Kategori: Türkiye

  • “100 kişi randevu alıyor 25 kişi aşı oluyor”

    “100 kişi randevu alıyor 25 kişi aşı oluyor”

    Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Levent Akın, “Bana gelen bilgilerde 100 kişi aşı randevusu alıyorsa, tahminen 25 kişi aşıya geliyormuş. 75 kişilik kontenjanı gereksiz bloke ediyormuş. Bu hem kendileri için hem de Türk toplumu için zarar veriyor” dedi.

    Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Uzmanı ve Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Levent Akın, kademeli normalleşme sürecinde aşılamanın etkisi ve kurallara uyum ile birlikte vaka sayılarındaki düşüş seyrinin devam edebileceğini belirtti. Prof. Dr. Akın, “Aşılar hızlı bir şekilde yapılırsa, hem açık alanların daha fazla kullanılması hem insanların kurallara daha fazla dikkat ediyor olması hem de aşının da etkisiyle vaka sayısında düşme olabilir. Ama yeter ki insanlar hem kurallara dikkat etsinler hem de aşı sırası geldiğinde bunu ihmal etmeden olmaları lazım. Bana gelen bilgilerde doğruluğunu kontrol etmek lazım belki ama 100 kişi aşı randevusu alıyorsa, tahminen 25 kişi aşıya geliyormuş. 75 kişilik kontenjanı gereksiz bloke ediyormuş. Bu hem kendileri için hem de Türk toplumu için zarar veriyor. O yüzden muhakkak aşı randevusuna gidip aşı olmamız lazım. Hem kendimizi hem de toplumu koruruz. Toplumu koruduğumuz zaman sosyal, iş yaşamımıza biraz daha rahat devam etme fırsatı olur. Sonbaharda olabilecek riski de en aza indirmiş oluruz. Sonbahara daha rahat bir durumda girebiliriz” dedi.

    ‘HASTALANMA VE AĞIR VAKALARDA DÜŞÜŞ OLUYOR’

    Prof. Dr. Akın, 65 yaş üzerinde aşılama oranının yaklaşık yüzde 70-80 olduğunu belirterek, “Buna bağlı olarak bu yaş grubunda hastalanan sayısı, ağır vaka, yoğun bakıma yatan ya da ölenlerin sayılarında dramatik bir düşüş görüyoruz. Demek ki, 2 doz almış 65 yaş grubunda aşının önemli bir etkisi oldu. Diğer yaş gruplarına yaygınlaştırmaya başladığımız zaman o yaş gruplarında da önceki dönemlere göre hastalanma ya da ağır vaka sayısında düşme oluyor. O zaman aşının etkisini görüyoruz. Ama bunu olabildiği kadar geniş gruplara yaymaya başladığınız zaman bu sefer toplumdaki tüm toplam vaka sayısında azalma görüyorsunuz. Şu anda Türkiye 50 yaş ve üzerine aşı yapıyor. Ama bu aşı tedarikine bağlı olarak 40-30-20 yaşa kadar inecek. O zaman bir anda daha fazla kişiye aşı yapıldığı için hasta olan sayısı azalacak ya da ağır vaka, hastalık belirtileri gösteren sayısı azalacak. Şu andaki 6 bin 800 rakamı daha da aşağılara inebilecek” diye konuştu.

    ‘BASTIRILAN YAY GİBİ TEKRAR ZIPLAR’

    Prof. Dr. Akın, toplumun en rahatlayacağı dönemin vaka sayılarında 600’lerin, 500’lerin altına inilmesi olacağına dikkat çekerek, “Bu bir hedeftir. Şu anda 6 binlerden 5 binlere 4 binlere inerse o zaman salgını kontrol etme uygulamalarının iyiye gittiği düşünülür. Yeterli midir? Hayır. İyiye gittiğini düşündürür; ama bu iyi gidişi sürdürmeniz lazım. ‘Her şey iyiye gidiyor, artık boş verelim’ derseniz o bir anda bastırılan yay gibi tekrar zıplar. Tekrar olmadık zamanda yüksek vakalar görürüz. O yüzden biraz daha sabretmek lazım, biraz daha kurallara uyalım. Önümüzde rahat bir döneme gidebiliriz eğer aşı programı da istediğimiz ölçüde iyi giderse” ifadelerini kullandı.

