Kategori: Magazin

  • Şafak Pekdemir’in erkek olduğu iddia edildi!

    Şafak Pekdemir’in erkek olduğu iddia edildi!

    Fox Tv’nin büyük ilgiyle izlenen dizisi Yasak Elma’da Zehra karakterine hayat veren Şafak Pekdemir’in kalın ses tonu yeniden ‘erkek olduğu ve cinsiyet değiştirdiği’ iddialarını gündeme getirdi.

    Fox TV’nin entrika bombası dizisi Yasak Elma’da, Zehra karakterini canlandıran ünlü oyuncu Şafak Pekdemir, kalın ses tonu nedeniyle yeniden erkek olduğu ve cinsiyet değiştirdiği iddialarıyla gündem oldu. Ancak ünlü oyuncu, yıllar önce başına dert olan sesiyle barışık olduğunu söylemiş, “Küçükken dert ederdim ama şimdi seviyorum” demişti.

    “TAMAM ŞAFAK BEY DİYORLAR”

    Ancak ünlü oyuncu, özellikle hakkında bilgi sahibi olmayan izleyicilerin sıklıkla merak ettiği konu olan ‘erkek olduğu ve cinsiyet değiştirdiği’ iddialarına yıllar önce yanıt vermişti. Şafak Pekdemir, “Sesimin kalın olmasını küçükken dert ederdim ama şimdi seviyorum. Taksi durağını aradığımda, ‘Tamam Şafak Bey’ diyorlar” açıklamasında bulunmuş, sesiyle barışık olduğunu söylemişti.

    ŞAFAK PEKDEMİR KİMDİR?

    Şafak Pekdemir, 19 Haziran 1988 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Beykent Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nin Oyunculuk bölümünden mezun oldu. Kameralar karşısına ilk kez Türk Malı adlı dizi ile geçen Şafak Pekdemir, 2011 yılında başrolünü Selin Demiratar, Serkan Altunorak, İsmail Hacıoğlu’nun paylaştığı “Şüphe” dizisinde “Aslı Demircan” karakterini canlandırdı.

    Ardından Leyla ile Mecnun, İncir Reçeli 2, Asla Vazgeçmem, Deli Aşk gibi yapımlarda aldı.2017 yılının aralık ayında ünlü sunucu Nevşin Mengü’nün kardeşi avukat Burak Mengü ile hayatını birleştiren Şafak Pekdemir, şimdilerde Fox TV ekranlarında yayınlanmakta olan Yasak Elma dizisinde Zehra karakterine hayat vermektedir. Şafak Pekdemir, 1.74 metre boyunda, 57 kilo ve İkizler burcudur.

     

  • Deniz Çakır’ın bisikletini çalan hırsız hemşire çıktı

    Deniz Çakır’ın bisikletini çalan hırsız hemşire çıktı

    Ünlü oyuncu Deniz Çakır’ın 10 ay önce evinin önündeki elektrikli bisikleti çalındı. Çakır’ın şikayeti üzerine polis, bisikleti çalan kişinin özel bir hastanede erkek hemşire olduğunu tespit etti. Bisikleti teslim eden 36 yaşındaki U.K. “Hemşireyim, pandemide hastaneye gidemeyen hastalara evinde hizmet vermek için bisikleti kullanırım diye aldım. Pişmanım” dedi.

    Beşiktaş, Kuruçeşme’de oturan ünlü oyuncu Deniz Çakır, elektrikli bisikletini apartmanın giriş katındaki merdiven boşluğuna bıraktı. Ünlü oyuncu 29 Haziran 2020 günü saat 11.00 sıralarında bisikletin yerinde olmadığını fark etti. Çakır, çalınan yeşil renkteki bisikleti için polis merkezine başvurarak şikayetçi oldu. Polisin ünlü oyuncunun evinin çevresindeki MOBESE görüntülerini incelendi. Yakındaki bir aracın plakasından U.K. isimli hemşire olarak görev yapan genç adamın kimliği tespit edildi. Adresinde bulunamayan ve o sırada Sakarya’da olduğu öğrenilen U.K. kendisini telefonla arayan polise suçunu itiraf etti.

