Olay, dün saat 14.30 sıralarında merkez Selçuklu ilçesi Cumhuriyet Mahallesi Nuryol Sokak üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, M.Y.B. (24), otomobil ile ablasının yaşadığı evin önüne geldi. Burada eniştesi Oktay Can Anlı (26) ile tartışmaya başlayan M.Y.B. eniştesini yanında getirdiği tabanca ile ateş ederek ağır yaraladı. Anlı, ihbar üzerine olay yerine sevk edilen sağlık ekiplerince yapılan ilk müdahalenin ardından ambulansla Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine kaldırıldı ancak müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Eniştesini vuran şüpheli ise polis ekipleri tarafından gözaltına alındı. Zanlının emniyetteki işlemlerinin devam ettiği öğrenildi.
Kategori: Konya
-
Konya’da yüzlerce yavrusunu sırtında taşıyan zehirli örümcek görüldü
Konya’nın Kulu ilçesi Alpaslan Mahallesi’nde bir kişi, sokakta yürüdüğü sırada otların arasında büyük bir örümcek fark etti. Bildiği örümceklerden farklı olduğunu gören vatandaş hayvanı incelediğinde doğada rastlanılan örümceğin Sarı Ömer örümceği olduğu tespit etti. Örümcek bir süre sonra ise otların arasında gözden kayboldu. Öte yandan, dünyada çöl bölgelerinde ülkemizde de Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da yaşayan Sarı Ömer örümceğinin, zehriyle bir insanı öldürebildiği öğrenildi.
-
Tartıştığı eniştesini silahla vurdu
Olay, saat 14.30 sıralarında merkez Selçuklu ilçesi Cumhuriyet Mahallesi Nuryol Sokak üzerinde meydana geldi.
Edinilen bilgiye göre, M.Y.B. (24), 42 AGT 647 plakalı otomobil ile ablasının yaşadığı evin önüne geldi. Burada eniştesi O.C.A. (26) ile tartışmaya başlayan M.Y.B. eniştesine yanında getirdiği tabanca ile ateş etti. Enişte O.C.A. vücudunun çeşitli yerlerinden vurularak ağır yaralandı. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Yaralı enişteye sağlık ekipleri tarafından yapılan ilk müdahalenin ardından ambulansla Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı. Eniştesini vuran şüpheli polis ekipleri tarafından gözaltına alınırken eniştenin hayati tehlikesinin bulunduğu öğrenildi.
-
Böcek ilacıyla 8 yaşındaki çocuğun ölümüne sebep olan kiracı ve ilaç satısına 2 yıldan 15 yıla kadar hapis talebi
Olay, 31 Ocak 2024 günü akşam saatlerinde merkez Meram ilçesi Uluırmak Mahallesinde bulunan 2 katlı kerpiç bir evde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, kerpiç evin alt katında kiracı olarak oturan A.E.A., evdeki böcekleri öldürmek için daireyi ilaçladıktan sonra pencere ve kapıyı bantlayarak evden ayrıldı. Böcek ilacının kokusunun ikinci katta N.D.’nin oturduğu daireye sızmasının ardından evde bulunan N.D.’nin kızı ve torunları kokudan etkilendi. Ertesi gün sabah saatlerinde rahatsızlanan N.D.’nin kızı A.T. (40) ve çocukları F.T. (18), Y.T. (15) ile yeğenleri S.G.B. (21) ve M.B. (17) mide bulantısı şikayetiyle hastaneye giderken, anneanne N.D. ile 8 yaşındaki Ahmet Enes Temel evde kaldı. Bir süre sonra anneanne N.D., torunu Ahmet Enes Temel’in hareketsiz olduğunu fark etmesi üzerine durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. Adrese sevk edilen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Konya Numune Hastanesine kaldırılan Ahmet Enes Temel kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Olay sonrası Suriye uyruklu kiracı A.E.A. ve ilacı satan A.E.M. (32) gözaltına alındı. Kiracı A.E.A. ifadesinde böcek ilacını sosyal medyadan tanıştığı A.E.M.’den 800 lira karşılığında aldığını, evi de onun ilaçladığını, ‘3 gün evde oturmayın’ uyarısının ardından çocukları ile beraber bir akrabasına gittiğini söyledi. Şüpheliler çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.
2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi
Konya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma tamamlanırken, hazırlanan iddianamede tutuklu 2 sanık hakkında ‘taksirle bir kişinin ölümüne ve birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma’ suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi. İddianamede, şüphelilerin gerekli özeni ve dikkati göstermedikleri, A.E.A.’nın evi ilaçlandıktan sonra kapı ve pencerelerini sıkı bir şekilde kapattığı, evde oluşan zehirli gazların üst katta oturan N.D.’nin evine sızdığı, bu sızan gazlar nedeniyle Ahmet Enes ve evdeki diğer kişilerin zehirlendiği belirtildi.
