Kategori: Teknoloji

  • Dünya’ya 2046’da göktaşı çarpabilir

    Dünya’ya 2046’da göktaşı çarpabilir

    ABD Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA), yeni bir göktaşı keşfettiklerini duyurdu.

    NASA’nın Gezegensel Savunma Koordinasyon Ofisi’ne göre, şubat başından bu yana hareketleri takip edilen yaklaşık olimpik yüzme havuzu büyüklüğündeki asteroid, 23 yıl içinde Dünya’ya en yakın mesafeden geçecek ve potansiyel bir çarpma olasılığına sahip olacak.

    “2023 DW” olarak isimlendirilen kaya parçasının dünyaya çarpma ihtimali, Avrupa Uzay Ajansı 625’te 1, NASA’ya göre ise 560’ta 1 olarak hesaplandı.
    NASA yetkilileri, 2023 DW daha fazla takip edilerek ek analizler yapıldıkça, bu ihtimalin önemli ölçüde değişebileceği görüşünü aktardı.

    NASA verilerine göre, 2023 DW’nin çapı yaklaşık 50 metre olarak hesaplanırken, göktaşının 14 Şubat 2046’da dünyaya 1,8 milyon kilometre mesafeden geçeceği tahmin ediliyor.
    Asteroid, saniyede 25 kilometre hızla hareket ederken güneş etrafındaki bir turunu 271 günde tamamlıyor.

    NASA’nın Çift Asteroid Yönlendirme Testi (DART) isimli uzay aracı, 27 Eylül 2022’de dünyadan yaklaşık 11 milyon kilometre uzaktaki asteroide, planlandığı şekilde başarılı bir çarpma gerçekleştirmiş ve göktaşının yörüngesini az da olsa değiştirmeyi başarmıştı.
  • FBI, TikTok’u kontrol edebilir

    FBI, TikTok’u kontrol edebilir

    Wray, Ulusal İstihbarat Direktörü Avril Haines, Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü Bill Burns, ABD Siber Kuvvetler (CYBERCOM) Komutanı ve Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) Başkanı Orgeneral Paul Nikasone ile Senato İstihbarat Komitesinde ABD’ye yönelik küresel tehditlere ilişkin bir oturumda konuştu.

    Florida Senatörü Cumhuriyetçi Marco Rubio’nun TikTok paylaşım sitesine yönelik sorulara yanıt veren Wray, Çin’in TikTok üzerinden milyonlarca kullanıcının verilerini kontrol edebileceğini, yüklü olduğu cihazlar üzerindeki yazılımları kontrol edebileceğini ve uygulama üzerinden kullanıcıların bazı konulara yaklaşımını etkileyebileceğini kaydetti.
    Wray, henüz TikTok’un bu amaçla kullanılıp kullanılmadığından emin olmadığını belirtti.

    ABD için özel şirketle kamu şirketi arasındaki farkın önemli olduğunu ifade eden Wray, özel sektörle ile Çin Komünist Partisi arasında herhangi bir ayrıştırıcı çizgi olmadığını bildirdi.
    Wray, “Amerikalılara tüm verilerinizin, cihazınızın kontrolünü ve bilgilerinizi Çin Komünist Partisine vermek isteyip istemeyeceğini sorarsanız, Çoğu Amerikalı size hayır diyecek ve bununla işim bitti diyecek.” diye konuştu.

    Çin’in süper bilgisayarlar ve yapay zeka araçlarını kullanarak casusluk, IP hırsızlığı dahil birçok yasadışı birçok faaliyette bulunabileceğini belirten Wray, “Bu büyük veri (big data) operasyonlarının her türlüsünü yapmak için veri kontrolüdür. Bu milyonlarca cihaza ulaşmak için yazılımların kontrol edilmesidir.” dedi.
    Önceki gün de CYBERCOM Komutanı ve NSA Başkanı Orgeneral Nikasone TikTok konusundaki endişelerini Senato Silahlı Kuvvetler Komitesinde dile getirmişti.
  • Musk kendi şehrini inşa etmeyi planlıyor

    Musk kendi şehrini inşa etmeyi planlıyor

    Wall Street Journal’ın (WSJ) yayımladığı habere göre, söz konusu şehir, eyaletin Austin kenti yakınlarında bulunan Bastrop County’de inşa edilecek.

