Kategori: Siyaset

  • Kılıçdaroğlu: Kavgayı bir tarafa bırakmamız lazım

    Kılıçdaroğlu: Kavgayı bir tarafa bırakmamız lazım

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Tarihimizi yeniden okumamız lazım. Kavgayı bir tarafa bırakmamız lazım. Türkiye’yi yeniden bölgesinin lideri, Türkiye’yi yeniden dünyanın saygın ülkesi haline getirmek zorundayız” dedi.

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Milli Mücadelenin kahramanlarından Albay Reşat Çiğiltepe’nin Ankara Devlet Mezarlığı’ndaki mezarını ziyaret edip, karanfil bıraktı ve dua etti. Kılıçdaroğlu, daha sonra aralarında eski başbakan Bülent Ecevit’in de bulunduğu diğer devlet büyüklerinin mezarlarını da ziyaret ederek dua etti ve karanfil bıraktı. Kılıçdaroğlu, mezarlıktan çıkışta basın mensuplarına açıklamada bulundu. Kılıçdaroğlu, bugün Albay Reşat Bey’i andıklarını belirterek şöyle konuştu:

    “Aslında Anadolu toprağının her karışı insan kanıyla sulanmış. Biz milli Kurtuluş Savaşı’nı çok zor koşullarda verdik. İnsanlar yaşamlarını bu ülke için çocukları için ülkenin geleceği için seve seve feda ettiler. Miralay Reşat, Çiğiltepe’yi almakla görevlendirilmişti, Gazi Mustafa Kemal’in talimatı vardı. ‘Çiğiltep’yi kuşattım, Mustafa Kemal aradığında yarım saatte Çiğiltepe’yi alacağız’ dedi. Yarım saat sonra Mustafa Kemal, tekrar aradığında Çiğiltepe alınmamıştı. Ve Miralay Reşat, yaşamına son verdi. 45 dakika sonra ise Çiğiltepe alınmış, düşmandan temizlenmişti. Bu gerçekleri acaba devleti yönetenler biliyorlar mı? Milli Kurtuluş Savaşı’nın hangi koşullarda verildiğini biliyorlar mı? Ayağında çarığıyla, kucağında çocuğuyla, omzunda topuyla cepheye silah taşıyan anneleri biliyorlar mı acaba? Cumhuriyet kolay kurulmadı. Her karışında acı var, gözyaşı var, Mehmetçiğin kanı var. Nasıl olur da bu gerçekler görülmez? O nedenle biz Miralay Reşat’ı, komutanımızı bugün sevgi ve saygıyla andık. Ruhu şad olsun.”

    ‘UMARIM GAZİ MUSTAFA KEMAL’İ YENİDEN OKURLAR’

    Kılıçdaroğlu, 30 Ağustos Zafer Bayramı törenlerine koronavirüs tedbirleri kapsamında kısıtlama getirildiği iddialarına ilişkin, “Bu konuda çok şey söylendi. 30 Ağustos, Lozan’a başı dik gitmenin en önemli adımıdır. Düşmanın Anadolu topraklarından kovulmasıdır. Ağır bedellerin ödenmesidir. Bu tarih için bırakın pandemiyi bu tarih için bugün milyonlarca insan hayatını vermeye hazırdır. Dolayısıyla Türkiye’yi bilmeyen, tarihini bilmeyen, Milli Kurtuluş Savaşı’nın hangi koşullarda verildiğini bilmeyen bir ekip ile tablo ile karşı karşıyayız. Bu hepimizi üzüyor. Beni de üzüyor. Umarım onlar Miralay Reşat’ı da, Gazi Mustafa Kemal’i de, Kazım Karabekir’i de, Rauf Orbay’ı da oturur yeniden okurlar” dedi.

    ‘KAVGAYI BİR TARAFA BIRAKMAMIZ LAZIM’

    İstanbul Büyükşehir Belediyesince bastırılan ‘Nutuk’ kitabının bütün bakanlara gönderilmesini istediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, “Çünkü Nutuk’ta sözü edilen kişilerin ayrıca kimler oldukları da kısa tarihleriyle anlatılmış. Dolayısıyla en azından onu okuyun. Bilin bakalım, bu savaş nasıl verildi, nasıl mücadele edildi. Osmanlı nasıl teslim alındı, İşgal altında bir İstanbul, Erzurum, Gaziantep, Kahramanmaraş; acaba bunlar Sütçü İmamı biliyorlar mı? Adını üniversiteye verdik; ama Sütçü İmam’ın hangi koşullarda mücadele ettiklerini biliyorlar mı? Onlar biliyorlar mı acaba Cumhuriyet kurulurken okuma-yazma oranının yüzde 8 olduğunu? Onlar biliyorlar mı acaba kendi deniz altımızı yapan bir Türkiye’yi ayağa kaldıran Mustafa Kemal’i ve arkadaşlarını? Kayseri’de 1925 yılında bir uçak fabrikasının kurulduğunu biliyorlar mı acaba? Geldiğimiz nokta ekonomik açıdan Türkiye’nin dışarıya bir anlamda teslim edildiği noktadır. İşimiz çok. Böyle yasaklarla falan olmaz bunlar. Hepimizin düşünmesi lazım. Tarihimizi yeniden okumamız lazım. Kavgayı bir tarafa bırakmamız lazım. Türkiye’yi yeniden bölgesinin lideri, Türkiye’yi yeniden dünyanın saygın ülkesi haline getirmek zorundayız. Bunun mücadelesini de zaten veriyoruz” diye konuştu.