    BİSİKLETİ TESLİM ETTİ

    Polis merkezine çağrılan U.K. 20 Eylül’de ifade verdi. U.K. ifadesinin ardından savcılık talimatıyla serbest bırakıldı.

    U.K. ifadesinde aracıyla gezerken bir apartmanın önünde kilitsiz bir şekilde durduğunu fark ettiğini söyleyip bisikletin üzerinde anahtarı da olduğunu görünce çalıştırıp arabanın yanına gittiğini, bisikleti katlayarak arabasının arka koltuğuna koyup Fatih’teki evine götürdüğünü anlattı. Bir hafta sonra Sakarya’daki yazlık evine giderken de bisikleti götürüp 15 gün kullandığını belirten U.K’nin. “Pandemiden dolayı hastaneye gidemeyen hastalara evinde hizmet vermek için bisikleti kullanırım diye İstanbul’a geldim. Yaklaşık bir hafta söylediğim işlere gittim. Bisikleti çaldığımdan dolayı çok pişmanım. Nasıl böyle bir olaya karıştım hala anlamış değilim” dediği öğrenildi.

    U.K.’den alınan bisiklet Deniz Çakır’a teslim edilirken olayla ilgili soruşturma devam ediyor.

  • Karahan Çantay’ın cenazesi Türkiye’ye getirildi

    Karahan Çantay’ın cenazesi Türkiye’ye getirildi

    Tayland’ın başkenti Bangkok’ta 7 Mart’ta motosikletiyle geçirdiği kazada hayatını kaybeden eski manken ve oyuncu Karahan Çantay’ın cenazesi Türk Hava Yolları(THY)’nın tarifeli seferiyle Türkiye’ye getirildi.

    1995 yılında Türkiye’nin ilk erkek güzeli seçilen Karahan Çantay, geçen hafta uzun yıllardır yaşadığı Tayland’da motosiklet kazası sonucu hayatını kaybetmişti. Gerekli işlemlerin tamamlanmasının ardından Çantay’ın cenazesi Türkiye’ye getirildi.

    Çantay’ın cenazesini taşıyan THY uçağı bu sabaha karşı saat 05.30’da İstanbul Havalimanı’na ulaştı. Uçaktan indirilen Karahan Çantay’ın cenazesi havalimanındaki işlemlerin ardından daha sonra otopsi işlemleri yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu’na gönderildi.

    Otopsi işlemlerinin tamamlanmasının ardından ise Çantay’ın cenazesinin defnedilmek üzere Ankara’ya gönderilmesi bekleniyor.

    ADI SİBEL CAN’LA AŞK DEDİKODULARINA KARIŞMIŞTI

    Karahan Çantay, ODTÜ Matematik Bölümü son sınıfta öğrenciyken Mister Turkey 95 yarışmasına katılarak Türkiye’nin ilk erkek güzeli seçilmişti. Sibel Can ile ilk tanışması da final gecesi olmuştu.

    Tacını giydiren Can’ın daha sonra bir klibinde oynaması aralarında aşk dedikodusu çıkmasına neden olmuştu.

    Hatta eski bir manken Sibel Can ve Karahan Çantay’ın seks kaseti olduğunu iddia etmişti. Bu iddia üzerine Sibel Can-Hakan Ural çifti bir basın açıklaması düzenleyip iddiaları reddetmişti.

    Sibel Can-Hakan Ural çifti bu olayların ardından ayrılınca Karahan Çantay, Sibel Can’ın Hakan Ural’la evliliğinin bitmesinin de sebebi olarak gösterilmişti.

    “ZAMANI GELİNCE KONUŞURUM”

    Yaşananlar sonrası Türkiye’yi terk edip Tayland’da matematik öğretmenliği yapmaya başlayan Çantay 2015’te İstanbul ziyaretinde şunları söylemişti: “En popüler olduğum dönemde işimi bırakıp gitmek zorunda kaldım. Zamanı gelince konuşurum belki.”

  • Rasim Öztekin son yolculuğuna uğurlandı

    Rasim Öztekin son yolculuğuna uğurlandı

    KALP rahatsızlığı nedeniyle tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden usta oyuncu Rasim Öztekin, İstanbul’da son yolculuğuna uğurlandı.

