Kategori: Sağlık

  • Taburcu Edi̇len Hastaların Kaldıkları Odalar Dezenfekte Edi̇li̇yor

    Taburcu Edi̇len Hastaların Kaldıkları Odalar Dezenfekte Edi̇li̇yor

    Sağlık Bakanlığı tarafından pandemi hastanesi olarak ilan edilen Tatvan Devlet Hastanesinde taburcu olan hastaların kaldıkları odalar dezenfekte edilip ardından ilaçlama yapıldı.

    Korona virüs salgını nedeniyle tüm yurt genelinde olduğu gibi Tatvan’da da sıkı tedbir ve önlemler aralıksız devam ediyor. Sağlık Bakanlığı tarafından pandemi hastanesi olarak ilan edilen Tatvan Devlet Hastanesinde bu yönde çalışmalar yürütülüyor. Şimdiye kadar bir çok vakaya hizmet veren ve iyileşen hastaları bir bir taburcu ediyor. Bu kapsamda; taburcu olan hastaların kaldıkları odalar ise dezenfekte edilip ardından ilaçlama yapılıyor.

  • “Koronavirüsü belirtisiz geçirenlerin sayısı daha fazla”

    “Koronavirüsü belirtisiz geçirenlerin sayısı daha fazla”

    İSTANBUL, (DHA)-Dünyayı kasıp kavuran koronavirüs hastalığını belirtisiz geçirenlerin, belirtili geçirenlerden daha çok olduğuna dikkat çeken Tıbbi Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Aynur Eren Topkaya, “Hastalığı belirtisiz geçirenler, daha çok gençler, kadınlar ve kalp, diyabet, hipertansiyon gibi altta yatan kronik bir hastalığı olmayan kişilerdir” dedi.

    Türkiye’de koronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında birçok işyeri kapatılmıştı. Salgınla mücadelede olumlu sinyallerin alınmasıyla birlikte normalleşme süreci de başladı. Normalleşme planı doğrultusunda, 11 Mayıs Pazartesi günü kuaför, berber ve güzellik salonları hizmet vermeye başladı. Yeni normalleşme sürecinin başlamasıyla, işletmeler de kapılarını izin verildiği ölçüde açıyor. Öte yandan, hem işverenler, hem de çalışanlar koronavirüs enfeksiyonunu kimin geçirip geçirmediğini tam olarak bilmiyor. Uzmanlar, bazı kişilerin farkında olmadan koronavirüs(COVID-19) enfeksiyonu geçirmiş olabileceğini söylüyor. Bu noktada, kontrol amaçlı test yapılıp yapılmamasının gerekliliği merak konusu olurken uzmanlar özellikle belirtisiz hastalığı geçirenlerin, belirtili geçirenlerden daha çok olduğuna vurgu yapıyor.

    BELİRTİSİZ GEÇİRENLER DAHA FAZLA

    Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Tıbbi Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Aynur Eren Topkaya, “Antikor testi ile kişinin koronavirüs geçirip geçirmediğini söylemek mümkündür. Sağlık Bakanlığı tarafından paylaşılan rakamlar, özellikle belirtili seyreden hastalar için yapılan PCR testlerine ait sayılardır. Belirtisiz geçiren kişilere PCR testi yapılmamaktadır. Hastalığı belirtisiz geçirenler, belirtili geçirenlerden daha fazladır.  Hastalığı belirtisiz geçirenler, daha çok gençler, kadınlar ve kalp, diyabet, hipertansiyon gibi altta yatan kronik bir hastalığı olmayan kişilerdir” dedi.

  • Pandemi sürecinde 20 yaş altı nelere dikkat etmeli?

    Pandemi sürecinde 20 yaş altı nelere dikkat etmeli?

    İSTANBUL, (DHA)-Koronavirüs (COVID-19) salgını sürecinde çocuklar ve gençler için ailelere uyarılarda bulunan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. M. Kadir Göktürk, “Çocuklar ve gençlerde yaygın olarak hastalığın ağır tablosu görülmese de taşıyıcı olma ihtimalleri çok yüksek olduğu için bulaştırma riskine karşı gerekli önlemleri almaları konusunda çok hassasiyet göstermeleri gerekiyor” dedi.

