Kategori: Ordu

  • Ordu’dan çaldıkları otomobille İstanbul’da yakalanan 3 çocuk tutuklandı

    Ordu’dan çaldıkları otomobille İstanbul’da yakalanan 3 çocuk tutuklandı

    Ordu’da 9 gün önce galeriden otomobil çalıp, gittikleri İstanbul’da yakalanan S.Ö. (13), A.Y. (12) ve E.K. (15), emniyetteki sorgularının ardından Ordu Adliyesi’ne sevk edildi. 8 suç kaydı bulunan E.K., 21 suç kaydı bulunan A.Y. ile 68 suç kaydı bulunan S.Ö., ‘hırsızlık’ suçundan çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

    Olay, 28 Kasım günü saat 04.00 sıralarında, Altınordu ilçesi Atatürk Bulvarı’nda, Bekir Eren ve Cem Uygun ortaklığındaki oto galeride meydana geldi. S.Ö., A.Y. ve E.K. adlı çocuklar, oto galerinin arka kapısının camını kırıp içeri girdi. Masaların çekmecelerini karıştıran 3 çocuk, 2 aracın anahtarını alıp çıktı. İlk olarak iş yerinin önündeki aracı çalan çocuklar, 8 kilometre gezip döndükleri galeride, otomobili yol kenarına bıraktı. Ardından iş yerinin önündeki başka otomobili çalıştıran çocuklar, bölgeden ayrıldı.

    Galerinin ortaklarından Cem Uygun, öğle saatlerinde geldiği iş yerinin arka kapısındaki camın kırık olduğunu fark etti. Uygun, camı yaptırmak için telefonla konuştuğu sırada, galeriden araç çalındığını anlayıp, polise haber verdi. Polisin incelemesi sonucu çocukların, otomobille İstanbul’a gittiği tespit edildi. Ekipler, çaldıkları araçla kaçan çocukları İstanbul’da yakaladı. Otomobil de park halinde bulundu. S.Ö., A.Y. ve E.K., özel ekip tarafından Ordu İl Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. Kara yoluyla Ordu’ya getirilen 3 çocuk, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.

    AKIL SAĞLIĞI RAPORU İSTENDİ

    Akli dengelerinin yerinde olup olmadığına yönelik rapor istenen çocuklardan birinin, ifadesinde, “İstanbul’un Esenyurt ilçesini sosyal medyadan sürekli görüyorduk. Buraya gitmek istiyorduk. Gitmek için araba çalmaya karar verdik. Buraya gelip gezdik. Arabanın yakıtı bitince bıraktık. Bıraktığımız yeri unuttuk ve arabayı bulamadık” dediği öğrenildi.

    TUTUKLANDILAR

    Ordu’da 9 gün önce galeriden otomobil çalıp, gittikleri İstanbul’da yakalanan S.Ö. (13), A.Y. (12) ve E.K. (15), emniyetteki sorgularının ardından Ordu Adliyesi’ne sevk edildi. 8 suç kaydı bulunan E.K., 21 suç kaydı bulunan A.Y. ile 68 suç kaydı bulunan S.Ö., ‘hırsızlık’ suçundan çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

  • Yaşları 12-14 arası: Çalıntı araçla 900 kilometre gittiler

    Yaşları 12-14 arası: Çalıntı araçla 900 kilometre gittiler

    Ordu’da, yaşları 12 ile 14 arasındaki 3 çocuk, 5 gün önce galeriden otomobil çalarak kaçtı. Polis, plakasından en son İstanbul’da olduğu tespit edilen otomobildeki 3 çocuğu yakalamak için çalışma başlattı. Oto galerinin ortağı Cem Uygun, “Aracımız hala onların elinde. Trafik cezalarından bütün kuralları ihlal ettiklerini anlıyoruz” dedi.