    İnşası süren Boring ve SpaceX tesislerinin yanındaki alana temelinin atılması planlanan şehrin, Musk’ın şirketlerindeki çalışanların piyasanın altında kira ücretleriyle yeni evlere taşınmasına imkan sunacağı iddia edildi.

    Teksas yasalarınca bir bölgenin şehir kabul edilebilmesi için başvuru yapılmadan önce en az 201 kişinin bu bölgede yaşaması gerekiyor. Bu sürecin ardından bölge yargıcından onay alınıyor.

    Bastrop County bölgesinden bir yetkilinin açıklamasında, Musk’tan veya sahibi olduğu herhangi bir kuruluştan henüz başvuru alınmadığı kaydedildi.

  • İngiltere’de yeni yasa hazırlığı

    İngiltere’de yeni yasa hazırlığı

    Ana şirket Meta’nın WhatsApp Başkanı Will Cathcart, İngiltere’nin yakında onaylanması beklenen Çevrimiçi Güvenlik Yasası nedeniyle Whatsapp’ı yasaklayabileceğini duyurdu.

    TRT Haber’de yer alan habere göre, Çevrimiçi Güvenlik Yasası’nın uygulamayı şu anda hizmetteki mesajları koruyan uçtan uca şifrelemeyi zayıflatmaya zorlayabileceği açıklandı.

    Hükümet şirketi bu güvenliği zayıflatmaya zorlarsa, WhatsApp reddedecek ve uygulamanın ülke içinde tamamen yasaklanma olasılığı doğacak.

    Uçtan uca şifreleme, mesajları yalnızca gönderen ve alanların okuyabilmesini sağlayarak mesajların güvenliğini sağlar.

    Teknoloji şirketleri ve güvenlik uzmanları, mesajları bilgisayar korsanlığı ve diğer tehditlerden korumanın gerekli olduğunu söylüyor.

    Ancak İngiltere de dahil olmak üzere bazı ülkeler, mesajların yasa dışı içeriğe karşı taranabilmesi için bunun zayıflatılması gerektiğini savundu.

  • Teknogirişim Konseyi ilk toplantısı

    Teknogirişim Konseyi ilk toplantısı

    Milli Teknoloji Hamlesi hedefleri doğrultusunda Türkiye’nin gelişimine hız kazandıracak konseyin ilk adımını Cumhurbaşkanı Erdoğan attı. Ulusal Teknoloji Girişimciliği Stratejisi’ne ilişkin Cumhurbaşkanlığı Genelgesi, 27 Ekim’de Resmi Gazete’de yayımlandı. Genelgede, Ulusal Teknoloji Girişimciliği Stratejisi kapsamında yürütülecek çalışmalarda ihtiyaç duyulacak her türlü destek ve yardımın ilgili kurum ve kuruluşlarca hassasiyetle yerine getirilmesini istendi.

    21 Aralık’ta da Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Ulusal Teknoloji Girişimciliği Stratejisi’nin lansmanını yaptı ve bu bağlamda Türkiye’nin teknoloji girişimciliğindeki 2030 hedeflerini açıkladı. Aynı etkinlikte, TURCORN 100 Programının da startını veren Bakan Varank, terzi usulü destek modelini uygulayarak ulusal yol göstericilerin destekleriyle milyar dolar değerlemeye ulaşan yeni unicornlar çıkaracaklarını söyledi.


    Ulusal Teknoloji Girişimciliği Stratejisi’nde yer alan 30 hedeften biri de Teknogirişim Konseyi’nin kurulmasıydı. Bu hedef doğrultusunda oluşturulan Teknogirişim Konseyi, ilk toplantısını gerçekleştirdi. Bakanlık binasındaki toplantıya Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır başkanlık etti. Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Yunus Elitaş ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Lutfihak Alpkan’ın da katılımıyla gerçekleşen ilk toplantıda teknoloji girişimciliği ekosisteminin gelişimine ivme kazandıracak konular ele alındı.

    Konsey, teknoloji ve yenilik tabanlı girişimcilik faaliyetlerinde Türkiye’yi dünyanın önde gelen ekonomilerinden biri haline getirmek üzere hazırlanan Ulusal Teknoloji Girişimciliği Stratejisinin başarı ile hayata geçirilmesinden sorumlu olacak. Stratejide belirlenen eylemlerin uygulamaya konulması ve girişim ekosisteminin ihtiyaçlarına hızlı çözüm üretecek politikaların planlanması için üst düzeyde bir karar ve yönlendirme görevi üstlenecek.
    Teknogirişim Konseyi, girişimciliğin ulusal düzeyde sahiplenilmesi ve benimsenmesi için öncülük yapacak. Stratejide yer alan eylemler kapsamında atılması gereken adımlara yön verecek. Ekosistemde yaşanan gelişmeler ışığında doğabilecek ihtiyaçların karşılanmasında yeni mevzuat düzenlemelerinin, program ve projelerin hayata geçirilmesini sağlayacak.


