Kategori: Teknoloji

  • Türkiye’de sosyal medya ağlarına 10’ar milyon TL ceza

    Türkiye’de sosyal medya ağlarına 10’ar milyon TL ceza

    Yasal sürenin sona ermesinin ardından temsilci bildiriminde bulunmayan başta Facebook, Instagram, Twitter, Periscope, YouTube ve TikTok olmak üzere sosyal ağ sağlayıcılarına 10’ar milyon lira ceza kesildi.

    Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada yasal sürenin sona ermesinin ardından temsilci bildiriminde bulunmayan sosyal medya platformlarına 10’ar milyon lira ceza kesildiğini duyurdu.

    Başta Facebook, Instagram, Twitter, Periscope, YouTube ve TikTok olmak üzere sosyal ağ sağlayıcılarına 10’ar milyon lira ceza kesildi.

    Bu cezanın tebliğinden itibaren 30 gün içinde de yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde sosyal ağ sağlayıcıya, bu defa 30 milyon lira idari para cezası kesilecek.

    Yükümlülüğe uymamakta ısrar eden sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliği yüzde 90 daraltılacak.

  • Gökmen Uzay Havacılık ve Eğitim Merkezi kapılarını açıyor

    Gökmen Uzay Havacılık ve Eğitim Merkezi kapılarını açıyor

    Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) öncülüğünde inşa edilen uzay temalı eğitim merkezi Gökmen Uzay Havacılık Eğitim Merkezi (GUHEM), yarın kapılarını açacak.

    BTSO’dan yapılan açıklamaya göre, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) iş birliğinde 200 milyon liralık bütçeyle yapımı tamamlanan GUHEM’in açılışına Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın katılması bekleniyor.

    Açıklamada görüşlerine yer verilen BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, GUHEM’in 2013’te göreve geldiklerinde ortaya koydukları Gökmen Projesi kapsamında kurgulandığını bildirdi.

    Merkezin Avrupa’daki en iyi dünyada ise ilk 5 merkezden birisi olma özelliği bulunduğunu vurgulayan Burkay, şunları kaydetti:

    “Türkiye’nin milli teknoloji hamlesi doğrultusunda genç nesillerin uzay ve havacılığa ilgisini artırmak amacıyla hayata geçirdiğimiz GUHEM’de farklı nitelikte 154 adet interaktif düzenek bulunuyor. Özellikle farklı içerikleriyle değişik yaş gruplarının hem farkındalıklarını artıracak hem de uzay ve havacılık konularında eğitimler verilecek. GUHEM, aynı zamanda Bursa’nın kent kimliğine katkı koyacak bir mimariye sahip. Türkiye’nin geleceğini şekillendiren en önemli yer olan GUHEM’in hayata geçmesinde bizlere destek veren Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına, Büyükşehir Belediyesi’ne ve TÜBİTAK’a şükranlarımı sunuyorum.”

    GUHEM

    Gökmen Projesi’nin bir ayağı olan GUHEM, gençlerin uzay ve havacılık alanında farkındalıklarını artırmayı hedefliyor.

    Mimarisiyle dikkati çeken 13 bin 500 metrekare alan üzerine kurulu merkezin ilk katında tamamı yerli, uzay ve havacılıkla ilgili eğitim amaçlı 154 interaktif düzenek, havacılık öğrenme ve uzay inovasyon merkezi, dikey rüzgar tüneli ve uçuş simülatörleri gibi birbirinden farklı uygulamalar yer alıyor.

    “Uzay katı” olarak adlandırılan ikinci katta ise atmosfer olayları, güneş sistemi, gezegenler ve galaksilere ilişkin bilgiler sunuluyor.

  • Whatsapp’ta beklenen özellik devreye girdi

    Whatsapp’ta beklenen özellik devreye girdi

    Sessize alma özelliğini güncelleyen WhatsApp, kullanıcılara sonsuza kadar sessize alma seçeneğini sundu.

    Popüler mesajlaşma uygulaması WhatsApp’a yeni bir özellik geldi. Sohbeti süresiz olarak sessize alma özelliği tüm kullanıcılar için aktif edildi.

    Facebook’un bünyesinde bulunan mesajlaşma uygulaması WhatsApp yeni bir özellikle gündeme geldi

    Daha önce WhatsApp gruplarını sessize almak için 8 saat, 1 hafta ve 1 yıl olmak üzere üç opsiyon sunan platform bu opsiyonları güncelledi.

    WhatsApp’ın sohbetleri tamamen sessize alma özelliği tüm kullanıcılara açıldı. Başka bir deyişle WhatsApp söz konusu güncelleme ile kullanıcılarının istedikleri WhatsApp mesajlarını sonsuza kadar kapatmasına imkân tanıyacak.