    Ordu’da 28 Kasım günü saat 04.00 sıralarında, Altınordu ilçesi Atatürk Bulvarı’ndaki Bekir Eren ve Cem Uygun’un ortaklığında olan oto galeride 14 yaşındaki S.Ö., 12 yaşındaki A.T. ve ismi öğrenilemeyen aynı yaşlardaki çocuk, oto galerinin arka kapısının camını kırarak içeri girdi. Masaların çekmecelerini karıştıran 3 çocuk, 2 aracın anahtarını alarak dışarı çıktı. İlk olarak iş yeri önündeki aracı çalan çocuklar, 8 kilometre gezdikten sonra tekrar galeriye gelip aracı yol kenarına bıraktı. Ardından iş yeri önündeki başka otomobili alarak uzaklaşan çocukların galeriye girmesi ve araçları çalıştırdığı anlar, güvenlik kamerasına yansıdı.

    Galeri ortaklarından Cem Uygun, öğle saatlerinde geldiği iş yerinin arka kapısındaki camın kırık olduğunu fark etti. Camı yaptırmak için telefonla konuştuğu sırada Uygun, araç çalındığını anlayıp, polise haber verdi. Polisin yaptığı incelemede çocukların, otomobille İstanbul’a gittiği tespit edildi. Ekipler, çaldıkları araçla kaçan 3 çocuğun yakalanması için çalışma başlattı.

    ‘ŞU ANDA İSTANBUL’DA OLDUKLARI BİLİNİYOR’

    Galerinin ortağı Bekir Ergen, çocukların İstanbul’da olduklarını bildiklerini belirterek, “3 çocuk, iş yerimizin arkasında bulunan kapının camını kırarak içeri giriyor. Daha sonra masa çekmecelerini karıştırıyorlar ve oradan buldukları 2 araba anahtarını alıp dışarı çıkıyorlar. İlk olarak sıfır kilometre olan aracımızı alarak gidiyorlar. Onunla bir tur attıktan sonra yol kenarına geri bırakıyorlar. Daha sonra diğer aracı alıp gidiyorlar. Biz olayı aynı gün arkadaşımızın iş yerine gelip camın kırık olmasıyla fark ettik. Daha sonra 2 aracın olmadığını gördük. Onun üzerine hemen emniyete başvurduk. Ekipler gelip gerekli incelemeleri yaptılar. Çocuklar o gün İstanbul’a gitmek için yola çıkmışlar. Şu anda da İstanbul’da oldukları biliniyor” diye konuştu.

    ‘AİLELERİNİN MESAJLARINA DÖNÜŞ YAPMIYORLAR’

    Ailelerin de çocuklarından haber alamadıklarını dile getiren Ergen, “Çocukların aileleriyle görüşüyoruz. Onlar da haber alamadıklarını söylüyorlar ancak aileleri mesaj attıklarında görüyorlar ve geri dönüş yapmadıklarını söylüyorlar. Telefonları açık. O telefonlarıyla beraber bulunma şansları daha yüksek, diye düşünüyorum” dedi.

    Çocukların suç dosyaları olduğunu ve yaşlarından dolayı serbest bırakıldıklarını da kaydeden Bekir Ergen, “Biz buradan Samsun’a giderken 2 defa polis kontrolüne giriyoruz. Bu çocukların İstanbul’a nasıl gittiklerini inanın akıl fikir almıyor çünkü araçta ruhsat yok. Bunların ehliyetleri zaten yok. Mobese’lerden nasıl geçtiler, kontrollere nasıl takılmıyorlar; bunu anlamak çok güç. Bu çocukların 3’ünün de suç dosyaları var hatta bir tanesinin 60’a yakın suç dosyası var. Bunlar sürekli yakalanıp, içeri girip yaşlarından dolayı dışarı bırakılan çocuklar. Bu şekilde insanların canlarını yakıyorlar. Bir de kendi canlarını da tehlikeye atıyorlar. Sonuçta bizim istediğimiz, bizim arabamızın bulunması. Aynı zamanda çocukların da sağ salim ailelerine teslim edilmesini istiyoruz” diye konuştu.

