Kategori: Kültür Sanat

  • Bursa’da Cumhuriyet Bayramı konseri

    Bursa’da Cumhuriyet Bayramı konseri

    Bursa Büyükşehir Belediyesi Orkestra Şube Müdürlüğü Türk Sanat Müziği Bölümü ses ve saz sanatçılarından oluşan orkestra, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı etkinlikleri kapsamında konser verdi.

    Tayyare Kültür Merkezi’ nde gerçekleştirilen konserde sanatseverler sosyal mesafe düzenine uygun yer aldı.

    Gecede Türk Sanat Müziği sanatçıları Ayşe Sağlam, Oğuz İmrak, Gökay Usludur, Bahar Güldüren, İlker Cansevdi ve Salih Taşkın seslendirdikleri eserlerle seyircilere, Cumhuriyet Bayramı coşkusunu yaşattı.

    Sanatçılar “Çırpınırdı Karadeniz”, “Yanık Ömer”, “Ordunun Duası”, “Ah Bir Ataş Ver”in de aralarında bulunduğu birçok eseri seslendirdi.

    Konser sonunda ses ve saz sanatçıları Bursalı müzikseverler tarafından uzun süre alkışlandı.

  • Osman Hamdi Bey’in dijital sergisi kapılarını açtı

    Osman Hamdi Bey’in dijital sergisi kapılarını açtı

    İletişim Başkanlığı’nın hayata geçirdiği “360 Kültür Sanat” projesi kapsamında, Osman Hamdi Bey Dijital Sergisi sanatseverlere kapılarını açtı. Ücretsiz olan sergi, 15 gün boyunca Marmara Üniversitesi Sultanahmet Yerleşkesi’nde ziyaret edilebilecek.

    Hologram ve özel projeksiyon teknolojisi ile dijital sergilerin gerçekleştirileceği “360 Kültür Sanat” projesi kapsamında, İletişim Başkanlığı tarafından düzenlenen Osman Hamdi Bey Dijital Sergisi bugün açıldı. Çağdaş Türk resim sanatının ve müzeciliğinin öncüsü olan ve Kaplumbağa Terbiyecisi resmiyle tanınan Osman Hamdi Bey anısına hazırlanan dijital sergi, 9 Kasım tarihine kadar Marmara Üniversitesi Sultanahmet Yerleşkesi’nde, 11.00-18.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek. Kullanılan özel teknik sayesinde ziyaretçiler, kendilerini eserlerin içinde hissedecek.

    HAYATI VE 50’YE YAKIN ESERİ HOLOGRGAM TEKNİĞİ İLE GÖSTERİLİYOR

    Sergide Osman Hamdi Bey’in 50’ye yakın özel eseri ve bilinmeyen yönleri üç boyutlu hologram ve özel projeksiyon cihazları ile “360 Kültür Sanat Gösterimi” adı altında sanatseverlerle buluşuyor. Sergi ile ilgili bilgi veren İletişim Başkanlığı İstanbul Bölge Müdürü Mesut Onat, “İletişim Başkanlığı olarak tarihi kültür ve birikimlerimizi zamanın diliyle, zamanın argümanlarıyla tüm dijital imkanları kullanarak yeniden üretmeye devam ediyoruz. Bu anlamda bugün, Türkiye’de müzeciliğin başlamasına vesile olan Osman Hamdi Bey’in 50’ye yakın eserinin sergilendiği, hem de hayatının anlatıldığı bir programımız var. Bütün sanatseverlerimizi davet ediyoruz. Birinci salonda Osman Hamdi Bey’in hayatı dijital bir şekilde aktarılıyor, diğer salonlarda ise 50’ye yakın eser yansıtılıyor” dedi.

  • ‘Yazının Yolculuğu’ Kültür Akademisinde

    ‘Yazının Yolculuğu’ Kültür Akademisinde

    Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan ‘Kültür Akademisi’ programları kapsamında Kaligraf/Yazı Sanatı Uzmanı Hayri Tekgöz’ün ‘Yazının Yolculuğu’ adlı kaligrafi sergisi ziyarete açıldı.

    Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından şehrin kültür ve sanat hayatının gelişmesine katkı sağlamak amacıyla hazırlanan ‘Kültür Akademisi’ programları, Kültür Akademisi bahçesinde (eski Bıçak Müzesi) tüm hızıyla sürüyor.

    ‘Kültür Akademisi’nin son konuğu ise, Kaligraf/Yazı Sanatı Uzmanı Hayri Tekgöz oldu. ‘Yazının Yolculuğu’ adlı kaligrafi sergisinin açılışına, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Ulaş Akhan, Kültür Şube Müdürü Yusuf Sevinç, Dağ-Der Genel Başkanı Yaşar Türk ve sanatseverler katıldı. Sergide Göktürkçe, Arapça, Kızılderili ve Türkçe alfabelerdeki eserler katılanlar tarafından ilgiyle incelendi.

    Program kapsamında Kaligraf Hayri Tekgöz, farklı alfabelerin güzel yazı yazma tekniği hakkında uygulamalı seminer verirken, eserleriyle ilgili dikkat çekici bilgiler de paylaştı.