    Kalp rahatsızlığı nedeniyle tedavi gördüğü hastanede geçtiğimiz gün 62 yaşında hayatını kaybeden tiyatronun usta ismi Rasim Öztekin, son yolculuğuna uğurlandı. Öztekin’in Türk bayrağına sarılı ve üzerine Galatasaray bayrağı da konulan tabutu, önce mezun olduğu Galatasaray Lisesi’ne getirildi. Buradaki törenin ardından tabut, Öztekin’in profesyonel tiyatro hayatına başladığı Ses Tiyatrosu önünde cenaze aracından indirildi. Tören mangası usta oyuncunun tabutuna omuz vererek, tiyatro sahnesine getirdi. Ailesi, sevenleri ve sanat camiasından çok sayıda kişi, usta oyuncu için son görevlerini yapmak üzere tiyatro salonuna geldi. Törene Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un yanı AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da katıldı.

    “BU SAHNEYE BÖYLE ÇIKMAK İZTEMEZDİM AMA BAK BABA, BİRLİKTE AYNI SAHNEDEYİZ”

    Törende konuşma yapan kızı Pelin Öztekin, “Geldiğiniz için herkese çok teşekkür ederim. Konuşma hazırlamadım açıkçası. Sadece babama teşekkür etmek istiyorum. Benim ilk aşkım olduğu için, ustam olduğu için, bana her şeyi öğrettiği için. Evet o bütün saydığı ustalardan öğrendi. Onların yanında benim de yetişmemi sağladı. Ben burada büyüdüm. Bu sahnede onu izleyerek büyüdüm. Bu sahneye böyle çıkmak istemezdim baba. Ama bak baba, birlikte aynı sahnedeyiz. Onu çok seviyorum, her şey için, herkese çok teşekkür ederim” dedi.

    Öte yandan Öztekin, konuşmasının ardından sahneden inmeden önce, babasının tabunu öptü. Ayrıca, törenin ardından cenaze aracına yüklenen tabutun üzerinden, babasının Galatasaray formasını alarak kokladığı görüldü.

    “YERİ DOLDURULMAZ, ÇOK DEĞERLİ BİR USTAMIZ”

    Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, yaptığı konuşmada şunları söyledi:

    “Rasim Öztekin usta televizyonda, sinema perdesinde, hepsinden öte tiyatro sahnesinde güler yüzümüz, duygu ve düşünce aynamız, kimi zaman kendimiz, kimi zaman çok farklı insan hikâyelerinde rehberimiz olmayı başardı. Ve bütün bunları çok büyük bir başarıyla bize sunarken, herkesten farklı olarak sahneyi, rolünü seyircinin huzurunda değil, seyirciyi hayatının içinde hissettirerek çok farklı bir başarı elde etti. O yüzden yeri doldurulmaz, çok değerli bir ustamız…”

    “KAVUĞU BİZE TESLİM ETTİN, ASLA PİŞMAN OLMAYACAKSIN”

    Rasim Öztekin’in geçtiğimiz aylarda kavuğunu devrettiği Şevket Çoruh ise, “Çok uzun zamandır hepimizi zaman makinesinden indirip, 2000’li yıllardan 80’lere götürdü. Rasim ağabey, 3 gün öncesine kadar hala o zaman makinesinde bilet kesiyordu. Ta ki zamanın öneminin olmadığı yerde, ustaları ile buluşmaya gidene kadar. Rasim ağabey, kavuğu bize teslim ettin, asla pişman olmayacaksın. Evinde, Ses Tiyatrosu’nda, Orta Oyuncuların evinde sana tekrar söz veriyoruz. Huzur içinde uyu Rasim Ağabey…” diye konuştu.

    “ORTA OYUNCULARDA ÇOK BAŞARILI BİR DÖNEM YAŞADI”

    Öztekin’in ustası, Oyuncu Ferhan Şensoy ve Derya Baykal’ın kızları Derya Şensoy da sahneye çıkarak, sağlık sorunları nedeniyle babasının törene katılamadığını ancak Rasim Öztekin için bir mektup ilettiğini kaydetti. Şensoy, “Babam Ferhan Şensoy, Rasim ağabeyin ani, acı, çok erken ve zamansız haberini aldığında pandeminin başından beri olduğu Bodrum’daydı. Sağlığı şu an burada olmaya elverişli olmadı fakat Rasim ağabeye bir veda mektubu var. Onu iletmek istedi” dedi.

