Kategori: Kültür Sanat

  • Veli̇ Paşa Hanının Restorasyonunda Sona Geli̇ndi̇

    Veli̇ Paşa Hanının Restorasyonunda Sona Geli̇ndi̇

    Çorum Belediyesinin kentin tarih ve kültürünü tekrardan canlandırma çalışmalarının en önemli ayağı olan Veli Paşa Hanı restorasyonunda sona gelindi. Çorum Belediye Başkanı Halil İbrahim Aşgın, Prof. Dr. Ömer İskender Tuluk ve Hasan Tuluk’la birlikte handa incelemede bulundu.

    Çorum Belediye Başkanı Halil İbrahim Aşgın, Çorum adına önemli eserler ortaya koyan Hasan Tuluk, Çorum’un tarihi ve kültürü konusunda çok önemli araştırmalara ve makalelere imza atan Karadeniz Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Ömer İskender Tuluk’la birlikte Veli Paşa Hanında incelemelerde bulundu. Hanın yapılış amacı ve bugünkü şartlarda hangi işlevleri üstleneceği noktasında fikir alışverişinde bulunuldu.

    Hanın yapılış amacına uygun olarak bugünün şartlarında kullanılmasının mümkün olmadığını ifade eden Belediye Başkanı Aşgın, “Şehrimizin en önemli kültürel varlıklarından biri olan Veli Paşa hanı yapıldığı tarihte adından da anlaşılacağı gibi han yani otel olarak kullanılmış. Bugünkü şartlarda hanın odalarının büyüklüğü bir otel olarak kullanılmasını imkansız kılıyor. Hanı şehrimizin kültür hayatına yön verecek şekilde işlevselleştirmek istiyoruz” dedi.

    ’Çorum’da Sıradışı Bir Han Yapısı Üzerine Gözlemler: Velipaşa Hanı-Anadolu Oteli’ adlı makaleyi kaleme alan Hasan Tuluk’un oğlu Karadeniz Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Ömer İskender Tuluk, Veli Paşa Hanın incelenmesinden sonra yaptığı açıklamada, Veli Paşa Hanı incelemesinde hanın misyonunun değişmesinin şehrin turizmi açısından daha uygun olacağını ifade etti.

  • Beledi̇ye Destek Sundu, Kadınlar İlmekleri̇ Kültürel Devamlılık İçi̇n Atmaya Başladı

    Beledi̇ye Destek Sundu, Kadınlar İlmekleri̇ Kültürel Devamlılık İçi̇n Atmaya Başladı

    Kırşehir Belediyesi tarafından kurulan Kadın Emek Pazarında emekçi kadınlar kültürel devamlılığı sağlamak için tespih çekip ilmekleri kültürel devamlılık için atıyor.

    Cacabey Meydanı’nda açılan ve belediye tarafından desteklenen Kadın Emek Pazarında kadınlar, el işi ürünlerini sergileyerek yaptıkları satışlarla ev ekonomilerine destek sunuyor. Kadın Emek Pazarı’nda emekçi kadınların ürettikleri ürünler ise Kırşehir halkıyla belediyenin yaptığı organizasyon ile buluşturuluyor. Açılan çadırda doğal taşlara olan merakını değerlendiren ve geliştiren Fatma Akbayır, açılan stant ile ev ekonomisine katkı sağladığını söyledi. Akbayır, “Kendimde doğal taş merakı vardı. Sürekli alıyordum. Bu merakımın üzerine giderek ilerletme kararı aldım. Doğal taşların ve boncukların takılarını yapmaya başladım. Takı ile birlikte sunulan imkanla da satış yaparak ev ekonomimize katkı sunmaya başladım” dedi. Taşlardan yapılan ürünlerin de şifalarını anlatan Akbayır, ilginin de şehirde beklenen üstünde olduğunu söyledi.

