Kategori: Siyaset

  • Sakin Şehirler toplantısı Eğirdir’de yapıldı

    Sakin Şehirler toplantısı Eğirdir’de yapıldı

    Başkan Böcek, şehirlerin yurt dışında tanınırlığını arttıran farklı devletler ile iş birliği kurma ve birlikteliklerini geliştirme fırsatı sunan Cittaslow’da belediyelerle koordineli bir şekilde çalışacaklarını söyledi.

    Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cittasslow Türkiye Koordinatörü Muhittin Böcek, Türkiye Cittaslow şehirler toplantısı kapsamında üye ve aday şehirler ile Isparta’nın Eğirdir İlçesi’nde buluştu. Eğirdir Belediye Başkanı Mustafa Özer ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantıda Cittaslow Türkiye Ağı’nın genel değerlendirilmesi yapıldı. Toplantının açılışında konuşan Başkan Muhittin Böcek, bütün belediye başkanlarının destekleriyle seçildiği bu görevde güzel işlere imza atacaklarını söyledi. Çalışmalara hızla başladıklarını söyleyen Başkan Böcek, “İlk işimiz olarak Cittaslow Türkiye ofisimizi kurduk, personellerimizi görevlendirdik. Telefonları ve e-posta adreslerimizi güncelledik. Web sayfamızı ve sosyal medyamızı güncelledik. Seçtiğimiz Türkiye Komitemiz ile ilk online toplantımızı gerçekleştirdik” dedi.

    Şehirlerin tanıtımına katkı sağlıyor

    Belediyelerin, dünya genelindeki ortaklıklarda ve uluslararası ilişkilerde aktif rol almasının önem arz ettiğini aktaran Muhittin Böcek, “33 ülkede bugün itibari ile 301 şehirde uygulanan, dünyanın en güçlü belediye ağlarından biri olan Cittaslow ağında olmamız son derece önemlidir. Kentlerin çevresel, kültürel ve toplumsal değerlerinin korunmasına katkı sağlayan bu ağın üyeleri olarak, şehirlerimizde yerel kimliklerimizi koruyarak yaşam kalitemizi artırma hedefimizi sürdüreceğiz. Yeni üye ilçelerimizin katılımıyla, bu hedeflere daha güçlü bir şekilde ilerleyecek ve ülkemizi uluslararası alanda en iyi şekilde temsil edeceğiz” diye konuştu.

    Teknik gezi ve inceleme yapıldı

    Toplantıda Cittaslow Türkiye Ağı’na üye belediyelerin çalışmaları, aday belediyelerin süreçleri değerlendirildi. Aday belediyelere gerçekleşen teknik geziler ele alınırken, yapılacak çalışmalara ilişkin karşılıklı fikir alışverişinde bulunuldu. Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, toplantıya ev sahipliğinden dolayı ‘Sakin Şehir’ Eğirdir Belediye Başkanı Mustafa Özer’e teşekkür etti. Toplantıdan sonra ise Eğirdir Belediye Başkanı Özer, ev sahipliğinde teknik gezi ve inceleme yapıldı.

  • Blinken: “ABD’nin bu olaydan ne haberi vardı ne de bu olaylara dahil oldu”

    Blinken: “ABD’nin bu olaydan ne haberi vardı ne de bu olaylara dahil oldu”

    ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Mısır temaslarına başladı. Başkent Kahire’de Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ile görüşen Bakan Blinken, ardından Mısır Dışişleri, Göç ve Yurtdışı Mısırlılar Bakanı Badr Abdellaty ile ikili ve heyetlerarası görüşme gerçekleştirdi. İki bakan daha sonra ortak basın toplantısı düzenledi. Blinken, Hizbullah’ın kullandığı çağrı cihazları patlatılarak gerçekleştirilen saldırıdan ABD’nin önceden haberdar olduğuna ilişkin iddiaları reddederek, “ABD’nin bu olaydan ne haberi vardı ne de bu olaylara dahil oldu. Hala bilgi topluyor, gerçekleri öğrenmeye çalışıyoruz. Genel anlamda tüm tarafların Gazze’de çözmeye çalıştığı çatışmayı tırmandıracak adımlardan kaçınmasının önemi noktasında çok net olduk ve net olmaya da devam ediyoruz” dedi.

    “Anlaşmanın 18 maddesinden 15’inde mutabık kalındı”

    ABD Dışişleri Bakanı Blinken, İsrail-Hamas savaşını sona erdirecek Gazze’de ateşkes ve esirlerin serbest bırakılması anlaşmasının Orta Doğu genelinde şiddeti kontrol altına almak için en iyi yol olduğunu ifade ederek, son bir 1.5 ay içinde müzakerelerde bazı ilerlemeler kaydedildiğini söyledi. Blinken, “Ateşkesin Gazze’deki insani krizi sona erdirmek için ve bölgesel istikrara yönelik riskleri ele almak için en iyi şans olduğunu biliyoruz. Anlaşmanın 18 maddesinden 15’inde mutabık kalındı, geri kalan konuların ise çözülmesi gerekiyor” dedi.