    O mektupta, şu ifadelere yer verildi:

    “Orta oyuncuların amatör konu nöbetçi tiyatrodan yetişti Rasim. Kısa sürede Orta Oyunculara katıldı. Kavuğumu ona devrettim. Orta Oyuncularda çok başarılı bir dönem yaşadı. Kimi rahatsızlıklarından dolayı sahneyi bıraktı. Kavuğu Şevket Çoruh’a devretti. Günü geldi uçtu gitti gökyüzüne, kavuklu fotoğrafı asılı durur Ses 1885’te. Bir gün ben de uçup geleceğim gökyüzüne, buluşuruz gökyüzünde, neşeli bir meyhanede.”

    “HAYRANLIK BESLEDİĞİMİZ BİR SANATÇI, MESLEKTAŞIMIZ, ROL GEREĞİ DE OLSA BABAMIZ OLDU”

    Bir televizyon dizisinde Öztekin ile uzun süre birlikte rol alan Oyuncu Şoray Uzun ise, “Rasim ağabey önce hayranlık beslediğimiz bir sanatçı, daha sonra meslektaşımız, büyüğümüz, ustamız, rol gereği de olsa babamız oldu. Onu tanıyanlar, zaten biliyorlar. Anılardan başka onu anlatacak çok fazla bir şey yok. Rasim ağabeyin vefat haberinden sonra, toplumun her kesiminden gelen mesajlar aşağı yukarı aynıydı. Aileden birini kaybetmiş olmanın acısı gibi bir acı verdi bize” ifadelerini kullandı.

    “ŞU AN ONU ORADA GÖRMEK BENİM İÇİN ÇOK ZOR”

    Yıllarca kendisiyle aynı sahneyi paylaştığını ve çok üzgün olduğunu ifade eden sanatçı Derya Baykal, şöyle konuştu:

    “O kadar çok oyunda birlikte oynadık ki. Çok özel bir arkadaşımdı. Çok sevdiğim bir insandı. Şu an onu orada görmek benim için çok zor. Anlatamıyorum. Tarifsiz bir acı. Arkadaşlar özür diliyorum sizden. Cümle kurmakta zorlanıyorum. Hepimizin başı sağ olsun. Türk tiyatrosunun, sevenlerinin, ailesinin başı sağ olsun. Yeri her zaman kalbimizde olacak.”

    “HERKESİN AĞABEY DEDİĞİ BİR İNSANDI, HERKESE NASİP OLMAZ”

    Eşi Esra Kazancıbaşı da, “Sözün tükendiği yerdeyiz. Ne söyleyebiliriz ki. Sadece şunu söylemek istiyorum. Toplumun tüm kesimlerini biriktiren, herkesin ağabey dediği bir insandı. Büyük kayıp. Onun değerlerinin aslında toplumun tüm kesimine yayılmasını belki de bu vesile ile söylememiz iyi olur. Her insana nasip olmaz, herkesin ağabey dediği bir insan olmak” şeklinde konuştu.

    “TABİRİ CAİZ İSE HAYATI TASARLAYARAK GÖÇTÜ”

    İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da, “Çok özel bir insanı uğurluyoruz. Tabir-i caiz ise hayatı tasarlayarak göçtü. Özellikle kavuğun devri ile ilgili bizi ziyaret edip düşüncesini anlattığında, ‘Hayatın neler getireceğini bilemiyoruz. Her an her şey olabilir. Ama ben üzerimde Türk tiyatrosunun büyük bir yükünü taşıyorum ve bunu en anlamlı şekilde devretmeliyim. Bu bakımdan bu işi beraber yapabilir miyiz?’ deyince onur duyarız dedik. Ama bu kadar gerçekleri görmüş olması ve böyle acı bir olayla göç etmiş olması bizi derinden üzmüştür” dedi.

