Kategori: Konya

  • Eşini 46 bıçak darbesiyle öldüren kocaya ‘tahrik ve iyi hal’ indirimi

    Eşini 46 bıçak darbesiyle öldüren kocaya ‘tahrik ve iyi hal’ indirimi

    Konya’da, 2 yıl önce 3 çocuğunun annesi eşi Tuba Erkol’u (37), 46 yerinden bıçaklayarak öldüren tutuklu Bekir Erkol’un (42), yargılandığı davada karar çıktı. Mahkeme heyeti, Bekir Erkol’u ‘Eşi kasten öldürme’ suçundan önce ağırlaştırılmış hapis cezasına çarptırdı. Ardından da suçu haksız tahrik altında işlediği ve duruşmadaki iyi halini göz önünde bulundurarak ceza 18 yıl 4 aya indirildi.

    ​Olay, 22 Ağustos 2019’da merkez Karatay ilçesi Fevzi Çakmak Mahallesi Başak Caddesi’ndeki sitede meydana geldi. Belediyenin çöp toplama araçlarında şoförlük yapan Bekir Erkol ile eşi Tuba Erkol arasında, iddiaya göre şiddetli geçimsizlik yaşanmaya başladı. Tuba Erkol, 18 Ağustos’ta kendisine şiddet uygulayan eşinden şikayetçi olup, evden uzaklaştırma kararı aldırdı. Uzaklaştırma kararından 4 gün sonra eve gelen Bekir Erkol, eşiyle tartışmaya başladı. Bekir Erkol, çocuklarının gözleri önünde bıçakla Tuba Erkol’a saldırdı.

    EVDEN KAÇMAYA ÇALIŞTI

    Aldığı bıçak darbeleriyle yaralanan Tuba Erkol, can havliyle kapıyı açıp, dışarı kaçmaya çalıştı. Vahşete tanık olan çiftin yaşları 9 ile 13 arasında değişen 3 çocuğu da babalarını engellemeye çalıştı. Çocukların tüm çabalarına rağmen eşinin peşinden giden Bekir Erkol, Tuba Erkol’u koridorda, 46 yerinden bıçakladı. Tuba Erkol yaşamını yitirirken, Bekir Erkol kızını evde bırakarak, 2 oğluyla annesinin evine gitti. Polisi arayarak teslim olan Bekir Erkol, gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Erkol, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Yürütülen soruşturma sonunda tutuklu Erkol hakkında, ‘Canavarca hisle eşi kasten öldürmek’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı.

    KARNININ ÜZERİNE OTURUP BIÇAKLAMIŞ

    Bekir Erkol’un iş çıkışı eşinin 3 çocuğuyla yaşadığı eve geldiği, eşini, karnının üzerine oturarak defalarca bıçakladığı vurgulanan iddianamede, verilecek cezada takdir indirimi uygulanmaması talep edildi.

    Konya 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Bekir Erkol, bugün görülen karar duruşmasına tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS yöntemiyle katıldı. Öldürülen Tuba Erkol’un babası Mustafa, annesi Behiye, ağabeyleri Osman ve Derviş Ceran salonda hazır bulunurken yanlarında getirdikleri Erkol’un 3 çocuğu ise salon dışına çıkartıldı.

    ‘BENDEN UZAK DURDU’

    Bekir Erkol ise son savunmasında, pişman olduğunu belirterek, eşinin kendisini aldattığını öne sürdü. Erkol, ”Bu olay için çok pişmanım. Bu aldatma olayını aile fertlerinin hepsi biliyor. Ben çocuklarımı refah içinde yaşatmak için gece gündüz çalıştım. Son iki yıldır yanıma hiç yaklaşmadı. Bana hep ‘Sen çöp kokuyorsun’ diyerek benden uzak durdu. Bu yaşanan olay için çok pişmanım” dedi. Duruşmaya katılan aile fertleri ise Tuba Erkol’un canavarca hisle katledildiğini belirterek, Bekir Erkol’un en ağır ceza almasını talep etti.

