Kategori: Teknoloji

  • Yapılan her 10 kartlı ödemeden biri temassız

    Bankalararası Kart Merkezince (BKM), ağustos sonu itibarıyla Türkiye’de kullanılan kart adedinin geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 11 arttığı, her 10 kartlı ödemeden birinin de temassız yapıldığı bildirildi.

    BKM tarafından ağustos ayı kartlı ödeme verileri açıklandı.

    Buna göre, ağustos sonu itibarıyla Türkiye’de 68,2 milyon kredi kartı ve 159 milyon banka kartı bulunuyor. Geçen yılın ağustos ayına göre kredi kartı sayısı yüzde 5, banka kartı sayısı ise yüzde 14 yükseldi. Böylece Türkiye’de kullanılan kart adedi ağustosta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 11 artarak 227,2 milyona ulaştı.

    Bu dönemde, banka ve kredi kartlarıyla toplam 83,6 milyar liralık ödeme yapıldı. Bu ödemenin 71,2 milyar lirası kredi kartları, 12,4 milyar lirası banka kartlarıyla gerçekleştirildi.

    Her 2 kredi kartından biri temassız özelliği taşıyor

    “Nakitsiz ödemeler toplumu” olma yolunda en önemli ödeme yöntemlerinden birinin temassız teknolojisi olduğu görülürken, veriler, bugün her 10 kartlı ödemeden birinin artık temassız gerçekleştiğini ortaya koydu. Söz konusu gelişmede, temassız ödemede işlem limitinin 120 liraya çıkması etkili oldu.

    Türkiye’de ağustos sonu itibarıyla 30,9 milyon temassız banka kartı, 34,8 milyon da temassız kredi kartı bulunuyor. Bu da cüzdanlarda yer alan her 2 kredi kartından birinin temassız özellik taşıdığını ortaya koydu.

    Toplama bakıldığında ise toplu taşıma, akaryakıt istasyonları, market ve restoranlarda hızla yaygınlaşan temassız teknolojisiyle uyumlu kart sayısı 65,7 milyon oldu.

    Temassız ödemelerde son 3 yılda 10 kat artış

    Hem kart tarafında hem de kart kabul noktası tarafında görülen yaygınlaşma, temassız ödemeler tarafına da yansıdı. Günlük temassız işlem adedi ağustosta 1,5 milyona ulaşırken, aylık temassız işlem adedi son 3 yılda 10 kat arttı.

    Mağaza içi yapılan ödemeler baz alındığında, 3 yıl önce yüzde 1 olan temassız ödeme payı ağustosta yüzde 9’a ulaştı. 25 Ağustos’ta ise günlük işlemler içinde temassız ödeme oranı yüzde 10’a yükseldi.

    Temassız ödeme adedinin ise Ağustos 2016’da bulunduğu 4 milyon düzeyinden, Ağustos 2019 itibarıyla 42 milyona çıktığı görüldü. Son 3 yılda yaşanan bu gelişim, kullanıcıların ve iş yerlerinin temassız ödemelere ne kadar uyum sağladığının bir göstergesi olarak öne çıktı.

  • Hayranı Olduğu Dizinin Yeni Sezonu İptal Edilince Netflix Önünde Açlık Grevine Başladı

    Brit Marling ve Jason Isaacs‘in başrolünde yer aldığı The OA, iki sezonun ardından Netflix’ten yeni sezon onayı alamamıştı.

    Bu ayın başlarında gelen iptal kararının ardından Twitter‘da dizinin hayranları “#SaveTheOA” (The OA’i Kurtar) etiketiyle büyük bir sosyal medya kampanyası başlatmış ve Sunset Bulvarı‘ndaki Netflix genel merkezinin önünde protesto gösterisi düzenlemişti.

    O hayranlardan biri olan 35 yaşındaki Emperial Young ise protestosunu bir adım daha ileri götürerek 16 Ağustos’ta Netflix binasının önünde açlık grevine başladı. Young, dizinin yeni sezonu için onay verilene kadar açlık grevine devam edeceğini söyledi.

