Kategori: Teknoloji

  • Instagram, ‘Siber Zorbalık’la Mücadele Edecek

    Popüler Instagram hesaplarının en büyük sorunlardan birisi de, gönderilerinin altına gelen küfür ve hakaret içeren yorumlar olarak öne çıkıyor.

    Gönderinin kalitesini düşüren ve içerik üreticinin keyfini kaçıran bu yorumlar artık Instagram’ın yapay zekası tarafından tespit edilip daha yayınlanmadan önce uyarılacak.

    Instagram, yapay zeka destekli yorum kontrol sistemi sayesinde herhangi bir kullanıcı daha yorumunu yazdığı sırada kullandığı kelimeleri analiz edecek.

    Eğer kullanıcı küfür, hakaret içerikli bir yorum yazdıysa, paylaşmadan önce karşısına ‘Bu yorumu paylaşmak istediğine emin misin?’ benzeri bir uyarı çıkacak.

    Yorum yapmak isteyen kullanıcının karşısında üç seçenek sunulacak. Kullanıcı, ‘Eminim‘ seçeneğine dokunarak Instagram filtresine takılan yorumunu paylaşmayı seçebilir, yorumunu Instagram topluluk kurallarına uyacak şekilde güncelleyebilir ya da yorum yazmaktan tamamen vazgeçebilir.

    Eğer kullanıcı, Instagram’ın uyarısına rağmen küfür ya da hakaret içerikli yorumunu paylaşırsa Instagram, söz konusu yorumu yeniden incelemeye alacak.

    Eğer yorum topluluk kurallarına aykırı bulunursa, Instagram söz konusu yoruma ya da yorum sahibi profile yaptırım uygulama hakkına sahip olacak.

    Filtre uygulamasının yeni güncelleme ile birlikte gelmesi beklenirken, Türkiye’de tam olarak ne zaman devreye gireceği ise açıklanmadı.

  • Yerli Keşif Uydusu GÖKTÜRK-2, 7 Yaşında

    Türkiye‘nin yüksek çözünürlüklü yerli keşif uydusu GÖKTÜRK-2, tasarım ömrü 5 yıl olmasında rağmen yörüngesindeki 7’nci yılını geride bıraktı.

    Milli Savunma BakanlığıSanayi ve Teknoloji Bakanlığının ilgili kuruluşu Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), TÜBİTAK Uzay
    Teknolojileri Araştırma Enstitüsü (TÜBİTAK Uzay) ile Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ) iş ortaklığında üretilen GÖKTÜRK-2, 18 Aralık 2012’de gerçekleştirilen fırlatma operasyonuyla görev yörüngesine yerleştirildi.

    Yüksek yerlilik oranıyla üretilen 2,5 metre çözünürlüklü uydu, Çin’deki Jiuquan Fırlatma Merkezi’nden uzaya gönderildi.

    GÖKTÜRK-2 uydusunda, kızılötesi kamera, arayüz kartları, görüntü sıkıştırma yazılım ve donanımları, uçuş bilgisayarı ve x-bant verici gibi yüksek teknolojili yerli ve milli ürünler TÜBİTAK Uzay tarafından geliştirildi.

    DÜNYA ETRAFINDAKİ BİR TURUNU 98 DAKİKADA TAMAMLIYOR

    Yer yüzeyinden yaklaşık 685 kilometre yükseklikteki güneş uyumlu yörüngeye yerleştirilen GÖKTÜRK-2, dünya etrafındaki bir turunu yaklaşık 98 dakikada tamamlıyor.

    Tasarım ömrü 5 yıl olmasına rağmen 7 yıldır görev yapan GÖKTÜRK-2’nin bu başarısında, tasarım ve üretim sürecinde uygulanan üst düzey mühendislik önlemleri önemli rol oynuyor.