    “Lübnan ila dayanışma içindeyiz”

    Mısırlı Bakan Abdellaty ise, Philadelphi Koridoru ve Refah Sınır Kapısı’nın Filistin tarafından işletilmesi de dâhil olmak üzere Gazze sınırındaki güvenlikle ilgili 7 Ekim öncesi kurallarda herhangi bir değişiklik yapılmasını kabul etmeyeceklerini söyledi. Aynı zamanda Mısır’ın dün gerçekleştirilen siber saldırı ile sarsılan Lübnan ile dayanışma içinde olduğunu kaydeden Abdellaty, bu olayı Lübnan’ın egemenliğine karşı bir “saldırı” olarak gördüğünü belirtti. Mısırlı Bakan, ayrıca İsrail’in Gazze saldırganlığının ateşkes yoluyla sona erdirilmesinin bölgedeki tansiyonun düşürülmesi için çok önemli olduğunu sözlerine ekledi.

  • 16 valinin görev değişikliği Resmi Gazete’de yayımlandı

    16 valinin görev değişikliği Resmi Gazete’de yayımlandı

    Vali atama kararnamesi, Resmi Gazete’de yayımlandı. Yeni kararnameye göre 16 ilin valisi değişti, 12 ilin valisi mülkiye başmüfettişliğine atandı. İstanbul, Ankara, Bursa, Hatay’da görevli 5 kaymakam, vali oldu.

    GÖREVDEN ALINAN İSİMLER

    Kırşehir Valisi Hüdayar Mete Buhara, Bolu Valisi Erkan Kılıç, Amasya Valisi Yılmaz Doruk, Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, Burdur Valisi Türker Öksüz, Karaman Valisi Hüseyin Engin Sarıibrahim, Çorum Valisi Zülkif Dağlı, Sakarya Valisi Yaşar Karadeniz, Gümüşhane Valisi Alper Tanrısever, Artvin Valisi Cengiz Ünsal, Manisa Valisi Enver Ünsal ve Şırnak Valisi Cevdet Atay görevden alınarak Vali-Mülkiye Başmüfettişliğine atandı.

    16 İLİN YENİ VALİSİ

    – Konya Valisi Vahdettin Özkan Manisa Valiliğine,

    – Kırklareli Valisi Birol Ekici Şırnak Valiliğine,

    – Uşak Valisi Turan Ergün Artvin Valiliğine,

    – Isparta Valisi Aydın Baruş ise Gümüşhane Valiliğine,

    – İçişleri Başkanlığı Teftiş Kurulu Başkanı İbrahim Akın Konya Valiliğine,

    – Göç İdaresi Başkan Yardımcısı Önder Bakan Amasya Valiliğine,

    – Mülkiye Başmüfettişi Ali Çalgan Çorum Valiliğine,

    – İçişleri Bakanlığı Personel Genel Müdür Yardımcısı Tülay Baydan Bilgihan Burdur Valiliğine,

    – İller İdaresi Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Fatih Çiçekli Karaman Valiliğine,

    – Vali-Mülkiye Başmüfettişi Abdullah Erin Isparta Valiliğine,

    – Vali-Mülkiye Başmüfettişi Rahmi Doğan Sakarya Valiliğine,

    – Bursa-Gemlik Kaymakamı Uğur Turan Kırklareli Valiliğine,

    – İstanbul-Sancaktepe Kaymakamı Ahmet Karakaya Bitlis Valiliğine,

    – Hatay-İskenderun Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek Kırşehir Valiliğine,

    – İstanbul-Ümraniye Kaymakamı Abdulaziz Aydın Bolu Valiliğine,

    – Ankara-Etimesgut Kaymakamı Naci Aktaş Uşak Valiliğine atandı.

  • Türkiye-İsveç Güvenlik Mekanizması toplantısı ertelendi

    Türkiye-İsveç Güvenlik Mekanizması toplantısı ertelendi

    İsveç Dışişleri Bakanı Maria Malmer Stenergard ve Adalet Bakanı Gunnar Strömmer’ın bugün gerçekleştirilmesi beklenen Türkiye ziyareti iptal oldu.

    İsveçli yetkililer tarafından yapılan açıklamada, bakanları taşıyan uçakta Türkiye’ye giderken teknik bir sorun yaşandığı ve uçağın Stockholm’e döndüğü belirtildi. Uçağın geri dönmesi nedeniyle Türkiye ve İsveç arasında yapılması planlanan Güvenlik Mekanizmasının ilk toplantısının ertelendiği bildirildi. İsveç Dışişleri Bakanlığı, toplantı için yeni bir tarih belirleneceğini açıkladı.

    Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın katılacağı Güvenlik Mekanizması toplantısı çerçevesinde, başta terörle mücadele konuları olmak üzere ikili, bölgesel ve uluslararası güvenlik konularının ele alınması planlanmıştı.

    Temmuz 2023’te NATO Vilnius Zirvesi sırasında iki ülke arasında “Güvenlik Mekanizması” kurulmasına karar verilmişti.

