Kategori: Mardin

  • Dara Antik Kenti’nin, yeni buluntularla zeytin üretim ve ticaret merkezi olduğu ortaya çıktı

    Dara Antik Kenti’nin, yeni buluntularla zeytin üretim ve ticaret merkezi olduğu ortaya çıktı

    MARDİN’deki Dara Antik Kenti’nde yapılan kazılarda ortaya çıkarılan yeni buluntular, tarihi mekanın önemli zeytin üretim ve ticaret merkezi olduğunu ortaya koydu. Kazı Başkanı Kafkas Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hüseyin Metin, “Yapılan çalışmalarda zeytin kırma işleyeni bulundu. Yeni bulunan silindir şeklindeki zeytin ezme taşının 6’ncı yüzyılda buranın bir zeytin üretim yeri ile bir ticaret merkezi olduğunu gösteriyor” dedi.

    Kent merkezine 30 kilometre mesafedeki Oğuz Mahallesi’nde bulunan 5 bin yıllık Dara Antik Kenti’nde, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Türk Tarih Kurumu, Dicle Kalkınma Ajansı, Mardin Valiliği ve Mardin Büyükşehir Belediyesi’nin destekleriyle, Kafkas Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hüseyin Metin başkanlığında yürütülen kazı çalışmalarında silindir şeklinde zeytin ezme taşı bulundu.

    Kazı Başkanı Doç. Dr. Metin, zeytin ezme taşının, önemli bir veri olduğunu, 6’ncı yüzyılda Dara’nın bir zeytin üretim yeri ve bir ticaret merkezi olduğunu gösterdiğini söyledi. Doç. Dr. Metin Dara, “Sivil yapılara ait buluntularla birlikte Dara’nın sivil yapısının çok güçlü olan bir garnizon kenti olduğu ortaya çıktı. Burada gördüğünüz bu buluntu bu açıdan çok önemlidir” dedi

    ‘FABRİKASYON ÜRETİM SÖZ KONUSU’

    Kentin agorası yapılırken ilk önce dükkan tarzında bir üretimin söz konusu olduğuna işaret eden Doç. Dr. Metin, şöyle konuştu:

    “O dönemlerde burada çeşitli teşhir malzemeleri vardı. 6’ncı yüzyılın sonrasında ise bu ürünlerde birtakım değişiklikler olmuş, yapısal olarak bazı üretime yönelik malzemeler getirilmiştir. Burada görmüş olduğunuz silindir şeklindeki zeytin ezme işleyenini bu şekilde yorumlayabiliriz. Bunu günümüze de bağlayabiliriz. Çünkü Dara’nın günümüzde bildiğimiz gibi tarımsal ürünü olarak zeytin üretimi oldukça fazla bir bölge. Ancak bunun da geçmişte bir örneği vardır. Direkt üretime yöneliktir. Yani zeytinler buraya getiriliyor ve kırılıyor, zeytinler bir çuvala doldurulmak kaydıyla daha sonra bunlar ezme bölümüne aktarılıyor. Yani bunu günümüz şeklinde yorumlarsak, burada bir fabrikasyon üretim söz konusudur. Buranın bir ticari merkez olduğunu da kanıtlamaktadır. Bulduğumuz buluntunun bazı yerlerinde çatlak var. Bunları onardıktan sonra önümüzdeki yıl içerisinde tanıtım levhalarıyla birlikte artık günlük yaşamla ilgili birçok sergileyebileceğimiz malzemelerimiz olacak”

  • Köpeklerin saldırısında yaralanan Ahmet, taburcu oldu

    Köpeklerin saldırısında yaralanan Ahmet, taburcu oldu

    Mardin’in Nusaybin ilçesinde sokak köpeklerinin saldırısında yaralanan 7 yaşındaki Ahmet Dal, tedavisinin ardından taburcu edildi. Yüzündeki yaralar nedeniyle konuşmakta zorlanan Ahmet Dal, “Bana saldıran köpeğin dişleri keskindi ve vahşiydi” dedi.