    Tasarım sürecinin erken aşamalarından başlamak üzere yüksek güvenilirlik düzeyine sahip bir uydu geliştirilmesi için gerekli her türlü analiz, tasarım gözden geçirme, muayene ve testlerin uluslararası standartlara uygun olarak gerçekleştirildiği belirtiliyor.

    Dünyanın dört bir yanından görüntü gönderiyor

    Tüm bu mühendislik faaliyetlerinin sonucunda söz konusu uydu, görevini hedeflenen sürenin de ötesinde hatasız ve başarılı bir şekilde yerine getiriyor.
    Uluslararası standartlarda yüksek güvenilirlik düzeyine sahip GÖKTÜRK-2 uydusu, 2012’den bu yana Hava Kuvvetleri Komutanlığı Ahlatlıbel Yer İstasyonu’na dünyanın dört bir yanından kesintisiz görüntü gönderiyor.

    GÖKTÜRK-2 uydusuyla öncelikle Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyaç duyduğu istihbarat amaçlı görüntüler elde ediliyor. Diğer kamu kurum ve kuruluşlarıyla üniversite ve araştırma kurumlarının uydu görüntüsü ihtiyaçları da yine GÖKTÜRK 2 ile karşılanıyor.

    SAVUNMADAN TARIMA KADAR ÖNEMLİ İHTİYAÇLARI KARŞILIYOR

    Uydu, savunma, çevre, şehircilik, tarım ve ormancılık alanlarında önemli ihtiyaçları karşılarken, afet izleme, şehir planlama, tarım alanları izleme, orman yangınları ve istihbarat alanlarında da kamu kuruluşlarına uydu görüntüleri sağlıyor.

    Türk Silahlı Kuvvetleri ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının uydu görüntü ihtiyaçlarını karşılayan GÖKTÜRK-2, uzay alanındaki teknoloji ve gerekli altyapının geliştirilmesinin yanı sıra uzman insan gücünün yetiştirilmesine de imkan sağladı.

    GÖKTÜRK-2 başta olmak üzere BİLSAT ve RASAT projelerinde elde edilen deneyim ve bilgi birikimiyle Türkiye’nin metre altı çözünürlüğe sahip ilk milli yer gözlem uydusu İMECE ve ilk milli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A’nın çalışmaları da TÜBİTAK Uzay tarafından sürdürülüyor.

    UYDU TEKNOLOJİLERİNDE YERLİLİK

    TÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Mesut Gökten, TÜBİTAK Uzay’ın Türkiye’nin son yıllarda savunma sanayisinde gerçekleştirdiği önemli atılımların yanı sıra uzay alanında da ülkenin hak ettiği yeri elde etmesine öncülük yaptığını söyledi.

    Gökten, “Ülkemizin ilk milli yer gözlem uydusu RASAT’ı 2011 yılında, ilk milli askeri istihbarat uydusu GÖKTÜRK-2’yi 2012 yılında uzaya gönderen TÜBİTAK Uzay, uydu teknolojileri alanındaki yerlilik oranını daha da artırmak için yenilikçi uydu donanım ve yazılımları geliştiriyor.” dedi.

    Geliştirilen yenilikçi uydu bileşenlerinin İMECE ve TÜRKSAT 6A’da kullanılarak Türkiye’nin uydu teknolojileri alanındaki bağımsızlığına öncülük ettiğini belirten Gökten, yüksek çözünürlüklü uydu kameralarının tasarım, üretim ve testi için kurulan Optik Üretim ve Test Altyapısı ve Türkiye’nin yenilikçi uydu itki sistemleri alanında dünyanın sayılı ülkeleri arasında yer almasında büyük katkısı olan Elektrikli İtki Üretim ve Test Altyapısı ile en yüksek uydu teknolojilerini ülkeye kazandırmaya devam ettiklerini bildirdi.

