Pembe Tek Boynuz

Kategori: Ordu

  • Ulubey’de yeni sanayi sitesi yükseliyor

    Ulubey’de yeni sanayi sitesi yükseliyor

    Ordu Büyükşehir Belediyesi’nin desteği ile bir süre önce ilçede yapımına başlanan ‘Ulubey Küçük Sanayi Sitesi’ projesinde 1’nci etap temel betonu döküm çalışmaları tamamlandı. Toplamda 26 adet işyerinden oluşacak proje ile ilçedeki sanayi sitesi açığının kapatılması hedefleniyor.

    Ulubey Belediye Başkanı İsa Türkcan, sanayi sitesi projesinde çalışmaların hızlı bir şekilde devam ettiğini söyledi. Türkcan, “Ulubeyli esnaflarımızın uzun zamandır beklediği ‘Küçük Sanayi Sitesi’ projemizde çalışmalarımız devam ediyor. 26 adet işyerinden oluşacak ve Ulubey’imizin gelişimine büyük katkı sağlayacak projemizde 1’nci etabın temel betonunu döktük. İlçemize, esnaflarımıza hayırlı olsun. Ordu Büyüksehir Belediye Başkanımız Dr. Mehmet Hilmi Güler’in destekleriyle ilçemiz genelinde çalışmalarımıza durmadan yorulmadan devam ediyoruz” ifadelerine yer verdi.

  • Ordulular Sokak konfor kazanıyor

    Ordulular Sokak konfor kazanıyor

    Başiskele Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü ekipleri Döngel, Karadenizliler, Doğantepe, Yakacık ve Servetiye Cami mahallelerinde sıkı bir çalışma gerçekleştiriyor.

    Bu çerçevede ekipler, Karadenizliler Mahallesi Ordulular Sokağını ilçenin yeni prestijli caddesi haline getiriyor. Altyapı çalışmalarıyla yağmur suyu kanalları yenilenen, elektrik hatları yer altına alınan sokağın üstyapı çalışmaları da hızla devam ediyor. Yaklaşık 500 metrelik yolun sıcak asfalt çalışmaları dün itibariyle başladı. Asfalt çalışmalarının ardından dekoratif aydınlatma direkleri yerleştirilecek sokağın yol çizgileri de çekilerek estetik bir görünüm kazanacak.

    Fen İşleri Müdürlüğü ekipleri, Döngel Mahallesi Süleyman Çelebi Caddesi’nde asfalt çalışması, Doğantepe Mahallesi Azizağa Camii mezarlık yolu parke yol tamiratı, Servetiye Cami Mahallesi Mevki parke yol çalışması ve Yakacık Mahallesi Çataldere mevkiinde de parke yol çalışması gerçekleştirdi.

    Başiskele Belediye Başkanı Yasin Özlü de, çalışmalar hakkında teknik ekibinden bilgiler aldı ve çalışma arkadaşlarına kolaylıklar diledi.

  • Başkan Güler’den Ordu’ya müjde

    Başkan Güler’den Ordu’ya müjde

    Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 417 araç kapasiteli otopark yapılması uygun görülen alan için Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler devreye girdi. Ankara’da birtakım görüşmeler gerçekleştiren Başkan Güler, yapılacak yeni düzenleme ile otopark kapasitesinin 2 bin araca çıkarılacağını duyurdu.

    “Ordu’nun en büyük meselesi otopark”

    Ordu’nun en büyük sorununun otopark olduğunu belirten Başkan Güler, şehrin mevcut otopark alanlarına ilave 1850 araçlık otopark ihtiyacı olduğuna dikkat çekti. Başkan Güler sözlerini şöyle sürdürdü:
    “Ordu’nun en büyük meselesi otopark. Bununla ilgili analizler yaptık. Afete dirençli kentlerle imarı değiştirdik. Çok şükür iyi ki değiştirmişiz. Aynı zamanda bunu yaparak başka şeyleri de önledik. Bu arada otoparklarla ilgili de bir analiz yaptık. 1025 araç kapasiteli otopark alanımız mevcut. Mevcut otopark alanına ilave 1850 tane otoparka ihtiyaç var. Bu çalışmada ihtiyaç alanlarını da belirledik. Aşağı yukarı 2 senedir uğraşıyorduk. En son Ankara’da dün bir görüşme yaptım ve mevcut Millet Bahçesinin üzerinde şimdi düzenleme yapacağız, 2 kata çıkaracağız inşallah. Bunda mutabık kaldık. 2 bin araçlık bir alan ortaya çıkacak. Projede de revizyon yapıyoruz. Ordumuza hayırlı olsun diyoruz. Ordu’muz müthiş bir projeyle tekrar gündemde olacak. Yani Cumhuriyet döneminin önemli projelerinden bir tanesi. Proje sırasında başka sürprizlerimiz de olacak.”