    ’14 GÜN BEKLEMEK LAZIM’

    Prof. Dr. Levent Akın, kademeli normalleşmenin etkisinin 14 gün sonra görüleceğini kaydederek, “Şu anda rakamlar yaklaşık 6 bin 500-6 bin 800 civarında. Diyelim ki 10-15 gün sonra rakamları 6 bin 500, 5 bin, 4 bine doğru iniyorsa, o zaman demek ki hem mevsim şartları hem de insanların uyumuna bağlı olarak vaka sayısında azalma olacağını düşünebiliriz. Düşünebiliriz diyorum, doğru olmayabilir. Çünkü salgınlar tepe noktasını yaptıktan sonra yani en yüksek düzeye çıktıktan sonra bir süre sonra kendisini sınırlamaya başlar. Bu sınırlama tehlikenin geçtiği anlamına değildir; yeni vakalara aday döneme doğru gidiyorsunuzdur. O yüzden de tekrar vakalar artabilir. 14 Haziran’dan sonra bunu takip etmek lazım; ‘acaba vakalarımızda artış olacak mı, azalış eğilimi devam edecek mi’ diye. Bu nedenle vaka artışının esas kararını verebilmek için 10-14 gün beklemek lazım” dedi.

  • DSÖ’den Çin aşısına acil kullanım onayı

    DSÖ’den Çin aşısına acil kullanım onayı

    Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Çin’li şirket Sinovac tarafından geliştirilen ve Türkiye’de de kullanılan koronavirüs aşısı CoronaVac’a acil kullanım izni verdiğini açıkladı.

    CAN KAYBINI ÖNLEMEDE YÜZDE 100, BULAŞTA YÜZDE 94 ETKİLİ

    Son olarak Endonezya’da 25 bin 374 sağlık çalışanının ikinci dozlarını aldıktan sonra 28 gün boyunca izlendiği araştırmada CoronaVac’ın can kaybını yüzde 100 önlediği, hastaneyi yatışlara karşı da yüzde 96 oranında koruma sağladığı açıklanmıştı.

    Ayrıca, izlenen grupta Covid-19 bulaşmasının yüzde 94 oranında önlendiği belirtilmişti.

  • 50 yaş üstü vatandaşlar için aşı randevuları açıldı

    50 yaş üstü vatandaşlar için aşı randevuları açıldı

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “50 yaş üzeri vatandaşlarımızın aşı programı bugün itibariyle başladı.” açıklamasını yaptı.

    Koca Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Aşı ile salgının etkisini gündemimizden çıkaracağız. Bu güce güvenin.” ifadesini kullandı.

    Koronavirüs aşı randevuları Sağlık Bakanlığı’nın başlattığı kolay randevu alma sistemi MHRS üzerinden alınıyor. Peki MHRS sistemi nedir, MHRS ile koronavirüs aşı randevusu nasıl alınır?

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “1 Haziran’dan itibaren aşılama programımız hızlanmış olacak. 1 Haziran’dan itibaren 50 yaş üzeri vatandaşlarımızın da aşılanmasına başlanacak” demişti.

    Bugünden itibaren 50 yaş üzeri aşılamaları başlıyor.

    Aşı randevusu MHRS.GOV.TR sistemi ve ALO 182 üzerinden veriliyor.

    MHRS NEDİR?

    Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastaneler için kendilerine en uygun gün ve saatte istedikleri hekimden kolay randevu alabilmeleri için geliştirilen bir sistem.

    MHRS 2011/2013 yılları arasında başlatılan “Sağlıkta Dönüşüm” proje kapsamında oluşturulan bir uygulama olarak hayata geçirildi. MHRS sayesinde, vatandaşlar muayene olmak için hastaneye gidip saatlerce sıra beklemek zorunda kalmıyor. Vatandaşlar MHRS uygulaması ile zaman harcamadan kolay ve hızlı bir şekilde randevu alabiliyorlar.

    MHRS İLE RANDEVU NASIL ALINIR?

