Pembe Tek Boynuz

Kategori: Sivas

  • Hastaneye götürmek istediği annesini ezdi

    Hastaneye götürmek istediği annesini ezdi

    Sivas Karşıyaka Mahallesi’nde 102. Sokakta iddiaya göre, Y.Z.D. idaresindeki araç, evlerinin önünde geriye manevra yaptığı sırada sürücünün annesi Hacer Dökmetaş’a çarptı.

    Şoförün annesi aracın altına sıkıştı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri yönlendirildi. Sağlık ekiplerinin yaptığı incelemede 75 yaşındaki kadının öldüğü anlaşıldı.

    Olay yeri incelemelerinin yapılmasının ardından yaşlı kadının cenazesi otopsi yapılmak üzere Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi morguna götürüldü.

  • Dev tosun 72 bin 500 liraya alıcısını buldu

    Dev tosun 72 bin 500 liraya alıcısını buldu

    Kent merkezine uzaklığı 81 kilometre olan Altınyayla ilçesinde besici Yusuf Yücel tarafından yetiştirilen Holstein cinsi dev tosunu görenler gözlerine inanamıyor. 3 yaşındaki ‘Şampiyon’ isimli tosun, günlük 18 kilogram yem yiyor.

    Karkas ağırlığı 700 kilogramı geçen tosun, 1 ton 220 kilogram ağırlığıyla dikkat çekiyor. Adeta ikinci el araba fiyatına satılan kurbanlık tosun 72 bin 500 liralık fiyatıyla dudak uçuklattı. Geçtiğimiz sene 1 ton 42 kilogram ağılığında ‘Paşa’ isimli tosunu yetiştiren Yusuf Yücel, seneye 1 ton 700 kilogram ağırlığında hayvan yetiştirmeyi planlıyor. Yücel, dev tosunu zapt etmekte de güçlük çekiyor.

    “Şampiyon da 72 bin 500 TL’ye alıcısını buldu”

    Dev tosunun özelliklerinden bahseden besici Yusuf Yücel, “Geçen sene bin 42 kilogram ağırlığında Paşa vardı, bu sene Şampiyon bin 220 kilogramı geçti. Bu hayvan yaklaşık 6 aydır bende. 3 yaşına yakın. Hemen hemen her sene aynı uygulamayı yapıyoruz. Başlangıçta 6-7 kilodan başlıyor 12-13 kiloya kadar yem yiyor. Ama Şampiyon şu anda 16-18 kilogram aralığında yem yiyor. Diğer hayvanlara göre farklı, işkembe de büyük. Şimdiye kadar 30’dan fazla kurban sattık. Şampiyon da 72 bin 500 TL’ye alıcısını buldu. Satışlar iyi, geçen sene de aynıydı bu sene de aynı. İnşallah gelecek seneye bin 450-bin 500 kilogramı görmeyi planlıyoruz. Bu hayvanın da yaşı küçük, o kiloları görür ama biz fazla bekletmediğimiz için bu kilolarda alıcısını bulunca satıyoruz. Şimdiden elimizde birkaç hayvan var şu an canlı ağırlığı 900-1000 kilogram, inşallah bunlar gelecek sene bin 500-bin 700 kilo olurlar” dedi.

  • Uzmanı uyardı: Yavru Kangal alırken dikkat!

    Uzmanı uyardı: Yavru Kangal alırken dikkat!

    Sivas’ın dünyaca ünlü Kangal köpekleri melezleme tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Melezlenen Kangal köpeklerinin yavrularını safkan Kangal olarak satın alan vatandaşlar büyüyen yavrunun safkan olmadığı anlayınca sokağa terk ediyor. Terk edilen melez köpekler sokaklarda saldırı eğilimi göstererek, tehlike saçıyor.

    Konuyla alakalı açıklamalarda bulunan Uzman Kangal Yetiştiricisi ve Üreticisi Ümit Taşdelen, vatandaşların Kangal yavrularıyla melez ırkların yavruları arasında ki farkları ayırt etmelerinin zor olduğunu belirterek, Kangal yavrusu sahiplenmek isteyen vatandaşların ruhsatlı ve bilinçli üretim yapan çiftlikleri tercih etmeleri gerektiğini söyledi.

    Melez ırklar Kangallarla karıştırılıyor

    Taşdelen, melez ırkların saldırgan eğilimlerde bulunabildiği fakat Kangalların insanlara zarar vermeyeceğini vurgulayarak, “Kangal köpekleri melezleme aşamasına geldi. Küçükken Kangal köpeklerinin tam olarak kangal olup olmadığı anlaşılmadığı için vatandaşlar melez köpekleri Kangal köpeği diye bilinçsiz bir şekilde sahipleniyorlar. Köpek biraz büyüdükten sonra Kangal köpeği olmadığı anlaşılınca ise sokağa bırakmak zorunda kalıyorlar. Sokağa bırakılan melez köpek saldırgan olabiliyor. Bizim milli değerimiz olan Kangal köpeği kesinlikle insana zarar vermez. Yalnız melezlendiği zaman ırk yozlaşıyor buda hayvanı agresif yapıyor ve insanlara saldırmasına neden oluyor” dedi.

