Kategori: Siyaset

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, geçtiğimiz Ocak ayında yaşanan 6,8 büyüklüğündeki depremin ağır hasara yol açtığı Malatya’da depremzedeler için yapılan konutları yerinde inceledi.

Pütürge ilçesindeki incelemelerinin ardından helikopter ile Kale ilçesine geçen Bakan Kurum ve beraberindekiler, burada yapılan konutları inceledi. Örnek daireleri gezen Kurum, gördüğü bazı eksiklileri de yetkililere iletirken, buradaki depremzede vatandaşlarla da sohbet etti. Daha sonra Battalgazi ilçesinde Gelincik Tepesi mevkiinde yapımı süren konutları inceleyen Bakan Kurum, şantiye yetkililerinden çalışmalar hakkında detaylı bilgi aldı. Son olarak Battalgazi ilçesinde stadyumun yerine inşa edilen Millet Bahçesi’ni ziyaret Bakan Kurum, burada da inşaat çalışmaları hakkında bilgiler aldı. Türkiye’nin her bölgesinde kentsel dönüşüm çalışmaları yürüttüklerini ifade eden Bakan Kurum, “Bu anlamda Malatya, Elazığ, İstanbul, Ankara’da kentsel dönüşüm çalışmaları bizim için çok önem arz ediyor. Biz bu anlamda söz verdiğimiz şekliyle vatandaşlarımızın sağlam, güvenli konutlarda oturana dek tüm belediye başkanları, valilerimiz, milletvekillerimiz ile bu süreci götüreceğiz” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatları ile 81 ilde 81 milyon metrekare alanda millet bahçesi yapılması için harekete geçtiklerini ifade eden Kurum, şu ana kadar 71 ilde 44 milyon metrekare alanda 204 millet bahçesi için çalışmaların sürdüğünü dile getirdi. 22 millet bahçesini tamamladıklarını aktaran Kurum, kalan projelerin de yapım aşamasında olduğunu belirterek, 2023’e giden yolda 81 ilin tamamında millet bahçelerini hizmete açacaklarını söyledi. Malatya’da da 43 bin metrekare alanda inşa edilen millet bahçesinin kentin önemli bir yaşam alanı olacağını ifade eden Kurum, “11’inci ayda burayı açacağız. İçerisinde millet kıraathanesi, yürüyüş yolu, bisiklet yolu, gölet ve kapalı otoparkımız olacak. Bu çerçevede çalışmaları hızlı bir şekilde yürütüyoruz” dedi

Malatya’da 600 milyon TL yatırım bedeli ile alt yapı çalışmalarının da yapılacağını ifade ede Kurum, Beydağı Mahallesi’ndeki 500 konutluk kentsel dönüşüm projesinin ise Haziran’da ihalesinin yapılacağını ve 1,5 yılda yapımının tamamlanacağını sözlerine ekledi.

Şehirlerin yaşam kalitesini yükseltmek, vatandaşın sosyal ihtiyaçlarının giderilmesi adına tüm ekipleri ile gece gündüz demeden çalışacaklarını belirten Bakan Kurum, yürütülen projeleri de bakanlık olarak yakından takip ettiklerini söyledi.

Bakan Kurum’a inceleme gezisi sırasında Bakan Yardımcısı Fatma Varank, İller Bankası Genel Müdürü Yusuf Büyük, TOKİ Başkanı Ömer Bulut’tun yanı sıra Malatya Valisi Aydın Baruş, Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, Milletvekilleri Hakan Kahtalı, Ahmet Çakır, Bülent Tüfenkci ve Öznur Çalık, Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar ile Battalgazi Belediye Başkanı Osman Güder de eşlik etti.

AK Parti Giresun Teşkilatı, gönül seferberliği başlatarak vatandaşlardan gelen talepleri değerlendirerek çözüm için çalışmalara başladı.

AK Parti Giresun Milletvekilleri Cemal Öztürk, Kadir Aydın, AK Parti Giresun İl Başkanı Kenan Tatlı ile ilçe başkanları, istişare ve değerlendirme toplantısında bir araya geldi. Milletvekili Cemal Öztürk, toplantıya ilişkin yaptığı açıklamada, “Çalışmalarımıza devam ediyoruz. İlçe Başkanlarımızla yaptığımız değerlendirme toplantısında Giresun ve ilçelerinde mevcut sorunları ve vatandaşlarımızdan gelen talepleri görüştük. Notlar aldık. Çözüm için yapılacak çalışmaları başlattık. İlgili kurumlar nezdinde girişimlere başladık. Yeni dönemde de parti programı doğrultusunda ‘gönül seferberliği’ başlatarak maske, mesafe ve temizlik kurallarını gözeterek çalışmalara devam edileceğini teyit ettik” dedi.