    Söz konusu özellik hem iOS hem de Android platformları için yayınlandı. Bu özelliğin önümüzdeki günlerde tüm cihazlara gelmesi bekleniyor.

  • TEKNOFEST birincisi gençleri hayali uçan arabalar

    TEKNOFEST birincisi gençleri hayali uçan arabalar

    Havacılık Uzay ve Teknoloji Festivali TEKNOFEST kapsamında, Uçan Araba Tasarım Yarışması’nda birinci seçilen 3’ü üniversite öğrencisi 2’si mezun 5 genç, “Turna” adını verdikleri tasarımlarını hayata geçirmeyi amaçlıyor.

    Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ) Makine Mühendisliği Bölümünden Furkan Karaboğa kaptanlığında, Makine Mühendisliği Bölümünde okuyan Bünyamin Aktaş, Metalurji ve Malzeme Mühendisliği ile Makine Mühendisliği programları çift ana dal mezunu Duygu Kolcu, İç Mimarlık Bölümü öğrencisi Oktay Ayaz ve Sakarya Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü mezunu Yaren Emre’den oluşan “Turna Teknik Takımı”, geçen yıl 7’nci oldukları yarışta bu sene zirvede yer aldı.

    ASELSAN ve BAYKAR mühendisleri tarafından birinciliğe layık görülen 2 kişi kapasiteli ve elektrikli uçan araba tasarımını yapan ekipten Furkan Karaboğa, BAYKAR’da uzun dönem staja kabul edildi.

    Döner kanatlı uçan arabayı BTÜ atölyelerinde tasarlayan gençlerden Bünyamin Aktaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, diğer tasarımlar bir piste ihtiyaç duyduğu için şehir içi ulaşımda pek çözüm olmadığını söyledi.

    Katlanabilir rotorlu tasarımla yarışmaya katıldıklarını belirten Aktaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Rotor kollarının katlanması diğer araçlardan ayrılan bir özellik. Bir kişi başka bir şehirdeki toplantısına yetişmek zorunda diyelim. Karadan bunu sağlayamıyor ama aracımız 36 dakikalık uçuşla bu görevi yerine getirebiliyor. Saatte 325 kilometre azami hızı olduğu için yeterli sürede kişiyi yerine ulaştırabiliyor. Aracın pervanelerini 2 aylık süreç sonunda tasarladık, belli bir motor seçtik, buna göre analizleri yaptık. İstediğimiz etkiye ulaştıktan sonra statik kısma geçtik. Kompozit malzemeler seçildi, ona göre çizimler yapıldı. Otonom sistemin algoritması üzerine çalışmalar yapıldı. Aracın tasarımı ya kendimiz tarafından ya da piyasada bulunan belli çözümler tasarımımıza entegre edilerek ortaya çıkarıldı.”

    Tasarım aşamasından üretim aşamasına geçmek istediklerini dile getiren Aktaş, araştırmaları neticesinde test süreleri dahil 200 bin dolarlık maliyetle aracı çalışabilir duruma getirebileceklerini anlattı.

    “Terörle ve yangınla mücadelede kullanılabilir”

    Rotor kanatlarının katlanabilmesiyle aracın trafikte rahatça seyredebileceği bilgisini veren Aktaş, günün koşullarına göre yaptıkları tasarımla başarıya ulaşmalarında, üniversitedeki hocalarıyla iletişimlerinin kuvvetli olmasının büyük etkisi bulunduğunu ifade etti.

    TEKNOFEST’in, hayallerini çok etkilediğini vurgulayan Aktaş, “Havacılık, endüstri anlamında da öncü teknolojilerden biri. Şu anda takımdan bir arkadaşımız BAYKAR’da uzun dönem staj yapıyor. Sektörde kendi firmamızı kuramasak bile bu alanda ilerlemeyi düşünüyoruz. BAYKAR ve TAİ gibi şirketlerde çalışmalarımıza devam etmek istiyoruz.” dedi.

    Aktaş, tasarladıkları aracın 200 kilogram hatta içindeki koltukların çıkarılması durumunda 300 kilogram ağırlığa kadar faydalı yük taşıyabileceğini belirtti.

