Kategori: Politika

  • Hulusi Akar: “Tek mücadelemiz teröristlerle, amacımız sadece terörü ortadan kaldırmak”

    Hulusi Akar: “Tek mücadelemiz teröristlerle, amacımız sadece terörü ortadan kaldırmak”

    Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç ile birlikte Balıkesir’in Manyas ilçesindeki bir dizi ziyaretin ardından AK Parti İl Başkanlığını ziyaret etti. Burada partililerle bir araya gelen Akar, çeşitli konularda açıklamalarda bulundu. Akar, yaptığı konuşmada, “Dünden itibaren değerli arkadaşlarımızla birlikte Manyas, Bandırma ve şimdi de Balıkesir merkezde incelemelerde bulunduk. Vatandaşlarımızla bir araya gelerek görüş alışverişinde bulunduk, ihtiyaçlarını belirledik” dedi.
    Halkın beklentilerinin yüksek olduğunu vurgulayan Akar, “Partimize karşı büyük bir teveccüh var. Bu çalışmalara devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

    Uluslararası gelişmelere de değinen Akar, terörle mücadele konusunda kararlılık mesajı vererek, “Tek mücadelemiz teröristlerle. Amacımız sadece terörü ortadan kaldırmak. Türk devleti olarak tarihimizle gurur duyuyoruz ve dostluğumuzu pekiştirmek için çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

    Akar, birlik ve beraberlik vurgusu yaparak, “Türkler, Kürtler, Zazalar kardeştir. Sorunların çözüleceğine inanıyorum” dedi. Ayrıca, yeni anayasa çalışmaları hakkında da bilgi veren Akar, geleceğin inşası için toplumun tüm kesimlerini kucaklayacak projeler geliştireceklerini belirtti.
    Ziyarette, AK Parti Balıkesir İl Başkanı Mehmet Aydemir, AK Parti Balıkesir Milletvekili Mustafa Canbey, ilçe başkanları ve partililer de hazır bulundu.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Bölge çok ciddi ateş çemberine doğru gidiyor”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Bölge çok ciddi ateş çemberine doğru gidiyor”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Senegal Cumhurbaşkanı Bassirou Diomaye Diakhar Faye ile Anlaşmaların İmza Töreni ve Ortak Basın Toplantısı’nda konuştu.

    Senegal Cumhurbaşkanı Faye ve heyetini Türkiye’de misafir etmekten memnuniyet duyduğunu ifade eden Erdoğan, “Bu vesileyle geçtiğimiz Mart ayında yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde elde ettiği zaferden dolayı kendisini tekrar üreten tebrik ediyorum. Senegal Batı Afrika’da en sıkı münasebetlerimizin olduğu ve Afrika kıtasının istikrar ve esenliğine en fazla katkıda bulunan ülkelerin başında geliyor. Birçok konuda aynı tutumu paylaşıyoruz. İlişkilerimizi stratejik ortaklık düzeyine çıkaran mutabakat protokolünü biraz önce imzaladık. Bugünkü temaslarımızda ülkelerimiz arasında yatırım ve ticaret olmak üzere güvenlik, savunma sanayisi, terörle mücadele, enerji, tarım, şehircilik, kültür ve yüksek öğretim alanlarından işbirliği imkanlarını ele aldık” dedi.

    Bu çerçevede dört anlaşmaya imza attıklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Senegal’le Ticaret ve Yatırım ilişkilerimiz sürekli artıyor. Ticaret hacmimiz 500 milyon dolara yaklaştı. İlk aşama Hedefimiz bir milyar dolar. Bu hedefe süratle ulaşma noktasında değerli dostumla hemfikiriz. Türk şirketlerinin Senegal’deki yatırımlarını ve üstlendiği müteahhitlik projelerinin toplam değeri 3 milyar doları buldu. Bundan ülkelerimiz adına büyük memnuniyet duyuyoruz. Firmalarımıza Senegal’deki fırsatları değerlendirmelerini tavsiye ediyoruz” diye konuştu.
    İstanbul’da yarın Türkiye Senegal İş Forumu düzenleneceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Önümüzdeki dönemde de karma ekonomik işbirliği toplantısı yapılacak. Bu önemli toplantılarla ekonomik münasebetlerimizin gerçek potansiyelini ortaya çıkaracağına inanıyorum. Görüşmelerimizde Senegal hükümetinin ahiren açıkladığı Senegal 2050 Ulusal dönüşüm programı da gündeme geldi. Türkiye olarak bu alanda tecrübelerimizi Senegalli dostlarımızla paylaşmaya hazır olduğumuzu ifade ettik” açıklamasını yaptı.

