Kategori: Kastamonu

  • Karadeniz’de 4,4 büyüklüğünde deprem

    Karadeniz’de 4,4 büyüklüğünde deprem

    AFAD’dan son dakika deprem açıklaması geldi.

    Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) internet sitesinde yer alan bilgiye göre, saat 05.42’de merkez üssü Kastamonu’nun Doğanyurt ilçesi açıkları olan 4,4 büyüklüğünde bir sarsıntı kaydedildi.

    Depremin 17,68 kilometre derinlikte meydana geldiği ve Doğanyurt’a 173 kilometre mesafede olduğu belirlendi.

  • Otomobil hurdaya döndü 5 kişi yaralandı

    Otomobil hurdaya döndü 5 kişi yaralandı

    Kaza, Kastamonu-Karabük karayolu Kıyan köyü mevkiinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Mehmet Ö. idaresindeki otomobil ile Mustafa M. yönetimindeki otomobil çarpıştı. Çarpmanın etkisiyle savrulan Mehmet Ö. idaresindeki otomobil, şarampolde takla attı.

    Adeta hurdaya dönen otomobilde bulunan sürücü Mustafa M. ile araçta yolcu olarak bulunan Sibel M., Huriye M., Mert Mustafa M. ve Muhammed Emin M. yaralandı. Yaralılar, olay yerine çağrılan sağlık ekiplerince Araç Devlet Hastanesine kaldırıldı.

    İlk müdahaleleri yapılan yaralılar, daha sonra Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edildi.
    Jandarma ekipleri kazayla ilgili inceleme başlattı.

  • Ormanlara “feromon tuzağı” kuruluyor

    Ormanlara “feromon tuzağı” kuruluyor

    Kastamonu Orman Bölge Müdürlüğüne bağlı İnebolu Orman İşletme Müdürlüğü tarafından özellikle sahil bölgesinde yaygın olan kestane ağaçlarındaki verimi düşüren böceklerle biyolojik mücadele devam ediyor. Bu çerçevede, İnebolu ilçesinde halk arasında “katil arı” olarak bilinen gal arısına karşı “feromon tuzağı” kurulumu sürüyor. İnebolu Orman İşletme Müdürlüğü, şu ana kadar ilçede bin adet, Doğanyurt’ta 500 adet olmak üzere toplam bin 500 adet feromon tuzağı kurulumunu sürdürüyor.
    Feromon tuzağı kurulumuna İnebolu Orman İşletme Müdürü Azmi Şenel ve işletme şefi Yunus Kısaarslan, Hüseyin Kaplan ve Ahmet Uysal ile yöre halkı katıldı.

    Feromon tuzağı kurulumu öncesinde İnebolu Orman İşletme Müdürü Azmi Şenel, “İnebolu Orman İşletme Müdürlüğümüz katil arılar kestane gal arısı ile mücadelemizi aralıksız sürdürmeye devam ediyoruz. İnebolu’da bin adet, Doğanyurt’ta 500 adet olmak üzere toplam bin 500 adet feromon tuzağı kurulumu gerçekleştirdik. Bu tuzaklarla böylece zararlı böceklerin popülasyonu kontrol altına alınarak kestanede oluşabilecek verim kaybının önüne geçilecek. Bu tuzaklar 7 ile 10 gün arayla kontrol ediliyor. Yakalanan böcekler sayılarak imha ediliyor. Bu hiçbir canlıya zarar vermeyecek şekilde yapılan bir düzenek. Feromon tuzakla toprak alana konuşlandırılan bir huni içine bu böceklerin karşı cinsinin kokusunu içeren bir ilaç sıkılıyor. Bu ilacı hisseden böcek tuzağa yöneliyor. Ağaç yerine huniye yönelen ve içine giren böcekler tuzak içerisindeki kavanozda hapsoluyor ve bir daha çıkamıyor. Toplanan böcekler içerisinde doğaya faydalı böcekler kavanoz içerisinden çıkarıp doğaya salınıyor. Zararlı olan kabuk böceklerini imha ediyoruz. Bu çerçevede ileriki dönemlerde meydana gelebilecek ağaç kurumalarının önüne geçmiş olacağız” dedi.