    Aracın, terörle ve yangınla mücadelede kullanılabileceğine değinen Aktaş, “Kargo çok önemli, kargo üzerine çalışmalar var insansız hava araçları üzerine. Uçan arabalar birden fazla uygulama alanına sahip. Havacılık kuruluşlarının standartları var, insanın kullanacağı bir araç olursa kullanacak kişilerin pilotaj eğitiminden geçmesi gerekiyor. Bizim tasarımımızda kişi araca geliyor, gitmek istediği konumun bilgisini giriyor, bunun arkasında algoritma var, ona göre bir plan çıkartılıyor, o kapsamda araç, sürücü müdahalesine gerek duymadan istenilen yere gidebiliyor.” diye konuştu.

    Aracın ağırlığını 2 ton olarak hesapladıklarını bildiren Aktaş, karadan hızının saatte 120 kilometre olduğunu, tam şarjla 400 kilometre yol alabileceğini sözlerine ekledi.

    Duygu Kolcu ise yeni tip koronavirüs salgını sürecinde takım olarak iyi çalıştıklarını, TEKNOFEST’te final raporuna göre 5’inci sırada yer aldıklarını ancak mücadeleyi bırakmayıp birinciliği kazandıklarını aktardı.

    Takımdan sadece 2 kişinin Gaziantep’e gidebildiğini anlatan Kolcu, kendilerine destek olan BTÜ Rektörü Prof. Dr. Arif Karademir, danışman hocaları Dr. Öğr. Üyesi Doruk Erdem Yunus ve Araştırma Görevlisi Abdullah Düzcan’a teşekkür etti.

  • Sosyal medya sitelerinin temsilci bildirmesi için son 1 hafta

    Sosyal medya sitelerinin temsilci bildirmesi için son 1 hafta

    BTK’nin, kamuoyunda “Sosyal Medya Yasası” olarak bilinen düzenleme kapsamında, sosyal ağ sağlayıcılarına “temsilcilerini belirlemeleri” için tanıdığı süre 2 Kasım’da sona erecek.

    Türkiye’den günlük erişimi 1 milyondan fazla olan yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcılarına, temsilci belirleme ve bildirme yükümlülüklerini yerine getirmeleri için Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından verilen süre 2 Kasım’da sona erecek.

    Kamuoyunda “Sosyal Medya Yasası” olarak bilinen 7253 sayılı “İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” 1 Ekim itibarıyla yürürlüğe girdi. Kanun kapsamında, yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcılarının da Türkiye’deki temsilcilerini belirleyerek bildirmeleri gerekiyor. Bu konuda söz konusu sosyal ağ sağlayıcılarına BTK’nin 2 Ekim’de yaptığı bildirimle tanınan süre 2 Kasım’da dolacak.

    Buna karşın, sosyal ağ sağlayıcılarının Türkiye’de temsilcilik açmak için 3 Kasım’da yapılacak ABD seçimlerinin ve CHP tarafından Anayasa Mahkemesine yapılan yasaya ilişkin itiraz başvurusu sonucunu beklemek istedikleri belirtildi.

    Düzenleme kapsamında Türkiye’den günlük erişimi 1 milyondan fazla olan yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcıların, en az 1 kişiyi Türkiye’de temsilci olarak belirlemesi gerekiyor. Bu kişinin iletişim bilgilerine, kolayca görülebilecek ve doğrudan erişilebilecek şekilde internet sitesinde yer verilecek.

    İlk etapta 10 milyon lira idari para cezası verilecek

    Söz konusu süre içinde yükümlülüklerini yerine getirmeyen sosyal ağ sağlayıcılarına 10 milyon lira idari para cezası uygulanacak.

    Bu cezanın tebliğinden itibaren 30 gün içinde de yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde sosyal ağ sağlayıcıya, BTK Başkanı tarafından bu defa 30 milyon lira idari para cezası kesilecek.

    İkinci kez verilen idari para cezasının tebliğinden itibaren 30 gün içinde bu yükümlülük de yerine getirilmezse BTK Başkanı tarafından Türkiye’de mukim vergi mükellefi olan gerçek ve tüzel kişilerin ilgili sosyal ağ sağlayıcısına yeni reklam vermesi yasaklanacak.

    Reklam yasağı kararının verildiği tarihten itibaren 3 ay içinde gerekli yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde BTK Başkanı, sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliğinin yüzde 50 daraltılması için sulh ceza hakimliğine başvurabilecek.

    Başvurunun kabulüne ilişkin hakim kararının uygulanmasından itibaren 30 gün içinde söz konusu yükümlülüğün yerine getirilmemesi durumunda BTK Başkanı, sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliğinin yüzde 90’a kadar daraltılması için sulh ceza hakimliğine müracaat edebilecek.

    Sosyal ağ sağlayıcıları, yaklaşık 5 ay sonra dahi Türkiye’de temsilcilik açmayı kabul ederlerse kendilerine o güne kadar kesilen cezaların yüzde 75’i affedilecek.