    ZİNCİRLİKUYU MEZARLIĞI’NDA DEFNEDİLDİ

    Ses Tiyatrosu’nda düzenlenen törenin ardından ise usta oyuncunun cenazesi alkışlarla buradan çıkarıldı. Öztekin için saat 15.00’te Zincirlikuyu Camii’nde cenaze namazı kılındı. Daha sonra Öztekin’in cenazesi, Zincirlikuyu Mezarlığı’nda defnedildi.

  • Rasim Öztekin’in durumuna ilişkin açıklama: Hayati tehlikesi bulunmakta

    Rasim Öztekin’in durumuna ilişkin açıklama: Hayati tehlikesi bulunmakta

    Kalp krizi geçiren tiyatro ve sinema oyuncusu Rasim Öztekin’in sağlık durumuyla ilgili tedavi gördüğü İstanbul Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Cevdet Uğur açıklama yaptı. Prof. Dr. Koçoğulları ” Ekmo cihazı eşliğinde hastayı koronel anjiyografi ünitemize aldık. Koronel anjiyografi ünitesinde tıkanmış olan damarına da stent uygulaması yapıldı. Hasta bu haliyle yoğun bakıma alındı. Yoğun bakımda şu an ekmo cihazı, intraortik balon desteğiyle entübe olarak takip edilmekte. Hastanın hayati tehlikesi bulunmakta ve durumu ciddiyetini korumaktadır.” dedi.

    62 yaşındaki Rasim Öztekin dün öğle saatlerinde arkadaşlarıyla mesajlaştıktan sonra fenalaştı. Kalbi duran sanatçı, yapılan müdahaleler sonrasında hayata döndürüldü. Kadıköy’de bulunan Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan Öztekin’in sağlık durumu ile ilgili hastanenin Başhekimi Prof. Dr. Cevdet Uğur Koçoğulları yaptığı açıklamada şunları söyledi:

    “Sayın Rasim Öztekin dün öğle saatlerinde evinde fenalaşması üzerine eşi tarafından ilk müdahalesi yapılarak 112 ekiplerimize haber verilmiş. 112 ekipleri tarafından yerinde müdahalesi yapılan hasta en yakın Beykoz Devlet Hastanesi’ne götürülmüş. Beykoz Devlet Hastanesi’nde ek müdahaleleri yapılan hastanın kardiyak durumunun stabilleşmemesi üzerine hastanemiz ile kontağa geçildi ve hastanemize getirildi. Dün öğlen saat 15.30 sıralarında hastanemizin acil servisine getirilen, daha önceden kardiyak problemleri nedeni ile tedavi alan hastayı acilen ameliyata aldık. Ameliyathanede yapay kalp destek cihazı, geçici kalp destek cihazı ekmo dediğimiz cihazı bağladık. Ekmo cihazı eşliğinde hastayı koronel anjiyografi ünitemize aldık. Koronel anjiyografi ünitesinde tıkanmış olan damarına da stent uygulaması yapıldı. Hasta bu haliyle yoğun bakıma alındı. Yoğun bakımda şu an ekmo cihazı, intraortik balon desteğiyle entübe olarak takip edilmekte. Hastanın hayati tehlikesi bulunmakta ve durumu ciddiyetini korumaktadır.”

  • Ünlü tasarımcının ölüm nedeni belli oldu

    Ünlü tasarımcının ölüm nedeni belli oldu

    Ünlü tasarımcı Aslı Yılmaztürk tatil için geldiği Ula’da ölü bulundu. İlk incelemede, Yılmaztürk’ün çaydanlıktan taşan suyun söndürdüğü ocaktan sızan gazdan zehirlendiği belirlendi.

    İstanbul’dan tatil amacıyla Muğla’nın Ula ilçesine gelen ve kendisinden bir süredir haber alınamayan ünlü tasarımcı Aslı Yılmaztürk (34), kaldığı tek katlı müstakil evde ölü bulundu.

    YAKINLARI HABER ALAMAYINCA ENDİŞELENDİ

    İddiaya göre, ünlü tasarımcı Aslı Yılmaztürk bir süre önce tatil amaçlı İstanbul’dan Muğla’nın Ula ilçesine geldi. Tek katlı müstakil bir evde kalan Yılmaztürk’ten haber alamayan yakınları, durumu 112 Çağrı Merkezi’ne bildirdi.