    ​’TELEVİZYON BİR BAŞA ÇIKMA MEKANİZMASI’

    Bir süredir işsiz olduğunu söyleyen Young, televizyonun kendisi ve kendisi gibi iş bulamayanlar için ‘başa çıkma mekanizması’ görevi gördüğünü ifade etti.

    “Bir televizyon şovunun iptalini açlık greviyle protesto etmek saçma ve aşırı bir tepki. Bunu onaylıyorum, ancak OA protestosu çok sayıda farklı faktörün bir sonucudur” diye konuşan Young, dizinin insanların travmalarını atlatmalarına yardımcı olduğunu, onları ‘görünmez oldukları’ hissinden kurtardığını söyledi.

    Bunun nedenini ise protestoyu organize edenlerden Mandy Paris şöyle açıklıyor:

    “Dizideki Fiziksel ve ruhsal sağlıkları yerinde olmayan karakterlerin, LGBTQI karakterlerin ve siyah karakterlerinin varlığı, toplumdaki dezavantajlı gruplar adına çığır açıcıydı. YouTube’a bakarsanız bipolar bozuklukları, depresyon ve diğer rahatsızlıklara sahip kişilerin diziyi izledikten sonra ‘anlaşılmış ve görünür’ hissettiklerini söyledikleri birçok video var.”

    ‘KAPİTALİST GÜÇLERİ DE PROTESTO EDİYORUM’

    Young ayrıca, “Eğlence insan ruhunun besinidir ve Netflix’in algoritması şu anda bunu ölçmüyor” diye konuştu.

    Protestosunun ‘kapitalist güçlere karşı’ da olduğunu vurgulayan Young, Twitter’dan yaptığı açıklamada “Ben diziyi sona erdiren kapitalist güçleri, sosyal destek kaynaklarının genel eksikliğini protesto ediyor ve yapay zeka öğretiminin doğru yapılması konusunda farkındalık yaratmayı amaçlıyorum” ifadelerini kullandı.

  • Libra’da hata veya açık bulana 10 bin dolar ödül

    Sosyal medya devi Facebook, gelecek yıl kullanıma sunmayı planladığı kripto parası Libra üzerinde testlere başladı. Kripto paradan sorumlu Libra Association, ‘Libra Bug Bounty‘ programını başlattıklarını açıkladı. Program kapsamında Libra ekosisteminde herhangi bir hata veya güvenlik açığı bulan katılımcılara ödül verilecek. Bulunan açık veya hatanın önemine göre verilen ödül 10 bin doları bulacak.

    “Küresel bir topluluğa ihtiyacımız var”

    Bugüne kadar aralarında MasterCardVisaPayPaleBay ve doğal olarak Facebook gibi dev şirketlerin destek verdiğini açıkladığı Libra Association‘ın Baş Ekosistem Geliştiricisi Michael Engle programın amacının siber güvenlik alanında çalışan kişileri blockchaini dikkatli bir şekilde inceleme konusunda teşvik etmek olduğunu belirtti. Şeffaf ve heyecanlı bir küresel güvenlik uzmanı ağıyla çalışmaktan büyük memnuniyet duyacaklarını ifade eden Engle “Küresel bir kripto para yaratmak için küresel bir topluluğa ihtiyacınız vardır. Bu işi doğru yapmak için ne kadar gerekiyorsa o kadar vakit harcamaya hazırız” açıklamasında bulundu.

    Libra‘nın sitesinde yer alan açıklamada maksimum ödül olarak 10 bin dolardan bahsedilse de Libra Association bulunan açığın veya hatanın büyüklüğüne göre bu rakamın artabileceğini belirtti. Benzer ödül programlarını Facebook uzun süredir diğer mecralarında uygulamaya koymuş durumda. Örneğin Facebook kullanıcı verilerini kurallara uygun olmayan bir şekilde kullanan uygulamaları tespit ve şikayet edenlere, firma 40 bin dolara kadar ödül veriyor.

  • Sosyal medyada günün konusu: Steve Jobs ölmedi mi?

    ABD merkezli teknoloji devi Apple‘ın kurucusu Steve Jobs, 2011 yılında pankreas kansseri nedeniyle hayatını kaybetmişti. Ancak Mısır’da çekilen bu kare sosyal medyada yeni bir tartışma başlattı.

