Kategori: Türkiye

  • Türkiye: 3 – Letonya: 3

    Türkiye: 3 – Letonya: 3

    Stat: Atatürk Olimpiyat
    Hakemler: Daniel Stefanski xx, Konrad Robert Sapela xx, Michal Obukowicz xx
    Türkiye: Uğurcan xx, Mert Müldür xxx, Ozan xx, Çağlar xxx, Caner Erkin xx (Orkun Kökçü dk. 83 ?), Okay Yokuşlu xxx, Ozan xx (Deniz Türüç dk. 83 ?), Hakan Çalhanoğlu xxx (Umut Meraş dk. 66 x), Yusuf Yazıcı xx (Taylan Antalyalı dk. 66 x), Kenan Karaman xxx (Enes Ünal dk. 73 x), Burak Yılmaz xx
    Yedekler: Mert Günok, Altay Bayındır, Abdülkerim Bardakçı, Bünyamin Balcı, Enis Destan, Halil Akbunar, Alpaslan Öztürk
    Teknik direktör: Şenol Güneş

    Letonya: Steinbors xx, Fjodorovs xx, Cernomordijs xx, Marcis Oss xx, Jurkovskis xx, Tobers xx, Emsis xx, Savalnieks xx (Jaunzems dk. 90+5 ?), Ikaunieks xx (Davis Ikaunieks dk. 65 x), Ciganiks x (Kamess dk. 46 x), Uldrikis xx (Krollis dk. 73 x)
    Yedekler: Ozols, Zviedris, Maksimenko, Solovjovs, Zjuzins, Tarasovs, Saveljevs, Ontuzans
    Teknik direktör: Dainis Kazakevics
    Goller: Kenan Karaman (dk. 2), Hakan Çalhanoğlu (dk. 33), Burak Yılmaz (dk. 52 pen.) (Türkiye), Savalnieks (dk. 35), Uldrisis (dk. 58), Davis Ikaunieks (dk. 79) (Letonya)
    Sarı kartlar: Çağlar, Enes Ünal, Deniz Türüç(Türkiye), Kamess, Emsis, Fjodorovs (Letonya)

  • Ekonomik güven endeksi açıklandı

    Ekonomik güven endeksi açıklandı

    Ekonomik güven endeksi, Şubat ayındaki 95.8 düzeyinden, Mart ayında yüzde 3.3 artarak 98.9 değerine yükseldi. Ekonomik güven endeksinin 100’den büyük olması genel ekonomik duruma ilişkin iyimserliği, 100’den küçük olması ise genel ekonomik duruma ilişkin kötümserliği gösteriyor.

    Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre ekonomik güven endeksindeki artış, tüketici, reel kesim (imalat sanayi), hizmet ve perakende ticaret sektörü güven endekslerindeki artışlardan kaynaklandı.

    Buna göre, Mart’ta aylık bazda; tüketici güven endeksi yüzde 2.5 artarak 86.7’ye, reel kesim güven endeksi yüzde 1.4 artarak 110.2’ye, hizmet sektörü güven endeksi yüzde 5.1 artarak 105.5’e, perakende sektörü güven endeksi yüzde 0.2 artarak 109.2’ye yükseldi.

    Bu dönemde inşaat sektörü güven endeksi ise yüzde 4.0 azalarak 79.8’e geriledi.

    Tüketici ve üreticilerin genel ekonomik duruma ilişkin değerlendirme, beklenti ve eğilimlerini özetleyen birleşik endeks, mevsim etkilerinden arındırılmış tüketici güven endeksi, reel kesim, hizmet, perakende ticaret ve inşaat sektörleri güven endekslerinin alt endekslerinin ağırlıklandırılarak birleştirilmesinden oluşuyor.

    Ekonomik güven endeksi hesaplamasında, her bir sektörün ağırlığı o sektörün normalleştirilmiş alt endekslerine eşit dağıtılarak uygulanmakta, güven endekslerine doğrudan uygulanmıyor. Bu kapsamda tüketici, reel kesim, hizmet, perakende ticaret ve inşaat sektörlerine ait toplam 20 alt endeks hesaplamada kullanılıyor.