    Yeni tip koronavirüs salgınında her yaş grubunun hastalığa maruz kalabileceğini, ancak hastalığın ağır enfeksiyona dönüşme ve hastaneye yatma ortalamasının yaş gruplarına göre farklılık gösterdiğini belirten Medicana Çamlıca Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı, Uzm. Dr. M. Kadir Göktürk, “Koronavirüs  çocuklar için yetişkinlere göre daha az ciddi sağlık sonuçlarına sahip gibi görünüyor. Yine de, çocuklar için enfeksiyondan kaçınmak ve virüsün yayılmasını önlemeye yardımcı olmak önemlidir.” dedi.

    Koronavirüs salgını ilk görülmeye başladığı andan itibaren şu ana kadar hastalık bebeklerde ve çocuklarda çok daha hafif bir tabloda seyrettiğini belirten Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı, Uzm. Dr. M. Kadir Göktürk, çocukların ebeveynlerini taklit ettiklerini ve bu süreçte ebeveynlerin el hijyeni, sosyal mesafe gibi temel korunma yöntemlerini uygulamada çok dikkatli olmaları gerektiğini söyledi. Göktürk, “Temel korunma yöntemlerinin yanı sıra çocukları kalabalıktan uzak tutmak çok önemli. Bu sebeple sokağa çıkma yasağı kapsamında çocuklara gelen esnek zamanda özellikle buna dikkat edilmeli. Uzun zaman evde kalmanın etkisiyle serbest zamanda dışarıda oynayıp vakit geçirecek çocukların maske kullanması, kalabalıktan uzak olması ve el hijyenine dikkat etmesi gerekiyor.” diye konuştu.

    ÇOCUKLARI KORUMAK İÇİN EBEVEYNLERE BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR

    Çocukların da diğer yaş gruplarında olduğu gibi temas ve damlacık yoluyla koronavirüse maruz kalabileceklerini belirten Medicana Çamlıca Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı, Uzm. Dr. M. Kadir Göktürk şunları söyledi: “Koronavirüsün  bulaşma riskinden uzak durabilmek için hem evde hem de dışarıda ebeveynlere büyük görev düşüyor. Çocukların temel korunma yöntemlerine karşı alışkanlık kazanabilmeleri için ailede herkesin ellerini sık sık kurallar uygun şekilde yıkaması, öksürürken ve/veya hapşırırken elleri değil dirsek içini kullanması ya da tek kullanımlık kağıt peçete kullanıp bunu hemen atması; kalabalık ortamlarda da maske takması ve dışarıdan eve döndüklerinde giysilerinin hemen değiştirilmesi gerekiyor. Bu kuralları henüz idrak edemeyecek yaş gruplarındaki bebekler için de hijyen ve korunma yöntemlerini anne ve babanın düzenli olarak yapması gerekiyor.”

    Göktürk, çocuklarda bu kuralların alışkanlık yaratması ve kalıcı olması içinde çeşitli oyunlarla onlara öğretilmesi ve açıklayıcı net bilgilerin verilmesi gerektiğini belirtti.

    KORONAVİRÜS ALERJİK ÇOCUKLAR İÇİN TEHLİKELİ Mİ?

    Alerjik astımın akciğeri hırpalarak, birçok enfeksiyona zemin hazırlayabildiğini söyleyen Göktürk, “Bundan dolayı alerjisi olan çocuklarda enfeksiyon daha çok görülebilir. O yüzden alerjik astımı olan çocukların çok daha hassas olabilecekleri unutulmamalıdır” dedi.

    Göktürk tavsiyelerini şöyle sıraladı;

    “Koronavirüsten korunmanın en etkili yolu sık sık ve uygun şekilde ellerin yıkanması. Bu sebeple çocukların ellerini doğru şekilde yıkadığından emin olunması lazım. Yemeklerden önce ve sonra, oyun oynadıktan sonra, tuvaleti kullandıktan sonra, izole oldukları alan dışında kalabalıkla veya açık alandaki bir yüzeyle temas ettiklerinde, hapşırdıkların da ve/veya öksürdüklerinde mutlaka ellerini su ve sabunla 20 saniye boyunca yıkamalarını sağlayın. Su ve sabunun olmadığı yerde el dezenfektanı ile parmak araları ve parmak uçlarını iyice dezenfekte ettiklerinden emin olun.