    Hastaneden randevu oluşturmak isteyen vatandaşlar, iki seçenek ile randevularını alabilirler. Bunlardan biri ALO 182’yi aramak. Randevu almak için diğer bir yöntem ise, MHRS internet adresi üzerinden T.C. Kimlik Numarası ve oluşturulan şifre ile birlikte alınabiliyor.

    MHRS internet adresi üzerinden randevu almak için; Eğer üye değilseniz “Randevu Al” butonuna tıkladıktan sonra gelen ekrandan “Üye Ol” seçeneğini tıklayarak üyelik işleminizi gerçekleştirebilirsiniz.

    Üye olduktan sonra “Randevu Al” butonuna tıklayarak T.C. Kimlik Numaranız ve şifreniz ile birlikte istediğiniz hastane ve hekimi seçerek randevuzunu oluşturabilirsiniz.

  • Türkiye’nin aşı sertifikası anlaşması yaptığı ülkeler

    Türkiye’nin aşı sertifikası anlaşması yaptığı ülkeler

    Türkiye’nin Covid-19 aşılarının karşılıklı tanınarak seyahat kısıtlamalarının kaldırılması için anlaşma yaptığı ülke sayısı Yunanistan’ın da eklenmesiyle dörde ulaştı.

    COVID-19 salgınının dünyayı etkisi altına almasının ardından karantina, seyahat yasakları ve uçuşların askıya alınması gibi tedbirler nedeniyle turizm sektörü sekteye uğradı.

    Sektörde büyük pay sahibi olan turizm ülkelerinin ekonomisi de ciddi zararlara uğradı.

    Ülkeler arasında imzalanan aşı sertifikası anlaşmaları ise seyahat yasağının kaldırılmasını ve daha birçok muafiyeti beraberinde getiriyor.

    İşte Türkiye’nin karşılıklı aşı sertifikası anlaşması yaptığı ülkeler…

    SIRBİSTAN

    Türkiye ile Sırbistan vatandaşları corona virüs aşı sertifikası ile seyahat edebilecek.

    Salgın tedbirleri içerisinde ülkelere giriş için zorunlu olan PCR testi, Türkiye ile Sırbistan vatandaşları için kaldırıldı.

    MACARİSTAN

    Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanı Peter Szijjarto, Türkiye ve Macaristan’ın karşılıklı olarak birbirlerinin corona virüs aşı sertifikasını tanıma kararı aldığını açıkladı.

    Macaristan’ın Türkiye Büyükelçisi Viktor Maris, anlaşmanın detaylarını “Türkiye ile olan güçlü bağımızı göz önünde bulundurarak söz konusu ikili anlaşmayı yaptık” diyerek anlattı

    Anlaşmanın sadece iki ülke arasında geçerli olacağını hatırlatan Büyükelçi Maris, “Türkiye, Macar turistler için en çok tercih edilen üçüncü ülke” vurgusu da yaptı.

    BULGARİSTAN

    Türkiye ve Bulgaristan arasında aşı sertifikası şartlarını yerine getirenler ülkeye girişlerde koronavirüs testi ve karantina uygulamasından muaf olacak.

    YUNANİSTAN

    Ve bu ülkelere son olarak Yunanistan eklendi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Yunanistan’ın başkenti Atina’da Yunan mevkidaşı Nikos Dendias ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, iki ülkenin turizmde iş birliği için aşı sertifikalarının tanınması konusunda anlaştığını duyurdu.

  • Bakan Koca maske konusunda ilk kez tarih verdi

    Bakan Koca maske konusunda ilk kez tarih verdi

    Salgın nedeniyle yaklaşık 1,5 yıldır hayatın vazgeçilmezi haline gelen maske takma zorunluluğu yakında bitebilir. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, toplumsal bağışıklığın bu yaz yakalanabileceğini belirterek, ”Bağışıklığın yakalanmasından sonra sonbaharda aşı olanların maske takma zorunluluğu kalkabilir” dedi.

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, dün gerçekleşen kabine toplantısı sonrasında soruları cevapladı. Bakan Koca, ‘Erken dönemde bir rahatlama bekliyoruz’ diyerek, yaz aylarını işaret etti. Sağlık Bakanı, maske takma zorunluluğunun kalkması için ilk kez tarih verdi.