  • Eksi 80 derecede saklanıyor! 2,8 milyon doz aşı Türkiye’de

    Eksi 80 derecede saklanıyor! 2,8 milyon doz aşı Türkiye’de

    Sağlık Bakanlığı, 2,8 milyon doz BionTech aşısının Türkiye’ye getirilerek bakanlık depolarına yerleştirildiğini açıkladı. Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre;

    “Türkiye’de başarılı bir şekilde yürütülen aşı çalışmalarına BionTech aşısı da dahil oldu. Son sevkiyatlarla toplam 2,8 milyon doza ulaşan BionTech aşıları, özel koşullara sahip Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı depolarına yerleştirildi. Analiz çalışmalarının ardından uygulanmaya başlanacak aşı nisan ayında 4,5 milyon doza ulaşacak. Ayrıca 30 milyon doz için firma ile opsiyonlu anlaşma sağlandı. Firmanın üretim kapasitesinin artmasıyla aşının Türkiye’ye getirilme çalışmaları devam edecek. Aşılar, Sağlık Bakanlığı depolarında saklama koşullarına uygun olarak tasarlanan özel odalarda eksi 80 derecede muhafaza ediliyor.

    TÜRKİYE, AŞILAMADA İLK 5 ÜLKE ARASINDA

    Türkiye’ye özgü aşı güvenliğini sağlayan Aşı Takip Sistemi (ATS) ile gerekli olan karekodlama işlemlerinin tamamlanmasıyla birlikte illere sevk edilerek uygulanmaya başlanacak. Sevk sırasında özel koli ve sıcaklık kayıt cihazları kullanılacak. Aşılar, il depolarında kuru buz dolu kolilerde 5-15 gün oda sıcaklığında veya eksi 20 derecede 14 gün saklanabiliyor. Aşı uygulama merkezlerine 120 saat içerisinde uygulanabilecek doz sayısı kadar flakon sevk edilecek. Aşı uygulama merkezi teslim aldığı aşıları, 2-8 derecede aşı dolabında saklayacak. Tüm ülkelerde zaman zaman tedarik sorunları yaşanmış olmasına rağmen Türkiye, aşıya erişim ve uygulanma rakamları dikkate alındığında dünyanın önde gelen ilk beş ülkesi arasında yer alıyor. Türkiye, aşı gönüllüsü güçlü insan kaynağı ile aynı anda iki farklı soğuk zincir gerektiren pandemi aşı uygulamasını da başarılı bir şekilde yürütmeye devam ediyor.

  • Çin ve Alman aşısında tercih hakkı

    Çin ve Alman aşısında tercih hakkı

    Koronavirüs aşısı için sırası gelenler, Çin ve Alman aşısı arasında tercih yapabilecek.

    Sağlık Bakanlığı, koronavirüs aşısı için randevu sistemini güncelledi.

    Güncelleme kapsamında, Merkezi Hekim Randevu Sistemi’ne girenlere aşı randevusu oluşturulurken, hangi aşıyı olmak istedikleri sorulacak.

    SIRASI GELEN ÇİN YA DA ALMAN AŞILARINDAN İSTEDİĞİNİ SEÇEBİLECEK

    BioNTech aşısını seçenler, bu aşının olduğu hastanelere yönlendirilecek.

    Sinovac aşısının aile hekimliklerinde ve evlerde uygulamasına da devam edilecek.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan BM’ye aşı mesajı

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan BM’ye aşı mesajı

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bir tarafta nüfusunun neredeyse tamamına yakınını aşılamış ülkeler varken, diğer tarafta milyarlarca insanın ilk doz aşıya dahi erişememesi insanlık ve insani değerler adına endişe verici bir durumdur” dedi.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler tarafından devlet ve hükümet başkanlarının katılımıyla düzenlenen “COVİD-19 ve Sonrasında Kalkınmanın Finansmanı” başlıklı toplantıya bir video mesaj gönderdi. Mesajında COVİD-19 ve sonrası için tüm dünyaya küresel dayanışma ve işbirliği mesajı veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, aşıya adil erişimin güvence altına alınması gerektiğini söyledi.