    18 YIL 4 AY CEZA ALDI

    Mahkeme heyeti, Bekir Erkol’u ‘Eşi kasten öldürme’ suçundan önce ağırlaştırılmış hapis cezasına çarptırdı. Ardından da suçu haksız tahrik altında işlediği ve duruşmadaki iyi halini göz önünde bulundurarak ceza 18 yıl 4 aya indirildi.

  • Takla atan otomobilde anne-kız hayatını kaybetti

    Takla atan otomobilde anne-kız hayatını kaybetti

    Konya’nın Beyşehir ilçesinde, sürücüsünün kontrolünden çıkıp takla atan otomobildeki Gülten Okay (36) ile annesi Şenay Yıldırım (57) öldü, eşi, babası ve bir yakını yaralandı. Gülten Okay’ın, ailesiyle muayene için Konya’daki hastaneye gitmek için yola çıktığı belirtildi.

    Seydişehir’de oturan Gazi Ortaokulu fen bilgisi öğretmeni Taner Okay (36), ailesiyle birlikte, rahatsız olan eşi Gülten Okay’ı Konya’daki bir hastaneye götürmek için yola çıktı. Taner Okay yönetimindeki 42 EL 132 plakalı otomobil, saat 07.30 sıralarında Beyşehir- Konya karayolunun 1’inci kilometresine geldiğinde kontrolden çıkıp refüje çarptıktan sonra takla attı. Kazada, Gülten Okay ve annesi Şenay Yıldırım yaşamını yitirdi.

    Yaralanan sürücü Taner Okay ile kayınpederi Erol Yıldırım (61) ve akrabası Levent Çevik (58), çağırılan ambulansla Beyşehir Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Durumu ağır olan Erol Yıldırım, buradaki ilk müdahalesinin ardından Konya’ya sevk edildi.

    Hayatını kaybeden Gülten Onay’ın 50 günlük Tevfik Ege ve 6 yaşında Eda adında 2 çocuğu olduğu bildirildi.

  • Polis baskınından kaçan hemşire foseptiğe düşüp öldü

    Polis baskınından kaçan hemşire foseptiğe düşüp öldü

    Konya’da maç izleyip nargile içtiği kafeye polisin geldiğini görünce, kaçmaya çalışırken iş yerinin zemin katındaki bölümde, içinde yaklaşık 1 metre su bulunan foseptiğe düşen erkek hemşire Tevfik Sevi (33) yaşamını yitirdi.

    Olay, gece yarısı sıralarında merkez Selçuklu ilçesi Nalçacı Caddesi’nde meydana geldi. Selçuklu İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, salgın tedbirleri kapsamında kapalı olması gereken kafenin açık olduğu ve içeride nargile içildiği bilgisine ulaştı. Ekipler, kafeye baskın yaptı. Bu sırada içeride bulunan erkek hemşire Tevfik Sevi, polisin geldiğini görünce kaçmak için iş yerinin zemin katındaki bölüme indi. Sevi, burada içinde yaklaşık 1 metre su bulunan foseptiğe düştü.

    Polis, kafede karşılaştığı 4 kişiye ‘sokağa çıkma kısıtlaması ve sosyal mesafeyi ihlal’ suçlarından idari para cezası uyguladı. Polis işlem yaptıktan sonra iş yerinden ayrılmak üzereyken kafe çalışanlardan birisi, zemin kattaki foseptikte bir kişinin olduğunu söyledi. Bunun üzerine itfaiyeye haber verildi. Gelen itfaiye ekipleri tarafından çıkarılan Tevfik Sevi’nin yaşamını yitirdiği belirlendi.

    Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi’nde görev yapan 2 çocuk babası Tevfik Sevi’nin cansız bedeni otopsi için hastane morguna kaldırıldı.

    KAFENİN DAHA ÖNCE MÜHÜRLENDİĞİ ORTAYA ÇIKTI

    Bu arada, polisin, CİMER’e gelen ihbar üzerine 20 Nisan’da aynı kafeye baskın yaptığı, nargile içip, okey oynadığı tespit edilen 10 kişi hakkında ‘sokağa çıkma kısıtlaması ve sosyal mesafe kurulanını ihlal’ suçlarından 63 bin lira para cezası uyguladığı ortaya çıktı. İş yeri sorumluları hakkında da nargile tüketildiğiyle ilgili tutanak hazırlanıp, iş yerinin mühürlendiği belirtildi.

