Mersin’in yüksek kesimlerinde kar yağışı ve tipi etkili oldu. Yoğun kar yağışı ve tipi nedeniyle akşam saatlerinde Mersin-Karaman il sınırlarında bulunan Boynuinceli yaylasında mahsur kalan vatandaşların imdadına Erdemli Orman İşletme Müdürlüğünde görevli ekipler yetişti. Tipi nedeniyle yolda kalan bir ailenin yakınlarının yardım istemesi üzerine Erdemli Orman İşletme Müdürlüğüne ait 1 greyder ve 2 hizmet aracı Mersin Orman Bölge Müdürü Rifat Ataş’ın koordinesinde yola çıktı.
Yolda mahsur kalan araçlara ulaşan jandarma ve orman bölge müdürlüğü ekipleri, 4 kişiyi kurtardı.
Kategori: Polis Adliye
-
Mersin’de tipi nedeniyle mahsur kalan 4 kişi kurtarıldı
-
Adana’da 29 yaşındaki şahıs demir yolu kenarında ölü bulundu
Olay, merkez Seyhan ilçesi Sakarya Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, demir yolu kenarında hareketsiz bir kişinin olduğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. Bölgeye yönlendirilen sağlık ekipleri, yaptıkları incelemede Ali Şahan’ın (29) hayatını kaybettiğini belirledi. Bölgeye gelen Şahan’ın yakınları gözyaşı döktü. Polis ekiplerinin olay yerindeki incelemesinin ardından Şahan’ın cansız bedeni, otopsi için Adana Adli Tıp Kurumu’na kaldırıldı.
-
Aydın’da traktör hırsızlığı kamerada
Olay, sabah saat 06.25 sıralarında Sanayi Sitesi’nde meydana geldi. Bir zirai işletmeye ait traktör, kimliği belirsiz bir kişi tarafından dükkânın önünden çalındı. Güvenlik kamerasına da yansıyan görüntülerde, bir kişinin işletmenin önüne gelerek traktörü çalıştırıp uzaklaştığı görüldü. Sabah dükkânı açmaya gelen Mehmet Çakmak, traktörün yerinde olmadığını fark etti. İlk olarak kardeşi Tufan Çakmak’ı arayarak traktörü alıp almadığını soran Çakmak, kardeşinden olumsuz yanıt alınca polise ihbarda bulundu.
“Sabah gelip traktörü alıp gitmiş”
Olayla ilgili konuşan Tufan Çakmak, “Dükkânın önünde iki traktörümüz vardı. Güvenlik kamerası kayıtlarını izlediğimizde sabah bir kişinin traktörü çalıştırıp götürdüğünü gördük. Polis ekipleri incelemelerde bulundu ve soruşturma başlattı” dedi.
Traktörün bulunması ve çalan kişinin yakalanması için başlatılan çalışmalar sürüyor. -
Meryem Ana Tabiat Parkı Otoparkı gerilimi sürüyor
1997’den itibaren birçok kez kullanım izni uzatılan Meryem Ana Tabiat Parkı ziyaretçi otoparkının işletilmesi ile ilgili Tarım ve Orman Bakanlığı ve Selçuk Belediyesi arasında en son 2018 yılında 5 yıllığına sözleşme tekrar yenilendi. Sürenin 22 Aralık 2023 tarihinde bitmesi üzerine Selçuk Belediyesi, bütçesinin yüzde 60’nı oluşturan otopark gelirlerinin kendileri için çok önemli olduğuna dikkat çekerek sözleşmeyi yenilemek amacıyla harekete geçti. İddiaya göre, başvurudaki eksik evraklar sebebiyle sözleşme yenilenmedi. Bir yıldır çeşitli platformlarda sürecin olumlu tamamlanması için çaba gösteren Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, geçtiğimiz günlerde bakanlıktan gönderilen tahliye tebligatı üzerine, resmi ve siyasi ilgili tüm kurum ve kişilere çağrıda bulunarak destek istedi.