  • Netflix yeni Türk yapımlarını tanıttı

    Netflix yeni Türk yapımlarını tanıttı

    Netflix yeni dönemde izleyiciyle buluşacak projelerini bir basın buluşmasıyla tanıttı. Online yapılan buluşmada Kıvanç Tatlıtuğ’un başrolünü üstleneceği, Tolga Karaçelik’in yöneteceği “Bir Denizaltı Hikayesi” de tanıtıldı.

    Netflix ekibi, Türkiye’de üretilecek ve 190 ülkede aynı anda yayına girecek yeni projelerini, önümüzdeki günlerde izleyici ile buluşacak yapımlarını tanıttığı içerik sunumunda duyurdu.

    Netflix’in Türkiye Orijinal İçerik Direktörü Pelin Diştaş, “Netflix olarak, Türkiye’nin içerik gücü ile dünyanın etkileyici kültürleri arasında yer aldığına inanıyoruz. Ülkemizde üretilen orijinal yapımların dünyanın dört bir yanında elde ettiği başarılar da bu inancımızı destekliyor. Bu nedenle Türkiye’deki içerik yatırımımızı yeni orijinal yapımlara imza atarak arttırmak bize büyük heyecan veriyor. Türkiye’nin özgün ve güçlü hikayelerini 190 ülkeye anlatmaya devam edeceğiz.” dedi.

    Türkiye’nin sanatçıları ile yaptıkları işbirliğini artarak sürdüklerini belirten Netflix Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Türkiye İçerik Alımları Direktörü Nuha Eltayeb ise “Her geçen gün daha da genişleyen orijinal film kütüphanemiz ve farklı türlerdeki yapımlarla zenginleşen lisanslı içeriklerimizle birlikte üyelerimizin hayatına daha fazla mutluluk katmak için çalışıyoruz. Bugün duyurusunu yaptığımız yeni projeler, bu çabamızın ve Türkiye’de üretilen yapımlara yönelik duyduğumuz heyecanın en net göstergelerinden biri” diye konuştu.

    NELER VAR?

    Fatma

    Sıradan bir temizlikçi olan Fatma, kayıp kocası Zafer’i ararken beklenmedik bir cinayet işler. Bu olay, onu bir “temizlikçi” olarak kendisinden hiç şüphe edilmeyen görünmez bir katile dönüştürür.

    Yükselen yeteneklerden Özgür Önürme’nin kaleme aldığı ve Özer Feyzioğlu ile yönetmen koltuğunu paylaştığı psikolojik drama mini dizisi Fatma’nın başrollerinde Burcu Biricik ile birlikte Uğur Yücel, Mehmet Yılmaz Ak, Hazal Türesan, Olgun Toker, Gülçin Kültür Şahin, Deniz Hamzaoğlu ve Çağdaş Onur Öztürk rol alıyor.

    Fatma’nın 2021’de yayınlanması planlanıyor.

    50m2

    BKM’nin yapımcılığını üstlendiği, senarist Burak Aksak’ın, Selçuk Aydemir’le birlikte yönetmen koltuğunda oturduğu dizinin başrolünde Gölge karakteriyle Engin Öztürk’ü görüyoruz. Dizi 27 Ocak 2021’de tüm dünya ile aynı anda Netflix’te yayınlanacak.

    İkinci bir şansı elde etmek kolay ama onu değerlendirmek sandığımızdan daha zordur. Gölge, kendisini büyüten Servet Nadir’in kirli işlerini yapmaktadır. Çocukluğuna dair hiçbir şey hatırlamayan Gölge, kendisini geçmişe bağlayan fotoğrafın peşinde koşmaktadır. Fotoğraftakilerin kim olduğunu araştırdıkça aslında bir yalanın içinde yaşadığını anlar. Servet Nadir’in sırlarıyla beraber kaçan Gölge, Güzelce Mahallesindeki 50 metrekarelik terzi dükkanına sığınır. Mahalleli onu ölen terzi Adil’in oğlu Adem zanneder. Karanlık geçmişinin köşeye sıkıştırdığı Gölge’nin gidecek başka bir yeri yoktur ve yeni kimliğiyle 50 metrekarelik terzi dükkanında yaşamaya başlar. Ne kadar zorlu olsa da mahalle Gölge’yi, Gölge de mahalleyi değiştirecektir.

    Mücadele Çıkmazı

    Oyuncu Çağatay Ulusoy’un başrolünü Emir Ali Doğrul ile paylaştığı, OGM Pictures tarafından hayata geçirilen filmin yönetmen koltuğunda Can Ulkay otururken, senaryosu ise Ercan Mehmet Erdem’e ait.

    İstanbul’un eski binaları, sokakta koşturan çocukları, yan yana dükkanlarıyla bezeli, adına yakışır bir ara sokağı… Mehmet, her gün gördüğümüz ancak gündelik hayatın telaşıyla dikkat etmediğimiz, farkedemediğimiz kağıt toplayan gençlerden biridir. Mahalledeki çöp toplama deposunu işleten Mehmet’in en büyük destekçisi ise onlara çocukluktan beri kanat geren Tahsin Baba’dır. Bir akşam iş dönüşü en yakın arkadaşı Gonzales’in çekçek çuvalından hayatlarının orta yerine 8 yaşındaki Ali isimli bir çocuk düşer. Mehmet bir yandan Ali’yi ailesine kavuşturmaya çalışırken, bir yandan da Ali ile ayrılmaz bir ikili olacaklardır.