    İMECE VE TÜRKSAT 6A İÇİN 2021 HEDEFİ

    GöktenİMECE ve TÜRKSAT 6A için geri sayımın başladığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:

    “İlk metre altı çözünürlüklü milli görüntüleme uydumuz İMECE’nin 2021’de uzaya fırlatılmasını planlıyoruz. Uydumuzda, dünya çapında önemli bir yenilik olarak kendi geliştirdiğimiz elektrikli itki sistemi teknolojisi kullanılacak. Böylelikle, İMECE ve bu yıl sonunda tamamlayacağımız milli uydu yer istasyonu projeleri ile bir uydu sisteminin tüm unsurlarını kendi üretebilen sayılı ülkeler arasına gireceğiz. Tasarım, test ve entegrasyonu yüzde 100 yerli, pek çok alt bileşeni ülkemizde üretilen ilk milli haberleşme uydumuz TÜRKSAT 6A da 2021’de tamamlanacak.”

    Türkiye Uzay Ajansına da değinen Gökten, “Uzayda olmayan ülkelerin, gelecekte yeryüzünde sözü olmayacak” anlayışıyla hazırlanan Milli Uzay Programı’nın da 2020 yılında ilan edileceğini, Türkiye Uzay Ajansının ülkenin geliştirdiği uzay sistemlerine yenilerini de ekleyerek ülke güvenliğine önemli katkılar sunacağını ifade etti.

    Gökten, “Belki en önemlisi, uzaya erişim için fırlatma sistemlerini geliştirecek, yerli imkanlarla üretilecek hava ve uzay araçları projelerine teknoloji transferi de sağlayacak. Böylelikle ülkemiz uzay alanında da hak ettiği yere en kısa sürede gelecektir.” dedi.

    Kaynak: Anadolu Ajansı

  • Tik Tok Uygulaması Hangi Ülkeye Ait?

    Facebook hala iPhone uygulama dünyasına hükmediyor, ancak Çin yapımı uygulamalar hızla gelişiyor.

    Uygulama istihbarat firması Sensor Tower’ın yeni verilerine göre, WhatsApp, Messenger ve Instagram gibi Facebook’a ait uygulamalar, 2018’in ilk çeyreğinde dünyanın en çok indirilen iPhone uygulamaları arasında yer aldı.

    Ancak Çinlilerin geliştirdiği Tik Tok isimli video uygulaması, son üç ay boyunca 45 milyondan fazla indirmeyle rekabeti yeni bir boyuta taşıdı. Tencent ve Baidu gibi internet üzerinden gelen Çin uygulamaları yavaş yavaş uygulama dünyasında Facebook’a yetişmeye başladı.

  • Whatsapp, Any do ile Entegre Edildi, Ücretli Özellikler Eklendi

    WhatsApp‘a gelen yeni bir özellik ücretli olması sebebiyle büyük bir yankı uyandırdı. Aylık 5.99 dolarlık bir fiyat etiketi bulunan özelliğin ne kadar ilgi göreceği merak ediliyorWhatsApp geliştiricileri uygulamaya ek bir uygulama entegre etti, Any.do sayesinde kullanıcılar bir mesajla hatırlatıcı kuracak.

    ÜCRETLİ HATIRLATACAK

    Any.do yetkilileri daha önce, WhatsApp ile anlaşma yaptıklarını açıklamıştı. WhatsApp ücretli olan uygulaması ile kullanıcıların hatırlatıcı kurmasına olanak sağlayacak. WhatsApp entegrasyonu ile güçlenen Any.do için abone olmak şart. WhatsApp daha önce de arama bekletme ve grup sohbetlerinde davetiye özelliği duyurmuştu. Bu özellikler de güncelleme ile birlikte uygulamaya eklendi.

  • Google Uygulamaları Türkiye’de Kullanılmayacak Mı?

    Rekabet Kurumu, ABD’li arama devi Google’a, haksız rekabete yol açması sebebiyle kestiği cezanın ardından Google, önemli bir açıklama yaptı.