    Kanunun içeriği hakkında sosyal ağ sağlayıcıları bilgilendirildi

    Sosyal ağ sağlayıcıları, kanunun getirdiği yükümlülükler konusunda bilgilendirilmişti. Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan başkanlığında, BTK’de video konferans yöntemiyle yapılan toplantıya, Facebook, YouTube, Instagram, Twitter, Linkedin, TikTok, Dailymotion, Periscope ve VK temsilcileri katılmıştı. Toplantıda, BTK Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve akademisyenler de hazır bulunmuştu.

    Kanunun içeriği, işleyişinin nasıl olacağı, usul ve esaslarla ilgili bilgilendirmenin yapıldığı toplantıda, sosyal medya temsilcilerine yasaya ilişkin yükümlülüklerin yerine getirilmesi için detaylı bilgi verilmişti.

  • Honor, akıllı telefon modellerine bir yenisini daha ekliyor

    Honor, akıllı telefon modellerine bir yenisini daha ekliyor

    Son dönemde akıllı ekosistem ürünleriyle popülerliğini sürdüren Honor, akıllı telefon modellerine bir yenisini daha eklemeye hazırlanıyor.

    Honor’dan yapılan açıklamaya göre, Huawei Technologies çatısı altında gençlere yönelik teknolojik ürünleriyle değer yaratan Honor, 1+8+N akıllı yaşam stratejisinin kalbinde yer alan akıllı telefonlarına bir yenisini daha eklemeye hazırlanıyor.

    Yeni Honor 10X Lite, özellikle yüksek pil kapasitesi ve güçlü kamera özellikleriyle gençlerin gözdesi olmaya hazır bulunuyor. Kirin 710A yonga setiyle güçlendirilen Honor 10X Lite, 48MP Ultra Net Ana Kamera, 8MP Süper Geniş Açılı Kamera, 2MP Makro Kamera ve 2MP Derinlik Yardımcısı Kamera’dan oluşan dörtlü kamera sistemi, 5000mAh kapasiteli batarya, 22.5W SuperCharge hızlı şarj teknolojisi sunuyor.

    Honor 10X Lite, barındırdığı dörtlü kamera sisteminde ana kamera olarak 48 MP’lik Ultra Net Ana Kamera kullanıyor. Bu kamera hem gündüz hem de düşük ışıklı ortamlarda başarılı bir performans sağlıyor.

    Bu ana kamera donanımı da Honor 10X Lite’ın sunduğu Ultra Netlik Modu ile desteklenerek, daha önce olmadığı kadar net fotoğraflar çekmek de mümkün oluyor. Süper Gece Modu sayesinde de karanlıkta çekilen fotoğraflar yüksek detaya ve dengeli renklere sahip oluyor.

    48 MP’lik ana kamerasının yanında 8 MP’lik 120 derece Süper Geniş Açılı Kamera ile muhteşem manzara fotoğrafları çekebilirken, 2MP’lik Makro Kamera ile de yakın çekimlerde yüksek detay seviyesine ulaşmak oldukça kolay oluyor.

    Portre fotoğraflarında da başarılı bir performans sergileyen Honor 10X Lite, bu başarıyı 2MP’lik Derinlik Yardımcısı Kamera ile sağlıyor. Telefonun önünde yer alan 8MP’lik Yapay Zekâ destekli Selfie Kamerası ise sunduğu güzellik modu, filtreler ve bokeh efektiyle muhteşem selfie’ler çekmenize yardımcı oluyor.

  • Bursa’da mühendis adaylarından iki kişilik elektrikli araç için “faydalı” mobil tasarımlar

    Bursa’da mühendis adaylarından iki kişilik elektrikli araç için “faydalı” mobil tasarımlar

    Bursa Teknik Üniversitesi’nde (BTÜ), Renault firmasının “TwizyContest’20” adlı uluslararası yarışmasında yarı finale kalan gençler, iki farklı faydalı modelin prototiplerini yaptı.

    Her biri 5 kişiden oluşan “Emizy” ve “Matrobot” takımları, “Toplum yararına mobilite çözümler” temasıyla düzenlenen organizasyon için birer proje hazırladı.

    Emizy’nin projesi, elektrikle çalışan iki kişilik Twizy modelinin dar yollarda ve özellikle kapalı alanlarda acil sağlık hizmeti verilmesine yönelik tasarlandı. Ayrıca sistem, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle aracın bulunduğu yerdeki kişilerin vücut ısılarını ölçüp ekranına bilgi gönderebiliyor.