  • Definecilerden akıl almaz kazı

    Definecilerden akıl almaz kazı

    Kastamonu’da, Taşköprü Yerel Eylem Grubu Derneği öncülüğünde Kastamonu Üniversitesi ile Taşköprü Belediyesi’nin ortaklığında yürütülen çalışmalar ile “macera rotası” belirleniyor. Bu çerçevede Taşköprü ilçesinde rota belirleme çalışmaları yapan ekip, Donalar köyünde bulunan ve içerisinde insan yapımı merdivenlerin bulunduğu mağaraya girdi. Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Öğretim Görevlisi Hikmet Haberal’ın öncülüğünde, Erzurum’un İspir Belediyesi kültür Turizm elçisi Bülent Erkan, Artvin’in Yusufeli Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü Başkanı Emin Bülbül ile Yusufeli Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü Sporcusu Erkan Akyürek, ip yardımıyla indiği tünel görünümlü mağarada defineciler tarafından talan edilmiş ve kaçak kazılar yapılmış alanlarla karşılaştı. Mağarada defineciler tarafından kurulan iskeleler ve çuvallara doldurulmuş çuvallarla karşılaşan ekip şoke oldu. Sit alanı olarak ilan edilen bölgede yüzlerce çuvalın olduğu mağara içerisinde yapılan kaçak kazılar sebebiyle birçok kültür varlığına da zarar verildiği tespit edildi. Tünelin ve devamındaki mağaranın korunaklı hale getirilerek turizme kazandırılması istenildi.

    “Merdivenin üzerine sağımızda ve solumuzda yüzlerce çuvallarla taşlar bulunuyor”

    Merdivenin üzerinde sağında ve solunda yüzlerce çuvallara doldurulmuş halde taşların bulunduğunu söyleyen Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Öğretim Görevlisi Hikmet Haberal, “Donalar kaya mezarlığının yanında bir tane tünel gördük. Bu tünel yaklaşık olarak ilk etapta saydığımızda 150 adet merdiven vardı. Bunun haricinde biz onu inerken yukarıdan sanki mağara şeklinde, damlacıklar halinde sular akıyordu. İndikçe toprakta yumuşuyordu. Yani taş yumuşuyordu. Yağmur suları da etraftan bulaştığı için taş adeta çamur şeklinde oluyordu. Zemine doğru dağcı arkadaşımızla beraber inince baktık ki biz yukardan 2 tane kaya mezarı şeklinde bir duvar olarak görüyorduk. Ama indikçe baktık bir merdiven kurulmuş. Yüzlerce çuvalda taşlar bulunuyordu.

    Zemini kırmışlar, oradan taşları toplamışlar, yukarıya çıkaramamışlar. Çünkü fazlasıyla yüksek bir merdiven aşağıya doğru iniyor. Bir insanın sırtına alıp çıkarabilmesi mümkün değil. Her yerde çuvallar vardı, bu insanlar bunu nasıl kazmış baktıkça hayret ediyorum. Mağaradan çıkınca diğer çıkışa gittik. Baktık ki ne görelim, demir kancalarla bir sistem oluşturmuşlar. Asıl giriş burasıymış. Bunu da gördük, tespit ettik, kayıtlar altına aldık. Sanırım o duvarların altında daha alt seviyelerde ırmak yatağına doğru olan yerlerde de zindanların olduğunu da düşünüyoruz. Onları da yakında keşfedip gün yüzüne çıkartacağız. Amacımız bunları turizme kazandırmak, turizm rotası yapmak. Sit alanı ilan edilmiş yerler talan edilmiş, amacımız bunları korumak, bizden sonraki nesillere bırakmak” dedi.

    “Beton kırıcı ile kırıp çuvala doldurmuşlar ve define aramışlar”

    Dağlarda yaşadığım için dağların oğlu olarak bilinen Bülent Erkan ise “Kastamonu’nun Taşköprü ilçesindeki tarihi değerleri korumak, ortaya çıkarmak ve tanıtmak amacıyla buradayım. 70 metre civarında bir merdivenden aşağıya indik. Aşağıya indiğimizde şoke olduk. Öyle güzel bir tarihi dokuya öyle çok zarar vermişler ki yüzlerce boş ve dolu çuvallar gördük. Beton kırıcı ile kırıp çuvala doldurmuşlar ve define aramışlar. Yani aylarca çalışmışlar. Çıkış yolundan iskele yaparak içeriye girmişler. Girip günlerce, haftalarca, aylarca çalışmışlar. Bu çok üzücü bir durum. Tarihi merdivenler, sarkıklar, dokular gitmiş. O zamanı simgeleyen eserler de tahrip edilmiş. Bu çok kötü bir şey. Çuvallardan iskele yapmışlar, kayaları, molozları içine doldurmuşlar. Hafriyatı çuvallara doldurulup sağlı sollu duvar yapmışlar. Define arayarak kaçak kazı yapmışlar. İlk defa ben böyle bir şey gördüm” diye konuştu.