    “Battı çıktı çalışması yapacağız”

    Başkan Güler yeni dönemde battı çıktı projesi müjdesi de vererek, “Nasip olursa Belediyemizin önünden geçen yolda battı çıktı çalışması yapacağız. Oradan yolu kazanacağız. Oradaki otopark yükü de hafifleyecek. Orda da deniz manzaralı muhteşem yolla birlikte ortak bir alan olacak. Bunun da çalışmaları hazır. Nasipse bunu da yeni dönemde yapacağız. Bunlar dönemin dev projeleri. Afete dirençli şehirlerden birisi olarak bu çalışmaları sürdüreceğiz” diye konuştu.

  • Ordu’da yaylalar beyaza büründü

    Ordu’da yaylalar beyaza büründü

    Ordu’nun Kumru ilçesine bağlı 2 bin rakımlı Düzoba Yaylası’nda dün etkili olan sağanak gece saatlerinde kar yağışına dönüştü.

    Yeşil bitki örtüsünün büyük oranda beyazla kaplandığı yaylada kartpostallık görüntüler oluştu. Yaylaya çıkan vatandaşlar bu anları cep telefonlarının kameraları ile fotoğrafladı.

  • Ordu’ya mevsimin ilk karı düştü

    Ordu’ya mevsimin ilk karı düştü

    Ordu merkezde dün gün boyunca etkili olan sağanak, yüksek kesimlerde kar yağışına dönüştü. Kabadüz ilçesine bağlı 2 bin rakımlı Çambaşı Yaylası’nda da mevsimin ilk karı yağdı.

    Yeşil bitki örtüsünün büyük oranda beyazla kaplandığı, kartpostallık görüntülerin oluştuğu yaylada insanlar kar yağışına şaşırırken, bu anı fotoğrafladı. Kar yağışını duyan çok sayıda vatandaş geceden ve sabah saatlerinde yaylaya giderek, fotoğraf çektirdi.

    Kar yağışının ardından güneş etkili olurken, Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün resmi internet sitesine göre güneşli havanın pazar gününe kadar etkili olması tahmin ediliyor.

  • Yıllık getirisi 100 milyon TL

    Yıllık getirisi 100 milyon TL

    Ordu’da 1993 yılında fındığın yanında ek gelir sağlaması amacıyla dikilen kivi üretimi yaygınlaşıyor. 30 yıl önce hobi amaçlı başlanan kivi, 2019 yılında coğrafi işaret belgesi aldı. Geçen yıllarda il genelinde yaklaşık 9 bin ton kivi üretimi yapılırken, hava şartları, hastalıklar ve zararlılar nedeniyle bu yıl rekolte 5 bin, 5 bin 500 tona geriledi. Buna rağmen, büyük kısmı yurt dışına ihraç edilen kivinin Ordu ili ekonomisine yaklaşık 100 milyon TL katkı sunması hedefleniyor.

    “Hasadın aroması olgunlaşınca yapılması gerekiyor”

    Ordu Kivi Üreticileri Birliği Başkanı Yusuf Uzunlar, bu yıl rekoltenin geçen yıllara göre noksan olduğunu söyledi. Önceki yıllarda yaklaşık 9 bin ton hasat yapılan kivinin bu yıl 5 bin, 5 bin 500 ton civarında beklendiğini kaydeden Uzunlar, “Kivi toplaması bölgelere göre değişiyor. Aroması 6,5-7’ye ulaştığında toplanıyor. Bizim kivimiz şu anda olgunlaştı ve hasada başladık” diye konuştu.

    “5 bin ton kividen 100 milyon TL gelir bekleniyor”

    Kivinin Ordu’ya getirisinin güzel olduğunu ve bu yıl 20 TL’den satılan kivinin ile yaklaşık 100 milyon TL gelir sağlayacağını ifade eden Uzunlar, “Bugün 5 bin ton kivi olsa, peşin satıldığında 100 milyon TL civarında bir girdi sağlıyor. Bu da küçümsenemeyecek bir rakam. Alıcılar da zaten peşin ödeme yapıyor. Onun için kivi oldukça karlı. Bu yıl havaların sıcak olması bizi etkiledi. Küresel ısınma olursa kivi üreticileri de sıkıntıya girer çünkü kivi suyu seviyor. Kahverengi kokarca ile ilgili bir hayli sıkıntı oldu, bu konuda genel bir çalışma yapılması gerekiyor” ifadelerine yer verdi.