    Kangala hak edilen değer verilmeli

    Taşdelen, yabancı ırk köpeklere gösterilen değerin Kangallara da gösterilmesi gerekildiğini ifade ederek, “Bugün Kangal köpeklerinin melezlenmiş halini birçok sokakta görebilirsiniz. Ama bir Rottweiler bir Alman kurdu köpeğini sokakta göremezsiniz. Bu konuda vatandaşları duyarlı olmasını istiyorum. Kangal köpeği alırken ruhsata tabi olan çiftliklerden ve bilinçli üretim yapan insanlardan alsınlar. Sivas Kangal köpeği insanalar saldırmayan insan canlısı bir hayvandır. Biz Kangalı arazide ve sürü korumada istiyoruz” şeklinde konuştu.

  • Fiyatı artmayıp düşen tek sebze

    Fiyatı artmayıp düşen tek sebze

    Geçtiğimiz yıllarda kilogram fiyatı 90 liraya kadar çıkan sarımsağın fiyatı 15 TL’ye kadar düştü. Birçok meyve ve sebzenin fiyatı önceki yıllara oranla katlanarak artarken sarımsaktaki düşüşe bol üretim neden oldu. Sarımsak satışı yapan pazar esnafı hem bu yıl üretim ve kalitenin yüksek olduğunu belirtip tüketiminde arttığını söylediler.

    10 liraya kadar geriledi

    İsmail Kesülük isimli pazarcı esnafı, sarımsağın turşu ve yemeklerde vazgeçilmez olduğunu söyleyerek, “Sarımsağı son dönemlerde 50- 60 lira arasında sattık. Mart ayından itibaren yeni sarımsaklar çıktı. Şuanda tezgahlarda yerini alan sarımsak 10-15 lira arasında satılıyor. Ancak üretim daraldığı ve yaş olan sarımsaklar kuruduğu zaman fiyatlar doğal olarak artacaktır” dedi.

    Doğal antibiyotik

    Mesut Karaömeroğlu isimli Pazar müşterisi, sarımsağın fiyatının düştüğünü ifade ederek, “Üretimin bolluğundan dolayı sarımsak fiyatları düştü. Sarımsağın her türlü faydası vardır, doğal antibiyotiktir ilaç kullanacağına sarımsak kullan” şeklinde konuştu.

    “Üretim fazla olunca fiyat düşüyor”

    Covid-19 ile sarımsak tüketiminin arttığını ifade eden Ertuğrul Yeşil, “Sarımsağın şuanda kilosu 10-15 lira arasında bulunuyor. Üretim fazla olunca fiyat düşüyor. Sarımsakta tıpkı soğan gibi yemeklerde bol kullanılıyor. Korona virüs hastalığından dolayı da alışkanlık haline geldi. Sarımsağın tüketimi fazla fakat üretim daha fazla, vatandaşlarda yoğun ilgi gösteriyorlar. Yemeklerde kullanan da var, çiğ yiyen de var” ifadelerini kullandı.

  • Sivas’ta Haziran sonunda kış soğukları

    Sivas’ta Haziran sonunda kış soğukları

    Sivas’ta Haziran sonunda yaşanan düşük sıcaklık adeta kış mevsimini aratmıyor. Hava sıcaklığının 8 dereceye kadar düştüğü kent merkezinde vatandaşlar kışlık kıyafetlerini tekrardan çıkardı. Şehrin en işlek caddeleri sabah saatlerinde soğuk nedeniyle boş kaldı. Dışarı çıkanlar ise giydikleri kalın kıyafetlerle dikkat çekti. Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre Sivas’ta son 90 yılda 27 Haziran tarihlerinde ölçülen en düşük sıcaklık 5.7 derece olmuştu. Bugün ölçülen 8 derecelik hava sıcaklığı ise son 50 yılın rekoru oldu.

    “Soğuğu hissedince şok olduk”

    Kocaeli’nden gezmek için Sivas’a gelen Asuman Korkmazyürek, yazın ortasında üşüdüklerini belirterek, “Çok sıcak ve nemli bir havanın ardından bu kadar soğuğu görünce şok olduk. Üşüdüğümüz için kalın montlarla geziyoruz. Orta Anadolu’nun ne kadar serin olabileceğini bildiğim için tedbirimizi alarak montlarımızı giyindik, gerçekten üşüyoruz” dedi.