    ‘BÜTÜN KURALLARI İHLAL EDİYORLAR’

    Oto galerinin diğer ortağı Cem Uygun da “Dükkana geldiğimde arka kapının camının kırık olduğunu fark ettik. Daha sonra araçlarımızın eksik olduğunu fark ettik. İlk önce sıfır kilometre aracımızı almış çocuklar. Daha sonra onunla 20 dakika dolaşıp, onu bırakıp, şu anda İstanbul’da olduğu tespit edilen kayıp aracımızı almışlar. Aracımız hala onların elinde. Gelen trafik cezalarından bütün kuralları ihlal ettiklerini anlıyoruz” dedi.

  • Sivilceyi sıktı tekerlekli sandalyeye mahkum oldu

    Sivilceyi sıktı tekerlekli sandalyeye mahkum oldu

    Ordu’da yaşayan 30 yaşındaki Muhammet Dikici, göbeğinde çıkan sivilceyi sıkınca enfeksiyona bağlı omurilik felci geçirdi. Dikici, 2 yıldır tekerlekli sandalyeyle yaşıyor.

    Ordu’nun Ünye ilçesinde Muhammet Dikici’nin (30), 2 yıl önce göbeğinde çıkan sivilceyi sıkması sonucu yara olan bölgedeki enfeksiyon, kan yoluyla sinir sistemine bulaştı.

    Olay, Dikici’nin çalışmak için gittiği Japonya’da göbeğinde çıkan sivilceyi kendisi sıkması sonucu oldu.

    Hareketleri kısıtlanan ve yürüme zorluğu çeken Dikici, hastaneye başvurdu.

    Hastanede yapılan kontrolde Dikici’nin, enfeksiyona bağlı omurilik felci geçirdiği tespit edildi. Ameliyata alınan Dikici, tüm müdahalelere rağmen felç kaldı. Tedavisinin ardından Türkiye’ye gelen Dikici, 2 yıldır tekerlekli sandalyeyle yaşıyor.

    “HAYATIMIN GERİ KALANINI BÖYLE GEÇİRECEĞİM”

    Göbeğindeki sivilceyi sıktıktan 3 gün sonra hayatının değiştiğini söyleyen Muhammet Dikici, “Vücudumda çıkan sivilceyi patlattıktan 3 gün içinde bu olay başıma geldi. 3 gün sonra his kaybı yaşayarak felç oldum. Şu an omurilik felciyim.Tedavisi şimdilik yok. Kök hücre çalışmaları var ancak deneme aşamasında” dedi.

    Engelli olmadan önce kendisinin de engellilerin sorunlarını çok bilmediğini belirten Dikici, “Sağlıklıyken engellilerin yaşadıkları sorunları görmüyordum ama engelli olduktan sonra insanlar bana çok tuhaf gelmeye başladı. Kaldırımda engelli rampalarının önüne araç bırakanlar, kaldırımlara araç bırakanlar, biz engellilerin hayatını zorlaştırıyor. İnsanlar buna dikkat etmeliler” diye konuştu

    “HER BİREY ENGELLİ ADAYI”

    Engellilerin en çok karşılaştığı sorunların başında, engelli rampalarının yol ile kot farkı olduğunu söyleyen Dikici, “Bir defasında ineceğimi düşündüğüm rampadan kot farkı nedeniyle düştüm. Zaman zaman böyle kazalar başımıza geliyor. Alışveriş yapacağımız dükkanların önlerinde engelli rampaları olması, belediyelerin engellilerin hayatını kolaylaştıracak adımlar atması, vatandaşların araçlarını bize engel olacak şekilde bırakmamalarını istiyorum. Unutmayalım ki her birey bir engelli adayıdır. Lütfen engelimize engel olmayın” şeklinde konuştu.