    Steve Jobs’a son derece benzeyen bir kişinin fotoğrafı sosyal medya üzerinde yayılırken Jobs’ın Mısır‘da saklandığı iddia edildi.

    STEVE JOBS KİMDİR?

    Teknoloji dünyasının en önemli isimlerinden, Apple‘ın kurucusu Steve Jobs 2011’de hayatını kaybetmişti.

    Apple’ı zirveye çıkaran fikirleri üreten ve teknoloji dünyasında çığır açan Jobs yaşasaydı bugün 64 yaşında olacaktı.

    Dijital dünya çağı’nı başlatan Steve JobsApple‘daki görevini bıraktıktan 6 hafta sonra; 56 yaşındayken pankreas kanserine yenildi.

    Jobs teknoloji dünyasında 4 büyük devrime öncülük etti…

    iTunes (2001): Walkman devrilince sıra kaset teknolojisini iTunes ile ezmeye geldi. Online şarkı mağazasından şimdiye dek tam 16 milyar şarkı indirildi.

    iPod (2011): Sony, 30 yılda 220 bin Walkman satabilirken, Jobs’un iPod’u 10 yılda 300 milyon adet sattı. MP3 çalarlar arasındaki pazar payı yüzde 78’e ulaştı.

    iPhone (2007): 2000’li yıllarda dünyada Nokia fırtınası esiyordu. Ta ki Steve Jobs sahneye çıkıp, “İşte bu yeni cihazımıza iPhone diyoruz” ifadesini kullanana dek.

     

    iPad (2009): Jobs elinde iPad ile sahneye çıktığında herkes artık laptopların rafa kaldırılacağından emindi. Sonra çıkan tüm bilgisayarlar iPad’e benzemek için uğraştı.

    Jobs son olarak 2011 Haziran’ında sahneye çıkıp Apple’ın yeni servisi iCloud’u (Bulut) tanıtmıştı.

     

  • Huawei yeni nesil yapay zeka destekli işlemcisini duyurdu

    Huawei‘den yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Huawei Üst Yöneticisi (CeoEric Xu, şirketin yapay zeka stratejisini açıkladığı geçen yılın Ekim ayından bu yana istikrarlı bir şekilde ilerleme kaydettiğini belirterek, Ar-Ge‘den ürün lansmanlarına kadar tüm süreçlerin planlamalara göre ilerlediğini ifade etti.

    ‘HUAWEI’İN AI STRATEJİSİNDE YENİ BİR AŞAMA’

    Tüm senaryolar için farklı yapay zeka portföyleri üzerinde çalıştıklarını belirten Xu, şunları kaydetti:

    Ascend 910 ve MindSpore ürünleri, Huawei’nin AI stratejisinde yeni bir aşamaya işaret ediyor. Ascend 910 üstün performansı ve dünyadaki diğer AI işlemcilerinden daha fazla olan hesaplama gücüyle öne çıkıyor. MindSpore 2020’nin ilk çeyreğinde açık kaynak kodlu hale gelecek. Daha geniş kapsamlı AI yaklaşımı ile geliştiricilerin de en iyi teknolojileri hayata geçirmelerine yardımcı olmak istiyoruz.”

    DAHA FAZLA İŞLEM GÜCÜ

    Ascend 910, Huawei‘nin AscendMax yonga setleri serisine ait yeni bir AI işlemci olma özelliğine sahip. Huawei, Ascend 910’un planlanan özelliklerini Huawei Connect etkinliğinde duyurmuştu. Lansmanı gerçekleştirilen ürünün test sonuçları, Ascend 910 işlemcisinin performans hedeflerine planlanandan çok daha düşük güç tüketimi ile ulaştığını gösteriyor. Ascend 910 ve MindSpore kombinasyonunun, TensorFlow kullanan diğer kartlardan iki kat daha hızlı olduğu görüldü.

    Huawei bilgi teknolojileri altyapısının, önümüzdeki birkaç yıl içinde bu ivmeyi sürdürmesi bekleniyor. Geleneksel veri merkezleri, işletme harcamaları, güç tüketimi, iş gücü maliyetleri ve ekipman ayak izinden doğrudan etkileniyor. Diğer yandan, AI odaklı bilgi işlem talepleri büyük bir hızla artmaya devam ediyor.