    Toplumsal yaşamın tüm alanlarında eşit hak ve fırsatlara kadınların da sahip olmalarının önünün açılması adına oluşturulan alanda hem alışveriş yapan hem de El Sanatları Öğretmeni olan Rabia Altıok, açılan pazar alanının kadınlar tarafından sahiplenilmesinin önemli olduğunu belirtti. Altıok, “Belediyenin böyle bir etkinlik yapıyor olması Kırşehirli kadınlar açısından önemli, eski yada yeni geleneksel el sanatlarının el emeğinin bu şekilde değer görmesinin yanı sıra kadınların bütçeleri açısından da önemli hal alıyor. El Sanatları Öğretmeni olarak ise bu kadar emekçi kadını bir arada görmenin de mutluluğunu yaşıyorum” diye konuştu. Kültürel devamlılık için Kadın Emek Pazarına gelerek ince eleyip sık dokuduğu örme bebekleri satan Kadriye Karlı, kültürel mirasın devamlılığı için örgü ördüğünü ifade etti. Karlı; “Kırşehir’de, şehrin meydanında oluşturulan emekleri ve kültürü yaşatmak için örgü bebek örüyorum. İlgi ise güzel. Yaz mevsimi olduğu için ise talep daha çok” şeklinde konuştu.

    Ahilik, değerlerinin yaşatılmaya çalışıldığı şehirde kadınların emeklerinin de sürdürülebilmesi için belediye düzenli olarak stant alanları açarken Ahi Külliyesi yanında yer alan alanda da kadınlar çalışmalarını sürdürüyor.

  • Tarsusta Ti̇yatro Akşamları Başladı

    Tarsusta Ti̇yatro Akşamları Başladı

    Tarsus Belediyesinin 16 gecede 16 mahallede gerçekleştireceği ‘Tiyatro Akşamları’, İsmetpaşa Mahallesinde yüzlerce vatandaşın katılımıyla başladı.

    Tarsus Belediyesinden yapılan açıklamaya göre, Çiçek Taksi dizisi ve Maskeli Beşler filmiyle tanınan oyuncu Cengiz Küçükayvaz ve kumpanyasının sergilediği oyun, Tarsuslulara kahkaha dolu bir gece yaşattı.

    Tarsus halkının tiyatroya doyacağı tiyatro akşamlarında Cengiz Küçükayvaz Tiyatrosu 16 mahallede her akşam Tarsus halkıyla buluşacak. İlk olarak İsmetpaşa Mahallesi tarihi bacanın bulunduğu meydanda Tarsus seyircisiyle buluşan oyun, halkın yoğun ilgisiyle karşılandı. Yüzlerce vatandaşın kahkahalarla izlediği tiyatro etkinliği diğer günlerde de sırasıyla aynı saatte Mithatpaşa, Altaylılar, Hacıhamzalı, Gülek, Anıt, Öğretmenler, Yeşilyurt, Yeşil, Yenice, Fahrettinpaşa, Atalar, Yeşiltepe, Şahin, Reşadiye ve Barbaros mahallelerinde devam edecek. Oyun ücretsiz sahnelenecek.

    Tüm Tarsus halkını tiyatroya davet eden Tarsus Belediye Başkanı Haluk Bozdoğan, “İnsanlarımızın pandemiden soluksuz kaldığı ve yurdumuzda yangınların ciğerimizi bitirdiği şu günlerde Tarsusluların yüzünü güldüren ve şehrimize neşe olan, karanlığı aydınlığa çeviren sanatçılarımıza Tarsus’un sanat dolu kimliğiyle çok teşekkür ediyorum. Tarsus, Haşmet Zeybek’lerin, Yusuf Öz’lerin, Tarık Güvenç’lerin, Nihat’ların, Murat’ların kenti. Tarsus, sanatın, kültürün başkenti, aynı zaman da tarihin başkenti. İyi ki varsınız” dedi.

  • Söğütte Toplu Sünnet Toyu Yapıldı

    Söğütte Toplu Sünnet Toyu Yapıldı

    Bilecik’in Söğüt ilçesinde ’Toplu Sünnet Toyu’ etkinliği yapıldı.