    İlçenin Girmeli Mahallesi’nde oturan Ahmet Dal, 10 Şubat günü sokak köpeklerinin saldırısına uğradı. Ağır yaralanan Dal, Mardin Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Ahmet Dal’ın yüzünde, başında ve vücudunun çeşitli yerlerindeki yaralarına dikiş atıldı. Dal, tedavisinin ardından taburcu edildi. Ahmet’in tedavisi, haftada bir gün doktor kontrolünde devam edecek.

    Ahmet Dal’ın annesi Nurşin Dal, hastane çıkışı yaptığı açıklamada, bölgedeki sokak köpeklerinin bir an önce toplatılması gerektiğini belirterek artık çocukları rahatça okula gönderebilmeyi istediklerini söyledi. Dal, “Çok zor günler geçirdik. Duyduğuma göre köpekler daha toplatılmamış. Bir an önce köyden toplasınlar artık. Çocuğumu rahat rahat okula göndermek istiyorum. Bir hafta sonra onu okula göndermek zorundayım. Ama bu korkuyla ben onu nasıl gönderebilirim ki. Tedavi süreci çok zor geçti. Zor dayanabildi. Bugün de taburcu oldu. Tüm yetkililere de teşekkür ediyoruz. Herkes elinden geleni yaptı oğlum için. Allah razı olsun” dedi.

    ‘DİŞLERİ KESKİNDİ VE VAHŞİYDİ’

    Yüzündeki yara ve dikişlerden dolayı konuşmakta zorlanan Ahmet Dal ise, “Okula gidiyordum. Köpek geldi bana saldırdı. Bana saldıran köpek beyazdı, büyüktü, dişleri keskindi ve vahşiydi” diye konuştu.

  • 7 yıl önceki cinayetlerin şüphelilerinden biri yakalandı

    7 yıl önceki cinayetlerin şüphelilerinden biri yakalandı

    Mardin’de 7 yıl önce arazi anlaşmazlığı nedeniyle çıkan silahlı kavgada 3 kişiyi öldüren 5 şüpheliden biri olan C.E. jandarma tarafından yakalandı.

    Derik ilçesinde 2015’te arazi anlaşmazlığı çıkan silahlı kavgada 3 kişi yaşamını yitirdi. İl Jandarma Komutanlığı ekipleri 3 kişinin öldüğü silahlı kavganın 5 şüphelisinin yakalanmasına yönelik operasyon gerçekleştirdi. 3 farklı adrese düzenlenen operasyonda şüphelilerden C.E. yakalanarak gözaltına alındı. C.E.’nin jandarmadaki işlemleri devam ediyor.

  • Aşısız genç anne virüse yenik düştü

    Aşısız genç anne virüse yenik düştü

    Mardin’in Nusaybin ilçesinde hamile Selma Arslan (19), kaldırıldığı hastanede kız bebek dünyaya getirdi. Koronavirüse yakalandığı belirlenen ve tedaviye alınan Arslan, bir süre sonra hastanede yaşamını yitirdi. Bebeğine zarar gelir diye aşı yaptırmayan, vefat etmeden önce de kızına ‘Melek Mira’ ismini verdiği öğrenilen Arslan, gözyaşları arasında toprağa verildi.

    Nusaybin ilçesinde oturan hamile Selma Arslan, doğum sancıları başlayınca Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Doğum servisine alınan Selma Arslan, kız çocuğu dünyaya getirdi. Çocuğuna ‘Melek Mira’ ismini veren genç annenin koronavirüse yakalandığı belirlendi. Anne tedaviye alınırken, sağlık durumu iyi olan Melek Mira, ayrı odaya gözlem altında tutuldu.

    DOĞUMDAN SONRA DURUMU KÖTÜLEŞTİ

    Doğumdan sonra yapılan tedavilere cevap vermeyen Arslan’ın durumu ağırlaştı. Yoğun bakımda bir süre tedavisi süren genç anne Arslan, doktorların tüm müdahalelerine rağmen yaşamını yitirdi. Bebek ise ailesine teslim edildi. Arslan, yakınları tarafından hastaneden alınarak gözyaşları arasında Nusaybin Hacılar Mezarlığı’nda toprağa verildi.

    Öte yandan Selma Arslan’ın, bebeğine zarar gelir diye koronavirüs aşısı yaptırmadığı öğrenildi.