    Matrobot’un projesinde ise güvenlik sisteminin daha etkili olması amacıyla araç hareket ettirildiğinde akıllı cep telefonuna mesaj ulaştırılıyor. Vücut ısısı ölçme özelliği bu sistemde de bulunuyor.

    Sağlık ekibi ortamdaki kişilerin vücut ısısını ölçebilecek

    Emizy üyesi Makine Mühendisliği Bölümü 3. sınıf öğrencisi Melike Omak, AA muhabirine, Twizy modelini ambulansların giremeyeceği yerlere sağlık hizmeti verebilecek şekilde tasarladıklarını söyledi. Aracın içini ilk yardım malzemeleriyle donatacak bir tasarım yaptıklarını belirten Omak, şöyle devam etti:

    “Projemiz için kullanım alanlarını pazar, plaj ve alışveriş merkezleri olarak düşündük. Aracımız, ambulansın giremeyeceği yerlere insanların telefonlarına yükleyecekleri bir uygulama ile ihtiyacı olduğu zaman gereken bölgeye gidebilecek, ulaştığında da ambulansla iletişim halinde olacak. İlk yardımın yanlış yapılmasından dolayı insanlar ölebiliyor. Artık bütün şehirlerde neredeyse trafik var. Biz yanlış müdahaleden dolayı insanların ölümünü en aza indirmeyi planladık. Aracın içinde bir acil tıp teknisyeni bulunacağından, ilk yardım zamanında yapılabilecek.”

    Omak, üniversite yönetiminin kendilerine atölye ve maddi imkanlar sunduğunu aktararak bu sayede projelerini hayata geçirebildiklerini dile getirdi.

    Aynı ekip ve sınıfta yer alan İsmail Kiraz da Twizy modeline dolap sistemi eklediklerini, bunun da teknolojik bir dizayn olduğunu bildirdi. Dolap sisteminin sesli komut ve ışıklandırma ile müdahale anında acil tıp teknisyenine katkı verdiğini vurgulayan Kiraz, “Aracımızda termal kamera özelliği de var. Normal bir alana gidildiği zaman yüksek ateş vakası tespit edildiğinde araç içindeki acil tıp teknisyeninin ekranına bilgi verebilen ve teknisyenin olaya müdahale edebildiği bir sistem.” dedi.

    Kiraz, aracın arka bölümüne monte etmek için tasarladıkları baca sistemi sayesinde sıvı dezenfektanın buharlaştırılıp dış ortama verilebileceğini ifade etti. Farlardan çıkacak ultraviyole ışınlarla dezenfektan sistemini güçlendirmeyi planladıklarına değinen Kiraz, bir vakaya gidiş gelişte aracın şarjının yüzde 6’sını harcadığı bilgisini verdi.

    Güvenlik sistemi evrak çantası ve değerli eşyalar için de kullanılabilecek

    Matrobot üyesi Metalurji ve Malzeme Mühendisliği 2. sınıf öğrencisi Muhammet Ataman ise araçta kullanıcı güvenliğini ön plana aldıklarına dikkati çekti. Ağırlığı 500 kilogram civarında olan Twizy’nin en az 4 kişi tarafından rahatlıkla kaldırılıp götürülebildiğini belirten Ataman, şunları kaydetti:

    “İnternetteki forumlarda, aracın güvenlik kaynaklı problemleri olduğunu tespit ettik. Buna yönelik alarm sistemi geliştirdik, sıfır maliyetle bunu yaptık. Aracın içinde bulundurduğu sesli ve ışıklı ikaz birimlerini kullanarak, yeniden kodlayıp yeniden algoritmalar yazarak sıfır maliyetle düzenledik. Bu sistem sadece araçlarda değil evrak çantaları gibi değerli eşyaların da korunmasını sağlayabiliyor. Araç veya eşya hareket ettiğinde telefona ‘Onaylıyor musunuz?’ diye bir mesaj geliyor, onaylamıyorsanız polise haber veriyor.”

    Aracın arka bölümünü mobil test merkezi olabilecek şekilde tasarladıklarını aktaran Ataman, yerel yönetimlerle de görüştüklerini ve projeyi hayata geçirmek istediklerini sözlerine ekledi.

    Mekatronik Mühendisliği 3. sınıfından Esmanur Aydoğan ise doğa dostu araç için insanlık yararına bir proje geliştirdiklerini aktararak “Araç güvenliğini sağladıktan sonra kullanıcı güvenliğini de düşündük. Twizy için korna sistemi geliştirdik. Diğer araçların kör noktasına girdiğinde veya arkasından hızla bir araç yaklaştığında alarm vererek hem kullanıcı hem de diğer kullanıcı uyarılıyor.” diye konuştu.