  • Boşanmak isteyen eşini minibüsle ezerek öldürdü

    Boşanmak isteyen eşini minibüsle ezerek öldürdü

    Ordu’nun Korgan ilçesinde bir kişi ayrılmak üzere olduğu eşini 4 çocuğunun gözleri önünde aracıyla ezdi. Genç kadın hayatını kaybederken koca gözaltına alındı.

    Ordu’nun Korgan ilçesinde, İbrahim Pişkin, boşanma aşamasındaki eşi Selime Pişkin’i, yolda yürüdüğü sırada çocuklarının gözü önünde kullandığı minibüsle ezdi, ardından araçtan inerek tekmeledi. Araç ile duvar arasına sıkışarak ağır yaralanan kadın, hastaneye kaldırıldığı sırada ambulansta hayatını kaybetti. Vatandaşlar tarafından linç edilmeye kalkışılan Pişkin, jandarma ekiplerince gözaltına alındı.

    Olay, akşam saatlerinde ilçedeki merkez caddesi üzerinde önünde meydana geldi. Kendisine ait taksiyle seyir halinde olan İbrahim Pişkin, çocukları ile birlikte yolda yürüyen boşanma aşamasındaki eşi Selime Pişkin ile karşılaştı. Pişkin, aracını yolda yürüyen eşinin üzerine sürerek duvara sıkıştırdı. Çocuklarının çığlığına aldırış etmeyen Pişkin, araçtan inerek yığılan eşini tekmeledi. Bu sırada çevredeki vatandaşlar, müdahale ettiği saldırganı linç etmeye çalıştı. Olay yeri yakınındaki jandarma ekiplerinin müdahale ettiği kalabalığın içerisinden çıkarılan Pişkin, gözaltına alındı.

    İhbar üzerine olay yerine gelen 112 Acil Servis ekipleri ise yaralı kadını ilk müdahalesinin ardından Korgan Devlet Hastanesi’ne doğru yola çıkardı. 4 çocuk annesi Pişkin, tüm müdahaleye rağmen ambulansta hayatını kaybetti.

  • Ceren’in katiline polise saldırıdan 15 yıl 9 ay hapis

    Ceren’in katiline polise saldırıdan 15 yıl 9 ay hapis

    Ordu’da takip ettiği üniversite öğrencisi Ceren Özdemir’i (20) öldüren Özgür Arduç (36), yakalandığı sırada iki polis memurunu bıçakla yaraladığı gerekçesiyle yargılandığı davada ‘kamu görevlisine karşı görevini yapmasını engellemek’ ve ‘polis memurlarını öldürmeye teşebbüs’ suçlarından 15 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı.

    Altınordu ilçesi Zaferimilli Mahallesi’nde, 3 Aralık 2019 günü akşam saatlerinde Ordu Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Bölümü 3’üncü sınıf öğrencisi balerin Ceren Özdemir, bale kursundan çıkıp evinin önüne geldiğinde kendisini takip eden cezaevi firarisi Özgür Arduç tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Özgür Arduç, bir gün sonra kent merkezinde esnaf tarafından yakalanıp polise teslim edildi. Arduç, bindirildiği polis otosunda 2 polis memurunu da bıçakla yaraladı.

    MÜEBBET HAPİS CEZASI ALDI

    Tutuklanan Özgür Arduç, Ceren Özdemir’i öldürmesine yönelik eyleminden dolayı Ordu 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan yargılamada, ‘canavarca hisle kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çaptırıldı. Özgür Arduç’un polis memurları Zeki Çelik ve Haydar Değerli’ye yönelik eyleminden dolayı ‘yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle bir kişiyi öldürmeye teşebbüs’ suçundan hakkında dava açıldı. Daha önceki duruşmalarda, polis memurlarından Zeki Çelik’te geçici duyu ve organ kaybı oluştuğunun bildirilmesi üzerine mahkeme heyeti, Adli Tıp Kurumu’ndan kati rapor talep etti. Raporun mahkemeye ulaşmaması nedeniyle sanık Arduç hakkında süre göz önüne alınarak, bu davada tahliye kararı verildi.