    Huawei ayrıca, tüm senaryolarda AI uygulamaları için uygulama ve içerik geliştirmeyi destekleyen bir AI bilgi işlem sistemi olan MindSpore’i duyurdu. AI hesaplama sistemleri, AI uygulamalarının geliştirilmesini kolaylaştırmak, AI uygulamalarını daha yaygın, erişilebilir hale getirmek ve gizlilik koruması sağlamak açısından büyük önem taşıyor.

    YAPAY ZEKA PORTFÖYÜ TÜM SENARYOLARI KAPSIYOR

    Açıklamada, AI çalışmaları için üç temel geliştirme hedeflerine şu şekilde yer verildi:

    “Kolay gelişim: Eğitim süresini ve maliyetini önemli ölçüde azaltır. Verimli uygulama: Mümkün olan en yüksek OPS / W ile en az miktarda kaynak kullanır. Tüm senaryolara uyarlanabilir: Donanım ve bulut uygulamaları.

    Geçen yıl açıklanan temel AI hedeflerine yönelik bir ürün olarak ortaya çıkan MindSpore, tüm senaryolara uygulanabilir olma özelliğine ve gizlilik korumasına sahip. Bu özellik farklı dağıtım gereksinimlerini yerine getirmesini sağlıyor. MindSpore, verilerin kendisini işlemiyor, bu nedenle özel kullanıcı verileri senaryolar arası ortamlarda da bir şekilde korunabiliyor. MindSpore ayrıca, modellerin güvenilir olmasını sağlamak için yerleşik model koruma teknolojisine de sahip. MindSpore AI mimarisi, tüm senaryolara uyarlanabilir yapısının yanı sıra, tüm cihazlar ve bulut ortamları arasında iş birliği sağlıyor. AI algoritması, geliştiricilerin AI uygulamalarını kolaylıkla ve hızla geliştirmelerini sağlıyor.

    Huawei’nin AI portföyü, genel bulut, özel bulut, uç bilgisayar kullanımı, IoT endüstri cihazları ve tüketici cihazları dahil olmak üzere tüm dağıtım senaryolarını kapsıyor.

  • Çocuklar robotlarla duygusal bağ kuruyor

    Araştırmacılar, yeni neslin robotların rolleriyle insan davranışlarını karıştırmamaları için okul öncesi yaşlardan itibaren çocuklara eğitim verilmesi gerektiğini düşünüyor. Wall Street Journal gazetesinde yayınlanan araştırmada, 2010 yılından sonra doğan ‘Alfa kuşağı’ çocukların, diğer kuşakların aksine robotlarla etkileşim içinde büyüyen ilk nesil olduğu belirtildi. Araştırma aynı zamanda alfa kuşağı çocukların, eğitim-teknoloji endüstrisinin geliştirdiği interaktif eğitim öğretim teknolojilerinden büyük ölçüde yararlandığını ancak bunun onlar için kafa karıştırıcı olabileceğini öne sürüyor. Ayrıca araştırmaya göre, birçok çocuk robotların insanlardan daha akıllı olduğunu düşünüyor.

    ‘AİLELER YAPAY ZEKALI CİHAZLARA DİKKAT ETMELİ’

    Gelişim psikolojisi alanında 2012 yılında yapılan bir araştırmaya göre de 9-15 yaş aralığındaki birçok çocuğun robotlara duygusal olarak bağlandığı, insana benzer bir robot ile 15 dakika gibi kısa bir süre zaman harcayan çocukların, üzgün veya yalnız hissettiklerinde robotları teselli edebileceklerini ve onların arkadaşı olabileceklerini düşündüklerini gösterdi.

    Araştırmalar, çocukların kendileri ve teknoloji arasında bir sınır çizmesi ve kendi becerileri ile ilgili güven kazanmaları gerektiğini gösteriyor. ABD’deki Massachusetts Institute of Technology (MIT) den araştırmacılar dört yaşındaki çocuklara robotları programlamalarını öğretirken çocukların sürpriz bir şekilde başarılı olduklarını gördüler. 2018 yılından bir araştırmada da 4-10 yaş aralığındaki çocukların robotları kapasitelerini olduğundan fazla gördüklerini ortaya koydu.