  • Eskrim Türkiye Şampiyonası, Sivas’ta başladı

    Eskrim Türkiye Şampiyonası, Sivas’ta başladı

    Türkiye Eskrim Federasyonu ile Sivas Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü organizesinde yapılan Eskrim Türkiye Şampiyonası başladı. Taha Akgül Spor Salonu’nda start alan şampiyonaya 37 ilden bin 404 sporcu katılım sağlıyor.

    U10-U12-U14 Epe Flöre kategorilerde düzenlenen şampiyonanın açılış seremonisi 30 Haziran Perşembe günü yapılacak. Heyecan dolu şampiyona 5 Temmuz Salı günü sona erecek.

  • Faydaları saymakla bitmiyor

    Faydaları saymakla bitmiyor

    Doğada kendiliğinden yetişen Sarı Kantaron bitkisi asırlar öncesinde olduğu gibi günümüzde de birçok sağlık problemine çare oluyor. Özellikle cilt hastalıklarına iyi geldiği düşünülen bitki, savaşların ilkel silahlarla yapıldığı dönemlerde askerlerin yaralarının kapanması için kullanılıyordu. Asırlar önce hekimlerin vazgeçilmesi olan bu değerli bitki günümüzde de önemini koruyor.

    Yaraları kapatıyor

    Yaralı kapatma ve yara izini azaltma özelliği ile dikkat çeken bu bitkinin sindirim ve psikolojik rahatsızlıklara da iyi geldiği düşünülüyor. Gut hastalığına da iyi geldiği iddia edilen bitki; ağrı dindirici etkisi, cilt hastalıkları, beyin gelişimi, uyku düzenleyici özelliği, yanık tedavisi, virüslere karşı bağışıklık gibi rahatsızlıkların tedavisinde de tercih ediliyor.
    Sivas’ta Sarı Kantaron bitkisini toplayıp tüketen Kadir Arslan, bu bitkinin birçok sağlık problemine iyi geldiğini belirterek, “Sarı kantaron, 30 gün saf zeytinyağında bekletilip yağa dönüştürülüyor. Kurutulup çayı yapılır. Birçok hastalığa iyi geldiği söyleniyor. Geçmişte de yara otu olarak atalarımız, dedelerimiz kullanıyorlarmış. Yanık izine açık yaralara çok iyi geldiği söyleniyor. Bende Yaz’ın toplayıp Kışın akrabalara, dostlarıma sunuyorum. Kendi elimde ki ufak tefek çiziklere sürdüğümde çabuk iyileştiriyor. Yaz aylarında bunu topluyorum, Kışında bitki çayı olarak tüketiyorum” şeklinde konuştu.

    “Fiyatı 70 veya 80 lira”

    Arslan, Sarı Kantarondan elde edilen ürünlerin 7-80 TL arasında satıldığını ifade ederek, “Elde ettiğim ürünleri arkadaşlarımla paylaşıyorum, çok mutlu oluyorlar, bilinir bir elden aldıkları için ayrıca bende çok mutlu oluyorum. Aktarlarda bulunuyor, benden isteyenlere posta yoluyla gönderiyorum. Yağının 50 mg şişelerde ki fiyatı 70 veya 80 lira arasında. Biz bunu kavanozlarla yapıyoruz, dostlarımıza dağıtıyoruz ve ticaretini yapmıyorum” şeklinde konuştu.

  • Guinness Rekorlar Kitabına aday dev mantar

    Guinness Rekorlar Kitabına aday dev mantar

    Sivas’ta Hüseyin Yıldırım isimli vatandaş, geçtiğimiz gün arkadaşlarıyla birlikte Navruz Yaylasında mantar aramaya çıktı. Yıldırım mantar topladığı sırada; çapı 35 ve çevresi 110 santimetre genişliğinde dev bir mantar buldu. Mantarı görenler şaşkınlık yaşadı. Daha önce kimsenin bu büyüklükle mantar bulmadığını söyleyen Yıldırım, dev mantarı ile Guinness Rekorlar Kitabına başvurmak istediğini söyledi.

    “Daha önceden böylesi bir mantar ile karşılaşmadık”

    Mantar hakkında açıklamalarda bulunan Hüseyin Yıldırım, “Dün sabah saat 10.00 sıralarında, köyün etrafında mantar toplamaya çıkmıştım. Mantar toplarken beyaz bir cisim gördüm, yemek tabağı sandım. Yanına gittiğim de devasa mantar olduğunu anladım. Daha önceden böylesi bir mantar ile karşılaşmadık. Topladığımız mantarlar bundan çok küçük oluyor. Köyde bulunan yaşlılara da gösterdik daha önce böyle büyük mantar görmediklerini söylediler. Köyden bazıları fotoğraf çekip sosyal medya da paylaşmışlar. Bu mantarın çapı 35 santimetre, çevresi 110 santimetre genişliğinde” dedi.