    Eğer elleri kirli ise yüzlerine, ağız ve burunlarına dokunmamaları gerektiğini kesin olarak öğretin
    Aynı şey kirli ellerle herhangi bir yüzeye dokunmamaları için de geçerli. Çocuklarda bu kadar kesin kuralları uygulatmak oldukça zor olabilir. İşte bu nokta da ebeveynlerin kontrol etmeleri ve rol model olmaları çok önemli. Herhangi bir nedenle burnu kaşınırsa bunun için mutlaka mendil kullanmaları ve sonrasında da atmalarını gerektiğini; hapşırma ve/veya öksürme sırasında ellerini değil dirsek içlerini kullanmaları gerektiğini, olmadığı durumlarda mendil kullanmalarını, sonra bunu atmalarını öğretin

    Güçlü bir bağışıklık için, beslenme ve uyku düzenlerine dikkat edin. Bol sıvı tüketmelerini sağlayın
    Alışveriş merkezleri, marketler vb. kalabalık ve temas riskinin yüksek olduğu alanlardan çocukları uzak tutun. Bu serbest zamanda açık havada vakit geçirmelerini sağlayın. Dışarıda veya kalabalık kamuya açık alanlarda yüzeylerde dokunmamalarını sağlayın.
    Yanınızda mutlaka el dezenfektanı, tek kullanımlık kağıt mendil ve kolonya gibi ürünleri mutlaka bulundurun
    Öksürme, hapşırma gibi belirti gösteren kişilerden çocukları uzak tutun
    Ailede hasta birisi varsa çocuklarda dahil mutlaka maske kullanın”

  • Di̇ş Heki̇mi̇ Vehbi̇ Zafer: “Ağız Hi̇jyeni̇ Bebekli̇k Dönemi̇nde Başlar”

    Di̇ş Heki̇mi̇ Vehbi̇ Zafer: “Ağız Hi̇jyeni̇ Bebekli̇k Dönemi̇nde Başlar”

    Ağız hijyeninin bebeklik döneminde başladığını belirten Diş Hekimi Vehbi Zafer, “5-6 yaşından itibaren çocuklar günde 3 kez dişlerini minimum 2 dakika fırçalamalı, dil de ayrıca temizlenmelidir” dedi.

    İlk diş ağıza sürmesi ile beraber ebeveynlerin steril gazlı bez yardımıyla diş temizliğine başlaması gerektiğini vurgulayan Zafer, bakterilerin ana yerleşim alanının ağız bölgesi olduğuna dikkat çekti. Çocuk 4-5 yaşına gelene kadar diş ve ağız hijyeninin anne-babanın kontrolünde olması gerektiğini ifade eden Zafer, “Yanında destek olarak doğru fırçalama şekli öğretilmeli, teknikler anlatılmalıdır. Bu şekilde bazen ebeveynler bazen çocuk fırçalamalı motive edilmelidir. Unutmayalım ki küçük yaşta verilen eğitim onun hayat boyu ağız hijyen hassasiyetini oluşturacaktır. 5-6 yaşından itibaren çocuklar günde 3 kez dişlerini minimum 2 dakika fırçalamalı, dil de ayrıca temizlenmelidir . Süt dişleri ağzı terk edip daimi dişlerin sürmesi takribi 12-13 yaşına denk gelir ve bu dönemden sonra fırçalama süresi 3 dk olmalıdır. Ayrıca diş ipi kullanma becerisi kazandırılmalıdır” diye konuştu.