Otoparkta nöbet
Selçuk Kent Konseyi bileşenlerinin çağrısıyla Meryem Ana Tabiat Parkında nöbet başlatıldı. Nöbete belediye çalışanları, siyasi parti temsilcileri ve sivil toplum kuruluşları ile ilçe halkı katıldı. Ayrıca, Çeşme Belediye Başkanı Lal Denizli de nöbete katılarak destek verdi.Selçuk gibi ilçelerde belediyelerin ekonomik döngüsünün sağlanmasının büyük önem taşıdığını belirten Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel; “Selçuk Belediyesinin 600 çalışanından bahsediyoruz. 600 çalışana her ay en az 30 milyon öderken, piyasaya da o parayı sürüyorsunuz demektir. Esnafın da gelirini sağlar belediyeler, tacirin de tarım işçisinin de… Belediyeler, böyle küçük ilçelerde ekonomik döngünün esasını oluşturur. 1970’den beri belediyeye tahsisle birlikte devam eden bir gelirin kesilmesi, net şekilde yasal olarak değil ama ekonomik olarak darbedir.” dedi.
Son bir yıldır Meryem Ana Evi otopark gelirlerinin Selçuk Belediyesinde kalması için gerekli olan her mercii ile görüştüklerini belirten Başkan Ceritoğlu Sengel, “Bizim olanın bizde kalması için yardım istedim. Bir çıkar değil, sadece bize ait olanı istedim. 20 yıl boyunca resmi olarak 1996’da yapılmış olan sözleşme ‘hükümet belediye el ele daha güzel günlere’ sloganıyla gelen ve ne yazık ki 2014’ten 2019’a kadar Selçuk Belediye Başkanlığı koltuğunda bulunan Adalet Kalkınma Partisi, sadece sözleşmeyi 5 yıllık yaptığı gibi bakanlık üzerine bir de cirodan yüzde 10 pay aldı. Nerede ‘hükümet belediye el ele daha güzel günlere?’ Ve şimdi Aralık 2023’te 5 yıllık sürenin dolmasından bu yana Cumhuriyet Halk Partili bir belediye olduğu için ‘geri alacağız’ diye tutturuldu” dedi.
Sözleşme imzalanana kadar buradayız
Sözleşme imzalanana kadar nöbete devam edeceğini belirten Başkan Ceritoğlu Sengel; “Nöbetimiz başlamıştır. Yarın gelecek olan memurlara, yarın gönderilecek olan şahıslara şimdiden söylüyorum. Selçuk Belediyesinin kapısına kilit vurmaya çalışırken bilin ki biz burada arkamızda gördüğünüz çöp kamyonlarımızla, molozlarımızla, kepçelerimizle, vatandaşlarımızla, belediye başkanıyla, meclis üyeleriyle direniyoruz. Bizim olan bizde kalacak” diye konuştu.Yılda ortalama 150 bine araç
Edinilen bilgiye göre, Meryem Ana Tabiat Parkı’nı 2023 yılında yerli ve yabancı 650 bin kişi ziyaret etti. Kurumlar arası krize neden olan 7 bin metre kare büyüklüğündeki otoparka ise 122 bin araç girişi oldu. 2024 yılında bu sayı daha da arttı. Verilere göre, şu ana kadar 700 bine yakın yerli yabancı turist ve otoparka da 150 bine yakın araç girişi gerçekleşti. Yoğun ziyaretçi trafiği çeken otoparkın gelirinin, Selçuk Belediyenin toplam bütçesinin yüzde 60’na yakın olduğu ifade ediliyor. -
Talas’ta kış çalışmaları aralıksız sürüyor
Kar yağışıyla birlikte harekete geçen Talas Belediyesi’nde kış çalışmaları aralıksız sürüyor. 90 kişiden oluşan ekipler, faaliyetlerini 2 vardiya halinde sürdürüyor. Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın tarafından belediye binası içinde 4 yıl önce özel olarak kurulan Kış Çalışmaları Koordinasyon Merkezinde yağışı ve hava sıcaklıklarını anbean takip eden ekipler, kar yağışının yoğunlaştığı bölgelere anında müdahale ediyor. Talas’ın 22 kırsal mahallesiyle birlikte ilçe merkezindeki ana arterlerini de gösteren kameraları izleyen ekipler, ulaşımın aksamaması adına gece gündüz nöbet tutuyor. Bir yandan kameraları takip eden ekipler diğer yandan da araçları uydu üzerinden izleyerek hızlı şekilde yönlendirmeleri sağlıyor.