    Hürriyet’te yer alan habere göre Google’dan yapılan resmi açıklama şöyle:

    “Ağustos ayında Rekabet Kurumu’nun kararı doğrultusunda Android iş ortaklarımızla yaptığımız anlaşmalarda değişiklikler yapmıştık. Kasım ayında, Rekabet Kurumu bu değişikliklerin uygun olmadığı ve bu anlaşmalarla operasyonlarımızı sürdüremeyeceğimiz yönünde karar verdi. Türkiye’deki kanunlarla uyumlu bir şekilde çalışabilmemiz için iş ortaklarımızı Türkiye’de yeni çıkacak Android telefon modelleri ile ilgili anlaşma yapamayacağımız konusunda bilgilendirdik.

    Tüketiciler mevcut cihaz modellerini satın almaya devam edebildikleri gibi, halihazırda mevcut cihazları ve uygulamaları da normal şekilde çalışmaya devam edecektir. Google’ın diğer ürün ve servisleri durumdan etkilenmeyecektir. Rekabet Kurumu ile bu konunun olabilecek en hızlı şekilde çözümü için çalışmayı sürdürmekteyiz.”

    BU AÇIKLAMA NE ANLAMA GELİYOR?

    Google’ın bu açıklamasına bakıldığında Türkiye pazarına girecek yeni telefonlarda, bir anlaşma sağlanana kadar Google servislerinin Android cihazlarda yüklü olmayacağı görülüyor. Yani kullanıcılar Android işletim sistemine sahip bir telefon satın aldıklarında (gelecek yıl satın alınan yeni nesil telefonlar) Google Play Store’u göremeyecek. Beraberinde de Gmail, YouTube gibi popüler Google uygulamaları telefonlarda bulunmayacak. Bunun yerine kullanıcılar Google’a girerek Google Play Store’un APK dosyasını telefonlarına indirmeleri ve ardından uygulamaları bir bir telefonlarına yüklemeleri gerekecek. Telefon şirketlerinin bu yolu kolaylaştırmak için telefonlara kısayol hazırlayıp kullanıcıların söz konusu APK’yı (uygulama dosyası) hızlıca indirmeleri de mümkün. Ancak bu konu şimdilik belirsiz.

    Google’ın açıklamasında dikkat çeken bir diğer nokta da ‘mevcut cihaz’ ibaresi… Bu da halihazırda satışta olan telefonlarda Google ile ilgili bir sorun yaşanmayacağını gösteriyor. Ancak satışa sunulacak yeni nesil akıllı telefonları satın alanlar Google’ın bu hizmetlerinden doğrudan faydalanamayacak. Google Play Store yüklü olarak gelen bu telefonlarda bu uygulama mağazası yer almayacak.

  • Google, Türkiye’de Android Telefonlardaki Lisansını İptal Etti

    Rekabet Kurumu, Google’ın mobil işletim sistemi, uygulama ve hizmetler alanındaki uygulamalarının ve şirketin mobil cihaz üreticiyle yaptığı sözleşmelerin Rekabet Kanunu’na aykırı olduğuna hükmederek şirkete 93 milyon lira idari para cezası vermişti.

    Habertürk’ten Bülent Aydemir’in haberine göre Google, 7 Kasım’daki kararın ardından Türkiye’deki iş ortaklarına, telefon üretici firmalarına ve akıllı telefon satışı yapan GSM operatörlerine bir mektup gönderdi.

    Mektupta yer alan karara göre Google, 12 Aralık itibariyle Türkiye’de satılan Android işlemcili akıllı telefonlarda kendi programların lisansını iptal etti.

    Google, 12 Aralık’tan itibaren piyasaya giren Android telefonlara lisans verilmeyeceğini ve uygulamaların yeni sürümlerinin kullanılamayacağını da kaydetti. Yazıda Google Search, Google Play, YouTube, Gmail ve diğer Google uygulamalarının Türkiye’de satılan Android telefonlarda kullanılamayacağı belirtildi.

    Google’ın, kararın geri alınmaması halinde Türkiye pazarından çıkabileceği de aktarıldı.

