Kategori: Magazin

  • Oyuncu Semra Dinçer hayatını kaybetti

    Oyuncu Semra Dinçer hayatını kaybetti

    Akciğer kanseri hastalığıyla mücadele eden ünlü oyuncu Semra Dinçer yaşamını yitirdi.

    Akciğer kanseriyle mücadele eden oyuncu Semra Dinçer 56 yaşında hayatını kaybetti. Ölüm haberini Haluk Levent, sosyal medya hesabından duyurdu. Levent şunları yazdı:

    “Akciğer kanseriydi. İki yıl öncesinden itibaren Ahbaplar ilgilendi. İsmini vermedik. Sadece S.D olarak yazmıştık. Hayırseverler tarafından iki kez ev tutuldu sayısız operasyon yaptırıldı. Ama olmadı. Oyuncu Semra Dinçer ablamızı az önce kaybettik. Sevenlerinin başı sağ olsun.”

    SEMRA DİNÇER KİMDİR?

    Semra Dinçer, 1965 yılında Ankara’da doğdu. Oyunculuk eğitimi almayan Semra Dinçer “alaylı” diye tabir edilen işin mutfağında yetişen bir oyuncuydu. Dizi ve sinema filminde roller aldı. Kuzey Güney dizisinde Handan Tekinoğlu karakterini canlandırdı. Ayrıca Kavak Yelleri, İstanbullu Gelin gibi pek çok ünlü dizide de rol aldı.

  • Tahliye olan müzisyenler gözyaşlarıyla karşılandı

    Tahliye olan müzisyenler gözyaşlarıyla karşılandı

    Konser için gittikleri Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC)’nde sahte PCR testi ile yakalanarak hapse giren Bülent Ersoy’un 21 kişilik orkestra üyesinden 19’u, tahliye edildikten sonra ilk uçakla İstanbul’a geldi. Müzisyenler, aileleri tarafından İstanbul Havalimanı’nda gözyaşları içinde karşılandı. Müzisyenler ve aileleri, olay karşısında ilgisiz kaldığını öne sürdükleri Bülent Ersoy’a tepki gösterdi.

    Lefkoşa Cezaevi’nden tahliye edildikten sonra Türk Hava Yolları’nın tarifeli seferiyle akşam saat 21.00 sıralarında Ercan’dan İstanbul Havalimanı’na gelen müzisyenleri, aileleri ve yakınları karşıladı. Duygusal anların yaşandığı karşılama sırasında hem gözyaşı hem de tepki vardı.

    “RIZKIMIZI KAZANMAYA GİTTİK”

    Orkestranın davulcusu Ahmet İzgi, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Biz oraya rızkımızı kazanmaya gittik ancak mahkum edildik” diye konuştu. İzgi, “İki yıldır pandeminden dolayı çalışamıyorduk. Tam iş sezonu açıldı, insanlar işe gitti. 2 buçuk ay orada mahsur kaldılar. Ben yoğun bakımda yattım. 1 ay otelde kaldık. Orada 4 kere, 5 kere test olduk. Buradan giderken 2 kere test olduk. Hepimiz negatiftik. Bizi hasta insanların içine attılar. Bir ay otelde kaldık. Bir ay hapiste kaldık. İki arkadaşımız dönemedi. Biri pozitif olduğu için orada kaldı diğeri de halen hapiste” dedi.

    “BÜLENT HANIM BİZİMLE İLGİLENMEDİ”

    Bülent Ersoy’a da tepki gösteren Ahmet İzgi şunları söyledi:

    “Bize hiç yardım etmedi. Ben yoğun bakımda kaldım, entübe oluyordum. Bülent Hanım bizimle ilgilenmedi. Hiçbir yardımı olmadı. ‘Avukat tutacağım’ dedi ama kimsenin avukat tuttuğu yok. ‘Servetimi harcayacağım’ dedi ama biz kimsenin servetini filan istemiyoruz. Bize sadece bir hatır sorsaydı, arasaydı. Bizim ailelerimiz hop oturup hop kalktı hasta olduğumuzu duyunca. Biz müzisyeniz. İşimize devam edeceğiz.”

    “Tekrar Bülent Ersoy’un orkestrasında çalacak mısınız?” şeklindeki bir soruya İzgi, “Yok canım. Bülent Ersoy kendine orkestra bulamıyor Türkiye’de. Kimse çalışmıyor, çalışmaz da. Ben onunla niye çalışayım?” şeklinde yanıt verdi.