    Osmanlı Devleti’nin kurulduğu topraklar olan ve içinde Ertuğrul Gazi’nin Türbesinin barındıran Söğüt’te ’Toplu Sünnet Toyu’nda 22 çocuk sünnet edildi. Söğüt Tören Alanı’nda gerçekleşen etkinlik Altınoluk Belçika Hüdai Vakfı, Türkiye Diyanet Vakfı, Kayı Boyu Osmanlı Derneği ve Ertuğrul Gazi Cami Derneği katılılarıyla yapıldı. Açılış konuşmaları, Kuran’ı Kerim tilaveti, protokol konuşmaları, alperenlerin sahneye daveti, mehteran ekibi gösterisi, toy duası ile devam eden etkinlikte etli bulgur pilavı dağıtıldı. Yapılan etkinlik bilgi veren Kayı Boyu Osmanlı Kültür Derneği Genel Başkanı Yaşar Demirci, “Yıllar sonra böylesine kıymetli ve anlamlı bir toy programın içerisinde olmak, sahnesinde yer bulmak bile başlı başına şükür sebebi. Emeği geçen bütün kardeşlerimizden Allah razı olsun, bu afacanları sevindirdiniz. Cenabı Allah’da sizleri sevindirsin inşallah” dedi.

    Etkinlik, Eskişehir Milletvekili Metin Nurullah Sazak, Söğüt Kaymakamı Ömer Faruk Tuncer, İlçe Müftüsü Ali Yurtlu, dernek başkanları ve siyasi partilerin temsilcileri ile vatandaşlar katıldı. ’Toplu Sünnet Toyu’ Şerif Saka’nın konseriyle son buldu.

  • Bursa ‘Goblen Tekni̇ği̇yle Tablolaşacak

    Bursa ‘Goblen Tekni̇ği̇yle Tablolaşacak

    Osmangazi Belediyesi Meslek Edindirme Kursları (OSMEK) tarafından düzenlenen ‘Goblen’ yarışması ile Bursa’nın güzellikleri tablolara ilmek ilmek işlenecek.

    Bursa’nın tarihî ve kültürel zenginliğinin goblen tekniği kullanılarak kalıcı eser hâline getirilmesi maksadıyla düzenlenen yarışmada dereceye girenler, çeşitli hediyelerle ödüllendirilecek. Sosyal belediyecilik alanında örnek çalışmalara imza atan Osmangazi Belediyesi, OSMEK kursları kapsamında düzenlediği, ‘goblen’ yarışması ile şehre yeni bir soluk getirecek. Bursa’ya mal olmuş ürünler goblen tekniği ile tablolara işlenerek kalıcı hâle getirilecek. Yarışmaya katılmak isteyen vatandaşlar, 31 Ağustos tarihine kadar Soğanlı Kültür Merkezi’nde ön kayıt yaptırabilecek.

    Yarışmaya kayıt yaptıran vatandaşlar, sayılabilir kumaş, az 5 renk iplik, kasnak, desen ve nakış makası malzemeleri kullanarak goblen tekniği ile yapacağı eserleri, 12 – 15 Ekim tarihleri arasında Soğanlı Kültür Merkezine teslim edecek.

    Her yarışmacının bir eserle katılabildiği yarışmada yer alan eseler, kültür ve sanat etkinliklerinin Bursa’daki yeni adresi olan Panorama 1326 Bursa Fetih Müzesinde 3 gün süreyle sergilenecek. Jüri tarafından yapılan değerlendirme sonunda dereceye giren eser sahipleri, çeşitli hediyelerle ödüllendirilecek.

  • Eği̇rdi̇r, Doğa Sporları Festi̇vali̇ne Hazırlanıyor

    Eği̇rdi̇r, Doğa Sporları Festi̇vali̇ne Hazırlanıyor

    30 Ağustos doğa sporları festivaline ev sahipliği yapacak.

    Eğirdir, turizmi renklendirmek adına bu yıl ilk kez düzenlenecek olan doğa sporları festivaline ev sahipliği yapacak. Konu ile ilgili, Isparta Turizm ve Yıl Boyu Doğa Sporları Festivali Organizasyon Komitesi Kaymakam Adem Çelik ile makamında bir araya gelerek yapılacak festival hakkında bilgi verdi. Kaymakam Çelik’i ziyarete Isparta Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Spor Şube Müdürü Ahmet Taşdemir, Triatlon Federasyonu İl Temsilcisi Öğretim Görevlisi Çetin Meydan, Koordinatör Murat Tuncer, Bisiklet Federasyonu İl Temsilcisi Aydın Akyokuş, Yelken İl Temsilcisi Şeref Ağartan, FLY Isparta Yamaç Paraşütü Derneği Başkanı Gökhan Bitiktaş, Dernek Üyesi Arif Bayrak ve Yamaç Paraşütçüsü Özgür Türk katıldı.