  • Erdoğan: Anayasa’nın ilk dört maddesi ile ilgili tartışma yok

    Erdoğan: Anayasa’nın ilk dört maddesi ile ilgili tartışma yok

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara’da düzenlenen Yurtdışı Müteahhitlik Hizmetleri Başarı Ödülleri Töreni’de konuştu.

    HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun “Anayasa’da değişmez madde olmamalı” açıklaması siyasette tartışmalara neden olmuştu.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, anayasa tartışmalarına ilişkin, “Anayasa’nın ilk dört maddesi ile ilgili tartışma yok.” diyerek son noktayı koydu.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonomiye ilişkin de önemli mesajlar verdi.

    “ÇİN’DEN SONRA İKİNCİ SIRADAYIZ”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:

    Türkiye’nin en güçlü olduğu alanların başında müteahhitlik sektörü geliyor. Dünyanın en büyük 250 uluslararası müteahhitlik listesinde ülkemiz 43 firma ile temsil ediliyor. Firma sayısı itibarıyla Çin’den sonra ikinci sıradayız.

    Bu sene proje gelirlerinden firmalarımızın aldığı payda kısmı bir düşüş oldu. Bu düşüşü gelecek yıllarda süratle telafi edeceğimize inanıyorum. Koronavirüs salgınıyla beraber bozulan global dengelerin hala yerine oturmadığını görüyoruz. Son 70 yılın zirvelerini gören enflasyonun sorun olmaktan çıkmasının biraz daha zaman alacağı anlaşılıyor. Dünyanın farklı coğrafyalarında hemen her gün yeni bir çatışmayla karşılaşıyoruz.

    “İTİBARSIZLAŞTIRILMAYA ÇALIŞILIYOR”

    Bugüne kadar inşaat sektörünün gelişmesine her adımımız itibarsızlaştırılmaya çalışılıyor.

    Müteahhitlik firmalarımızın yurt dışında yazdığı başarı hikayesi görmezden gelindi. İnşaat alanında her hamle 250’den fazla alt sektörü ilgilendiriyor. Sadece ülkemizde 6 milyon insan doğrudan ve dolaylı olarak bu sektörden geçimini sağlıyor.

    Firmalarımızın yurt dışında aldığı işler hem ülkemize döviz kazandırmakta hem de Türkiye’nin marka değerini yükseltmektedir.

    Sadece ekonomimize değil ülkemizin dünya üzerindeki itibarına da büyük katkı sağlıyorsunuz. Türk dış politikası uzun yıllar içe dönüktü. Risk almayalım, kimseyi ürkütmeyelim anlayışı Türkiye’yi uzun yıllar tribünlere mahkum etti. İçe kapanıklığın faturasını halen ödüyoruz.

    “KATBEKAT ARTTI”

    2002 yılında göreve geldiğimiz dönemde ihracatımız 36 milyar dolardı. Biz bunu 7 kat artışla 256 milyar dolar çıkardık. Bugün Türk ürünlerinin girmediği hiçbir ülke kalmadı.

    Turizmde göreve geldiğimizde 13 milyon turist sayısından 56,7 milyon turist rakamına ulaştık. Son 20 yılda ekonomimiz ortalama yüzde 5,4 büyüdü. Milli gelirimiz ilk kez 1,1 trilyon doları aştı. Artık trilyonu konuşuyoruz. Uluslararası yatırımlarda 270 milyar dolar sınırına yaklaştık. Yurt dışı müteahhitlik hizmetlerinden göz kamaştıran bir başarı yakaladık. Ekonomik ilişkilerimizde kat be kat artış yaşandı.

    “DÜNYANIN HER YERİNDEYİZ”

    2024 Türkiye’sini 30-40 öncesinin kalıplarına mahkum etmek haksızlıktır. Dünya değişirken yeni güç merkezleri ortaya çıkarken biz de kendimizi buna adapte etmek mecburiyetindeyiz. Dünyanın her yerinde var olmalıyız.

    Dış politikamızı bölgesel ve küresel meselelerindeki tutumumuzu anlatıp da inatla çarpıtanlar olduğunun farkındayız. Biz bunlara kulak asmıyoruz. Türkiye’yi bölgesel ve küresel bir ağırlık merkezi haline getirmek için her imkanı değerlendiriyoruz.

    Türkiye’nin dış politikada kendine yeni rotalar keşfetmesi tenkit edilecek değil takdir edilecek, övgüyle karşılanacak bir çabadır.

    “BRICS’LE DİYALOG GELİŞECEK”

    Yüzümüz batıya dönük ancak doğuyu da ihmal etmeyeceğiz.

    YENİ ANAYASA TARTIŞMASI

    Darbe anayasasının yapılan tüm değişikliklere rağmen Türk demokrasisine yakışmadığını hepimiz biliyoruz. Maksimalist söylemler tartışmalara ket vurur.