    8’İNCİ KEZ HAKİM KARŞISINDA

    Raporun mahkemeye ulaşması üzerine sanık Özgür Arduç hakkında açılan davanın 8’inci duruşması yapıldı. Ordu 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada polis memurlarından Zeki Çelik ile Özgür Arduç’un avukatı yer alırken, diğer polis memuru Haydar Değerli katılmadı. Van’daki cezaevinden duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlanan Arduç’un koronavirüs tedbirleri kapsamında maske, eldiven taktığı ve tulum giydiği görüldü.

    ‘CEZAMIN KESİLMESİNİ İSTİYORUM’

    Özgür Arduç, mahkeme başkanının “Son olarak söylemek istediğin bir şey var mı?” sorusuna, “Cezamın kesilmesini istiyorum. Başka bir şey istemiyorum” cevabını verdi.

    Mahkeme heyeti, polis memurlarından Zeki Çelik’i öldürmeye teşebbüsten 15 yıl, Haydar Değerli’yi ise yaralamaktan 9 ay olmak üzere, Özgür Arduç’u 15 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırdı.

  • Burayı görmek için 14 bin kilometre uzaktan geliyorlar

    Burayı görmek için 14 bin kilometre uzaktan geliyorlar

    Ordu’nun Perşembe ilçesinde, mitolojide Kaptan Yason önderliğindeki Argonotların Herkül ile ‘altın post’u aramak için geldiğine inanılan, arkeolojik ve doğal sit alanı Yason Burnu Yarımadası için çevre düzenlemelerinin ardından uluslararası tanıtımlar yapıldı. Karadeniz sahili boyunca üzerinde kilise bulunan tek yarımada olan, güneşin doğuşu ve batışının çıplak gözle izlenebildiği Yason Burnu’nu görmek için 14 bin kilometre uzaklıktaki ülkelerden dahi ziyaretçiler geliyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Hilmi Güler, “Dünyanın değişik yerlerinde burayı merak ettiler. Yarımadanın görsellerini uçakların ekranlarına koyduk. Arjantin, Venezuela, Avustralya’dan turistler geliyor” dedi.

    ‘Sakin şehir’ unvanına sahip Perşembe ilçesine bağlı Çaytepe Mahallesi sınırlarında yer alan, mitolojide Kaptan Yason önderliğindeki Argonotların Herkül ile birlikte ‘altın post’u aramak için geldiğine inanılan 1’inci derece arkeolojik, 2’nci derece doğal sit alanı olan Yason Burnu Yarımadası’nda çevre düzenlemesi yapıldı. Tarihi ve doğal dokuya zarar verilmeden alan içinde kilisenin yanında bulunan ve geçmişte aşevi olarak kullanılan yapı restore edildi, arkeolojik ve doğal yapısı gözetilerek yürüyüş yolları, otopark, büfe ve bilgilendirme kulübesi yapıldı. Çevre düzenlemelerinin ardından uluslararası tanıtımlar gerçekleştirildi. Karadeniz sahili boyunca üzerinde kilise bulunan, güneşin doğuşu ve batışının çıplak gözle izlenebildiği, her gün ağırladığı yabancı turistlerle kent turizminin gözde mekanlarından biri olan yarımada, yerli turistlerin de ilgisini çekiyor.

    ‘UFAK DOKUNUŞLARLA CAZİP BİR HALE GETİRDİK’

    Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Hilmi Güler, yarımadada doğal yapısı bozulmadan çalışma yürütüldüğünü belirterek, “Yason Burnu gerçekten bir tabiat harikası. Denizin ortasında çok güzel bir yarımada ve aynı zamanda da yüzlerce yıl önce burası balık havuzları olarak da kullanılmış. Bölgede yaşayanlar balıkları orada tutmuşlar. Çok ilginç bir yer. Yemyeşil. Karadeniz’in biraz daha farklı bir görünüm arz eden bir tarafında. Çok cazip ve doğal olarak da oradaki düzeni bozmadık. Ufak dokunuşlarla cazip bir hale getirdik. Gelen kişiler orayı görmeden gidemiyor hatta dünyanın değişik yerlerinde burayı hep merak ettiler. Biz de oranın fotoğrafını uçakların ekranlarına koyduk. Arjantin, Venezuela, Avustralya gibi ülkelerden turistler geliyorlar” diye konuştu.

