Kategori: Türkiye

  • Et ve Süt Kurumu’nda görevden almalar

    Et ve Süt Kurumu’nda görevden almalar

    Et ve Süt Kurumu Genel Müdürü Osman Uzun, Yönetim Kurulu Üyeleri Zekeriyya Erdurmuş, Hasan Hüseyin Aydemir ve Sezai Aydın görevden alındı.

    Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla yayımlanan atama kararına göre, Et ve Süt Kurumu Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı Osman Uzun görevden alındı.

    Uzun’un yanı sıra, Yönetim Kurulu Üyeleri Zekeriyya Erdurmuş, Hasan Hüseyin Aydemir ve Sezai Aydın görevden alındı.

    Kararda, Et ve Süt Kurumu Yönetim Kurulu Üyeliğine ise Mehmet Ali Köse’nin atandığı belirtildi.

    ETE YAPILAN ZAM SONRASI TEPKİ ÇEKEN AÇIKLAMA

    Et ve Süt Kurumunun, et fiyatlarına yaptığı zam sonrası açıklama yapan Osman Uzun, süre gündemde kalmıştı. Uzun, zam kararına ilişkin, “Uzun kuyruklar oluşuyordu, o yüzden zam yaptık” demişti.

  • AFAD duyurdu: Ege Denizi’nde deprem

    AFAD duyurdu: Ege Denizi’nde deprem

    Ege Denizi, sabaha karşı sallandı. AFAD, 04.52’de meydana gelen depremin şiddetini 4.8 olarak duyurdu.

    İçişleri Bakanlığı AFAD Deprem Dairesi Başkanlığından alınan bilgiye göre saat 04.52’de merkez üssü Ege Denizi açıklarında Yunanistan kıyıları yakınında Richter ölçeğine göre 4.8 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Ege Denizi açıklarında meydana gelen depremin derinliği 8.25 kilometre olarak ölçüldü.

  • Süleyman Soylu: Afetlerin acı tecrübeleri var

    Süleyman Soylu: Afetlerin acı tecrübeleri var

    İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, programları çerçevesinde Elazığ’a geldi. Elazığ Valiliğine geçen bakanlar şeref defterini imzaladıktan sonra İl Değerlendirme toplantısına katıldı. Toplantı sonrasında Bakan Soylu açıklamalarda bulundu. Ülkenin büyük bir sınamadan geçtiğini dile getiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Elazığ depreminden sonra hepimiz yaşadık ki; seller, yangınlar, depremler, çığ yani peşi sıra gelen afetlerle ülkemiz büyük bir sınamadan geçti, hem de aynı zamanda insanlarımız da büyük bir sınamadan geçtiler. Acılar yaşadık, sıkıntılarla karşı karşıya kaldık. Vatandaşımızın bu süreçlerden sonra beklediği devletimizin kendine el uzatmasıydı. Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu irade, bize verdiği talimatlar, tüm paydaşlarımızla, tüm arkadaşlarımızla her an her meseleyi takip etme konusunda ortaya koyduğu duyarlılık elbette ki bize ayrı bir güç verdi. Sorunlar sıkıntılar olmadı mı, yani özellikle afette her meselenin kendine ait oluşturulabilecek çözümü söz konusu ama Allah’a çok şükürler olsun devletimiz bütün gücüyle beraber bütün kurumlarıyla beraber her sorunun üstesinden gelmek için el birliği ile çalıştı. Sorunu yumak haline getirmeye değil sorunu çözmeye çalışan bir anlayış ortaya konuldu. Biraz önce Sayın Bakanımızda söyledi; 18 bin ev tamamlandı, 17 bin ev teslim edildi ve diğerleriyle ilgili de bütün süreçler anı anına takip ediliyor. Bunun birçoğu belki ifade etmek kolay değil ama ev yapılamayacak yerlerde evler yapıldı. Köyünden, şehrin içerisinde olan yerlerine kadar. Burada tek bir süreç düşünüldü, vatandaşımızın devletine olan itimadın, güvenin sarsılmamasına yönelik adım ortaya konuldu. Hem afet zamanında hem de afetten sonraki süreçlerde. Elazığlı hemşerilerimiz, Malatyalı hemşerilerimiz hakikaten kışın ortasında çok zor günler geçirdiler ama bu el birliğiyle atlatıldı” diye konuştu.