Milletvekili Öztürk, gönül siyasetinin AK Parti’nin bir stratejisi olduğunu söyleyerek, “Bizler teşkilatlarımızla birlikte milletimizin gönlüne hitap ediyoruz. Bu anlayış içinde korona virüs salgını sürecinde yeni kurallarla halkımıza gideceğiz. Sosyal mesafeyi koruyarak, maske takarak gençlik, kadın kollarımız, mahalle teşkilatlarımız, ilçe teşkilatlarımız ve il teşkilatımızla birlikte sahada halkımızın içinde olacağız. Elbette kurallara uyarak bu çalışmaları yapacağız ve kimseye zarar gelmemesi için korona virüs ile ilgili tüm kuralları yerine getireceğiz” ifadelerini kullandı.

Balıkesir’in Bandırma ilçesinde İYİ Parti Meclis Üyesi Basri Ersan Kırbaş partisinden istifa ettiğini açıkladı.

Bandırma’da yerel seçimlerde İYİ Parti’den Bandırma Belediye Meclis Üyesi ve aynı zamanda Balıkesir Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi seçilen Basri Ersan Kırbaş, partisinden istifa ettiğini açıkladı. Kırbaş yaptığı yazılı açıklamada, “Son dönemlerde parti içinde yaşanan ve planlı olarak şahsıma yapılmaya çalışılan itibarsızlaştırma ve ötekileştirme çalışmaları İYİ Parti eski Milletvekili İsmail Ok’un istifasının ardından yapmış olduğum açıklamanın ardından iyiden iyiye artmıştır. Her fırsatta parti içi demokrasiyi içine sindirmiş bir yönetim olmakla övünen ilçe teşkilatımız, aynı fikir ve düşünceleri kabul etmememiz nedeniyle 8 Mart 2020 tarihinde gerçekleştirilen ilçe kongresinin ardından oluşturulan yönetim kurulu tarafından bizleri tamamen yok saymaya başladı. Kongre sonrasında yeni yönetime hayırlı olsun ziyaretinde bulunmak amacı ile istemiş olduğumuz randevuya çeşitli bahaneler ile geri dönüş bile yapılmadı. Ülkemizin içinde bulunduğu Pandemi sürecinde ilçe teşkilatımızın hiçbir şekilde halkımızın ihtiyaçları için bir şeyler yapmamış olmasına rağmen çok yoğun ve hassas bir ortamda partimi yıpratmamak ve yaşanan sorunların diyalog ile çözülebileceği inancı ile il yönetimi ile sürekli irtibat halinde kalarak süreci izlemeye devam ettim” dedi.

Belediye Meclis Üyeliği görevine bağımsız olarak devam edeceğini açıklayan Kırbaş, “Yaşanan olayların sonunda ilçe yönetiminin tavırları ve baskıları sonucu artık birlikte çalışma ortamının kalmadığını göstermektedir. Gelinen bu noktada şahsım adına istifa etmekten başka bir seçenek bırakılmamıştır. İlk günden itibarenGenel Başkanımız Sayın Meral Akşener’in önderliğinde büyük bir özveri ile yapmış olduğum çalışmalara ilçe teşkilatının amacından şaşmış yönetimi ile devam edemeyeceğimi, bundan sonraki süreçte Bandırmamıza hizmet etmem, kendilerini Büyükşehir Belediye Meclisinde temsil etmem için oy veren vatandaşlarımızın haklarını BAĞIMSIZ olarak savunmaya devam edeceğimi belirtmek isterim” ifadelerini kullandı.

Kırbaş’ın istifasının ardından İYİ Parti’nin Bandırma Belediye Meclisindeki sandalye sayısı üçe düştü.