  • 2 işçi hakkında 15 yıla kadar hapis istendi

    2 işçi hakkında 15 yıla kadar hapis istendi

    Konya’da süt toplama merkezinde, kazanda süt banyosu yaptığı iddia edilen Emre Sayar ile o anları cep telefonuyla kaydedip görüntüleri paylaşan arkadaşı Uğur Turgut’un ‘içilecek sulara veya yenilecek veya içilecek veya kullanılacak veya tüketilecek her çeşit besin veya şeylere zehir katarak veya başka suretlerle bunları bozarak kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye düşürmek’ suçundan 2’şer yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmalarına başlandı. Sanıklar şaka amaçlı video çektiklerini belirterek beraatlerini isterken, mahkeme başkanı, iş yerinde çalışan bir kişinin tanık olarak dinlenmesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

    Konya Ticaret Odası’nın sicil kaydına göre 10 Mayıs 2019 tarihinde 100 bin sermayeli iki ortaklı olarak kurulan bir hayvancılık, sanayi ve ticaret limited şirketine ait süt toplama merkezinde, işçilerden Emre Sayar’ın kazanda süt banyosu yaptığı ana ait görüntüler, Uğur Turgut tarafından sosyal medyada paylaşıldı. 6 Kasım’da hızla yayılan görüntülere tepki yağdı. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın talimatıyla firmanın Meram Sanayi Sitesi’ndeki süt toplama merkezine giden Tarım ve Orman İl Müdürü Ali Ergin ve beraberindeki ekip, iş yerini denetledi. Yapılan denetim sonucu iş yerindeki ürünler imha edildi, işletme onay belgesi iptal edilip, faaliyetlerinden menedilerek, mühürlenip kapatıldı. Çalışanların hijyen belgesinin olmaması nedeniyle 2 kişiye bin 700 lira ve 5996 Sayılı Kanunu’n gereği hijyen gerekliliklerini aykırılıktan 13 bin 934 lira para cezası uygulandı. Ayrıca Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunuldu. Soruşturmanın ardından gözaltına alınan Emre Sayar ve Uğur Turgut, 7 Kasım’da sevk edildikleri mahkemece tutuklandı. 2 işçi, 6 gün tutuklu kaldıktan sonra 12 Kasım’da avukatlarının bir üst mahkemeye itirazı üzerine tutuksuz yargılanmak üzere tahliye oldu.

    ‘ŞAKA İÇİN YAPTIK’

    İşçilerden Emre Sayar, ilk ifadesinde görüntüleri olaydan 2 hafta önce çektiklerini ve Uğur Turgut’un kazanın içine girip banyo yapmasını söylemesi üzerine içinde dezenfektan bulunan kazana girip banyo yaptığını, Turgut’un da görüntüleri çektiğini, bu sırada da iç çamaşırının üzerinde olduğunu söyledi. 1 yıldır süt toplama sorumlusu olarak çalıştığını belirten Uğur Turgut da kazanın içindekinin dezenfektan olduğunu, şaka için böyle bir şey yaptıklarını söyledi.

    15 YILA KADAR HAPİS CEZASI İSTENDİ

    Tutuksuz yargılanan 2 işçi hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından iddianame hazırlandı.

    İddianamede, Türk Ceza Kanunu’nun 185’inci maddesinde yer alan ‘İçilecek sulara veya yenilecek veya içilecek veya kullanılacak veya tüketilecek her çeşit besin veya şeylere zehir katarak veya başka suretlerle bunları bozarak kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye düşüren kimseye 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası verilir’ kapsamında yargılanmaları talep edildi.

    İddianamede Emre Sayar’ın, kazan içine bir miktar sıcak su doldurduktan sonra bir miktar da iş yerinde bulunan sütten eklediğinin tespit edildiği belirtildi. Sayar’ın iç çamaşırlarıyla kazana girip Turgut’un da görüntüleri çektiği, ardından kazandaki sıvının boşaltıldığına yer verildi.

