Kategori: Türkiye

  • İran sınırına 43 kilometrelik duvar

    İran sınırına 43 kilometrelik duvar

    Van’ın İran sınırındaki Çaldıran ilçesinden başlatılan Ağrı’nın Doğubayazıt ile Hakkari’nin Yüksekova hattına kadar uzanan modüler duvar ve akıllı kule çalışmaları devam ediyor. Yaşa dışı geçişlerin engellenmesi için Yüksekova ilçesinin İran sınır hattında başlatılan 43 kilometre beton duvar çalışmaları tamamlandı.

    Van’ın Çaldıran ilçesinin İran sınırında başlatılan ve Ağrı’nın Doğubayazıt ile Hakkari’nin Yüksekova hattına kadar uzanan 560 kilometrelik modüler duvar ve akıllı kule çalışmaları sürüyor. Yüklenici firmalarca kurulan beton santrallerinde üretilen 3 metre yüksekliğinde, 2 metre 80 santimetre genişliğinde ve 7 ton ağırlığındaki beton bloklar, iş makineleriyle önceden zemini hazırlanan sınır hattına döşeniyor. Yüksekova- İran sınır hattındaki 43 kilometrelik hatta yapılan modüler duvar çalışmaları tamamlandı. Bölgede yaşa dışı geçişlerin engellenmesi için güvenlik duvarına paralel olarak hendek kazma çalışmaları da yapıldı. Güvenlik güçleri sınır hattında 7/24 nöbet görev yaparken, kaçak geçişlerin olduğu bölgelere sürekli devriye atılıyor.

  • Türkiye, AB’nin Aşı Sertifikası Sistemi’ne dahil edildi

    Türkiye, AB’nin Aşı Sertifikası Sistemi’ne dahil edildi

    Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM), Türkiye’nin Avrupa Birliği’nin (AB) Dijital Covid-19 Aşı Sertifikası Sistemi’ne dahil edildiğini açıkladı. 1 Temmuz itibarıyla 27 Avrupa Birliği ülkesinde kullanılmaya başlanan Dijital Covid-19 Aşı Sertifikası sistemine Türkiye’nin dahil edilmesiyle birlikte aşı sertifikası ve geçerli vizeye sahip olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, bu ülkelere sorunsuz şekilde seyahat edebilecek.

    Avrupa Komisyonu’nun 1 Temmuz itibarıyla faaliyete geçirdiği Dijital Covid-19 Aşı Sertifikası Sistemi’ne Türkiye’nin dahil edildiği açıklandı.

    Konuyla ilgili olarak SHGM resmi internet sitesinden yapılan duyuruda şöyle denildi:

    “Dışişleri Bakanlığınca yapılan bilgilendirme çerçevesinde, Avrupa Birliği’nin (AB) Dijital Kovid-19 Aşı Sertifikası Sistemi’ne dahil edilerek, ülkemiz tarafından tanzim olunan aşı sertifikalarına eşdeğerlik verilmesine yönelik Yeterlilik Kararı (Adequacy Decision) 19 Ağustos 2021 tarihinde AB Komisyonu tarafından kabul edilerek, 20 Ağustos 2021 tarihli AB Resmi Gazetesi’nde yayımlanmıştır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur”

    Avrupa Birliği’nin (AB) yürütme organı olan Avrupa Komisyonu, 19 Ağustos’ta Türkiye, Ukrayna ve Kuzey Makedonya tarafından verilen Covid-19 aşı sertifikalarını tanıma kararı aldığını açıklamıştı.

    Türkiye’de iki doz aşı olan kişiler, “Covid-19 Aşı Kartını” e-Nabız üzerinden veya Hayat Eve Sığar (HES) uygulamasından temin edebiliyor.

  • Erdoğan Bayraktar: Dosyamda ne varsa hepsi doğrudur

    Erdoğan Bayraktar: Dosyamda ne varsa hepsi doğrudur

    Bakanların rüşvet aldığı iddiası üzerine yürütülen 17-25 Aralık soruşturması sırasında istifa eden eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, 17-25 Aralık soruşturmaları ile ilgili, “Dosyamda ne varsa, hem tapeler hem teknik takip doğrudur hem de benim telefon konuşmalarım A’dan Z’ye kadar doğrudur” dedi.