  • CHP Grup Başkanvekili Engin Altay: “30 Ağustos’u yasaklayıp pandemiyle mücadele olmaz”

    CHP Grup Başkanvekili Engin Altay: “30 Ağustos’u yasaklayıp pandemiyle mücadele olmaz”

    CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, “30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarını yasaklayıp, Malazgirt Zaferi’ni kutlayarak pandemi ile mücadele olmaz.” ifadelerini kullandı.

    Altay, yazılı açıklamasında, kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamaların Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından “kutuplaştırma faaliyetlerinin yeni bir aracı” haline getirildiğini ileri sürdü.

    Millete sesleniş konuşmalarının büyük bölümünde milletin olmadığını, sadece muhalefetin bulunduğunu iddia eden Altay, “Kabine toplantıları sonrasında yapılan 14 açıklamanın 13’ünde Erdoğan, başta CHP olmak üzere muhalefete aleni hakaret ediyor. Erdoğan, kabinesini milletin sorunlarını konuşmak ve çözüm bulmak için değil, sanki muhalefet için topluyor.” görüşünü savundu.

     “Gerçeğin değil algının peşinde”

    Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın, Karadeniz’de bulunan doğal gaz rezerviyle ilgili açıklamaları dolayısıyla muhalefet partilerine teşekkür ettiğini anımsatan Altay, “Milletin lehine olan her adımın, her gelişmenin yanında olduk, olmaya da devam ederiz. Erdoğan ise her fırsatta kutuplaştırma derdinde olduğu için doğal gaz rezervi ile ilgili olarak da muhalefete saldırıyor. Gerçeğin değil algının peşinde.” değerlendirmesinde bulundu.

    Erdoğan’ın ABD Başkan adayı Joe Biden’ın sözleriyle ilgili açıklamasına işaret eden Altay, “Devletin bu işlerle görevli memurları Biden’ın açıklamalarını 7-8 ay sonra fark etti, AKP Genel Başkanı da 7-8 gün sonra Biden’ı gündemine alabildi. Biden’a sanki bir dost siteminde bulunuyor. ‘Beraber çay içtik, bunu nasıl yaparsın’ diyor. Devlet yönetiminde çay muhabbeti mi olur? Resmi olarak ne girişimde bulundun? Dışişleri Bakanlığı ne yaptı? Biden’a sert tepki bu mu?” diye sordu.

    “Tablo giderek kötü bir hal alıyor”

    Kovid-19 salgınıyla mücadelede Türkiye’nin yeni bir döneme girmesinin zorunlu olduğunu vurgulayan Engin Altay, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

    “Tablo giderek kötü bir hal alıyor. Erdoğan ‘Düğün, cenaze, taziye ve tatil gibi toplu etkinlikler, virüsün yayılma alanları haline dönüştü. Hele hele plajlar, buralar ayrı bir felaket. Buralarda yayılma alanı çok çok fazla’ diye dert yanıyor. Devleti yönetenler dert yanmaz, önlem alır. Rica ile tavsiye ile salgının önlenmesi mümkün değil. 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarını yasaklayıp, Malazgirt Zaferi’ni kutlayarak pandemi ile mücadele olmaz. Sağlık Bakanı, Bilim Kurulunu, Cumhurbaşkanı da Sağlık Bakanı’nı dinleyecek. Aksi halde Türkiye’nin daha ağır bedeller ödemesi kaçınılmaz olur. Sağlık çalışanları da giderek tükeniyor. Ayrıca sağlık çalışanlarının emeklerinin de karşılığı verilmiyor. Bir an önce Bilim Kurulunun öncülüğünde, diğer sağlık meslek örgütlerinin görüşleri de alınarak etkin, bilimsel bir mücadele programı belirlenmeli ve uygulanmalıdır. Önümüzde aylar çok daha sıkıntılı hale gelecektir.”

  • Bahçeli: Karadeniz gazı stratejik gücümüze güç katacaktır

    Bahçeli: Karadeniz gazı stratejik gücümüze güç katacaktır

    MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Karadeniz’deki doğal gaz rezervi keşfine ilişkin, “2019’da ödediğimiz 41,6 milyar dolarlık enerji faturasının, önümüzdeki yıllarda inişe geçecek olması bazılarının uykularını kaçırmıştır.” değerlendirmesinde bulundu.