    Ağız bir bütün olarak düşünülünce bakterilerin yerleşimin yanı sıra üreme organının da dil ve çevre yumuşak dokuları olduğuna işaret eden Diş Hekimi Vehbi Zafer, şöyle devam etti;

    “Bu sebeple dil damak yanak da fırçalanmalı, diş etleri üzerinden hafif baskı ile masaj yapılmalıdır. Bu temizlikle beraber kan akımını da hızlandıracağı için daha sağlıklı görünen pembe diş etlerine kavuşmuş olacaksınız. Her gün olmasa bile birkaç gün de bir ağız çalkalama suları ile gargara yapılmalıdır. Diş fırçaları 45 günde bir değişmeli, diş ipi ve ya ara yüz fırçaları ile her akşam diş kontak noktaları temizlenmelidir.”

    Vehbi Zafer, sözlerinin sonunda 6 ayda bir mutlaka diş hekiminin ziyaret edilerek kontrollerin yapılmasının da şart olduğunu sözlerine ekledi.

  • Sağlık Bakanı Koca, 73Üncü Dünya Sağlık Asamblesi̇ne Katıldı

    Sağlık Bakanı Koca, 73Üncü Dünya Sağlık Asamblesi̇ne Katıldı

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) yıllık çalışma gündeminin belirlendiği ve küresel sağlık sorunlarının ele alındığı 73. Dünya Sağlık Asamblesine katıldı.

    Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) en üst karar alma organı olan Dünya Sağlık Asamblesi, 194 üye ülkenin katılımıyla gerçekleştirildi. DSÖ’nün yıllık çalışma gündeminin belirlendiği ve küresel sağlık sorunlarının ele alındığı 73. Dünya Sağlık Asamblesi’ne Türkiye’yi temsilen Sağlık Bakanı Fahrettin Koca katıldı.

    COVID-19 salgını nedeniyle ilk kez video konferans yöntemiyle gerçekleştirilen Asambleye üye ülkelerin sağlık bakanlarının yanı sıra aralarında Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Almanya Başbakanı Angela Merkel, Barbados Başbakanı Mia Amor Mottley ve Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa’nın da olduğu devlet ve hükümet başkanları katıldı.

    Sağlık Bakanı Koca konuşmasında, COVID-19 salgınının gelişmişlik farkı gözetmeksizin tüm ülkelerin sağlık sistemlerini zorlu bir teste tabi tuttuğunu ve bu süreci iyi analiz edip gerekli adımları atabilen liderlerin güvenli bir gelecek oluşturulmasına katkıda bulunacağını belirtti.

    Yıllardır teoride konuşulan birçok konunun pratikteki acı gerçekleriyle yüzleştikleri farklı bir dönemden geçtiklerini belirten Koca, “Bugüne kadar evrensel sağlık kapsayıcılığı, krizlere hazırlık gibi kavramlar Asamblelerde hep tekrarlaya geldiğimiz konular oldu. COVID-19 pandemisi, bu kavramlar çerçevesinde hem ulusal sağlık sistemlerimizi hem de küresel sağlık yönetimini çok zorlu bir sınava tabi tutmuştur. Bu sınav, gelişmişlik farkı gözetmeden hangi ülkenin daha iyi alt yapıya sahip olduğunu ve nasıl bir sağlık sistemi kurguladığını ortaya çıkarmıştır. Politika yapıcılar olarak, tablonun ortaya koyduğu sonuçları iyi analiz edip sağlam adımlar atabilmeliyiz. Ancak bu durumda ulusal ve küresel anlamda daha güvenli bir gelecek oluşturulmasına katkıda bulunabiliriz” dedi.

    Türkiye’nin potansiyel vakaları en hızlı tespit eden ülkelerden biri olduğunu ve erken evrede tedaviyi tek merkezden başlatarak önemli bir adım attığını söyleyen Koca, “Bu sayede, bu süreci can kaybı ve sağlık sistemine etkileri bakımından en az zararla atlatan ülkelerin başındadır. Türkiye, öncelikle aldığı tedbirlerle hastalığın sınırlarından girmesini 3 ay ötelemeyi başarmış ve bu sürede sağlık sistemini salgına hazır hale getirmiştir. Halen ülkemizde hastane yatak doluluk oranları yüzde 40’ın altında ve yoğun bakım doluluk oranı yüzde 60’ın altındadır. Türkiye evrensel sağlık kapsayıcılığı altında tüm hizmetleri vatandaşlarına ücretsiz olarak sağlayan ender ülkelerden biridir. Bilgi, deneyim ve birikimlerimizi karşılıklı paylaşmaya her daim hazırız” diye konuştu.