    Mücadele Çıkmazı, 15 Mart 2021’de tüm dünyayla aynı anda sadece Netflix’te yayınlanacak.

    9 Kere Leyla

    Ezel Akay imzalı bir orijinal Netflix filmi… Başrollerinde Haluk Bilginer, Demet Akbağ, Elçin Sangu, Fırat Tanış ve Alican Yücesoy yer alıyor.

    Bir evlilik, iki aşk, üç bela, Dokuz Kere Leyla… Adem (Haluk Bilginer), güzeller güzeli metresi Nergis (Elçin Sangu) için Leyla (Demet Akbağ) ile 20 yıllık evliliğini bitirmeye karar verir. Ancak Leyla’dan doğal bir yolla kurtulması neredeyse imkansızdır. Diğer yandan bu duruma bir çözüm bulamazsa, yasak aşkı Nergis, çok yakında parmaklarının arasından kayıp gidecektir. Üstelik Adem tüm bu aşk trafiğininin arasında kendisine ait antika el yazmasının peşinde olan Mahdum Bey (Fırat Tanış) ve kıskanç avukatı Haris (Alican Yücesoy) ile de uğraşmak zorundadır.

    9 Kere Leyla, 4 Aralık 2020’de sadece Netflix’te yayınlanacak.

    Azizler

    Gençlik yıllarının artık sonuna gelen Aziz, hayatından hiç memnun değildir. Yıllardır sevmediği bir işte çalışmaktadır ve gençliğinde kendisi için kurduğu mesleki hayallerden oldukça uzaktır. Sevgilisi Burcu ile dört yıldır süren ilişkisinin ise artık sonlanması gerektiğini fark eder… Yalnız kalmaya, kendisiyle vakit geçirmeye, özgürleşmeye duyduğu ihtiyaç her geçen gün artmaktadır. Sonunda, en çaresiz anında, karşısına beklenmedik bir fırsat çıkar, ancak Aziz’in tehlikeli bir yalan söylemesi ve bu yalanı sürdürmesi gerektirmektedir.

    Katlanmak zorunda kalacağı sonuçlar, Aziz’in hayatını büsbütün değiştirecektir. Berkun Oya’nın kaleme aldığı filmin başrollerinde Engin Günaydın’a Haluk Bilginer, Binnur Kaya, Öner Erkan, Fatih Artman ve İrem Sak gibi birbirinden yetenekli isimler eşlik ediyor.

    Azizler, 8 Ocak’ta Netflix’te.

    Türkçe içeriklere yatırım yapmaya devam eden Netflix, kısa süre içinde yapımına başlanacak yeni orijinal projelerini de duyurdu:

    Bir Denizaltı Hikayesi

    Başrolünde Kıvanç Tatlıtuğ’un yer aldığı, yönetmenliğini ise Tolga Karaçelik’in üstlendiği aksiyon-macera türündeki dizinin yazar kadrosunu ise Jason George önderliğinde Atasay Koç, Cansu Çoban ve Sami Berat Marçalı oluşturuyor. OGM Pictures yapımcılığında hayata geçecek olan dizi, denizaltında araştırma görevine katılmaya hazırlanan, özgür ruhlu dalış eğitmeni ve deniz biyoloğu Arman’ın hikayesini konu alıyor. Dünyayı vuran bir doğa felaketinin sonucunda, Arman ve bilim ekibinin hayatta kalmak için bir askeri denizaltısına binmesi gerekir. Arman ve ekibi, neler olup bittiğini anlamaya çalışırken bir yandan da bu askeri denizaltının gerçek görevinin ne olduğunu araştırır. Her şeyin sonunda kendini, ekibini ve aslında çok daha fazlasını kurtarma yolunda başarılı olabilecek miydi?

    Uysallar

    Mimar Oktay Uysal ailesinden gizli olarak bir punk hayatı sürmeye başlar. Ancak o sırada eşi, iki çocuğu ve babası da kendi gizli dünyalarını kurmanın peşindedir. Uysal ailesinin yalanlarla dolu bir evi, Oktay’ın da inşa etmesi gereken bir hapishanesi vardır. Ailene karşı kendin olabilmek mümkün müdür yoksa herkesin ikinci bir hayata mı ihtiyacı vardır?

    Ay Yapım tarafından hayata geçirilecek olan Uysallar’ın senaryosu Hakan Günday’ın güçlü kaleminden çıkarken, yönetmen koltuğunda ise Onur Saylak oturacak.