6 adet bıçaklı tuzlama kamyonu, 2 adet greyder, 5 adet kepçe, 6 adet traktör, 3 adet büyük kepçe, 4 adet mini kepçe ve 2 adet kontrol aracı, 2 adet elle tuzlama aracı, ilçe merkezi ve kırsal mahallelerde vatandaşların ulaşımda sıkıntı yaşamamaları için yoğun olarak çalışıyor. -
Karavancılar Menemen’de buluştu
Menemen Belediyesi tarafından ilki geçtiğimiz yıl Uluslararası Menemen Çömlek Festivali ile eşzamanlı olarak gerçekleştirilen Gölpark Karavan Şenliği, bu yıl da Öğretmenler Günü’nü de kapsayacak şekilde 22-24 Kasım tarihleri arasında gerçekleşti. Yaklaşık 100 karavanla ilçeye gelen karavancılar, hazırlanan alanda hem etkinliklere katıldı hem de gölün etrafında kamp yaptı.
Menemen Belediyesi tarafından hazırlanan programlar çerçevesinde canlı müzik, şehir turu, Öğretmenler Günü kutlaması, bisiklet yarışı, kısa film gösterimi gibi birçok etkinliğin yer aldığı şenlik çerçevesinde ilçeye gelen karavancılar hem Menemen ve Menemen tarihini yakından tanıma fırsatı buldu, hem de keyifli zaman geçirdi. Ayrıca şenliğe katılan karavan firmaları ve karavan ustaları da vatandaşlara teknik bilgiler vererek destek sağladı.
Etkinliğe katılan karavan sahipleri Menemen’de çok keyifli vakitler geçirdiklerini belirterek Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan’a ve belediye çalışanlarına teşekkür etti. Gelecek yıl festivali heyecanla beklediklerini dile getiren karavancılar, “Her şey düzenli ve çok güzeldi. Menemen’de çok farklı ve düzenli bir kent. Burada olmaktan çok keyif aldık. Emeği geçen herkese ayrı ayrı teşekkür ediyoruz” diye söyledi.“Menemen bir buluşma noktası oldu”
Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, “Menemen bir zamanlar tatil beldeleri ve İzmir’in arasında araçların frene bile basmadan geçtiği bir geçiş güzergahı gibiydi. Son yıllarda yaptığımız yatırımlar, tanıtım çalışmaları, festivaller ve çeşitli faaliyetlerle Menemen’i artık geçerken arabanın camından bakılan bir yer olmaktan çıkarmayı başardık. Artık Menemen tercih edilen, gelip ziyaret edilen, yaşanan, her türlü sosyal imkanla birlikte fırsatlar sunan bir kent haline geldi. Gölpark’ta düzenlediğimiz karavan şenliği de bu durumun bir göstergesi oldu. Menemen artık her alanda olduğu gibi turizmde ve konaklamada da ön plana çıkan bir ilçe haline geliyor” dedi. -
Güreşi kazanınca davul zurna eşliğinde oynadı
Aydın Kemer Yörük Türkmenleri Derneği tarafından düzenlenen boğa güreşinde 40 çift boğa güreşti. Soğuk havaya rağmen güreşe vatandaşların katılımı yüksek oldu.
Dernek ve güreş komite başkanı Ali Atagün, “Aydın’ın bütün ilçelerinden bu boğalar geldi. Hava biraz soğuk ama güreşler çok iyi gidiyor. Boğalar arenada rakiplerini yenmek için güzel bir performans sergilediler. Zaman zaman arenadan kaçan boğalar oldu. Sorunsuz bir şekilde güreşleri tamamladık” dedi.