    “KİM SEBEP OLDUYSA ALLAH’A HAVALE EDİYORUM”

    Annesi, babası, eşi ve çocukları tarafından karşılanan kemancı Onur Yırgal ise “Konser için gittik. Tek suçumuz işimize gitmemiz. Bizim adımıza sahte evrak düzenlenmiş. Bizim hiçbir şeyden bilgimiz yok. Sadece ‘WhatsApp’ üzerinden gönderdikleri bir kağıtla KKTC’ye girişimiz sağlandı. Sonra bu belgenin sahte olduğu öğrenildi. Bizim suçumuz sadece işimize, ekmek paramıza gitmemiz. Başka bir suçumuz yok. Bu olaylara kim sebep olduysa Allah’a havale ediyorum.” diye konuştu.

    SAHTE PCR TESTİ İLE YAKALANMIŞLARDI

    Bülent Ersoy’un 21 kişiden oluşan orkestrası, 28 Ağustos’ta çift aşının yanı sıra PCR testi de istenen KKTC’ye girişte, otelin temin ettiği sahte PCR testleriyle yakalandı.

    Polis gözetiminde sahneye çıkan ve ardından yargılanan orkestra üyeleri, son duruşmalarında birer ay hapis cezası alırken; şef Onur Özelçağlayan ise 1.5 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Cezaları tamamlanan orkestra üyeleri bugün Lefkoşa Cezaevi’nden tahliye edildi.

    Müzisyenlerden 19’u İstanbul’a gelirken, bir müzisyen ise PCR testi pozitif olduğu için otelde karantinada olduğu öğrenildi.

  • ABBA grubu müziği bırakıyor

    ABBA grubu müziği bırakıyor

    1970’li yıllarda dünya çapında popüler olan ve şarkıları bugün de hala dinlenen İsveçli müzik grubu ABBA, 40 yıl aradan sonra yeniden hazırladığı albümden sonra müziği bırakıyor. Grup üyesi Benny Andersson, emeklilik haberini, “Buraya kadar” diyerek duyurdu.

    Dünyaca ünlü İsveçli müzik grubu ABBA, yeni albümlerini çıkardıktan sonra müziğe veda edeceklerini açıkladı. 40 yılın ardından ilk albümlerini hazırlayan grup, emeklilik haberini sahne şovları esnasında duyurdu.

    Ünlü pop grubu ilk olarak 1982’de ayrıldı, ancak bu yılın başlarında yeniden bir araya geldi. Voyage adlı dokuzuncu stüdyo albümünü kaydeden ABBA, gelecek yıl mayıs ayında İngiltere’nin Londra şehrinde dijital sahne şovu sergilemeyi planlıyor.

    Konserler, Queen Elizabeth Olympic Park’ta özel olarak inşa edilmiş bir ABBA Arena’da gerçekleştirilecek ve grubun dört üyesinin dijital versiyonlarını içerecek.

    “BURAYA KADAR”

    Grup üyeleri Benny Andersson (74) ve Bjorn Ulvaeus (76) yıllar sonra bir araya gelmelerinin bir kere mahsus olduğunu söylerken, 22 Kasım’da Voyage albümünü çıkaracak olan ABBA, daha fazla müzik kaydı yapmayacak.

    The Guardian gazetesine konuşan Benny Andersson, “1982’de ‘Buraya kadar’ dememiştim. Kendime ‘ABBA bir daha asla olmayacak’ da demedim hiç ama şimdi söyleyebilirim: Buraya kadar” dedi.

    Agnetha Fältskog (71) ve Anni-Frid Lyngstad’ın (75) da yer aldığı ABBA grubu, 1974 yılında Waterloo şarkısıyla Eurovision Şarkı Yarışması’nı kazanmalarıyla adlarını duyurdu. Müzik endüstrisinden uzaklaşmadan önce Mama Mia!, Dancing Queen, Take a Chance On Me ve Thank You For The Music gibi film şarkılarını yaptılar.

    Dörtlü, dünya çapında popülerlik kazanarak 50 yıllık süreçte 400 milyondan fazla albüm sattı.