    HAREKETSİZ HALDE BULUNDU

    İhbar üzerine Yılmaztürk’ün kaldığı eve sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi. Eve giren ekipler, Aslı Yılmaztürk’ü hareketsiz şekilde yatarken buldu. Sağlık ekiplerince yapılan kontrolde Yılmaztürk’ün yaşamını yitirdiği belirlendi.

    Yılmaztürk’ün cenazesi, olay yerinde yapılan incelemenin ardından Muğla Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.

    Öte yandan, jandarma ekiplerince yapılan ilk incelemede, Yılmaztürk’ünçaydanlıktan taşan suyun söndürdüğü ocaktan sızan gazdan zehirlendiği belinlerdi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

    ASLI YILMAZTÜRK KİMDİR?

    34 yaşında hayatını kaybeden Aslı Yılmaztürk Artxdesign kurucusudur. Yılmaztürk, kreatif direktör olarak görev yapmaktaydı.

    Robert Lisesi’ni bitiren Yılmaztürk sonra üniversitede ekonomi bölümünü kazandı. Görsel tasarım öğrenimi gördü.

    2008’de AXD’yi bir blog olarak başlatan Yılmaztürk, 2015’de Artsxdesign’ı bir iş modeline dönüştürdü.

  • Ünlü sanatçı Altan Karındaş hayatını kaybetti

    Ünlü sanatçı Altan Karındaş hayatını kaybetti

    Türk sinema, tiyatro, dizi oyuncusu ve seslendirme sanatçısı Altan Karındaş, bu sabah Muğla’da hayatını kaybetti.

    Türk sinema, tiyatro, dizi oyuncusu ve seslendirme sanatçısı Altan Karındaş, bu sabah hayatını kaybetti. 10 yıldır Muğla’nın Marmaris Belediyesi Huzurevi’nde kalan ünlü sanatçı Altan Karındaş, bazı organlarında yaşadığı rahatsızlık nedeniyle bir ay önce hastaneye kaldırılmıştı. Ünlü sanatçı bu sabah hayatını kaybetti.

    Acı haberi tiyatrocu Nedim Saban sosyal medya hesabından “Tiyatromuzun büyük ustası Altan Karındaş’ı biraz önce kaybettik. ‘Ölüm oranı yüzde yüz olan tek hastalık yaşamdır’ der Memet Baydur. Çok üzgünüm, hastaneye girmeden önce yolladığı ses kaydı yüreğimin en derin yerinde acıtmaya devam edecek.” diyerek duyurdu.

  • Ünlü tasarımcı Aslı Yılmaztürk tatil için gittiği Ula’da ölü bulundu

    Ünlü tasarımcı Aslı Yılmaztürk tatil için gittiği Ula’da ölü bulundu

    İstanbul’dan tatil amacıyla Muğla’nın Ula ilçesine giden ve kendisinden bir süredir haber alınamayan ünlü tasarımcı Aslı Yılmaztürk (34), kaldığı tek katlı müstakil evde ölü bulundu. Olay yerinde yapılan ilk incelemede, Yılmaztürk’ün mutfak kısmındaki ocaktan sızan gazdan zehirlendiği öğrenildi.

    Olay, saat 23.00 sıralarında Ula ilçesine bağlı Akçapınar Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, ünlü tasarımcı Aslı Yılmaztürk bir süre önce tatil amaçlı İstanbul’dan Muğla’nın Ula ilçesine gitti. Akçapınar Mahallesi’ndeki tek katlı müstakil bir evde kalan Yılmaztürk’ten haber alamayan yakınları, durumu 112 Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine Yılmaztürk’ün kaldığı eve sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi. Eve giren ekipler, Aslı Yılmaztürk’ü hareketsiz şekilde yatarken buldu. Sağlık ekiplerince yapılan kontrolde Yılmaztürk’ün yaşamını yitirdiği belirlendi. Yılmaztürk’ün cenazesi, olay yerinde yapılan incelemenin ardından Muğla Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.

    Öte yandan, jandarma ekiplerince yapılan ilk incelemede, Yılmaztürk’ün mutfak kısmındaki ocaktan sızan gazdan zehirlenerek yaşamını yitirdiği belirtildi.