    Afetlerin öğretici olduğunu vurgulayan Bakan Soylu, “Hem kısmen bize güven verdi, cesaret verdi vatandaşımızın o sabırlı davranışı, vakur davranışı hem el birliği ile bütün devletin orada tüm kurumlarının orada el birliği ile ortaya koyduğu süreç bize ciddi bir öğreticilik ortaya koydu. Ondan sonra yaşadığımız her yerde hem vatandaşımızla el ele hem de devletimizin tüm kurumlarıyla el ele bir süreç yaşamış olduk. Afetlerin acı tecrübeleri var, afetlerin şöyle bir sonucu da var. Şehirler yenileniyor. Binalar yenileniyor hem de altyapılarıyla beraber yenilenmiş oluyor. Yeni dönemin hem imar ve inşa açısından hem de ihya açısından modelleri de ortaya çıkmış oluyor. Bu da tekrar söyleyeyim dün Kastamonu Bozkurt’taydık iki gün önce ne başlanmışsa ne söylenmişse ortaya konuldu. Hem afet zamanında hem de afetten sonraki süreçlerde. Elazığlı hemşerilerimiz, Malatyalı hemşerilerimiz hakikaten kışın ortasında çok zor günler geçirdi. Ama bu el birliğiyle atlatıldı. O zorluğun atlatılması buradaki Elazığlı hemşerilerimize de Malatyalı hemşerilerimize de söyleyeyim diğer karşı karşıya kaldığımız afetlerde de bize öğretici oldu. Hem kısmen bize güven verdi, cesaret verdi vatandaşımızın o sabırlı davranışı, vakur davranışı hem el birliği ile bütün devletin orada tüm kurumlarının orada el birliği ile ortaya koyduğu süreç bize ciddi bir öğreticilik ortaya koydu. Ondan sonra yaşadığımız her yerde hem vatandaşımızla el ele hem de devletimizin tüm kurumlarıyla el ele bir süreç yaşamış olduk” şeklinde konuştu.

    Konuşmalarını sürdüren Soylu, “Afetlerin acı tecrübeleri var. Afetlerin şöyle bir sonucu da var şehirler yenileniyor. Hem alt yapısıyla yenilenmiş oluyor, binalar yenileniyor, hem de altyapılarıyla beraber yenilenmiş oluyor. Yeni dönemin hem imar ve inşa açısından hem de ihya açısından modelleri de ortaya çıkmış oluyor. Bu da tekrar söyleyeyim dün Kastamonu Bozkurt’taydık iki gün önce ne başlanmışsa ne söylenmişse ortaya konuldu. Tıkır tıkır işler ilerliyor, bütün bakanlıklar ilerliyor, İller Bankası, DSİ, TOKİ, AFAD kendi görevini yapıyor. Tüm bakanlıklar kendi görevlerini yerine getiriyorlar. Sivil toplum kuruluşlarımız keza öyle. Onlara da minnettarız, müteşekkiriz. Onlar kendi görevlerini yapıyor. Yine bir hafta önce İzmir’deydik. Bir AFAD konutu prototipi var. Türkiye’de, renksiz en asgari donanımlı bir AFAD konutu prototipinden. Bir afet konutu değil. Neredeyse orta üst donanım diyebileceğimiz bir konut yapımıyla ve modeliyle karşı karşıya kaldık. Bu da Türkiye’nin geldiği noktanın ve seviyenin neresi olduğunu göstermektedir. Biz vatandaşımıza model ve örnek konut yapacağız. Köyde de şehir de. O model konutlar önemi bir şekilde bundan sonrası içinde örnek teşkil edecek. Şehirlere bir de karakter kazandırıyor. Afet konutu yapıldı bu meseleyi tamamlıyorum, bitirelim diye bir anlayış ortaya konulmadı” diye kaydetti.