    Bugün ayrıca güvenlik, savunma ve FETÖ başta olmak üzere terörle mücadelede atılabilecek ortak adımları değerlendirdiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu vesileyle Senegal makamlarına FETÖ’yle mücadelemizde verdikleri destek için teşekkür ediyorum. Bu destek ve dayanışmanın önümüzdeki dönemde de devam edeceğinden şüphe duymuyorum Görüşmelerimizde Sahel bölgesi ve Filistin’de yaşanan gelişmeleri de ele alma fırsatımız oldu. Sahel bölgesinde güvenlik, sağlanmadan Afrika kıtasında güvenlik ve istikrarın sağlanamayacağına ilişkin müşterek tutumumuzu bir kez daha kayda geçirdik” dedi.

    İsrail’in Gazze başta olmak üzere Filistin topraklarındaki soykırımı karşısında Türkiye ve Senegal’in atabilecekleri adımları konuştuklarını, bu noktada Senegal’in 1975 yılından bu yana Birleşmiş Milletler Filistin Halkının Vazgeçilmez Haklarının Kullanılması Komitesinin başkanlığını yürütmesini takdirle karşıladıklarını söyleyen Erdoğan, Senegal’in, Filistin meselesinde iki devletli çözümü esas alan tutumunu son derece kıymetli bulduklarını dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz de bu doğrultuda çalışmalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz. Filistin ve Lübnan halkının yanında olmayı, kardeşlik ve insani vazifemiz olarak görüyoruz. Zulmün, baskının, savaşın, katliamın ne demek olduğunu çok iyi bilen, bunun acısını yaşayan Afrikalı kardeşlerimizin, İsrail hükümetinin soykırım politikasına karşı dirayetli duruşlarını takdirle takip ediyoruz” ifadelerini kullandı.

    Kan katliam ve gözyaşı üzerine huzurlu bir gelecek inşa edilemeyeceğini, emperyalistlerin Afrika kıtasında tecrübe ettiklerini, aynı hakikatin Gazze ve Lübnan’da da tecelli edeceğine inandıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Zulmederek güvenlik arayanlar çok daha büyük bir güvensizlik girdabın sürüklenecekler. Bundan en küçük bir şüphe duymuyoruz. Vicdan sahibi tüm ülkeleri İsrail hükümeti üzerinden daha fazla baskı yapmaya davet ediyorum” dedi.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Senegal ile eğitim ve bunun yanında savunma sanayiinde atabilecek adımlar, altyapı alanında atılan adımlar olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Senegal’in Türk inşaat sektörünü çok iyi tanıdığını, bunun yanında yeni bazı adımlar atabileceklerini ve güvenlerini tazeleyerek yola devam edeceklerini bildirdi.
    Lübnan Başbakanı Mikati’nin bir tespit ortaya koyduğunu, muhataplarının ne kadar güvenilir olduğunu ortaya koyduğunu belirten Erdoğan, “Bölge çok ciddi bir ateş çemberine doğru gidiyor. Bundan sonraki süreç maalesef bölgede çok daha sıkıntılı olacak. Temennimiz bölgedeki gelişmeleri başta BM olmak üzere nasıl kontrol altına alırız bakacağız” açıklamasını yaptı.

