Kategori: Tunceli

  • Gelin Odaları turizme kazandırılmayı bekliyor

    Gelin Odaları turizme kazandırılmayı bekliyor

    Pülümür ilçe merkezine 3 kilometre mesafede bulunan ve Urartular tarafından yapıldığı düşünülen tescilli ‘Gelin Odaları’ turizme kazandırılmayı bekliyor.

    İçinde bir kral tahtı ve tutsakların cezalandırıldığı zindanın olduğu ve kaya içinde kaya oyularak çok derinlere oyma taş merdivenlerle inilerek oradan Hanım Köprüsünün bulunduğu noktada çaya ulaşıldığı, su alındığı gizli bir geçidin yer aldığı odalara zaman zaman turlar düzenleniyor.

    Odaların bulunduğu alanı gezen vatandaşlar, defineciler tarafından tahrip edilen odaların korunarak turizme açılması gerektiğini belirtiyor.
    Odaları gezen Arzu İlkbahar isimli vatandaş, “Şu an Tunceli’nin Pülümür ilçesinde gelin odalarındayız. Tarih kokan bir yerdeyiz. Burası tescillenmiş ancak turizme kazandırılmamış bir bölge. Urartular’ın yaşadığını öğrendik burada. Çok güzel yerleri var. Ancak defineciler tarafından tahrip edilmiş bir yerdeyiz. Buranın turizme kazandırılması gerektiğini düşünüyorum” dedi.

    Ziyaretçilerden Berivan Yalçın ise “Şu an Pülümür’de Gelin Odalarında bulunuyoruz. Burası Urartular döneminden kalma çok değerli kadim bir yer. Fakat defineciler tarafından çok fazla tahrip edilmiş. Biz arkadaşlarımızla burayı keşfetmeye geldik. Turizm Bakanlığı tarafından güzel turlar düzenlenmesini ve koruma altına alınmasını istiyoruz” diye konuştu.

  • Tunceli’de yangın kontrol altına alındı

    Tunceli’de yangın kontrol altına alındı

    Tunceli Valiliği tarafından konuya ilişkin yapılan açıklamada, “5 Eylül 2022 saat 16.00 sıralarında Tunceli-Ovacık ilçemizi Aşağıtorunoba köyü mevkiinde başlayan örtü yangınına ekiplerimizce yapılan müdahale çalışmaları neticesinde; yangın çevresi iş makinesi ile şerit açılarak tamamen kontrol altına alınmıştır. Bölgede soğutma ve söndürme çalışmalarımız devam etmektedir” denildi.

  • Tunceli’de araç yoldan çıktı: 3 yaralı

    Tunceli’de araç yoldan çıktı: 3 yaralı

    Olay, sabah saatlerinde Pülümür ilçesi Ali Karaman mevkiinde meydana gelen kazada bir araç, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yoldan çıktı. Kazada araçta bulunan 3 kişi yaralandı.

    Haber verilmesi üzerine olay yerine sağlık ve güvenlik güçleri sevk edildi. Yaralılar, olay yerinde yapılan ilk müdahalelerinin ardından ambulanslarla hastaneye kaldırıldı.

    Kazayla ilgili inceleme başlatıldı.

  • İki otomobil tünelde çarpıştı: 4 yaralı

    İki otomobil tünelde çarpıştı: 4 yaralı

    Kaza, Tunceli-Erzincan karayolunun 40’ıncı kilometresinde bulunan 8’inci Çığ Tüneli’nin içinde meydana geldi.

    Edinilen bilgiye göre otomobil ile plakası öğrenilemeyen bir başka otomobil tünelde kafa kafaya çarpıştı. Çarpışmanın etkisiyle bir araç ters dönerken kazada 4 kişi yaralandı. Kazayı gören vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi. Yaralılar, olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından ambulanslarla kentteki hastanelere kaldırılarak tedavi altına alındı.

    Jandarma ekipleri olay yerinde kazayla ilgili inceleme yaptı.