    Bakan Koca, ”Eylül’de normal hayata dönmek istiyoruz, toplumsal bağışıklık yakalandıktan sonra aşı olanlar maske takmayabilir. Aşı takviminde aksama olmazsa, toplumsal bağışıklık yaz aylarında yakalanacak ve Türkiye sonbaharda normal hayata dönecek” dedi.

    Toplumun en az yüzde 60’ının aşılanmasıyla toplumsal bağışıklığın oluşabileceğini söyleyen Bakan Koca, ”Toplumsal bağışıklığın oluşması önemli. Aşılamayı da biz Haziran, Temmuz, Ağustos ve Eylül dahil olmak üzere yoğun bir şekilde yapmak istiyoruz. Sonra aşı olanların maske takma zorunluluğu söz konusu olmayabilir” ifadelerini kullandı.

    AŞILAMA TAKVİMİNDE SON DURUM

    Gelecek hafta sonuna kadar 12 milyon doz BioNTech aşısının Türkiye’de olacağını söyleyen Bakan Koca, yerli aşının eylül ayında uygulanmaya başlamasının planlandığını belirtti. Aşı sırası gelenlerin aşı olma oranının arttığını belirten Koca, takvim işlerse aşılamada haziran sonunda 20 yaşa kadar inileceğini söyledi.

    ”HAZİRAN SONU 20 YAŞA İNER”

    Koca, ”Aşılamayı sağlayarak Eylül sonrasında okullar, üniversiteler ve yüksekokullar dahil olmak üzere normal hayata dönecek şekilde açılmasını hedefliyoruz” dedi.

  • Telafi eğitimin detayları belli oldu

    Telafi eğitimin detayları belli oldu

    Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, “Okullarımız 2 Temmuz’dan, yeni eğitim-öğretim yılının başlayacağı tarihe kadar okulların fiziksel imkanlarından faydalanmak isteyen öğrencilerimiz için açık tutulacak. Yaz boyu okullarımızda çocuklarımızı ağırlayacağız, isteyen öğrencilerimize fiziksel etkinlikler, isteyen öğrencilerimize akademik programlar sunabileceğiz. Öğretmenlerimiz de bu programlarda öngörülen ders saati üzerinden görev alabilecekler” dedi.

    Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, “21 Haziran’da yoğun olarak başlayacağımız sosyal, duygusal, kültürel, fiziksel faaliyetler öncesinde sistem altyapımızda yoğunluğa neden olmamak ve öğrencilerimizin erişimini kolaylaştırmak için karneleri 18 Haziran’dan itibaren öğrencilerimize açıyoruz. Dileyen karnesine 18 Haziran Cuma gününden itibaren ulaşabilecek” dedi.

    Selçuk, “Okullarımız 2 Temmuz’dan, yeni eğitim-öğretim yılının başlayacağı tarihe kadar okulların fiziksel imkanlarından faydalanmak isteyen öğrencilerimiz için açık tutulacak. Yaz boyu okullarımızda çocuklarımızı ağırlayacağız, isteyen öğrencilerimize fiziksel etkinlikler, isteyen öğrencilerimize akademik programlar sunabileceğiz. Öğretmenlerimiz de bu programlarda öngörülen ders saati üzerinden görev alabilecekler” dedi.

    Bakan Selçuk, 1’den 2’ye geçen öğrenciler için okuma yazma taraması başlatılacağını ve ihtiyacı tespit edilen öğrencilere ek ders ve ek materyal desteği verileceğini belirtti.

  • Doğal gaz fiyatlarına 6 ayda 6’ncı zam

    Doğal gaz fiyatlarına 6 ayda 6’ncı zam

    Doğal gazda konut ve sanayi abone grupları için Haziran’da geçerli olacak fiyat tarifelerinde yüzde 1, elektrik üretim santrallerinin tarifesinde ise yüzde 5 artışa gidildi. Doğal gaza yıl başından bu yana 6. zam gelirken toplam zam oranı yüzde 6 oldu.

    Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ’nin (BOTAŞ) internet sitesinde, Haziran ayına ilişkin tarife tablosu yayımlandı.

    DOĞAL GAZA YÜZDE 1 ZAM

    Buna göre, BOTAŞ’ın konut tüketicileri için gaz dağıtım şirketlerine uyguladığı satış fiyatı, mayısta geçerli olan tarifeye göre yüzde 1 artışla 1000 metreküp doğal gaz için 1328 lira 65 kuruş, sanayi aboneleri için 1486 lira 12 kuruş olarak belirlendi.

    ELEKTRİK ÜRETİM SANTRALLERİNİN TARİFELERİNE DE YÜZDE 5 ZAM

    Elektrik üretim santrallerinin kullandığı 1000 metreküp doğal gazın fiyatı ise yüzde 5 artışla 1713 lira 25 kuruş oldu.

    HER AY YÜZDE BİR ZAM GELDİ

    BOTAŞ; ocak, şubat, mart, nisan ve mayıs ayında da doğal gaz tarifesine yüzde 1’er zam yapmıştı. Yani ilk 6 ayda doğal gaza toplamda yüzde 6 zam geldi. Doğal gazda fiyat tarifeleri aylık olarak hesaplanıyor.

  • TÜBİTAK yerli aşı için tarih verdi

    TÜBİTAK yerli aşı için tarih verdi

    TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, koronavirüse karşı Türkiye’de geliştirilen VLP aşısının, Kasım ayında kullanılır hale geleceğini açıkladı. Ağustos ayında Faz 3 çalışmalarına başlayacaklarını ifade eden Prof. Dr. Mandal, yerli aşının hem orjinal Vuhan virüsüne hem de İngiliz varyantına karşı etkili olacağını belirtti.

    Türkiye Covid-19 Platformu tarafından, TÜBİTAK’ta virüse karşı yerli aşı üzerine çalışmalar devam ediyor.

    TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, sürdürülen aşı çalışmalarıyla ilgili aktardığı bilgide, virüse karşı 7 aşı çalışmasının devam ettiğini, 436 araştırmacı ile 49 farklı kuruluşun güçlerini birleştirdiğini aktardı.

    VLP aşısının kasım ayına kadar kullanıma hazır olmasının beklendiğini belirten Prof. Dr. Mandal, VLP’de varyasyonlara karşı aşı çalışması yaptıklarını, İngiliz varyantına karşı aşı geliştirildiğini vurgulayarak, “Faz- 2 çalışmasında hem orijinal Vuhan virüsü ile hem de İngiliz varyantı ile beraber çalışılacak. Dolayısıyla ülkemizde kullanılan aşılardan birinde, İngiliz varyantına da göre geliştirilmiş aşı da eş zamanlı olarak Faz- 2’de kullanılmış olacak.

    480 gönüllü var, gönüllülerimize teşekkürler, sağ olsunlar. Kasım- aralık aylarında her şey planlanmış şekilde ilerlerse, acil kullanım izni verildiği takdirde ülkemizin kendi milli ve yerli aşısını kullanır hale getirmiş olacağız. İki aşı adayımız daha var. Bunlardan biri yenilikçi inaktif aşı adayı, o da şu an Faz- 1 çalışmalarını tamamlamak üzere. Diğeri de vektör tabanlı, adenovirüs tabanlı virüs aşımız. O da Faz- 1 çalışmalarına başlama aşamasında”

    “BİZİM İLK YAPIYOR OLMAMIZIN ÇOK KRİTİK BİR ÖNEMİ VAR”

    Prof. Dr. Hasan Mandal, Mart 2020 sonu itibarıyla Türkiye’deki aşı ve ilaç çalışmalarında yetkinlikleri bir araya getirdiklerini ve Covid -19 Türkiye Platformu altında çalışma başlattıklarını hatırlattı.

    Prof. Dr. Mandal, “Yoksa bu kadar kısa sürede aşı çalışmalarının hücreden klinik aşamaya gelmesi, Faz- 2 aşamasına gelmesi çok güçtü. 7 aşı çalışmasından 3’ünde Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Mustafa Varank ve benim de gönüllü olarak yer aldığımız, virüs benzeri parçacıklar (VLP) aşımızda Faz- 1 çalışmaları tamamlandı.