    Devletin elini uzatmasıyla birlikte ortaya konulacak konutların o şehre de bir karakter kazandırdığını vurgulayan Soylu, “Bir mimari üslupta kazandırıyor. Onun için bu konuda gayret gösteren Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızdan belediyelerimize kadar bütün katkı koyan herkese şükranlarımızı ifade ediyoruz. Çünkü o günleri hatırlıyoruz, bugünleri de görüyoruz. O gün vatandaşımızı teselli ederken biz bugünün olabileceğini düşünüyorduk ama vatandaşımız o acı içerisinde bir ümitsizlik ile karşı karşıyaydı. Allah’a hamd olsun milletimize mahcup olmadık. Biz özellikle gerek Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız onun alt birimleri TOKİ ve diğer genel müdürlükleri olsun İller Bankası olsun, AFAD olsun, belediyeler olsun, jandarmamız her birisi el birliğiyle çalışıldı ve belirli bir noktaya getirildi. Eğer böyle olmasaydı milletimize mahcup olurduk. Allah razı olsun, bu ülkemizin gelişmişlik seviyesinin bir yansımasıdır, ispatı, rüştüdür. Eksikler olur mu, bütün hemşerilerimiz bilsinler ki eksiklikleri telafi edecek kabiliyet ve kapasitemiz de söz konusudur. Bu açıdan da bunu ifade etmek gerekir. Sayın Bakanımız görmemiş olabilir. Kastamonu Bozkurt’ta sanayi siteleri o kadar mükemmel bir noktaya gelmiş ki %90’ın üzeri neredeyse tamamlanmış durumda. Ülkemizle de gurur duyuyoruz. Bu vesilelerle iştigal eden ve sorumluluğu üzerine alan bütün arkadaşlarımızla da gurur duyuyoruz. Allah razı olsun teşekkür ediyoruz. Eksiklikler varsa onları da gidermek boynumuzun borcudur. Bunu yapabilme kabiliyetimizde elbette ki vardır. Dediğim gibi sorunları yumak haline getiren değil, çözen bir anlayışı yansıttık. Bu işin başından itibaren mevzuatın bütün sınırlarına kadar geldik. Aştığımız yerler de oldu hep beraber yani risk alan bir anlayış ortaya konulmuş oldu. Geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Hayatını kaybeden deprem zedelere, sel zedelere ve bütün afet zedelere bu Ramazan hürmetine tekrar Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyoruz. O meseleyle depremle ve afetle karşı karşıya kalan ve bugün hayatta olan o gün belki de yaralanan bütün vatandaşlarımıza da sıhhat diliyoruz, sağlık diliyoruz, afiyet diliyoruz tekrar geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz” dedi.

  • Adalet Bakanı Bekir Bozdağ: Herkes kendi işine baksın

    Adalet Bakanı Bekir Bozdağ: Herkes kendi işine baksın

    Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, bakanlık binasının önünde Osman Kavala’nın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası almasını, bu hapis cezasına yurt dışından gelen tepkileri ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Özgür Özel’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ilişkin ifadelerini basın mensuplarına değerlendirdi.

    “Yargılama yetkisinin kullanılması konusunda hiçbir makam ve merci hakimlere emir ve talimat veremez”

    Adalet Bakanı Bekir Bozdağ konuşmasında, Osman Kavala hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesine ve bu konuda gelen eleştirilere ilişkin, “Türkiye bir hukuk devletidir. Hukuk devletinde yargılama süreçlerinin nasıl işleyeceği, kararların nasıl verileceği yasalarla sabittir. Hiç kimse kendisini hakim veya mahkeme yerine koymamalıdır. Maalesef bugün Türkiye’de hakim ve mahkeme yerine kendini koyan pek çok zevatı görüyoruz. Hakimler, görevlerinde bağımsızdırlar. Kararlarını anayasa, kanun ve hukuka bağlı vicdani bir kanaat ile verirler. Yargılama yetkisinin kullanılması konusunda hiçbir makam ve merci hakimlere emir ve talimat veremez, tavsiye ve telkinde bulunamaz” ifadelerini kullandı.
    “Cumhurbaşkanımıza yargıya ve görev yapan hakimlere dil uzatanları, el sallayanları, ant içenleri, tehdit eden herkesi kınıyorum”
    Hakimlerin, emir ve talimat almadıklarını, tavsiye ve telkin kabul etmediklerini ancak Anayasa kanun ve hukuka bağlı bir vicdani kanaat ile kararlarını açıkladıklarını belirten Bozdağ, “Maalesef dün açıklanan mahkeme kararından sonra bir hukuk devletinde olması gereken tepkilerin dışında çok saygısızca tepkilere de şahit olduk. Bir yandan Cumhurbaşkanımızı öte yandan mahkemeyi ve kararı veren hakimleri tehdit eden hem yargıya hem Cumhurbaşkanımıza hem de hakimlere hakaret eden, dil uzatan ifadelere tanık olduk. Buradan bu vesile ile Cumhurbaşkanımıza yargıya ve görev yapan hakimlere dil uzatanları, el sallayanları, ant içenleri, tehdit eden herkesi kınıyorum” diye konuştu.