    ‘DENİZİYLE DOĞASIYLA DÖRT DÖRTLÜK’

    Yarımadayı görmek için gelen Özkan Aydın, “Ordu’muz çok güzel bir yer. Yason Burnu da müthiş bir yer. İlk defa geldim. Genelde çevreyolunu kullandığımız için burası biraz ters düşüyordu. Herkesin gelip gezmesi gereken bir yer. Deniziyle doğasıyla dört dörtlük bir yer” dedi.

    Sinop’tan gelen Cemile Arslan da “Burası kültürel ve tarihi bir yer. Herkesin dikkatini çekiyor. Bizim de dikkatimizi çekti. Yason Kilisesi çok dikkatimi çekmişti. Gelip yakından görmek istedim. Eşim ve kızımla ilk defa geldik. Çok önem vermiş buralara Türk milleti. Burası yeşil ile mavinin buluştuğu harika bir yer” diye konuştu.

    Selenay Bayındır ise “Buranın hem havası hem yeşillikleri güzel. Burası mavi ile yeşilin birleştiği bir yer. Tarihi dokuları güzel. Sessiz, sakin olması nedeniyle de insana huzur veriyor. O yüzden burayı tercih ediyoruz” dedi.

  • Aile katliamından kurtulan baba konuştu

    Aile katliamından kurtulan baba konuştu

    Ordu’nun Korgan ilçesinde fındık toplamak istemeyen 14 yaşındaki F.Y. ailesine kurşun yağdırarak annesi, ağabeyi ve anneannesi öldürdü. Saldırıdan yaralı olarak kurtulan polisi memuru baba Cemalettin Yalpı, ilk ifadesinde “Beylik tabancamı gardıroba saklamıştım, nasıl aldı bilmiyorum” dedi.

    Olay, 28 Ağustos’ta Korgan ilçesinde bağlı Tepe Mahallesi’nde meydana geldi. 14 yaşındaki F.Y., fındık toplaması için ısrar eden ailesine kurşun yağdırdı. Polis babasının tabancası ile annesi Rahime Yalpı, ağabeyi Murat Yalpı ve anneannesi Cennet Gedek’i öldüren F.Y. babası Cemalettin Yalpı’yı da yaraladı. F.Y. tutuklanarak cezaevine gönderilirken, polisi memuru babanın tedavisi sürüyor. Hayati tehlikeyi atlatan Cemalettin Yalpı’nın, ilk ifadesinde “Beylik tabancamı gardıroba saklamıştım, oğlum nasıl aldı bilmiyorum” dediği belirtildi. Cemalettin Yalpı’nın daha sonra detaylı ifadesine başvurulacak.

  • 14 yaşındaki çocuktan aile katliamı

    14 yaşındaki çocuktan aile katliamı

    Ordu’nun Korgan ilçesinde 14 yaşındaki bir çocuk, fındık bahçesine gitme meselesi yüzünden tartıştığı ailesine kurşun yağdırdı. Aile katliamının yaşandığı olayda çocuğun annesi, anneannesi ve ağabeyi hayatını kaybederken babası ise ağır yaralandı.

    Olay, ilçeye bağlı Tepe Mahallesi Eğlence mevkisinde meydana geldi. Tokat’ta görevli polis memuru Cemalettin Yalpı, fındık hasat sezonu için ailesiyle birlikte memleketi Ordu Korgan’a geldi. Bahçeye gitmek için hazırlanan aile ile ailenin 14 yaşındaki çocukları arasında iddiaya göre fındık toplama meselesi yüzünden tartışma çıktı.