    Eylül ayında, 40 yıl sonra çıkacak yeni albümleri için canlı yayın lansmanı yapan grup, Voyage albümünün 10 şarkısından I Still Have Faith In You ve Don’t Shut Me Down parçalarını da yayınladı.

    ABBA grubu, gelecek yıl yapacakları hologram turne adını verdikleri proje için kendi sitelerinden bilet alınabileceğini duyurdu. Müzisyenler, gösteride grubun klasik hitlerinden oluşan 22 şarkının yer alacağını ve bir buçuk saat süreceğini söyledi.

  • Mehmet Ali Erbil ekranlara geri dönüyor

    Mehmet Ali Erbil ekranlara geri dönüyor

    Mehmet Ali Erbil, format değiştirerek her hafta yeni bir ismin sunduğu Gelinim Mutfakta programının yeni sunucusu oldu. Hakkındaki taciz haberlerinin yankısı geçmeden ekrana gelecek olan Mehmet Ali Erbil, yaptığı paylaşımla yeni haberi verdi.

    Mehmet Ali Erbil, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla önümüzdeki hafta Gelinim Mutfakta programının sunucusu olduğunu duyurdu.

    İlk olarak Fatih Ürek’in sunumuyla ekrana gelen Gelinim Mutfakta programı daha sonra Ürek’in Show Tv’deki Kuaförüm Sensin yarışmasına geçmesiyle Onur Büyüktopçu’nun sunumuyla ekrana gelmişti.

    Ancak Onur Büyüktopçu’nun da yerine Seda Sayan gelerek tartışma başlamıştı. Seda Sayan’ın Onur Büyüktopçu’yı işinden ettiği iddia edilmişti. Daha sonra Seda Sayan Star TV’de Alişan ile Demet Akalın’ın bitirilen programının yerine yapmaya başlamış yeni bir tartışma yaşanmıştı. Bu tartışma sonrası Demet Akalın’da Seda Sayan’ın yerine geçerek Gelinim Mutfakta programının yeni sunucusu olmuştu.

    GELİNİM MUTFAKTA PROGRAMINDA DEĞİŞİKLİK

    Ancak Demet Akalın’da program ayrılmak ayrılarak şok etkisi yaratmıştı. Gündüz kuşağının sevilen programı Gelinim Mutfakta daha sonra format değiştirerek, programı her hafta yeni bir ismin sunacağını açıklamıştı. Yeni formatla birlikte ilk hafta izleyicilerin karşısına Songül Karlı geldi. Bu hafta sunuculuk görevini Safiye Soyman üstlendi.

    Gelinim Mutfakta programının yeni sunucusu tartışmalı isim Mehmet Ali Erbil oldu. Mehmet Ali Erbil son günlerde adından taciz iddiaları ile söz ettirirken Gelinim Mutfakta programının sunuculuğuna getirilmesine tepkiler gecikmedi.

  • Pınar Altuğ’dan Tamer Karadağlı’ya destek

    Pınar Altuğ’dan Tamer Karadağlı’ya destek

    Antalya Altın Portakal Ödülleri’nde Nihal Yalçın ile Tamer Karadağlı arasında yaşanan gerginlik sonrası Karadağlı’ya destek olan oyuncu Pınar Altuğ, “Ödül almaya çıkan kişi sahnede çok fazla konuşmamalı. Ödül törenleri ağzınıza geleni söylemeniz için bir yer değildir” dedi. Altuğ, Karadağlı’nın kadınlara karşı saygılı, zarif bir adam olduğunu söyledi.

    58. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü alan Nihal Yalçın ile ödülünü kendisine vermek için sahnede bekleyen Tamer Karadağlı arasında yaşanan gerilimle ilgili Pınar Altuğ’dan bir yorum geldi.

    Basın mensuplarınca Nişantaşı’nda görüntülenen Altuğ, Nihal Yalçın ile gerilim yaşayan uzun yıllar birlikte aynı yapımda rol aldığı Tamer Karadağlı’ya destek oldu. Altuğ konuyla ilgili kendisine sorulan soruya şu yanıtı verdi:

