli klinik bulgusu parazitlerin deri içinde oluşturduğu tünellerin görülmesidir. Spesifik tutulum bölgeleri; el parmak araları, el bileğinin içi yüzü, koltuk altları, kulak arkaları, bel bölgesi, ayak bilekleri, ayaklar ve kalçalardır. Kadınlarda meme uçları ve çevresi, erkeklerde genital bölge kaşıntıları çok tipiktir. Erişkinlerde avuç içi ve ayak tabanlarında, yüz ve boyun bölgesinde genellikle kaşıntı olmazken çocuklarda bu alanlarda da kaşıntı ve hastalığa ait deri bulgular görülmektedir” ifadelerini kullandı.

    “Başarılı bir tedavi sonrasında dahi kaşıntı ve hastalık bulgularının 2-6 hafta kadar devam edebilir”

    Başarılı bir tedavi sonrasında dahi kaşıntı ve hastalık bulgularının 2-6 hafta kadar devam edebileceğini söyleyen Uzm. Dr. Kocabıyık, “Tedavide değişik ilaçlar kullanılabilmekle birlikte, hangi ilaç kullanılırsa kullanılsın uyulması gereken bazı kurallar vardır. Aynı yaşam ortamını paylaşan kişilerin, aktif şikayetleri olmasa bile aynı anda tedavi edilmesi tedavinin başarısı açısından önemlidir. Tedavide topikal ve oral ilaçları kullanılmakta olup, vücuda sürülerek uygulanan (topikal) ilaçların uygulanması öncesinde sıcak keseli banyo yapılarak derinin altına yerleşen parazit ile ilacın temas etme ihtimali artırılmalıdır. Uyuz paraziti derinin herhangi bir yerinde olabileceğinden ilaç kaşınan ve kaşınmayan kulak arkası ve çene altından itibaren ayak parmak uçları dahil tüm vücuda sürülmelidir. İlaç uygulama sonrası temiz kıyafetler giyilmeli, ilacın vücutta kalması gerekli olan süre sonunda banyo yapılarak ilaç vücuttan temizlenmelidir. Tırnaklar kısa kesilmelidir. Son 1 hafta içerisinde kullanılmış tüm kıyafet, çamaşır ve yatak takımlarının en az 60 derecede yıkanmalı ve ütülenmelidir. Yıkanamayacak eşyaların ağzı kapalı bir poşet içerisinde ortalama yedi gün saklanması yeterli olacaktır. Başarılı bir tedavi sonrasında dahi kaşıntı ve hastalık bulgularının 2-6 hafta kadar devam edebileceği unutulmamalıdır” dedi.

    “İnsanlar utanma duygusu ile hastalığı saklayarak kontrolünü zorlaştırıyor”

    Dirençli uyuzdan çok tedaviye uyumsuz aile bireylerinin olduğunu söyleyen Kocabıyık, “Uyuz tedavisinde tek bir kremi sür, bitsin diye bir semptomu olmadığını belirtip tedavi olmayanlar tekrarlayan bulaş ve tedavi başarısızlıklarına sebep olmaktadır. Önemli bir konuda dirençten ziyade hastaların kremleri deri kıvrımlarına yeteri kadar, doğru bir şekilde uygulamamasıdır. Topikal kremlere kısmen direnç var ama doğru ilaç kullanımı ve oral ivermektin tablet ile bu direnci aşabiliyoruz. Bir diğer önemli konu hastalığın gizlenme çabasıdır. Genellikle insanlar utanma duygusu ile çevresindeki kişilerden hastalığı saklamakta, bu da hastalığın kontrolünü zorlaştırmaktadır. Uyuz utanılıp saklanacak bir hastalık değil, tedavisi olan bulaşıcı bir hastalıktır. Tedavi olmadığında geceleri artan kaşıntı nedeni ile uyku problemleri, sürekli kaşınmaya bağlı olarak deri enfeksiyonları gelişebilir. Tedavi olmadığımız zaman gece ciddi kaşıntılara sebep olabiliyor, bu kaşıntılara bağlı olarak ciddi deri enfeksiyonları da olabiliyor. Bu yüzden özellikle tipik gece kaşıntısı yaşayanların en kısa sürede doktora başvurmalarını öneriyoruz” dedi.

    “Kişisel bakım ya da temizlik hastalığı yüzde 100 korumuyor”

    İstanbul’da hastalıkla ilgili ciddi vaka artışlarının görüldüğünü ifade eden Uzm. Dr. Osman Kocabıyık, şöyle devam etti:
    “İstanbul’dan hastalıkla birlikte Kastamonu’ya gelen ziyaretçiler, şehrimizde vaka artışına yol açtı. Ama endişelenecek bir hastalık değil, tedavisi var fakat bulaşıcı bir hastalık. İzolasyona uyup tedavimiz tamamlanana kadar birileriyle temas kurmazsak ya da erken tanı ya da tedaviye başlayabilirsek korkulacak bir hastalık değil. Uyuzda çevremizde benzer hastalık öyküsü ya da benzer kaşıntı öyküsü olan varsa bir de gece kaşıntıları varsa bunların mutlaka hastaneye müracaat etmeleri gerekiyor. Bu hastalıkta kişisel temizlik önemli ama hastalık bulaşıcı olduğu için yakın temas kurulduğu zaman 15-20 dakikalık istediğiniz kadar kişisel temizliğiniz olsun hastalık bulaşabiliyor. Bu hastalıktan dolayı ıstırap çeken, temizlik hastası olan kişiler var. Evini temizleyip sirkeli su ile temizleyenler var fakat buna rağmen hastalığı geçiremeyenler bulunuyor. Kişisel bakım ya da temizlik yine de önemli fakat yüzde 100 uyuzdan koruyucu değil. Ben, çok titizim çok temizim desek bile bu uyuzu korumaz, bulaştığında önlenemez bir hastalık, kişisel temizliğimize dikkat etmemiz gerekiyor fakat yüzde 100 uyuzdan koruyucu değil sadece temizlik.”

  • Annesini ziyarete giderken kaza geçirdi

    Annesini ziyarete giderken kaza geçirdi

    Kaza, Cide ilçesi Beltepe köyü yolu ayrımında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Toygarlı Köyü Muhtarı Yunus Aksoy (43), motosikletiyle annesini ziyaret etmek için yola çıktı. Aksoy’un kullandığı motosiklet, Ali Ö. yönetimindeki otomobille çarpıştı. Kazada Aksoy hayatını kaybetti. Aksoy’un cenazesi morga kaldırılırken, kazayla ilgili inceleme başlatıldı.