    YARGILANMALARINA BAŞLANDI

    Tutuksuz Emre Sayar ve Uğur Turgut’un 5’inci Ağır Ceza Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmalarına başlandı. Duruşmaya Sayar ve Turgut, taraf avukatları ile Tarım ve Orman Bakanlığı avukatı katıldı.

    TANKTAN SÜT ARTIĞI OLAN SIVIYI EKLEDİK

    Süt toplama merkezinde 3 aydır çalıştığını belirten Emre Sayar, savunmasında olay gününü anlattı. Sayar, şunları söyledi:

    ”Öğle üzeri müdürümüz Uğur Turgut, ‘Akşam bir yere kaybolma, video çekeceğiz’ dedi.

    O gün tek ve yoğun çalışıyordum. Toplama merkezinden çıkış yapılan sütlerin hesaplarında karışıklık yaptım. Müdürüm Uğur Turgut geldi ve durumu ona anlattım. 1.5 tonluk sütü hesaplarda karışıklık olduğu için bulamadık. Beraber hesaplamaya başladık. Bu sırada bana sürekli kızıyordu. Daha sonra temizlik teknesinin içerisine girmemi istedi. Temizlediğimiz tanktan süt artığı olan sıvıyı aldık. Tekneye koyduk. 2 maşrapa kadar. Daha sonra sıcak su ekledik. Suçluluk duygusu hissettiğim için ilk başta girmek istemedim. Daha sonra kabul ettim ve ‘Kıyafetlerimle mi gireyim?’ diye sordum. O da ‘Hayır üzerini çıkar gir’ dedi. Teknenin içine girdikten sonra 1-2 dakikada kadar kaldım. Daha sonra çıktım ve tekne içindeki suyu rögara tahliye ettim. Ama sosyal medya üzerinden paylaşıldığını bilmiyordum. Bizim iş yerindeki çalışanlar arasındaki WhatsApp grubuna attı. Videonun oradan yayıldığını düşünüyorum.

    Biz bu tekneyi tahliye ettik. Ticaret amaçla kullanmadık. Beraatimi istiyorum.”

    ‘DETERJANLI SU ATTIK’

    Uğur Turgut ise savunmasında videoyu şaka amaçlı çektiklerini belirterek, ”Emre’nin ifadelerinin hepsi doğru. Attığım mesajda doğru. Ceza amaçlı değil, şaka amaçlı yaptım. Videoyu ‘Tiktok’ta arkasına müzik eklemek için kullandım. Telefonuma kaydettikten sonra hemen sildim. WhatsApp grubuna attım. Attıktan sonra gruptaki herkese paylaşmamaları için tembihledim. O teknenin içinde sürekli su bekler. Temizlik vakti geldiğinde ise içerisine deterjan koyuyoruz. Makina yardımıyla boşalan süt kazanlarını tazyikli suyla temizliyoruz. Beyaz rengini vermesi için deterjanlı suyu teknenin içine atmıştık’ ‘diye konuştu.

    İfadelerinin ardından mahkeme başkanı, iş yerinde çalışan Mustafa Coşkun’un tanık olarak dinlenmesine, 2 sanık hakkındaki ‘adli kontrol’ kararının kaldırılmasına karar verip duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

  • Konya’da can pazarı: 1 Rus turist öldü

    Konya’da can pazarı: 1 Rus turist öldü

    Konya’da Nisan ayında yağan kar kazalara neden oldu. Konya – Aksaray yolunun 2 farklı noktasında, buzlanma ve tipi nedeniyle 2 tur otobüsü devrildi. 1 Rus turist ölürken, çok sayıda yaralı var.

    İlk kaza, saat 07.00 sıralarında, Konya- Aksaray kara yolunun 40’ıncı kilometresinde meydana geldi. İzmir’den Kapadokya’ya yerli turistleri taşıyan Özkan Acar yönetimindeki otobüs buzlanma ve tipi nedeniyle kontrolden çıkıp, devrildi.