  • Tunceli’nin kaynak tuzlarına ilgi büyük

    Tunceli’nin kaynak tuzlarına ilgi büyük

    Pülümür’deki 3 tuzladan yılda yaklaşık bin ton kaynak tuzu üretimi gerçekleştiriliyor. Haziran ayının ilk haftalarında üretime başlanan tuzlalardaki mesai, mevsime göre Eylül sonlarına kadar sürüyor. Yeraltındaki kaya tuzu kaynağına tatlı suyun geçmesi sonucu iyon haline gelen tuzlar, ardından biriktirme havuzlarına akıtılıyor. Tuzlar, burada dinlendirildikten sonra küçük kristalize havuzlara geçiyor. Bu havuzlarda biriken tuz, 5-6 günde bir çekiliyor. Doğal kaynaklı tuzlar iç piyasanın yanı sıra yurt dışına da ihraç ediliyor.

    İşletme hakkında bilgi veren Mehmet Zeki Tosun, “Daha önce burası tekel tarafından işletiliyordu. Tekel özelleştikten sonra 2022 yılından beri biz burayı aldık. Burada ürettiğimiz şey kaynak tuzudur. Kaynak tuzu yeraltındaki kaya tuzu kaynağına tatlı suyun geçmesi sonucu iyon halinde bünyesine alıyor belli yerlerden çıkıyor. Ondan sonra bu biriktirme havuzlarına veriyoruz. Biriktirme havuzlarından sonra dinlendikten küçük küçük kristalize havuzlar var. Onlara veriyoruz. 5-6 günde bir çekiyoruz” dedi.

    En sağlıklı tuzun kaynak tuzu olduğunu vurgulayan Tosun, “En sağlıklı tuzlalar kaynak tuzlalarıdır. Ben 42 yılımı tekelde geçirdim. Tuz işletme müdürlüğü yaptım. Sonra kaynak tuzlaları Erzincan’a bağlandı. Bunların bütün şeylerini biliyorum. En doğalı bunlardır. Niye doğalı budur safi üretildiği şekilde tüketilen tuzdur. Göl içinde ürettiğimiz tuzu Erzincan, Tunceli, İstanbul ve başka bölgelere paketleyip satıyoruz. Bu sene tesisleri yenileme açısından üretime geç başladık. Yeni tesisler kurduk. Bir taraftan az da olsa üretim yapıyoruz. Bunu ekseri İstanbul, İzmir, Türkiye’nin çeşitli yerlerine buradan gitmiş insanlarımız alışkanlık etmiş bu tuzu kullanıyorlar. Onlara da gönderiyoruz” diye konuştu.

    Dünyada 4 çeşit tuz üretimi olduğunu aktaran Tosun, “Göl, deniz, kaya ve kaynak tuzları var. Kaynak tuzu en sağlıklı, en doğal üretildiği şekilde tüketilen tek tuzdur. Bu tuz dünyada bayağı rağbet görüyor. Kalite yönünden içinde herhangi bir katkı maddesi yoktur. Gördüğünüz şekilde alınıyor, ayıklanıyor, tuzlu suyla yanıyor. Yıkandıktan sonra tertemiz piyasaya veriliyor” şeklinde konuştu.

  • Tunceli’de terör örgütüne ait yaşam malzemesi ele geçirildi

    Tunceli’de terör örgütüne ait yaşam malzemesi ele geçirildi

    Valilik tarafından yapılan açıklamada,

    “Eren Abluka -7 operasyonu çerçevesinde Tunceli Hozat kırsalında gerçekleştirilen operasyonda 1 adet sığınak içerisinde, 1 adet laptop bilgisayar, 1 adet güneş paneli, 1 adet tansiyon ölçüm cihazı, 10 çift ayakkabı ve çok miktarda yaşamsal malzeme ele geçirildi” denildi.

  • Tunceli’de bitki envanteri çıkarılıyor

    Tunceli’de bitki envanteri çıkarılıyor

    Tunceli’nin Pülümür ilçesinde belediye öncülüğünde ve Darmstadt Pülümür’ü Destekleme Derneğinin katkısıyla Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği, Ankara Üniversitesi Fen ve Eczacılık Fakültesi ile Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi akademisyenleri tarafından arazi çalışmaları gerçekleştirildi. Anıt ağaçların yanı sıra tıbbi ve şifalı bitkiler konusunda da araştırmalar yapan katılımcılar, ilçenin biyoçeşitlilik açısından oldukça zengin olduğunu kaydetti.

