Pembe Tek Boynuz

Kategori: Kültür Sanat

  • Gençlik Tiyatrosu ilk oyunuyla alkışları topladı

    Gençlik Tiyatrosu ilk oyunuyla alkışları topladı

    Bursa’da yaşayan gençleri tiyatro ile buluşturan Nilüfer Kent Tiyatrosu, “Gençlik Tiyatrosu” projesi çerçevesinde ilk oyununu sahneledi. Balat Atatürk Ormanı’nda, Ormandaki Kulübe Sahnesi’nde hafta sonunda iki gün ücretsiz sahnelenen Punck Rock adlı oyuna ilgi büyük oldu. Yönetmenliğini Nilüfer Kent Tiyatrosu oyuncularından Adem Mülazim ve Barış Ayas’ın yaptığı Punck Rock isimli oyunda Ayla Gasimzade, Cihat Temel, Feyza Kayaaltı, Gökay Gökkaya, Kıvanç Gümen, Öykü Erdoğdu, Tuğba Nur Gökdemir ve Tuğra Tongur rol aldı. İngiltere’de bölgenin zengin ailelerinin çocuklarının gittiği özel bir okulda geçen oyunda, öğrencilerin kendi aralarındaki hiyerarşik düzende yerlerini bulup kimlik arayışında çekişmeleri ele alınıyor. Bir buçuk saat süren oyunun sonunda, sanatseverler genç oyuncuları ayakta alkışladı.

    Nilüfer Kent Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmeni Murat Daltaban, oyun öncesi yaptığı konuşmada önemli bir projeye imza attıklarını ifade etti. Türkiye’de gençlik tiyatrolarına yeteri kadar değer verilmediğini ifade eden Daltaban, “Hedefimiz genç oyuncu ve seyircilere alan açarak iletişimi güçlendirmek. Gençlik Tiyatrosu, ilişkileri sorgularken aradığı cevapları sahnede ilişkilendirebilir. Gençlik tiyatrosuna önem vermek gerekir. Biz de amatör gençlerle konservatuarlıları buluşturduk ve ortaya bir çalışma çıktı. Devamı gelecek sizler de desteğinizi eksik etmeyin” dedi.

  • Nilüfer’den Bursa’da nostalji yolculuğu

    Nilüfer’den Bursa’da nostalji yolculuğu

    Uzun süredir konser vermeyen sanatçı Nilüfer, konser serisine Harbiye’den sonra Bursa Açıkhava sahnesinde müzikseverlerle buluştu. Üç yıl aranın ardından sevenleriyle yeniden bir araya gelen ünlü şarkıcıya Bursalılar eşlik etti.

    “Dünya Dönüyor”, “Taa Uzak Yollardan”, “Haram Geceler”, “Esmer Günler”, “Mor Menekşe”, “Mavilim”, “Yeniden Sev” ve “Kavak Yelleri” gibi unutulmaz şarkılarıyla konsere başlayan Nilüfer, sahne almayı çok özlediğini söyledi. Ünlü isim, “Üç sene ara verdim, heyecanlıyım. Karşınıza çıkmak, iyi şeyler yapabilmek, birlikte eğlenebilmek büyük sorumluluk. Hepinizi çok özlemişim” dedi.

    Ünlü şarkıcı, şarkı aralarında dinleyiciler ile sohbet etti. Nilüfer, “Bazen ‘bu işleri bırakayım’ diyorum ama sizi görünce vazgeçiyorum. Her konser öncesi böyle söylesem de konser sonrası sizin enerjiniz beni bundan vazgeçiriyor” dedi.

    Kayahan’ı andı

    “Esmer Günler”, “Gözlerinin Hapsindeyim” ve “Yemin Ettim” gibi Türk Pop Müziği’ne damga vuran Kayahan şarkılarını da seslendiren Nilüfer “Kayahan, eşi bulunamaz, tekrarlanamaz, benzeri yapılamaz şarkılara imza attı. Buradan onu alkışlarla anmak istiyorum.” diyerek Kayahan’ı andı.

    Yaklaşık iki saat sahnede kalan sanatçı, albümünün çıkış şarkısı “Boşver” ile final yaptı. Nilüfer, yoğun istek üzerine sahneye dönüp “Geceler” ve “Bir Garip Yolcu” şarkıları ile bis yaptı.

  • Usta yazar Rasim Özdenören hayatını kaybetti

    Usta yazar Rasim Özdenören hayatını kaybetti

    Rasim Özdenören, enfeksiyon nedeniyle bir aydır Ankara Cebeci’de Göğüs Hastalıkları Hastanesi’nde müşahede altında tutuluyordu. ‘7 Güzel Adam’ın son temsilcisi olan Özdenören, geçtiğimiz yıl korona virüse yakalanmış, iki ay süren tedavisinin ardından taburcu edilmişti.