    Kazada 36 yolcudan 13’ü, yaralandı. Yaralılar, ihbarla gelen sağlık görevlilerince ambulanslarla kentteki hastanelere kaldırıldı. Tedaviye alınan yaralıların sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi.

    İkinci kaza ise saat 09.30 sıralarında, Konya- Aksaray kara yolunun 30’uncu kilometresinde meydana geldi.

    Antalya’dan Kapadokya’ya Rus turistleri taşıyan Cavit Yücesan’ın kullandığı otobüs, yine buzlanma ve tipi nedeniyle devrildi.

    32 Rus yolcunun bulunduğu otobüste çok sayıda kişinin yaralandığı belirtildi. Yaralılar, sağlık görevlilerince ambulanslarla hastanelere götürüldü.

    Kazada Rus Elena Avtaıkına (43) yaşamını yitirdi.

    Kaza sonrası yaralılar, yoldan geçen sürücülerin çekiçle camı kırması sonucu otobüsten çıkabildi.

    Kazanın şokunu atlatamayan yaralı turistlerin, birbirlerine sarılarak, teskin ettiği görüldü.

  • Konya’da askeri eğitim uçağı düştü: 1 şehit

    Konya’da askeri eğitim uçağı düştü: 1 şehit

    Konya’nın merkez Karatay ilçesinde gösteri uçağı düştü, olay yerine sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Askeri eğitim uçağının 3. Ana Jet Üs Komutanlığı yakınlarında düştüğü belirtilirken, AFAD ve arama-kurtarma ekipleri bölgeye gidiyor.

    Milli Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada: “Konya’da eğitim uçuşu yapan Hava Kuvvetlerimize ait bir NF-5 uçağımız saat 14.15’te henüz bilinmeyen bir nedenle kaza kırıma uğramıştır. Konuyla ilgili gerekli inceleme başlatılmıştır. Konya’da eğitim uçuşu sırasında kaza kırıma uğrayan Hava Kuvvetlerimize ait NF-5 uçağımızın pilotu şehit olmuştur. Kahraman Pilotumuza Allah’tan rahmet, kederli ailesine, Türk Silahlı Kuvvetlerimize ve Yüce Türk Milletine başsağlığı ve sabır dileriz.” ifadelerine yer verildi.

    Ayrıntılar geliyor…

  • Yol kenarında ölü bulunan Buket’in ‘Vasiyetim olsun’ mesajı ortaya çıktı

    Yol kenarında ölü bulunan Buket’in ‘Vasiyetim olsun’ mesajı ortaya çıktı

    KONYA’nın Ereğli ilçesinde, ailesinin dün kayıp başvurusunda bulunduğu Bahriye Buket İ.’nin (20), yol kenarında silahla başından vurulmuş cansız bedeni bulundu. Olayla ilgili 3 kişi gözaltına alınırken, genç kızın, kısa süre önce sosyal medya hesabından “Bu hayat bana çok ağır geldi. Beni seven herkesten özür dilerim. Hakkınızı helal edin. Mezar taşıma ‘Bu ilk ölüşüm değil’ yazın. Vasiyetim olsun” mesajını paylaştığı görüldü.

    Olay, saat 03.30 sıralarında, Hortu Mahallesi Kuzukuyu yolu Hortu Mezarlığı yakınında meydana geldi. Ailesinin dün kayıp başvurusu yaptığı Bahriye Buket İ., yol kenarında kanlar içinde hareketsiz yatarken, bulundu. İhbarla olay yerine gelen jandarma ekipleri, yaptıkları incelemede, genç kızın silahla başından vurulması sonucu hayatını kaybettiğini belirledi. Olayla ilgili 3 şüpheli, gözaltına alındı.