    Bahçeli, yaptığı yazılı açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından müjdesi verilen Karadeniz’deki 320 milyar metreküp doğal gaz rezervi keşfini, Türkiye’nin enerji konusundaki makus ve menfi talihini yeneceği göz kamaştırıcı bir kazanım olarak nitelendirdi.

    Doğal gazda ithalata bağımlılık oranının yüksekliğinin bilinen bir gerçek olduğuna işaret eden Bahçeli, “Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılık oranının yüzde 72 düzeyinde olması elimizi zayıflatırken, bütçe dengesini ve ödemeler bilançosunu olumsuz şekilde etkilemektedir. Karadeniz’de bulunan doğal gaz yatağı ekonomik güvenliğimizi sağlam esaslara bağlarken stratejik gücümüze de güç katacaktır.” ifadelerini kullandı.

    Bahçeli, ülkenin kalkınması, gelişmesi ve zenginleşmesinin, ekonomik risklerin azalarak refahın istikrarlı artışının, vicdan sahibi her insanı memnun edeceğini, kronik sorunların çözümünde değerli ve önemli bir katkı sunacağını vurguladı.

    Bahçeli, “Enerjide yeni rezervlerin ve zengin yatakların bulunması hem kasamızı dolduracak hem de kesemizin bereketini artırarak başkalarına duyulan ihtiyacı azaltacaktır.” ifadesini kullandı. Bahçeli, şöyle devam etti:

    “Geldiğimiz bu aşamada, sondaj gemilerimiz egemenlik haklarımızdan mülhem Akdeniz ve Karadeniz’de bulunan doğal kaynakları her türlü zorluğa direnerek, dış baskıları bertaraf ederek arayış halindedir. Çıkarılmayı bekleyen daha pek çok rezerv olduğu bilinmektedir. Doğal gaz ve petrole ödediğimiz milli servetten yapılacak yüksek meblağlı tasarruflar kuşkusuz ülke ekonomisiyle birlikte vatandaşlarımıza da rahat bir nefes aldıracaktır. Ancak Türkiye’nin diriliş azminden ürken, parlak ufuklara ulaşma amacından rahatsız olan köksüzler lobisi bu defa da nice emekle bulunan doğal gaz yatağını karalamaya, küçük göstermeye, değersizleştirmeye kalkışmışlardır. Karadeniz’de belirlenip üretime ve ticarileşme aşamasına geçecek doğal gaz kuyusu, kötü niyetlilerin ipliğini bir kez daha pazara çıkarmış, vicdan ve ahlaklarının bütünüyle iflas ettiğini ibretlik şekilde gözler önüne sermiştir.”

    Bahçeli, milli kazanımlara üzülüp kayıplara sevinenlerin, Türkiye sevgilerinin buharlaştığını, tutsaklığın ruhlarına işlediğini belirterek, şunları kaydetti:

    “Her yapılanda kusur arayan, Türkiye’nin ayak bağlarından kurtuluşundan devamlı huzursuz olan menhus ve menfur çevreler milletimize husumet besleyen karanlık odaklardır. Malum zihniyetler kimi zaman dış mihrakların kalem tutan eli, kimi zaman da söz söyleyen ağızları olmuşlar fakat bir türlü adamlık hüviyetini kazanamamışlar, milli ve yerli duruş gösterememişlerdir. 2019 yılında ödediğimiz 41,6 milyar dolarlık enerji faturasının önümüzdeki yıllarda inişe geçecek olması bazılarının uykularını kaçırmıştır. Üstelik doğal gazda kendi kendimize yetme hedefinden dolayı kabus görmeye başlamışlardır. Gazın doğalını beğenmeyenler, Türkiye düşmanlarının suni ve süfli gazıyla iftira ve isnat yarışına giren ayıplı ve utanmaz yüzlerdir. Bunların budanmış kimliğini ve bozuk kişiliğini son günlerde yapılan açıklama ve yorumlardan açık seçik görmek mümkündür.”

    “Enerji geleceğin stratejik anahtarıdır”

    MHP’nin, milletin sevincine ve acısına her zaman ortak olduğunu ifade eden Bahçeli, “Bu kapsamda Karadeniz’in Tuna-1 Bölgesi’nde çıkarılan gazdan büyük bir bahtiyarlık duyuyor, Cumhurbaşkanımızı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımızı, sondaj gemilerimizde vatan sevgisiyle gece gündüz çalışan bütün kardeşlerimizi gönülden kutluyor, şükranlarımı sunuyorum. Unutmayalım ki, enerji geleceğin stratejik anahtarıdır. Bu anahtarın doğru, yerinde, isabetli ve tesirli kullanımı sürdürülebilir büyüme ve yükselme ümitlerini canlı tutacak, istikbalimizi güvenceye alacaktır.” ifadelerini kullandı.