    İL SAĞLIK MÜDÜRÜ PAYLAŞIM YAPTI

    Mardin İl Sağlık Müdürü Dr. Saffet Yavuz, vefat eden Arslan’ın mezar taşına bağlı olan tülbendinin görselini paylaşarak, “Mardin’de hava karlı ve soğuk. Fakat içimizi üşüten kar değil; 19 yaşındaki gebe, aşısız kaybettiğimiz annemiz. Ve annesiz büyüyecek Melek bebek. Gerçekten acımız tarifsiz. Değerli anne adaylarımız, gebe hanımefendiler lütfen aşı olalım; çocuklarımızın size çok ihtiyacı var” ifadelerini kullandı.

    KAYMAKAMIN EŞİ BEBEĞİ ZİYARET ETTİ

    Nusaybin Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Ercan Kayabaşı’nın eşi Nigar Kayabaşı, doğum sonrasında vefat eden genç annenin ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Minik Melek Mira’yı kucağına alarak bir süre seven Kayabaşı, miniğin kendilerine emanet olduğunu ifade etti.

  • 8 araç birbirine girdi: 3 ölü, 12 yaralı

    8 araç birbirine girdi: 3 ölü, 12 yaralı

    Mardin’de 4’ü TIR 8 aracın karıştığı trafik kazasında 3 kişi hayatını kaybetti, 12 kişi yaralandı.

    Kar yağışının etkili olduğu Kızıltepe-Nusaybin kara yolunun kırsal Eymirli Mahallesi mevkisinde 4 TIR, 1 yolcu otobüsü, ticari araç ve 2 otomobilin karıştığı trafik kazası meydana geldi.

    İhbar üzerine kaza yerine 112 Acil Servis, jandarma, AFAD, UMKE ve itfaiye ekipleri sevk edildi.

    Kazada, 3 kişi yaşamını yitirdi, 12 kişi yaralandı.

    Yaralılar, ambulanslarla kentteki hastanelere kaldırıldı.

    Kaza nedeniyle bir süre kapanan kara yolu araçların kaldırılmasının ardından yeniden ulaşıma açıldı.

  • Mardin’de emekliye ayrılan eşek Bursa’da yeni yuvasında

    Mardin’de emekliye ayrılan eşek Bursa’da yeni yuvasında

    Mardin’de çöp toplayan bir eşek geçtiğimiz haftalarda emekli edilerek Bursa’da bulunan HAYTAP Emekli Hayvanlar Çiftliği’ne getirildi. ‘Dost’ adı verilen eşeğin yeni yuvasında arkadaşlarıyla mutlu anları kameralara yansıdı.

    Mardin’de motorlu taşıtların giremediği dar ve merdivenli sokaklarda çöplerin toplanmasında kullanılan eşekler geçtiğimiz günlerde bir kez daha gündeme geldi. Bir eşeğin fazla yükten yaralandığının iddia edilmesi üzerine, Mardin’in merkez Artuklu Belediyesi, eşeğin yükten değil başka bir eşek tarafından ısırıldığını açıklamıştı.

    Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) tarafından bahse konu eşek Mardin’den alınarak Emekli Hayvanlar Çiftliği’ne getirildi. Burada tedavisi yapılan ve ‘Dost’ adı verilen eşek, yeni yuvasında diğer hayvanlar ile vakit geçiriyor.  Ömrünün geri kalanını burada tamamlayacak olan Dost’a gözü gibi bakan yetkililer, hiçbir hayvanın bu çağda yük için kullanılmaması gerektiğine vurgu yaptı.

    HAYTAP Bursa temsilcisi Emre Demir, “Görmüş olduğunuz eşeğimiz Mardin’den geldi. Uzun yıllardır orada çöp için kullanılıyormuş. Yaşadığı şartlar uygun değildi. Yaşadığımız yüzyılda hala eşeklere çöp toplatılması bizi üzüyor ve yıpratıyor. Sadece bu eşeğin değil, orada bu işleri yapan bütün eşeklerin artık bu ıstıraptan kurtulmaları ve çağımıza uygun şartlarda çöplerin toplatılması gerekiyor. Şu anda ‘Dost’ bizimle ve arkadaşları ile yaşıyor. Gerekli sağlık kontrolleri veteriner hekimler tarafından yapılıyor. Ömrünün sonuna kadar burada mutlu şekilde yaşayacak” dedi.