    Siviller eliyle yapılmış, tamamen sivil iradenin ürünü bir anayasa, 15 Temmuz gecesi göğsünü tanklara siper eden kahraman milletimize karşı borcumuzdur. Anayasanın ilk dört maddesiyle ilgili bizim açımızdan herhangi bir tartışma yoktur. Cumhur İttifakı’nın böyle bir sıkıntısı, derdi de yoktur. Biz mümkün olan en geniş toplumsal mutabakatla yeni anayasa sürecini yönetmek ve başarıyla neticelendirmek arzusundayız. Milletimizi darbe anayasasından kurtarmak, Türkiye’nin önünü açmak istiyoruz. Siyaset kurumunun da yapıcı ve mutedil yaklaşması gerektiğine inanıyoruz.

     

    NTV

  • Erdoğan’dan Lübnan Başbakanı’na taziye telefonu

    Erdoğan’dan Lübnan Başbakanı’na taziye telefonu

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Lübnan Başbakanı Necib Mikati ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi.

    Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, görüşmede Cumhurbaşkanı Erdoğan, Lübnan’da düzenlenen saldırıyla ilgili üzüntülerini ifade etti, saldırıda yaşamını yitirenlere rahmet, yaralananlara acil şifa dileğinde bulundu.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca, İsrail’in çatışmaları bölgeye yayma çabalarının son derece tehlikeli olduğunu, İsrail saldırganlığını durdurmak için gayretlerin devam edeceğini söyledi.

  • Osman Aşkın Bak: “Türkiye spor devrimi yaşamaktadır”

    Osman Aşkın Bak: “Türkiye spor devrimi yaşamaktadır”

    Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, bir dizi ziyarette bulunmak üzere geldiği Kayseri’de “Özümüzden Geleceğe” sloganı ile düzenlenen Türkiye Buluşmaları’na katıldı. Burada konuşan Bakan Bak; gençlere dokunmanın çok önemli olduğunu söyleyerek, “Belediye başkanları 14-15 yaşındaki bir gençle spor vasıtasıyla diyaloğunu rahat bir şekilde gerçekleştirebilir. Benim tavsiyem; sporla beraber gençlere dokunmak çok önemli. Yapacağınız spor okullarıyla, gerçekleştireceğiniz etkinlikler ile onlara vereceğiniz formalarla, malzemelerle, belediyemizin etkinlikleriyle evlere girmeniz çok kolay. Onlara dokunmanız çok kolay. Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak bizim en önemli işlerimizin bir tanesi de çağımızda çok büyük bir sorun olarak karşımıza çıkan bağımlılıkla mücadele. Dijital bağımlılıkla mücadele, uyuşturucu ve kötü alışkanlıklar mücadele. Bunun en önemli argümanı da sporu kullanmaktır. Sporun iyileştirici ve birleştirici gücünü kullanmak. Amatör spor kulüplerine destek olmak, okullardaki spor faaliyetlerini artırmak hepimizin görevi. Belediye başkanlarına da bu noktada önemli görevler düşüyor. Bunu birlikte yapmamız lazım” dedi.

    “Türkiye spor devrimi yaşamaktadır”

    Bak, “Cumhurbaşkanımızın sporun içerisinden gelmesi, gençleri çok anlaması sebebiyle gerçekten bir spor devrimi de yaşamaktadır. Türkiye’nin dört bir yanında modern stadyumları, yüzme havuzları, kapalı spor salonları ve atletizm tesisleri gibi binlerce eser ile beraber milletimizin hizmetinde. Özellikle Yüzme Bilmeyen Kalmasın Projesi çerçevesinde 11 milyon çocuğumuza yüzme öğrettik. Türkiye’nin dört bir yanında olimpik ve yarı olimpik yüzme havuzları kazandırdık. Burada gençlerimize yüzmeyi öğretiyoruz. Ailenin en çok memnun olduğu konulardan bir tanesi de yüzme havuzlarına gelmeleri. Bunu dönüşü de bizim için çok önemlidir. Belediye başkanlarımız da bu noktada havuzlar ve tesisler yapıyorlar. Buralarda gençlerimize dokunuyoruz. Gençlerimizi bu noktada kötü alışkanlıklardan uzaklaştırmak için bu tesisler çok önemli. Çocuklarımıza hizmet etmeye devam edeceğiz. İşte bu nedenle AK Parti gençlerin partisi, milletin partisidir. Eser siyasetiyle beraber bugün de teşkilatlarımızla beraber sahada olacağız” ifadelerini kullandı.

  • Milli teknoloji hamlesine vurgu yapan Bakan Kacır: “İsrail Lübnan’da binlerce cihaza yerleştirdiği patlayıcıları eş zamanlı olarak patlattı”

    Milli teknoloji hamlesine vurgu yapan Bakan Kacır: “İsrail Lübnan’da binlerce cihaza yerleştirdiği patlayıcıları eş zamanlı olarak patlattı”

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, bir dizi programa katılmak ve çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere Mardin’e geldi. AK Parti’nin 81 şehirde milletvekilleri, başkanları, il yönetimleri, ilçe başkanları, ilçe yönetimleri, mahalle başkanları ve mahalle yönetimleri ile hep birlikte vatandaşlarla buluştuğunu belirten Bakan Kacır, ”Türkiye buluşmalar başlığıyla milletimizin dertlerini dinliyor ve her daim olduğu gibi bu dertlere çare olacak olan yine Ak Parti iktidarı olduğu bilinciyle Allah’ın izniyle hizmetlerimizi projelerimizi bir bir hayata geçirmeye devam ediyoruz. Bu gün gün boyu hem buluşacağız hem kalkınma ajanslarımızın gerçekleştirdikleri projelerin açılış törenini gerçekleştireceğiz. Organize Sanayi Bölgemizde toplu temel atma töreni yapacağız” diye konuştu.