    Gazeteci Altan Sancar, sosyal medya hesabından “Tavassutla iş yapmanın birçok mahsurları var… Referanslara ve de verilere bakılmalı. Nasıl iş yapabilirim, nasıl faydalı olurum diye mücadele edenler varken; açıkgözler, tatlı su kurnazları, tüfekçiler, çöp çatanlar ve çalışmadan edinenler bitiriyor bizi…” açıklamasını yapan eski bakan Erdoğan Bayraktar ile yaptığı görüşmeyi aktardı.

    Söz konusu tweetin AK Parti’ye yönelik bir eleştiri olup olmadığına ilişkin olarak Bayraktar, “Ben şu an aktif siyaset yapmıyorum, partiye gidip gelmiyorum ve organik bir ilişkim bulunmuyor. Fakat ben, AK Parti’nin içindeyim, üyesiyim. Ben bu partinin ilçe teşkilatlarında bulundum, vekillik de yaptım. Partiyi ahara karşı, yani kamuoyunun önünde eleştirmem. Ama şu var… Yağcılar… Hatta yağcılık devri de bitti, yağcılık geçmiyor. Şebeklik devri başladı. Onlar makama ve mevkiye geliyorlar. Benim yaşım geçti zaten, bu saatten sonra görev istemem ve bana görev verilmesi de yanlış olur. Ancak, bir toplumun kalkınması ve gelişmesi için, hep liyakat, ehliyet ve emniyet diyoruz. Şu anda bakıyoruz, berberden kasap, kasaptan terzi, terziden kuyumcu, tüccardan ormancı var. Böyle bir durumla karşı karşıyayız ve bu durum herkesi üzüyor. Bunun siyaset ve hükümetle alakası yok, devlet bizim devletimiz. Devlet de fiziksel bir nesne değildir, ilahi bir mevhumdur. Devlete herkesin sahip çıkması lazım. Şu andaki durumun iyi olmadığı açık. Bunu sen de görüyorsun ben de görüyorum” ifadelerini kullandı.

    Gazeteci Sancar, görüşmeyi şöyle aktardı:

    Burada kastınız ne? Bir isim mi yoksa bir grup mu?

    “Bu durumun düzelmesini istiyorum. Bütün dünyadan da var, ama bizim memlekette daha fazla ‘Ben nasıl, ne olurum?’ düşüncesi var. Onlar da bir şekilde bir şey oluyorlar. Hedef koyuyorlar, ‘Ben genel müdür, bakan ya da şu olmak istiyorum’ diyorlar ve oluyorlar. Ancak, ‘Ben memlekete nasıl başarılı olabilirim’ diye düşünenler kulis tarafını beceremiyorlar. Örneğin, ben 1973’ten beri inşaat işindeyim. Devlet işi de yaptım biraz, ama ağırlıklı olarak yap sat işindeyim. Ben inşaatı iyi yaparım, arazi uzmanıyım, ama satmayı beceremem. Arsa ya da daire satamam. Ama şimdi millet gözüne kestiriyor, uyduruktan kendini yetiştirmemiş biri gidiyor ve bir makamı işgal ediyor. Devleti tıkıyor. Yazıktır!

    Devletin düzelmesi için hakikaten, Allah’tan korkan, vatanını ve milletini seven, üretim yapan, katma değeri yüksek mal üreten insanların bir yerlere gelmesi lazım. Benim şimdi tuzum kuru. Özel sektördeyim. Beni şimdi attılar. Reis, sayın cumhurbaşkanım beni hırsız çuvalının içine koydu ve attı. Aslında ben Zarrab’ı tanımam. Benim dosyamda hırsızlık yok, görevi kötüye kullanma var. FETÖ bana, hırsız, yolsuz ya da rüşvetçi diyememiş. Beni de aynı çuvala koyunca liderim, dört tane bakan ile beni de hırsız diye tasvir ediyorsun. Yüzde 60, yüzde 40 ya da 50 öyle tasvir ediyor. Hâlbuki yakından tanıyanlar beni ayırabiliyor. Ben kendimi ayırmak istedim orada, ama gücüm yetmedi. Benim gücüm yetmez, döverler beni öldürürler beni bilmem ne yaparlar. O kadar gücüm yok benim.