    Şu an elde edilen tüm sonuçların son tetkikleri yapılıyor ve Sağlık Bakanlığımızın ilgili kuruluşuna Faz- 2 için başvuru bu ayın hafta sonu itibarıyla gerçekleşmiş olacak. Planımız yine 10 Haziran tarihi itibari ile Faz- 2 çalışmasına başlamak. VLP aşısı dünyada oldukça yenilikçi bir aşı türü. Dünyada sadece 4 tane araştırma çalışması var. Daha hiçbiri kullanıma dönüşmedi. Bizim ilk yapıyor olmamızın çok kritik bir önemi var. Hedefimiz ağustos ayında Faz 3’e başlanılması” diye konuştu.

    “TÜRKİYE AŞI ÜRETEN VE SUNAN BİR ÜLKE HALİNE GELECEK”

    Dünyada onaylanan ilk koronavirüs aşısını geliştiren Türk bilim insanı Prof. Dr. Uğur Şahin ile sadece pandemi sürecine yönelik değil, farklı konulardaki aşı araştırmalarıyla ilgili de görüşmeyi sürdürdüklerini dile getiren Prof. Dr. Hasan Mandal, “Uğur Hocamızla Nisan 2020 yılından beri iletişim halindeyiz. Uğur Hocamızın yetkinlik alanı kanser aşıları, o konuyla ilgili de görüşüyoruz.

    Çok kıymetli bilim insanlarımız var, kendilerine teşekkür ederiz. Türkiye aşı ithal edecek bir ülke değil, aşıyı geliştiren, üreten ve dünyaya sunan bir ülke haline gelecek. Pandemide daha yönetebilir bir durumdayız. Farklı ihtiyaçlara yönelik aşı çalışmalarında da Türkiye’nin merkez bir ülke olması hedefindeyiz. Bu kapsamda da Uğur Hocamızla geleceğe yönelik çalışacağız. Araştırma temelli görüşmelerimiz devam ediyor” dedi.

  • Sedat Peker operasyonunda 1 tutuklama

    Sedat Peker operasyonunda 1 tutuklama

    Sedat Peker’in elebaşı olduğu organize suç örgütüne yönelik İstanbul ve Çanakkale’de düzenlenen eş zamanlı operasyonda gözaltına alınan Abdullah S., tutuklandı.

    İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Sedat Peker’in elebaşı olduğu organize suç örgütüne yönelik 9 Nisan’da 63 kişiye yönelik gerçekleştirdiği operasyonda, adreslerinde bulunamayan şüphelilere yönelik 28 Mayıs’ta İstanbul ve Çanakkale’de eş zamanlı baskın düzenledi.

    Operasyonda suç örgütü içinde kilit rol oynadığı öne sürülen firari şüpheli Abdullah S., Çanakkale’de saklandığı lüks villada gözaltına alındı. Şüpheliler Ulaş B. ve Ümit G. de saklandıkları ev ve iş yerlerinde yakalandı. Adreslerde yapılan aramalarda ise, çok sayıda dijital materyal ve cep telefonu ele geçirildi. Polisteki sorgularının ardından adliyeye sevk edilen Ümit G. ve Ulaş B., serbest bırakıldı. Suç örgütünün taşınmaz malları ile bazı şirketlerini üzerine geçirdiği iddia edilen Abdullah S. ise, tutuklanarak cezaevine gönderildi.

  • Kamuda zam pazarlığı başladı

    Kamuda zam pazarlığı başladı

    Kamuda yaklaşık 700 bin işçi için 2021-2022 yıllarında yapılacak zammın belirleneceği görüşmeler başladı. Türk-İş ve Hak-İş, mali ve sosyal hakları içeren ortak taleplerini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’e sundu.

    Bakan Bilgin, Türk-İş Genel Mali Sekreteri Ramazan Ağar ve Hak-İş Genel Başkan Yardımcısı Osman Yıldız ile bakanlıkta bir araya geldi. Ağar ve Yıldız, 2021 Yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolüne dair ortak taleplerini Bakan Bilgin’e sundu. Türk-İş ve Hak-İş, kamu işçisinin en düşük brüt ücretinin 4 bin 800 TL’ye yükseltilmesini, 2021-2022 için ilk 6 ay yüzde 20, diğer 6 aylar için enflasyon oranına yüzde 3 refah payı talep etti.