    Giresun’daki sel

    Bahçeli, Giresun’da meydana gelen sel felaketinde şehit olanlara ve hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar dileyerek, kendilerinden haber alınamayan vatandaşların da sağ salim bulunmasını temenni etti.

    Afetten kaynaklanan zararın, devletin geniş imkanları, milli birlik ve dayanışma iradesi ile seferberlik anlayışı içinde en kısa zamanda tamir ve telafi edileceğine inandığını belirten Bahçeli, bölge insanının her zaman yanında olduklarını vurguladı.

  • Meral Akşener: Gaz, hayırlı uğurlu olsun inşallah

    Meral Akşener: Gaz, hayırlı uğurlu olsun inşallah

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Türkiye’nin Karadeniz’deki doğal gaz rezervi keşfine ilişkin, “Hayırlı olsun. Türkiye’ye dair her faydalı iş, faydalı atılan adım… İşte gaz bulundu, gazın Türkiye’ye getireceği fayda gibi her konuda elbette çok memnun oluruz.” dedi.

    Akşener, çeşitli temaslarda bulunmak üzere geldiği Çorum’un Sungurlu ilçesinde partililer tarafından karşılandı. İlçe merkezine geçen Akşener, esnafa ziyarette bulunarak vatandaşlarla sohbet etti.

    Akşener, Alaca ilçesi ve Çorum merkezde de esnaf ziyaretinde bulundu.

    Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Akşener, Türkiye’nin Karadeniz’deki doğal gaz rezervi keşfiyle ilgili şunları dile getirdi:

    “Hayırlı olsun. Türkiye’ye dair her faydalı iş, faydalı atılan adım… İşte gaz bulundu, gazın Türkiye’ye getireceği fayda gibi her konuda elbette çok memnun oluruz. Partiyi temsil eden bütün arkadaşlarımız bu konuyu kutladılar. Tersine bir cümle sarf edilmez burada. Hayırlı, uğurlu olsun inşallah.”

    “Çözüme katkıda bulunacağız”

    Akşener, farklı bir muhalefet anlayışına sahip olduklarını, bu kapsamda ziyaretler yaptıklarını belirtti.

    “Propaganda yapmıyorum, oy istemiyorum çünkü onlar seçim zamanı yapılacak iş.” diyen Akşener, esnaf ziyaretleriyle ilgili gözlemlerini şöyle aktardı:

    “Sadece ‘Derdiniz, öneriniz, eksiğiniz nedir?’ diyoruz. Çok olumlu ve fevkalede güzel bir çalışma bu. Bugün itibarıyla 65-66 ilçeyi bitirmiş olacağım. Pandemi girince ara verdik. Gördüğüm şey şu, elektrik fiyatlarından, kiraların stopajlarından, müşterinin alım gücünün düşmesinden şikayet var. Kar marjlarının düşük olmasından şikayet ediyorlar. Çalıştırdıkları elemanların maaşlarına laf etmiyorlar ama bin 160 lira sigorta parası ödüyorlar. Onunla ilgili hele şu süreçte biraz hükümetin el atması gerektiğini söylüyorlar. Tüketimin azaldığını söylüyorlar.

    Biz dikkati çekeceğiz bu konulara. Sonuç itibarıyla çözüme katkıda bulunacağız.”

    İstanbul Sözleşmesi

    Bir vatandaşın İstanbul Sözleşmesi’yle ilgili düşüncelerini sorması üzerine Akşener, “İstanbul Sözleşmesi’nde temel ortak nokta kadının sadece şiddette değil, şiddet, geri kalmışlığı, erkeklerle kazançta, ekonomide, istihdamda eşitliğin sağlanması. Kadının güçlenmesinin sağlanması. İstanbul Sözleşmesi üzerinden çıkarılan bir tartışmanın bir öznesi var, onu son derece yanlış buluyorum.” diye konuştu.

    Parti teşkilatıyla buluşacak, akşam da düğüne katılacak Akşener’e temasları sırasında partisinin genel başkan yardımcıları, bazı milletvekilleri, İYİ Parti Çorum İl Başkanı Bekir Özsaçmacı ve bazı partililer eşlik etti.

  • İYİ Parti’den müjde sonrası ilk değerlendirme

    İYİ Parti’den müjde sonrası ilk değerlendirme

    İYİ Parti Sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu, Karadeniz’de bulunan doğal gaz rezervine ilişkin “Türkiye Cumhuriyeti’nin yarınları adına milletin bu kadar zor günlerinde bir nebze olsun rahatlığına sebep olacak böyle güzel bir habere katkısı olan herkese bütün kalbimizle teşekkür ediyoruz.” dedi.

    Ağıralioğlu, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Karadeniz’de bulunan doğal gaz rezervine ilişkin açıklamalarını değerlendirdi.