    Emekli Hayvanlar Çiftliği’nin pilot bölge olduğunu belirten Demir, “Burası bir pilot bölge. Gönül ister ki bütün hayvanlara kapımızı açmak, ama buna şartlarımız elvermiyor. Aslında buradaki amaç, bütün belediyelere örnek olmaktır. Biz sivil toplum kuruluşu olarak bunu yapabiliyorsak, belediyelerin bunu çok daha iyi şartlarda yapabileceğine inanıyoruz. Çünkü kedi köpekler kadar diğer hayvanlar da mağdur olabiliyor ve sonları hüzünlü bitiyor. Sadece ‘Dost’ değil, mayın tarlasında ayağı sakatlanmış eşek, Manavgat yangınından kurtarılan çiftlik hayvanlarımız var. Biz her zaman elimizden geldiği kadar yardım etmeye çalışıyoruz, ama birçok bölgede, belediyelerde böyle yerlerin olmasını sağlamak istiyoruz. Umudumuz bu yönde. Bu şekilde adım atan belediyelerimiz oluyor. Dileriz ki daha fazla olur, Türkiye’ye örnek olurlar” diye konuştu.

    “Emekli kelimesini dikkat çekmek için söylüyoruz” diyen Demir, “Burada yaş gözetmiyoruz. Hiçbir hayvanın yük taşımasını ya da çiftlik hayvanının insanlar için kullanılmasını istemiyoruz. Burada emekli kelimesini kullanarak bir farkındalık oluşturmak çabasındayız. Yoksa doğuştan annesinden ayrılan eşeğimiz de emekli, bir yaş sınırı yok” ifadelerini kullandı.

    HAYTAP Emekli Hayvanlar Çiftliği’nde veterinerlik yapan Mustafa Ağır, “Mardin’den gelen Dost’un ayaklarında açık yaraları, boyun kısmında dikiş yaraları vardı. 10 günü aşkın süredir bizimle mutlu şekilde yaşıyor. İlk 3 günde stabil olarak yaptığımız tedavilerimiz vardı. Bu tedavilerin bitiminde iyileşmeler şekillendi. Bundan sonra beslenmesine dikkat ederek şu ânki hâlini aldı. Dost daha önce Mardin’de yük taşımak için kullanılıyordu ve ortalama ömrü 10 yıldır” dedi.

  • Mardin’de ‘Eren Kış-8 Operasyonu’ başlatıldı

    Mardin’de ‘Eren Kış-8 Operasyonu’ başlatıldı

    İçişleri Bakanlığı, Mardin’de 670 personelle ‘Eren Kış-8 (Ömeryan) Şehit Güvenlik Korucusu Abdullatif Emen Operasyonu’ başlatıldığını duyurdu.

    Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre, PKK terör örgütünü ülke gündeminden çıkarmak ve bölgede barındığı değerlendirilen teröristleri etkisiz hale getirmek amacıyla Mardin’de ‘Eren Kış-8 (Ömeryan) Şehit Güvenlik Korucusu Abdullatif Emen Operasyonu’ başlatıldı.

    Operasyonda, Mardin İl Jandarma Komutanlığı sevk ve idaresinde; jandarma komando, jandarma özel harekat (JÖH) ve güvenlik korucusu timlerinden oluşan 670 personel görev alıyor.

    Yurt içinde terörün tamamen ortadan kaldırılmasına yönelik yürütülen ‘Eren’ kış operasyonlarının, halkın desteğiyle inançlı ve kararlı olarak başarıyla devam ettiği belirtildi.

  • 8’inci kattan düşen üniversiteli İrem öldü

    8’inci kattan düşen üniversiteli İrem öldü

    Mardin’de kaldığı yurtta 8’inci katın balkonundan düşen üniversite öğrencisi İrem Zeynep Aygün (19), hayatını kaybetti.

    Kaldığı yurdun 8’inci kattaki odasında sabah okula gitmek için hazırlık yapan Artuklu Üniversitesi Sağlık Fakültesi Ebelik Bölümü 1’inci sınıf öğrencisi İrem Zeynep Aygün, çıktığı balkondan düştü. İhbar üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Gelen sağlık ekibinin yaptığı kontrolde, Aygün’ün yaşamını yitirdiğini belirledi.