    Ayrılmak için bir mücadele verdim, Zarrab’ı tanımam etmem. Bende bir para yakalanmadı, öyle bir şey yok. Benim dosyamda ne varsa, hepsi doğrudur. Benim dosyamda ne varsa, hem tapeler doğrudur, hem teknik takip doğrudur hem de benim telefon konuşmalarım A’dan Z’ye kadar doğrudur. Onlarınkiler yanlış olabilir, benimkiler doğru.

    Kırgınlığınız var mı peki?

    Var tabii, olmaz olur mu! Kırgınlığım var tabii!

    AK Parti’de liyakatte bir azalma olduğunu mu düşünüyorsunuz?

    Evet düşünüyorum. Kırgınlığım da var, hepsi de var. Ama Türkiye’de şu anda A, B, C, D diye liderler var. Çoğunu da tanıyorum, yakından çalıştım. Bunların içinde yine en delikanlısı Recep Tayyip Erdoğan’dır. En sağlam adam budur. Bana kötülük yaptı, büyük kötülük yaptı. Bana yaptığı kötülüğü kabul etmiyorum. Ama mertlik ve liderlik konusunda da –etrafını sardılar şimdi o ayrı mesele- Erdoğan’ın eline su dökecek lider yok şu anda.

    Peki, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bu yaşananların ardından görüştünüz mü?

    Ben görüştüm, bir buçuk senedir görüşmüyorum. Baktım, artık görüşmenin bir faydası yok. Yoksa oradan beni attıktan sonra ilişkimi koparmadım. Benim yine liderimdir. Ama beni çağırmasını da istemem, görev de istemem. Ama ben dua ediyorum ona, Allah yardımcısı olsun.

    “Etrafını sardılar” derken ne demek istediniz?

    Genel olarak bunu söylüyorum. Şu anda liyakat, emniyet ve ehliyet kayboldu.

    Bu durum AK Parti açısından tehlikeli mi?

    Ben onu bilemem, şu anda AK Parti’de aktif görevde değilim. Ama özel olarak davet ederlerse, il toplantılarına eski bir bakan olarak gidiyorum; yoksa gitmiyorum. İşime bakıyorum. Bizi 17-25 Aralık operasyonu içinde bulunduk, oradaki operasyonda bize de dosya yaptılar, benim dosyam var. Suçlu olanın cezasını çekmesi lazım, ama şu anda geldiğimiz noktada Allah beni kayırdı ve kurtardı. Şu anda çok iyiyim, atmaca gibiyim.

    İşin siyaset tarafına beni fazla sokma. Dosyam var, dosyada ne varsa kabul ediyorum, benim suçum. Telefondaki konuşmalar ban aittir, tapeler bana aittir, renkli çekilen kameralar, teknik takiptekilerin hepsi bana aittir. Benim çocuklarımdan tutuklanan olmadı. Benim dosyamdan kimse tutuklanmadı. Dosyamda Cemil Çiçek, yalvardı onlara. Çiçek de beni sevmez, Erdoğan’ın adamı olduğum için. Çiçek, “Erdoğan dosyasını buna sokmayın, bu ayıptır. Onların dosyası başka, bunun dosyası başka” dedi. Ama beni de o dosyanın içine soktular. Ama ben kimseye bir şey demiyorum. Kimde hakkım varsa, helal olsun.”

  • Daha hızlı yayılan yeni bir virüs varyantı ortaya çıktı

    Daha hızlı yayılan yeni bir virüs varyantı ortaya çıktı

    Güney Afrika Ulusal Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü, Çin’den Portekiz’e kadar pek çok ülkede görülen yeni bir koronavirüs varyantının tespit edildiğini açıkladı. C.1.2 kodlu varyantın, bugüne kadar tespit edilmiş tüm varyantlardan daha hızlı yayıldığı belirtilirken, koronavirüsün ilk haline göre yaklaşık 42 kere mutasyona uğradığı aktarıldı.

    Covid-19, son dönemde uğradığı yeni mutasyonlar ile birlikte yayılımını artırırken özellikle ilk olarak Hindistan’da tespit edilen Delta varyantı dünyada baskın tür olmaya devam ediyor.

    Virüsün varyantları üzerine araştırmalar da son sürat devam ederken, Güney Afrika Ulusal Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü, dünyada pek çok ülkede görülen yeni bir koronavirüs varyantı görüldüğünü bildirdi.