KKTC Başbakanı Ersin Tatar, 26 Mayıs’ta Türkiye ile imzalanan İktisadi ve Mali İşbirliği Antlaşması’na ilişkin, “Türkiye’nin bize bir şeyleri dikte etmesi, bizim devre dışı olmamız diye bir durum söz konusu değildir. Yapılan düzenleme Kıbrıs Türkü’nün yararınadır” dedi.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Ersin Tatar, 26 Mayıs’ta Türkiye ile imzalanan İktisadi ve Mali İşbirliği Antlaşması’na ilişkin yazılı açıklama yaptı. Başbakan Tatar, İktisadi ve Mali İşbirliği Antlaşması ile Altyapı ve Reel Sektör İçin Mali İşbirliği Aracı (ARMA) kapsamında Türkiye tarafından Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti için ayrılan kaynakların daha etkin kullanılmasını amaçladığını belirtti. ARMA modelinin Avrupa Birliğince finanse edilen projelerde uygulanan modelin benzeri olduğunu ifade eden Başbakan Tatar, “Türkiye’nin bize bir şeyleri dikte etmesi, bizim devre dışı olmamız diye bir durum söz konusu değildir. Yapılan düzenleme Kıbrıs Türkü’nün yararınadır” dedi.

Başbakan Ersin Tatar, birlik ve beraberliğe en fazla ihtiyaç duyulduğu bir dönemden geçtiklerini vurgulayarak, “Bir taraftan başarı ile sürdürmekte olduğumuz korona virüsle mücadelemizi tedbiri elden bırakmadan, rehavete kapılmadan sürdürüyor, diğer taraftan ekonomimizi canlandırmaya çalışıyoruz. Biz inanıyoruz ki nasıl korona virüsle mücadelede halkımızla birlikte uyum içinde çalışarak bir başarıya ulaşmışsak ekonomimizi canlandırma, sorunları aşma çabalarımızda da halkımızla tüm ilgililerle birlikte çalışarak başarıya ulaşacağız” ifadelerini kullandı.

“Hedefimiz, ekonomimizi canlandırmak ve yeni bir atılım süreci içine girmesini sağlamaktır” diyen Tatar, “Benimle Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Fuat Oktay’ın 26 Mayıs’ta imzaladığımız yeni İktisadi ve Mali İşbirliği Antlaşmasının amacı da budur. Bu anlaşma içinde yer alan ARMA modelinin Türkiye tarafından Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti için ayrılan kaynakların daha etkin kullanılmasını amaçlıyor” dedi.

Başbakan Tatar, “Bilindiği üzere uzunca bir süredir herkes ya Türkiye’nin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki yatırımlar için hibe olarak ayırdığı kaynakların proje yapılmaması dolayısı ile kullanılamadığından ya da başlanan projelerin kaynak akışının durması veya diğer sorunlar yüzünden zamanında bitirilememesinden yakınıyordu. İşte ARMA modeli bunu ortadan aldırmak için kuruldu. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile Türkiye arasında KKTC’deki yatırımlar için kurulan bu model Avrupa Birliğince finanse edilen projelerde uygulanan modelin benzeridir” ifadelerine yer verdi.

“Kimse halkımızın kafasını bulandırmaya kalkışmasın, birlik beraberliğimize zarar verecek yanlış yorumlar yapmasın” diyen Başbakan Tatar, “Türkiye’nin bize bir şeyleri dikte etmesi, bizim devre dışı olmamız diye bir durum söz konusu değildir. Yapılan düzenleme Kıbrıs Türkü’nün yararınadır” dedi.

Başbakan Ersin Tatar, “Tüm hükümetlerin şimdiye kadar uyguladıkları eski sistemde de yine Türkiye sunduğumuz projelere uygunluk verir, bunların maliyetine göre hibe amaçlı kaynak ayırırdı, şimdi de öyle olacak. Ancak bu kez, kurulan mekanizma ile projelerin hazırlanmasından sonuçlanmasına kadar ciddi bir ekip çalışması, iş takibi ve sonuca gitme durumu söz konusu olacak” ifadelerini kullandı.

Uygulanacak sisteme yönelik bilgi veren Başbakan Tatar, “Şöyle ki, önce ilgili Bakanlık uygulama birimi tarafından bir proje hazırlanacak ve bu proje Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyet Maliye Bakanlığı’na iletilecektir. Tüm Bakanlıklardan gelecek projeler Maliye Bakanlığı’nda toplandıktan sonra topluca Maliye Bakanlığı tarafından Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Teknik Heyet Başkanına iletilecektir. Bu proje önerilerinin gerekli iç değerlendirmeleri, KKTC Teknik Heyet Başkanı huzurunda, ilgili Bakanlık ve KKTC Maliye Bakanlığı yetkilileri arasında yapıldıktan sonra Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği Kalkınma ve Ekonomik İşbirliği ofisine sunulacak ve burada yine KKTC yetkilileri ile bir ortak değerlendirilme yapılacak” dedi.