    “Geleneksel olmasını istiyoruz”

    Birincisi düzenlenecek ve 29 Ağustos’ta başlayarak 2 gün boyunca sürecek olan Isparta Turizm ve Yıl Boyu Doğa Sporları Festivali kapsamında Eğirdir’de yelken yarışları, yamaç paraşütü gösterileri, bisiklet yarışları, yürüyüşler, kite surf aktiviteleri ve Kros Duatlon Yarışı gibi etkinlikler düzenlenecek.

    Eğirdir Kaymakamlığı, Eğirdir Belediyesi, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü ve Eğirdir Turizm Tanıtma ve Doğa Sporları Derneği Kulübü (ETUDOSDK) katkılarıyla gerçekleşecek olan Festivalin, Eğirdir’in Turizmine ve tanıtımına büyük katkı sağlaması bekleniyor. Festivalin Isparta ve Eğirdir’in Turizmine hareketlilik kazandırmayı amaçladığını ifade eden Kaymakam Çelik, “Eğirdir gerçekten bir turizm şehri ve ilçemizde güzel bir festival yaşatarak bu festivali geleneksel hale getirmek istiyoruz. Festivalimize herkesi davet ediyoruz” dedi.

  • Yassıhöyükte 3 Bi̇n 500 Yıllık Tari̇h Gün Yüzüne Çıkıyor

    Yassıhöyükte 3 Bi̇n 500 Yıllık Tari̇h Gün Yüzüne Çıkıyor

    Kahramanmaraş’ın Afşin ilçesine bağlı Tanır Mahallesi’nde bulunan Yassıhöyük’te kazı çalışması başladı.

    Afşin ilçesi Tanır Mahallesi’nde bulunan 3 bin 500 yıl öncesine ait Yassıhöyük’te kazı çalışması başladı. Ahi Evran Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Elif Baştürk’ün bilimsel danışmanlığında başlayan kazı çalışmasında 3 bin 500 yıl öncesine ait Lavazantiye şehrinin buluntuları olduğu tahmin ediliyor.

    Afşin Tanır Mahallesi’ne düzenlenen programla açılışı yapılan kazı çalışması hakkında konuşan Afşin Belediye Başkanı Mehmet Fatih Güven, “Afşin’de bir ilke hep birlikte tanık olacağız. Arkeolojik kazımız yapılıyor, Kültür Bakanlığı’mızın izni ile kazımız yapılıyor. Bu yüzden çok heyecanlıyım bu yüzden çok heyecan duyuyorum burada yapılan çalışmalara biz belediye olarak destek veriyoruz. Çünkü, buradan elde edilecek getiriler mutlaka ekonomiye dönüşecek. Ekonominin dönüşmesi artması anlamına gelecek. Dünyanın her yerinde Afşin’in tanınması bilinmesi anlamına gelecek. Hem ülkemizin değişik bölgelerinden hem dünyanın değişik ülkelerinden ziyaretçileri inşallah buraya çekecek. Bizim bura ile ilgili makalelerden tanıdığımız bildiğimiz önemli hususlar var. İnşallah bunları ortaya çıkaran önemli buluşları tüm dünya ile birlikte öğreneceğiz. İnşallah Afşin’in tanınırlığı anlamında çok önemli yol elde etmiş olacağız. Eylül ayında çalışmalara başladık sayın genel müdür yardımcımız, sayın Kültür Bakanlığımızın teveccühüyle belki de Türkiye tarihinde en hızlı kazı izni alınan yer oldu. Ben bilim adamı değilim öngörülere katılıyorum. İnşallah ‘Lavazantiye’ şehrinin burada olduğuna inanıyorum” dedi.

    Ahi Evran Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Elif Baştürk de, “Höyüğün aslında bölge için önemi ile ilgili bağlantılı olan kısmı, milattan önce ikinci bin yıl civarında Asur ticaret kolonilerine ait dediğimiz süreçle başlıyor. Asur ticaret kolonileri Irak’ın kuzeyindeki Musul kenti civarındaki Asur kentinden çıkan kervanların Kültepe, Kaneş ve Kayseri’ye mal getirip götürmesine dayanan bir ticaret dönemidir. Bu ticaret güzergahlarından bir tanesi de bu hurman çayı aracılığı ile Sarız vadisi üzerinden Kültepe’ye ulaşır. Bu ticaret güzergahı üzerinde, ticaret ile bağlantılı olan yeni kentler kurulur. Bunlardan büyüklerine ‘Karun’ küçüklerine de ‘Babartum’ adı verilir. Bu bölgelerde yapılan araştırmalarda Yassı Höyüğün de, Karum ya da Babartumlardan yazılı kaynaklarda ismi geçen iki kentten biri olabileceği yönünde öneriler ortaya atılmıştır. Lavazantiya ya da Hurama kenti ile ilgili eşleştirilen bir yerleşim yeridir” dedi.