    Türkiye’de her 10 telefonun dokuzu Android işletim sistemine sahip. Her yıl ortalama 10-11 milyon telefon satılıyor.

  • Alman Telekom Şirketi 5G Teknolojisi İçin Seçimini Yaptı

    Amerika Birleşik Devletleri‘nin Çin hükümeti için istihbarat topladığını iddia ettiği Huawei‘nin Almanya‘da lisans alıp alamayacağı ise henüz bilinmiyor.

    WashingtonÇinli teknoloji devi ile iş birliği yapan müttefikleriyle istihbarat paylaşımını kesme tehdidinde bulunuyor. Telekomünikasyon ağlarının yapımı ve işletilmesi ile ilgili bir düzenleme hazırlayan Berlin yönetimi ise ilgili şirketlerden lisans alabilmeleri için, söz konusu yasa gereğince güvenli olduklarını kanıtlamasını istiyor.

    Bu, Almanya’nın Washington’un baskılarına rağmen, dünyanın en büyük telekom donanım üreticisi Huawei‘yi yasaklamasının söz konusu olmadığı anlamına geliyor.

    Hedef 2021’e kadar 16 milyon müşteri

    İspanya merkezli Telefonica’nın Almanya ayağı olan Telefonica Deutschland’dan yapılan açıklamada “Lisanslarla ilgili belirsizliğin bir an önce çözüleceğini umuyoruz. Şu aşamada tedarikçi firmaların lisanları ile ilgili tablo net değil.” denildi.

    Altyapı çalışmalarının 2020’nin ilk aylarında başlayacağını duyuran şirket, 2021’in sonlarında Berlin, Hamburg, Münih, Köln ve Frankfurt’taki yaklaşık 16 milyon müşteriye 5G teknolojisini ulaştırmayı hedefliyor.

  • Güvenli İnternet Hizmeti 9 Yaşında

    Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, sosyal medya üzerinden yürütülen korku ve algı operasyonlarıyla çocukların ve gençlerin siber zorbalığa maruz kaldığına dikkati çekerek, “Gençlerimiz başta olmak üzere toplum olarak, internette üretilen içerikleri tüketmekten ziyade pozitif içerik üretme, internetten öğrendiğimiz bilgileri ürüne dönüştürebilme çabası içinde olmalıyız.” dedi.

    Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) ev sahipliğinde “Güvenli İnternet Hizmeti“nin 9. yılı kapsamında çalıştay düzenlendi.

    Sayan, çalıştayın açılışında, dijital materyallerin artması ve bunlara erişimin yaygınlaşmasıyla küresel ölçekte yaşanan dönüşümün, içerdiği fırsatların yanında çözülmesi gereken problemleri de beraberinde getirdiğini söyledi.

    Sosyal medya üzerinden yürütülen korku ve algı operasyonlarıyla çocukların ve gençlerin siber zorbalığa maruz kalmasının bu risklerden bazıları olduğunu belirten Sayan, “Gençlerimiz başta olmak üzere toplum olarak, internette üretilen içerikleri tüketmekten ziyade pozitif içerik üretme, internetten öğrendiğimiz bilgileri ürüne dönüştürebilme çabası içinde olmalıyız.” değerlendirmesinde bulundu.

    Sayan, Bakanlık ve BTK tarafından güvenli internet konusunda yapılan çalışmalardan bahsederek, ücretsiz sunulan “Güvenli İnternet Hizmeti”nin kullanıcı sayısının giderek arttığını ancak istenilen düzeye ulaşılamadığını bildirdi.

    Çocukların internetteki olumsuz içeriklerden etkilenmemesi için ebeveynlere büyük sorumluluk düştüğünü dile getiren Sayan, “Çocuklarımızla güçlü bir iletişim kanalı geliştirmeli, sorgulayıcı ve yargılayıcı bir tutum yerine onlara arkadaş gibi yaklaşmalıyız. Video izleme, anlık mesajlaşma ve sosyal medya platformlarının yaş sınırlamalarına dikkat etmemiz gerekiyor.” diye konuştu.