    Kayıpların derin üzüntüsünü yaşarken, daha sağlıklı bir geleceğin inşası adına COVID-19’un sunduğu tarihi dayanışma fırsatını, farklı ihtilaf ve mücadelelerle harcamamak gerektiğine dikkat çeken Koca, “Ülkemin her zaman bu anlayışla küresel dayanışma ve çözüm arayışlarının bir parçası olacağını ifade etmek isterim” dedi.

  • Koronavirüs salgınında can kaybı 4 bin 171’e yükseldi

    Koronavirüs salgınında can kaybı 4 bin 171’e yükseldi

    ANKARA, (DHA)- SAĞLIK Bakanı Fahrettin Koca, ‘Türkiye Günlük Koronavirüs Tablosu’nu paylaştı. Bugün yapılan 25 bin 141 testten 1158’i pozitif çıktı, yaşamını yitiren 31 kişi ile toplam can kaybı 4 bin 171 oldu. Toplam iyileşen hata sayısı ise 111 bin 577’ye yükseldi.
    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın Twitter hesabından paylaştığı tabloya göre; bugün 25 bin 141 test yapıldı, 1158 yeni koronavirüs vakası tespit edildi. 31 kişi vefat ederken, 1615 kişi de iyileşti. Bugünkü verilerle, toplam test sayısı 1 milyon 650 bin 135, toplam vaka sayısı 150 bin 591, toplam vefat sayısı 4 bin 171, toplam yoğun bakım hasta sayısı 903, toplam entübe hasta sayısı 443, toplam iyileşen hasta sayısı ise 111 bin 577 oldu.
    ‘KORONAVİRÜSÜN YAYILMASINA KARŞI VERDİĞİMİZ MÜCADELEDE EVDE KALDIĞIMIZ GÜNLERİN ROLÜ ÇOK BÜYÜK’
    Bakan Koca, verilere ilişkin, “Yoğun bakıma ve solunum desteğine ihtiyaç duyan hastalarımızın sayısı azalmaya devam ediyor. Vaka sayısı öngörülebilir düzeyde seyrediyor. Koronavirüsün yayılmasına karşı verdiğimiz mücadelede evde kaldığımız günlerin rolü çok büyük. Yarın evde kalalım” değerlendirmesinde bulundu.

    FOTOĞRAFLI

  • Eğitime Eylül’e kadar ara… Bayramda 4 gün yasak var

    Eğitime Eylül’e kadar ara… Bayramda 4 gün yasak var

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, videokonferansla düzenlenen kabine toplantısının ardından alınan yeni kararları açıkladı. Arife gününden bayramın son gününe kadar 81 ilin tamamında sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacak. Yeni eğitim-öğretim yılı eylül ayında başlayacak. Camiler 29 Mayıs’tan itibaren kısmen açılıyor. 15 ildeki seyahat sınırlaması da 15 günlüğüne uzatıldı.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 8. kez videokonferansla gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı’nın ardından açıklamalarda bulundu.

    Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

    Vefa Sosyal Destek Gruplarına PKK’lıların Van’da yaptığı eylemle CHP’lilerin Adana’da gerçekleştirdiği saldırı farklı araçlarla olsa da aynı gayeye yöneliktir. Küçük siyasi çıkarlar uğruna eli kanlı teröristlerle ittifaka girenlerin yakasından miletimizin eli eksik olmayacaktır. Siyasette kurdukları ittifakı, sahada devlete saldırmak üzere genişletenlerin hesabını milletimiz sandıkta görecek.