  • “Moni” efsanesi sanatla anlatıldı

    “Moni” efsanesi sanatla anlatıldı

    Kastamonu’da üniversite öğrencileri, Kastamonu şehrine ismini verdiği rivayet edilen Bizans tekfurunun kızı Moni’yi yaptıkları eserlerle anlattı. Kastamonu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Resim İş Eğitimi Anabilim Dalı öğrencileri, TÜBİTAK 2209/A Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri Destekleme Programı çerçevesinde hayata geçirilen “Kastamonu Moni Efsanesinin Resim İş Eğitimi Anabilim Dalı Öğrencilerinin Müzik Eşliğinde Resim Çalışmalarına Etkisinin İncelenmesi” projesi ile efsanelere konu olan “Moni” ile ilgili çalışmalara imza attı.

    Proje çerçevesinde öğrenciler, resim, heykel, seramik, enstalasyon, fotoğraf ve videolar ile “Moni”yi anlattı. Yapılan eserler, Saray Hamamı Kültür ve Sanat Merkezinde açılan sergide vatandaşların beğenisine sunuldu. Sergi vatandaşlardan yoğun ilgi gördü.

    Asırlardır yaşayan efsane: Moni

    Efsanelere göre, Türklerin Kastamonu Kalesini fethi sırasında Bizans tekfurunun kızı olan Moni’nin, aşık olduğu Türk kumandanına kalenin anahtarını verdiği ve kalenin Türkler tarafından ele geçirilmesinin ardından halk arasında dolaşmaya başlayan “Kastın ne idi Moni’ye” sözünün “Kastamonu” kelimesinin kökenini oluşturduğu söylenir.

  • Karaya oturan yük gemisi tahliye edildi

    Karaya oturan yük gemisi tahliye edildi

    Yunanistan’daki Pire Limanından Gürcistan’a giderken dümeninin kilitlenmesi neticesinde kıyıya sürüklenen “Maren” isimli Antigua ve Barbuda bandralı yük gemisi, 2 Nisan 2023 tarihinde Kastamonu’nun Cide ilçesine bağlı Alayazı köyü açıklarında karaya oturdu. Karaya oturan dev geminin altında 40-50 metre civarında yırtık oluştu. Yan yatan gemide bulunan 490 konteyner ise, yaklaşık 2 aylık bir çalışmanın ardından tahliye edildi. Tahliye edilen konteynerler, Samsun Limanına götürülerek burada Gümrük Müdürlüğü ekiplerince incelemeye alındı. Konteynerlerin, incelemenin akabinde başka bir gemi ile Gürcistan’a gönderilmesi planlanıyor.
    Ayrıca tahliyesi tamamlanan yük gemisinin tamir masraflarının yüksek olması sebebiyle kurtarılamayan yük gemisi, parçalanarak yerinden kaldırılması için çalışmalar başlatıldı.

  • Yaylalarda kartpostallık görüntüler oluştu

    Yaylalarda kartpostallık görüntüler oluştu

    Kastamonu’nun yaylalarında aralıklarla devam eden yağış ve sisli hava, ortaya kartpostallık görüntüler çıkardı. Her mevsim ayrı bir güzelliğe bürünen yaylalar havadan görüntülendi.Türkiye’nin eşsiz doğa manzaralarına sahip, tabiat ve doğa turizminin merkezlerinden Kastamonu’da yaylaların sisli görüntüsü renkli görüntüler oluşturdu. Kastamonu’nun Araç ilçesinde yer alan yaylalar, doğal güzellikleri, geniş ormanlık alanları ve manzaralı piknik yerleri ile yaz turizmi için vatandaşların uğrak yeri haline gelmeye başladı. Araç ilçe merkezinden başlayarak 58 kilometrelik rota üzerinde birbirine bağlantılı 33 yaylada, etkili olan sağanak yağışların ardından ortaya çıkan manzara görenleri mest ediyor. Yöresel mimariye uygun yapılan yayla evleri, bu özgün atmosferin tamamlanmasına katkı sağlıyor. Yöreye özgü bitki örtüsü ve bol su kaynakları ile doğa harikası yaylalar, komşu iller ve ilçelerden gelen ziyaretçiler için vazgeçilmez bir uğrak noktası haline geldi.

    Doğa sporları tutkunlarının uğrak noktası olan Kastamonu’nun Araç ilçesindeki yaylalar, ziyaretçilerine unutulmaz bir doğa deneyimi yaşatıyor. Ulaşımın oldukça kolay olduğu yaylalar, sıcak yaz günlerinde serin ve huzurlu bir kaçış noktası olarak tercih edilirken, yerel ve yabancı turistleri ağırlamayı bekliyor. Türkiye’nin henüz keşfedilmemiş doğa harikası Araç yaylaları için Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi tarafından yeni rota çalışmaları da devam ediyor.