    Sayan, tüm sorumluğun ailelere yüklenemeyeceğini ifade ederek, internet içeriği sağlayıcılarının, içeriklere ortam sunan yer sağlayıcılarının, sosyal sorumluluklarının da farkında olarak çalışma yapmaları gerektiğini anlattı.

    Dijital oyunlarda millilik vurgusu

    Sayan, dijital oyun konusuna da değinerek, şunları kaydetti:

    “Yazılımın önemli bir parçası olan dijital oyunlar internet kadar üzerinde durulması gereken bir alan. Burada yerlilik ve millilik konusunda hassasiyetimiz var. Çocuklarımızın kod yazma becerilerini geliştirirken, Türkçeyi kullanmalarını, kendi öz değerlerimizi temel alarak teknolojiyi bir araç olarak görmelerini istiyoruz.”

    Kodlama eğitiminin bir ihtiyaçtan daha öte zorunluluk olmaya başladığını vurgulayan Sayan, bu konuda BTK Akademi’nin önemli çalışmaları bulunduğunu ve bu yıl çeşitli konularda 2 bin 650 öğrenciye eğitim verildiğini bildirdi.

    Sayan, Güvenli İnternet Tırı’nın da il il dolaşarak teknolojiye erişemeyen çocuklara ulaştığını belirtti.

    “10 milyonun üzerinde alan adının sınıflandırılmasını yaptık”

    BTK Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu da Güvenli İnternet Hizmeti başladığından bu yana, BTK tarafından 10 milyonun üzerinde alan adının sınıflandırılmasının yapıldığını kaydetti.

    Karagözoğlu, Güvenli İnternet Hizmetini tercih eden abone sayısının 7 milyona yaklaştığını belirterek, “Güvenli İnternet Hizmeti verilmeye başlanıldığı günden bu yana, başta Türkiye üzerinden erişilen alan adları olmak üzere, kurumumuz tarafından 10 milyonun üzerinde alan adının sınıflandırılması yapıldı ve vatandaşlar tarafından iletilen 3 milyonun üzerindeki ihbar ve itiraz değerlendirildi.” bilgisini paylaştı.

    BTK tarafından, son 3 yılda ülke çapındaki okullarda düzenlenen 560 etkinlikle, yaklaşık 105 bin öğrenci, öğretmen ve ebeveyne “internetin bilinçli, güvenli ve etkin kullanımı”na yönelik eğitim verildiğini ifade eden Karagözoğlu, “Kurumumuz bünyesinde 2016 yılında kurulan, Bilinçlendirme, Yardım ve İhbar Merkezleri’nden oluşan ‘Güvenli İnternet Merkezi’yle, internetin bilinçli ve güvenli kullanımına ilişkin yürütülen bilinçlendirme çalışmaları, daha etkili ve verimli hale geldi.” diye konuştu.

    Konuşmaların ardından, güvenli internet hizmetinin yaygınlaştırılması, servis sunum kalitesinin artırılması, abonelerin bilgilendirilmesi ve bilinçlendirilmesine yönelik işletmecilere düşen görevler ve haberleşme güvenliğinin sağlanmasına yönelik yapılması gerekenlerin tartışılacağı çalıştay başladı.

  • Apple’dan, Ev Fiyatına Bilgisayar! Tam 420 Bin TL

    Apple’ın WWDC 2019 konferansında tanıttığı ‘profesyonel iş makinesi’  olarak adlandırılan Mac Pro model bilgisayarı, ülkemizde satışa sunuldu.
    Tasarım konusunda birçok eleştiri alan cihazın performansı ise uzmanlardan tam not aldı.