    “Coğrafi işaret belgeli ilk kivi, çoğu yurt dışına ihraç ediliyor”

    “Ordu kivisi rekolte olarak Yalova’dan sonra geliyordu ancak şu anda Çarşamba Ovası’nda epey bir kivi tarlası var” diyen Yusuf Uzunlar, “Şu anda resmi bir rakam söyleyemiyoruz ama Türkiye’de de ilk kez coğrafi işaret belgesi alan Ordu kivisi. Raf ömrünün uzun ve aromasının iyi olması bizim için sevindirici bir olay. Kimyasal madde de kullanmadığımız için bu nedenle alıcılar sürekli olarak talep gösteriyor. Zaten çoğu da yurt dışına ihraç ediliyor” şeklinde konuştu.
    Kivi hasadında çalışanlar ise fındığa göre daha kolay ve zevkli olduğunu belirterek, Ordu kivisinin aroma ve lezzet olarak kendini ön plana çıkarttığını söylediler.

  • Ordu’da kuyumcudaki izdiham

    Ordu’da kuyumcudaki izdiham

    Fatsa ilçesini sarsan olayda gerçek ortaya çıktı. İlçede faaliyet gösteren kuyumcu sahibinin Engin Polat ve Dilan Polat davası ile ilgili gözaltına alındığına dair iddia sonrası müşteriler işletmeye akın etti. Dakikalar içerisinde artan kalabalık sonrası emniyet güçleri çevrede güvenlik önlemi aldı. Olayın, iddialardan kaynaklandığı, gözaltına alınma olayının olmadığı öğrenilirken, işletme sahibi olayı gerçekleştiren kişi hakkında şikayetçi olacağını söyledi.

    “İddiaları uyandığımda gördüm, tamamen yalandan ibaret”

    Kuyumcu sahibi Emre Sade, iddiaların kendilerini karalamak için atıldığını ifade ederek, “1980 yılından bu yana Fatsa’da ticaret ile uğraşıyoruz. İnsanların yanında da güzel bir konumumuz var. Dün sabah kalktığımda böyle bir dedikoduya maruz kaldım. Dedikodunun nereden ve nasıl çıktığını ben de anlayamadım. O anda insanlar adeta burayı yağmalayama geldi, dışarıda bir sürü insan vardı. Medyada paylaşılan bir konu üzerinde bizim da bağlantımız olduğunu söylediler. Biz de böyle bağlantımızın olmadığını savunduk. Sonrasında emniyet ve yetkililer buraya gelerek açıklamalarda bulundu ve bana o konuda büyük bir destek gösterdiler. İlçemiz insanları da arkamızda durdu” diye konuştu.

    “Herkesin emanetlerini verdik”

    İşyerinde insanların emanetlerini teslim ettiklerini ve ilçe halkının kendisini desteklemek için alışverişe geldiğini söyleyen Sade, “Bu müesseseden kimsenin alacağı bulunamaz. Bizim zaten düşüncemiz herkesin altınlarının kendi kasasında bulunması ama bırakmak istediklerinde de kendi emanet kasamızda saklayabileceğimizi belirtiyoruz. Fatsa halkı tamamıyla yanımızda durdu ve destek alışverişe geldiler” şeklinde konuştu.

  • Ordu’da 10 Kasım törenleri

    Ordu’da 10 Kasım törenleri

    Atatürk’ün 85’inci ölüm yıl dönümü dolayısıyla Ordu’da anma töreni düzenlendi. Altınordu ilçesinde bulunan Atatürk Anıtı’nda düzenlenen törende Ordu Valisi Muammer Erol, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler ve ilgililer anıta çelenk sundu.

    Saatler 09.05’i gösterdiğinde ise sirenler çalmaya başladı, Türk bayrağı göndere çekildi. Bu sırada kara yolunda bulunan araç sürücüleri ile caddede yürüyen vatandaşlar, saygı duruşunda bulundu, ardından ise İstiklal Marşı okudu.

    İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından hayat normale döndü.

  • Karadeniz’in kadın reisleri

    Karadeniz’in kadın reisleri

    Türkiye’de sayıları az olan kadın balıkçılar, denizin sularına ağ atıyor. 1950 yıllarında gemici bulamadıkları için yardım için eşlerini çağıran Perşembe ilçesindeki balıkçılar, yıllardır karı-koca bu mesleği nesilden nesle aktarmaya devam ediyor. 70 yılı aşkın süredir devam eden gelenek sayesinde kadınlar, hem ev ekonomisine katkıda bulunuyor hem de zorlukların üstesinden geliyor.

    Balıkçı teknesi kullanıp, ağ atıyorlar

    Perşembe ilçesine bağlı Okçu Mahallesi’nde balıkçı kadınların sayısı 25’e ulaşırken kadınlar, gece saatlerinde açıldıkları kara sulardan, sabah ilk ışıklarıyla birlikte dönüyor. Gece boyunca ağ atıp çekerek eşleriyle birlikte balık yakalamaya çalışan kadınlar, aynı şekilde ağlara takılan balıkları soğuk suya ve havaya rağmen ayıklıyor. Kadın balıkçılar, kendilerine ait barınağın olması durumunda zorlukların üstesinden daha fazla gelebileceklerini belirtiyor.