    Açıklanan rezervin tahminlerin altında olduğunu belirten Ağıralioğlu, “Şunu baştan peşinen söyleyelim, bir metreküp bile bulunsa memleketimiz için bulunmuş emek edilmiş, ter dökülmüş her şey kıymetlidir.” diye konuştu.

    Ağıralioğlu, Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılığını azaltacak bu gelişmenin önemine değinerek, “Enerjide dışa bağımlılığımızı azaltacak, üretimimizde rekabet imkanlarımızı kuvvetlendirecek, cari açığımızın kapanmasına katkı sağlayacak bu teşebbüs içinde emek edilmiş her şeye teşekkür etmek bizim milletimiz, partimiz, devletimiz adına da borcumuzdur.” ifadelerini kullandı.

    Bu gelişmede emeği geçen Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı çalışanlarına ve teknik ekibe teşekkürlerini ileten Ağıralioğlu, şunları kaydetti:

    “Oluşturulan zenginliği tabii ki siyaset kendi başarısı, gayreti, alın teri olarak millete sunar, millet de buna teşekkür eder. Siyasetçilerin devlet idarecilerinin zenginlik oluşturmak görevleridir. Siyasetçilerin itibarı oluşturdukları bu zenginliği, kazandıkları bu zenginliği adil dağıtabilmeyi başarmalarında yatar. Bugün bu sevinçli haberin üzerinde gölge yapmak istemeyiz. Ama biz muhalefet partisiyiz. Bu mevzuda daha önce kulaklarımıza çalınmış nice müjdeli haberlerin arkasından hesapsızlığın hicranı düştü hissemize.”

    Bulunan rezervle ilgili kazançların adaletli dağıtılması gerektiğini belirten Ağıralioğlu, “Bir devlet, bir devlet yönetimi toplarken, bulurken, gayret ederken zenginliği dağıtırken de muhafaza etmek zorundadır. Bu mevzuda değil bütün mevzularda devletin yönetim merkezinde liyakatin olması ile alakalıdır.” diye konuştu.

    Devlet yönetiminde ciddiyet, bulunan zenginliklerin paylaştırılmasında adalet, bütün bu süreçleri organize ederken de devlet terbiyesinin gerekli olduğunu dile getiren Ağıralioğlu şöyle devam etti:

    “Enerji Bakanlığımız başta bu mevzuda üzerine düşen her şeyi layıkıyla yapan Türkiye Cumhuriyeti’nin yarınları adına milletin bu kadar zor günlerinde bir nebze olsun rahatlığına sebep olacak böyle güzel bir habere katkısı olan herkese bütün kalbimizle teşekkür ediyoruz.”

    Süreçle ilgili teknik değerlendirmelerin ilerleyen günlerde yapılacağına dikkati çeken Ağıralioğlu, “Biz İYİ Parti olarak bu süreci hassasiyetle dikkatle takip edeceğiz. Bütün bu süreç içerisinde emeği geçenlere teşekkürleri arz ediyoruz.” dedi.

  • Doğalgaz müjdesine CHP’den ilk açıklama

    Doğalgaz müjdesine CHP’den ilk açıklama

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı Karadeniz’de doğalgaz keşfiyle ilgili CHP’den ilk açıklama, Grup Başkanvekili Engin Altay’dan geldi. Altay, “Güzel bir haber aldık, hayırlı olsun” dedi.

    CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Karadeniz’de doğalgaz rezervi bulunduğunu açıklamasıyla ilgili bir paylaşım yaptı.

    Altay, “Güzel bir haber aldık. Sevindik. Enerjide dışa bağlılığımızı minimize edecek bu kaynağı en verimli bir şekilde milletimizin refahı, ülkemizin güçlenmesi için kullanmak temel görev ve sorumluluktur. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum.Hayırlı olsun. #Dogalgaz” ifadelerini kullandı.

  • AK Parti’li Ünal’dan, Kılıçdaroğlu’na tepki

    AK Parti’li Ünal’dan, Kılıçdaroğlu’na tepki

    AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, “Kemal Kılıçdaroğlu, Biden’ın açıklaması kendisine sorulduğunda alaycı bir üslup ve çirkin yakıştırmalarla Fahrettin Altun’a saldırarak konuyu geçiştiriyor.” ifadesini kullandı.

    Ünal, Twitter hesabından, “Kemal Kılıçdaroğlu, Biden’ın açıklaması kendisine sorulduğunda alaycı bir üslup ve çirkin yakıştırmalarla Fahrettin Altun’a saldırarak konuyu geçiştiriyor. Asıl soru şudur, Biden Ocak’ta ‘Erdoğan’ı sizinle devireceğini’ söylediğinde siz 7 ay boyunca neden sustunuz?” paylaşımında bulundu.