    “Sırası gelen ödülünü gelir alır ve ödülüyle beraber teşekkür konuşması yapar. O ödüldür sizin savaştığınız şey ve ödülü göstererek konuşursunuz. Bu insana güç katar. Konuşmanızı yapar ve inersiniz. Ödül almaya çıkan kişi sahnede çok fazla konuşmamalı. Seyredenler adına sıkıcı olmaması için belli süre vardır. Yurt dışında ciddi bir kuraldır bu. Mesela Oscar’da 45 saniyeden fazla konuşamazsınız. Kimse arkada öyle durmak zorunda değil. Rica etmişler, da oraya misafir olarak ödül vermeye gelmiş. Hem ödül törenlerinde ağzınıza geleni söyleyemezsiniz. Sunuculuk yaptığımız törenlerde ödül almaya çıkanlara ‘Biraz kısa tutar mısınız?’ diye rica ederiz. O törenler; içinizdekileri dökeceğiniz, sohbet edeceğiniz yerler değildir.”

    Karadağlı için “O, kadınlara karşı saygılı, zarif bir adamdır” diyen Altuğ, sözlerine şöyle devam etti:

    “Kim olsa arkada direk gibi beklemek istemez. Ödülü takdim edecek kişi, senin konuşmanı beklemeden sahneden inebilir. O sırada Nihal’in ‘Ne oldu kesmemi mi istiyorsunuz?’ sözleri de yakışık almadı.”

  • Mehmet Ali Erbil kamuoyundan özür diledi: Bundan sonra sosyal medyada yürümeyeceğim

    Mehmet Ali Erbil kamuoyundan özür diledi: Bundan sonra sosyal medyada yürümeyeceğim

    Şarkıcı ve fenomen Ece Ronay’ın taciz suçlamasıyla karşı karşıya kalan ve konuyu yargıya taşıdığını dile getiren Mehmet Ali Erbil, kamuoyundan bir kez daha özür diledi. Sunuculuk yaptığı İbrahim Tatlıses’in konseri öncesi gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erbil, “Bundan sonra sosyal medyada yürümeyeceğim” dedi.

    Şarkıcı ve fenomen Ece Ronay’ın taciz suçlamasıyla karşı karşıya kalan Mehmet Ali Erbil, sunuculuk yaptığı İbrahim Tatlıses’in konseri öncesi gazetecilerin sorularını yanıtladı.

    Artık daha dikkatli olacağını söyleyen Erbil, açıklamaları sırasında kamuoyundan da özür diledi.

    Erbil, “Daha fazla ince eleyip sık dokurum artık. Eleyip sık dokumadığımın farkına vardım. Bir tek yanlışım o. Özür diliyorum kamuoyundan yani” diye konuştu.

    Erbil, “Bundan sonra da sosyal medyada yürümeyin” diyen bir basın mensubuna ise “Bundan sonra sosyal medyada yürümeyeceğim. Benim en büyük yürümem takibe takip…” diyerek karşılık verdi.

    “Sosyal medyayı kapattım defterde diyebiliyor musunuz? “sorusuna ise Erbil “Çok eğleniyorum. Yok öyle diyemem. Çok oyalanıyorum” diye konuştu.

  • Ece Ronay’dan Mehmet Ali Erbil’e suç duyurusu

    Ece Ronay’dan Mehmet Ali Erbil’e suç duyurusu

    Klibinde rol alan Mehmet Ali Erbil’in kendisini taciz ettiği iddiasında bulunan ve cep telefonundaki mesaj kayıtlarının görüntülerini yayınlayan Ece Ronay, savcılığa suç duyurusunda bulundu.

    Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na avukatıyla birlikte gelen Ece Ronay, Mehmet Ali Erbil hakkında “Sesli ve görüntülü bir iletiyle hakaret” suçlamasıyla suç duyurusunda bulundu.

    Adliye çıkışında basına açıklama yapan Ronay, “Ben onu düşündüğü anlamda çağırmadım. Bir gün kahve içeriz, çay içeriz Mehmet Ali Bey diyerek geciktirdim. Onda ne benim evimin konumu vardır, ne adresim vardır. Ne benimle alakalı olumlu ya da olumsuz herhangi bir görüntüsü vardır, ona gönderilmiş. Hiçbir şey yok. Sadece konuşuyor, sürekli beni suçluyor. ‘Ben 65 yaşında bir adam olarak, 22 yaşında kızımdan küçük kadını taciz ettim’ demiyor, o da bunu yaptı şunu yaptı. Ben bir kadınım. Ne olursam olayım böyle bir muameleyi hak etmiyorum” dedi.