    “Kararları beklentiye, siyasi taraftarlığa göre değerlendirmek hukuk devleti ile bağdaşmayan bir uygulama olarak ortaya çıkıyor”

    Bozdağ, şöyle devam etti:
    “Ankara’da mahkemeler var, hakimler var veya beklentiye uygun kararlar çıkmayınca hakimler, mahkemeler, emir ve talimatla karar veriyor diye mahkeme ve hakimleri suçlamak ya da kararları beklentiye, siyasi taraftarlığa göre değerlendirmek hukuk devleti ile bağdaşmayan bir uygulama olarak ortaya çıkıyor.
    Maalesef bugün pek çok siyasi, siyasi beklentilerine göre kararlarını değerlendiriyor. Dünkü olayda da onu bir kez daha görmüş olduk. Buradan herkesi, hukuk devletinin asgari gereklerine saygı duymaya davet ediyorum. Hukuk nasıl işleyecekse yasalarımızda bellidir. Öyle işliyor ve öyle de işlemeye devam edecektir. Beklentilerine göre mahkeme devam eden bir yargılamayı etkilemeye teşebbüs etmek, kabul edilebilir bir şey değildir. Hatırlarsanız daha önce de bu dava ile ilgili karar aşamasına gelindiğinde Kılıçdaroğlu bir tivit atmış ve mahkemeye nasıl karar vereceği konusunda tavsiye ve telkinde bulunmuş, hatta orada beklendiği gibi karar çıkmazsa nasıl suçlayacağına dair ifadeler yer alıyordu örtülü bir şekilde. Onun için de bunlar doğru şeyler değildir.
    Bir yandan yargı bağımsızlığı diyeceğiz, bir yandan hukuk devleti diyeceğiz, bir yandan demokrasi diyeceğiz, bir yanda da milli irade diyeceğiz ama öte yandan da yargıya karşı ve yargı kararlarına karşı ölçüsüz bir şekilde dil uzatacağız ve bu kararları verenlere hakaret edeceğiz, tehdit edeceğiz. Bunların kabul edilebilir bir yönü yoktur.”
    “Ne ABD’nin ne de başka bir ülkenin Türkiye’nin yargılaması ile ilgili söz söylemeye hakkı yoktur”
    Osman Kavala’nın müebbet hapis cezası almasına ilişkin Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Almanya’dan gelen tepkileri ele alan Bakan Bozdağ, “Türkiye egemen ve bağımsız bir devlettir. Kimsenin Türkiye’nin içişlerine karışma hakkı yoktur. Türk yargısı bağımsız bir yargıdır. Türk milleti adına yargılama yapar ve karar verir. Ne ABD’nin ne de başka bir ülkenin Türkiye’nin yargılaması ile ilgili söz söylemeye hakkı yoktur. Onlar kendi işine baksınlar. Amerika kendi hukuk sistemine baksın. Almanya kendi hukuk sistemine baksın. Kendi işlerine baksın. Herkes işine baksın. Türkiye’nin içişlerine karışmak, Amerika’ya da Almanya’ya da düşmez. Türk yargısı dışarıdan bakanların ya da başka ülke liderlerinin veya yöneticilerin değerlendirmelerine karar vermez. Türk yargısı Anayasa’nın 138. maddesine çok nettir. Anayasa, kanun ve hukuka bağlı bir vicdani kanaat ile kararlarını verir. Bağımsız hareket eder. Türkiye’nin içinden de dışından da hiç kimsenin yargı yetkisinin kullanılmasında hakim ve savcılar üzerinde baskı kurması söz konusu değildir. Kabul edilemez bir durumdur. ABD ve Almanya’yı ve başka açıklama yapan ülkelerin hepsini Türkiye’nin içişlerine müdahale ettikleri için kınıyorum. Bunlar kabul edilemez yaklaşımlardır. Türkiye bir hukuk devletidir. Hukuk devletinin gerekleri ne ise onlar Türkiye’de devam etmektedir” dedi.