    Çalışmaya ilişkin bilgi veren Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği üyesi orman yüksek mühendisi Ahmet Demirtaş, “Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği, Ankara Üniversitesinden bazı arkadaşlarımız, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinden arkadaşlarımızla birlikte Pülümür’de bitki varlığını belirlemek, hayvansal sürüngenlerini, böceklerini belirlemek amacıyla böyle bir çalışma başlatıldı. Çalışmada Pülümür’ün çeşitli vadilerine, köylerine gidildi. Gerçekten olağanüstü biyolojik çeşitlilik taşıdığını gördük, tanık olduk. Bunları belirlemeye çalıştık” dedi.

    Tıbbi ve geleneksel bitkiler tespit edilmeye çalışıldı

    Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nden Gülderen Yılmaz ise “Bu Pülümür’e ikinci gelişim. Herhalde bu gidişle birkaç kez daha gelmemiz gerekecek. Çünkü biyoçeşitlilik konusunda özellikle bitkiler konusunda çok zengin bir floraya sahip. Bu bölgede daha önce hem flora çalışması hem etno-botanik çalışmaları yapılmış. Biz bunlara ilave olarak gidilmeyen köylerde yaşlı insanlara ulaşıp onlardan bu kadim geleneksel bilgiyi almaya çalıştık. Biliyorsunuz bu geleneksel bilgi yaşlılarımızda zamanla yok oluyor ve bilgiler de kayboluyor. Türkiye genelinde yapılan bir proje bu. Ama Pülümür’de de yaşlı nüfus giderek azalmış ve yüzyıllardır kullanılan gelen8eksel bitkilerle tedavi bilgileri de yok olmaya başlamış. Hem tıbbi bitkiler hem de bu kadim bitkilere ulaşabilirsek çok güzel zengin bir döküm çıkaracağız. Daha önce bu konuda çalışan arkadaşlarımız var. Onların çalışmalarına ilaveler yapacağız. İlçe tıbbi bitkiler konusunda oldukça zengin” diye konuştu.

    Çalışma yayına dönüştürülecek

    Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği üyesi Mustafa Bektaş, çalışmayla elde edilen bilgilerin yayına dönüştürüleceğini söyledi. Bektaş, “Bu bölgede biyolojik çeşitlilik konusunda, anıt ağaçlar konusunda, etno-botanik konusunda ve meralardaki bu baskıların biyoçeşitlilik üzerindeki etkileri konusunda bir araştırma yapmaya geldik. Aslında 2019 yılında bu çalışmaya başladık. Pandemiden dolayı ara vermiştik. Bu yıl tekrar başladı. Önümüzdeki yıl bu araziyi tekrar çalışacağız. Ve bu bölgedeki bir önceki söylediğim konular hakkında çalışmalar yapıp, belirleyip bir yayın haline dönüştürmeye çalışıyoruz. Bunun sonucunda çıkan gerçekten Pülümür’ün bu doğal yapısının büyük bir kısmını bu yayında toplamış olacağız. Derli toplu bir yayın haline gelmiş olacak” şeklinde konuştu.

    Pülümür Belediye Başkanı Müslüm Tosun da belediye öncülüğünde, Ankara Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Derneği, Almanya Pülümürlüler Derneğinin desteğiyle projeyi yürüttüklerini belirterek, “Bu proje Pülümür’deki bitki envanterinin çıkarılması ayrıca anıt ağaçların tespitiyle ilgili bir çalışma. 2019 yılında başladık bu çalışmaya. Pülümür’deki bitki çeşitliliğinin envanterini çıkarmayı düşünüyoruz. Dört yıl sürmesi gereken bir projeydi. Pandemiden ötürü ara vermişti. Yeniden başladı çok verimli bir çalışma oldu. Bir taraftan köylerimizdeki bitki çeşitliliğinin araştırılması, anıt ağaçların tespit edilmesi. Bu proje ne sağlayacak bize. Arıcılık bölgede bir çok ciddi bir gelir kaynağı, arıcılıkla ilgili bundan sonraki çalışmaların altlığını oluşturacak” ifadelerini kullandı.