  • “Numara komşusu” akımında hapis cezası gelebilir

    “Numara komşusu” akımında hapis cezası gelebilir

    Cep telefonu numarasının son hanesinde bulunan rakamın bir altına ya da üstüne denk gelen, sahibi bilinmeyen numaraya mesaj gönderilmesine dayanan “Numara komşusu” akımında, özel bilgilerin paylaşılması ve kişisel verilerin gizliliği nedeniyle hukuki problemlerin yaşanabileceği uyarısı yapıldı.

    Bilişim hukuku alanında çalışmalar yapan Avukat Rıdvan Yıldız, yaptığı açıklamada, hiç tanımadığı birine sırf numara komşusu diye mesaj gönderme akımının gittikçe yaygınlaştığını söyledi.

    Görünüş itibarıyla bir numaraya “selam” veya “merhaba” yazmanın bir suç ya da hak ihlali gibi görünmediğini belirten Yıldız, “Ancak görünüş ile ortaya çıkaracağı sonuçlar hukuki açıdan çok farklı olabilir. Numara komşusuna mesaj akımının devamında mesaj ısrarı sürebilir. Bu noktada, Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 123’üncü maddesinde düzenlenen ‘huzur ve sükunu bozma’ suçu oluşabileceği gibi cinsel taciz gibi suçlar da ortaya çıkabilir. Yine bu mesajlar yüzünden insanların ilişkileri zarar görebilir, başka sorunlar doğabilir. Basit bir mesaj gibi görünen bir eylem, öngörülemeyen zarar ve sonuçlar doğurabilir. Bunlara dikkat etmek gerekir.” diye konuştu.

    Yıldız, söz konusu mesajlar nedeniyle insanların beklemedikleri bir şekilde kendilerini savcılık ve mahkemelerde bulabileceğini söyledi.

    “Kişisel telefonlar insanların özeli olduğu için nasıl ki komşumuzun kapısını rastgele çalmıyorsak elektronik iletişimde de insanların özel hayatına dikkat etmeliyiz.” diyen Yıldız, sözlerine şöyle devam etti:

    “Yargıtay bir kararında, ilgi duyduğu kişinin istemediğini ve kabul etmediğini belirtmesine rağmen, kendisine ısrarla evlenme teklif edilmesini, sosyal medya ve telefon aracılığı ile sevgi içerikli mesajlar gönderilmesini cinsel taciz olarak değerlendirdi. Sosyal medya üzerinden ısrarla yapılan teklifler cinsel taciz sayılabilecektir. Benim görüşüm bu kararın ölçülü olmadığı yönünde. Günümüz toplumunda sosyal medyanın da ilişkiler ve evlilikler yönünden araç olacağı düşünülünce bu tip kararlarla iletişim kurmaya korkan bir toplum oluşturmamak da gerekir. Elbette sosyal medyadan insanların rahatsız edilmesi savunulamaz ancak ülkemizde insanların iletişim kuramaz duruma da gelmemesi gerekir. Bu açıdan Yargıtay’ın bu konuyu cinsel taciz yerine ‘huzur ve sükunu bozma’ suçu kapsamında değerlendirmesi daha doğru olabilirdi.”

    Mesaj ifşanıza 1-3 yıl arası hapis gelebilir

    Yıldız, özel mesajlaşmaların, karşıdaki kişinin izni olmadan sosyal medyada paylaşılması gibi durumlara da daha sık rastlandığını belirtti.

    TCK’ya göre kendisiyle yapılan haberleşmelerin içeriğini diğer tarafın rızası olmaksızın hukuka aykırı olarak alenen ifşa eden kişinin 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası alabileceğini kaydeden Yıldız, bir kişinin gönderdiği mesajı sosyal medya aracılığıyla yayınlamanın da bu suç kapsamında değerlendirilebileceğini bildirdi.

    “Suç oluşturan bir durum yokken mesajları ifşa etmek hukuka uygun değil” değerlendirmesinde bulunan Yıldız, ifşa sebebiyle maddi ve manevi zarar görenlerin dava açma hakkının doğduğunu belirtti.

    Yıldız, bir kişiden gelen rahatsız edici mesajı ifşa etmek yerine hukuki yollara gidilmesi gerektiğine dikkati çekerek, “Reddedilmesine rağmen karşı tarafta bir ısrar söz konusu ise bu durumda da yapılacak olan yine hukuki yollara başvurmaktır.” dedi.