Güreşlerde boğalar rakiplerini yenmek için mücadele etti. Kimi boğalar sahiplerine zor anlar yaşatırken, bazıları ise güreş alanından koşarak kaçtı. Germencik’in Çarıklar Mahallesinde yaşayan 21 yaşındaki Kader Aydoğdu, güreşe 5 yaşındaki Gülbey ismini verdiği boğa ile katıldı. Boğasının koçlarına yazma dolayan Aydoğdu, bir çocuk gibi büyüttüğü Gülbey’i rakibini saniyeler içerisinde yenmeyi başardı. Çok mutlu olan Kader Aydoğdu, güreş alanında bulunan müzik ekibine davul ve zurna çaldırıp galibiyeti kutladı. Aydoğdu’nun sevincine babası da eşlik edip arenada oynayarak müzik ekibine para vererek sevincini onlarla da paylaştı.
-
“Kadına şiddet insan hakları ihlalidir, asla meşru gösterilemez”
Bayraklı Belediyesi, ‘Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ dolayısıyla farkındalık oluşturmak amacıyla çeşitli etkinlikler düzenledi. Havuz Düğün Salonu’nda gerçekleştirilen ‘Güçlü Kadınlar Güvenli Yarınlar’ başlıklı söyleşide Sosyolog Sibel Özel, şiddetin türlerini ve etkilerini anlattı. Bayraklı ve İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Avukat İpek Kul, kadınlara sunulan destek mekanizmaları ve hak arama yolları hakkında bilgi verdi. Moderatörlüğünü Psikolog Gülhan Beşkazalıoğlu’nun üstlendiği panelde, ekonomik ve psikolojik olarak güçlenmiş kadınlar, yaşadıkları zorlukların üstesinden nasıl geldiklerini katılımcılarla paylaştı.
Ayrıca, İzmir Büyükşehir Belediyesi Kadın Çalışmaları Şube Müdürlüğü ve Bayraklı Belediyesi iş birliğiyle düzenlenen etkinlikte ise kadınlar Doğançay Mahallesi Köy Kahvesi’nde bir araya geldi. Kadın Çalışmaları Sinema Atölyesi’nin hazırladığı farkındalık filmi gösteriminin ardından, toplumsal cinsiyet eşitliği üzerine söyleşi gerçekleştirildi. Onur Mahallesi Atatürk Açıkhava Tiyatrosu ve Nafiz Gürman Mahallesi Taziyeevi’nde de ‘Kadın ihmal ve istismar’ konulu bilgilendirme seminerinde ilçe sakini kadınlar bir araya geldi.“Yalnız değilsiniz”
Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal, “Kadına yönelik şiddet, yalnızca bireylerin değil toplumun ve tüm insanlığın kanayan yarasıdır. Maalesef bu sorun, cinsiyet eşitsizliğinden beslenen toplumsal kalıplar ve yanlış inanışlarla büyüyen bir meseledir. Kadına karşı işlenen şiddet, insan hakları ihlalidir ve hiçbir gerekçeyle meşru gösterilemez. Bayraklı Belediyesi olarak, kadınlarımızın güvende hissettiği ve eşit haklara sahip olduğu bir dünya için her türlü haksızlığın karşısında durmaya devam edeceğiz. ‘Güçlü kadınlar güvenli yarınlar’ diyerek dayanışmamızı büyütmek istiyoruz. Kadınlarımız asla yalnız değildir. Sizlere yönelik her türlü haksızlığa karşı yanınızda olmaya kararlıyız. Güvenli ve eşit bir kenti hep birlikte inşa edeceğiz” açıklamalarına yer verdi.
Etkinliğe Başkan İrfan Önal’ın yanı sıra meclis üyeleri ve yüzlerce Bayraklılı kadınlar katıldı. -
Alanya Belediyesi personeline iş sağlığı ve kadına şiddete yönelik seminer
Alanya Belediyesi personeline yönelik Kadına Şiddetle Mücadele Günü kapsamında ‘Kadın Yönelik Şiddete Hayır’ semineri düzenlendi. Psikolog ve Aile Danışmanı Esra Yemez, başta stresle başa çıkma olmak üzere pek çok konuda bilgiler verdiği seminerde kadınlara şiddet uygulayan ve çevresine zarar veren bireylerin tedavi görmesi ve bu sorunu kabul etmesi gerektiğini belirtti. Beden ve zihnin birlikte hareket ettiğini söyleyen Psikolog Yemez, erkeklerin hobi edinmesini, basit üretimlerde bulunmalarını, uyku düzenlerine ve beslenmelerine dikkat etmelerini tavsiye ederek, bunların yapılmaması durumunda bireylerin kadına şiddete daha meyilli hale geldiğinin altını çizdi.