    “Özgür Özel ve başkalarının esas bilmesi gereken Türkiye’nin Cumhurbaşkanı’na parmak sallamaya, had bildirmeye hakkı da yoktur, haddi olmadığıdır”

    Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Özgür Özel’in, “Tarih önünde Recep Tayyip Erdoğan mahkum olacaktır. Hesap verecektir” ifadelerine ilişkin şunları söyledi:
    “Mahkemelere kurgulanmış mahkeme demek, verilen kararları ise beklenti dışında kararlar olduğu zaman talimatla alınmış kararlar demek hem mahkemelere hem de mahkeme kararı veren hakimlere çok açık bir şekilde hakarettir. Bunu bir kez daha kınıyorum. Cumhurbaşkanımıza karşı CHP’li kimi yetkililerin el sallayan, dil uzayan, ant içen yaklaşımlarını haddini bilmezlik olarak görüyorum. Herkes haddini bilmeli. Bu ülkenin Cumhurbaşkanı’na haddini bildirmeye kalkışanları biz çok gördük. Cumhurbaşkanımız siyasi hayatı boyunca kendisine nice el sallayan nice parmak kaldıran, nice tuzak kuran, nice hesap yapan, nice oyun oynayan herkesi aşa aşa buraya geldi. Cumhurbaşkanımız, mücadelesi ve milleti ile yapılan bir mücadeledir. Sandıkta had bildirmek isteyen herkese geçmişe dönük baktığınızda 15 seçimde sandıkta haddini bildiren bir Cumhurbaşkanımız var. Dünyanın dört bir yanında böylesi büyük bir mücadeleyi vermiş çok az yer vardır. O yüzden Özgür Özel ve başkaları, esas haddini bilmesi gerekenler onlardır. Türkiye’nin Cumhurbaşkanı’na parmak sallamaya, had bildirmeye hakkı da yoktur, haddi de yoktur. Bunu yapmaya cesaret edenler, hem haddini hem kendini bilmeyenlerdir. Bizim tarihimiz ve aziz milletimiz Cumhurbaşkanımızın kendini ve haddini bilmeyenlere verdiği cevaplarla demokratik cevaplarla doludur. Onlara söylüyorum düne dönüp baksınlar. Tüm dünya bir oldular, Cumhurbaşkanımızın önünü ve yolunu kesmeye güçleri yetmedi. Şimdi 6’lı masa, 10’lu masa, başka başka masaların altında-üstündekilerle yol kesmeye kalkıyorlar. Gene güçleri yetmeyecek gene sandıktan milletimiz onlara haddini ve kendilerini tanıtacaktır.”

  • Bülent Turan: Cumhurbaşkanını tehdit milleti tehdittir

    Bülent Turan: Cumhurbaşkanını tehdit milleti tehdittir

    AK Parti Grup Başkanvekili Turan, TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Turan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun sözlerine değinerek, “Kemal Kılıçdaroğlu siyasi liderliği bıraktı, şovmen olmaya devam ediyor. Bir anda kürsüyü terk ederek şova şahit olduk. Ne yaparsa yapsın yakışmıyor. Herkesin bildiği gerçek var. CHP’nin bu ülkeye vereceği bir şey yok” ifadelerini kullandı.

    CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in Gezi Parkı davasında kararın açıklanmasının ardından “Erdoğan mahkum olacaktır. Ant olsun” sözlerine ilişkin Turan, “Dün bir mahkeme sonuçlandı, yargı safhası devam eden süreç. Adaleti kendimiz için değil herkes için isteyen insanız. Hakimleri, cumhurbaşkanını tehdit eden bir dili tercih etmedik. Genel başkanımız şiir okudu hemen içeri girmeyi görev bildik. Siyaset tarzının bu kadar basit, ucuz olmaması lazım. Sen git ağ baban gelsin. Bizi Gezi iddiası durduramaz. 17 Aralık durduramadı, 15 Temmuz durduramadı, sen mi durduracaksın? Senden mi korkacağız? Yıllardan beri süren dava var. Bu dili kabul etmiyoruz. Bu kadar ağır ithamlarla şov yapmayı mahkeme önünde doğru bulmuyoruz, daha sağduyulu dile davet ediyorum. Biz sizin neden Kavala davasında agresif olduğunuzu biliyoruz. Cumhurbaşkanını tehdit milleti tehdittir. Demokrasi yoksulluğudur. Menderes’ten biliyoruz. Siz imkan bulsanız idam eder yağlı urganın parasını istersiniz” şeklinde konuştu.

    Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda Turan, “Hadi inşallah. Altılı masa son dönemde sık toplanıp bildiri yayınlıyor. Altın günü, kısır günü gibi bir toplantı silsilesi haline geldi. Adaylığına yeşil ışık yaksa öyle mi bırakır. Hem parti içindeki ekiplere hem de altılı masaya bir yaklaşım gördük” değerlendirmesini yaptı.