    C.1.2 kodu verilen varyantın Çin’den Portekiz’e kadar birçok ülkede tespit edildiği belirtilirken, ilk olarak Güney Afrika’da tespit edilen koronavirüs varyantının diğer mutasyonlardan ‘daha bulaşıcı’ olabileceği ve aşılardan kaçma’ potansiyeline sahip olabileceği vurgulandı.

    VİRÜSÜN İLK HALİNE GÖRE 41,8 MUTASYONA UĞRADI

    Araştırmayı gerçekleştiren Güney Afrika Ulusal Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü, yeni tespit edilen varyantın, virüsün ilk haline göre daha bulaşıcı olduğu ve 41,8 kez mutasyona uğradığı aktarıldı.

    Nature dergisinde yayımlanan yeni varyantın ilk olarak Mayıs ayında Güney Afrika’daki bilim adamları tarafından tanımlandığı belirtilirken, varyantın İngiltere, Çin, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Mauritius, Yeni Zelanda, Portekiz ve İsviçre’de tespit edildiği vurgulandı.

  • EPDK’dan ‘elektrik faturası’ açıklaması

    EPDK’dan ‘elektrik faturası’ açıklaması

    EPDK’nın elektrik faturalarının yüksek geldiği iddialarına ilişkin yaptığı açıklamada, “Herhangi bir artış ya da gizli zam söz konusu değildir” denildi.

    Sosyal medyada elektrik faturalarının yüksek geldiği iddialara ilişkin Enerji Pİyasası Düzenleme Kurumu’ndan bir açıklama geldi.

    Açıklama şöyle:

    “Bilindiği üzere Kurumumuz tarafından, elektrik üretiminde oluşan maliyet artışları nedeni ile 1 Temmuz 2021 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere nihai elektrik satış fiyatlarında tüm abone grupları için yüzde 15 oranında artış yapılmıştır. Bu kapsamda, mesken abonelerince 100 kilovatsaat elektrik enerjisi için vergi ve fonlar dâhil olmak üzere 91,56 Türk Lirası ödenmektedir.

    Öncelikle vurgulamak gerekir ki söz konusu fiyatlandırma Türkiye’nin tamamı ve bütün mesken aboneleri için geçerlidir. Hiçbir dağıtım ya da perakende şirketi vatandaşlarımıza gönderdiği faturaya herhangi bir bedel artışı yansıtamaz, fatura kalemlerinde herhangi bir oynama yapamaz.

    Ayrıca elektrik faturalarında dağıtım şirketlerinin payı 2020 yılında belirlenmiştir ve 1 Ocak 2021 tarihinden itibaren yıl boyu geçerlidir. Bu payda da bir artış yapılmamıştır. Dağıtım şirketlerinin EPDK’dan bu payın arttırılmasına yönelik bir talebi olmadığı gibi yasal mevzuata aykırı böyle bir talebin gelmesi halinde kabul edilmesi de söz konusu olamaz.
    Her yıl özellikle Temmuz ve Ağustos aylarında hava sıcaklıklarındaki artışlara bağlı olarak (klima, soğutucu, vb ürünlerin yoğun kullanımı ile) rekor seviyelere ulaşan elektrik kullanımından kaynaklı artış elektrik faturalarına da yansımaktadır. Ancak elektrik faturasını oluşturan kalemlerde, Kurumumuz tarafından belirlenen oranların dışında (dağıtım bedeli ya da vergi oranlarında) herhangi bir artış ya da gizli zam söz konusu değildir.

    Vatandaşlarımızı müsterih olmalı ve bilmelidir ki EPDK olarak görevimiz sadece tarifeleri belirlemek değil aynı zamanda faturaların hesaplanmasında bu tarifelerin hatasız bir şekilde uygulanmasını titizlikle takip etmek ve denetlemektir.

    Ayrıca Kurumumuz internet sitesinde yer alan elektrik faturası hesaplama modülünden de (http://lisans.epdk.gov.tr/epvys-web/faces/pages/online/tarifeFatura/tarifeFatura.xhtml) bütün vatandaşlarımız faturalarını her ay kontrol edebilirler.”

  • Altın fiyatları yükselişe geçti

    Altın fiyatları yükselişe geçti

    Son günlerde ciddi düşüşler yaşadıktan sonra yatırımcısını tedirgin eden altın fiyatları, 28 Ağustos Cumartesi sabahına yükselişle başladı. Bir ara 500 TL bandını aşarak, rekor seviyelere ulaşan altın fiyatları, uzun zamandır 480 TL civarında işlemlerini sürdürüyordu.