    Mardin’e Türkiye’nin iki astronotu ile birlikte geldiklerini ifade eden Bakan Kacır, ”Onlar şimdi gün boyunca okullarda öğrencilerimizle buluşuyorlar. Onlarla birlikte Kasımiye Medresesinde insanlarımızla buluşup Türkiye ekonomisini atmakta olduğumuz adımları önümüzdeki dönemde özellikle yatırım, istihdam, üretim, ihracat rotasında hep birlikte neler yapabileceğimizi istişare edeceğiz. 22 yıllık AK Parti iktidarları döneminde Cumhurbaşkanımızın liderliğinde asırlık hizmetlere imza attık. Sanayi ve teknoloji alanında yapılan işler AK Parti iktidarları döneminde Türkiye hem bölgenin hem dünyanın önemli üretim merkezlerinden biri haline geldi. Türkiye bugün pek çok alanda Avrupa’da üretimde bir numaradır. Beyaz eşya üretiminde Avrupa birincisi, dünya ikincisi bir ülkeyiz. Ticari araç üretiminde Avrupa birincisiyiz, güneş paneli üretiminde Avrupa birincisiyiz, çimento üretiminde Avrupa birincisiyiz, demir çelik üretiminde Avrupa’da ilk iki ülkeden biriyiz, askeri sınıf insansız hava aracı üretiminde dünya birincisiyiz. Bütün bunlar gayretle emekle olur, projelerle olur. Organize sanayi ve endüstri bölgelerinde Türkiye’nin 4 bir yanında yükseltmekle mümkün oldu. OSB sayılarını AK Parti dönemlerinde 192’den 362’ye çıkardık. OSB’lerde istihdam edilen kardeşlerimizin sayısını 415 binden 2 milyon 700 bine çıkardık. Toplam sanayi istihdamını 3 milyon 900 binden 6 milyon 700 bine çıkardık. OSB’lerde tüten bacaların fabrika sayılarını 11 binden 58 bine bu dönemde yükselttik. Bütün bunlarla birlikte Türkiye’nin dört bir yanında endüstri bölgeleri üretimi merkezi haline getirdik. Türkiye’de 45 endüstri bölgemiz var. Sanayi üretiminin yanında Ar-Ge’ye öncelik verdik. Sanayinin katma değer oluşmasında teknolojiyi geliştirmeye öncelik verdik. Ar-Ge insan kaynağımızı 29 binden 272 bine yükselttik. Türkiye’nin adeta bir Ar-Ge ordusu var artık. Bugün dünyanın dikkatle takip ettiği dostlarımızın heyecan ve gıpta ile hasımlarımızın endişeyle takip ettiği savunma sanayimiz bu Ar-Ge faaliyetleri sayesinde bu günlere geldi. Savunma sanayide Türkiye ihtiyaçlarının yüzde 80’ini yurt dışından ithal etmek zorunda kalan bir ülke iken, piyade tüfeği dahi kendi imkanlarıyla üretmeyen bir ülke iken, bu gün savunma sanayinde yaygın ihtiyaç duyduğumuz tüm kritik sistemleri platformları kendi imkanlarımızla geliştiren ve üreten bir ülke olduk” şeklinde konuştu.