    Sosyal medyada ölçülü yorumlar yapmanın, birisini takip etmenin veya mesaj göndermenin tek başına suç olmadığını hatırlatan Yıldız, şunları kaydetti:

    “Ancak rahatsızlık verme durumuna geldiği halde aynı davranışlarda ısrar edilmesi birçok suç tipini meydana getirebilir. Yargıtay bir kararında, karşıdaki kişi tarafından engellenmesine rağmen başka hesaplar açıp ‘Çok güzel, tatlısın.’, ‘İzmir’e geleceğim, sensiz yaşamaya hiç canım kalmadı.’ şeklinde mesajlar göndermeye devam eden sanığa, cinsel tacizden ceza verilmesini uygun gördü. Dolayısıyla bu tip yorumlar kim hakkında yapılırsa yapılsın, cinsel tacizden ceza alma durumu söz konusudur. Mahkemede sevdiği, hayran olduğu ve beğendiği için yorum yaptığı yönünde savunmaların da geçerliliği yok. Yani sosyal medya üzerinden ısrarla yapılan yorumlar, atılan mesajlar cinsel taciz sayılabilecektir. Bunun dışında sadece rahatsız vermek durumunda ise huzur ve sükunu bozma suçu söz konusu olacaktır.”

    Fotoğrafların da kişisel veri olarak nitelendirildiğini belirten Yıldız, “Bir taraf fotoğrafın silinmesini istiyorsa buna rağmen silmemek hukuka uygun olmayacaktır.” değerlendirmesini yaptı.

    Mesaj gönderen kişinin hakkınızda bilgi edinmesini engelleyin

    Siber güvenlik uzmanı Serdar Bağtır ise ünlülerin “numara komşusu” akımını etkileşim fırsatı olarak gördüklerini söyledi.

    Kurumsal şirketlerle numara paylaşırken üçüncü taraflara vermeyeceklerine dair sözleşme imzalandığını anımsatan Bağtır, bu doğrultuda rastgele mesaj gönderen kişiler için de önlem alınması gerektiğini belirtti.

    Basit işlemlerle bazı önlemler alınabileceğini ifade eden Bağtır, “En sık kullanılan mesajlaşma uygulaması ‘Whatsapp’ içinde ‘Ayarlar > Hesap > Gizlilik’ sekmesinde profil fotoğrafınızın, ‘Hakkımda’ kısmındaki bilgilerinizin kimler tarafından görüleceğini ve sizi kimlerin gruplara ekleyebileceğini rahatlıkla düzenleyebilirsiniz. Bu ayarlar, mesaj gönderen kişinin hakkınızda bilgi edinmesini engeller. İstenmeyen, mesaj gönderen numarayı da engelleyerek, size ulaşmasını tamamen önleyebilirsiniz.” diye konuştu.

    Bağtır, “IOS” tabanlı telefonlarda mesaj ayarları ile bilinmeyen numaralardan gelen mesajların ayrı bir listede sınıflandırabildiğini, “Android” kullanıcılarının ise bilmedikleri kişilerin numaralarını tek tek engellemek zorunda olduğunu belirtti.

    Sosyal medya mecralarında mesaj almak istemeyen kullanıcıların işlerinin çok daha kolay olduğuna dikkati çeken Bağtır, “Sosyal medyada basit bir gizlilik ayarı ile istenmeyen mesajları tamamen engellemek mümkün. Ancak cep telefonundaki mesajlaşma uygulamaları buna pek imkan vermiyor.” şeklinde konuştu.

  • Türkiye geneli internet sıkıntısına açıklama geldi

    Türkiye geneli internet sıkıntısına açıklama geldi

    Türkiye genelinde internet kesintisi yaşanmasının ardından erişimde hala ara ara sıkıntı devam ediyor. Kullanıcılar Türk Telekom, Vodafone, Türknet ve Kablonet arıza servislerini arayarak sorunun ne zaman çözüleceğini araştırmaya başlarken Türk Telekom’dan açıklama geldi.

    Türkiye’nin bazı bölgelerinde gece saatlerinden itibaren internet erişiminde sorun yaşanıyor. Kullanıcılar Türk Telekom, Vodafone, Türknet ve Kablonet çöktü mü diyerek araştırmaya başladı.

    Konuyla ilgili Türk Telekom internet sitesinde yayınladığı duyuruda, “planlı çalışma” yapıldığını aktardı.

    Açıklamada, “Müşterilerimize daha iyi hizmet verebilmek için altyapıda çalışma planlanmıştır. Bazı müşterilerimizin kısa süreli hizmet kesintileri yaşaması öngörülmektedir” denildi.

