Bir döneme damgasını vuran Gökhan Özen hayranlarını korkuttu. ABD Los Angeles’ta yaşayan 43 yaşındaki şarkıcı, sosyal medya hesabından kalp krizi geçirdiğini duyurdu.
Kategori: Magazin
-
Bursa’da Ceza rüzgarı
Türkçe Rap’in mihenk taşı Ceza, dün akşam Bursa’da bir mekanda dinleyicileriyle bir araya geldi. Ceza, hayranlarını ‘Suspus’ şarkısıyla selamladı. Sahne aralarında dinleyicileri ile sohbet eden Ceza; ‘İmkanım olsa her birinizle selamlaşmak istiyorum. Eğer bir yerlerde karşılaşırsak muhakkak kendinizi hayırlatın’ diyerek “Yerli Plaka” şarkısını seslendirdi. ‘Suspus’, ‘Yerli Plaka, ‘Baskın, ‘Fark Var’ adlı şarkıları ile adından sıkça söz ettiren Ceza, tarzıyla ile göz doldurdu. Ünlü sanatçı hit olmuş şarkılarını sevenleri ile hep bir ağızdan söylerken, hınca hınç dolan mekanda hayranları unutulmaz bir gece yaşadı.
Ünlü isim yaklaşık 2 saat sahnede kaldı. Bursalı rap severler ise Ceza’nın şarkılarıyla gece boyunca mest oldu.
-
Soner Sarıkabadayı Bursa’da sevenleriyle buluştu
Yoğun bir ilginin yaşandığı konserde, Bursalılara keyifli bir gece yaşatan Sarıkabadayı, kendisinin seslendirdiği ‘Kutsal Toprak’, ‘İnsan Sevmez mi?’, ‘Buz’, ‘Sadem’ gibi şarkılarının yanı sıra sözleri kendisine ait başkaları için yazmış olduğu şarkılara da repertuvarında yer verdi. Popüler olan şarkılarından oluşturduğu repertuvara yer verdiği gecede Bursalılara büyük coşku yaşatan Sarıkabadayı, sahnedeki enerjisi ve danslarıyla da beğeni topladı.
Kombinlerini seyirciler değerlendirdi
Ünlü pop sanatçısı Soner Sarıkabadayı, iki bölümden oluşan konser performansında iki farklı kıyafet ile sevenlerini karşıladı. İlk bölüm için takım kombini tercih eden Sarıkabadayı ikinci bölüm için spor kombin tercih etti. Sahnede sık sık dinleyicileri ile sohbet eden ünlü popçu Soner Sarıkabadayı; ‘Hepiniz hoşgeldiniz. Kombinimi nasıl buldunuz? İkinci bölümde de farklı bir kombin ile karşınızda olacağım. Hangisini daha çok beğeneceksiniz.’ Diyerek dinleyicilerin alkışları ile tam not aldı.
Yaklaşık iki saat sahnede kalan Sarıkabadayı, Bursalılara unutulmaz müzik keyfi yaşattı.
-
Iskandar Widjaja Bursa’da konser verdi
Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen konseri şef Theodore Kuchar yönetti.
Konserde Franz Schubert in”‘Rosamunde Uvertür”, Henry Wıeniavskı’den “Keman Konçertosu No.1″ ve Max Bruch’ den ‘”Senfoni No.3” gibi eserleri BBDSO eşliğinde seslendirildi.
Gecenin sonunda konuk sanatçı ve şefe BBDSO tarafından çiçek takdim edildi.
-
Melike Şahin Bursalı müzikseverlerle buluştu
Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen konsere sanatseverler yoğun ilgi gösterdi.
Şahin “Tutuşmuş Beraber”, “Geri Ver”, “Pusulam Rüzgar ” ve “Kara Orman” gibi şarkılarını farklı yaş grubundaki hayranlarıyla söyledi.
Gecenin sonunda Melike Şahin ve orkestrasının performansı, sanatseverler tarafından uzun süre alkışlandı.
-
Wilma Elles’ten Hint dansı
Ünlü oyuncu Wilma Elles, Türkiye’yi birçok uluslararası film ve festivallerden temsil eden güzel oyuncu son olarak 1.4 milyon nüfuslu Hindistan’da Raja Bundela’nın başkanlığında düzenlenen Khajuraho İnternational Film Festivali’ne katıldı. Uluslararası projelerde Türkiye’yi başarıyla temsil eden Elles, Almanya, Fransa ve Amerika’da başarılı projelerde yer alırken. Son Amerikan filmi ” Silvercarnation ‘ Oscar akademi’ den aday olarak gösterildi.