    İsrail’e saldırısını yorumladı

    Bakan Kacır konuşmasında dün İsrail’in Lübnan’a yaptığı saldırıyı da değerlendirdi. Kacır, “Dün bir hadise yaşandı, görünen o ki İsrail Lübnan’da binlerce cihaza yerleştirdiği patlayıcıları eş zamanlı olarak patlattı. Bu yaşanan hadise aslında milli teknoloji hamlesinin ne kadar hayati ve önemli olduğunu bize bir kez daha gösterdi. Her zaman ifade ediyoruz; sadece savunma sanayinde değil, haberleşme teknolojilerinde, finans teknolojilerinde, sağlık teknolojilerinde, tarım teknolojilerinde ve gıda teknolojilerinde velhasıl tüm teknoloji alanlarında aynı seferberlik profili hareket etmek ve teknolojileri kendi yerli ve milli imkanlarımızla geliştirmek ve üretmek zorundayız. Bu bizim için bir tercih değil mutlak bir gereksinimdir ve bu anlayışla çalışmalarımızı sürdürüyoruz ve istiyoruz ki bu yolculuk Türkiye’nin 81 şehrinde yükselsin. 81 şehrindeki gençlerimiz bu yolculukta bizimle yol arkadaşlığı yapsın, bu anlayışla dünyanın en büyük teknoloji festivalleri bu ülkede gerçekleştiriyoruz. Bu yıl 2-6 Ekim’de Adana’da finallerini yapacağız. Teknofest’te 777 bin takımda 1 milyon 600 bin gencimiz başvurdu ve şehrimizin tümünde Teknofest adeta bir toplumsal seferberliği, bir toplumsal dip dalgaya dönüştü. Bütün bunlar geleceğimiz adına bizim için öz güven ve inanç kaynağı. Bugüne kadar Türkiye’nin üretim ve kalkınma yolculuğunda Mardin’i asla geride bırakmadık. Mardin’de OSB’lerimizin sayısını birden üçe çıkardık. OSB’lerdeki istihdamın bin 200’den 6 bin 630’a çıkardık. OSB’lerde üretimde olan tesis sayısını 57’den 168’e yükselttik. Bugüne kadar Mardin’de OSB’lerin altyapı çalışılmaları için Bakanlık olarak 2 milyar 100 milyon kaynak ayırttık. OSB’lerde tüm parseller üretime geçtiğinde 9 binden fazla Mardinli kardeşimiz istihdam edilecek. Aynı şekilde sanayi sitelerine kredilerde destek olduk. Ve destek olduğumuz sanayi sitelerinde 2 bin 700’de fazla kardeşimiz istihdam ediyor. verdiğimiz yatırım teşvikleriyle bin 700’den fazla yatırımda 46 milyar yatırım tutarında yatırımın Mardin’e kazandırılmasının ve yüz 8 binden fazla istihdamın önünü açtık. KOSGEB doksanlı yıllarda kurulmuş bir müesseseden söz ediyoruz. Fakat, 2000 yıllara kadar Mardin’de KOSGEB’den destek alan Kobilerin sayısı iki parmağını geçmiyordu. AK Parti döneminde Mardin’de 12 bin 700’den fazla kobimize 3 milyar 100 milyon TL destek olduk. TÜBİTAK eliyle Mardin’de 83 milim insanımıza ve iki Ar-Ge projesine 47 milyon TL destek sağladı. 11 yaşından itibaren bu ülkenin özel yetenekli çocuklarını tespit ediyoruz. Şehir şehir, ilçe ilçe, kasaba kasaba ve köy köy bu ülkede geleceğin Aziz Sancarları geleceğin Selçuk Bayraktar’lar yetişsin anlayışıyla tek tek gençlerimizi, çocuklarımızı tespit ediyor ve onları deneyap teknoloji atölyelerinde teknoloji geliştirme yolculuğuna davet ediyoruz. Mardin’de de deneyap teknoloji atölyemizi kurduk ve gençlerimizle de eğitim programlarını sürdürüyoruz. Dicle Kalkınma Ajansımızın eliyle 262 bölgesel kalkınma projesine Mardin’de 732 milyon TL destek verdik. Cazibe merkezlerimiz programında 7 projeye 317 milyon TL, KOSGEB’de 6 projeye 54 milyon TL destek oldu. Yine bölge kalkınma idaresi eliyle 95 projeye Mardin’de 642 milyon TL destek sundu. Dicle Kalkınma Ajansımız 415 milyon lirayla destek oldu ve toplam 520 milyon TL yatırım tutarı olan 17 tesisin açılışını inşallah Mardin’de gerçekleştireceğiz. GAP bölge kalkınma idaremizin de 6 projesini imza törenini hep birlikte inşallah gerçekleştireceğiz ve organize sanayi bölgemizde 1 milyar 865 milyon TL yatırımla hayata geçecek ve 300’den fazla Mardinli kardeşimizin istihdamına vesile olacak 17 tesisin temellerini hep birlikte atacağız” ifadelerini kullandı.

  • YRP’den yeni anayasa açıklaması

    YRP’den yeni anayasa açıklaması

    Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Kılıç, Genel Başkan Fatih Erbakan başkanlığında Genel Merkez binasında gerçekleştirilen Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından basın açıklamasında bulundu. Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan ile DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın gerçekleştirdiği görüşmeye değinen Kılıç, Babacan’ın parti yöneticileriyle gerçekleştirdiği ziyarette Türkiye gündeminin değerlendirildiğini belirterek, “1 Ekim tarihinde TBMM, yeni yasama yılının açılışını gerçekleştirecek. DEVA, Yeniden Refah Partisi ve diğer siyasi partilerin TBMM’de yapılacak çalışmalarla Türkiye’nin gündemine daha fazla tesir etmeleri, insanlarımızın refahına daha fazla katkı sağlayacak iş birliklerini geliştirmeleri yönünde fikir alışverişinde bulunulmuştur. Türkiye’deki elbette iktidar partileri olduğu gibi muhalefet partileri vardır. Bütün bu partilerin varlığı çok partili siyasal hayatın en temel gerekliliğidir. Yeniden Refah Partisi bu partiler arasında önemini koruyan ve her geçen gün üye sayısıyla birlikte önem katsayısını da artıran bir siyasi parti olarak tezahür etmektedir. Tüm siyasi partilerin iktidar karşısında Türkiye adına doğruları söylemeleri, siyasetin de, hukukun da, vicdanın da gereğidir. Yeniden Refah Partisi bu doğrultuda doğruya doğru, yanlışa yanlış stratejisini baştan itibaren ortaya koymuş; iktidarın doğrularına doğru derken, yanlışlarını da açık sözlülükle eleştirmekten geri durmamıştır” açıklamasında bulundu.