    Konsey, faaliyetini Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı başkanlığında yürütecek. İhtiyaç duyulacak teknik çalışmalar, kurulacak çalışma grupları vasıtasıyla kamu ve özel sektörün iş birliğinde gerçekleştirilecek. Konsey çalışmalarının koordinasyonu da bakanlığa bağlı Milli Teknoloji Genel Müdürlüğü üstlenecek.

    Teknogirişim Konseyi, kamu ve özel sektörün ortak akıl ve yakın iş birliği hedefiyle katılımcı bir yapıda oluşturuldu. Kamu tarafında, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı gibi girişimcilik alanıyla doğrudan ilişkili bakanlıkların bakan yardımcıları ile TÜBİTAK, KOSGEB, SPK gibi kurumların başkanları konseyin üyeleri arasında yer alıyor.


    Konseyde girişim ekosistemini temsil eden STK’lara ve özel sektör temsilcilerine kamudan daha fazla kontenjan ayrılmış durumda. Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı, Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı ve Girişimcilik Vakfı gibi sivil toplum kuruluşları, Teknopark ve TEKMER’ler ile iş dünyasını temsil eden kuruluşlar, teknoloji ekosisteminin görüş ve önerilerini konseyin gündemine taşıyacak. Bunların yanında, TURCORN 100 Programında yer alan girişimciler de konseyde temsil edilecek.

    Düzenli aralıklarla toplanacak konsey, 100 bin teknogirişim ve yeni Turcornlar hedefine giden yolda ekosisteme liderlik yapacak.

  • Kadın Zirvesi Ödülleri sahiplerini buldu

    Kadın Zirvesi Ödülleri sahiplerini buldu

    2022 yılında Ar-Ge ve İnovasyon alanında başarılı çalışmalar gerçekleştiren kadın akademisyen ve araştırmacılara ödülleri, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal’ın katılımlarıyla gerçekleşen törende takdim edildi. Tören ülkemizin yaşadığı deprem felaketlerinde hayatını kaybeden vatandaşlarımız anısına saygı duruşuyla başladı. 2022 Yılı Ar-Ge ve İnovasyonda Kadın Zirvesi’nde ödüller, “Uluslararası Ar-Ge Projesi”, “Ulusal Ar-Ge Projesi”, “Üniversite-Sanayi İş Birliği Projesi”, “Fikri Haklar ve Ticarileştirme Projesi”, “Girişimcilik” ve “Proje Tabanlı Staj” kategorilerinde verildi. Etkinliğe Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Betül Demirci, Prof. Dr. Süleyman Sözen, Prof. Dr. Ali Resul Usul, Prof. Dr. Fatih Temizel ve Anadolu Üniversitesi Kadın ve Aile Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (AKAUM) Müdürü Doç. Dr. Zerrin Sungur Taşdemir’in yanı sıra çok sayıda akademisyen katılım gösterdi.


    “Tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum”

    Ülkede yaşanan deprem felaketlerinde hayatını kaybedenleri anarak sözlerine başlayan Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal, sözlerine şu şekilde devam etti:

    “Ar-Ge ve İnovasyonda Kadın Zirvesi Ödülleri, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü özelinde iki yıl önce başlattığımız ve bu yıl üçüncüsünü gerçekleştirdiğimiz, Üniversitemizin en anlamlı etkinliklerinden birisi. Bu etkinliğimiz, kadınların bilimsel hayatımızı aydınlatan çalışmaları için küçük bir teşekkür mahiyetinde. Anadolu Üniversitesi, eğitimde fırsat eşitliği sağlamak noktasında yürüttüğü nitelikli yükseköğretim hizmetleri ile kadının toplumsal hayatta daha güçlü rol alabilmesi için önemli katkılar sağlayan, bu yönüyle öne çıkan bir yükseköğretim kurumudur. Ülkemizin, topluma hizmet edecek nitelikli bilginin üretiminde önemli bir merkez hâline gelmesi için Üniversitelerimize büyük görev düşüyor. Bunu sağlamak için şüphesiz hep birlikte daha çok genç bilim kadını yetiştirmemiz gerekiyor çünkü yaşadığımız dünyanın kadın bakış açısından daha çok yorumlanması tüm insanlığın ortak ihtiyacı. Bu etkinliğimizin, genç bilim kadınlarımıza yeni motivasyonlar kazandırmasını ve bu alanda yürütecekleri çalışmalara katkılar sağlamasını diliyorum. Bu vesilesiyle varlıkları ile yaşadığımız evreni güzelleştiren, hayatın her alanına değer katan kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyorum.”