  • 38 yılda 30 bin ağaç dikti

    38 yılda 30 bin ağaç dikti

    Tunceli’nin Çemişgezek ilçesine bağlı Savuk köyü Keban Barajının yapılmasının ardından sular altında kaldı ve köy farklı bir alana taşındı. Savuk köyünde ikamet eden İsmail Çelik, köyüne 38 yılda diktiği 30 bin adet fidanla adeta köyün ‘Toprak dedesi’ oldu. Köyün ilk zamanlarında sadece bir ardıç ağacı olduğu ve ondan dolayı köye yerleşmek üzere ve dinlenmek isteyen vatandaşların ardıç ağacı altında oturduklarını gören Çelik, içindeki doğa sevgisi ve vatandaşların da yardımıyla 30 bin adet ağaç dikti. Ağaç ekimine halen daha devam eden Çelik, “Ben ağacı kesmek için değil dikmek için çabalıyorum” dedi.

    1 ağaçtan 30 bin ağaca

    Köylerinin 1974 yılında yapımına başlanan Keban Barajının açılmasının ardından suların altında kaldığını ve yeni köylerinin kurulduğunu aktaran İsmail Çelik, “1983 yılında köyümüzü buraya taşıdık. Köyümüzü buraya taşıdıktan sonra ağaçlandırma çalışması başladı ve bu çalışma esnasında çam fidanlarına bir merakım oldu. Ondan dolayı 10 bin adet çam fidanı diktim ondan sonra da 15 bin adede yakın badem ağacı diktim. Bu esnada köyümüz de halen ağaç dikmeye devam ediyoruz.

    Köyümüzün ağaçlandırması sırasında dönemin Orman Bölge Müdürü geldi ağaçlandırma çalışmamızı gördükten sonra bizlere bir kamyon çam fidanı gönderdi. Neticede şuan da köyümüzde 30 bine yakın ağaç dikilmiş durumda çalışmalarımız halen daha devam ediyor. Köyümüzde daha önce hiç ağaç yoktu. Köye yerleşim başladığı zaman sadece bir tane ardıç ağacı vardı o ağacın altında yemek yerdik başka da ağacımız yoktu. Sonradan başlatılan çalışma neticesinde ağaç sevdamız başladı. Bende daha önceden de ağaç sevdası vardı ben ağaçları çok seviyorum. Bir tane ağaç kesmek değil de daha fazla ağaç dikmek için uğraşıyorum” diye konuştu.

  • Türkiye’de bugüne kadar görülmüş gövdesi en geniş ceviz ağacı

    Türkiye’de bugüne kadar görülmüş gövdesi en geniş ceviz ağacı

    Tunceli’nin Pülümür ilçesinde belediye öncülüğünde ve Darmstadt Pülümür’ü Destekleme Derneğinin katkısıyla Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği, Ankara Üniversitesi Fen ve Eczacılık Fakültesi ile Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi akademisyenleri tarafından 13 ile 19 Haziran tarihleri arasında arazi çalışmaları yapıldı. İlçenin bitki envanteri, sürüngenleri ve anıt ağaçlarının tespit edilmesi amacıyla gerçekleştirilen arazi çalışmasında bir köyde 700 yaşında ardıç ağacının yanı sıra Türkiye’de şu ana kadar görülmüş gövdesi en geniş ceviz ağacı da tespit edildi. 9 metre 22 santimetre gövde çapına sahip ceviz ağacının tespitiyle bu türün Anadolu’nun doğal türlerinden biri olduğu da teyit edilmiş oldu.