    Gazetecilerin, “Para teklifi geldi mi?” sorusuna ise Ronay, “Nişanlıma telefon üzerinden beyefendinin asistanı gizli numaradan arayarak ve 50 bin lira para teklifinde bulundu” cevabını verdi.

    Ronay’ın avukatı da “Atılan mesajlar tüm kamuoyu biliyor, savcılığa müracaat yaptık, ses kayıtları ve mesaj içeriklerini dosyaya sunduk. 2 aylık uzaklaştırma kararı aldırdık, tebliğ olmadı. Mağdur edilen bir kadın var, cinsel tacize uğrayan bir kadın var. Top yargıda” diye konuştu.

  • Fatih Terim’in kızı Merve Terim Çetin’in acı günü

    Fatih Terim’in kızı Merve Terim Çetin’in acı günü

    Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim’in hamile olan kızı Merve Terim Çetin, bebeğini kaybettiğini açıkladı.
    İkinci kez anne olacağını geçtiğimiz günlerde kişisel sosyal medya hesabından duyuran Çetin, hamileliği ile ilgili risklerin olduğunu da belirtmişti.

    Sosyal medya hesabından üzücü haberi veren Merve Terim Çetin, bebeğini kaybettiğini açıkladı.

    “HİKAYENİN SONU MAALESEF GÜZEL BİTMEDİ”

    Sosyal medyadan yaptığı açıklamada, çok üzüntülü olduğunu dile getiren Çetin, “Sesim, soluğum, sevincim, heyecanım kesildi. ‘Bu hayatta en çok anne olmayı sevdim’ diyerek başladığım hikâyenin sonu maalesef güzel bitmedi. Yolumun zor ve uzun olduğunu biliyordum. Korkularım, endişelerim ilk günden beri vardı ama umudum hepsini aşacak güçteydi. Belki de bu yola çıktığım için deli olduğumu düşünen herkes haklıydı… Kimseyi duymak, kimseyle konuşmak istemiyorum. İçimde nereye akıtacağımı bilemediğim koca bir keder nehri var. Fiziken ve ruhen çok yorgunum, kabullenme safhasına geçmem için biraz zaman, biraz da anlayışa ihtiyacım var. Bana yeniden başlayacak gücü bulana kadar müsaade edin… Güzel günlerde buluşmak dileğiyle… Seni göremesek de çok sevdik oğlum, başka bir hayatta buluşuruz elbet…” ifadelerini kullandı.

  • Her şeyi unutarak ölmek istiyorum

    Her şeyi unutarak ölmek istiyorum

    İzmir’in Çeşme ilçesinde yaşayan oyuncu, yazar Pakize Suda’ya (71), ‘akıl zayıflığı’ yaşadığı belirtilerek opera sanatçısı ablası Ayşe Suda tarafından vesayet davası açıldı. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı’nda düzenlenen rapor üzerine mahkeme, Pakize Suda’ya yeğeni Dilara Elagözlü’nün (46) vasi olarak atanmasına karar verdi. Pakize Suda’nın yeğeni Dilara Elagözlü TV8’de yayınlanan 2. Sayfa programına telefonla bağlandı. Elagözlü, Suda’nın yaşadıklarını canlı yayında anlattı.

    “HER ŞEYİ UNUTARAK ÖLMEK İSTİYORUM”

    “Teyzemin bu rahatsızlığı 6-7 seneye dayanıyor. Unutmalarla, eşyalarını kaybetmelerle başladı. Birlikte çalıştığı insanlar da bunu fark etti. Kendisi bu rahatsızlığını uzun süre kabul etmedi. Kendinde olduğu süre içinde ‘siz kendinize bakın’ dedi. Anneannemin ve teyzemin arka arkaya rahmetli olmasıyla, yaşadığı duygusal şeylerde bu hastalığı tetikledi.

    Tiroid haplarını belli bir süre kullanmadı. Bana bir konuşmamızda “her şeyi unutarak ölmek istiyorum” dedi.

    18 yaşından beri kendi yaşamayı tercih etmiş, kedileriyle mutlu olan bir insan. Sinirli ve şüpheci yapısı hastalıkla daha da gelişti. Birkaç senedir sözlerine itibar edilemeyecek bir hale geldi.

    3 sene önce etrafından bize şikayet geldi, evine gittim. Evi çok dağınıktı. Toparlamak istedim ama izin vermedi.