    “Dünyanın ve bölgemizin yeni bir krize ihtiyacı yoktur”

    Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ile Amerika Birleşik Devletleri (ABD) arasında imzalanan Ortak Savunma İş Birliği Antlaşması’nın Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne (KKTC) yönelik ciddi bir tehdit mahiyetinde olduğunu ifade eden Kılıç, “NATO müttefikimiz ABD’nin Akdeniz’de tansiyonu yükseltmeye matuf GKRY ile sınırlı böyle bir adım atmasını tasvip etmiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin ABD ile GKRY arasındaki antlaşmanın etkisizleştirmesi yönünde atacağı tüm adımları destekliyoruz. GKRY ile ABD arasındaki bu antlaşma, bölgeyi istikrarsızlığa sürükleyecektir. Doğu Akdeniz’deki maden rezervleri, hidrokarbon yatakları, petrol ve kömür rezervleri ve doğalgaz rezervleriyle ilgili olarak ABD’nin GKRY ile Türkiye ve KKTC’yi yok sayan yakınlaşması bölgedeki ilişkileri bozucu mahiyetindedir. Dünyanın ve bölgemizin yeni bir krize ihtiyacı yoktur” değerlendirmesinde bulundu.

    “Yeniden Refah Partisi, Anayasa’nın 1,2,3 ve 4. maddelerinin tartışmaya açılmasına olumlu yaklaşmamaktadır”

    Bir gazetecinin HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun Anayasa’nın 4. maddesi ile ilgili ifadelerini Yeniden Refah Partisi’nin nasıl değerlendirdiğini sorması üzerine Kılıç, şu cevabı verdi:

    “Yeniden Refah Partisi, Anayasa’nın 1,2,3 ve 4. maddelerinin tartışmaya açılmasına olumlu yaklaşmamaktadır. Türkiye’de anayasa değişimini herhangi bir partiye göre yapmak mümkün değildir. Değişimi toplumun herhangi bir kesimine göre yapmakta mümkün değildir. Anayasalar temel metinlerdir. Toplumsal uzlaşılar ve sözleşmelerdir. Anayasa’nın toplumun genelinin heyecan ve hissiyatını yansıtan ve hepimizi bir arada tutan maddeleri içermesi gerekmektedir. Anayasa, TBMM’de de yapılacak olsa, TBMM’de oylandıktan sonra referanduma da taşınacak olsa toplumun genelinin görüşlerini yansıtmak mecburiyetindedir. Hiçbir beşeri metin kutsal, kusursuz ve eksiksiz değildir. 100 maddenin 99’una katılır, birinden rahatsızlık duyabilirsiniz, bu herkes için geçerlidir. Öyleyse çoğunluğun uzlaşını yansıtan ve bizi bir arada tutan anayasa metinlerine sahip çıkmak hepimiz için gerekliliktir. Türkiye’nin başkentini, resmi dilini, milletin temel değerlerini, devlet şeklimizin cumhuriyet olduğunu tartışmanın hiçbirimize bir faydası yoktur. 4. maddeyi ortadan kaldırmak, diğer üç maddeyi tartışmaya açmak anlamına gelecektir. Türkiye’nin bugün ihtiyacı bu değildir.”

  • Sözcü Çelik’ten Lübnan saldırısına tepki

    Sözcü Çelik’ten Lübnan saldırısına tepki

    AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, partisinin Ankara İl Başkanlığı tarafından düzenlenen ‘Türkiye Buluşmaları’ kapsamında Sivil Toplum Kuruluşları (STK) Programı’nda konuştu. Türkiye’yi geleceğe taşımak için herkesin elinden gelen gayreti göstermesi gerektiğini vurgulayan Çelik, farklı görüşlerin medeni bir üslup içinde tartışılabileceğini belirtti. Ancak esas meselenin, bu masaların etrafında oturabilmek ve ortak bir dil geliştirmek olduğunu ifade etti. Çelik, “Ne kadar farklı görüşümüz olursa olsun, bu masaların etrafında oturabiliyorsak, konuşabiliyorsak, Türkiye’nin geleceğiyle ilgili kaygımız olmasın. Birileri dışarıdan dayatmalarla masayı devirmeye çalışıyorsa, aramızdaki fikir ayrılıklarını bir kenara bırakıp masayı korumalıyız” diye konuştu.

    Türkiye’nin geçmişte büyük acılar yaşadığını belirten Çelik, 12 Eylül darbesinin Türkiye’ye zarar verdiğini söyledi. Çelik, “12 Eylül’ü yapanlar, ‘Bir sağdan bir soldan asalım’ diyerek gençlerin hayatına kıydılar. Ancak bu müdahalelerin Türkiye’nin huzurunu sağlamakla ilgili hiçbir bilgisi yoktu. Bu darbeler, ülkemizin milli egemenliğini çalmak ve Türkiye’yi geri bırakmak için yapılmış siyasi projelerdir” dedi.

