Kategori: Kayseri

  • Kadavradan beklerken babası böbreğini verdi

    Kadavradan beklerken babası böbreğini verdi

    Kayseri’de 16 yaşındaki doğuştan böbrek hastası Tolgacan Yüksel, 6 senedir kadavradan nakil olabilmek için sıra bekliyordu. Babasının böbreğini bağışlayacağını söylemesi üzerine umutları yeşeren Tolgacan, hayallerine kavuştu. Yapılan tetkiklerde babası 50 yaşındaki Dursun Yüksel’in böbreği uyumlu çıkınca Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde nakil yapıldı. Babasının böbreği ile yeniden hayata tutunan Tolgacan, diyalizden önceki hayatına yeniden döndü. Yaşadığı süreci anlatan Tolgacan Yüksek; “6 senedir diyalize giriyorum. Nakil süreci zordu. Şimdi nakil oldum ve eskisi gibi hayatıma devam ediyorum. kadavradan nakil için bekledik ama çıkmadı. En son babam böbreğini verdi. Nakil için ameliyat oldum ve 2 ay bu süreç sürdü. Hiç beklemediğim anda oldu. Şimdi durumum iyi. İstediğim gibi gezebiliyorum, oynayabiliyorum. Diyaliz vücudu bitiriyor. Şimdi eskisi gibi iyiyim. Eski hayatıma devam ediyorum. Eğitimim de yarı da kalmıştı. Devam etmeyi düşünüyorum. İnsanlar da organ bağışlarlarsa iyi olur. O kadar kişi bekliyor. Hayatlarını kurtarabilirler. İnsanlar dua da kazanır” ifadelerini kullandı.

    Baba Dursun Yüksel de; “Tolgacan’ı 16 senedir hastaneye götürüp getiriyorduk. Nakil için sıraya yazılmıştık. 6 senedir diyalize giriyordu. Çıkmayınca ben böbreğimi verdim. Bu şekilde hayatımızı sürdürüyoruz. Çok güzel duygu. Böbreğimi verdim ama aynı hayatıma devam ediyorum. Herkesin de bağış yapmasını isterim” dedi.

    “Hayatının önemli bir kısmını sıkıntıyla geçirdi”

    Erciyes Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Pediatri Nefroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sibel Yel de, “Tolgacan 1 yaşındayken kemik eğrilikleri ve kanında düşüklük gibi böbrek hastalığının belirtileri ile bize başvurmuştu. Çok erken yaşta böbrek yetmezliği geliştiği için hayatının önemli bir dönemini çeşitli sıkıntılar ile geçirdi. Son 6 yılda da çocuklarda kullandığımız karnına katater koyarak günlük karnına su verip alma şeklinde diyaliz yapıyorduk. Bunun da hastayı zorlayan tarafları var. Özellikle hastanın sosyal yönünü çok etkiliyor. Bu şekilde süreç geçirdikten sonra babasından böbrek nakli şansını yaşadık. Doku uyumu sağlandı ve çeşitli testlerden geçerek yakın zamanda nakil oldu. Ortak bir çalışma ve emekle Tolga’nın nakli gerçekleşti ve nakil sonrasında da çeşitli sıkıntılar açısından izlendi. Halen de takibimiz altında. Böbrek yetmezliğinde olan ve son döneme gelmiş olan hastaların tedavi şekilleri hemodiyaliz veya periton diyalizidir. Hiçbir diyaliz modalitesinin gerçek bir böbrek dokusunun yaptığı işi yaparak tam bir üre kreatinin temizliği sağlamayacağını da akıllarımızda bulundurmamız gerekir” şeklinde konuştu.

    “Organ bağışını vasiyet edin”

    Nakli gerçekleştiren uzmanlardan Erciyes Üniversitesi Genel Cerrahi Uzmanı ve Organ Nakil Cerrahı Doç. Dr. Tutkun Talih da, organ bağışını yaygınlaştırmak için bağışın vasiyet edilmesi gerektiğini söyleyerek; “Genel Cerrahi ve Bu durum Tolgacan için iyi bir şey. Babasının böbreği uydu ve taktık. Babası canından canını bağışladığı ama herkes Tolgacan gibi şanslı değil. Ülkemizde 30 bine yakın insan organ bekliyor. Ailelerinden birinin organı tutsun verir. O kişilerde beklemez ama olmayınca olmuyor. Bizim en büyük hedefimiz kadavralardan nakilleri artırmak. Birçok beyin ölümü oluyor ama bu hastaların birçoğu organ bağışında bulunmuyor. Bunu vasiyet etmemiz lazım. “Bir şey olursa organlarımı bağışlıyorum. Birileri benim organlarımla hayatını sürdürsünler. Onlar top oynarken, yürürken, işini yaparken onda beni görün” diye vasiyet edelim. Ben bunun denenmesi gerektiğine inanıyorum. Tolgacan’a da keşke babasından değil de kadavradan çıksaydı. Bu büyük bir emek. Çok büyük bir organizasyon” diye konuştu.