    Balıkçılık yapan eşine sürekli olarak yardım ettiğini söyleyen Aynur Arslan, “Daha çok ağ temizleme ve ağ istifleme yapıyorum. Denize ağ kurmaya gidiyorum. Soğuk havalarda bir hayli zorlanıyoruz ama ekmek parası için çalışıyoruz” diye konuştu.

    “Önemli olan zoru başarmak”

    Kadın balıkçı Hacer Akkaya, sabahın ilk saatlerinde limana geldiklerini belirterek, “Eşim gece saat 03.30 sıralarında denize açılıyor, sabah saatlerinde de geri geliyorlar. Kadın olarak balıkçı olmak güzel ve farklı ama her şeyin olduğu gibi bunun da zorlukları var ama önemli olan zoru başarmak. Bu olmadan olmuyor, bizim geçimimiz balıkçılık. Eşimle birlikte 35 yıldır çalışıyoruz” ifadelerine yer verdi.

    “Kışın el ve ayaklarımın tutmadığı zamanlar olsa da ekmek parası”

    Eşlerinin bu işte zorlandıkları için ve yıllardır burada kadın balıkçılıkların bir gelenek haline geldiğini söyleyen Emel Deniz, “Buranın kadınlarının kısmeti diyebilirim. Biz de eşlerimize yıllardır yardım ediyoruz. ben denize çıkamıyorum ama burada ağdan balık temizleme yapıyorum. Balıkları da manava yetiştirmek lazım, o yüzden acele çalışıyoruz. İşimiz bitince de beraber eve gidiyoruz. Bunu yapmak aslında erkek işi ama yapıyoruz. Aslında her şeyden önce çok soğuk. Ellerim ve ayaklarımın soğuktan tutmadığı zamanlar oluyor ama ekmek parası için çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

    “Bu bizim mesleğimiz”

    20 yıldan bu yana eşiyle birlikte denize açıldığını, balık avladıklarını ve balıkçı teknesini kullandığını, bunun mesleği olduğunu belirten Havagül Arslan, şunları söyledi:

    “Sabah 03.00 sıralarında denize açılıyoruz, sabah saatlerinde limana yanaşıyoruz. Ağımızı yaptık, şimdi limana gidiyoruz. Genel anlamıyla soğuk hava bizi çok etkiliyor. Limanımızda eksiklikler var, o da olursa çok daha güzel olur.”

  • Lösemiyi yenen öğretmene büyük jest

    Lösemiyi yenen öğretmene büyük jest

    Ünye Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde görev yapan ve 4 sene önce lösemi hastalığına yakalanarak, kardeşinin verdiği ilik sayesinde hayata tutunan İngilizce Öğretmeni Nagihan Baloğlu için okul idarecileri ve öğrenciler tarafından anlamlı bir etkinlik düzenlendi. Lösemili Çocuklar Sağlık ve Eğitim Vakfı’nın (LÖSEV) kuruluşunun 25’inci yıl dönümünde düzenlenen etkinlikte 25 adet turuncu renkli balon gökyüzüne bırakıldı.

    “Herkesi ilik bağışına duyarlı olmaya davet ediyorum”

    Hastalıktan, kardeşinin verdiği ilik sayesinde kurtulduğunu ifade eden, herkesi ilik nakli duyarlılığına davet eden Nagihan Baloğlu, “Yaklaşık 4 sene önce lösemi hastalığıyla tanıştım. Ben ilik nakli sayesinde tedavi oldum. Ben sağlıklı bütün bireylerin kemik iliği bağışını yapmalarını istiyorum. Biz bugün okulumuzda LÖSEV’in 25’inci kuruluş yıl dönümünü kutlamak ve farkındalık oluşturmak adına turuncu kıyafetlerimizle bir etkinlik düzenledik. Lösemili hastaların en çok ihtiyacı olan kan ve trombosit bağışıdır. Bende bunu LÖSEMİ hastalığını yaşadığım için mutlaka herkesi kan bağışı konusunda duyarlı olmaya davet ediyorum. Zorlu bir süreç ama mutlaka tedavisi var. LÖSEV bebeklerden, çocuklara kadar maddi ve manevi desteklerini asla esirgemiyor. Bütün kanser hastalıklarında olduğu gibi lösemi hastalığında ise moral ve motivasyon her şeyden daha önemlidir. Bende lösemi hastalığı geçirmiş biri olarak kız kardeşimden tam uyumlu ilik nakli sayesinde hayata döndüm. Bizler de okulumuzda bu duyarlılığa farkındalık kazandırmak için böyle bir organizasyon düzenleyelim istedik” ifadelerine yer verdi.

    Yapılan konuşmalar sonrası turuncu renkli giyinen okul idarecileri ve öğrenciler tarafından gökyüzüne turuncu balonlar salındı.