    Öte yandan Bahriye Buket İ.’nin, ölü bulunmadan kısa süre önce sosyal medya hesabından ”Bu hayata tutunmak için çok çaba sarf ettim. Kim ne derse desin çok uğraştım. Yeniden sevebilmek, sevilmek için uğraştım ama elimden geleni yaptım. Ben başaramadım yapamadım. Ama umarım siz yaparsınız. Bu hayat bana çok ağır geldi. Taşıyamayacağım yükleri verdi. Yapamam dedim, yap dedi. Beni seven, yanımda olan herkesten özür dilerim. Ağladığım için kızdınız, küstüğüm için kızdınız ama bilin ki hepsi yardım çığlığıydı siz duymadınız. Annem, en çok senden özür dilerim, ne olur beni affet ama ben dayanamadım. Bu yaşıma kadar getirdin. Eğer sen olmasaydın bu kadar durmazdım. Hakkınızı helal edin. Hepinizi çok seviyorum, affedin. Dip not: Mezar taşıma ‘Bu ilk ölüşüm değil’ yazın. Vasiyetim olsun. Hepinizi çok sevdim. Biraz iyi kafayla yazdım aldırmayın” paylaşımında bulunduğu ortaya çıktı.

    Bahriye Buket İ.’nin, el yazısıyla anne ve babasından özür dilediği ifadelerin yer aldığı kağıdın da fotoğrafını paylaştığı görüldü.

     

  • Astsubay, boğazını kesip öldürdüğü kişinin üzerini molozla kapattı

    Astsubay, boğazını kesip öldürdüğü kişinin üzerini molozla kapattı

    Konya’da, kendisinden haber alınamayan, Yunak Kaymakamlığı’nda görevli Hekim Bingöl’ün (49) cinayete kurban gittiği ortaya çıktı. Bingöl’ü boğazını keserek, öldürüp, üzerini molozla kapattığı belirlenen ve gözaltına alınan Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Ali Şentürk (42), Bingöl’ün eşiyle ilişkisi olduğunu, tartışma sırasında bıçakla saldırırken, boğazından yaralandığını öne sürdü. Şentürk, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

    İstanbul’da yaşayan Narin Bingöl, 6 Mart’ta İlçe Emniyet Amirliği’ni arayarak, Yunak Kaymakamlığı’nda görevli eşi Hekim Bingöl’den haber alınamadığını söyledi. Olayla ilgili soruşturma başlatan Konya Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Cinayet Büro Amirliği ekipleri, yalnız yaşayan Hekim Bingöl’ün 5 Mart’ta evin önüne getirilen 78 SH 880 plakalı otomobille ayrıldığını belirledi. Aracın plakasından yola çıkan polis, çevredeki güvenlik ve mobese kamerası kayıtlarını inceledi. Yapılan inceleme sonucu aracın, Ankara’nın Polatlı ilçesine doğru gittiğini belirledi. Otomobilin, İstanbul Maslak Jandarma Komutanlığı’nda görevli Astsubay Kıdemli Başçavuş Ali Şentürk adına kayıtlı olduğu saptandı.

    ‘YASAK AŞK ÜZERİNE YUNAK’A TAYİNİ ÇIKTI’

    Araştırmasını derinleştiren polis, araç sahibi Ali Şentürk’ün, 2 çocuğunun annesi H.Ş. ve 1 çocuk babası Hekim Bingöl’ün aynı iş yerinde çalıştıkları sırada ilişki yaşadıkları iddiasıyla şikayette bulunduğunu ve bu şikayetin ardından Bingöl’ün 1 yıl önce Yunak’a tayininin çıktığını belirledi. Bu bilgiyle Ali Şentürk, şüphe üzerine İstanbul’da gözaltına alınıp, Konya’ya getirildi.

    ‘BU İLİŞKİ ARTIK RÜYALARIMA GİRİYORDU’