  • Kayseri’de 1 kilo uyuşturucu ele geçirildi

    Kayseri’de 1 kilo uyuşturucu ele geçirildi

    Edinilen bilgiye göre Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince düzenlenen operasyonlarda M.B. S.E. ve M.S.S. yakalandı. Narkotik Arama Köpeği Mia ile yapılan aramalarda ise; 3 parça halinde toplam 1 kilo 170,96 gram uyuşturucu madde ile 99 adet narkotik hap ele geçirildi. Olayla ilgili 3 kişi gözaltına alınırken soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
    Kayseri İl Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada; “Halkımızın huzurunu bozmaya çalışanlar ile mücadelemiz aralıksız ve kararlı bir şekilde devam edecektir” ifadelerine yer verildi.

  • Kadavradan beklerken babası böbreğini verdi

    Kadavradan beklerken babası böbreğini verdi

    Kayseri’de doğuştan böbrek hastası olan ve 6 senedir diyalize girerek kadavradan nakil bekleyen 16 yaşındaki Tolgacan, babasının bağışladığı böbrek ile yeniden hayata tutundu.
    Kayseri’de 16 yaşındaki doğuştan böbrek hastası Tolgacan Yüksel, 6 senedir kadavradan nakil olabilmek için sıra bekliyordu. Babasının böbreğini bağışlayacağını söylemesi üzerine umutları yeşeren Tolgacan, hayallerine kavuştu. Yapılan tetkiklerde babası 50 yaşındaki Dursun Yüksel’in böbreği uyumlu çıkınca Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde nakil yapıldı.

    Babasının böbreği ile yeniden hayata tutunan Tolgacan, diyalizden önceki hayatına yeniden döndü. Yaşadığı süreci anlatan Tolgacan Yüksek; “6 senedir diyalize giriyorum. Nakil süreci zordu. Şimdi nakil oldum ve eskisi gibi hayatıma devam ediyorum. kadavradan nakil için bekledik ama çıkmadı. En son babam böbreğini verdi. Nakil için ameliyat oldum ve 2 ay bu süreç sürdü. Hiç beklemediğim anda oldu. Şimdi durumum iyi. İstediğim gibi gezebiliyorum, oynayabiliyorum.

    Diyaliz vücudu bitiriyor. Şimdi eskisi gibi iyiyim. Eski hayatıma devam ediyorum. Eğitimim de yarı da kalmıştı. Devam etmeyi düşünüyorum. İnsanlar da organ bağışlarlarsa iyi olur. O kadar kişi bekliyor. Hayatlarını kurtarabilirler. İnsanlar dua da kazanır” ifadelerini kullandı.
    Baba Dursun Yüksel de; “Tolgacan’ı 16 senedir hastaneye götürüp getiriyorduk. Nakil için sıraya yazılmıştık. 6 senedir diyalize giriyordu. Çıkmayınca ben böbreğimi verdim. Bu şekilde hayatımızı sürdürüyoruz. Çok güzel duygu. Böbreğimi verdim ama aynı hayatıma devam ediyorum. Herkesin de bağış yapmasını isterim” dedi.

    “Hayatının önemli bir kısmını sıkıntıyla geçirdi”
    Erciyes Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Pediatri Nefroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sibel Yel de, “Tolgacan 1 yaşındayken kemik eğrilikleri ve kanında düşüklük gibi böbrek hastalığının belirtileri ile bize başvurmuştu. Çok erken yaşta böbrek yetmezliği geliştiği için hayatının önemli bir dönemini çeşitli sıkıntılar ile geçirdi. Son 6 yılda da çocuklarda kullandığımız karnına katater koyarak günlük karnına su verip alma şeklinde diyaliz yapıyorduk.