    Pera Palas’ta Gece Yarısı

    Charles King’in aynı adlı ödüllü kitabından uyarlanan “Pera Palas’ta Gece Yarısı” bir Red Arrow Studios şirketi olan Karga Seven Pictures tarafından hayata geçirilecek. Elif Usman’ın kaleme aldığı yapımın yönetmen koltuğunda ise yine Karga Seven’dan Emre Şahin yer alıyor. Sekiz bölümden oluşan dizi, genç bir gazeteci olan Esra’nın İstanbul’daki efsanevi Pera Palas Oteli ile karşılaşmasını konu alıyor. Otel hakkında yazı yazmak üzere görevlendirilen Esra, yanlışlıkla tarihi odalardan birinin 1919 yılına açılan bir kapı olduğunu keşfeder. Geçmişe doğru bir yolculuk yapar ve modern Türkiye’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e karşı düzenlenen siyasi bir komplonun ortasına düşer. Artık Esra, kurnaz otel müdürü Ahmet ile birlikte Türkiye tarihinin akışını ve geleceğini korumak zorundadır. Ancak, Esra, İstanbul’un en çılgın kulübünün sahibi, yakışıklı ve gizemli Halit ile tanışır tanışmaz, 1919 İstanbul’unda hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını ve kimsenin aslında söylediği kişi olmadığını anlar.

    Kuş Uçuşu

    Dünyada hala karar verici pozisyonlarda duran X kuşağıyla, yeni gelmekte olan Z kuşağının çarpışmasını anlatan Kuş Uçuşu, Netflix’in favorileri arasına yerleşen Aşk 101’in yaratıcısı, sevilen yazar Meriç Acemi tarafından kaleme alındı. Dizinin yapımcılığını ise Ay Yapım üstleniyor.

    X kuşağı yeni dünyayı, sosyal medyayı, yeni mecraları ve iş kollarını anlamaya çalışırken, asıl büyük değişikliğin farkında değiller. Bakış açıları, yaklaşımlar ve hedefe giden yolun yürünme şekli bambaşka artık. Yukarılara tırmanırken, çok çalışmanın erdemine güvenmek yerine “kuş uçuşu” gitmeye çalışan Aslı’yı izleyeceğiz. Hikaye, hedefine güdümlenmiş, en üstteki koltuğa oturabilmek, masadaki önemli kişi olabilmek için mücadele eden Aslı’nın, yeni dünyanın yöntemleriyle kazanıp kazanamayacağını sorgulayacak.

    Kod Adı: Kulüp

    Yapımcılığını Saner Ayar ve Ayşe Durmaz ile birlikte O3 Medya’nın üstlendiği dizinin, yönetmen koltuğunda ise Zeynep Günay Tan ve Seren Yüce oturuyor. Dizinin senaryosu ise Necati Şahin önderliğinde, Ayşin Akbulut, Serkan Yörük, Bengü Üçüncü, Rana Denizer’den oluşan kadronun güçlü kalemine ait.

    Ünlü oyuncular Gökçe Bahadır, Barış Arduç ve Salih Bademci’nin başrolünde yer aldığı, 1955 İstanbul’unda geçen hikaye, dönemin devrim yaratan gece kulübünde çalışan eski mahkum Matilda ve hapisten çıktığı güne kadar kendisinin varlığından habersiz olan kızı Raşel’in yaşam macerasını anlatıyor. Matilda bir yandan kızı Raşel ile ilişkisini düzeltmeye, onu Pera’nın belalı yakışıklısı Fıstık İsmet’ten uzak tutmaya çalışacak; bir yandan da gece hayatındaki meslektaşları olan cesur patronu Orhan, kıskanç yönetici Çelebi ve vizyoner sanatçı Selim’in egolarını yönetmeye uğraşacaktır. Müşteriler için cennet, çalışanlar için bir cehennem olan Kulüp, Matilda’nın gelişiyle yepyeni bir ruha bürünecek; her biri kendi hikayesinin “öteki”si olan karakterlerimiz için bir yuvaya dönüşecektir. Belki de en güzel aile, ailesizlerin kurduğudur.

    Erşan Kuneri

    Cem Yılmaz’ın hem yaratıcılığını ve yönetmenliğini yaptığı, hem de başrol koltuğunda oturduğu sitcom dizinin yapımcılığını ise Cmylmz Fikirsanat üstleniyor.

    Erşan Kuneri 70’ler erotik sinemasında ortalığı kasıp kavurmaktadır. Her şey yolunda, keyfi yerindeyken erotik sinemada nasıl başarılı olduysak başka türleri de denemeliyiz fikri ile sektörden partnerleri Alev, Altın Oran, Miki Muammer, Seyyal, Kaya Akın (a.k.a İbrahim Tumtum), Firdevs ve Payro Kemal ile radikal bir film maratonuna koşmaya karar verirler….

    Erşan Kuneri, acaba İran sinemasından, İtalyan romantik dönemine mi girecek, teen slasher korkulardan, sosyal içerikli dramalara mı kayacak, Ortaçağ intikam filmlerinde at mı koşturacak (at mı?) yoksa Hong Kong’a mı göz kırpacak?

    8 bölümlük bu macerada girilmedik yer bırakmayacak Erşan’ı hasretle bekliyoruz. 1976 diyoruz ve başlıyoruz…

    Sen Hiç Ateş Böceği Gördün mü?

    Yılmaz Erdoğan tarafından kaleme alınan, sahnelendiği yıllarda ödül ve gişe rekortmeni olarak tiyatro klasikleri arasına giren ”Sen Hiç Ateşböceği Gördün Mü?” 18 yıl sonra aynı isimli modern uyarlaması ile filme dönüşüyor.