    “MASKE-MESAFE-TEMİZLİK ÜÇLÜSÜ VAZGEÇİLMEZ OLACAK”

    Salgınla mücadele başarıyla sürüyor. Küresel düzeydeki salgın tehdidinin ortadan kalkması sorunun tüm dünyada çözümüyle mümkündür. Türkiye olarak salgının bitişini bekleyemeyiz. Yapmamız gereken hayatımızı salgın gerçeğine göre yeniden düzenlemektir. Maske kullanmayı alışkanlık haline getireceğiz. Sokakta, işyerinde, sosyal hayatın her alanında insanlarla aramızda en az 1,5-2 metre fiziki mesafe bırakmaya özen göstereceğiz. Maske, mesafe ve temizlik üçlüsü artık hayatımızın vazgeçilmez parçası haline gelecektir.

    “10 MİLYON VATANDAŞA 11,5 MİLYAR LİRA DESTEK VERDİK”

    Normalleşme takvimini adım adım hayata geçiriyoruz. 15 ilimizde devam eden sokağa çıkma sınırlamasına riayet eden vatandaşlara teşekkür ediyorum. Çay hasadı için vatandaşlar yarın gece sokağa çıkma sınırlamasının bitişiyle yola çıkabilecekler. Salgın döneminde alınan tedbirlerden olumsuz etkilenenleri ihmal etmiyoruz. 5,5 milyon vatandaşımıza biner lira nakit desteği sağladık. Kısa çalışma ödeneği ve nakit desteği ile 6 milyar lira kaynak aktardık. Son iki ayda 10 milyon vatandaşa 11,5 milyar lira nakit desteği verdik.

    SAAT 19.19’DA İSTİKLAL MARŞI DAVETİ

    Yarın saat 19.19’da ülkemizde tüm stadyumlar ışıklandırılarak seslendirme cihazlarından İstiklal Marşı yayını yapılacaktır. Vatandaşlarımızı İstiklal Marşı okumaya davet ediyoruz.

    Yeni normalleşme adımları şunlar:

    Arife gününden bayramın son gününe kadar 23-24-25-26 Mayıs’ta 81 ilin tamamında sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacak.

    24 Mayıs Pazar saat 14.00 ile 20.00 saatleri arasında 65 yaş üstü vatandaşlarımız sokağa çıkabileceklerdir.

    Bu hafta çarşamba ve cuma günleri gençlerimizle ilgili esnetme uygulaması yine devam edecek.

    CAMİLER KISMEN AÇILIYOR

    29 Mayıs Cuma günü cuma namazıyla birlikte şartları uygun camilerden başlayarak camilerimizi ibadete açıyoruz. Cemaatle namazı yine kurallar içinde ifa edeceğiz.

    15 İLDE SEYAHAT SINIRLAMASI UZATILDI

    15 ilimiz için geçerli olan şehirler arası seyahat kısıtlaması, 15 gün süreyle uzatılmıştır.

    OKULLARDA EĞİTİM YILI SONA ERDİ

    Eğitim-öğretim yılı sona erdirildi. Yeni eğitim-öğretim yılı eylül ayında başlayacaktır.

    60 BİN MAHKUMUN İZİN SÜRESİ UZATILDI

    Açık cezaevlerinde olup da salgın sebebiyle izne gönderilmiş bulunan 60 bin mahkumun mayıs sonunda dolan izin süreleri 2 ay süreyle uzatılmıştır.

  • Demi̇rci̇de Maskesi̇z Cadde Ve Meydanlara Çıkılmayacak

    Demi̇rci̇de Maskesi̇z Cadde Ve Meydanlara Çıkılmayacak

    Manisa’nın Demirci ilçesinde ilçe hıfzıssıhha kurulu kararınca cadde ve meydanlarda maskesiz dolaşmanın yasaklanmasına karar verildi. Alınan karar, sokağa çıkma kısıtlamasının biteceği 20 Mayıs tarihinde başlayacak.

    Demirci Kaymakamlığı İlçe Hıfzıssıhha Kurulu aldığı karar ile salgınla mücadelede 20 Mayıs Çarşamba gününden itibaren cadde ve meydanlarda vatandaşların maskesiz dolaşmasını yasakladı.