    “Ceviz Anadolu’nun doğal türlerinden”

    Ceviz ağacı hakkında bilgi veren Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği üyesi orman yüksek mühendisi Ahmet Demirtaş, “Bizim eski literatürde cevizin aslında Anadolu’nun yabancı bir türü olduğu, dışarıdan getirip çoğaltıldığı bilinirdi. Ama son yıllardaki araştırmalar cevizin Hakkari’den Tunceli’ye kadar olan bölgede doğal olarak yetiştiği de saptanmış oldu. Dolayısıyla Anadolu’nun doğal türlerinden birisi ve uzun ömürlü. Meyvesinden, odunundan yararlandığımız bir ağaç türü” dedi.

    Ceviz ağacının şu ana kadar görülen en geniş gövde çapına sahip olduğunu ifade eden Demirtaş, “Benim okuduklarımdan, gördüğüm rakamlardan, gözlemlerimden hareketle söylüyorum. Benim duyabildiğim, görebildiğim en geniş çaplı en büyük ceviz. Bu cevizin bugüne kadar yaşamasını sağlayan köy halkına teşekkür etmek lazım” diye konuştu.

    İlçedeki ceviz potansiyeli hakkında da bilgi veren Demirtaş, “Benim gözlemlerime göre Pülümür’ün hemen hemen cevizin bulunması vadisi, köyü, bir yerleşim alanı yok. Her bölgede ceviz çok yaygın olarak yetişiyor. Zaten her alanda fidanlarının, yeni bireylerinin görülmüş olması buranın doğal yetişme ortamı olduğunu gösteren bir durum. Yani Hakkari ile burası Van, Hakkari, Tunceli bu bölge cevizin doğal olarak yetiştiği bölge” şeklinde konuştu.

    Anıt ağaçların tescili için çalışma başlatılacak

    Pülümür Belediye Başkanı Müslüm Tosun, çalışma sonucunda tespit edilen anıt ağaçların tescili için çalışma başlatacaklarını söyledi. Başkan Tosun, “Bölgemizde ceviz, ardıç, meşe ağaçları çok yaygın. Bu çalışmayla yıllanmış ağaçların olduğunu tespit etmiş olacaktık. Geçen yapılan çalışmada 700 yıllık ardıç ağacına denk gelindi. Ayrıca gövdesi en geniş olan ceviz ağacı tespit edildi. Bu çalışmalarımız bittikten sonra bunların tescilini yapmayı planlıyoruz. Ankara Üniversitesi, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi’nden hocalarımız çalışmaya katıldı. Çok verimli bir çalışma oldu. Ben hepsine tek tek teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

    3 yıl önce başlatılan çalışmanın önümüzdeki süreçte devam edeceği belirtildi.

  • Tunceli’de ormanlara girişler yasaklandı

    Tunceli’de ormanlara girişler yasaklandı

    Tunceli’de Orman Yangınlarıyla Mücadele Komisyonu Vali Yardımcısı Uğur Karakaya başkanlığında toplandı. Toplantı sonrasında bir dizi kararlar alındı.

    Tunceli Valiliğinden yapılan açıklamada, “Tunceli ili hudutları genelinde 6831 sayılı Orman Kanununun 31 ve 32 maddeleri çerçevesinde giren köylerin hudutları içinde anız ve benzeri bitki örtüsü yakılması yasaktır. İlimiz ormanlarının tamamında ateş yakmak yasaktır. 15 Haziran 2022 tarihinden 31 Ekim 2022 tarihine kadar kadar Pülümür ve Munzur Vadilerinde ateşli, ateşsiz piknik yapmak, kamp yapmak, çadır kurmak yasaktır. Mahalli köylülerin işi gereği ormana giriş ve çıkışları dışında izinsiz olarak ormanlara giriş ve çıkış yasaklanmıştır. Köy muhtarları, köy bekçileri vasıtasıyla gerekli gözetmekler yaptırılarak şüpheli şahısların tespiti halinde derhal güvenlik güçlerine ve orman teşkilatına haber vereceklerdir” denildi.

    Genel tedbirlere de yer verilen toplantıda kamu kurum ve kuruluşlarının yangın mevsimi boyunca yapması gerekenler de karar altına alındı.