    “Guinness rekorlar kitabına başvurmak istiyoruz”

    Satmak için fiyat düşünmediğini ama Guinness rekorlar kitabına başvuracağını belirten Hüseyin Yıldırım, “Bu mantar doğada yetişen mantardır. Bu yenilebilen mantarlardan, herhangi bir hormon uygulanmamıştır dağda nasıl büyüdü ise öyledir. Guinness rekorlar kitabına başvurmak istiyoruz. Herhangi bir fiyat düşünmedim şu anda öyle bir fikrim yok, eğer alıcı bulunursa bir şeyler yaparız” diye konuştu.

  • Minareleri görüp gelenler camiyi bulamıyor

    Minareleri görüp gelenler camiyi bulamıyor

    Sivas’ın Zara ilçesi Tuzlagözü köyünde bulunan yaklaşık 1 asırlık cami, camiden uzak bir tepede bulunan 2 minaresi ile dikkat çekiyor. Cami köy meydanında bulunurken, minareler yaklaşık 300 metre mesafedeki hakim bir tepede bulunuyor. Köyde ilk yolu düşenler camiye ulaşabilmek için minareleri takip ediyor. Minarelerin yanına vardıklarında ise aradıkları camiyi bulamıyorlar.

    İlginç minarelerin hikayesi ise şöyle: Cami köyün dar bir vadi içerisinde kalan sınırlarında inşa edildi. Cami, çukur bir alanda bulunduğu için okunan ezanlar köyün açık alanda kalan kısmında duyulmuyordu. Bu nedenle camiden 300 metre uzaklıktaki hakim tepede bir minare inşa edildi. İnşa edilen minare de alçakta kalınca daha yüksek bir tepede daha uzun ikinci bir minare daha yapıldı. Bu şekilde minareden okunan ezanlar köyün tamamından işitilir oldu.

    “Minare burada cami nerede”

    Köy muhtarı Kudret Şimşek, köylerine ilk kez yolu düşenlerin durumu şaşkınlıkla karşıladıklarını belirterek, “Köyde elektriğin bulunmadığı zamanlarda köy aşağı tarafta kaldığı için minare o tepeye yapılmış. Hoca tepedeki minareye çıkıp köyün her iki tarafında ezanını duyururmuş. Köyümüze gelenler camiyi soruyor. Minareyi köyün içinden görünce camiyi orada görüp minareyi takip ediyorlar fakat camiyi bulamıyorlar. Daha sonra köylülere minare burada ama cami nerde diye sormak zorunda kalıyorlar ve o şekilde buluyorlar. Görenler özellikle fotoğraf çekiliyor minare ve caminin arasındaki mesafeyi çekiyorlar. Ziyaret gibi gelip kullanıyorlar burayı. Türkiye’de sadece bu köyde minare 150-200 metre uzaklıkta” şeklinde konuştu.

  • Akülü araba hırsızı yakayı ele verdi

    Akülü araba hırsızı yakayı ele verdi

    Sivas’ta geçtiğimiz gün Mehmet Paşa Mahallesi Kongre Caddesi’nde evinin önündeki çocuğuna ait 8 bin lira değerindeki akülü aracı bulamayan H.Y., polis ekiplerine ihbarda bulundu. Polis ekiplerinin incelediği güvenlik kamerasında şahsın akülü arabayı binadan kucağında çıkarttıktan sonra taşımakta güçlük çekince binerek uzaklaştırdığı görüldü. Polis ekipleri, kent güvenlik kameralarından hırsızın kimliğini tespit etti. A.Ç. (25) isimli zanlı düzenlenen operasyonla yakalanırken, tahrip edildiği belirlenen akülü araç sahiplerine teslim edildi.

    “Hem komik hem de utanç verici bir durum”

    Mahalle esnafı Oğuzhan Sarıkaya, “Buradan alıyor akülü aracı, ilk başta kucağına almaya çalışıyor, alamayınca üzerine biniyor. Bunu yapan 25, 26 yaşlarında kocaman adam. Bu kadar komik bir olayı yapması bence çok saçma. Daha sonrasından binip kayboluyor ortalıktan. Bu mahalle temiz bir mahalle olduğu için böyle şeyler olmuyor. Temiz ve nezih bir yer olduğu için ilk defa böyle bir şeyle karşılaştık. Hem komik bir durum hem de yapan kişi için utanç verici bir durum. Videoyu izlediğimde ilk başta kahkaha attım bir insan böyle bir şeyi nasıl yapabilir diye, daha sonrasından rezil olacağını düşündüm. Yaşanan olay çok komik bir olay. Ben olayı görmedim, haberlerden videoyu izledim ve videoyu izlediğimle konuşuyorum” dedi.