    “Araç’ta 58 kilometrelik rotada toplam 33 tane yayla var”

    Araç ilçesinde belirledikleri rota içerisinde 58 kilometrelik alanda 33 tane yaylanın olduğunu söyleyen Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Öğretim Görevlisi Hikmet Haberal, “Kastamonu’nun Araç ilçesinde bulunan Fındıklı ve Gölcük yaylalarında bulunuyoruz. Tamamen geleneksel yaylacılığın sürdürülmesi gereken bir yayla. Ancak şu anda bir hane bu geleneği sürdürüyor. 70’den fazla büyükbaş hayvanı bu yaylada otlatıyorlar. Fındıklı yaylasından sonra Munay Mağarası, Tavşanlı yaylası, Geley yaylası, Soğuova yaylasına kadar devam ediyor. İlçe merkezinden yayla noktası olarak Sindere yaylasından Yuvaca yaylasına kadar toplamda 58 kilometrelik bir yayla rotası var. Bu güzergahta toplam 33 tane yayla var. Bu yaylalarda birkaç tanesinde yaylacılık faaliyetleri devam ediyor. Diğer yaylalar atıl vaziyette duruyor. Kültürel anlamda yayla mimarisi olan yaylalarımız mevcut. Çok güzel yaylalar var. Susuz Yaylası çok kalabalık. Bu yaylalar kültürel miraslarımızdır. Burada birçok turizm aktivitesi de yapılabilmektedir. Burada kamping alanları var, kamp yapabilir, karavan ile konaklayabilirsiniz. Flora ve sauna çeşitliliği çok fazla. Fındıklı Yaylası, yaylacılığın sürdürüldüğü bir yerdir. Geleneksel olarak mimarisi çanta tipi evlerin yaşatıldığı yer bu bölge oluyor. Fındıklı Yaylasını, turizm gelişme ve koruma bölgesidir. Yayla turizm noktası olma özelliği taşıyan bir yerdir burası. Burasını yayla turizmine kazandırmak istiyoruz. Amacımız yerel halkın kırsal ekonomiye katkı sağlamasıdır” dedi.

    Yaylalarda vatandaşların hayvanlarını otlatmaya başladığını ifade eden Haberal, “Doğu Karadeniz’deki yaylalar, yamaçların üzerindedir, denize paraleldir. Dağların eteklerinde kurulmuştur. Kastamonu yaylaları yüksek rakımdadır ancak tamamen düzlük, ormanlık, yeşillik alanlarda çimenlerin bol olduğu bölgelerdedir. Yaylaya çıkıp taze süt, hayvanın etinden ve sütünden faydalanmak için doğal hayvansal ürünler elde etmek için yaylalar ön plana çıkarılmaktadır. Yaylalar bizim geleneğimizde yaşam kültürümüzdür, Türk örf, adet, gelenek ve göreneklerimizde vardır” diye konuştu.

  • Kastamonu’da ayılar mezarlara dadandı

    Kastamonu’da ayılar mezarlara dadandı

    Kastamonu’nun Cide ilçesi Mencekli köyünde ayılar mezarlara dadandı. Mezarların üzerinde yetişen bitkilerin köklerini yemek isteyen ayılar mezarları kazdı.

    Mezarları kazılmış halde gören vatandaşlar ise önlem alınmasını istedi.

  • Heyelan sebebiyle köy yolları zarar gördü

    Heyelan sebebiyle köy yolları zarar gördü

    Kastamonu’nun İhsangazi ilçesinde etkili olan kuvvetli sağanak yağışlar sebebiyle Kayapınar ve Sepetçioğlu köylerine ulaşımın sağlandığı yollar, heyelan sebebiyle zarar gördü. Kastamonu İl Özel İdaresi ekipleri tarafından başlatılan çalışmalar ile kapanan köy yolları temizlendi.

  • Yıldırım çarptı büyükbaş hayvan telef oldu

    Yıldırım çarptı büyükbaş hayvan telef oldu

    Olay, Kastamonu’nun Tosya ilçesine bağlı Aşağı Kayı köyünde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Tosya’da gök gürültülü sağanak yağış etkili oldu.

    Köye ait meralık alanda otlayan büyükbaş hayvanlar, dolu yağışının ardından sağanak yağış ile birlikte etrafa kaçıştı. Bu sırada merada otlayan Ramazan Derin’e ait büyükbaş hayvanların üzerine yıldırım düştü. Düşen yıldırım sonucu Ramazan Derin’e ait bir büyükbaş hayvan telef oldu.

    Tosya Aşağı Kayı Köyü Muhtarı Ersin Çoğalmış, köyün merasında otlayan hayvanların üzerine yıldırımın düştüğünü belirterek, “1 büyükbaş hayvanımız telef oldu. Köyümüz sakinlerinden Ramazan Derin’in beslediği ve sütünden yağından istifade ettiği hayvan telef oldu ne yazık ki. Çok üzgünüz” dedi.