    ‘BÜYÜMEYİ SÜRDÜRMEK ÖNEMLİ’

    Bakan Bilgin, çalışma hayatının Türkiye’nin ekonomik yapısının toplumsal boyutunu oluşturduğunu belirterek, “Bugün açıklanan büyüme rakamlarına baktığımız zaman Türk ekonomisi bütün zorluklara rağmen ilk çeyrekte yüzde 7 büyümeyi başarmıştır. Ekonomik büyüme çok önemli bir göstergedir. Çünkü dünyanın küçüldüğü OECD ülkelerinin çok önemli bir bölümünün küçüldüğü bir süreçte Türkiye’nin yüzde 7 büyümesi gelecek açısından ümit vermektedir. Önümüzdeki dönemde de bu büyümeyi sürdürmek, daha kaliteli hale getirmek önemlidir. Daha kaliteli büyüme Türkiye’nin ihracata dayalı büyümesidir. Emeğiyle, toplumsal taraflarıyla uzlaşma içerisinde toplu sözleşme mekanizmasını sürdürmesiyle, başarmasıyla devam ettiği zaman kaliteli büyüme gerçekleşmiş olur” dedi.

    ‘KISA SÜREDE GENİŞ BİR UZLAŞMA ZEMİNİ’

    İşçi sendikaları, konfederasyonlarla birlikte toplu sözleşme protokol çerçevesini ve onların tekliflerini ele alacaklarını belirten Bilgin, “O teklifler üzerinde kamu işveren sendikalarımız ve bizler gerekli değerlendirmeleri yaptıktan sonra da bu müzakereyi sürdüreceğiz. Toplu sözleşme müzakeresi uzun bir süreçtir; ama biz bunu ne kadar kısa sürede, ne kadar geniş bir uzlaşma zemininde başarırsak Türkiye’de çalışma hayatının istikrarına o kadar katkı yapmış oluruz. Türk demokrasisine o kadar katkı yapmış oluruz” ifadelerini kullandı.

    ‘ANLAYIŞIMIZ İŞ SÖZLEŞMESİNİ MASADA BİTİRMEK’

    Türk-İş Genel Mali Sekreteri Ramazan Ağar, geçmiş yıllarda kamuda çalışan 200 bin civarında işçi adına toplu iş sözleşmesi yapılırken bugün 700 bin civarında kamuda çalışan işçi adına toplu iş sözleşmesini yapacaklarını hatırlattı. Ağar, “Bizim anlayışımız toplu iş sözleşmesini masada bitirmektir. Bugüne kadar hep bu anlayışla toplu pazarlık görüşmelerini sürdürdük. Çünkü bize göre, masada sonuçlanan toplu iş sözleşmeleri, her iki tarafın yararınadır. Tekliflerimizi bu anlayışla hazırladık. Amacımız, işçilerimizin geçim şartlarını iyileştirecek ücret artışlarının ve sosyal yardım ödemelerinin sağlanmasıdır. İmza altına alacağımız Kamu Kesimi Toplu İş Sözleşmesi Çerçeve Protokolü ile mevcut sorunlarımızın çözüme kavuşmasını bekliyoruz. İşyerlerine barış ve huzur getirmesini amaçlıyoruz” dedi.

    ‘ORTAK STANDART GETİRMEYİ HEDEFLEDİK’

    Hak-İş Genel Başkan Yardımcısı Osman Yıldız ise Türk-İş ve Hak-İş’in 17 maddeden oluşan ortak bir teklif hazırladığını anlattı. Yıldız, 700 bin kamu çalışanının sözleşmeyi merakla ve heyecanla beklediğini belirterek, bu sözleşmede kamu çalışanları için ortak bir standart getirmeyi hedeflediklerini ve sözleşmeyi kapsamlı, yapıcı, düzenleyici ve makul, bir oranda ortaya koyduklarını ifade etti.