    Piyasaların kapalı olduğu 28 Ağustos Cumartesi günü, gram, çeyrek, yarım ve diğer altın modellerinde artış görüldü. Yatırımcısının yakından takip ettiği altın fiyatları, ons altının değer kazanmasıyla birlikte yükselişe geçti.

    GRAM ALTIN NE KADAR?

    28 Ağustos Cumartesi günü gram altın dolar kurunun 8,34 Türk lirası seviyelerinde yer alması ve ons altının yüzde değer kazanarak bin 786 dolara yükselmesiyle beraber gram altın 487 Türk lirasına ulaştı.

    ÇEYREK ALTIN KAÇ TL?

    Altın yatırımcısının tercihlerinden olan çeyrek altın bugün 792 Türk lirasından alınırken aynı dakikalarda 806 Türk lirasından satılıyor.

    CUMHURİYET ALTINI FİYATLARI

    Son dönemdeki artışla birlikte 3 bin TL’nin üstündeki konumunu iyice güçlendiren cumhuriyet altını ise bugün 3 bin 154 Türk lirasından alınırken 3 bin 213 Türk lirasından da alıcı buluyor.

    YARIM ALTIN BUGÜN NE KADAR?

    Yarım altın alış fiyatı bugün bin 584,90 Türk lirasında yer alırken, aynı dakikalarda satış fiyatı da bin 612,10 Türk lirasından konumlanmış hâlde…

    22 AYAR BİLEZİK FİYATLARI

    22 ayar bileziğin bugün alış fiyatı 443,54 Türk lirası, satış fiyatı da 446,65 Türk lirasından işlem görüyor.

  • Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a: Aklında bile geçirme, sakın

    Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a: Aklında bile geçirme, sakın

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, elektrik şirketlerinin yeni bir zam oranı için onay istediğini ileri sürdü. Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a “Böyle bir şeyi onaylamayı sakın aklından bile geçirme, sakın” diye seslendi.

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kişisel Twitter hesabında bir paylaşımda bulundu.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a çağrıda bulunduğu paylaşımında “Duyuyoruz ki elektrik şirketleri saraydan yeni zam oranı için onay istemişler. Erdoğan, böyle bir şeyi onaylamayı sakın aklından bile geçirme, sakın” diyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

    “Bırakın zammı, iktidarın elektrik faturasında halka destek vermesi gerekir. Ya fatura inmeli ya halka destek verilmeli. Eğer bu soygun devam ederse biz halkımızla birlikte kararımızı verip, bu şirketlere ve faturalarına karşı adımlarımızı atacağız.”

  • Çocuğa hakaret boşanma sebebi sayıldı

    Çocuğa hakaret boşanma sebebi sayıldı

    Bir boşanma davasının temyiz müracaatını değerlendiren Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, çocuğuna hakaret, eşinin ailesini istememek ve aile sırlarını paylaşmayı boşanma sebebi saydı.

    Bir süredir geçimsizlik yaşayan çift, boşanmak için Aile Mahkemesi’nde karşılıklı boşanma davası açtı. Mahkeme, erkeğin davasını kabul ederek çiftin boşanmasına hükmetti. Karşı davacı kadın kararı istinafa götürdü. Bölge Adliye Mahkemesi, kocayı kusurlu bularak mahkeme kararını bozdu. Davacı erkek kararı temyiz edince devreye Yargıtay 2. Hukuk Dairesi girdi.

    Emsal nitelikte bir karara imza atan Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, çocuğa hakaret eden tarafı kusurlu sayılması gerektiğine hükmetti. Kararda şöyle denildi:

    “Davacı erkeğin istinaf kanun yoluna başvurulmamak suretiyle kesinleşen eşini kovma, tehdit etme ve eşinin ailesine ‘Gelin kızınızı alın, öldürmemi mi bekliyorsunuz, boşayacağım’ demesi kusurlu davranıştır. Davalı kadının da ortak çocuklara hakaret ettiği, eşinin ailesini istemediği ve aile sırlarını çevresi ile paylaştığı anlaşılmaktadır. Bu halde, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı erkek dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya karar verilecek yerde, yetersiz gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi yerinde görülmemiş ve kararın bozulmasını gerektirmiştir. Bölge adliye mahkemesi hükmünün bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir.”