    Gözaltına alınan Ali Şentürk, ifadesinde, Hekim Bingöl’ün Yunak’a geldikten sonra da eşiyle görüşmeye devam ettiğini öne sürerken, tabancasını evinde bırakıp, konuşmak için Yunak’a geldiğini iddia etti. Eşine il dışına göreve gittiği yalanını söyleyerek, Yunak’a ulaştığını belirten Şentürk, ”Amacım, eşimle olan ilişkisini konuşup bu işi sonlandırmaktı çünkü bu ilişki, artık rüyalarıma giriyordu. Bu konuyla psikiyatrik olarak destek de aldım ama fazla işe yaramadı. Hekim Bingöl, buraya tayin oldu ama eşimle görüşmeye devam ediyordu. Yunak’a geldim, o da saçını yıkayacağını söyleyip, beni eve davet etti. Bir süre evinde oturduktan sonra arabamla yola çıktık. Eskişehir yolu üzerinde arabada tartışmaya başladık. Aşağı indiğimizde aramızda boğuşma yaşandı. Hekim, araçta bulunan bıçakla bana saldırmaya başladı. Ben de bıçağı alarak kendimi korudum. Bu sırada bıçak, Hekim’in boğazını kesmiş. Hekim, acı içinde bağırıyordu. Her yer kan olmuştu. Bir süre sonra baktığımda yaşamıyordu. Cesedin üzerini moloz ile doldurup olay yerinden ayrılarak İstanbul’a gittim” dedi.

    YERİNİ TARİF ETTİĞİ CESET, MOLOZDAN ÇIKARILDI

    Suçunu itiraf eden Ali Şentürk’ün, Eskişehir’in Sivrihisar ilçesi Aydınlı Mahallesi yakınlarında gösterdiği yerde Hekim Bingöl’ün cansız bedenine ulaşıldı. Molozların altından çıkarılan Bingöl’ün, boğazının birçok yerinden kesilerek, öldürüldüğü tespit edildi. Bingöl’ün cesedi, otopsi işlemleri için Eskişehir’e gönderildi. Ali Şentürk ise dün sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

  • Anadolu’nun ilk kilisesi: Aya Elenia

    Anadolu’nun ilk kilisesi: Aya Elenia

    Konya’da, 5 bin yıllık Rum köyü olarak bilinen Sille Mahallesi’ndeki Aya Elenia Kilisesi, Anadolu’nun ilk kiliselerinden biri olarak biliniyor. Restore edilmesinin ardından müze olarak kullanılan ve Bizans İmparatoru Constantinus’un annesi Helena tarafından yaptırıldığını belirten kilise rehberi Nevzat Demirbaş, “Aya Elenia Kilisesi’nin kitabesinde ‘Ecclesia’ (kilise) şeklinde anlatılıyor. Aya Elenia Kilisesi, bir yerden dönüştürülmemiş, sıfırdan inşa edilen ilk kilisedir” dedi.

    Kent merkezinin 8 kilometre kuzeybatısında yer alan ve 5 bin yıllık tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapılan Sille Mahallesi’nin her köşesinde Roma, Bizans, Anadolu Selçuklu, Karamanoğlu Beyliği ve Osmanlı’nın izleri bulunuyor. Tarih boyunca medeniyetlerin üzerinde yaşadığı bölgede ilk yerleşimin Neolitik Çağ’a kadar uzandığı düşünülüyor. Rum köyü olarak da bilinen mahalledeki Aya Elenia Kilisesi ise Anadolu’daki ilk kiliselerden biri olarak biliniyor. Selçuklu Belediyesi tarafından restore edilen ve şu an müze olarak kullanılan kilisenin rehberi Nevzat Demirbaş, “Aya Elenia Kilisesi, milattan sonra 327 yılında kurulan bir kilisedir. Constantinus’un annesi Helena tarafından Kudüs yolcuğu sırasında yaptırılıyor. Sille, kral yolu üzerinde bulunan bir yerleşim, burada erken Hristiyanlık yaşamı için 327 yılında burayı inşa ettirir. 11’inci yüzyıldan sonra Sille’nin önemi artar ve Aya Elenia Kilisesi, Hristiyanlık dünyası için merkez haline gelir. Dini konular için sıkıntısını çözmek isteyen Hristiyanlar buraya gelmeye başlar” diye konuştu.

    İLK PROTEZ HASTANESİ

    Birinci Dünya Savaşı sırasında başka kiliseler de olması nedeniyle Aya Elenia Kilisesi’nin hastaneye dönüştürüldüğünü söyleyen Demirbaş, “Kitabesi burada sergilenmektedir, ‘Sıhhiye kalemi’ diye yazıyor. Burası o dönemde medikal hastanesine çevrilip protez üretmeye başlar. 1923 yılında mübadele ile birlikte Aya Elenia Kilisesi ibadete kapatılır” dedi.