    Ürün standart olarak satın alınmak istendiğinde Apple’ın resmi satış sitesindeki sayfa şu şekilde;

     

    TÜM ÖZELLİKLERLE BERABER 420 BİN TL

    Apple şu anda Mac Pro almak isteyenlerin karşısına iki farklı çeşit çıkartıyor. Kullanıcılar, kule tipi kasa veya raf tipi kasa olarak adlandırılan 2 farklı üründen birini seçilebiliyor. Raf tipi kasa henüz ABD’de dahil satışa çıkmış değil. Kule tipi kasa seçeneğini başlangıç fiyatı ise 42 bin 999 lira olarak belirlendi.  Ürünü ek donanımlar talep edilmesi halinde ise fiyat 420 bin liraya kadar çıkabiliyor.

    Apple’ın resmi sitesinde ürünün tüm donanımları eklendiğinde ortaya çıkan tablo şöyle;

  • Google BERT Algoritması Nedir? BERT İle Neler Değişti?

    Belli dönemlerde arama algoritmasında değişikliklere giden Google, BERT adını verdiği yeni güncellemesini yayına aldı. Bir dizi yenilik ve yapay zeka destekli öğrenme algoritması sunan güncelleme önümüzdeki günlerde tüm dünya çapında kullanılmaya başlanacak.

    Uzun adıyla ‘Bidirectional Encoder Representations from Transformers’ kısa adıyla da BERT olan yeni güncelleme karmaşık öğrenme algoritmalarının bir arada kullanımını içeriyor. Makine öğrenimini site içeriklerinin dili ile eşleştirip ona özel sonuçlar sunmaya çalışan yeni algoritma derin öğrenme özelliklerine de sahip.

    Yapılan açıklamalara göre bu yeni teknoloji isteyen herkese soru cevap sistemi geliştirmesini de sağlıyor. Öğrenebilir bir algoritma olan BERT, kullanıldıkça daha iyi çalışmaya başlıyor. Örneğin bir sayfadaki içeriği analiz eden BERT, içerik zayıfsa ya da özel olarak SEO için hazırlanmışsa bunu algılayabiliyor ve kullanıcı içeriği geliştirdikçe bunu arama sonuçlarına daha fazla ekler hale geliyor.

    Ses kayıtları da aramalara dahil ediliyor

    BERT ile gelen önemli bir güncelleme ise Siri ve Alexa gibi sesli asistanlar tarafından yapılan aramaların da algoritmaya dahil edilmesi oldu. Bu da insanların yapay zeka ile yaptıkları iletişimin de Google tarafından dikkate alınacağı anlamına geliyor.

    BERT Türkiye’de işe yarayacak mı?

    Yani Google algoritması yeni güncelleme ile daha akıllı hale geliyor. Bu da özellikle içerik geliştiriciler için daha doğal ve özgün içerik üretmek gerektiği anlamına geliyor. Türkiye gibi gerekli gereksiz bir çok içeriğin internette bulunduğu ve bunların Google algoritmasını kandırabildiği bir ülkede yukarıda yazdıklarımız ne kadar işe yarayacak hep beraber göreceğiz.

    Uzmanların yorumlarına göre bu yeni değişiklikten en fazla etkilenen siteler alakasız kelimeler için arama motoru optimizasyonu yapanlar olacak. Zira yeni algoritma (teorik olarak konuşursak) alakasız içerikleri anlayabilecek.

    Yeni algoritma aynı zamanda orijinal içeriklerin daha fazla önemli hale gelmesini sağlayacak. Bu da çeviri metinler yerine orijinal içeriklerin öne çıkmasını sağlayacak önemli bir etken olacak.

    Türkiye’de de kullanıma sunuldu

    Google’a yakın kaynakların yaptığı açıklamaya göre BERT algoritmasını Türkiye’de de kullanıma sunuldu. Ancak daha önceki algoritmalarda olduğu gibi istisnalar ve SEO kurallarının tam tersi olarak yazılan makalelerin üst sırada çıkması gibi durumlar BERT’te de yaşanacak mı hep beraber göreceğiz.