    “Deprem afeti, bize toplumsal dayanışmanın önemini daha iyi anlama fırsatı verdi”

    AKAUM Müdürü Doç. Dr. Zerrin Sungur Taşdemir ise etkinlikte gerçekleştirdiği konuşmasında, “Son yaşadığımız deprem afeti, bize toplumsal dayanışmanın önemini daha iyi anlama fırsatı verdi. Çocuklar, engelliler, gençler, kadınlar ve yaşlılar gibi kırılgan grupların afetlerde en çok etkilenen gruplar olduğunun farkına varıldı. Aklın ve bilimin gösterdiği yolda hareket ettiğimizde ve ahlaklı davrandığımız ölçüde zararlarımızı değil, kazanımlarımızı daha çok konuşur hale geleceğimizi düşünüyorum. Kadınlar için şiddetsiz, güvenli, özgür ve adil bir dünya için herkesi emek vermeye davet ediyorum” ifadelerini kullandı.

    Toplam 6 kategoride 37 bilim kadınına ödülleri Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Betül Demirci, Prof. Dr. Süleyman Sözen, Prof. Dr. Ali Resul Usul, Prof. Dr. Fatih Temizel ve AKAUM Müdürü Doç. Dr. Zerrin Sungur Taşdemir tarafından takdim edildi.

  • Meta’da yine işten çıkarma dalgası

    Meta’da yine işten çıkarma dalgası

    Dünyanın en büyük sosyal ağ şirketi, daha verimli olma hedefi doğrultusunda Kasım ayında çalışanların yüzde 13’ünü işten çıkarmıştı.

    Şubat ayında konuşan konuya yakın kaynaklar, ilk büyük işten çıkarmasında 11 bin kişiyi işten çıkaran şirketin hedefleri arasında “yataylaşma” hedefi de bulunduğu belirtilmişti. Kaynaklar yöneticilere teşvikler verildiğini ve şirket tarafından gerekli görülmeyen tüm ekiplerin işten çıkarıldığını ifade etmişti.

    Bloomberg’in haberine göre, yeni yapılacak işten çıkarmaların ise finansal hedeflere hizmet ettiği ve bu hamlenin “yataylaşma” ile ilgili olmadığı belirtiliyor.

    Reklam gelirlerinde bir yavaşlama gören ve sanal gerçeklik platformu olan Metaverse alanına odaklanan Meta, genel müdürlerden ve yardımcılarından işten çıkarılabilecek çalışanların listelerini yapmalarını istiyor. İşten çıkarmaların bu aşaması önümüzdeki hafta içinde tamamlanabilir.

    Mark Zuckerberg, 2023 Meta’nın “verimlilik yılı” olarak adlandırdı ve şirketin geçen hafta tamamlanan performans incelemeleri sırasında bu temayı çalışanlarına iletti.

  • TEKNOKENT Ar-Ge faaliyetleri

    TEKNOKENT Ar-Ge faaliyetleri

    Bilim ve teknoloji alanlarında yetişmiş insan gücünden yeni girişimciler çıkaran TEKNOKENT, üniversite ve Ar-Ge kuruluşlarında birikmiş bilginin, nitelikli girişimcilerin kurduğu teknoloji oryantasyonlu firmalar aracılığıyla ekonomik dönüşümünü amaçlıyor. KBÜ TEKNOKENT bünyesinde sağlık teknolojileri, mühendislik, mimarlık, imalat sanayi, yazılım ve savunma sanayiye dair faaliyetler yürütülüyor.