    İrem Zeynep Aygün’ün cansız bedeni, otopsi için Mardin Devlet Hastanesi’nin morguna kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

  • 21 yıldır kaybolan çocuklarını arıyorlar

    21 yıldır kaybolan çocuklarını arıyorlar

    Mardin’in Kızıltepe ilçesinde yaşayan Mehmet (57)- Türkan Akgün (51) çifti, ‘Taşı toprağı altındır’ diye gittikleri İstanbul’da o dönem 11 yaşında olan kaybolan çocuklarını tam 21 yıldır arıyor. Mehmet Akgün, “İstanbul’da 11 yıl kaldım, sonra Kızıltepe’ye döndüm. 10 yıldır Kızıltepe’deyim. Keşke İstanbul’a hiç gitmeseydim, çocuğum kaybolmasaydı. Keşke ölseydim, keşke dilencilik yapsaydım da İstanbul’a gitmeseydim” dedi.

    Kızıltepe ilçesinden 2000 yılında İstanbul’a taşınan Mehmet (57) ve Türkan Akgün çifti, Esenler’de ev kiralayıp çalışmaya başladı. O dönem 11 yaşında olan oğulları Fırat da babasına destek olmak için ayakkabı boyacılığı yapmaya başladı. Akgün ailesinin oğulları Fırat, İstanbul’da yaşamaya başladıklarının 21’inci gününde eve dönmedi. Polise haber veren çift, çocuklarını aramaya başladı. Fırat’ın Esenler Davutpaşa Yavuz Selim Parkı’nda birileri tarafından bir otomobile bindirildiğini öğrenen ailenin çabaları sonuçsuz kaldı. Oğullarını aramaktan hiç vazgeçmeyen aile, zaman zaman İstanbul’a gidip geldiklerini, polisin çalışmalarını yakından takip ettiklerini söyledi.

    ‘GİTTİĞİME PİŞMAN OLDUM’

    İstanbul’a gittiğine çok pişman olduğunu anlatan gözü yaşlı Mehmet Akgün, oğlu Fırat’ın 8 çocuğunun en büyüğü olduğunu belirterek şunları söyledi:

    “Bize söylediler, ‘İstanbul’un taşı toprağı altındır.’ Biz altın falan görmedik. Üstelik çocuğumuzu da kaybettik. 21 yıldan beri arıyoruz, bulamıyoruz. Onun sesini bir duyayım, o bana yeterlidir. Eğer sağ ise onu bir göreyim, o zaman Allah benim canımı alsın. Esenler Davutpaşa’da oturuyorduk. İstanbul’a gittiğimizin 21’inci gününde oğlum ortadan yok oldu. Fırat’ı İstanbul Esenler Yavuz Selim Parkı’nda akşam saat 4-5 civarlarında orada görenler olmuş. Bir arabaya atmışlar ve o çocuğu götürmüşler. Ondan sonra hiçbir haber alamadık. Yani İstanbul’u karış karış aradık. Bütün dostlarla, herkesle de beraber aradık, bulamadık onu. İlk kaybolduğu günde bütün karakolları gezdim. Bütün yurtlara gittim, cezaevlerine gittim. Kayıplar derneğine gittim. Bütün İstanbul’u sokak sokak aradım. Bir ipucu bulamadım. O zaman kamera hiçbir yerde yoktu. Bu zaman olsaydı belki kamera görüntülerinden bulur, ona kavuşabilirdik. Böylece 21 yıldır onun acısını çekmeyecektik. Kayıplar derneğine gittiğimde aynı Fırat’ımın yaşlarında, 11, 12, 13, 14, 15 yaşlarında 23- 24 çocuk kaybolmuştu. Hepsi de Güneydoğu çocuklarıydı. Kimi diyordu Mardin, Diyarbakır, Urfa, Antep, Batman, yani her tarafta 23- 24 çocuk kaybolmuştu. İstanbul’da 11 yıl kaldım, sonra Kızıltepe’ye döndüm. 10 yıldır Kızıltepe’deyim. Keşke İstanbul’a hiç gitmeseydim, çocuğum kaybolmasaydı. Keşke ölseydim, keşke dilencilik yapsaydım da İstanbul’a gitmeseydim.”