  • Kapalı alanda maske zorunluluğu kalktı

    Kapalı alanda maske zorunluluğu kalktı

    Koronavirüs Bilim Kurulu, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca başkanlığında son toplantısını gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, alınan kararlara ilişkin Bilim Kurulu üyeleriyle açıklama yaptı.

    Yeni dönemde maske ile ilgili önemli kararlar alındı. Erdoğan, yaklaşık 3 yıldır çeşitli kapsamlarda uygulanan kapalı mekanlardaki maske kullanma zorunluluğu tümüyle kaldırıldığı açıkladı. Maske uygulamasına sadece toplu taşıma araçlarında ve sağlık kuruluşlarında bir müddet daha devam edilecek. Toplu taşıma ve sağlık kuruluşlarında ise maske uygulamasına vakalar binin altına düşüne kadar devam edecek. Bilim Kurulunun tavsiyesi üzerine 65 yaş üstü ve riskli hastalığı olanların maske kullanamaya devam edecek. Bilim Kurulu bundan sonra olağanüstü bir durum olmadıkça toplanmayacak.

    Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan diğer satırbaşları şu şekilde:

    ”Dünyamızın son iki yılı bu salgının gölgesi altında geçti. Sağlık tehdidi olarak başlayan bu süreç kısa sürede üretimden tüketime spordan istihdama kadar topyekun krize dönüştü. Hastaneden sağlık personeline maskeden ilaca aşıya kadar her başlık altında ciddi sıkıntılar yaşandı. Koskoca devletlerin sınır kapılarında havalimanların maske kavgasına giriştiklerine şahit olduk.

    ”SAĞLIK ORDUMUZUN VERDİĞİ HİZMETLERİ ASLA UNUTMAYACAĞIZ”

    Dünyada örnek bir varoluş mücadelesini ortaya koyan bu heyeti ayrıca kutluyorum. Merhum Cemil Taşcıoğlu, Murat Dilmener, Feriha Öz gibi salgında hayatını kaybeden hocalarımızı bu mücadelenin sembolleri olarak görüyoruz. Salgınla en etkili mücadeleyi yürütürken, toplumsal ihtiyaçların karşılanmasında zafiyete müsaade etmedik. Hep birlikte ülkemizi bu sancılı dönemden sağ salim çıkartarak milletimize karşı sorumluluğumuzu yerine getirmiş olmanın huzuru içinde bugün burada bir aradayız. Bilim insanlarımızın gayretleriyle ilaç ve aşı üretimine kadar pek çok başarıya hep birlikte imza attık. Dünya genelinde 160 ülkeye ve 12 uluslararası kuruluşa tıbbi yardım desteği sağladık. 1 milyon 300 bin kişilik sağlık ordumuzun verdiği hizmetleri asla unutmayacağız.

  • Bakan Bilgin: En düşük emekli maaşı artırılacak

    Bakan Bilgin: En düşük emekli maaşı artırılacak

    14 milyona yakın emekliyi ilgilendiren kritik açıklama Çalışma ve Sosyal ve Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’den geldi. A Haber’e emekli maaşları ile ilgili önemli açıklamalarda bulunan Bakan Bilgin, “Temmuz ayında bir sürprizimiz olacak, en düşük emekli maaşı artacak. Detayları 1 Mayıs’ta açıklayacağım” dedi.

    OCAKTA YÜZDE 31’E YAKIN ZAM YAPILMIŞTI

    Emekli ve memur maaşları, Ocak 2022’de sosyal refah düzenlemesi yapılması ile arttı. Yapılan düzenleme ile en düşük emekli maaşı 2.500 TL’ye yükselirken, memur ve memur emeklisinin zam oranı ise 30,95’e yükseldi.

    EN DÜŞÜK EMEKLİ AYLIĞI 4 BİN 500 LİRAYA YAKLAŞACAK

    Geride kalan 3 aylık enflasyon verilerinin oluşmasıyla gözler yeniden Temmuz ayında yapılacak maaş zammına çevrilmişti. Ekonomistler 6 aylık enflasyon farkının yüzde 34,62 olacağını ifade ederken, hesaplamalar sonunda en düşük maaş memurlarda 6 bin 429 liradan 8 bin 622 liraya yükselecek.