    Bunun da hastayı zorlayan tarafları var. Özellikle hastanın sosyal yönünü çok etkiliyor. Bu şekilde süreç geçirdikten sonra babasından böbrek nakli şansını yaşadık. Doku uyumu sağlandı ve çeşitli testlerden geçerek yakın zamanda nakil oldu. Ortak bir çalışma ve emekle Tolga’nın nakli gerçekleşti ve nakil sonrasında da çeşitli sıkıntılar açısından izlendi. Halen de takibimiz altında. Böbrek yetmezliğinde olan ve son döneme gelmiş olan hastaların tedavi şekilleri hemodiyaliz veya periton diyalizidir. Hiçbir diyaliz modalitesinin gerçek bir böbrek dokusunun yaptığı işi yaparak tam bir üre kreatinin temizliği sağlamayacağını da akıllarımızda bulundurmamız gerekir” şeklinde konuştu.

    “Organ bağışını vasiyet edin”
    Nakli gerçekleştiren uzmanlardan Erciyes Üniversitesi Genel Cerrahi Uzmanı ve Organ Nakil Cerrahı Doç. Dr. Tutkun Talih da, organ bağışını yaygınlaştırmak için bağışın vasiyet edilmesi gerektiğini söyleyerek; “Genel Cerrahi ve Bu durum Tolgacan için iyi bir şey. Babasının böbreği uydu ve taktık. Babası canından canını bağışladığı ama herkes Tolgacan gibi şanslı değil. Ülkemizde 30 bine yakın insan organ bekliyor. Ailelerinden birinin organı tutsun verir.

    O kişilerde beklemez ama olmayınca olmuyor. Bizim en büyük hedefimiz kadavralardan nakilleri artırmak. Birçok beyin ölümü oluyor ama bu hastaların birçoğu organ bağışında bulunmuyor. Bunu vasiyet etmemiz lazım. “Bir şey olursa organlarımı bağışlıyorum. Birileri benim organlarımla hayatını sürdürsünler. Onlar top oynarken, yürürken, işini yaparken onda beni görün” diye vasiyet edelim. Ben bunun denenmesi gerektiğine inanıyorum. Tolgacan’a da keşke babasından değil de kadavradan çıksaydı. Bu büyük bir emek. Çok büyük bir organizasyon” diye konuştu.

  • Şehir Terminali’nin yapımına başlandı

    Şehir Terminali’nin yapımına başlandı

    Develi Belediye Başkanı Adem Şengül, yapımına başlanan şehir terminalinde incelemelerde bulundu. Develi Belediye Başkanı Adem Şengül, Reşadiye Mahallesi Şehir Mezarlığı karşısına yaptırılacak olan Develi Şehir Terminali’nin inşaat çalışmalarını yerinde inceledi. Başkan Şengül, Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından ihalesi yapılan ve ilçenin giriş kapısı olacak şehir terminalinin 9 ay gibi bir sürede bitirilmesinin hedeflendiğini söyledi. Şengül, Develi’nin önemli bir ihtiyacı olan şehir terminalinin yapımı konusunda Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç ve emeği geçen herkese teşekkür etti. Develi Şehir Terminali’nin bin metrekare kapalı alan ve oto yıkama servisleri dahil 7 bin 500 metrekare açık alan üzerine kurulacağı belirtildi.

  • Kapısı açık otobüsten düşen şahıs, 37 gün sonra hayatını kaybetti

    Kapısı açık otobüsten düşen şahıs, 37 gün sonra hayatını kaybetti

    Edinilen bilgiye göre; geçtiğimiz 27 Eylül’de Melikgazi ilçesine bağlı Aydınlıkevler Mahallesi Cengiz Topel Caddesi üzerindeki duraktan evine gitmek için Y.A. idaresindeki halk otobüsüne binen Şükrü Özcan (74) koltuğa oturmak için uğraştığı sırada otobüsün ani fren yapması sonucu dengesini kaybederek açık kapıdan aşağı düştü. Çevredekilerin ihbarı üzerine ambulansla Kayseri Şehir Hastanesine kaldırılan ve beyin kanaması geçiren talihsiz adam tedavi altına alındı. Özcan, 37 günlük yaşam mücadelesini kaybederek, hayata gözlerini yumdu. Şükrü Özcan’ın cenazesi kılınan cenaze namazının ardından şehir mezarlığında toprağa verildi. Cenaze namazına, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, Hacılar Belediye Başkanı Bilal Özdoğan ve merhumun yakınları katıldı.
    Öte yandan; halk otobüsü şoförü Y.A.’nın olay günü gözaltına alındığı, ifadesinin ardından serbest bırakıldığı öğrenildi.