Öte yandan, iddianamede yer alan toksikoloji raporuna göre de küçük Ahmet Enes’in kanında ve midesinde çinko ve alüminyum maddesine rastlanıldığı, 8 yaşındaki çocuğun ise alüminyum ve çinko içeren böcek ilacı zehirlenmesi sonucu hayatını kaybettiği belirlendi. -
20 yıl hapis cezası ile aranan şahıs yakalandı
Akşehir İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği ekipleri, ilçede huzur ve güvenliğin sağlanması için aralıksız çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda yapılan çalışmalar neticesinde, yıllar önce Antalya’da suç işleyip kayıplara karışan, hakkında iki ayrı yakalama kararı bulunan ve uzun süredir aranan M.A.A.’nın izini süren ekipler, şahsın Akşehir’de olduğunu ve inşaatlarda işçi olarak çalıştığını belirledi. Şüphelinin kaldığı yeri de tespit eden ilçe emniyet müdürlüğü ekipleri şüpheli M.A.A.’nın kaldığı eve operasyon düzenledi. M.A.A. evde 1 adet ruhsatsız tabanca ile yakalandı. Şüpheli M.A.A.’nın iki ayrı dosyadan “Gece vaktinde silahla kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması ve yol kesmek suretiyle ya da konutta, iş yerinde veya bunların eklentilerinde birden fazla kişi tarafından birlikte yağma” suçundan kesinleşmiş 19 yıl 14 ay 15 gün hapis cezası olduğu tespit edildi. Emniyetteki işlemleri tamamlanan şüpheli M.A.A. işlemlerinin ardından Akşehir Cezaevine gönderildi.
-
Konya’da otomobil kontrolden çıktı: 4 yaralı
Kaza, Konya – Adana karayolu Karapınar ilçesi Akören Mahallesi yakınlarında yaşandı. Edinilen bilgiye göre, A.G. idaresindeki otomobil, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu refüje çarptı. Kazada sürücü ile otomobilde bulunan 3 kişi yaralandı. İhbar üzerine kaza yerine sağlık, polis ve jandarma ekipleri sevk edildi. Yaralılar sağlık ekipleri tarafından yapılan ilk müdahalenin ardından ambulanslarla Ereğli Devlet Hastanesine kaldırıldı.
Kazayla ilgili tahkikat başlatıldı. -
Konya’da 3 araç çarpıştı: 1 yaralı
Kaza, Konya Adana Kara yolu Ereğli ilçesi Adliye Kavşağında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Adana’dan Konya istikametine seyir halinde olan A.D. idaresindeki otomobil kırmızı ışıkta beklemekte olan B.T. idaresindeki marka otomobile çarptı. Çarpmanın etkisiyle 34 plakalı araç önünde ışıkta bekleyen A.Ç. idaresindeki otomobile araca çarptı. Kazada 34 plakalı araç sürücüsü B.T. yaralandı. Kaza ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Yaralı sürücü sağlık ekipleri tarafından yapılan ilk müdahalenin ardından ambulansla Ereğli Devlet Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı. Görgü tanıkları kazaya sebebiyet veren 45 plakalı aracın sürücüsü A.D.’nin olay yerinden kaçtığını belirtirken, kazayla ilgili tahkikat başlatıldı.
-
Konya’da tır şarampole devrildi, sürücü yaralandı
Kaza, saat 09.30 sıralarında Ankara Kara yolu Kulu Makas Kavşağı yakınlarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Adana istikametinden İstanbul’a seyir halinde olan M.K. idaresindeki 27 ND 606 plakalı Scanıa marka tır sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kontrolden çıkarak şarampole indi. Ağaçlara çarpan tır devrilirken, dorsesinde yüklü bulunan boya tankları etrafa savruldu. Kazada tır sürücü M.K. yaralandı. Kaza ihbarı üzerine olay yerine sağlık, polis ve jandarma ekipleri sevk edildi. Yaralı sürücü ambulansla Kulu Bölge Devlet Hastanesi acil servisine kaldırılarak tedavi altına alındı.
Kazayla ilgili tahkikat başlatıldı. -
Kontrolden çıkan otomobil takla attı: 4 yaralı
Kaza, Ankara-Niğde Otoyolu Kulu Gişeleri yakınlarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, İ.Y. idaresindeki 34 LN 5912 plakalı otomobil, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kontrolden çıkarak yol kenarına takla atarak durabildi. Kazada otomobilde bulunan sürücü İ.Y., eşi M.Y. ve 2 çocuğu yaralandı. İhbar üzerine olay yerine sağlık, polis ve jandarma ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin olay yerindeki ilk müdahalesinin ardından yaralılar, ambulanslarla Kulu Bölge Devlet Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı.