    En düşük emekli aylığı ise memurlarda 4 bin 289 liradan 5 bin 753, esnafta 2 bin 948 liradan 3 bin 969, 2000’den önce emekli olan SSK’lılarda 3 bin 292 liradan 4 bin 432 liraya çıkacak.

  • Pençe-Kilit operasyonundan acı haber!

    Pençe-Kilit operasyonundan acı haber!

    Milli Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, teröristlerce yapılan roketatarlı saldırıda Sözleşmeli Er Yunus Kalkan’ın şehit olduğu, 4 askerin ise yaralandığı duyuruldu.

    Kuzey Irak’ta sabah saatlerinde Pençe Kilit Harekatı nedeniyle bölgeye intikal eden birliklere terör örgütü unsurlarının roketatarlı saldırısı sonucunda Piyade Sözleşmeli Er Yunus Kalkan şehit düştü. Şehidin Hatay’ın Yayladağı ilçesinde yaşayan ailesine acı haberi yetkililer verdi.

    Milli Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada “Pençe-Kilit operasyon bölgesinde, 26 Nisan 2022 tarihinde, bir unsurumuza teröristlerce yapılan roketatar saldırısında kahraman silah arkadaşımız İs.Söz. Er Yunus Kalkan şehit olmuş, dört kahraman silah arkadaşımız da yaralanmış ve derhal hastaneye sevk edilerek tedavilerine başlanmıştır” ifadelerine yer verildi.

  • Erdoğan Bilim Kurulu toplantısı sonrası açıklama yapacak

    Erdoğan Bilim Kurulu toplantısı sonrası açıklama yapacak

    Koronavirüs Bilim Kurulu’nun maske ile ilgili önemli kararlar almasının beklendiği toplantı başladı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, toplantının başladığını Twitter’dan duyurdu. Koca, “Koronavirüs Bilim Kurulunun son toplantısı az önce başladı” dedi.

    Bakan Koca, 27 Nisan’da Çarşamba günü yapılması planlanan toplantının 26 Nisan Salı günü gerçekleştirileceğini sosyal medyadan açıklamıştı.  Koca, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Hayırlı kararları çarşambaya bırakmayalım, salı günü toplanalım” sözlerine yer verdi.

    Toplantıda maske ile ilgili önemli kararların alınması bekleniyor. Kapalı alanlarda maske şartının esnetilmesi gündemde. Okullardaki maske zorunluluğuna yönelik de bir karar alınması bekleniyor.

    AÇIKLAMAYI ERDOĞAN YAPACAK

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, saat 15:00’te Bilim Kurulu üyeleriyle açıklama yapacak.

    “EN ÖNEMLİ TOPLANTILARDAN BİRİ”

    Fahrettin Koca daha önceden yaptığı açıklamada toplantı için “Kanaatimce Bilim Kurulu’nun en önemli toplantılarından biri olacaktır” demişti.

    Bilim Kurulu’nda 2 Mart’ta alınan kararla, açık havada maske zorunluluğu kaldırılmıştı.

  • Bakan Nebati: Turizmde hedefleri aşarız

    Bakan Nebati: Turizmde hedefleri aşarız

    Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Kabine Toplantısı’nın ardından gazetecilerin sorularını cevapladı.

    Bakan Nebati, Rusya-Ukrayna krizi sonrasında Visa ve Master ödeme sistemlerinin Rusya’ya yaptırım çerçevesinde hizmetlerini durdurduğunu ve karar sonrasında Rus turistlerin bu kartlar ile yurt dışında harcama yapamadığının hatırlatılması üzerine, “Rusya’nın Mir sistemi var. Mir Kart çok iyi bir şekilde kullanılıyor. Türkiye’de Mir Kart kullanan işletmelerin oranı yüzde 15’lerde, şimdi bankalar hızlı bir şekilde dağıtım yapıyorlar. Sıkıntı olmayacak” açıklamasında bulundu.

    “İstanbul’da mayısta doluluk yüzde 92’ye çıkıyor”

    Nisan ayında otellerdeki doluluk oranının yüzde 68 civarında olduğunu belirten Bakan Nebati, “Mayıs ayında doluluk oranı yüzde 92 olacak. Mayısta İstanbul’da otellerde yer bulunamayacak. Turizm ile beklentilerimiz çok iyi. 45 milyon turist, 35 milyar dolar hedefimizi geçeceğimize inanıyorum” diye konuştu.