  • NATO, Kuzey Kore askerlerinin Ukrayna’ya gönderildiğini ilk kez doğruladı

    NATO, Kuzey Kore askerlerinin Ukrayna’ya gönderildiğini ilk kez doğruladı

    NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Kuzey Kore birliklerinin Rusya’ya gönderildiğini ve Kursk bölgesine konuşlandırıldığını teyit ederek “Kuzey Kore birliklerinin Kursk’ta konuşlandırılması Putin’in artan çaresizliğinin bir işaretidir” dedi.
    Güney Kore’nin, Kuzey Kore askerlerinin Rusya’ya destek amacıyla Ukrayna’da konuşlandığına ilişkin iddiasının ardından patlak veren kriz derinleşiyor. Rusya’nın reddettiği iddiaları NATO doğruladı. NATO ilk kez Kuzey Kore birliklerinin Rusya’ya konuşlandığını ve Ukrayna birliklerinin bulunduğu Kursk sınır bölgesinde faaliyet gösterdiğini açıkladı. NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Güney Koreli güvenlik ve savunma yetkilileriyle yaptığı görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, haftalar süren istihbarat raporlarının ardından Kuzey Kore askerlerinin konuşlandığını doğrulayabileceğini söyledi.

    Rutte, “Kuzey Kore birliklerinin Rusya’ya gönderildiğini ve Kursk bölgesine konuşlandırıldığını teyit edebilirim. Kuzey Kore birliklerinin konuşlandırılması, Kuzey Kore’nin Rusya’nın yasadışı savaşına devam eden müdahalesinde önemli bir tırmanma anlamına geliyor. Aynı zamanda BM Güvenlik Konseyi kararlarının bir kez daha ihlali ve Rusya-Ukrayna savaşının tehlikeli bir şekilde genişlemesi anlamına geliyor. NATO, Rusya ve Kuzey Kore’ye bu eylemleri derhal durdurmaları çağrısında bulunuyor” ifadelerini kullandı.
    NATO Genel Sekreteri ayrıca, Kuzey Kore’nin Ukrayna’da kullanılmak üzere Moskova’ya milyonlarca mermi ve balistik füze gönderdiğini de sözlerine ekleyerek, Putin’in ise Kuzey Kore’nin uluslararası yaptırımların etkisini azaltmak için askeri teknoloji ve çeşitli alanlarda destek gönderdiğini bildirdi.

    “Kuzey Kore birliklerinin Kursk’ta konuşlandırılması Putin’in artan çaresizliğinin bir işaretidir” diyen NATO Genel Sekreteri Rutte, 600 bin Rus askerinin savaşta öldürüldüğünü ya da yaralandığını bildirerek Putin’in Ukrayna’ya yönelik saldırısını destek olmadan sürdürmesi mümkün olmadığını sözlerine ekledi. “Bu nedenle Ukraynalılar cesaretle karşı koyuyor” diyen Rutte, açıklanmasını şu şekilde sürdürdü:
    “NATO müttefikleri özgür ve demokratik bir Ukrayna’yı desteklemeye devam edecek. Çünkü Ukrayna’nın güvenliği bizim güvenliğimizdir. Bugün, Ukrayna’ya yönelik desteğin arttırılması ihtiyacını ele aldık. Yaşananları yakından takip ediyoruz”
    Konuşlandırılan Kuzey Koreli asker sayısı bilinmiyor

    NATO Genel Sekreterinin açıklamasına rağmen ne kadar Kuzey Kore askerinin Ukrayna’da konuşlandırıldığı bilinmiyor. Ancak, Güney Kore istihbaratı, bu ayın başında bin 500 Kuzey Koreli askerin Rusya’ya vardığını açıklamıştı.
    Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, geçtiğimiz hafta yapığı açıklamada iddiaları reddederek, “Bu bizim egemen kararımız. Kullanıp kullanmayacağımız, nerede, nasıl kullanacağımız ya da tatbikat, eğitim yapıp yapmayacağımız ya da bazı deneyimleri aktarıp aktarmayacağımız bizim kararımız” demişti.