Khajuraho International Film festivalinde Wilma Elles Eyalet Başkanı Gouvernor Mangubhai C. Patel Madhya Pradesh dan (72 Milyon vatandaşı temsil eden) bir onur ödülü aldı. Elles, ayrıca geceye renkli bir sahne şovu ile damga vurdu. Oryantal ve Hint stili dans gösterisiyle festivale katılan Elles, alanda bulunan 40 bin kişiyi coşturdu. Başarılı sahne performansından sonra seyirci tarafından uzun bir süre ayakta alkışlanan Wilma Elles büyük bir ilgi odağı oldu.
Festivalde birçok Bollywood yıldızıyla bir araya gelen ünlü oyuncu Wilma Elles, Hindistan’ın ulusal ve yerel basınında geniş yer buldu. Festivalde birçok ünlü uluslararası ve Bollywood yıldızlarıyla bir araya gelen Elles, medyanın, film ve TV’nin gençlere yönelik doğru rol modellere oluşturmasını büyük önemini vurguladı.
Hindistan’da bulunan ünlü oyuncu Wilma Elles, cep telefonu ile çekmiş olduğu renkli görüntüleri sosyal medya hesabından paylaşıyor. -
Neşet Ertaş filmi vizyona girmeyecek
16 Aralık Cuma günü izleyici karşısına çıkacak Neşet Ertaş filminin vizyona girmeyeceğini duyuran Ertaş ailesinin avukatı Uğur Çapkın, “Mahkemelerden biri haklılığımızı nihayet gördü ve tedbir kararı verdi. Film vizyona girmeyecek. Cuma günü diğer dosyadan da karar bekliyoruz. Bizi gönülden destekleyen tüm arkadaşlarıma sonsuz teşekkür ederiz” dedi.
Filmin vizyona girmemesi ile ilgili açılan davalardan birisi de 16 Aralık Cuma günü görülecek.
Avukat Çapkın daha önce yaptığı açıklamada, iki imza alınması sonucu Ertaş’ın eserlerinin kullanıma açıldığını ve kitap üzerinden film çalışmasının ailenin izni olmadan yapıldığını söyleyerek, “Ne ailenin ne de Neşet Ertaş’ın verdiği bir izin yok. Ertaş’ın eserlerinin notaya alınması başka bir şey, eserlerin film olarak ve ailenin izni olmadan perdeye aktarılması başka bir şey” demişti.
-
17 yıl aradan sonra tekrar sahnede
Balçova’da bir eğlence mekanında sahne alan Mahsun Kırmızıgül için masalar günler öncesinden rezerve edildi. Alkışlarla karşılanan ünlü sanatçı, şarkılarını sevenleri ile birlikte seslendirdi. 3 Şubat’ta sinemaseverlerle buluşacak ‘Prestij Meselesi’ filminin fragmanından bir bölümünü izleten Kırmızıgül’e, İzmirliler beğenilerini dakikalarca alkışlayarak gösterdi.
Sahnelere yıllar sonra geri dönen ünlü şarkıcı duygularını şöyle ifade etti: “Artık insanlar aileleri ve çocuklarıyla geliyorlar. Bu çok hoşuma gitti. Benim bıraktığım dönemlerde gerçekten gece yaşantısı böyle değildi. Bodrum’da sahneyi bırakma kararı aldım. O dönem gerçekten çok kötüydü. İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarı Şan Bölümü’nden mezun birisiyim. Saat 02.00 sıralarında bir adam ‘kardeş şu şarkıyı okusana’ dedi. Mikrofonu bıraktım o gün ve dedim ki ben film yapacağım. Ama şimdi görüyorum ki çok güzel inanılmaz bir atmosfer var. İyi ki gelmişim iyi ki sizlerle karşılaşmışım” dedi.