  • Ermenistan Başbakanı’ndan Türkiye açıklaması

    Ermenistan Başbakanı’ndan Türkiye açıklaması

    Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan Türk kamuoyundan bazı olumlu sinyaller aldıklarını ifade ederek, “Olumlu sinyallere olumlu sinyallerle cevap vereceğiz” dedi.

    Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, başkent Erivan’da düzenlenen hükümet toplantısında değerlendirmelerde bulundu. Konuşmasında Ermenistan ile Türkiye arasındaki ilişkilere değinen Başbakan Paşinyan, “Türk kamuoyundan bazı olumlu sinyaller alıyoruz. Bu sinyalleri değerlendireceğiz, olumlu sinyallere olumlu sinyallerle cevap vereceğiz” şeklinde konuştu.

    Erdoğan’dan Ermenistan mesajı

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 25 Ağustos’ta yaptığı konuşmada Ermenistan’la ilgili, “Bölgemizde süregiden gerilimleri suhuletle çözüme kavuşturmak için ikili ve çok taraflı olarak pek çok adım attık. Dağlık Karabağ’daki işgalin sona ermesiyle birlikte bölgemizde kalıcı barış adına yeni bir fırsat penceresi açıldığını, Ermenistan’ın bunu değerlendirmesi halinde bizim de gerekeni yapacağımızı ifade ettik” ifadelerini kullanmıştı.

  • Fransa, Türkiye’yi kırmızı listeye aldı

    Fransa, Türkiye’yi kırmızı listeye aldı

    Fransa, Türkiye’de artan vaka sayıları ile birlikte Covid-19 seyahat kısıtlamaları kapsamında Türkiye’yi turuncu listeden kırmızı listeye aldı. Buna göre, Türkiye 28 Ağustos’tan itibaren yeniden kırmızı listede riskli kategorideki ülkeler arasında yer alacak.

    Türkiye’de devam eden aşılama sürecine karşın vaka sayılarının artış göstermeye devam etmesi ile birlikte Avrupa ülkeleri risk kategorilerini yeniden gözden geçirmeye başladı.

    O ülkeler arasında yer alan Fransa, vaka sayıları 20 binlere yaklaşan Türkiye’yi yeniden turuncu listeden kırmızı listeye aldı.

    Söz konusu karar, 28 Ağustos saat 23:59’dan itibaren uygulanmaya başlayacak.

    AŞILANMIŞ KİŞİLER MUAF

    Fransa’nın Ankara Büyükelçiliği tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

    “Covid-19 salgınının oldukça aktif bir şekilde sirkülasyonu ve bazı varyantlarının yayılması sebebiyle, 28 Ağustos 2021 Cumartesi günü saat 23.59’dan itibaren Türkiye’den Fransa’ya seyahatlerde tedbirler artırılacaktır.

    Bu tarihten itibaren, Türkiye yeniden kırmızı bölge olarak sınıflandırılan ülkeler arasında yer alacaktır.

    Bu sınıflandırmadan kaynaklanan yeni tedbirlerden, Avrupa İlaç Ajansı (EMA) tarafından onaylanmış aşılar ile aşılanmış kişiler muaftır.

    Ancak, direkt uçuşla veya üçüncü bir ülkede 14 günden daha kısa bir süre geçirdikten sonra transit olarak Fransa’ya gitmek isteyen ve Fransa topraklarına girme hakkı bulunan aşılanmamış kişiler mücbir bir sebep sunmak durumundadırlar.

    Bu kişiler ayrıca:

    Uçağa binmeden önce havayolu şirketine ve sınır kontrol yetkililerine, 48 saatten daha kısa bir süre önce yapılmış negatif sonuçlu bir PCR testi veya antijen testi ibraz etmek durumundadırlar (12 yaşından küçük çocuklar bu yükümlülükten muaftır);

    Fransa’ya vardıktan sonra antijen testi yaptırmak durumundadırlar;

    Fransa’ya vardıklarında, masrafları tamamen kendileri tarafından karşılanmak üzere, valilik kararnamesi ile ilan edilecek 10 günlük bir karantinaya tabi olacaklar.

    Söz konusu tedbire riayet edilip edilmediği emniyet ve jandarma görevlileri tarafından kontrol edilecektir. İhlali, en az 1000 euro para cezası ile sonuçlanacaktır.”