    Aya Elenia Kilisesi’nin, Roma’nın Hristiyanlığı serbest bırakmasından 3 yıl önce inşa edildiği bilgisini veren Nevzat Demirbaş, “Anadolu’da çeşitli yerler vardır; mağaradan kiliseye dönüştürülmüş. Hatay-Antakya’daki tarihi Saint Pierre Kilisesi gibi. Bu tür yerler mağarayken, geçiş döneminde kiliseye dönüştürülen yerler. İsimleri de kiliseden ziyade ‘kenise’ şeklinde adlandırılır yani ‘ibadet için toplanılmış’ yer anlamına gelir. Aya Elenia Kilisesi’nin kitabesinde ise ‘Ecclesia’ (kilise) şeklinde anlatıyor. Aya Elenia Kilisesi bir yerden dönüştürülmemiş, sıfırdan inşa edilen ilk kilisedir” diye konuştu.

  • 10 yaşındaki oğlunu boğarak öldürdü

    10 yaşındaki oğlunu boğarak öldürdü

    Konya’da, dün oğlu Hüseyin Kılınçer’i (10) elleriyle boğarak, öldüren apartman görevlisi İsmail Kılınçer’in (32) emniyetteki ifadesi ortaya çıktı. Cinayeti 2 hafta önceden planladığını itiraf eden Kılınçer, ”Ben çok günah işledim ve cehenneme gideceğim. Oğlum da büyüdükçe günaha girecekti. Ben onu günaha girmeden cennete gönderdim. Oğlumu boğmadan önce ona kendisini öldüreceğimi söyleyip, özür diledikten sonra öptüm. O da ‘Babacığım’ diye sarılıp, ‘Ben de senden özür dilerim’ dedi ve sonra da boğarak öldürdüm’’ dedi.

    Olay, dün saat 19.00 sıralarında, merkez Karatay ilçesi Büyük Sinan Mahallesi Kalemkar İlyas Sokak’taki sitede meydana geldi. Apartman görevlisi olduğu öğrenilen İsmail Kılınçer, eşi Rabia Kılınçer’i (31) pazara gönderdikten sonra oğlu Hüseyin Kılınçer’i yere yatırıp, bacaklarının arasına alarak, elleriyle boğdu. Evden çıkıp, kapıyı kilitleyen Kılınçer, polisi arayarak, ‘Ben birini öldürdüm’ diye ihbarda bulundu. Bunun üzerine eve gelen polis ekipleri, cansız bedeniyle karşılaştığı Hüseyin Kılınçer’in, İsmail Kılınçer’in oğlu olduğunu belirledi. Hüseyin Kılınçer’in cesedi, otopsi için Konya Şehir Hastanesi’ne kaldırıldı.

    CİNAYETİ 2 HAFTA ÖNCEDEN PLANLAMIŞ

    Gözaltına alınan İsmail Kılınçer’in emniyetteki ifadesi ortaya çıktı. Oğlunu öldürmeyi 2 hafta önceden planladığını itiraf eden ve borçları da olduğu öne sürülen Kılınçer’in, ifadesinde ”Cinayeti 2 haftadır planlıyordum. Olaydan önce eşimi bilerek pazar alışverişine gönderdim. Oğlumu karşıma alarak, onu öldüreceğimi anlattım. Oğlumdan özür dileyerek, sarıldım ve öptüm. Hüseyin de ‘Babacığım, ben de özür dilerim’ diyerek beni öptü. Bacaklarımın arasında boğarak öldürdüm” dediği öğrenildi.

    Kendisinin geçmişte çok günah işlediğini ve cehenneme gideceğini söyleyen İsmail Kılınçer’in “Ben çok günah işledim ve cehenneme gideceğim. Oğlum da büyüdükçe günaha girecekti. İnsan ne kadar yaşarsa o kadar çok günaha girer. Ben de oğlumun büyüdükçe günaha girip benim gibi olmasını istemedim. Daha günahsızken onu cennete göndermek istedim” dediği öğrenildi. İsmail Kılınçer’in emniyetteki işlemleri sürüyor.