İş sağlığı konusunda önemli bilgiler aktarıldı
İş Güvenliği Sağlığı Uzmanı ve Yangın, Yüksekte Çalışma, EKED/LOTO Eğiticisi Burcu Türker tarafından ise ‘Periyodik İş Sağlığı ve Güvenliği’ semineri verildi. Türker, çalışma mevzuatı ve iş güvenliği kuralları ile ilgili personeli bilgilendirdi. ‘Kimyasal, Fiziksel ve Ergonomik Risk Faktörleri’, ‘Elle Kaldırma ve Taşıma’, ‘Parlama, Patlama, Yangın ve Yangından Korunma’, ‘İş Ekipmanlarının Güvenli Kullanımı’, ‘Ekranlı Araçlarla Çalışma’, ‘Elektrik Tehlikeleri, Riskleri ve Önlemleri’, ‘İş Kazalarının Sebepleri ve Korunma Prensiplerinin ve Tekniklerinin Uygulanması,’ ‘Güvenlik ve Sağlık İşaretleri’, ‘Kişisel Koruyucu Donanım Kullanımı’, ‘İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Kuralları ve Güvenlik Kültürü’, ‘Acil Durumlarda Tahliye ve Kurtarma’, ‘Yüksekte Çalışma’ başlıkları altında eğitim veren Burcu Türker, iş kazalarının sebepleri ile korunma prensipleri, yüksekte güvenli çalışma, elektrik tehlikeleri ve riskleri konularında bilgiler aktararak, personelin her şeyden önce kendi güvenliğini sağlaması gerektiğini vurguladı. -
“ILO’nun C190 sayılı ‘Şiddet ve Taciz Sözleşmesi’nin Türkiye tarafından onaylanmasını istiyoruz”
HAK-İŞ Konfederasyonu, ‘25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ kapsamında Filistinli kadınlar başta olmak üzere kadınlara yapılan şiddeti kınamak için 81 ilde eş zamanlı eylem gerçekleştirdi. Ankara’da gerçekleştirilen eylemde, HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan ve Konfederasyon üyeleri tarafından ABD Büyükelçiliği’ne ‘Kadına şiddete hayır’ sloganlarıyla yürüyüş yapıldı. Yürüyüşün ardından basın açıklaması yapan HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, hem Filistin’de kadınların yaşadığı şiddeti göz önüne sermek hem de Türkiye’de kadına yönelik şiddetle mücadelede yeni bir alan açmak için harekete geçtiklerini dile getirdi.