    Araştırmacılar, ebeveynlere çocuklarına yapay zekâlı cihazları kullandırırken bu cihazların tasarlanabileceğini, programlanabileceğini ve yapılandırılabileceğini tavsiye etmeleri ve çocukların bu cihazları kontrol edebileceğini anlamalarına yardımcı olmaları gerektiğini tavsiye ediyor.

  • Türkiye’nin ilk sivil zırhlı midibüsü ‘Adba’ görücüye çıktı

    Türkiye‘de yerli imkanlarla üretilen ilk sivil zırhlı midibüs olma özelliğini taşıyan “Adba”göreve hazır hale geldi.
    Akdeniz Güvenlik Hizmetleri A.Ş. iştiraki Mai Grup Genel Müdürü Bülent Özkan, basın mensuplarına yaptığı açıklamalarda, yaklaşık 2,5 yıllık Ar-Ge çalışmalarının ardından tamamen yerli ve milli olan Adba‘yı geliştirdiklerini dile getirdi.
    Geliştirilen midibüsün sınıfında dünyada ve Türkiye‘de benzerinin olmadığını aktaran Özkan, şöyle devam etti:
    “Neden diyeceksiniz? Özellikle koruma seviyesi çok çok yüksek. Aslında bu tip otobüsler kullanımda var hali hazırda ama bu kadar koruma seviyesi yüksek bir otobüs kullanımda değil. Balistik korumamız çok yüksek, B-7 tabir ettiğimiz zırh delici mermilere karşı koruma sağlayabiliyoruz. Buna ilave olarak aynı zamanda otobüsün tabanında mayın koruması sağlayabiliyoruz. Bunu yapabilen bu sınıfta midibüs sınıfında sivil görünümlü olup içi tamamen askeri olan bir aracımız henüz yok.”

    Özkan, mayına karşı midibüsün koruma kabiliyetinin yüksek seviyede olduğuna değinerek, “Bunu hem aracımızın tabanının şekliyle hem de aracın içerisindeki koltukların dizaynı ile sağlıyoruz. Tamamen mayın koruma koltuğu, ağır askeri araçta olan koltuklar var içerisinde.”diye konuştu.
    Aracın 23 ve 25 kişilik tasarlandığını, camlarının tamamıyla “polikarbon” cam ile kaplandığını aktaran Özkan“Taşlı, sopalı ve molotoflu saldırılara karşı bu cam mukavemet sağlıyor. Tamamen kırılmaz ve yanmaz bir camdır. Bunun asıl amacı camların içerideki zırhlı cama isabet etmemesini sağlamak çünkü herhangi bir taş parçası zırhlı cama gelirse zaman içerisinde en ufak bir çatlak bile özelliğini kaybetmesini sağlayabilir. Bu camları kapladığımız için tamamen bu riski ortadan kaldırmış oluyoruz.” dedi.

    “Seri üretime hazırız”

    Özkan, zırh seviyesine göre çok farklı görevlerde ve tutuklu mahkumları taşıma gibi amaçlarla da kullanılabileceğini kaydetti.
    Midibüse, yurt içinden ve yurt dışından çok büyük bir ilgi olduğunu belirten Özkan“Tamamen seri üretime hazırız şu anda. Rakamdan korkumuz yok çünkü bizim kendi kapasitemiz hali hazırda çok yüksek. Gelecek ek siparişlere veya taleplere göre kapasite yaratmak bizim için hiç problem değil.” şeklinde konuştu.

    Midibüs, girilmesi zor ve tehlikeli yerlerde, silahlı kuvvetler ve emniyet teşkilatı için yardım amaçlı asker ile sivil görevlerde risk olmaksızın kullanılabilecek.

  • PUBG’ye Savaş Aracı ve Helikopter Geliyor

    PUBG‘de yer alan silahlar ve araçlar yayınlanan güncellemelerle birlikte çoğalıyor. PUBG araçları arasında şimdi de bir helikopter eklenecekmiş gibi duruyor. Bilgi bir YouTube kanalından geldi. Oyuncuların hava saldırısı gerçekleştirebilmesi için PUBG helikopter ile zenginleşiyor. Bu yenilik oyunun mobil versiyonu için yapılacağı belirtiliyor.