    Rasim Özdenören kimdir?

    Rasim Özdenören, 20 Mayıs 1940’ta Kahramanmaraş’ta dünyaya geldi. Şair Alaaddin Özdenören ile ikiz kardeştir. Küçük yaşlardan itibaren okumaya ve yazmaya çok meraklıydı.

    Çocukluk döneminde farkı şehirlerde ikamet etti. Rasim Özdenören, ilk ve orta öğrenime bir dönem Kahramanmaraş’ta, bir dönem Malatya’da, bir dönem ise Tunceli’de devam etti. Lise mezuniyetinin ardından İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Enstitüsü’nü başarı ile tamamladı. Daha sonra, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni başladı. 1967’de buradan da mezun oldu.

    1970’te mesleki hayatına katkıda bulunmak ve yüksek lisans yapmak amacı ile Amerika’ya gitti. Yaklaşık 2 sene boyunca burada kaldı. Daha sonra yeniden Türkiye’ye dönüş yapan Rasim Özdenören, 1971’de Devlet Planlama Teşkilatında uzman olarak göreve başladı.
    1975’te Kültür Bakanlığı’nda Bakan Müşaviri olan Rasim Özdenören, 3 sene boyunca da aynı kurumda müfettişlik görevine devam etti. Daha sonra yazar olabilmek maksadı ile görevinden ayrıldı.

    1980’de Kültür Bakanlığı’ndaki görevine geri dönen Rasim Özdenören, 1981’de Yayın Temsil Dairesi Başkanı oldu. Alanında sürekli bir yükselme kaydeden Özdenören, 1984’te Genel Sekreter Yardımcısı, 1988’de ise Genel Sekreter olarak çalışmalar yürüttü.
    2004’te ise emekliye ayrıldı.

    Özdenören’in yazdığı hikayeler birçok filme uyarlanırken, film yarışmalarında jüri özel ödülünün de sahibi oldu. Rasim Özdenören başarılarından ötürü çok sayıda ödüle layık görüldü.

  • Adıyaman’da Roma Dönemi’ne ait mezarlar bulundu

    Adıyaman’da Roma Dönemi’ne ait mezarlar bulundu

    Adıyaman’ın Kahta ilçesine bağlı Akıncılar (Tokaris) Belde Belediyesi, 1973 yılında yapılan 100 tonluk su deposunun yetersiz olması, hijyenik olmaması ve depodan su sızıntısı olması nedeniyle içerisinde klor odası ve vana hattı odasının bulunduğu 500 tonluk se deposu yapmak istedi.

    Su deposunun bulunduğu yerin SİT alanı içerisinde olması nedeniyle Adıyaman Müze Müdürlüğünden izin talep edildi. Müze Müdürlüğü, SİT alanı içerisindeki su deposunun etrafında herhangi bir tarihi eser olup olmadığını belirlemek için kazı yaptı.

    Yaklaşık bir ay süren ve 4 metre derinliğe inilen kazılarda 3 adet düzgün kesme taşlardan yapılmış derme basit mezar ortaya çıktı. Mezarlarda çömleklerin yanı sıra Roma dönemine ait bronz ayna, Neolitik döneme ait minyatür balta bulundu. Bu iki eserin aynı mezarda olması ilginç olarak değerlendiriliyor.

    Adıyaman Müze Müdürü Mehmet Alkan, 1973 yılında yapılan su deposunun yerine yenisini yapmak isteyen belediyenin talebi üzerine kazı yaptıklarını belirterek, “Yaptığımız kazılar onucunda yaklaşık 4 metre seviyesine inildi. Bu seviye indirme çalışmaları sonucunda ise 3 adet mezar ortaya çıkartıldı. Bu mezar taşlarının düzgün kesme taşlardan yapılmış basit mezar örnekleri olduğunu görüyoruz. Bu mezarlar içerisinde çömleklerin yanı sıra Roma Dönemine ait bronz ayna ve Neolitik Dönem minyatür bir balta ortaya çıkartıldı. Bu iki eserin aynı anda bir mezarda çıkması çok ilginç bir buluntu olarak karşımıza çıkıyor” dedi.

    Akıncılar Belde Belediye Başkanı İsmet Çetinkaya ise konuşmasında, “Su deposunu genişletmek için müzeye başvurumuzu yaptık. Müze yetkilileri gelip burada yaklaşık 1 ay çalıştı. Kazılarda basit 3 adet mezar bulundu. Halkımıza daha sağlıklı, daha hijyenik su vermemiz için içme suyu deposu yapmayı düşünüyoruz. İnşallah bu çalışmalardan dolayı bize izin verilerek, biz de belde halkına hem klorlama hem de vana odalarının olduğu bir su deposu yapacağız. Halkımıza daha temiz su vermeyi amaçlıyoruz” ifadelerini kullandı.
    Kazıların sona ermesi nedeniyle Adıyaman Müze Müdürlüğü Şanlıurfa Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na mezarların bulunduğu yerden taşınması noktasında izin talebinde bulunduğu öğrenildi.