  • KOSGEB ödemeleri başladı

    KOSGEB ödemeleri başladı

    AK Parti Malatya Milletvekili Abdurrahman Babacan, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı’nın (KOSGEB) daha önce ödeme onayı almış firmalara yönelik ödemelere başladığını duyurdu. AK Parti Malatya Milletvekili Abdurrahman Babacan, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) tarafından 59 firmaya ödemelerin gerçekleştirildiğini belirtti. Ödemelerin diğer onaylı firmalar için de devam edeceğini kaydeden Babacan, öncelikle ağır ve orta hasarlı firmalara yönelik ödemeler yapılarak sürecin Ocak sonuna kadar tamamlanmasının hedeflendiğini söyledi

  • “İsrail askeri üslere saldırdı”

    “İsrail askeri üslere saldırdı”

    İsrail saldırısının ardından İran Hava Savunma Karargahı tarafından yapılan açıklamada, “İsrail Rejimi, Tahran, Huzistan ve İlam eyaletlerindeki bazı askeri üsleri hedef aldı ve bazı bölgelerde kısmi hasar meydana geldi” ifadeleri kullanıldı.
    İran’dan İsrail saldırısının ardından açıklama geldi. İran Hava Savunma Karargahı tarafından yapılan açıklamada, “Katil ve yasadışı İsrail rejimi, İran’ın tüm uyarılarına rağmen gerilimi artıracak bir adım atarak Tahran, Huzistan ve İlam eyaletlerindeki bazı askeri üsleri hedef aldı. Hava savunma sistemi, bu saldırıya başarılı bir şekilde karşılık verdi ve bazı bölgelerde kısmi hasar meydana geldi. Olayın boyutları ise araştırılmaktadır” ifadeleri kullanıldı.
    Tahran Hava Savunma Komutanlığı Halkla İlişkiler Birimi tarafından yapılan açıklama da ise, Tahran ve çevresinde duyulan seslerin, hava savunma sistemlerinin İsrail rejiminin üç noktaya yönelik saldırılarına karşılık vermesinden kaynaklandığı belirtildi.

  • Austin, İsrailli mevkidaşı Gallant ile İran’a saldırıyı görüştü

    Austin, İsrailli mevkidaşı Gallant ile İran’a saldırıyı görüştü

    ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant ile İran’a gerçekleştirilen misilleme saldırıyı görüştü.
    ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) tarafından yapılan açıklamada, ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin’in İsrailki mevkidaşı Yoav Gallant ile İsrail ordusunun İran’daki askeri hedeflere yönelik saldırıları hakkında görüşme gerçekleştirdiği bildirildi. Bakan Austin görüşmede, ABD’nin İsrail’in güvenliğine ve kendini savunma hakkına olan sarsılmaz bağlılığını yeniden teyit etti. Austin, ABD’nin İran ve İran destekli silahlı gruplardan gelen tehditlere karşı ABD askerlerini, İsrail’i ve bölgedeki ortaklarını savunmak için güçlü duruşunu, herhangi bir aktörün bölgedeki gerginlikleri istismar etmesini veya çatışmayı genişletmesini engelleme kararlılığını vurguladı.

  • “İsrail, Suriye’deki askeri tesisleri hedef aldı”

    “İsrail, Suriye’deki askeri tesisleri hedef aldı”

    Suriye Savunma Bakanlığı, İsrail ordusunun Suriye’deki bazı askeri tesislere saldırı gerçekleştirdiğini duyurdu.
    Suriye Savunma Bakanlığından yapılan açıklamada, İsrail ordusunun Suriye’nin güney ve orta kesimindeki askeri tesislere saat 02.00 sıralarında hava saldırısı düzenlediği bildirildi. Hava savunma sisteminin bazı füzeleri durdurduğu ve düşürdüğü, hasarın değerlendirildiği aktarıldı. Suriye devlet televizyonu da Şam kırsalında ve merkezde patlama sesleri duyulduğunu, patlamaların Suriye hava savunmasının “düşman hedefleri” engellemesinden kaynaklandığını aktardı.

  • Milletvekili yenidoğan çetesi üzerinden eleştirilerde bulundu

    Milletvekili yenidoğan çetesi üzerinden eleştirilerde bulundu

    Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün, ‘Yenidoğan Çetesi’ ile ilgili sert açıklamalarda bulunarak, “Yenidoğan çetesi maalesef münferit bir çete değil, sağlıkta taşeronlaşmanın doğurduğu paralel sağlık teşkilatlanması” dedi.

    Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün, ‘Yenidoğan Çetesi’ ile ilgili TBMM kürsüsünde açıklamalarda bulundu. Yaşanan acı olaylar ve bebek ölümleriyle birlikte sağlık sistemindeki yanlışların çarpıklıkların bir kez daha ortaya saçıldığına dikkat çeken Milletvekili Sema Silkin Ün, “Sağlık sisteminin yaşarken görebilecek en aşağılık çeteleşmeyi ülkenin önüne koyuldu. Özel hastanelere taksi ruhsatı verir gibi ruhsat verildi. Meselenin özünde insan hayatını metalaştıran, dünyaya öncülük edecek şekilde derin bir iştahla keşfettiğimiz ekonomi sistemi var, taşeronizm. Bu sistemle siz özel hastaneye taksi plakası verir gibi ruhsat veriyorsunuz, o da birimlerini başka başka şirketlere kar oranı karşılığında devrediyor. Aynı taşeron firma 10 tane hastanenin daha sorumluluğunu alıyor, köprü, havaalanı ihalesi alır gibi hastanelerin diyaliz, yoğun bakım, yenidoğanlarını alt firmalara taşere ediyor. Konuştuğumuz çete de aslında bu taşeronlardan biri. Yenidoğan çetesi maalesef münferit bir çete değil sağlıkta taşeronlaşmanın doğurduğu paralel sağlık teşkilatlanması. Sağlık sektörünü kamunun hâkimiyetinden çıkaran, sermayenin elinde. Bu sistem, maaşlı doktor çalıştırmaktansa doktorlara şirket kurdurup bu bölümleri işlettirmek suretiyle tamamen ticaret odaklı kurulan bir düzen. Bu ticari model, yatak doluluğuna dayalı kazanç sistemini körükleyerek bebeklerin tıbbi ihtiyaçları olmaksızın yoğun bakımda tutulmasına da yol açıyor ve bu ticari düzenin bedelini öyle enflasyonunla, faizle ödemekle kalmıyoruz, evlatlarımızın, bebeklerimizin canlarıyla ödüyoruz” şeklinde konuştu.

    “Yoğun bakım yatağının çoğu özel hastanelerde bulunuyor”
    Türkiye’de hastanelerde toplam yatak kapasitesinin yüzde 30’unun yoğun bakım yatağı olması gerekirken bazı özel hastanelerde bu oran yüzde 65’lere çıktığına ifade eden Milletvekili Ün, “Hasta yataklarımızın çoğu kamu ve üniversite hastanelerinde ama yoğun bakım yatağının çoğu özel hastanelerde bulunuyor. İnsanların en hassas olduğu yeni doğanda devletteki 4 bin 738 sayısına karşılık özelde yeni doğan yoğun bakım yatak sayısı 7 bin 248 yani özeldeki yeni doğan devlettekinin 2 katı. Anlaşılan devasa büyüklükteki şehir hastanelerimiz yeni doğan ihtiyaçlarını karşılamaya gelince aynı devasa işlevi görmüyor.

    Neden şehir hastanelerimizde, kamu hastanelerimizde yeni doğan bakımı artırılmıyor? 2017 Yılında Sağlık Bakanlığı yetkilileri ve Türk Perinatoloji Derneği hastanelerde habersiz ziyaretler yaparak bugün ortaya çıkmış olan problemleri, sağlık sistemimizdeki eksiklikleri raporluyorlar. Ne yazık ki bu raporlar dikkate alınmıyor. Bu skandal denetimlerle değil bir ailenin CİMER’e yaptığı şikayetle ortaya çıkıyor. Soruşturmalarda ortaya çıkan keşiflerde gösteriyor ki sadece 2023 yılıyla sınırlı kalmamış, geçmiş yıllara ve farklı illere uzanan birçok vakayı da gün yüzüne çıkarmış. İnsan hayatını doğrudan riske edebilecek kamu hastaneleri asla ama asla özel sektörün insafına bırakılamaz” dedi.

  • Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu: “Türkiye’yi dünyanın en iyi sağlık hizmeti sunan ülkesi haline getireceğiz”

    Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu: “Türkiye’yi dünyanın en iyi sağlık hizmeti sunan ülkesi haline getireceğiz”

    Bir dizi program ve toplantılara katılmak için Gaziantep’te bulunan Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Gaziantep Şehir Hastanesi’ni ziyaret ederek yetkililerden bilgi aldı. Bakan Memişoğlu, temasları sonrası yaptığı açıklamada sağlık yatırımları hakkında bilgi verdi.