Kazayla ilgili tahkikat başlatıldı. -
Obruk oluşumu öncesi belirtilere dikkat
Son yıllarda Türkiye genelinde etkili olan kuraklık Konya’da da etkisini sürdürüyor. Tarımın başkenti olarak bilinen Konya Ovasında yer altı su seviyesi her geçen gün daha da düşerken, obruk oluşumları da artarak devam ediyor. Son araştırmalarda yaklaşık 3 bin obruğun kayıtlara geçtiğine değinen Konya Teknik Üniversitesi Obruk Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Fetullah Arık, “Konya çevresindeki obrukların varlığını öteden beri biliyoruz. Hemen Konya’ya çok yakın noktalarda geçtiğimiz günlerde Kızılcakuyu bölgesinde oluşan obruk yakınlarında geçmişte de oluşmuştu. Buradaki obruk aslında bölgedeki yer altındaki suların çekilmesi neticesinde çökellerin sıkışması sonucunda oluşan çökme yapılarından bir tanesi. Bölgede 15-20 metre uzunluğunda bir yarığın ucundaki seviyede çökme meydana geldi. Burası da yola isabet ediyor. Tabii bölge içerisinde özellikle Hotamış formasyonunun içerisinde sıkça obruklar görülüyordu. Buranın farklı olarak Divanlar formasyonu dediğimiz daha yaşlı kayalardan malzeme almış olan bir döküntü malzeme içerisinde meydana gelmiş olması. Altta tabii karşılık sistem çalışmaya devam ediyor, dinamik bir süreç yürüyor. Bunun alttaki boşluklar üstteki malzemenin hareket etmesi neticesinde ortaya çıkmış oluyor. Tabii kent merkezine yakın olması doğal olarak bir panik havası oluşturmuş durumda ancak bundan daha yakın obrukların varlığını da biliyoruz. Özellikle Konya’nın doğu kesimlerindeki alanlarda daha küçük ölçekli çökme yapıları mevcut şu ana kadar tespit ettiğimiz obruklar içerisinde. Burada en önemli husus şu; bu havza içerisinde bu yıl da maalesef kuraklığın etkileri ciddi bir şekilde görüldü ve bölge içerisinde de yer altı suyu kullanımı devam ediyor. O nedenle son zamanlarda oluşan obruklarla yer altı su seviyesinin değişimleri ciddi bir ilişki kurulabiliyor. Bu nedenle vatandaşlarımızın yine her zaman olduğu gibi yer altı suyu kullanımında daha tasarruflu ve verimli yöntemler kullanmasını öneriyoruz” dedi.
“Kapanmayan çekmeceler ve kapılar, sıkışan pencereler belirtiler olarak söylenebilir”
Obruk Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Fetullah Arık, “Afet ve acil durumlarda müdahale edecek kurumumuz belli. AFAD İl Müdürlüğü ya da ilgili telefonları arayarak bunlara müracaat edebilirler. Obruklarla ilgili birçok belirti var normal çökme yapılarıyla da ilgili. Aslında bunları tekrar etmek gerekirse geçmişte su birikmeyen yerlerde suyun birikmeye başlaması, yerde kırıkların, çatlakların da oluşması, bina temellerinde oturmaların oluşması, yine bina içlerinde duvarlarda kırıkların, çatlakların oluşması, bazı kapanmayan çekmeceler, kapanmayan kapılar, sıkışan pencereler bütün bunlar belirtiler olarak söylenebilir. Tabii yer altı suyu kullanılan bölgelerde ise özellikle vatandaşların kuyularından çamurlu su akmaya başlaması ya da yerden gürültülerin duyulması obruk belirtisi olabilir. Bu durumda vatandaşlarımızın obruk oluşabilecek alandan uzak durmaları ve en yakın bilgiyi AFAD ve merkezine bildirmeleri uygun olacaktır. Eğer önlem alınması gerekiyorsa da yetkililer önlemlerini alacaklardır” şeklinde konuştu.
“Bazı gözlem kuyularında 15-20 metreye ulaşan yeraltı seviyesi düşümleri de söz konusu”
Yer altı su seviyesinin giderek düşmeye devam ettiğinin altını çizen Prof. Dr. Fetullah Arık, “Şu anda havza içerisinden bazı gözlem kuyularından alınan vatandaşlardan aldığımız bilgilere göre, yer altı seviyesinin giderek düşmeye devam ettiğini görüyoruz. Bu havza içerisinde özellikle Konya, Karaman, Aksaray’da farklı noktalarda, farklı seviyelerde olsa da düşüş ortalama 5-6 metre seviyesinde görüyoruz. Bazı gözlem kuyularında ve vatandaş kuyularında 15-20 metreye ulaşan yer altı seviyesi düşümleri de söz konusu. Dolayısıyla süreç sürekli olarak yer altı su kaynaklarının aleyhine ilerliyor. Bu havza içerisinde yer altı suyu kullanımı kaçınılmaz gibi görünüyor. Çünkü tarımsal üretimin devam etmesi için yer altı su kaynakları kullanılacaktır. Ancak havza içerisinde çok su ihtiyacı olan bitkilerin üretiminin bir planlamaya giderek biraz daha azaltılması gerekiyor. Bunu da yasaklamayla ya da cezayla değil, belki de daha az tüketen bitkilerin teşvik edilmesiyle mümkün olabilecektir. O da vatandaşlarımızın doğrudan yapacağı bir şey değil, devletimizin bununla ilgili bir planlama yapmasını gerektiriyor” diye konuştu.