  • Osmanlı çarıkları ayak sağlığına iyi geliyor

    Osmanlı çarıkları ayak sağlığına iyi geliyor

    Kahramanmaraş’ta Dulkadiroğlu ilçesi Tarihi Demirciler ve Kapalı çarşılarındaki yarım asırlık ustalarca hazırlanan kente özgü yemeniler yaz mevsiminde daha çok ilgi görüyor. Osmanlı’dan günümüze kadar uzanan çarıklar, istenilen renk ve boyuta göre 2 günlük çalışma sonunda hazırlanarak satışa sunuluyor. 100 ile 300 lira fiyat aralığında satılan yemeniler, ayak sağlığı açısında da faydalı.

    54 yaşındaki çarıkçı Ali Kutluksaman, “Sipariş üzerine çarık yapıyoruz. Ayakta koku yapmaz, mantar oluşumunu engeller. Vücuttaki statik elektriği yere verir. Doğal deri olduğu için şeker hastalığına da iyi gelir. Her yaştan insan tercih edebiliyor. Eskiden talep azdı şu anda seçenek çoğalınca herkes talep ediyor. Yurt dışından da gelip alan insanlar var. Çarıklar işçiliğine ve modeline göre 100 lira ile 300 lira arasında satılıyor. Tarihi film ve diziler için de çarık hazırlıyoruz” dedi.

  • Gizemli kent Thera’da tiyatro gün yüzüne çıktı

    Gizemli kent Thera’da tiyatro gün yüzüne çıktı

    Muğla’nın Ula ilçesi batısında Okkataş mevkiinde hakim bir tepe üzerinde yer alan Thera antik kenti kazı çalışmaları Muğla Müzesi başkanlığında Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Arkeoloji Bölümünden Prof. Dr. Abdulkadir Baran tarafından yürütülüyor. Bir yıllık proje çerçevesinde öncelikle antik kentin ulaşılabilirliği artırılarak ziyaretçilerin araçlarıyla kolaylıkla kente ulaşabilmeleri sağlandı.

    Tiyatro ve batısındaki tapınak alanının kazısını kapsayan projede tiyatro yapısının kazı çalışmaları tamamlanarak restorasyona hazır hale getirildi. Helenistik döneme ait küçük bir tapınak ve ilişkili yapıların bulunduğu tapınak terasının kazıları büyük oranda tamamlandı.
    Yoğun bir tahribata uğramış olan tiyatro yapısının MÖ 2. yüzyıl içinde yapılmış olduğu ve tiyatronun güney tarafında MÖ 5-3. yüzyıl arasına tarihlenen daha erken yapılar bulunduğu yapılan kazı çalışmalarında ortaya çıktı. Devam eden süreçte tiyatronun restorasyon projesinin hazırlanması ve onay sonrasında uygulamasının yapılması planlanıyor.

    Ayrıca kentte tespit edilen gezi güzergahlarının düzenlenerek ziyaretçilerin antik kenti mevcut haliyle rahatça gezebilmelerinin sağlanması amaçlanıyor.

  • Bu hafta 6 film vizyonda

    Bu hafta 6 film vizyonda

    Türkiye’deki sinema salonlarında bu hafta 4’ü yerli 6 film vizyonda.

  • Kars’ta defineciler kiliseyi kazdı

    Kars’ta defineciler kiliseyi kazdı

    Kars Kalesi altında bulunan Gürcü Kilisesi kimliği belirsiz kişi veya kişilerce kazılarak yıkılmış halde bulunuyor.
    Kilisenin duvarları yıkılırken, içerisi ve etrafı ise çukurlarla dolu. Defineciler tarafından her yeri kazılan kilise, adeta yıkılmamak için direniyor.

    “Taşları bile parçalamışlar”

    Kentte tarihi değerlere gereken özenin gösterilmesi gerektiğini ifade eden Okan Avşar, “Maalesef üzülerek izliyoruz bu tabloyu burada, renkli kilise diye geçiyor adı, öyle biliyoruz. Kars Kalesi’nin hemen altında bulunuyor. Üzerinde Gürcü’ce yazılar var. Sütunlar var. Taşlar bile parçalanmış. Taşları bile kırmışlar. Yani kazmaktan vaz geçmişler. Taşları bile parçalamışlar. Geriye çok fazla bir şey kalmamış” dedi.