    1 yılın geride kaldığı COVİD-19 salgınının küresel sorunlar karşısında tüm insanlığın kaderinin ortak olduğunu gözler önüne serdiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye olarak bu mücadelede en baştan beri küresel dayanışma ve uluslararası işbirliğini güçlendirmeye gayret ettik. Bu amaçla 157 ülke ve 12 uluslararası kuruluşa tıbbi yardım ve destek sağladık. Özellikle Afrikalı kardeşlerimizi bu zorlu günlerinde yalnız bırakmadık. 2009-2019 döneminde sadece en az gelişmiş ülkelere yönelik 2,5 milyar doların üzerinde resmi kalkınma yardımında bulunduk” diye konuştu.

    Dünya genelinde 100’a yakın ülkede halen aşıya erişimin olmadığını kaydeden Erdoğan, “COVİD-19 salgını bizim hemen her platformda dile getirdiğimiz küresel düzendeki çarpıklıkları bir kez daha ifşa etmiştir. Dünyanın en zengin ülkelerini dahi hazırlıksız yakalayan küresel salgın, bilhassa az gelişmiş ülkelerde ciddi yıkımlara neden olmuştur. Salgınla belirginleşen adaletsizlik aşı meselesiyle çok daha vahim bir hal almıştır. Dünya genelinde halen 100’e yakın ülkenin aşıya henüz ulaşamadığını görüyoruz. Bir tarafta nüfusunun neredeyse tamamına yakınını aşılamış ülkeler varken, diğer tarafta milyarlarca insanın ilk doz aşıya dahi erişememesi insanlık ve insani değerler adına endişe verici bir durumdur. Oysa aşıya adil erişim güvence altına alınmadan salgının sona ermeyeceği ve ekonomik toparlanmanın gerçekleşmeyeceği ortadadır. Kendi vatandaşlarını aşılayacak miktarda doza ulaşan ülkelerin fazla aşılarını ihtiyaç sahibi ülkelere ulaştırması gerekiyor. Yerli aşı çalışmalarımız tamamlandığında aşımızı en uygun şartlarda tüm insanlığın kullanımına sunmaya öngörüyoruz” şeklinde konuştu.

    Ekonomik toparlanmanın korumacı refleksler yerine işbirliğine ve dayanışmaya dayalı bir anlayışla yürütülmesinin de önemli olduğunun altını çizen Erdoğan, video mesajında şu ifadeleri kullandı:

    “G-20’de de gündeme gelen özel çekme hakları tahsisatı konusundaki adımların bir an önce sonuçlanması gerektiğini düşünüyorum. Öte yandan, Uluslararası Para Fonunun 16. genel kota gözden geçirmesi çalışmalarında gelişmekte olan ülkelerin haklı beklentilerinin karşılanmasını ümit ediyorum. Likidite imkanlarının güçlendirilmesiyle birlikte özellikle düşük gelirli ülkelerin borç yüklerinin hafifletilmesine önem atfediyoruz. G-20 borç erteleme girişimi, salgının etkilerini en aza indirmek adına hayata geçirdiğimiz önemli bir adımdır. Borç erteleme girişiminin 2021 yılının tamamını kapsayacak şekilde ikinci kez uzatılmasında fayda görüyoruz. Bu düşüncelerle sözlerine son verirken, bu zorlu süreçte dayanışma ve işbirliği içiresinde ortak hareket etmenin önemini tekrar vurguluyorum.”

  • Bilim Kurulu üyesinden ramazan uyarısı

    Bilim Kurulu üyesinden ramazan uyarısı

    Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, Ramazan ayında vatandaşların kalabalık iftar sofralarından kaçınmasını isteyerek, “Vatandaşlarımızın Ramazanın ruhuna uygun bir şekilde küçük çekirdek aileleri ile iftarda bulunmaları doğru olacaktır” dedi.

    Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı, Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. İlhan, yaptığı açıklamada, mutasyonlara değinerek, Sağlık Bakanlığı’nın rehberinde bununla ilgili bir güncelleme yapıldığını ve mutasyonlu virüse sahip kişilerin yoğun bakımda farklı alanlarda yatırıldığını hatırlattı. Prof. Dr. İlhan, “Türkiye’de gördüğümüz mutasyon şu anlama geliyor; virüsün öldürücülüğü çok artmış değil; ama bulaştırıcılığı çok artmış. Hem bulaştırıcılığı çok artmış hem de yerinde karar dönemiyle yeni bir normalleşmeye doğru gidiyoruz. Dolaşım daha fazla artıyor, insanlar daha çok dışarıda bulunuyor. İkisi birbirini besleyici etki yapıyor. Hem dolaşımın hem mutasyonun artmasıyla beraber bulaştırıcılık artıyor. O yüzden bulaştırıcılığın da daha çok olduğunu düşünerek, herkesin daha dikkatli olması gerekiyor” diye konuştu.