    “Şehir hastaneleri Türkiye’de en önemli fiziki sağlık şaheserlerimiz”
    Hastanedeki temaslarının ardından açıklama yapan ve şehir hastanesinin öneminden bahseden Bakan Memişoğlu, “Bugün Gaziantep’te sağlıkla ilgili hizmetleri değerlendirdik. Ve görüyoruz ki bugün burada basın toplantısı yaptığımız yer şehir hastanemiz. Cumhurbaşkanımızın hayalim dediği, Türkiye’nin sağlıkta en iyi gelişmesini sağlayan en önemli fiziki sağlık şaheserlerimiz. Bunun yanında bu tür hastanelerimiz artık bundan sonra sadece hizmet değil aynı zamanda bilim ve teknoloji üreten alanlar oluşturarak hekimlerimizin ve bilim insanlarımıza hem hizmet yapma hem de yeni bir şeyler söyleme imkanı sağladılar” dedi.

    “Gaziantep’te 70’er yataklı 2 acil durum hastanesi açtık”
    Gaziantep’teki sağlık yatırımları hakkında da bilgi veren Bakan Memişoğlu, “Gaziantep’te 2 tane 70’er yataklı acil durum hastanesi açtık. Bunların bir tanesi Oğuzeli’nde, bir tanesi de Nurdağı’nda. Milletimizin hizmetine, eskisinden çok daha iyi hale getirerek bunları sunduk. Sağlık hizmetleri özveriyle yapılan, adanmışlıkla yapılan gerçekten Türkiye’nin de sağlık altyapısı ve sağlık çalışanlarının gurur duyacağı bir hizmet. Onun için toplumdan da bu hizmeti hakkıyla ve dünyaya örnek olacak şekilde sunan bütün sağlık çalışanlarımıza sahip çıkmasını bekliyoruz. Tabii ki bazı istisnalar olur. Tabii ki bazı yanlışlıkları olan insanlar olur. Biz bunları da aramıza elemesini biliyoruz” şeklinde konuştu.

    “Türkiye’yi dünyanın en iyi sağlık hizmeti sunan ve teknolojisi üreten ülkesi haline getireceğiz”
    Yapılacak çalışmalarla Türkiye’yi en sağlık hizmeti sunan ülke konumuna getirmek istediklerini de ifade eden Bakan Memişoğlu, “Biz elimizden geldiğince Türkiye’yi dünyanın en iyi sağlık hizmeti sunan ve sağlık bilgisi üreten, teknolojisi üreten ülkesi haline getireceğiz. Hep beraber daha çok çalışacağız. Daha iyi olacağız, birlikte hareket edeceğiz” diye konuştu.
    İl Sağlık Müdürlüğü, hastane yetkilileri ve sağlık çalışanları tarafından karşılanan Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’na Gaziantep Valisi Kemal Çeber ile Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de eşlik etti.

  • Adalet Bakanı Yılmaz Tunç: “Suç ve suçluyla topyekun milletçe mücadele etmeliyiz”

    Adalet Bakanı Yılmaz Tunç: “Suç ve suçluyla topyekun milletçe mücadele etmeliyiz”