Konserin bir bölümünde şarkıcı Bergen’le nasıl tanıştığını anlatan Kırmızıgül, “Yenikapı sahilinde bir gazinodayız. O gece sazlar çıktıktan sonra çok güzel bir kadın çıktı sahneye. O kadının gözünde korsan bandı vardı. Yapımcıya sorduğumda onun sevgilisinin yüzüne kezzap attığını öğrendim. Onu duyunca çok üzüldüm. O kadar güzel bir sesi vardı ki ben sahnenin kenarında ağlamaya başladım. Geldi yanıma oturdu ve gözlerimi sildi. Bütün parçayı yanımda okudu. Sonrasında beni sahneye çıkardı. Bu kez ben söyledim o ağlamaya başladı. Sonra gözündeki yaşları sildim. Bana ‘sakın sahneyi bırakma, çok güzel bir sesin var mutlaka oku’ dedi. Benim o gün dinlediğim kadın Bergen’di. Bugün yeryüzünde tüm şiddet gören kadınlar için Bergen şarkılarını seslendireceğiz” diye konuştu.
Eski kliplerinden örnekler gösteren Kırmızıgül, yapımcı Hilmi Topaloğlu’ndan da bahsetti. Topaloğlu’yla Unkapanı’nın merdivenlerinde 2 aylık bebeğine süt parası bile götüremediği bir zamanda tanıştığını anlatan Kırmızıgül, o dönemde 6 kaset yaptığını ve hiçbirisinin tutmadığını söyledi. Basamaklarda ilk tanıştığı anda Topaloğlu’ nun kendisine sen bir starsın dediğini hatırlattı. O gün sadece ona güldüğünü anlatan şarkıcı, Hilmi Topaloğlu için imaj maker, bir yıldız avcısı ifadelerini kullandı. Kırmızıgül, “O yıllarda ilk ‘Bebeğim Benim’ klibini çekerken bana Hilmi Topaloğlu ‘Türkiye’de yeni bir çağın başlangıcı bu’ dedi. Kliplerde farklı şeyler yapalım. Özel televizyonlar yeni kurulmuş. Türkiye artık çok sesliliğe geçmiş. ‘Sen bu klipte tango ve flamenko yap’ dedi. ‘Sen dedi İspanyolsun.’ Dedim ben Diyarbakırlıyım. O klip çekildi ve çok konuşuldu” şeklinde duygularını ifade etti.
-
Çağla Şıkel, influenza virüsüne yakalandı
Manken Çağla Şıkel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla hastalandığını duyurdu.
Influenza virüsüne yakalandığını açıklayan Şıkel, hastalığın bulaşıcı olduğunu ve oğulları Uzay ve Kuzey’den kaptığını söyledi.
“KORONAVİRÜSE BENZEMİYOR”
Odaya kimsenin girmediğini ve hastalığının bulaşıcı olduğunu belirten ünlü manken, herkesi virüs hakkında uyardı. Şıkel, “Hangi anne yavrusuna bakarken hastalanmaz ki? Aman dikkat! Koronavirüse benzemiyor” dedi.
EVE KAPANDI
Şıkel, ayrıca köpeği Tarçın’ın kendisini bir an olsun yalnız bırakmadığını da şu sözler ile paylaştı:
Yanıma kimseyi almamaya çalışıyorum çünkü inanılmaz bulaşıcı ama bu köpek beni asla yalnız bırakmıyor delireceğim. Serum takmaya gelen olursa evi ayağa kaldırıyor. Sadece çişini yapıyor hızlıca yemeği yiyor belki hop tekrar yanımda… Benden hiçbir şey istemiyor sadece beni bekliyor. Sen nasıl bir cansın Tarçın.
INFLUENZA NEDİR?
İnfluenza ya da bilinen adıyla grip, solunum yollarını enfekte eden, akut viral enfeksiyondur. Soğuk algınlığı gibi bir diğer solunum yolu enfeksiyonuyla karşılaştırıldığında daha ağır geçirilir. Gribin, A, B ve C olmak üzere üç türü vardır. En sık olarak A ve B tipi grip görülür.
-
Hatice Gökçe’den “Güneş Kralı” koleksiyonu
Hatice Gökçe, içindeki çocuğu kaybetmeden büyüyen erkeklere özel hazırladığı Güneş Kralı koleksiyonunda dünyanın geri dönüştürülmüş ilk ve tek akrilik elyafı olan Acrycycle ile el dokuması ipekleri bir araya getiriyor. Oversize (bedensiz) tasarımların yer aldığı rahat ve renkli koleksiyon, izlenebilir barkodlu 26 look ve 55 parçadan oluşuyor. Aksa Akrilik’in katkılarıyla hazırlanan Güneş Kralı koleksiyonu, geri dönüştürülmüş elyafla doğaya saygısını sunarken, etnik desenli, parlak ipeklerle de kültürel zenginliği gözler önüne seriyor.