    GÖZÜ YAŞLI ANNE: İSTANBUL’U SOKAK SOKAK GEZDİK, BULAMADIK

    Türkan Akgün, İstanbul’u sokak sokak dolaştıklarını ancak oğlunun izine ulaşamadıklarını ifade ederek, “Çocuğumuz kayboldu. İstanbul’da 11 yıl boyunca sokak sokak aradık, bulamadık. Onu ararken kimi günler sokaklarda sabahladık veya sokakta uyuduk. Oğlum Fırat, eğer sağ isen bak annen seni çok özledi. Bana bir telefon et ‘Alo’ de. ‘Anne ben sağım gelmiyorum, sen beni bıraktın ben de gelmiyorum’ de. Bana böyle söyle, yeter oğlum” dedi.

  • 1700 yıllık kilise 30 yıl sonra ibadete açıldı

    1700 yıllık kilise 30 yıl sonra ibadete açıldı

    Mardin’in Midyat ilçesinde yaklaşık 30 yıl önce Avrupa’ya göç eden Süryaniler, geri dönüş kararıyla birlikte 1700 yıllık kiliselerini onarıp, törenle ibadete açtı.

    Yaklaşık 40 yıl önce 100’e yakın Süryani ailenin yaşadığı İzbırak köyü, çeşitli sebeplerle Avrupa ülkelerine başlayan göçle 1993 yılında tamamen boşaldı. Terörün bitmesi, bölgede sağlanan güven ve huzur ortamıyla geri dönme kararı alan Süryaniler, köydeki ibadet yerleri olan 1700 yıllık geçmişe sahip Mor Dimet Kilisesi’nde restorasyon çalışması başlattı. İki yıl önce başlayan restorasyon çalışması tamamlanan kilise, 30 yıl aradan sonra tekrar ibadet edilecek duruma geldi.

    AYİN 3 SAAT SÜRDÜ

    Kilisenin açılış töreni, Midyat ve Turabdin Metropoliti Samuel Aktaş’ın yanı sıra yurt içi ve yurt dışından papaz, rahip, ve şemmas ile Almanya, Belçika, Hollanda, İsveç, İsviçre, Amerika, Avusturya’dan çok sayıda Süryani’nin katılımıyla yapıldı. Yaklaşık 3 saat süren ayinde Metropolit Samuel Aktaş’ın önderliğinde rahip, papaz ve şemmaslar, İncil’den bölümler ve ilahiler okudu. Daha sonra Metropolit Aktaş, kiliseyi kutsayarak yeniden ibadet açtı. Metropolitin kiliseyi kutsaması sırasında kadınlar zılgıt çekti. Ayin Metropolit Aktaş’ın yaptığı konuşmanın ardından sona erdi. Ayin bitiminde törene katılanlara yemek ikram edildi.

    Almanya’dan açılışa katılan Midyat’ın İzbırak köyünden Şemmas Gabriel Rabo, “Hepimiz buraya geldik, ayine başladık. Avrupa’dan çok kişiler buraya gelmişler. Belçika’dan, Almanya’dan, İsveç’ten, bir de Türkiye’nin başka yerlerinden buraya geldiler” ifadelerini kullandı.

    ‘TARİHİ GÜN’

    Rahibe Hatune Doğan da, “Bu kilise tekrar yenilenmiş, bugün açılışı oldu ve Aziz’in günüydü. Allah’a çok şükür çok keyifliyiz. Misafirlerin yüzde 90’ı yurt dışından bu açılışa geldiler. Bütün keyifle ve mutlulukla buraya geldik. Yani yüz binlerce kilometre yaptık, bazıları arabayla buraya geldiler ayine katılmak için. Çok keyfimiz geldi, Allah’a çok şükür” dedi.

    Belçika’dan törene katılan Aydın Aslan ise, “Tabii ki bugün tarihi bir gündür. Neden? Çünkü Avrupa’nın çeşitli ülkelerinden buraya geldiler. Belçika’dan, Almanya’dan, İsveç’ten ve buradaki arkadaşlardan olsun. 400 kişiye kadar insan vardı açılışta. Yani güzel bir gün oldu, bize mutluluk verdi, gerçekten çok mutlu olduk, çok sevindik” diye konuştu.