    Yalova’da Adalet Sarayı ek hizmet binası açılışında konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, son 22 yılda mevzuatların günümüz şartlarına istinaden güncellediğinin altını çizerek, “Mevzuatımızda çok önemli iyileştirmeler yaptık. Türk Ceza Kanunu, Borçlar Kanunu hepsi yenilendi. 80 yıldan bu yana uygulanan artık toplumun ihtiyacına cevap vermeyen yenilenmesi gereken mevzuatın tamamını son 22 yıl içerisinde yeniledik. 2005’te ceza kanunu, sonrasında ceza mahkemesi, borçlar, hukuk mahkemeleri bunların üzerinden de neredeyse 20 yıl geçti. Bu süreçte toplum değişiyor, yeni suç tipleri ortaya çıkıyor. İnternet çağındayız, dolayısıyla teknolojinin de gelişmesiyle, ticaretin gelişmesiyle insanların ihtiyaçları da farklılaşmasıyla bu kanunların güncellenme ihtiyaçları doğdu. Bu güncellemeyi de gecikmeksizin bu güne kadar gerçekleştirdik. Yargı reformu strateji belgeleriyle bunları planlı bir şekilde yaptık. 2009’da Yargı Reformu Strateji Belgemizle çok sayıda yargı paketini Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin gündemine getirerek yasalaştırdık. 2015’te ikincisi 2018 yılında da üçüncüsü hayata geçti. Bu süreç içerinde hem vatandaşlarımızdan hem de uygulayıcılarımızdan gelen görüşlerle mevzuatımızı ihtiyaçlara cevap verir hale getirmenin gayreti içerisinde olduk. Şimdi sıra dördüncü Yargı Reformu Strateji Belgesinde. Türkiye Yüzyılının Yargı Reformu belgesi olacak. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına adım attığımız şu dönemde özellikle toplumun ihtiyacına cevap verecek olan çok sayıda düzenlemeyi hayata geçirmeyi hedefliyoruz. Kısa orta ve uzun vadeli hedefler şeklinde de yasamasıyla, yürütmesiyle, yargısıyla hayata geçirmenin gayreti içerisindeyiz” şeklinde konuştu.

    “Kadına şiddet kırmızı çizgimiz”
    Kadına şiddet ve çocuk istismarı suçları konusundaki hassasiyetini belirten Bakan Tunç, “Burada özellikle suç ve suçluyla topyekün milletçe hareket etmeliyiz. Çocuklarımızı ve gençlerimizi korumalıyız. İnternet çağındayız, sosyal medyanın da etkisiyle özellikle bazı suç tiplerinde artış olduğunu üzülerek görüyoruz. O nedenle gerek dolandırıcılık suçları, gerek bilişim yoluyla işlenen farklı farklı suçlar, tüm bunlarla hep beraber mücadele edeceğiz. Güvenlik güçlerimizle, polisimizle, jandarmamızla ve yargı teşkilatımızla beraber suç ve suçlu ile mücadele ederek toplumun huzur ve güvenliğini bozan suç şebekeleriyle hukuk düzeni içerisinde, hukukun üstünlüğünü de esas alarak gecikmeksizin bunu gerçekleştirmenin gayreti içerisinde olacağız. Sürekli eleştiri konusu olan özellikle bazı suçlarda af sınırlarının çok aşağıda olduğu yönünde hukukçularımızın görüşü var. O suç tipleriyle ilgili olarak bir takım düzenlemeler yapılabilir. Yine denetimli serbestlik uygulamalarıyla ilgili olarak bazı sınırlamalar getirilebilir. Özellikle çocuk istismarının önlenmesi, kadın cinayetlerinin en aza indirilmesi ve yok edilmesi konusunda çok hassasız. Kadına şiddet bizim kırmızı çizgimiz. Kadınlarımızı korumalıyız. Kadınlarımıza yönelik her türlü kötülük insanlığa ihanettir. Çocuklarımıza yönelik her türlü kötülük geleceğimize ihanettir. Çevresindeki kötülüklere karşı en korunmasız kişiler çocuklardır. Her birinin elinde cep telefonları ve o cep telefonlarıyla maalesef karşılarında kimliğini gizleyen suç şebekeleri. O nedenle siber suçlar bakımından da çok daha etkili devriyelerimizi daha da arttırarak hukuk içerisinde onlarla da mücadele etmeliyiz. O alandaki mücadele biraz kolay değil. Çünkü kimliğini gizleyen uluslararası sosyal medya şirketlerinin yargı kararlarını uygulama noktasındaki sorumsuzluğu diyebiliriz. Ama biz bu şirketlere şunu söylüyoruz, Türkiye Cumhuriyeti devleti bir hukuk devletidir, hukuk devletinin kurallarına bizim vatandaşlarımız nasıl uyuyorlarsa, sizde bu ülkede hizmet veriyorsanız Türkiye Cumhuriyeti devletinin hukuk kurallarına da uyacaksınız” dedi.