  • İYİ Parti’li Dervişoğlu: “Yapay gündemlerle meşgul olmuyoruz”

    İYİ Parti’li Dervişoğlu: “Yapay gündemlerle meşgul olmuyoruz”

    İYİ Parti Grup Başkanvekili Dursun Müsavat Dervişoğlu, Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayının Meral Akşener olacağı yönündeki iddialara ilişkin, “Türkiye’nin gündeminde çok kısa bir takvim içerisinde gerçekleştirilecek bir seçim varsa bu değerlendirmeye açıktır. İYİ Parti, bu tür konuları yetkili organlarında konuştuktan sonra karara bağlar ve ondan sonra kamuoyuyla paylaşır.” dedi.

    Dervişoğlu, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, “Türkiye derin bir ekonomik krizin pençesindeyken, piyasalardaki olumsuz gelişmeler, pandeminin yol açtığı yaraları daha da derinleştirirken, Türkiye’yi yöneten iktidar ve ortağının, gerçekleri perdeleyerek çeşitli gündemlerin peşinden koştuğunu” savundu.

    ABD Başkan adayı Joe Biden’ın, Türk siyasetiyle ilgili sözlerini değerlendiren Dervişoğlu, Türk siyasetine yön verecek yegane gücün, büyük Türk milleti olduğunu vurguladı.

    İktidarın, tepki vermesine rağmen muhalefeti “sessiz kalmakla” itham ettiğini belirten Dervişoğlu, “Şu ana kadar o hadsiz sözlerin muhatabı olan Partili Cumhurbaşkanından tek bir kelime duyan oldu mu? Bulunduğu makam, Türk Milleti’nin birliğini, bütünlüğünü ve şerefini temsil eder. İYİ Parti de bir muhalefet partisidir. O sözlerin muhatabı değildir.” ifadelerini kullandı.

    İktidarın “cambaza bak oyunu” oynadığını ileri süren Dervişoğlu, “Demokrasilerde hakem millettir ve milletimizin eli artık ‘kırmızı karta’ uzanmıştır. Bu işin dönüşü, bu iktidarın kurtuluşu yoktur. Hesap sandıkta görülecektir.” diye konuştu.

    “Türkiye’yi getirdiği nokta yalnızlıktır”

    İYİ Parti olarak, “Mavi Vatan” ile ilgili atılacak adımların her zaman destekçisi olduklarını, bundan sonra da olmaya devam edeceklerini vurgulayan Dervişoğlu, “Devletler arası değil, kişisel ilişkilerle yürütülen ve belirlenen dış politikanın, Türkiye’yi getirdiği nokta yalnızlıktır. Bu yalnızlık, bölge ülkeleriyle, milli menfaatlerimiz çerçevesinde imzalanması gereken anlaşmaların önündeki bir engel olarak görülmektedir. Bugün Mısır, İsrail, Suriye ile masaya oturabilen ve istediğini alan taraf, maalesef Yunanistan olarak görülmektedir.” dedi.

    Dervişoğlu, iktidarın 15 yıldır, Ege’deki adalarda Yunan bayrağı dalgalanmasına sessiz kaldığını öne sürdü.

    Türkiye’nin gerçek gündeminin, vatandaşın gerçek meselesinin, asgari ücretin açlık sınırının altında kalması olduğunu kaydeden Dervişoğlu, “Dolardaki her kuruş artışın, Türk milletine milyarlarca liralık yük getirdiği gerçeğini görmeyen, görmek istemeyenlerin yapacağı iş değildir Türkiye’yi yönetmek.” ifadesini kullandı.

    “İYİ Parti olarak yapay gündemlerle meşgul olmuyoruz”

    ABD Başkanı Donald Trump’ın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gibi “dünya çapında satranç oyuncusu” yabancı liderlerin bulunduğu bir dünyada Joe Biden’ın “zihnen yetersiz” olduğuna yönelik sözlerinin hatırlatılması ve “Bu sözleri onur kırıcı mı buluyorsunuz?” sorusunu Dervişoğlu, “Türkiye’yi yönetecek kişinin, ABD başkanlarının ve başkan adaylarının övgü ve yergilerine göre yol haritası tanzim etmeye kalkışmasıdır asıl onur kırıcı olan.” diye yanıtladı.

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, “Abdullah Gül’den neden bu kadar korkuyorlar?” açıklamasını değerlendirmesinin istenmesi üzerine de Dervişoğlu, “Gündemimizde olan bir konu değil. İYİ Parti olarak yapay gündemlerle meşgul olmuyoruz.” karşılığını verdi.

    Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı olarak Meral Akşener’in adının geçtiğine ilişkin soruyu da yanıtlayan Dervişoğlu, “Türkiye’nin gündeminde çok kısa bir takvim içerisinde gerçekleştirilecek bir seçim varsa bu değerlendirmeye açıktır. Ama şahsen bu değerlendirmeyi ben Müsavat Dervişoğlu olarak yapamam. İYİ Parti, bu tür konuları yetkili organlarında konuştuktan sonra karara bağlar ve ondan sonra kamuoyuyla paylaşır.” dedi.

    Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın “Maaşınızı dolar üzerinden mi alıyorsunuz?” açıklamasının hatırlatıldığı Dervişoğlu, “Türkiye’de doların her artışının iç ve dış borç toplamına getirdiği yük bellidir. Dolar 1 lira arttığında vatandaşın cebinden 500 milyar lira çıkıyor. O 500 milyar lira ile neler yapılabilir, Türkiye’nin takdirine sunuyorum.” şeklinde konuştu.

    İstanbul Sözleşmesi hakkında AK Parti’nin yapacağı toplantıya yönelik değerlendirmesinin sorulması üzerine Dervişoğlu, “Bugün tartıştıkları şey o gün gündemimizdeydi ve o gün Sayın Cumhurbaşkanı farklı şeyler söylüyordu. Şimdi birtakım taassuplardan hareket ederek, İstanbul Sözleşmesi’nin doğrularını görmezden gelmek suretiyle vehimler üzerinden bir bakış açısı geliştirmeyi, devlet aklıyla bağdaştıramıyorum.” ifadesini kullandı.

  • İYİ Parti Bursa başkanını seçti

    İYİ Parti Bursa başkanını seçti

    İYİ Parti Bursa’da merakla beklenen il kongresi bugün gerçekleştirildi. Kongrede başkanlık için Yüksel Yılmaz ve Selçuk Türkoğlu yarıştı. Türkoğlu sarı, Yılmaz mavi listeyle delegenin karşısına çıktı. Kullanılan 587 oydan 348’ini alan, Selçuk Türkoğlu seçimin kazananı oldu.

    İYİ Parti Bursa’da kongre heyecanı yaşadı. Pandemi nedeniyle bir süredir ertelenen il kongresi alınan tedbirlerle gerçekleştirildi.

    Yüksel Yılmaz ve Selçuk Türkoğlu’nın listelerinin yarıştığı kongrede mavi ve sarı liste olmak üzere iki liste delegelerin oyuna sunuldu. Mavi liste Yüksel Yılmaz, sarı listeyse Selçuk Türkoğlu’nundu.

    Kongrenin divan başkanlığını yapan İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Kamil Erozan, “Birbirimizle rekabet etmeyeceğiz. Kazanan İYİ Parti olacak, biz iktidarı devralmak için yola devam ediyoruz” dedi.

    İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İYİ Parti Bursa Milletvekili İsmail Tatlıoğlu’da ülke demokrasisini, Meral Akşener ve partisinin ayağa kaldırma mücadelesi verdiğini ifade etti.

    Kürsüye çıkan adaylardan Selçuk Türkoğlu ise konuşmasında “Türkiye’nin inatlaşmaya değil konuşmaya kavgaya değil huzura ihtiyacı var” dedi.

    Yüksel Yılmaz’da kürsü konuşmasında “Meral Akşener’i Cumhurbaşkanı yapmaya geliyoruz” ifadelerini kullandı.

  • Bahçeli: “MHP, Biden’i şiddetle lanetlemektedir”

    Bahçeli: “MHP, Biden’i şiddetle lanetlemektedir”

    MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ABD Başkan adayı Joe Biden’ın açıklamalarına ilişkin, “Sayın Cumhurbaşkanımızı devirme amacı, terör örgütleriyle birliktelik mesajı bilinmelidir ki, müttefiklik ve stratejik ortaklık örtüsünün altına asla gizlenemeyecek, çuvalı delen mızrak iki ülke arasındaki ilişkileri ağır şekilde zedeleyecektir. MHP, Joe Biden’i şiddetle lanetlemektedir” dedi.

    Bahçeli, yaptığı yazılı açıklamada, ”ABD’nin Demokrat Parti Başkan Adayı Joe Biden’in kabul edilemez skandal açıklamalarının ülke gündeminin ağırlık merkezine yerleştiğini” hatırlattı. Bugüne kadar darbelerin, müdahalelerin, krizlerin, terör eylemlerinin ve demokrasi karşıtı arayışların gerisinde kimlerin olduğu da esasen tescillendiğini belirten Bahçeli, “Bu şahsın Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığına, egemenlik haklarına, milli iradenin takdir ve tercihine saldırısı ancak düşmanlık olarak değerlendirilecektir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı devirmeyi hedeflemesi, bunu darbeyle değil de muhalefeti destekleyip seçim yoluyla yapılması gerektiğine vurgu yapması alçak bir plandır” dedi.