“Kadına yönelik şiddetle mücadele bizim en temel görevlerimizdendir”
Kadına yönelik şiddetle mücadelenin sadece 25 Kasım’la sınırlandırılamayacağını vurgulayan Arslan, “Kadına yönelik şiddetle mücadele bizim en temel görevlerimizdendir. Bizim kültürümüzde, medeniyetimizde, değerlerimizde bu asla söz konusu olamaz. Cennetin kadınların ayakları altında olduğuna inanan ve bunu ilan eden bir dinin mensubu olarak kadına yönelik her türlü şiddet bizim kültürümüzde yasaklanmıştır. Bugün olup bitenler bizim kültürümüze, değerlerimize ve inancımıza asla mal edilemez. Bugün olup bitenleri hiçbir şekilde onaylamadığımızın, hiçbir şekilde kabul etmediğimizin altını çizmemiz gerekiyor” dedi.“Kadına ve erkeğe, hatta bütün canlılara şiddetin yasaklandığı bir kültürün mensuplarıyız”
Arslan, kadınların şiddete maruz kalmasının insanlığın değerlerinin yok edildiği bir noktayı işaret ettiğini dile getirerek, “Kadına ve erkeğe, hatta bütün canlılara şiddetin yasaklandığı bir kültürün mensuplarıyız. Bırakın kadınları, erkekleri, karıncayı bile ezmenin bizim kültürümüzde yasaklandığı bir anlayış bugün nasıl oluyor da birkaç yıl içerisinde binlerce kadının katledilmesini seyrediyor. İş yerlerinde, aile içerisinde, sokaklarda kadınların katledilmesine sessiz kalamayız” ifadelerini kullandı.“Kadına yönelik şiddete karşı erkeklerin daha fazla inisiyatif almasını arzu ediyoruz”
Kadına şiddet konusunun sadece kadınların sorunu olmadığını söyleyen Arslan, “Bu sorun hepimizin sorunudur. Bu yüzden biz kadına yönelik şiddetle mücadele gününde kadına yönelik şiddete karşı erkeklerin daha fazla inisiyatif almasını arzu ediyoruz ve bunu destekliyoruz. Bu yüzden HAK-İŞ’li erkekler olarak kadına yönelik şiddetle mücadelenin esas öznesi bizleriz. Kadına yönelik şiddetin mağdurları kadınlar ama şiddeti yapanlar ise büyük ölçüde erkeklerdir. O zaman erkekler olarak bu konuda önce kendimizi, sonra teşkilatlarımızı ve milletimizi bu konuda uyarmamız gerekiyor” diye konuştu.“ILO’nun C190 sayılı ‘Şiddet ve Taciz Sözleşmesi’nin Türkiye tarafından onaylanmasını istiyoruz”
Kadına yönelik şiddetin son bulması için kadınların ve erkeklerin dayanışma içerisinde olması gerektiğini belirten Arslan, ‘ILO’nun C190 sayılı Şiddet ve Taciz Sözleşmesi’nin kabul edilmesi gerektiğini işaret etti. Arslan, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“HAK-İŞ olarak Birleşmiş Milletler ILO’nun C190 sayılı Şiddet ve Taciz Sözleşmesi’nin Türkiye tarafından onaylanmasını önemli bir aşama olarak görüyoruz. Bunun onaylanmasını istiyoruz. Çünkü bütün dünyada ve ülkemizde bütün çalışanların hem taciz hem de şiddete karşı korunması önemli bir sözleşmedir. Bu sözleşmenin hayata geçirilmesi konusunda HAK-İŞ liderlik yapmakta ve öncülük etmekteyiz. Eğer ülkemiz bunu onaylamazsa biz bunu toplu sözleşmelerle hayata geçirmek için bir çaba içerisindeyiz. HAK-İŞ’e bağlı sendikalarımızın bu konuda yaptığı çalışmaları toplu sözleşmelerle ekleyerek kadına yönelik şiddetle birlikte bütün şiddet türlerine ve tacizlere karşı çalışanları korunduğu yeni bir anlayışı hep birlikte gerçekleştireceğiz.”“İsrail katliamlarının en büyük mağdurları kadınlar ve çocuklardır”
İsrail’in Filistin ve Gazze’de saldırılar düzenleyerek katliam yaptığını ve saldırılar sonucunda Filistinli kadın ve çocukların şiddete maruz kaldığını da sözlerine ekleyen Arslan, “Bu katliamlar Lübnan’dan Suriye’ye kadar uzanmaktadır. Bu katliamların en büyük mağdurları kadınlar ve çocuklardır. Bu kadın ve çocuk katillerine karşı dünyanın sessiz kalmasını kınıyorum. Uluslararası topluma, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne, Arap Birliği’ne, Avrupa Birliği’ne, İslam İşbirliği Teşkilatı’na yazıklar olsun. Bu uluslararası kuruluşların sadece konuşup temennide bulunduğu bir katliamlar dönemini yaşıyoruz ve insanlık adına utanıyoruz” şeklinde konuştu.
Basın açıklaması, Arslan’ın konuşmasının ardından HAK-İŞ Ankara İl Başkanı Duran Çiçek’in çalışma hayatında kadına yönelik şiddet ve tacizin önlenmesi için taleplerin yer aldığı ortak bildiriyi okumasıyla sona erdi.