    Doktorları çağırmak istedik ama kabul etmedi.”

    “ANNEMİ HİÇ TANIMIYOR”

    “Anneannemle küçük teyzem rahmetli oldular. Anneanneme küçük teyzem bakıyordu bir gün ‘sen anneme hiç bakmadın’ demiş. Biz şaşırdık.

    Bu bir hastalık, meşhur bir insan diye ona olmayacak bir şey yok.

    Genlerde olabilir, çok genç yaşlarda Trafik kazası geçirdi belki onla alakalı olabilir, tiroidler çalışmıyor belki o yapabilir…

    Bizi hiç tanımıyor. Annemin 70 yıllık kardeşi olduğunu bilmiyor. Tv’de birlikte iş yaptığı arkadaşlarının hiçbirini tanımıyor. Çok bellediği şeyleri ara ara hatırlıyor ama içeriğini hatırlamıyor. Zamanında ‘iyi şeyler yaptım’ diyor ama içerik yok. Düzenli besleniyor 4 aydır bende ama kilo alamıyor.”

    “BALKONDAN ATLADI”

    “Demansın getirdiği bazı rahatsızlıklar baş göstermeye başladı.

    Balkonda sigara içerken masayı yaktı, mutfakta ocağı açık bırakmış perdeler yanmış…

    Sürekli olarak ayakkabı arıyor. Gece 03.00’te kalkıp ayakkabı arıyor. Sürekli dışarda olmak istiyor. Bir gün kapıyı kilitledim, balkondan atladı.

    Geçtiğimiz eylül ekim ayında bizi günde 5 kez arama başladı. ‘Paramı çaldırdım’ diyordu. İstismar edilmeye başlandığını fark edince yanımıza aldık. Daha kendini bildiği zamanlarda İzmir’de keni evinde kedileri ile yaşıyordu.”

    “TEYZEMİN HER ŞEYİNE KISITLAMA KONULDU”

    “Adliyeye başvurduk. Daha doğrusu annem başvurdu ama o 65 yaş üstünde olduğu için vasi olarak beni uygun gördüler. Bu vasi durumunu onu ve haklarını korumak için yaptık. Hakim hemen bir kısıtlama getirdi. Ölene kadar teyzemin malına mülküne kimse sahip olamayacak.

    Bizim için zor bir süreç. Ben psikolog değilim. Hastalığın yapısı, hastanın kişiliğine göre değişen bir şey. Şuan bizi aşmıyor ama bizi aşan bir şey olduğunda uzmanlardan yardım istemekten başka çaremiz yok.

    Elimizden geldiği sürece bakmaya çalışıyoruz.

    Henüz bu hastalığa bir çare yok. İlaçlar sadece semptomları yavaşlatıryor. Fiziksel sağlığı iyi ama beyin olarak bu şekilde.”

  • Musa Orhan’ın avukatından Farah Zeynep Abdullah hakkında suç duyurusu

    Musa Orhan’ın avukatından Farah Zeynep Abdullah hakkında suç duyurusu

    Batman’da intihar eden İpek Er’in bıraktığı mektupla kendisine cinsel saldırıda bulunduğunu yazdığı Musa Orhan’a hakaret gerekçesiyle 65 günlük adli para cezasına çarptırılan oyuncu Ezgi Mola’ya destek veren meslektaşı Farah Zeynep Abdullah hakkında da suç duyurusunda bulunuldu.

    Batman’ın Beşiri ilçesinde tabancayla intihara kalkışan ve 34 gün sonra 18 Ağustos 2020’de hastanede hayatını kaybeden İpek Er, bıraktığı mektupta, Siirt’te görevli Uzman Çavuş Musa Orhan’ın kendisine cinsel saldırıda bulunduğu iddiasını yazdı. Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianame, Siirt 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. Orhan hakkında, ‘nitelikli cinsel saldırı’ suçundan 12 yıldan az olmamak üzere hapis cezası istemiyle dava açıldı. Tutuksuz sanık Orhan’ın yargılanması sürerken, olayın ardından sosyal medyadan tepki yağdı. Oyuncu Ezgi Mola da 20 Ağustos 2020’de sosyal medya hesabından tepki paylaşımında bulundu. Musa Orhan’ın avukatı Mehmet Erkan Akkuş, Ezgi Mola’nın paylaşımı ile ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Yürütülen soruşturmanın ardından hazırlanan iddianamede, Mola hakkında ‘sesli, yazılı veya görüntülü bir ileti ile hakaret’ ve ‘hakaret’ suçlarından 2 yıl 4 aya kadar hapis cezası istendi. İddianame, Ankara 31’inci Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilerek, Mola hakkında dava açıldı. Olayın ardından sosyal medyada ‘Ezgi Mola yalnız değildir’ etiketiyle başlatılan kampanyada Mola’ya destek mesajları yağdı. Aralarında siyasetçiler, müzisyenler, oyuncuların da olduğu sosyal medya kullanıcıları paylaştıkları gönderilerle Mola’ya destek oldu.