  • Deni̇zi̇n Altındaki̇ Tari̇h Gün Yüzüne Çıkıyor

    Yalova’nın Altınova Belediye Başkanı Dr. Metin Oral, sualtı kazı evini ziyaret ederek çalışmalar hakkında bilgi aldı.

    Altınova Hersek Bölgesinde denizin altındaki tarih gün yüzüne çıkıyor. Her yıl tarihe ışık tutacak heyecan verici bulgulara ulaşılan Çobankale’de arkeolojik kazıların ardından Limnae/Civetot sualtı kazı çalışmaları da başladı. 2019 yılında Yalova İli Kıyıları Antik Liman ve Sualtı Yüzey Araştırması projesi esnasında tespit edilen sualtındaki kalıntılarda 2021 yılından itibaren Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izni ile Yalova Müze Müdürlüğü başkanlığında, Bursa Uludağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Dr. Öğr. Üyesi Serkan Gündüz’ün danışmanlığında sualtı kazı çalışmalarına başlandı.

    Altınova’nın tarihi, sanayii, doğal güzellikleriyle bir bütün olduğunu dile getiren Altınova Belediye Başkanı Dr. Metin Oral, “Burada sanayiin yanında en önemli özelliklerinden birisi de tarihi dokumuz. Bunun yeniden hayata kazandırılması için titizlikle çalışma yapıyoruz. Tarihî kimliğimize, değerlerimize önem veriyoruz. Bunların gün yüzüne çıkarılması için de titizlikle, özveriyle çalışma yapıyoruz. Bu konuda çalışan tüm hocalarımıza, ekiplerimize, Bakanlığımıza ayrı ayrı teşekkür ediyorum. İnşallah önümüzdeki süreçte Altınova’dan daha güzel haberleri ulaştıracağımıza inanıyorum. Altınova’mız Hersek Sahili, Hersek Lagünü Kuş Oteli, Tıbbî Aromatik Bitkiler Merkezi, doğal lezzetleri ve güzelliklerinin yanı sıra tarihi kimliğiyle de Türkiye’nin önemli turizm merkezlerinden biri olacak” diye konuştu.

  • Ankara Büyükşehi̇r Beledi̇yesi̇ni̇n Düzenledi̇ği̇ Kent Gezi̇leri̇ Devam Edi̇yor

    Ankara Büyükşehi̇r Beledi̇yesi̇ni̇n Düzenledi̇ği̇ Kent Gezi̇leri̇ Devam Edi̇yor

    Ankara Büyükşehir Belediyesinin haftanın 6 günü düzenlediği ücretsiz kent gezilerine katılan Başkentliler, şehirlerini daha yakından tanıma fırsatı elde ediyor.

    Ankara Büyükşehir Belediyesi normalleşme sürecine geçilmesiyle birlikte Başkentlileri kent gezileriyle buluşturmaya devam ediyor. Haftanın 6 günü düzenlenen ücretsiz kent gezilerine katılarak şehirlerini tanıma fırsatı bulan Başkentliler, gittikleri ilçelerde ayrıca alışveriş yaparak yerel esnafın ekonomisine katkı sağlıyor. Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı tarafından Başkent’in 15 ilçesine haftanın 6 günü pandemi kurallarına uygun olarak otobüslerle 104 seferin yapıldığı ücretsiz gezi programına, 15 Haziran’dan bugüne kadar 3 bin 516 kişi katıldı.