  • 4 aydır tedavi gören Hakan Taşıyan karaciğer nakli oldu

    4 aydır tedavi gören Hakan Taşıyan karaciğer nakli oldu

    Ankara Şehir Hastanesi’nde yaklaşık 4 aydır tedavi gören şarkıcı Hakan Taşıyan’a (48) karaciğer nakli yapıldı. Sağlık durumu iyi olan Taşıyan’a, bir kaç gün içinde kızkardeşinin böbreğinin nakledileceği belirtildi.

    Ankara Şehir Hastanesi’nde çoklu organ yetmezliği nedeniyle tedavi gören Hakan Taşıyan için İzmir’de beyin ölümü gerçekleşen 45 yaşındaki hastanın karaciğeri uygun bulundu. Operasyonla alınan karaciğer dün akşam Ankara Şehir Hastanesine getirilerek Taşıyan’a nakledildi. Başarılı geçen operasyonun ardından sağlık durumu iyi olan Taşıyan’a, bir kaç gün içinde kızkardeşinin böbreğinin nakledileceği belirtildi.

    ‘İYİYİM DEDİĞİNİ ÖĞRENDİK’

    Hakan Taşıyan’ın arkadaşı Hakan Yılmaz, “Şu anda mutlu günümüz. Dün akşam itibarıyla karaciğer nakli gerçekleşti. Ardından birkaç gün içinde böbrek nakli gerçekleşecek. Dün geceyi hastanede geçirdik, uzun süren bir operasyon. Hakan Taşıyan’ın sabah ‘iyiyim’ dediğini içeriden öğrendik. İnşallah daha da iyi olacak. Daha güzel sağlık haberlerini sizlerle paylaşacağız” dedi.

    Böbrek nakli için kız kardeşinin hazır olduğunu kaydeden Yılmaz, “Ancak birkaç gün sonra gerçekleşecek. Artık bir arayış kalmadı. Arayış bundan sonra sağlıktan yana, güzel haberlerden yana. Sağlığına kavuştuğunu, ayağa kalktığını aktarmak için sabırsızlanıyoruz” diye konuştu.

     

  • Reynmen hakkında 4 yıla kadar hapis istemi

    Reynmen hakkında 4 yıla kadar hapis istemi

    ‘Reynmen’ olarak tanınan şarkıcı Yusuf Aktaş hakkında, sunucu Bircan Bali’ye hakaret edip, tehditte bulunduğu iddiasıyla 4 yıl 4 aya kadar hapis cezasına çarptırılması istemiyle iddianame hazırlandı.

    İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede sunucu Bircan Bali’nin, ‘Reynmen’ olarak bilinen şarkıcı Yusuf Aktaş aleyhine, hakaret edip tehditte bulunduğu iddiasıyla suç duyurusunda bulunduğu belirtildi.

    Bali’nin dilekçesinde, Yusuf Aktaş’ın 13 Ocak 2021’de sosyal paylaşım sitesi Instagram üzerinden, kendisine yönelik video ve yazılar paylaşarak, “Leşsiniz, siz iki iğrenç insan ucuzsunuz…” gibi ifadeler kullandığını belirttiği anlatılan iddianamede, Bali’nin dilekçesinde, “Aktaş’ın ‘hakaret’ ve ‘tehdit’ suçlarından yargılanmasını istediği” dile getirildi.

    Suç duyurusu üzerine soruşturma başlatıldığı ve şüpheli Aktaş’ın savcılıkça ifadesinin alındığı kaydedilen iddianamede, bu kişinin de “Bircan Bali’nin kendisi hakkında kasıtlı şekilde, sürekli milyonlara ulaşan hakaret içerikli yayınlar yapması üzerine yalnızca kendisini savunma ve anlatabilme amacıyla söz konusu ifadeleri kullandığı ve hakaret kastının olmadığı” savunmasını yaptığı ifade edildi.

    Suçun uzlaşma kapsamında olması nedeniyle tarafların uzlaştırmacıyla görüştürüldüğü ancak uzlaşma sağlanamadığı vurgulanan iddianamede, şarkıcı Aktaş’ın ‘tehdit’ ve ‘hakaret’ suçlarından 9.5 aydan, 4 yıl 4 aya kadar hapisle cezalandırılması talebiyle yargılanması istendi.