    Olay güvenlik kamerasında
    Öte yandan, Şükrü Özcan’ın düşerek ağır yaralandığı olay otobüs kamerasına yansıdı. Otobüse bindikten sonra elindeki poşetleri yerleştirirken otobüsün ani fren yaptığı ve Özcan’ın açık bırakılan kapıdan aşağı düştüğü anlar saniye saniye güvenlik kamerasına yansıdı.

  • Kayseri’de şok uygulamalar devam ediyor

    Kayseri’de şok uygulamalar devam ediyor

    Edinilen bilgiye göre Asayiş Şube Müdürlüğü Devriye Ekipler Amirliği ekipleri ile Yunus Timleri, Güven Timleri ve Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü personelince uygulamalar yapıldı. Toplam 35 ekip ve 70 personelle yapılan 22 şok uygulamada, 5 bin 907 şahıs ve 2 bin 191 oto sorgusu yapıldı, 140 park/bahçe ve 81 ticari taksi kontrol edildi. Çalışmalarda; 8 aranan şahıs yakalandı, 4 şahıs hakkında toplam 22,82 gram narkotik madde ve 3 adet narkotik hap bulundurmaktan gerekli adli işlemler başlatıldı, 9 yoklama kaçağı şahsa da işlem yapıldı. Öte yandan ekiplerde 2 adet ruhsatsız tabanca, 2 adet ruhsatsız tüfek, 1 adet kuru sıkı tabanca, 15 adet fişek, 2 adet yakalama/hacizli oto ele geçirildi.
    İl Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada; Halkımızın huzurunu bozmaya çalışanlar ile mücadelemiz aralıksız ve kararlı bir şekilde devam edecektir” ifadeleri kullanıldı.

  • Aranan şahıslar yakalandı

    Aranan şahıslar yakalandı

    Edinilen bilgiye göre Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince aranan şahısların yakalanmasına yönelik çalışma yapıldı. Çalışmalarda; hakkında ‘Uyuşturucu Madde Ticareti Yapmak’ ve ‘hırsızlık” suçlarından 13 yıl 6 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan cezaevi firarisi A.I. ile hakkında ‘Uyuşturucu Madde Kullanmak’ suçundan 2 yıl kesinleşmiş hapis cezası bulunan Ö.C.Ö. yakalandı. İşlemleri tamamlanan şahıslar tutuklanarak cezaevine teslim edildi.

    İl Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada; “Halkımızın huzurunu bozmaya çalışanlar ile mücadelemiz aralıksız ve kararlı bir şekilde devam edecektir” denildi.

  • Narkotik polisi okul çevrelerini denetledi

    Narkotik polisi okul çevrelerini denetledi

    Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince Seyyid Burhaneddin Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ve civarında okulla ilgisi olmayan şahıslara yönelik Narko-Okul Uygulaması yapıldı. Uygulamada; 9 araç ve 32 şahıs sorgulandı.

    İl Emniyet Müdürlüğü’nce yapılan açıklamada; “Geleceğimizin teminatı olan gençlerimizi bağımlılık yapan maddelerden uzak tutarak, sağlıklı ve güçlü bir gelecek inşa edeceğiz” denildi.

  • 10 Kasım Atatürk’ü Anma Koşusu yapıldı

    10 Kasım Atatürk’ü Anma Koşusu yapıldı

    Tomarza Gençlik ve Spor İlçe Müdürlüğü koordinesinde yapılan 10 Kasım Atatürk’ü Anma Koşusu renkli görüntülere sahne oldu.
    Tomarza Gençlik ve Spor İlçe Müdürlüğü koordinesinde yapılan 10 Kasım Atatürk’ü Anma Koşusu; ilçeye bağlı Develi Caddesi üzerinde yapıldı. Ortaokul ve liseler arasında kız ve erkek öğrencileri arasında yapılan koşuda renkli görüntüler ortaya çıkarken, öğrenciler dereceye girmek için büyük çaba sarf etti.

    Yarışların ardından Tomarza Gençlik ve Spor İlçe Müdürlüğü’nde madalya töreni düzenlendi. Madalya törenine; Tomarza Kaymakamı Ali Buzkaya, Tomarza İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Kurt, Tomarza Gençlik ve Spor İlçe Müdürü Ali Kılıç, Tomarza İlçe Jandarma Komutanı Kadir Er, Tomarza İlçe Emniyet Amiri Yaşar Şahin, okul müdürleri, öğretmeler ve öğrenciler katıldı.
    Dereceye giren öğrencilerin madalyalarının protokol üyeleri tarafından verilmesi ile program son buldu.