    KBÜ TEKNOKENT Genel Müdürü Prof. Dr. Oğuz Fındık, üniversite-sanayi iş birliğinin güçlendirilmesine ve katma değeri yüksek ürünlere yönelik Ar-Ge çalışmalarının yapılabilmesine imkan tanıyan TEKNOKENT’in girişimcilere sağlayacağı faydalar hakkında bilgiler verdi. Fındık, üniversiteler, araştırma kurum ve kuruluşları ile üretim sektörlerinin iş birliğinin sağlandığı KBÜ TEKNOKENT’in, birden fazla çalışma alanı ile 34 ayrı firmasının olduğunu belirterek, “Firmaların 27 tanesi Ar-Ge çalışması ve yedi tanesi kuluçka firması olarak faaliyet göstermektedir. Kuluçka firması henüz faaliyete başlamamış ve mali olarak bağımsızlığa kavuşmamış olan firmalara TEKNOKENT olarak destek olmaktayız. Ofislerin tasarlanmasını ve teşrifatlarını yapıyoruz. İnternet, elektrik, su, ofis kirasının yarısını karşılayarak destek vermekteyiz. Kuluçka firması 36 ay sonunda bir Ar-Ge firması olarak çalışmaya başlıyor. Şu an dört firmamız proje aşamasında. Projeleri kabul edildikten sonra burada faaliyetlerini yürütecek” dedi.


    TEKNOKENT’in amacı

    TEKNOKENT’in araştırmacı ve vasıflı kişilere iş imkanı oluşturmak, teknoloji transferine yardımcı olmak amacıyla firmalara destek olduğunu dile getiren Fındık, “TEKNOKENT’in kurulma amacı katma değerli ürün üretmek ve bunun ihracatını yapmak üzere devletin desteklediği bir yapıyla Ar-Ge yazılım ve tasarım yapmaktır. Kanun ve yönetmenliklere göre Ar-Ge tasarım ve yazılım yapan bir firma varsa TEKNOKENT’te ofis kiralayıp çalışmalarını gerçekleştirebiliyor” diye konuştu.

    TEKNOKENT’in kampüs içerisinde kurulma nedenlerinden birinin üniversitede üretilen bilginin sanayiye aktarılması olduğuna dikkati çeken Fındık, şunları kaydetti:

    “KBÜ TEKNOKENT’te üniversitedeki öğretim üyelerinin şirket kurması veya burada şirketlere danışmanlık yapması, çalışması mümkün oluyor. Kurulan firmalar üniversitenin bilgi birikimini transfer etme ayrıcalığına sahip oluyor. Ayrıca üniversitede yer alması aynı zamanda stajyer bulma imkanı personel bulma imkanını artırıyor. Mühendislik Fakültesinin TEKNOKENT’in en büyük eleman ihtiyacını karşılayan fakülte olduğunu söyleyebiliriz.”

    Fındık, son bir yıl içerisinde şu ana kadar 71 öğrenciye staj imkan sağladıklarını, yaklaşık 10 öğrencinin de uzun dönem staj yaptığını sözlerine ekledi.

  • “Üniversite-sanayi iş birliğinin öncüsü”

    “Üniversite-sanayi iş birliğinin öncüsü”

    BŞEÜ BARUM, sanayi kuruluşlarının yaşadığı sorunların başında gelen Araştırma Geliştirme (AR-GE) ve Ürün Geliştirme (ÜR-GE) çalışmalarına destek sağlamak amacıyla BARUM’da yapılan analiz sonuçlarını bilimsel olarak yorumlayarak, firma talebi doğrultusunda teknik rapor şeklinde paylaşıyor. Bu hizmet ile gerek kentte gerekse ülkedeki sanayi kuruluşlarına önemli bir hizmet veriliyor. Konuya ilişkin açıklama yapan BŞEÜ Rektörü Prof. Dr. Şükrü Beydemir, BARUM’un çalışmaları ve gelecek hedeflerini paylaştı.

    “Üniversite-sanayi iş birliğinin öncüsü”

    Rektör Beydemir, BARUM’un bir yandan akademisyenlerin bilimsel çalışmalarına destek olduğunu, diğer yandan da çok geniş bir yelpazede çeşitli sanayi kuruluşlarına hizmet verdiğini belirtti. Üniversite-sanayi iş birliğinde etkin rol oynayan BARUM için öncü tanımlaması yapan Rektör Beydemir, “Merkezimiz hem üniversitemiz akademisyenlerine hem de diğer üniversitelerin akademisyenlerine araştırma yapma imkanı sağlıyor. Öte yandan sanayi kuruluşlarının çalışmalarına bilimsel nitelik kazandırmalarına yardımcı oluyor. BARUM’da 2 gün gibi kısa bir sürede analiz ve teknik yorum raporlarını sanayicilerimize vermekteyiz. Rekabetçi piyasa koşullarında sanayicimizin yanında yer alıyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Ulusal ve uluslararası fuarlarda BARUM’a büyük ilgi”