    ‘3 DAKİKADA BULAŞ MÜMKÜN’

    Prof. Dr. İlhan, eskiden 5 dakika kapalı alanda bir arada olunca virüs bulaşırken, şimdi virüs yoğunluğundan ve bulaştırıcılığı nedeniyle 3 dakika bir arada bulununca da bulaşabildiğini söyledi. İlhan, “O yüzden bir an bile maske takmaktan ya da temiz havayı ortama almaktan vatandaşlarımızın imtina etmemesi gerekiyor. Vaka artışlarını tek başına mutasyona bağlamak doğru değil. Hem mutasyon hem de dolaşımın artması birbirini olumsuz yönde besliyor. Son dönem özellikle evde bulaşlar da yüksek. Evde bulaşlar ile beraber dış mekanlarda bulaşları da görmeye başladık. Kapalı ortam ve ortama temiz hava girmemesi açıkçası en büyük risk faktörleri” ifadelerini kullandı.

    RAMAZAN UYARISI

    ​Yaklaşan Ramazan ayına yönelik de uyarılarda bulunan Prof. Dr. İlhan, “Geçen sene bir Ramazan deneyimi yaşadık. Ramazanda önlemlere yine dikkat etmek gerekecek; ama diğer zamanlardan farklı değil. Ramazan’da da bizim fiziksel mesafe, maske, hijyen koşullarına uymamız gerekecek. Bu arada Ramazan ayında özellikle toplu iftarlarda dikkatli olmak gerekecek. Geçen sene belediyelerin iftar çadırları kurması yasaklanmıştı. Vatandaşlarımızın Ramazanın ruhuna uygun bir şekilde küçük çekirdek aileleri ile iftarda bulunmaları doğru olacaktır. Ramazan ayının gelmesiyle, toplumun daha az dışarıda bulunmasıyla beraber vaka sayılarında azalmaya etki yapacak etkenler söz konusu olabilir. Ama genel olarak baktığımızda kapalı ortamlarda ortamın havalandırılmasına müsaade etmeden bulunduğumuz şekilde, vaka artışlarının süreğen olabileceğini düşünmek gerekiyor” ifadesini kullandı.

  • 8 maddede alınan yeni kararlar

    8 maddede alınan yeni kararlar

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı’nın ardından güncellenen Covid-19 risk haritasını paylaştı. Yenilenen haritada İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa’nın da aralarında olduğu 58 il, çok yüksek riskli (kırmızı) kategoride yer aldı. Türkiye’nin önemli bölümünün çok yüksek riskli kategoriye dahil olması yeni tedbirleri de beraberinde getirdi. İşte 8 maddede alınan yeni kararlar…

    1- 58 İLDE HAFTA SONU KISITLAMASI

    İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa’nın da aralarında olduğu kırmızı kategorideki 58 ilde cumartesi kısıtlaması geri geldi.

    Çok yüksek riskli illerde sokağa çıkma kısıtlaması cuma 21.00’de başlayıp pazartesi 05.00’te bitecek şekilde uygulanacak.

    Düşük ve orta riskli illerde hafta sonu sokağa çıkma kısıtlaması 21.00-05.00 saatleri arasında, yüksek riskli illerde ise cuma 21.00-cumartesi 05.00, cumartesi 21.00-pazartesi 05.00 saatleri arasında uygulanacak.

    2- 21.00-05.00 ARASI KISITLAMA SÜRECEK

    Türkiye’nin tamamında sokağa çıkma sınırlaması akşam 21.00 ve sabah 05.00 olarak haftanın her günü devam edecek.

    3- TAM GÜN KISITLAMADA MARKETLERİN ÇALIŞMA SAATLERİ DEĞİŞMEDİ

    Sokağa çıkma kısıtlamasının uygulama biçimine göre cumartesi ve/ veya pazar günü market, bakkal, manav, kasap, kuruyemişçiler ve çiçekçiler 10.00-17.00 saatleri arasında açık olacak.