    1948 yılında İstanbul’da üstün zekalı bir çocuk olarak dünyaya gelen Gülseren’in, ailesiyle birlikte bulunduğu çevreye ayak uydurabilme çabalarını anlatırken, diğer yandan da Türkiye’nin bir dönemine ayna tutuyor.

    Yönetmen koltuğunda Andaç Haznedaroğlu’nun oturduğu filmin oyuncu kadrosunda, Patron karakteriyle Yılmaz Erdoğan ile beraber Ecem Erkek, Engin Alkan, Devrim Yakut, Merve Dizdar, Ushan Çakır ve Bülent Çolak yer alıyor.

    ’96 Yazı

    Kim kendilerini keşfeden gençlere ait bir yaz aşkı hikayesini kaçırmak ister ki? OGM Pictures yapımcılığında, sevilen yönetmen Ozan Açıktan imzalı film, 2021’in Haziran ayında Netflix’te yayınlanacak.

    Türkiye’nin güneyinde 1996’nın yaz aylarında geçen hikaye, rüzgar, kayalık uçurumlar, sonsuz dalgalar arasında aşk ve yaşamla tanışan ve eninde sonunda hüznü de tadacak bir grup gencin hikayesini konu alıyor. Her yıl ailesinin yazlığına giden Deniz için bu yıl farklıdır. Artık 16 yaşına girmiş aşka dair yeni duygular ve yeni deneyimler yaşamak istemektedir. Deniz Aslı’ya yakınlaşmaya çalışırken, aynı mahallenin ortalığı kasıp kavuran, son derece yakışıklı ve sportif genci Burak’ın da Aslı’yla ilgilendiğini fark eder. Her karakterin midesinde uçuşan kelebekleri izlerken, aynı zamanda ilk kalp kırıklığına ve ergenliğin başlangıcına şahit olacağız.

    Filmin başrollerinde Ece Çeşmioğlu, Fatih Şahin, Halit Özgür Sarı, Aslıhan Malbora, Süreyya Güzel ve Kubilay Tunçer yer alıyor.

    Beni Çok Sev

    Dünya çapında popülerlik kazanan 7. Koğuştaki Mucize filminin yönetmeni Mehmet Ada Öztekin’den yepyeni bir yapım. Başrollerinde yer alan Sarp Akkaya ve Songül Öden’e, Ercan Kesal, Aleyna Özgeçen, Füsun Demirel, Güner Özkul ve Ushan Çakır eşlik ediyor.

    Bir yandan Konya kapalı cezaevinde gardiyan olarak çalışan Sedat, öte yandan aynı hapishanede mahkum olarak yatan Musa. Bir gün Sedat’a verilen yeni görevle iki erkek Musa’yı bir günlüğüne cezaevinden çıkararak Musa’nın köyüne kızını ziyaret etmesi için yola çıkarlar. Musa 14 yıldan sonra ilk kez eski karısını, annesini ve kendisini yabancı gibi gören kızı Yonca ile karşılaşır. Baba-kız bir gün boyunca ne kadar da birbirlerine yabancı olsalar da 14 yıl hiç geçmemiş gibi harika vakit geçirirler. Ama Musa’yı rahatsız eden bir durum vardır, yanlış giden bir şey, bir his.. Alzheimer olan annesi gece yanına gelir ve bir anda hiç hasta olmamış gibi onu en derin yerinden vuracak acı gerçekleri açıklar. Yonca gerçek kızı değildir, kızı öldürülmüştür. Musa’nın hapishaneye dönmesi gerekir, ama ne kadar acıtsa da kızının başına ne geldiğini öğrenmek zorundadır.

  • Polonyalı aktör Wojciech Pszoniak hayatını kaybetti

    Polonyalı aktör Wojciech Pszoniak hayatını kaybetti

    Polonyalı aktör Wojciech Pszoniak 78 yaşında hayatını kaybetti.

    Polonya haber kanalı TVN24, “Vadedilmiş Topraklar” (The Promised Land), “Düğün” (The Wedding), “Danton” ve “Korczak” filmleriyle tanınan ünlü sinema ve sahne oyuncusu Pszoniak’ın yaşamını yitirdiğini duyurdu.

    Hayatı boyunca yaklaşık 100 filmde rol alan ve uzun yıllar ünlü yönetmen Andrzej Wajda ile çalışan Pszoniak’a, kültür alanında Polonya-Fransız ilişkilerinin gelişmesine katkısından ötürü 2008 yılında Fransız sanat ve edebiyat nişanı verilmişti.

    Ukrayna’nın Lviv kentinde doğan Pszoniak, Krakov’daki Eski Tiyatro, Varşova’daki Ulusal Tiyatro ve Powszechny Tiyatrosu’nda da sahne almıştı.

    1980’lerde Fransa’ya giden Pszoniak, oyunculuk kariyerini burada sürdürmüştü.

  • BDSO’dan Hikmet Şimşek’i anma konseri

    BDSO’dan Hikmet Şimşek’i anma konseri

    Bursa Bölge Devlet Senfoni Orkestrası (BBDSO), Devlet Sanatçısı Prof. Dr. Hikmet Şimşek’in anısına konser düzenledi.

    Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde (AKKM) Devlet Sanatçısı Prof. Dr. Şimşek’in anısına düzenlenen konseri, Naci Özgüç yönetti.

    Konserde keman sanatçısı Özcan Ulucan, Wolfgang Amadeus Mozart’ın “3 Numaralı Keman Konçertosu” ve Ludwig Van Beethoven’ın “Sol Majör Romans” gibi eserlerini BBDSO eşliğinde seslendirdi.

    Gecenin sonunda solist ve şefin performansı sanatseverler tarafından uzun süre alkışlandı.

  • Dexter geri dönüyor! Dexter konusu ne? Dexter ne zaman başlayacak? İşte Dexter yeni sezon oyuncuları…

    Dexter geri dönüyor! Dexter konusu ne? Dexter ne zaman başlayacak? İşte Dexter yeni sezon oyuncuları…

    Efsane dizi Dexter 7 yıllık bir aranın ardından tekrar ekranlara dönüyor. İlk bölümü 1 Ekim 2006’da yayınlanan dizi 8 sezon boyunca ilgiyle izlenmiş ancak 2013’te final yapmıştı. Peki Dexter konusu ne? Dexter ne zaman başlayacak? İşte Dexter yeni sezon oyuncuları…

    Dexter Morgan isimli bir seri katilin hikayesini anlatan Dexter’ın ekranlara geri döneceği haberi gündeme bomba gibi düştü. Dizinin sevenleri sadece bunu konuşuyor. Peki milyonlarca takipçisi bulunan Dexter konusu ne? Dexter ne zaman başlayacak? İşte Dexter yeni sezon oyuncuları…

    DEXTER KONUSU NE?

    Annesinin öldürülmesi ile üç yaşında yetim kalan Dexter Morgan Miami polis memuru Harry Morgan tarafından evlatlık olarak alınmış. Harry’nin eşi Doris tarafından benimsenmiştir. Genç yıllarda Dexter mahallede evcil hayvanları öldürme isteğinin oluştuğunu keşfeder. Harry onları öldürmek için çok erken olduğuna inandığını söyler ve Dexter’in öldürme isteği gittikçe artar. Harry, Dexter’a masum insanları öldürmemesini söyler ve ona birkaç kural öğretir:

    En önemlisi, Dexter asla yakalanmamalısın.

    Dexter’ın kurbanları ölmeyi hak etmelidir.

    Dexter her zaman katilin suçlu olduğundan emin olmalıdır, bundan dolayı sık sık kurbanın suçlu olduğuna dair kesin kanıtı elde etmek için büyük çaba harcar.

    Harry ona normal insan duygularına sahip olmayı, sosyal davranmayı ve katilleri öldürdükten sonra cinayet mahallini temizlemeyi gösterir. Dexter “Karanlık Yolcuyu” (öldürme iç güdüsüne verdiği ad) tatmin etmek için kodu takip eder. Ancak, dördüncü sezonda sonradan masum olduğu kanıtlanan bir fotoğrafçıyı öldürür.

    Birçok seri katil gibi Dexter da her öldürdüğü katilden bir şey alır: Bir neşter ile o kurbanının yanağından bir damla kan alır ve lamelin üzerine damlatır, onları da toplar. Koleksiyonu klimanın içinde gizlenmiş bir ahşap kutu içinde saklar.

    DEXTER NE ZAMAN BAŞLAYACAK?

    Dizinin geri döneceği Dexter on Showtime Twitter hesabından duyuruldu ancak dizinin döneceği tarih henüz açıklanmadı.

    DEXTER YENİ SEZON KİM OYNAYACAK?

    Showtime yöneticisi Gary Levine, basına yaptığı açıklamada “Clyde Philips ve Michael C. Hall’un da dizide yer aldığını bildirmekten mutluluk duruyorum ve yeni sezonu çekip yayınlamak için sabırsızlanıyoruz” dedi.

  • Bursa’da “Bir Nefes Karadeniz” konseri

    Bursa’da “Bir Nefes Karadeniz” konseri

    Bursa Büyükşehir Belediyesi Orkestra Şube Müdürlüğü Türk Halk Müziği Bölümü ses ve saz sanatçılarının katılımıyla “Bir Nefes Karadeniz” Konseri düzenlendi.

    Tayyare Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen şef Altan Göl yönetimindeki sezonun ilk konserinde solistler Züleyha Savaş, Cemile Kara Polat ve Şerif Pir Trabzon, Giresun, Artvin, Rize ve Karadeniz bölgesindeki birçok yörenin türkülerini seslendirdi.

    Konserde “Salına Salına Suya Gidersin”, “Tabancamın Sapını Gülle Donatacağım”, “Hayde Gidelim Hayde” ve “Tiridine Bandım” gibi şarkılar seslendirildi.

    Gecenin sonunda solistler ve şef, sanatseverler tarafından uzun süre alkışlandı.

  • Sinema sektörüne 14 milyon TL’lik yeni destek

    Sinema sektörüne 14 milyon TL’lik yeni destek

    Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca, yılın son değerlendirme toplantısı ile sinema sektörüne 17 proje için 14 milyon 250 bin liralık destek sağlandığı açıklandı.

    Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre; yeni sinema kanununun ardından destek miktarını arttırmayı sürdüren bakanlık, 2020 yılında toplam 47 uzun metrajlı sinema filmi projesine 37 milyon 425 bin lira aktardı. Sinema sektör temsilcilerinden oluşan 8 kişilik Değerlendirme Kurulu, son toplantısında ‘İlk Uzun Metrajlı Kurgu Film Yapım’ ile ‘Uzun Metrajlı Sinema Film Yapım’ ve ‘Ortak Yapım’ türünde 150 projeyi değerlendirdi. Kurulun yeni destek kararı ile 8 ilk uzun metrajlı kurgu film yapım projesi 5 milyon 700 bin lira, 7 uzun metrajlı sinema film yapım projesi 7 milyon 450 bin lira, 2 ortak yapım projesi de 1 milyon 100 bin lira destek aldı. Bakanlık ilk filmini gerçekleştirecek yönetmen desteği ile bu yıl yine genç ve umut vadeden yönetmenlere olanak sağlanacak.

    USTA YÖNETMENLERE DESTEK

    Bakanlığın sinema sektörüne verdiği yeni desteklerde, Türk sinemasını başarıyla temsil eden yönetmen Yeşim Ustaoğlu’nun ‘Artakalan’, Mehmet Eryılmaz’ın ‘Zeynep ve Musa’, Faruk Hacıhafızoğlu’nun ‘Kirpinin Boya Kalemleri’ ile Vuslat Saraçoğlu’nun ‘Bildiğin Gibi Değil’ filmleri var. Son yıllarda uzun metrajlı animasyon film desteklemesi ise vizyona giren yerli animasyon sinema filmi sayısında belirgin bir artış yaşanmasını sağladı. Yerli animasyon filmler özellikle geçtiğimiz yıl büyük başarılara imza atarken, çocuklar tarafından ilgiyle takip edilen ‘Akıllı Tavşan Momo Büyük Takip’ yılın son toplantısında desteklenen animasyon projesi oldu. Farklı ülkelerden sinemacıları bir araya getirmesi, bilgi ve teknoloji aktarımı ile potansiyel pazarlar oluşturulması gibi sebeplerle sinema sektörü açısından önemli hale gelen ortak yapım desteği türünde de Türkiye-Fransa- Romanya ortak yapımı ‘Körgörü/Blindsight’ ve Türkiye-Hollanda-Almanya ortak yapımı ‘Şahmerdan-MNK’ projeleri destek almaya hak kazandı.

    BAKANLIK DESTEKLİ FİLMLER DÜNYAYI DOLAŞIYOR

    Son dönemde ürettiği başarılı yapımlarla tüm dünyada adından söz ettiren ve birçok önemli festivalden ödüllerle dönen Türk Sineması, 2020 yılında da önemli film festivallerinde yerini aldı. Yönetmen Erdem Tepegöz’ün ‘Gölgeler İçinde’ filmi 41’inci Moskova Uluslararası Film Yarışması’nda ‘Ana Yarışma’ bölümüne seçilerek ‘Jüri Özel Ödülü’nün sahibi oldu. Yönetmen Ercan Kesal’ın ilk uzun metrajlı kurgu film desteği ile hayata geçirdiği filmi ‘Nasipse Adayız’ 49’uncu Rotterdam Uluslararası Film Festivali’nde, Yönetmen Cihan Sağlam’ın ‘Uzun Zaman Önce’ filmi Silk Road Uluslararası Film Festivali’nde dünya prömiyerini gerçekleştirdi.

    Yönetmen Derviş Zaim’in ‘Flaşbellek’ filmi 42’nci CINEMED Montpellier Akdeniz Filmleri Festivali’nde, Yönetmen Cem Özay’ın ‘AF’ filmi de 33’üncü Tokyo Uluslararası Film Festivali’nde dünya prömiyerlerini gerçekleştirecek. Yönetmen Eylem Kaftan’ın ‘Kovan’ filmi ise 16. Zürih Film Festivali’nde ödül için yarıştı.

    Bakanlığın 2021 yılı destekleme başvuru ve toplantı tarihleri, Sinema Genel Müdürlüğü’nün www.sinema.ktb.gov.tr adresinden duyurulacak.

  • Oğuz Atay’ın hayatına dair az bilinenler ve kitapları… 86. doğum gününde Doodle oldu!

    Oğuz Atay’ın hayatına dair az bilinenler ve kitapları… 86. doğum gününde Doodle oldu!