    “Böyle tarihi yapıların talan edilmesi çok yazık”

    Avşar, “Bu bir tarih, kültürel bir miras, korunması gerektiğine inanıyoruz. Etrafı çok güzel, bedesten inşa edildi. Fakat bu güzelliğin ortasında böyle tarihi yapıların talan edilmesi çok yazık. Bir an evvel önem alınması gerekiyor” diye konuştu.
    Kars Kalesi altında bulunan 150 yıllık Gürcü Kilisesi geçen süre içerisinde büyük çoğunluğu yıkılmış. Sadece bir kısmı kalan kilisenin duvarları kırılarak define aranmış.

    Her gün yüzlerce yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği kilisenin biran evvel Kars turizmine kazandırılması bekleniyor.

  • İnegöl’de festival coşkusu tüm hızıyla sürüyor

    İnegöl’de festival coşkusu tüm hızıyla sürüyor

    İnegöl Belediyesi’nin düzenlediği 35. Uluslararası Kültür Sanat Festivali tüm hızıyla sürüyor. Cumartesi günü yapılan muhteşem kortej ve gala gecesiyle start alan ve bu yıl daha kapsamlı şekilde genişletilmiş bir format ile düzenlenen festivalin üçüncü gecesi de büyük bir coşkuyla gerçekleştirildi.

    Birbirinden farklı gösterilerle süslenen 35. Uluslararası Kültür Sanat Festivali kapsamında İnegöl Belediyesi Halk Dansları Topluluğu ve 9 yerel derneğin halk dansları ekibi ile birlikte bu yıl; Özbekistan, KKTC, Gürcistan, Kuzey Makedonya, Bosna Hersek, Bulgaristan, Meksika, Kazakistan ve Endonezya’dan gelen halk dansları ekipleri İnegöllüler için hazırladıkları sahne şovlarını sunuyor.

    ALTIN MOBİLYA HEYECANI SÜRÜYOR

    35. Uluslararası Kültür Sanat Festivalinin üçüncü gününde bu yıl 3 ayrı dans gösterisinin değerlendirilerek dereceye girenlerin belirleneceği 8. Altın Mobilya Halk Dansları Yarışmasının ikinci değerlendirme gecesi gerçekleştirildi. Hikmet Şahin Kültür Parkı içerisinde bulunan Amfi Tiyatroda 9 misafir ülke ekibi Pazartesi akşamı ikinci gösterileriyle yer alırken, aynı zamanda 5 yerel dernek ekibi de sundukları halk dansları ile geceye renk kattı.

    Kaymakam Eren Arslan, İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, siyasi parti temsilcileri, STK temsilcileri ve yüzlerce vatandaşın izlediği programda farklı kültürlere ait danslar izleyenlere unutulmaz bir gece yaşattı. Yurt dışından gelen misafir ekiplerin gösterileri jüri üyeleri tarafından ilgiyle takip edilerek puanlamalar yapıldı. 8. Altın Mobilya Halk Dansları Yarışmasının finali ve ödül töreni ise Çarşamba akşamı gerçekleştirilecek.

  • Sümela’da restorasyon çalışmalarında sona gelindi

    Sümela’da restorasyon çalışmalarında sona gelindi

    Sümela Manastırı devam eden restorasyon çalışmalarına rağmen ziyaretçi akınına uğrarken 2 yıldır yaşanan pandeminin ardından en yoğun günlerini yaşıyor. Her gün saat 08.00-19.00 saatleri arasında ziyaretçilere açık olan Sümela Manastırı’na Arap turistler de ilgi gösterirken, bu yıl ki turizm sezonunda ziyaretçi sayısında önemli oranda artış yaşanması bekleniyor. 22 Eylül 2015 tarihinde restorasyon çalışmaları nedeniyle ziyarete kapatılan Sümela Manastırı’nda kaya güçlendirme ve restorasyon çalışmaları 2016 yılı Şubat ayında başlamıştı. 24 endüstriyel dağcı ve 5 mühendisin bulunduğun ekip ile başlayan restorasyon çalışmalarında, çelik halat çekme ve sabitlendirme çalışmaları yapılırken, büyük boyutlardaki kaya parçalarının stabilizasyonunun sağlanması ve sabitlenmesi gerçekleştirildi. Restorasyon çalışmalarında en iyi ve uzun süreli güvenlik seviyesine ulaştırılması için kaya tutucu bariyerler inşa edilerek manastır için büyük tehlike oluşturan 10 bin tonluk kaya 16 metrelik demir ile birleştirilip sabitlendirildi.

    Sümela’da devam eden çalışmalar nedeniyle geçen yılın Kasım ayından itibaren tekrar ziyarete kapatılırken, 1 Mayıs 2022 günü açılarak ziyaretçi kabul etmeye başlamıştı. Bugünlerde yoğun ziyaretçi akınına uğrayan Sümela Manastırı, 1 ay sonra restorasyon çalışmaların tamamlanmasıyla birlikte bir daha ziyaretçilere kapanmayacak.