    Çelik, hukuk dışı vatanseverliğin en büyük zarar verdiğini ve vatanseverliğin hukukun içinde kalması gerektiğini ifade etti. Türkiye’nin çevresindeki savaş ve istikrarsızlıkların artarak devam ettiğine dikkat çeken Çelik, Türkiye’nin bu durumdan korunmaya devam edeceğini belirtti. Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedeni bulunan Narin Güran cinayetini değerlendiren Çelik, “Narin kızımız için yüreğimiz yanıyor, içimiz parçalanıyor. Her gün televizyonlarda yapılan haberler yüreğimizi parçalıyor. Ancak Gazze’de de 40 bine yakın insan hayatını kaybetti. Dünya düzeninin adaletsizliğine karşı tek söz söyleyen kişi Cumhurbaşkanımızdır” dedi.

    Çelik, Batı Şeria’da İsrail askerleri tarafından öldürülen Ayşenur Ezgi Eygi ile ilgili batı basınında çıkan haberleri eleştirdi. Küresel sistemin felç olduğunu belirten Çelik, “İsrail’deki Netanyahu hükümeti, bir katil şebekesidir. Katliam şebekesi suçlarını örtbas etmek için yalanlara başvuruyor. Gazze’yi korumak için değil, katliam yapanları korumak için savaş gemileri konuşlandırılmıştır. Bu durum, iç bünyemizi ve bağışıklığımızı sağlam tutmamız gerektiğini gösteriyor” dedi.

    Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Gazze’deki direnişi Kurtuluş Savaşı’na benzettiğini ve bu görüşe itiraz edenler olduğunu belirtti. Çelik, program sonrası sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı.

    “İsrail’in saldırganlığının, bu katliam şebekesinin cinayet işlemekte hiçbir sınırı olmadığını gösteriyor”

    İsrail’in Lübnan’a gerçekleştirdiği saldırıyla ilgili soru üzerine Çelik, saldırının ardından Lübnan’daki çağrı cihazlarına yapılan saldırıda 2 bin 800 kişinin yaralandığını ve 8 kişinin hayatını kaybettiğini belirtti. Çelik, “İsrail’in saldırganlığının, bu katliam şebekesinin cinayet işlemekte hiçbir sınırı olmadığını gösteriyor” dedi.

    Saldırının nasıl gerçekleştiği ve çağrı cihazlarının nasıl patlayıcıya dönüştüğü konusunda tartışmaların sürdüğünü vurgulayan Çelik, bu olayın, Netanyahu hükümetinin uluslararası baskıyı ortadan kaldırmak ve savaşı genişletmek amacıyla yaptığı bir hamle olduğunu söyledi. Çelik, “Netanyahu’nun savaşı Lübnan’a yayma çabası, siyasi hesaplarla şekillenen bir stratejidir ve Cumhurbaşkanımızın bu olayları Kurtuluş Savaşı’na benzetmesinin ne kadar doğru olduğunu bir kez daha gösteriyor” dedi.

    Barış müzakerelerinde İsrail’in direncinin, uluslararası baskıyı azaltmak için saldırılara başvurmasına neden olduğunu belirten Çelik, Hamas’ın barışa olumlu yaklaşımının, Netanyahu hükümetini baskı altında bıraktığını ifade etti. Çelik, Netanyahu’nun bu baskıdan kurtulmak için Lübnan’daki sivillere yönelik saldırılar düzenlediğini belirtti.

    Çelik, Ayşenur Ezgi Eygi’nin öldürülmesiyle ilgili uluslararası basında çıkan haberlerin eksik ve yanıltıcı olduğunu, ABD Başkanı Biden’ın olay hakkında yeterli bilgi sahibi olmamasının da şüpheli bir durum oluşturduğunu söyledi. Çelik, Netanyahu hükümetinin savaş gemilerini korumak için bölgeye gönderdiğini, bu durumun ikiyüzlülük ve çifte standart örneği olduğunu vurguladı.

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in AK Parti iktidarını yaşam tarzlarına müdahale etmekle suçlayan açıklamalarıyla ilgili Çelik, Özel’in sözlerinin, AK Parti’ye karşı açılmış uyduruk kapatma davasındaki iddialarla benzer olduğunu belirtti. Çelik, AK Parti’nin yaşam tarzları konusunda vesayeti kaldırma ve hakları koruma konusunda mücadele ettiğini vurguladı.

    Bir sokak röportajındaki sözleri nedeniyle tutuklanan ve 18 gün sonra cezaevinden tahliye edilen Dilruba Kayserilioğlu’nun, katıldığı bir yayında “üzerine alınan kimseden özür dilemiyorum” ifadelerinin hatırlatılması üzerine Çelik, Kayserilioğlu’nun sözlerinin, CHP Genel Başkanı Özgür Özel tarafından desteklenen bir kişinin açıklamaları olması nedeniyle, bu tür açıklamaların sorumluluğunu destekleyenlerin taşıdığını söyledi. Çelik, bu tür açıklamaların CHP’nin meselesi olduğunu, AK Parti’nin ise önüne bakmaya devam edeceğini ifade etti.