    Tutunamayanlar, Korkuyu Beklerken, Tehlikeli Oyunlar, Eylembilim gibi kitapların yazarı, Türk edebiyatının önemli isimlerinden Oğuz Atay, 86 yıl önce bugün doğdu. Dünyanın en popüler arama motoru olan Google, Türkiye’deki kullanıcıları için Oğuz Atay’ı Doodle olarak sundu. Büyük yazar Atay’ın hayatında birçok önemli ayrıntı bulunuyor…

    Oğuz Atay, bundan 86 yıl önce Kastamonu’nun İnebolu ilçesinde doğdu. Türk edebiyatının yetiştirdiği en büyük isimlerden biri olan Oğuz Atay’ın hayatı şu şekilde…

    HAKKINDA AZ BİLİNENLER

    – Babası 11 sene CHP’den milletvekilliği yaptı.
    – Gençlik yıllarında karikatürle ilgilendi
    – En sevdiği yazarlar Dostoyevski ve Kafka’ydı.
    – İlk romanı Tutunamayanlar’ı ilk okuyan Vüs’at O. Bener’di.
    – Tutunamayan kitabındaki karakterler aslında kendi hayatından arkadaşlarıydı.
    – En büyük hayranlarından biri Orhan Pamuk’tu.
    – Kısa film yönetmenliği de yaptı. Ancak çektiği film kayboldu.
    – Kaybolan Günlüğü Marmara Üniversitesi’nden bir öğrencinin çantasından çıktı.
    – Son sözleri “Sevinmeyin, daha ölmedim” oldu.

    Ölüm onu Mecidiyeköy’deki arkadaşı Altay Gündüz’ün evinde yakalamıştır. Oğuz Atay banyodadır ve uzun süre çıkmaz, bu durumdan endişe duyan ev halkı seslenir ve “Sevinmeyin, daha ölmedim.” cevabının muzipliğiyle gülmeye koyulurlar. Aradan bir süre daha geçer ve Oğuz Atay dışarı çıkmaz. Bunlar yazarın son sözleridir.

    YAYINLANMIŞ ESERLERİ

    Tutunamayanlar (1972)
    Tehlikeli Oyunlar (1973)
    Bir Bilim Adamının Romanı (1975)
    Korkuyu Beklerken (1975)
    Oyunlarla Yaşayanlar (1975)
    Günlük (1987)
    Eylembilim (1998)

    OĞUZ ATAY’IN HAYAT HİKAYESİ

    Oğuz Atay 12 Ekim 1934’te İnebolu Kastamonu’da doğdu. Babası, VI., VII dönem Sinop, VIII. Dönem Kastamonu Milletvekilliği yapan Cemil Atay’dır. 1951′de bugünkü adı Ankara Koleji olan Ankara Maarif Koleji‘ni, 1957′de de İTÜ İnşaat Fakültesi’ni bitirdi. Üç yıl sonra İDMMA İstanbul Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi (şimdiki Yıldız Teknik Üniversitesi) İnşaat Bölümü’nde öğretim üyesi oldu. 1975′te doçent olan Atay, Topografya adlı bir de mesleki kitap yazdı. Çeşitli dergi ve gazetelerde makale ve söyleşileri yayınlandı. Oğuz Atay, Tutunamayanlar‘ın 1971-72′de yayınlanmasından sonra, önemli bir tartışmanın odak noktası oldu. Bu romanıyla 1970 TRT Roman Ödülü‘nü kazandı.

    Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biri olan Tutunamayanlar, eleştirmen Berna Moran tarafından, “hem söyledikleri hem de söyleyiş biçimiyle bir başkaldırı” olarak nitelendirilmiştir. Moran’a göre Tutunamayanlar’daki edebi yetkinlik, Türk romanını çağdaş roman anlayışıyla aynı hizaya getirmiş ve ona çok şey kazandırmıştır.

    ‘TÜRKİYE’NİN RUHU’NU YAZAMADAN VEFAT ETTİ

    Atay’ın büyük etki yaratan eseri Tutunamayanlar’ı 1973′te yayınladığı Tehlikeli Oyunlar adlı ikinci romanı izlemiştir. Hikâyelerini Korkuyu Beklerken başlığı altında toplayan Atay, 1911-1967 yılları arasında yaşamış Prof. Mustafa İnan’ın hayatı konu eden Bir Bilim Adamının Romanı‘nı 1975 yılında yayımlamıştır. 1973 yılında yayımlanan Oyunlarla Yaşayanlar adlı oyunu Devlet Tiyatrosu’nda sahnelenmiştir. Atay, beyninde çıkan bir tümör nedeniyle büyük projesi “Türkiye’nin Ruhu“nu yazamadan 13 Aralık 1977′de, İstanbul’da hayatını kaybetmiştir. Edirnekapı Sakızağacı Mezarlığı’na defnedildi.

    Öldükten sonra 1987′de Günlük, 1998′de ise Eylembilim adlı kitapları yayımlanmıştır. Sağlığında hiçbir kitabı ikinci baskı bile yapamayan Atay’ın kitapları ölümünden sonra büyük ilgi gördü ve defalarca basıldı. Yıldız Ecevit’in hazırladığı Oğuz Atay biyografisi Ben Buradayım… 2005 yılında yayınlandı. Türk edebiyatında yazdığı Tutunamayanlar ile post-modern tarzda eser veren ilk yazar Oğuz Atay’dır.

    Oğuz Atay, özellikle Tutunamayanlar romanında, modern şehir yaşamı içinde bireyin yaşadığı yalnızlığı, toplumdan kopuşları ve toplumsal ahlaka,kalıplaşmış düşüncelere yabancılaşan, tutunamayan bireylerin iç dünyasını anlatır. Yapıtları eleştiri, mizah ve ironi barındırır. Kastamonu Valiliği kendisi adına 2007 yılından beri Oğuz Atay Edebiyat ödülleri vermektedir.