Güneş Kralı’nın 2022 Sonbahar Kış Sezonu koleksiyonu Yenidoğan’ın devamı niteliğinde olduğunu belirten tasarımcı Hatice Gökçe, markasını kurduğu günden itibaren sürdürülebilirlik konusunun önceliği olduğunu söylüyor: “Tekstil sektörünün dünyayı kirleten ikinci büyük sektör olduğunu bilmek beni her zaman daha çevreye duyarlı tasarımlar ve üretim yaptırmaya yöneltti. Bir önceki koleksiyonum Yenidoğan; dün, bugün ve gelecekten bahsediyordu. Geçmişi unutmadan geleceğe yatırım yapan bir nesle hitap ediyordu. Değersiz, atık olan bir sürü giysinin, malzemenin bir teknolojiyle yeniden dönüştürülmesi ve yeniden kullanıma sokulması çok önemli. Güneş Kralı koleksiyonu geri dönüştürülmüş elyaftan ve ipekten oluşuyor. Bildiğiniz gibi el dokuması ipeğin de önemli bir yeri var kültürümüzde. Burada dokuma kültürümüzdeki ipeğin ve desenlerin zenginliğini de ortaya koymak istedim” dedi.
Dört ayda tamamlanan koleksiyon özellikle renkleri ve desenleriyle öne çıkıyor. Oldukça dikkat çeken parçalardan oluşan koleksiyonda gömlekler, acrycycle kaftanlar, ceketler ve ipek pantolonlar göz alıyor.
Stylingi Nur Eda İşbilir, saç ve Makyaj Zeynep Halitoğulları’nın yaptığı koleksiyonu Kerem Şeker ve Esen Bahar Peker fotoğrafladı. Danya Fesenko’nun model olarak yer aldığı çekimlerde fotoğraf asistanı Celal Can Konaçoğlu ve styling asistanı Zilan İkinci oldu. Koleksiyona özel filmi ise Bahadır Coşar çekti.
Koleksiyonun fotoğraf çekimleri Aksa Akrilik’in Yalova’da bulunan üretim tesislerinde gerçekleşti. Kapasite ve alan olarak dünyanın en büyük akrilik elyaf üretim tesisine sahip olan Aksa Akrilik, 1968’den beri faaliyette bulunuyor. Çekimlerde, akrilik elyaf üretim ve boyama sahalarının yanı sıra fabrikanın enerji santrali de kullanıldı. 54 yıllık geçmişe sahip olan fabrika ilk kez bir moda çekimine ev sahipliği yaptı.
Güneş Kralı koleksiyonu Hatice Gökçe’nn kendi satış noktası Kara Karga’nın yanı sıra Brandroom’larda ve Gizia Gate’de yer alacak.
Acrycycle nedir?
Geri dönüştürülmüş akrilik elyaf Acrycycle, gelecek nesillere daha yaşanabilir yarınlar bırakmayı mümkün kılıyor. Acrycycle teknolojisiyle üretilen ürünlerde karbon salımı yüzde 30, su tüketimi ise yüzde 86 daha az oluyor. Kendi üretim atıklarıyla üretilen ve yeni üretilmiş elyaf kalitesiyle bire bir aynı özellikleri taşıyan Acrycycle ile atıklar; depolama alanlarına gömülerek bertaraf edilmek yerine yeniden üretim döngüsüne katılıyor ve çevre kirliliğinin önüne geçiliyor. Bu elyaf ile üretilen ürünler uzun ömürlüdür ve deforme olmaz, uzun yıllar ilk günkü özelliklerini koruyor. Bu nedenle yeni ürüne duyulan ihtiyaç azalıyor, bu da yeniden üretim için gerekli olan kaynak kullanımı azaltmaya yardımcı oluyor. Üretim süreçleri boyunca oluşan atıklar, sahip olunan teknoloji sayesinde yeniden ürüne dönüştürülüyor.