    MOLA’YA 65 GÜNLÜK ADLİ PARA CEZASI

    Ankara 31’inci Asliye Ceza Mahkemesi, Mola’nın, ‘tecavüzcü, şerefsiz’ şeklinde paylaşımda bulunmak suretiyle katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edecek şekilde somut bir fiil isnat ettiğine kanat getirerek, 90 günlük adli para cezası verdi. Eylemin alenen gerçekleşmesi nedeniyle artırıma gidilerek 105 güne çıkarılan ceza, ‘cezanın sanığın geleceği üzerindeki olası etkileri’ göz önünde bulundurularak 65 güne indirildi. Böylece oyuncu Ezgi Mola, 65 gün adli para cezasına (5 bin 200 TL) çarptırılırken, hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına karar verildi.

    FARAH ZEYNEP ABDULLAH HAKKINDA SUÇ DUYURUSU

    Kararın ardından, sosyal medya üzerinden Mola’ya yine destek mesajları gelirken, bunlardan biri de oyuncu Farah Zeynep Abdullah oldu. Orhan’ın avukatı Mehmet Erkan Akkuş, atılan tweet üzerine bugün Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na dilekçe vererek Farah Zeynep Abdulah hakkında, müvekkiline hakaret ettiği gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu.

    ‘MÜVEKKİLİM VE AİLESİ HAYATİ TEHLİKEYLE KARŞI KARŞIYA KALDI’

    Akkuş, savcılığa verdiği suç duyurusu dilekçesinde şu ifadeleri kullandı:

    “Müvekkilim Musa Orhan’a karşı, Farah Zeynep Abdullah’ın iş bu beyanımızın konusunu oluşturan hakaret içerikli sosyal medya paylaşımını yayınlamasının ardından ciddi bir kitle tarafından hakaret ve tehdit içerikli mesajlar iletilmiş, müvekkil ve ailesi hayati bir tehlikeyle karşı karşıya kalmıştır. İnsan haklarına olan saygısını defalarca dile getiren Abdullah’ın, en temel haklardan biri olan masumiyet karinesini hiçe sayması kamuoyuna yansıttığı çizginin bir aktivizm çizgisi değil popülizm çizgisi olduğunu göstermektedir. Kendisine bu konu hakkında yanlış bir yönlendirmeye sebep olduğu ve müvekkilimize karşı hakaret suçunu işlediği gerek tarafımızca gerekse de olayla bağlantısı bulunmayan akil kişilerce defalarca açıklanmasına istinaden Farah Zeynep Abdullah hakaret içerikli açıklamalarının arkasında durmuştur. Bu durumda sanık Farah Zeynep Abdullah’ın ilgili hakaret suçu kapsamında bilerek ve isteyerek hareket ettiğini göstermektedir” ifadelerine yer verdi.

    DAHA ÖNCE DE 23 TANINMIŞ İSİM HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU

    Musa Orhan’ın avukatı, daha önce sosyal medya üzerinden Ezgi Mola’ya destek paylaşımları yapan ve aralarında Hazal Kaya, Atilla Taş, Barış Atay, Metin Uca, Hasibe Eren, Aslı İnandık, Mahsun Kırmızgül, İlkay Akkaya, Fatma Turgut, Funda Eryiğit, Serkay Tütüncü, Sarp Akkaya, Tan Taşçı, Ayşenil Şamlıoğlu, Rahşan Gülşan, Selçuk Balcı, Aynur Aydın, Ayşe Arman, Engin Öztürk, Gülenay Kalkan, İbrahim Selim, Melek Mosso ve Gökhan Özoğuz’un olduğu 23 isim hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.