    ‘GÜN YÜZÜNE ÇIKARILMALI’

    Bahçeli, demokrasiye inanan hiç kimsenin ‘böylesi korkunç ve şeytani bir emeli’ cevapsız ve karşılıksız bırakmayacağını belirterek, “Türkiye’nin ne kadar büyük ve derin bir beka sorununa maruz kaldığı iyice netleşmiştir. Dış mihrak tanımlamasının hayali değil hakiki ve sahici bir tespit olduğu somut şekilde tevsik ve teyit edilmiştir. Müttefik kisvesine bürünmüş muhasım odakların kimliği ve yüz hatları açığa çıkmıştır. Biden’in iğrenç ve ilkel gayesinin hemen hemen aynısı geçtiğimiz aylarda yayımlanan Rand Corporation Raporu’nda da yer bulmuştur. Muhalefete açık destek vermekten bahseden Biden’in kimlerle, hangi zeminlerde kapalı devre irtibat ve ilişki halinde olduğu geldiğimiz bu aşamada gün yüzüne çıkarılmalıdır. Türkiye’ye karşı gittikçe yoğunlaşan siyasi, ekonomik ve diplomatik şantajların Evangelist Biden ve içimizdeki ortaklarıyla bağlantıları mutlak süratte tartışılmalı, vatan hainleri deşifre edilmelidir. Muhalefet partilerinin eften püften tepkileri, yasak savan açıklamaları, kuşkulu, kuruntulu ve karışık değerlendirmeleri tehdidin büyüklüğü göz önüne alındığında yetersiz niteliktedir. Sayın Cumhurbaşkanımızı devirme amacı, terör örgütleriyle birliktelik mesajı bilinmelidir ki, müttefiklik ve stratejik ortaklık örtüsünün altına asla gizlenemeyecek, çuvalı delen mızrak iki ülke arasındaki ilişkileri ağır şekilde zedeleyecektir” ifadesini kullandı.

    ‘GÜN MİLLİ ŞUURUN SANCAĞI ALTINDA TOPLANMA GÜNÜDÜR’

    Türkiye tam bağımsız ve bağlantısız bir ülke olduğunu vurgulayan Bahçeli, ”Türkiye’nin ABD’nin sömürgesi, örtülü operasyon sahası, tutsağı ve kolonisi kesinlikle olmayacağını’’ söyledi. Bahçeli, şunları kaydetti:

    “Biden’in aday olmadan önce yaptığı melanet konuşması yedi aylık bir maziye sahip olsa da, bu kirli şahıs Türk ve İslam düşmanı olarak ülkemize şiddet ve nefret cephesi açmıştır. Bu konuşmanın niye bugün tedavüle çıktığını, başka bir ifadeyle zamanlamasını sorgulayanlar başta CHP olmak üzere kötü niyetlidir. Demokrasiden geçinen şarlatanlar, sözde yarım aydın ve yorumcular, sanatçılar, akademisyenler, aynı zamanda zillete düşen muhalefet partileri amalı, ancaklı, fakatlı cümle kurmadan, bu ortamın kime yarayıp yaramayacağını sinsi sinsi analize tevessül etmeden Türkiye’nin tarafında ön şartsız duruş göstermek mecburiyetindedir. Gün milli şuurun sancağı altında toplanma günüdür. Aksi halde bahse konu kategorideki herkes telafisi mümkün olmayan zan ve töhmet altında kalacaklardır. Kürt kökenli kardeşlerimizin de ABD’nin tuzak ve tahriklerine asla itibar etmeyecekleri tartışmasız inancımızdır.”

    ‘YATACAK YERLERİ OLAMAYACAKTIR’

    “ABD’nin Başkan Adayı mertebesine ulaşmış müstevli artığının Türkiye üzerinde hesap yapması, siyasi ameliyatı aklından geçirmesi, kumpas peşinde koşması tam bir kokuşmuşluktur” diyen Bahçeli, Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı’nın Recep Tayyip Erdoğan olduğunu belirtti. Hükümet seçildiğini ve görevinin başında olduğunu vurgulayan Bahçeli, şunları kaydetti:

    “Bunları devirmeyi düşünmek ve dile getirmek demokrasi husumeti olmakla birlikte aleni bir suçtur. Bu suça ortaklık ve işbirlikçilik yapanların iki cihanda da yatacak yerleri olamayacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi Joe Biden’i şiddetle lanetlemektedir. ABD Demokrat Partisi’nin de aynı tutum içinde olmasını zorunlu görmektedir. Türkiye’yi uzaktan kumanda edip güdümlü ve yönetilebilir bir ülke olarak görenlerin alayı Cumhur İttifakı’nın muazzam ve müstesna iradesiyle şaşkına dönecekler, kuşkusuz kesif bir yenilgi alacaklardır. Türkiye Cumhuriyeti icazet ve izinle kurulmamış, bu vasıtalarla da kutlu geleceği tayin ve hatta tahrip edilemeyecektir. Son gelişmeler kapsamında Türk milleti kenetlenmiş bir halde onuruna, iradesine, şerefine, istiklaline sonuna kadar sahip çıkacaktır. Cumhur İttifakı vatanını, ülkesini ve milli namusu kahramanca savunacaktır. Biden ve ipotekli uşakları rezil rüsva olmaktan da kurtulamayacaklardır.”