    Demirci Kaymakamlığı İlçe Hıfzıssıhha Kurulundan yapılan açıklamada, maskesiz dolaşmanın ve bulunmanın olduğu cadde ve meydanlar şu şekilde açıklandı: “Demirci Üniversite Caddesi, Çereşe Meydanı, Atıf Akın Caddesi, Cumhuriyet Meydanı, Kaymakam İbrahim Etem Akıncı Caddesi (Belediye önüne kadar), Menderes Caddesi (Vakıfbank Önünden), Menderes Bulvarı, Hamam Sokak (Çereşe Meydanı arası), Ferah Caddesi (Düven önünden itibaren), Pazar yeri içerisi, Birlik Caddesinin Cumhuriyet Meydanına kadar olan kısmı.”

    Belirlen cadde meydanlarda maskesiz dolaşan vatandaşlar hakkında idari işlem uygulanacağı ve vatandaşların kurallara uyması istendi.

  • Prof. Dr. Cevdet Erdöl: “Türki̇ye Bu Salgında Dünyaya Rol Model Olmuştur”

    Prof. Dr. Cevdet Erdöl: “Türki̇ye Bu Salgında Dünyaya Rol Model Olmuştur”

    Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl, Türkiye’nin yeni tip korona virüse karşı sürdürdüğü mücadeleyle ilgili açıklamalarda bulundu. Erdöl, “Mükemmel sağlık altyapısı, kahraman sağlık çalışanları ve cömert duruşu ile Türkiye bu salgında dünyaya rol model olmuştur” dedi.

    Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl, Türkiye’nin yeni tip korona virüse karşı sürdürdüğü mücadeleyle ilgili açıklamalarda bulundu. Erdöl, Türkiye’nin başarılı mücadelesinin yanı sıra dünya devletlerine de yardım ettiğini belirtti. Erdöl, “Ülkelerin sağlık sistemlerinin adeta gücünü sınayan Covid-19 salgını bize her gün yeni veriler sunmaya devam etmektedir. Güçlü liderliği, mükemmel sağlık altyapısı, kahraman sağlık çalışanları ve cömert duruşu ile Türkiye bu salgında dünyaya rol model olmuştur. Hiçbir başarının tesadüf olarak açıklanması mümkün olmadığı gerçeğinden yola çıkarak Türkiye’nin Covid-19 ile mücadelesindeki başarısını rakamlarla sunmak istiyorum. Bu kapsamda DSÖ verilerine göre, milyon kişiye göre Covid-19 kaynaklı ölüm sayıları, Belçika: 747, İspanya: 562, İtalya: 50, İngiltere: 460, Fransa: 398, Abd: 244, Almanya: 88, Türkiye: 44” dedi.

    “Türkiye 60’a yakın ülkeye tıbbi malzeme desteğinde bulundu”

    Türkiye’nin birçok ülkenin yardım talebine de olumlu karşılık verdiğini belirten Erdöl, “Türkiye, Covid-19 ile mücadele kapsamında kendisinden yardım talebinde bulunan İtalya, İspanya, İngiltere, ABD, Makedonya, Karadağ, Sırbistan, Bosna-Hersek, Kosova ve Somali başta olmak üzere 60’a yakın ülkeye tıbbi malzeme desteğinde bulundu. Aynı zamanda dünyanın neresinde olursa olsun ülkesine dönmek isteyen vatandaşlarını vatan topraklarına getirmiş ve tedavi süreçleri başarılı bir şekilde yürütmeye devam etmektedir. Türkiye’nin bu başarı hikayesi yalnızca virüsün Wuhan’dan Türkiye’ye ulaşmasına kadar geçen 2-3 aylık bir çalışmanın yansıması değil, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülüğünde 18 yılı aşkın bir süredir yürütülen özverili bir çalışmanın sonucudur” diye konuştu.