  • ‘Organ bağışı’ uyarısı

    ‘Organ bağışı’ uyarısı

    Kayseri Şehir Hastanesi Üroloji Kliniği ve Böbrek Nakli Sorumlusu Doç. Dr. Mert Ali Karadağ organ bağışının önemine dikkat çekerek, “1 kişi 7 kişiye can olabilecekken toprağa gidiyor” dedi. Kayseri Şehir Hastanesi Üroloji Kliniği ve Böbrek Nakli Sorumlusu Doç. Dr. Mert Ali Karadağ, Kayseri Şehir Hastanesi’nde 3 yıl önce kurulan böbrek nakli merkezinde şimdiye kadar 10 böbrek nakli gerçekleştirdiklerini ve nakil yapılan kişilerin sağlığına kavuştuğunu belirtti.

    Organ bağışı konusunda bilgiler veren Karadağ, “Merkezimiz 2021 yılında faaliyete girdi. Sadece Kayseri değil civar illerine de hizmet veren tek böbrek nakil merkeziyiz. Departmanımız kurulduğundan beri 10 hastaya nakil uyguladık ve başarılı olduk. Bunlardan bir tanesi kadavradan, 9 tanesi de canlı vericiydi. Hepsi hayatlarına gayet mutlu bir şekilde devam ediyorlar. Beyin ölümü gerçekleşen ama halen kalbi atan hastalara 5 kişilik bir heyet tarafından verilen beyin ölümü kararından sonra yakınlarına teklif sunuluyor. Bu artık geri dönüşsüz bir süreç. Görünüşte hasta yaşıyor bile olsa beyin ölümü olduğu için beyin ölümü kabul ediliyor. Aile yakınları tarafından da kabul edilirse kadavra ile ilgili organ verme süreci başlıyor” dedi.

    “1 kişi 7 kişiye can olabilecekken toprağa gidiyor”
    Türkiye’de böbrek nakli konusunda canlı vericili iyi durumda olduklarını ama önemli olanın kadavradan nakil olduğunu kaydeden Doç. Dr. Karadağ, “Dünyada genel kabul gören ve uygun olanı kadavradan organ naklini artırmak. Bu çok önemli. Bir kadavra 7 kişiye can olabiliyor. Sadece böbrek diye düşünmeyin. 2 böbrek, karaciğer, pankreas, bağırsak, akciğer ve kalpte olabiliyor. O yüzden ülke olarak önemli bir şekilde üstüne düşmemiz gereken konu kadavra naklini artırmamız.

    Çünkü canlı verici de hastanın herhangi patolojisi yok, sapasağlam geliyor ve böbreğini vererek tek böbrekle kalıyor. O da hayatına devam ediyor ve bir problem olmuyor. Bizim kadavradan nakli artırmamız lazım. Buna izinleri vermemiz lazım. Doğru olanda kadavradan nakli artırabilmek. Kadavradan nakli artırabilmek halk için doğru. Çok daha sağlıklı. Çünkü zayi olup gidiyor. 1 kişi 7 kişiye can olabilecekken toprağa gidiyor. 1 kişi 7 kişiye can vererek de dünyadan göçüp gidebilir. Bu hepimiz açısından bir borç. Şuanda yürüyoruz, nefes alabiliyoruz ama hepimiz birer organ nakil hastası adayıyız. Karaciğer ve böbrek yetmezliğimiz olabilir.

    Bu hepimizin üzerine düşen bir görev. Bugün benim ihtiyacım yok, evde rahatım ama bu 3 ay sonra böyle olacak anlamına gelmiyor. Hepimizin üzerine düşen görev organ bağışında bulunmak” diye konuştu.
    Nakil bekleyen hastalarında zor zamanlar geçirdiğinin altını çizen Mert Ali Karadağ, “Hastalar düzenli diyaliz programına alınıyorlar. Cihazlarda haftada 4 sefer olarak 20 saatleri gidiyor.

    Ciddi bir zaman kaybı. Kullandıkları ilaçlarla birlikte komplikasyonları artıyor. Böbrek naklinden sonra hastalar ilaçlarını aldıkları sürece hayatlarına kaliteli şekilde devam edebiliyorlar. Hem madden hem de manen tartışılamaz bir üstünlük. Organ nakli diyaliz tedavisinden üstündür. Her anlamda bu kadar net” ifadelerini kullandı.