  • Atmaya Kıyamadığı Eski̇ Eşyalarla Köy Evi̇ni̇ Müzeye Çevi̇rdi̇

    Atmaya Kıyamadığı Eski̇ Eşyalarla Köy Evi̇ni̇ Müzeye Çevi̇rdi̇

    Gümüşhane’ye 18 kilometre uzaklıkta bulunan Dörtkonak köyünde yaşayan Ali Kemal Turhan, köyde artık kullanılmayan eski eşyaları atmaya kıyamayınca baba evinin bir odasını müzeye çevirerek burada sergilemeye başladı.

    Bizans İmparatorluğu’nun önemli yerleşim yerlerinden birisi olan, tarihi linyit kömürü madeni ve milyonlarca yıl yaşındaki kayalaşmış ağaç fosilleri ile gölleri, kar kuyuları, kireç kuyularıyla kentin önemli bir turizm ve kültür alanı olan Dörtkonak köyünün ilk müzesi açıldı.

    Köy sakinlerinden Ali Kemal Turhan, dedelerinden kalan ve bir zamanlar köydeki sosyal, kültürel ve tarımsal yaşamın tam ortasında yer alan ve teknolojiye yenik düşen eşyaları atmak yerine kullanılmayan baba evinin bir odasına istif ederek müzeye dönüştürdüğü evinde sergilemeye başladı.

    Köyün Turhanlı mahallesindeki evde kurulan müzeye vatandaşlar yoğun ilgi gösterirken özellikle gurbetçi vatandaşlar eski günlere özlemle müzeyi daha sık ziyaret ediyor.

    En eski eserin yaklaşık 100 yıllık odun hızarı olduğu müzede hamur teknesi, elekler, kalburlar, sepetler, cecim adı verilen kilimler, lüks ve gaz lambaları gibi 100’e yakın artık kullanılmayan eski malzeme bulunuyor.

    “Atalarımızın yadigarına sahip çıktık”

    Müze fikrinin uzun zamandır aklında olduğunu kaydeden Ali Kemal Turhan, “Birçok tarihi eserimiz kayboldu. Kaybolmayanları bir araya getirerek bir müze oluşturdum. Atalarımızın yadigarına sahip çıktık” dedi.

    Müzeyi kurduğu eski ev dedikleri yerde bu eşyaların bir kısmının zaten depolandığını kaydeden Turhan, “Eserlerin birçoğunu geçmişte bilmeyerek atmıştık. Kalanları ben bir araya toplamıştım. Şimdi de sahip çıkarak düzenli bir şekilde dizayn ederek müzeye çevirip sergilemeye başladık. Duyanlar gelmeye başladı. Gurbetçi ve belli bir yaşın üzerindeki vatandaşlar daha çok geliyor. En eski eserimiz ağaç tahta çekme hızarı. Bu hızarla dedem babamları büyüttü. Yaklaşık 100 yıllık var” dedi.

    Müzeyi ziyaret edenlerin kendisine teşekkür ettiğini anlatan Turhan, “Hatta bunu sosyal medya gruplarında paylaşınca satılık mı diye soran bile oldu. Hayır dedik, bunlar satılık değil. Bunlar parayla satılamaz. Gelen olursa ben yoksam ile ailem burada açıp gezdirebilir. Şimdi bunu daha geliştireceğim. Birçok arkadaşım ve köylümden malzemeleri istedim, getirecekler” diye konuştu.

    Köy sakinlerinden Rukiye Çetin ise eski anıları bu müzeye biriktirdiği için akrabası olan Turhan’a teşekkür ederek, “Buradaki eserlerin değerlerine paha biçilemez. Önceden buradaki eşyaları kullanıyorduk biz. Hepsinin bir değeri ve anıları var” ifadelerini kullandı.

    “Her eserde bir anımız var”

    Müzedeki eserlerden babasının da kullandığı odun hızarını anlatırken gözleri yaşla dolan Çetin, “Odun hızarıyla para kazanarak dedem, babam bize bakardı. Onu görünce çok duygulanıyorum. Annemin ekmek yaptığı hamur teknesi başta olmak üzere her eserde bir anımız var” şeklinde konuştu.

    İnsanların merakla gelip müzeyi gezdiğini aktaran Çetin, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Gelip burayı merak edip geziyorlar. Herkesin gelmesini isterim. Hepsinin değeri farklı. Eski anıları tazelemek isteyenler buraya gelebilirler. Küçük çocukların da buraya getirilerek eskilerin nasıl yaşadığını göstermeleri iyi olur.”