    BARUM’un sanayicilerin ihtiyaçlarını belirlemek ve sektörün nabzını tutabilmek amacıyla çeşitli faaliyetlere katıldığını belirten Rektör Beydemir, “Merkezimiz, 2022 yılında düzenlenen ve kimya esaslı bir fuar olan TUKCHEM’e katılmıştır. Avrupa’nın en büyük poliüretan ve reçine fuarı olan PUTECH’e katılım sağlayacaktır. Ulusal ve uluslararası düzeyde çeşitli konferanslar, kongreler ve fuarlar vasıtasıyla sektörel gelişmeleri yakından takip ediyoruz. 2022 yılının istatistik verilerine baktığımızda merkezimizde analiz yaptıran sanayi kuruluşlarında 3 buçuk kat artış görülmektedir. BARUM’da yapılan analiz sayılarında ise 4 buçuk kat bir artıştan söz edebiliriz. Bu verilerin her geçen gün katlanarak devam etmesi ve sanayimizin üretiminin bilimsel verilerle desteklenmesi için yoğun emek vermekteyiz” dedi.

    “Web Of Science verilerine doğrudan katkı sunuyor”

    Rektör Beydemir, “BARUM sadece sanayi işbirliğiyle kalmıyor, üniversitemizin akademisyenlerine, bölge üniversitelerinin akademisyenlerine de bilimsel katkıda bulunuyor. Üniversitemize baktığımız zaman bunun katkısını nasıl görebiliriz? Web Of Science verilerine baktığımızda dergilerde yayınlanan makale sayımız 2019 yılında 151 iken, 2022’ye geldiğimizde 250’leri geçmiştir. Bu da yüzde 63’lük bir yükselme anlamına gelmektedir. Atıf sayılarımıza baktığımızda 2019 yılında 800’lerdeyken atıf sayımız, bugüne geldiğimizde 2 bin 600’lere yükselmiş durumdadır. Bu da merkezimizin üniversitemize ve bölge sanayimize ne kadar katkılar verdiğini zaten göstermektedir. BARUM bundan sonraki çalışmalarına da aynı hızla devam edecektir. BŞEÜ olarak laboratuvarımızı daima geliştiriyoruz ve daima farklı sanayi kuruluşları ile irtibat halindeyiz. Hem sanayi kuruluşlarına hem de üniversitemize ve diğer üniversitelere bilimsel katkıda bulunmaya devam edeceğiz” ifadelerine yer verdi.

  • Ekşi Sözlük erişim engeliyle ilgili yeni karar

    Ekşi Sözlük erişim engeliyle ilgili yeni karar

    Ekşi Sözlük için tekrar erişim engeli kararı alındı. BTK, erişim engelini kaldıran mahkeme kararına itiraz etmişti. Ekşi Sözlük yöneticisi Başak Burut, 2 Mart’ta yaptığı açıklamada erişim engeli kararının kaldırıldığını duyurmuştu, mahkeme itirazı onaylayarak Ekşi Sözlükʼe erişim engeli getirilmesini kesinleştirdi.

    Ankara 4. Sulh Ceza Hakimliği’nin Ekşi Sözlük’e getirilen erişim engeli kararını kaldırmasına yapılan itirazı inceleyen 5. Sulh Ceza Hakimliği itirazı onaylayarak Ekşi Sözlük’e erişim engeli getirilmesini kesinleştirdi.

    Neolmuştu ?

    Ekşi Sözlük’e 21 Şubat’ta erişim engeli getirilmişti. İnternet sitesi Ekşi Sözlük’e erişim, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu kararıyla engellenmişti. Kullanıcılar siteye erişim sağlayamazken BTK’nın sorgu sayfasında “eksisozluk.com, 21/02/2023 tarihli ve 490.05.01.2023.-100029 sayılı Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu kararıyla erişime engellenmiştir” ifadelerine yer verilmişti.

    Erişim engeli kararının, 5651 sayılı yasanın 8/a maddesinde düzenlenen milli güvenlik ve kamu düzeninin korunması gerekçesiyle alındığı belirtilmişti.