Ortak değerlendirme sonucunda ortaya çıkacak durumun yıllık bütçenin öncelik ve proje bazında sonlandırılması amacıyla Türkiye’nin Teknik Heyetine bildirileceğini belirten Başbakan Tatar, “Türkiye Teknik Heyeti de Hibe Protokolü ile birlikte raporunu ve projeyi Türkiye’nin Kıbrıs İşleri Koordinatörlüğüne, ardından da onay için Kıbrıs İşlerinden sorumlu Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcılığı makamına sunulacak. Onaylanan projenin hemen ihalesi yapılacak ve uygulamasına geçilecek” ifadelerini kullandı.

Başbakan Tatar, ihale ilgili Bakanlık ile ihaleyi kazanan firma arasında imzalanacağı vurgulayarak, “10 kişiden oluşacak Başbakanlık Proje İzleme Komitesi projelerin uygulanmasını izleyecek ve kontrolünü yapacak. ARMA ile kurulan model budur” dedi.

“Hedef hep ifade ettiğim üzere, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti halkının refah ve mutluluğunu artırmaktır” diyen Başbakan Ersin Tatar, “Türkiye tarafından Kıbrıs Türkü’nün yararı için yapılanları çarpıtmak, başka noktalara çekmek Kıbrıs Türkü’ne hiçbir fayda sağlamaz, aksine zarar verir” ifadelerini kullandı.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, korona virüse yakalanarak 34 haftalık bebeği sezaryenle alınan hemşire Dilek Akçabelen’in kalbinin hayatla bağını koruduğunu duyurdu.

İstanbul Mehmet Akif Ersoy Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görev yapan hemşire Dilek Akçabelen, üç yıl önce Tansu Akçabelen’le nikah masasına oturdu. Dilek hemşire, Covid-19 salgını başladığında 34 haftalık hamileydi ve doğum iznine ayrılmıştı. Çocuğunu kucağına almaya hazırlanan ve evde tüm hazırlıklarını tamamlayan 30 yaşındaki Dilek Akçabelen, yüksek ateş, sırt ve bel ağrısı şikayeti ile 11 Nisan gecesi hastaneye kaldırıldı. Nefes darlığı da yaşadığı için hastanede tedavi altına alınan Akçabelen, bebeğinin kalp atışları zayıflayınca üç gün sonra sezaryene alındı. Dilek hemşire, doktorların gözetiminde oğlunu sadece uzaktan birkaç saniye görebildi. Eşi ve kardeşleri ise telefon ile görüntülü olarak görüştü. Daha sonra durumu hızla kötüleşen Dilek hemşire, uyutularak yoğun bakıma kaldırıldı. Yoğun bakımda entübe şekilde tedavisi süren ancak sağlık durumunda bir değişiklik olmayan Dilek Akçabelen’in akciğerlerinin iflas ettiği ortaya çıktı.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Dilek hemşirenin beyin ölümü gerçekleşti” yönünde yapılan haberlerin gerçeği yansıtmadığını açıkladı. Bakan Koca, Twitter’dan yaptığı açıklamada, “Dilek hemşiremizin yakınlarının üzüntüsü dün biraz daha arttı. Covid-19’a karşı yaşam mücadelesini 11 Nisan’dan bu yana sürdüren Dilek Akçabelen hakkında maalesef teyit edilmemiş, yanlış bir haber yayıldı. Durumu öncekinden ciddi, ama kalbi hayatla bağını her şeye rağmen koruyor” ifadelerini kullandı.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, korona virüs (covid-19) salgınına yönelik denizcilik sektöründe alınan tedbirlerin başarılı bir şekilde yönetilmesi sonucunda normalleşme sürecinin hayata geçirildiğini ve turistik amaçlı gemiler ve gezinti gemilerinin de içinde bulunduğu tüm gemilerde yolcu taşımacılığını başlatacaklarını açıkladı.

Bakan Karaismailoğlu, yaptığı açıklamada yüzlerce dünya ülkesinin olduğu gibi Türkiye’nin de küresel salgından etkilendiğini, bu süreçte erken alınan önlemler ve başarılı yönetilen süreç sonrasında salgının bertaraf edilmeye başlandığını söyledi. Alınan önlemlerin denizcilik sektöründe de uygulanması ile beraber kontrollü yaşam düzeyine geçildiğini belirten Karaismailoğlu, “Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının tüm ulaşım modlarında olduğu gibi denizcilik sektöründe de yeni kararlar aldık. Tedbiri elden bırakmadan sağlık ve güven unsurunu ihmal etmeden yolcu taşımacılık sürecini başlatıyoruz. Bu kapsamda sosyal mesafe kurallarını dikkate alarak sosyal izolasyonu sağlayacak tedbirler artık hayatımızda” dedi.