    Tartışmanın büyümesi üzerine ismi henüz öğrenilemeyen 14 yaşındaki çocuk, emniyet mensubu olan babasının tabancasını alarak, babasına, ağabeyine, annesine ve anneannesine ateş etti.

    Olay sonrası anne Rahime Yalpı ve anneanne Cennet Gerdek olay yerinde hayatını kaybederken, ağır yaralı olan ağabey Murat Yalpı ve baba Cemalettin Yalpı ise önce Korgan Devlet Hastanesi, ardından ise Fatsa Devlet Hastanesine sevk edildi.

    Ağabey de hayatını kaybetti

    Olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından Fatsa Devlet Hastanesine götürülen ağabey Murat Yalpı da yapılan bütün müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Ağır yaralı olan baba Cemalettin Yalpı’nın ise tedavisi sürüyor. Konuyla ilgili geniş çaplı soruşturma başlatıldı.

  • Aynı aileden aşı olmayan üç kişi, üç günde  virüse yenildi

    Aynı aileden aşı olmayan üç kişi, üç günde virüse yenildi

    Ordu’da 35 yaşındaki Mustafa Altıntaş ile annesi ve anneannesi, üç gün içinde koronavirüsten hayatını kaybetti. Aile fertlerinin aşı yaptırmadıkları öğrenildi.

    Ordu’nun Kabadüz ilçesine bağlı Başköy Mahallesi’nde yaşayan Mustafa Altıntaş (35) ile annesi Hamide Altıntaş (67) ve anneannesi Ayşe Yılmaz (84) rahatsızlanınca hastaneye gitti. Ailenin Covid-19 testleri pozitif çıktı.

    Durumu ağır olan Ayşe Yılmaz, hastanede yoğun bakıma kaldırıldı ancak yapılan tüm müdahalelere rağmen 24 Ağustos’ta hayatını kaybetti.

    Durumları ağırlaşınca hastaneye kaldırılan Hamide Altıntaş 25 Ağustos’ta, oğlu Mustafa Altıntaş ise 26 Ağustos’ta yaşamını yitirdi. Ölen 3 kişi, köyde toprağa verildi.

    Kabadüz Belediye Başkanı Yener Kaya, ölen ailenin koronavirüs aşılarını yaptırmadıklarını söyledi. Bu arada, ailenin bazı fertlerinin de corona virüs karantinasında olduğu öğrenildi.

  • Koronavirüsten öldü, bebeği karnından ameliyatla alındı

    Koronavirüsten öldü, bebeği karnından ameliyatla alındı

    Ordu’da, 6 aylık hamile olan 23 yaşındaki Cemile Filar, koronavirüs nedeniyle yaşamını yitirdi. Hamile olan genç kadının karnındaki bebeği ise ameliyatla alındı.

    Uzman çavuş olan eşiyle birlikte, İstanbul’dan tatil için memleketi Ordu’nun Kabataş ilçesine gelen 6 aylık hamile Cemile Filar, geçen hafta perşembe günü evde rahatsızlanınca Fatsa Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı.

    Covid-19 şüphesiyle hastaneye yatırılan Cemile Filar’ın test sonucu pozitif çıktı. Filar, sağlık durumunun ağırlaşması üzerine önce Çorum’a, ardından da Ankara Şehir Hastanesi’ne sevk edildi. Filar, yapılan tüm müdahalelere rağmen, dün sabaha karşı hayatını kaybetti. Filar’ın bebeği ise ameliyatla alınıp kuvöze kondu.

    Filar’ın cenazesi, yakınları tarafından, Ankara Şehir Hastanesi’nin morgundan alınıp Kabataş ilçesi Yeniceli Mahallesi’ne getirildi. Cemile Filar, burada kılınan cenaze namazının ardından gözyaşlarıyla toprağa verildi.