    Yine belirtilen süre içerisinde marketler, bakkallar, manavlar, kasaplar, kuruyemişçiler ve çiçekçiler telefonla ya da online olarak aldıkları siparişleri teslim edebilecek.

    Cumartesi/ pazar günü ekmek üretiminin yapıldığı fırın ve/veya unlu mamul ruhsatlı iş yerleri ile bu iş yerlerinin sadece ekmek satan bayileri açık olacak.

    Online sipariş firmaları da cumartesi ve / veya pazar günü 10.00-24.00 saatleri arasında siparişleri teslim edebilecek.

    4- RAMAZAN’DA TÜM ÜLKEDE HAFTASONU KISITLAMASI

    Ramazan ayı boyunca tüm ülkede haftasonları sokak kısıtlaması uygulanacak.

    5- TOPLU İFTAR VE SAHUR YOK

    Ramazan’da toplu iftar ve sahur programları yapılmayacak.

    6- KAFE VE RESTORANLAR İÇİN YÜZDE 50 ŞARTI

    Tüm risk gruplarında yeme-içme yerleri yüzde 50 kapasite sınırlaması ile HES kodu sorgulaması yapılarak, 07.00-19.00 saatleri arasında müşteri kabul edecek.

    Ancak bu işyerlerinde aynı masada; düşük ve orta risk grubunda bulunan illerdeki işyerlerinde en fazla 4 kişinin, yüksek ve çok yüksek risk grubunda bulunan illerdeki işyerlerinde en fazla 2 kişinin aynı zamanda oturmasına izin verilecek.

    Tüm risk gruplarında yeme-içme yerleri 19:00-21.00 saatleri arasında paket servisi veya gel-al şeklinde, 21.00-24.00 saatleri arasında ise sadece paket servis şeklinde, tam gün sokağa çıkma kısıtlaması uygulanan cumartesi ve/veya pazar günleri ise 10.00-20.00 saatleri arasında sadece paket servis şeklinde hizmet verebilecek.

    7- KAFE VE RESTORAN ÇALIŞANLARINA 1500 LİRA DESTEK

    Restoran ve kafe çalışanlarının SGK primleri ödenecek, ayrıca 1500 lira nakdi destek verilecek.

    8- RAMAZAN’DA YALNIZCA PAKET SERVİS

    Kafe ve restoranlar Ramazan ayında ise yalnızca paket servisi yapacak.

  • Bakan duyurdu: İnsan denemeleri başlayacak

    Bakan duyurdu: İnsan denemeleri başlayacak

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, İntranazal aşı için Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’nun (TİTCK) onayı beklediklerini belirterek, “Eğer onayımızı alırsak İnşallah nisan ayında insanlı denemelere başlamış olacağız“ dedi.

    Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, Nanografi firmasının Grafen Seri Üretim Tesisi Açılışı törenine katıldı. Bakan Varank, konuşmasında Nanografi firmasının çatısı altında devam eden Türkiye’nin ilk intranazal yerli aşı geliştirme çalışmalarına değindi. Bakan Varank, intrazanal aşıların klasik aşılardan farklı olarak burundan sprey olarak uygulandığından da bahsetti. Bakan Varank ayrıca, Grafen maddesinin önemine ve açılışı yapılan tesisin Grafen’i seri şekilde üretmesinin önemine değindi.

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Bilim Kurulu Toplantısı sonrasında yapılan basın açıklamasında İntrazanal aşıların önemine şu şekilde değinmişti:
    “Aşıda yeni bir teknik söz konusudur. Bu yeni teknikte aşının burundan sprey olarak uygulanması amaçlanmaktadır. İntranazal Covid aşısı denilen bu aşının da çok yakında Faz 1 çalışmalarına başlanacak. Türk bilim insanlarının bu girişimi sonuçlanırsa, bu, dünyadaki ilk İntranazal Covid aşısı olacak. Üretim verimliliği son derece yüksek olan bu aşıdan sadece 1 tesiste, yılda 250 milyon doz üretilebilecek.”