Boğazlarda 20 metre altı tekneler için raporlama zorunluluğu kaldırıldı

Bakan Karaismailoğlu, normalleşme kapsamında turistik amaçlı olta balıkçılığı gemileri, gezinti cinsi gemiler ve yolcu gemilerinin de faaliyetlerine tekrar başlamasına karar verdiklerini anlattı. Gemiadamları sınavlarının da sosyal mesafe kuralları çerçevesinde tekrar başlayacağını bildiren Karaismailoğlu, gemiadamı yetiştirme kursları ve diğer eğitimlerin Milli Eğitim Bakanlığının yaygın eğitim kurumlarına ilişkin yapacağı düzenlemelere göre faaliyetlerine başlayacağını, amatör denizci ve kısa mesafe telsiz eğitim ve sınavlarının da aynı şekilde sosyal mesafe kurallarına riayet edilerek yapılacağını duyurdu.

Ege adaları ile Türkiye limanları arasındaki uluslararası yolcu taşımacılığı, ticari yat ve ilkel yapılı ahşap gemilerin seferlerinin de başlatılmasına karar verdiklerini kaydeden Bakan Karaismailoğlu, “Ayrıca salgın sürecinde kaldırılan ülkemiz limanlarına gelen yabancı bayraklı gemilere yapılan Liman Devleti Denetimleri uygulamasını tekrar başlatıyoruz. İstanbul ve Çanakkale Boğazına giriş-çıkış yapacak 20 metre altı teknelerin raporlama yapmaları zorunluluğunu da kaldırıyoruz. Söz konusu normalleşme tedbirlerini de ikinci bir karara kadar uygulayacağız” ifadelerini kullandı.

“Sektörün hak ettiği ivmeyi kazanması için tüm imkanlar seferber edilecek”

Türkiye’nin üç tarafı denizlerle çevrili ve dünyanın gıpta ile baktığı bir coğrafyaya sahip olduğunu anımsatan Bakan Karaismailoğlu, denizlerin ve denizcilerin Türkiye için ayrı bir değer olduğunu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da sektöre vermiş olduğu öneme binaen denizcilik alanında yeni ufuklar açacak yatırımların Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından hayata geçirilmeye devam ettirileceğini söyledi. Salgın sürecinde tüm sektörler gibi denizcilik sektörünün de faaliyetlerinin sekteye uğramasından dolayı büyük üzüntü duyduklarını belirten Karaismailoğlu, kontrollü hayata geçişle birlikte denizcilik sektörünün de önümüzdeki günlerde hak ettiği ivmeyi kazanması için tüm imkanlarını seferber ederek, kesintisiz bir çalışma programı ile gece gündüz bir mesai harcayacaklarını vurguladı.

ABD Başkanı Donald Trump, Haziran ayında düzenlenmesi planlanan G7 Liderler Zirvesi’ni Eylül ayına kadar ertelediğini ve üye ülkelere Rusya, Avustralya, Güney Kore ve Hindistan’ın da eklenmesini istediğini ifade etti.

ABD Başkanı Donald Trump, Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi (NASA) ve Space X’in “Crew Dragon” isimli uzay mekiğiyle ilk insanlı uçuş denemesi töreninin ardından uçakta gazetecilere G7 Liderler Zirvesi’ne yönelik açıklamalarda bulundu. Trump, “Zirveyi Eylül’e kadar erteliyorum” diyerek G7 Liderler Zirvesi’ni ertelediğini duyurdu. Trump ayrıca ABD, Kanada, Fransa, Almanya, İtalya, Japonya ve İngiltere’den oluşan gruba Rusya, Hindistan, Güney Kore ve Avustralya’nın da eklenmesini istediğini dile getirdi. Trump, “G7’nin dünyada olanları düzgün bir şekilde temsil ettiğine inanmıyorum. Bu ülkeler grubu miladını doldurdu” ifadelerini kullandı.

Trump, G7 toplantısının Eylül ayında Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurul görüşmelerinin yapıldığı dönemde gerçekleşebileceğini belirtti.