    “İddia ediyorum her şehrimiz New York, her bölgemiz Kuzey İtalya’ya dönüşürdü”

    Sağlık alanında gelinen noktaya ilişkin konuşan Erdöl, “2002’de bin 156 olan hastane sayısı bin 523’e, 164 bin 471 yatak sayısı 254 bin 353’e, 2 bin 214 yoğun bakım yatağı sayısı 40 bin 958’e, 18 bin 934 nitelikli yatak sayısı 149 bin 219’a, BT cihaz sayımız 323’ten bin 209’a, hekim sayımız 49 bin 763’ten 199 bin 392’ye, sağlık personeli sayımız 180 bin 656’dan 855 bin 426’ya, ambulans sayımız 618’den 5 bin 477’ye çıkarılmış olmasaydı; birilerine göre Adana’daki çadır hastanesi kadar değeri olmayan ama Cumhurbaşkanımızın “hayalim” dediği şehir hastaneleri yapılmamış olsaydı, hem salgın döneminde hem de yakın gelecekte önemli bir sağlık merkezi olacak salgın hastaneleri yapılmış olmasaydı iddia ediyorum her şehrimiz New York, her bölgemiz Kuzey İtalya’ya dönüşürdü. Türkiye’nin Covid-19 ile mücadelesindeki başarısının sırrını temelde AK Parti iktidarları döneminde kurulan güçlü sağlık ve sosyal güvenlik sistemi, mükemmel liderlik, hızlı önlem alma kapasitesi, güçlü toplumsal refleksler, krizlere duyarlılık, yerli kaynaklar, lojistik zinciri ve kahraman sağlık çalışanları ile açıklayabiliriz. Artık günümüzde kendi ilacımızı, aşımızı, tıbbi cihazlarımızı üretebilecek teknolojiye ve bilgi birikimine sahibiz” diye konuştu.

    “Sağlık çalışanı kahramanlarımızın salgınla mücadeledeki başarılarını tarih yazacaktır”

    Sağlık çalışanlarının gösterdiği başarıya dikkat çeken Erdöl, “Hastasını, hatta cenazesini ailesine teslim etmeyen bir sistemden, vatandaşını özel uçakla yurt dışından getiren, ülkemizi sağlık başta olmak üzere her alanda büyük devlete dönüştüren Sayın Cumhurbaşkanımıza ne kadar teşekkür etsek az gelir. Vatan müdafaasının sadece cephede olmadığını kahramanlıklarıyla ve özverileriyle bugün bir kez daha gösteren sağlık çalışanlarımız çocuklarından, sevdiklerinden ayrı, bir milli ve mukaddes duruşun adı olmuşlardır. Sağlık çalışanı kahramanlarımızın salgınla mücadeledeki başarılarını tarih yazacaktır.Ve bilinçli Türk Milleti, devletine olan sadakatini bir kez daha ispat etmiştir. Yediden yetmişe tüm ferdi ile yüksek hassasiyetle devletine ve birbirine olan vefasını hissettirmiştir” ifadelerini kullandı.

  • Kuşadasında Zabıtadan Toplu Kan Bağışı

    Kuşadasında Zabıtadan Toplu Kan Bağışı

    Kuşadası Belediyesi Zabıta Müdürlüğü personeli, Kızılay’a destek olmak amacıyla toplu kan bağışında bulundu.

    Kuşadası Belediyesi Zabıta Müdürlüğü’nde görevli personel, örnek gösterilecek bir davranışın altına imza attı. Zabıta memurları, İsmail Cem Dostluk ve Barış Meydanı’nda yer alan Kızılay’ın mobil aracına giderek kan bağışında bulundu.

    Personelinin kan bağışına büyük ilgi gösterdiğini belirten Kuşadası Belediyesi Zabıta Müdürü Nuri Can, “Mesai arkadaşlarıma bu güzel davranışlarından ötürü çok teşekkür ediyorum. Böyle organizasyonlar tüm kamu ve sivil toplum kuruluşlarında çalışanlara örnek teşkil ediyor. Kan bağışında bulunmak hayat kurtarmakla eş değer. Bundan sonraki süreçte de kan vermeye devam edeceğiz. Kuşadası Belediyesi Zabıta Müdürlüğü olarak vatandaş ve esnafımıza her zaman güler yüzlü hizmet vermeye çalışıyoruz” diye konuştu.