    HAVADAN SALDIRI İÇİN HELİKOPTER

    PUBG araçları bildiğiniz gibi suda ve karada gidebiliyor. Ancak havada giden bir araç yoktu. PUBG helikopter ile birlikte bu sorun çözülüyor. Oyuncularoyuna eklenen helikopter ile birlikte havadan saldırı yapabilecekMr Ghost Gaming kanalında yayınlanan bir videoda Erangel haritasının Schrool mevkiinde bir helikopter dikkat çekiyor. Tüm takımın Boeing AH-6 isimli helikopterde ilerlediği görülüyor.

    BİR SAVAŞ ARACI GELİYOR

    Oyuna eklenecek araçlar arasında bir de savaş aracı yer alıyor. Silaha karşı yüksek dayanıklılığa sahip araçta bir silah bulunmuyor ancak karada ve suda sürülebilmesi dikkat çekiyor. Aynı zamanda füze fırlatıcı, el bombası fırlatı ve RPG tarzı ağır bir silah da oyuna eklenecekler arasında yer alıyor.

  • Almanya’daki Eğlence Fuarı Gamescom’da Türk Firması Monster’a Hırsızlık Şoku!

    Almanya’nın Köln şehrinde düzenlenen Gamescom fuarında akıl almaz bir şekilde hırsızlık olayı yaşandı! B2B alanında bulunan Monster standında ki Laptoplar çalındı.

    Enis Kirazoğlu paylaştığı gönderiler ile B2B alanında bulunan Monster standında ki laptopların çalındığı duyuruldu. Kirazoğlu, “B2B alanı herkese açık bir alan değil, basın kartı veya firma yetkilisi olmayanların giremediği bir alan. Ayrıca Monster laptopların ortalıkta duran standlardan birinde değil, kilitli bir odadan çalındığı belirtiliyor. Hırsızlık yapan kişiler odanın kapısını kırarak içeriye girmiş ve standlarda bulunan Monster Laptopların tamamını çalmış.” dedi.

    Ayrıca B2B alanının gizliliği kapsamında bu alanda kamera bulunmadığı ve her firmanın kendi standını koruması gerektiği belirtilmiş. Anlaşılan o ki Monster ekibi, kilitli bir odada standları bulunduğu için oraya ekstra bir güvenlik elemanı koymayı düşünmemiş. Zaten Gamescom’da yaşanan hırsızlık olayı da gerçekten beklenilir cinsten değil! Monster ekibi olayın kasıtlı olarak yapıldığını düşünüyor.

    Monster Ekibi Standlarının Neden Boş Olduğunu Açıklamak İçin Almanca Duyuru Yapıştırmak Zorunda Kaldı
  • Facebook’un ‘geçmişi sil’ özelliği aslında hiçbir şey silmiyor

    Yeni özelliğin, kullanıcının Facebook dışındaki sitelerde takip edilmesi özelliğini devre dışı bırakabilmesini sağladığı açıklanmıştı. Teknoloji haberleri paylaşan Mashable internet sitesi ise Facebook bu özelliği kullanırken, Facebook sunucularından hiçbir geçmişi silmeyeceğini sadece kullanıcının hesabından veri bağlantısının kesileceğini yazdı.

    Bu yeni özelliğe göre kullanıcılar takip etme özelliğini devre dışı bırakarak, Facebook’un kendilerini Facebook dışında takip ederek ‘hedefli reklam’ göndermesini engelleyebiliyor. Daha önce kullanıcının kendi bilgilerini Facebook’un hangi web sitelerine veri gönderdiğini görmesi imkânsızdı. Yeni özellik, kullanıcılara, Facebook’un kullanıcının verilerini paylaştığı şirketlerin listesini ve kaç defa paylaşıldığını gösteriyor.

    Habere göre, Facebook bu özelliğin adını ‘geçmişi sil’ olarak duyursa da kullanıcı bilgilerinin Facebook sunucularından tamamıyla silinmesi mümkün olmuyor. ‘Geçmişi sil’ özelliği ilk önce Güney Kore, İrlanda ve İspanya’da kullanıma sunulacak.