    Planlı çalışma kapsamında internet kesintisi yaşanacak iller Sivas, Samsun, Adıyaman, İstanbul Anadolu ve Avrupa yakaları, Antalya, Burdur, Kayseri ve Trabzon olarak bildirildi.

  • Instagram hakkında soruşturma açıldı

    Instagram hakkında soruşturma açıldı

    Dünyanın en popüler sosyal ağlarından Instagram hakkında soruşturma açıldı. Facebook’u yüklü miktarda para cezası ile karşıya karşıya bırakabilecek olan soruşturmada, Instagram’da çocuklar için yeterli derecede koruma ve kısıtlama bulunup bulunmadığını inceliyor.

    Sosyal medya uygulaması Instagram hakkında çocukların platformdaki verilerinin işlenmesi ile ilgili olarak soruşturma başlatıldı. İrlanda Veri Koruma Kurumu (DPC), platformdaki çocuklara ait verilerin korunması konusunda Instagram’ı incelemeye aldı.

    Soruşturmada Instagram’ın mahremiyet yasalarını ihlal ettiği sonucuna varılırsa, uygulamanın sahibi Facebook büyük bir para cezasıyla karşı karşıya kalabilir. BBC’nin haberine göre soruşturma, Instagram’ın işletme hesaplarındaki iletişim bilgilerini, uygulamaya giren herkese göstermesine yönelik şikayetlerle başladı.

    ABD’li birçok teknoloji devinin Avrupa merkezleri İrlanda’da ve DPC, 2018’de yürürlüğe giren AB Genel Veri Koruma Kuralları (GDPR) uyarınca başlıca AB denetleme ve düzenleme kurumu. DPC, bireylerin internetteki mahremiyet haklarını korumaktan sorumlu ve büyük para cezaları verme yetkisi bulunuyor.

    FACEBOOK’UN KURALLARA UYUP UYMADIĞI İNCELENİYOR

    Kuruluş, şu anda Facebook’un çocukların kişisel verilerini işlemek için yasal hakkı olup olmadığını ve Instagram’da çocuklar için yeterli derecede koruma ve kısıtlama bulunup bulunmadığını inceliyor.

    BBC’de yer alan habere göre kuruluş, bir diğer soruşturmada da Facebook’un Instagram’daki profil ve hesap ayarlarında GDPR kurallarına uyup uymadığına bakıyor. Facebook’un çocukların veri koruma hakkını yeterli derecede koruyup korumadığı da inceleniyor. Instagram’da hesap açabilmek için en az 13 yaşında olmak gerekiyor.

    DPC Başkan Yardmcısı Graham Doyle, “Instagram İrlanda ve Avrupa genelinde çocuklar tarafından yaygın bir şekilde kullanılan bir sosyal medya platformu. DPC bu alanda şahıslardan gelen şikayetleri aktif bir şekilde inceliyor ve Instagram’ın çocukların verilerini işlemesi konusunda, daha yakından incelenmesi gereken potansiyel kaygılar tespit etti” dedi.

    EBEVEYNLER KAYGILI…

    Şubat 2019’da veri uzmanı David Stier, dünya genelindeki 200 bin Instagram kullanıcısının profillerini analiz etti. Stier, bir yıldan uzun bir sürede, 18 yaşının altındaki en az 60 milyon kullanıcıya, profillerini kolayca işletme hesabına çevirme seçeneği verildi.

    Instagram işletme hesaplarında, kullanıcıların telefon numaralarını ve adreslerini kamuya açık hale getirmeleri gerekiyor, bu da çok sayıda kullanıcının kişisel bilgilerinin, diğer Instagram kullanıcılarına görünür olması anlamına geliyor.

    Bilgisayarla Instagram’a erişilirken de sitenin HTML kaynak kodunda da bulunuyor, bu da bilgisayar korsanlarınca “kazınabileceği” anlamına geliyor. Stier, bulgularını Facebookla paylaştı ancak blogunda Instagram’ın işletme hesaplarının e-posta ve telefon numaralarını maskelemeyi reddettiğini yazdı.

    Facebook, Instagram sayfalarının kaynak kodundan iletişim bilgilerini kaldırmayı ise kabul etti. Ancak Kier, bilgisayar korsanlarının Instagram’ın internet sayfasından kişisel bilgilerin çalınmış olabileceğini söylüyor.

    Stier “Çocukların telefon numaraları ve elektronik posta adreslerini yabancılar bir tıkla bulamasın diye saklama sorumluluğmuuz var. Bir ebeveyn olarak, Instagram’ın küçük yaştakilere önerdiği deneyimin mümkün olduğunca çok yetişkinlerce denetlendiği güvencesini istiyorum” diyor.