    “Türkiye’nin ilk intranazal yerli aşı geliştirme çalışması şu anda hızla devam ediyor”

    Nanografi firmasının çatısı altında faaliyet gösteren bilim insanları, klasik aşılardan farklı olarak burundan sprey olarak uygulanacak yenilikçi bir aşı türü geliştirdiklerini belirten Bakan Varank, “Üniversitelerin altyapı, bilimsel beceri ve akademik tecrübelerinin katkılarıyla Türkiye’nin ilk intranazal yerli aşı geliştirme çalışması şu anda hızla devam ediyor. Bu aşı mRNA ve inaktif aşı teknolojisinden farklı olarak protein temelli olarak tasarlandı. Burundan uygulanan aşı, virüsün insanları enfekte ettiği yolu takip ettiği için bu teknolojinin virüs ile daha etkin mücadele edeceği öngörülüyor” dedi.

    “Bu yeni aşı türünün yıl içinde kullanıma sunulmasını hedefliyoruz”

    Bakan Varank, söz konusu aşı türünün mutasyon durumunda çok hızlı bir şekilde yeniden modelleme ve salgının olası ilerleyen seyirlerinde Türkiye’nin elini güçlendirme potansiyeline sahip olduğunu açıklayarak, “Preklinik aşamaları başarıyla tamamlanan ilk intranazal yerli aşı adayımız için çok kısa bir süre sonra Faz-1 insan denemelerine başlanacak. Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’nun (TİTCK) onayı bekliyoruz. Eğer onayımızı alırsak inşallah nisan ayında insanlı denemelere başlamış olacağız. Tüm klinik aşamaların hızlıca başarıyla tamamlanmasından durumunda bu yeni aşı türünün yıl içinde kullanıma sunulmasını da hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

    Grafen malzemesinin önemine ve özelliklerine değinen Bakan Varank, şunları kaydetti:

    “Grafen, çelikten 200 kat daha mukavemetli, bakırdan yüzlerce kat daha iletken, bir o kadar esnek ve hafif bir malzeme. Sergilediği mukavemet, esneklik, termal ve elektriksel iletkenlik özellikleriyle çok farklı sanayi alanında kullanılabiliyor.”

    Bakan Varank, Grafen sayesinde daha uzun ömürlü malzemelerin, ultra hızlı şarj edebilen bataryaların, daha hızlı ve hafif uçaklar, vücuttaki nöronlara bağlanabilen biyonik cihazlar üretebileceğini belirterek, “Vücut elektriğini okuyup değiştirerek gerçek zamanlı tedavi sağlayan bioelektronik tıbbi teknolojiler geliştirilebilecek, korozyon, ısınma ve iletim sorunlarına da çözümler getirilebilecek” diye konuştu.

    Bakan Varank, Grafen malzemesinin üretiminin kolay olmadığının altını çizdi. Nanografi firmasının, Grafen malzemesinin hem özgün bir yöntemle hem de standartlara uygun bir şekilde seri üretimini gerçekleştirdiğini belirtti.

    “Kendi kaynaklarımızla grafeni üretebiliyor olmamız, ülkemiz adına gurur verici”

    Bakan Varank, çevre dostu yöntemlerle, düşük maliyetli ve endüstriyel boyutta üretim yapacak Grafen Seri Üretim Tesisi’nin kapasitesi ile dünyanın en büyük grafen üretim merkezlerinden biri olacağını vurgulayarak, “Yabancı bir şirketin üretim lisansına bağlı olmadan, kendi kaynaklarımızla grafeni üretebiliyor olmamız, ülkemiz adına gurur verici” ifadelerine yer verdi.

    Bakan Varank’ın konuşmasının ardından Grafen Serü Üretim Tesisi’nin açılış kurdelesi kesildi. Varank ayrıca fabrikanın çalışması için “start” düğmesine de bastı.

  • AB’den Türkiye’ye kritik ziyaret

    AB’den Türkiye’ye kritik ziyaret

    AB sözcüsü, AB Konseyi Başkanı Charles Michel’in ve AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in, 6 Nisan’da Türkiye’yi ziyaret edeceğini açıkladı.

    Avrupa Birliği (AB) sözcüsü AB Konseyi ve Komisyonu başkanlarının 6 Nisan’da Türkiye’de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüşeceklerini açıkladı.

  • “Kurallara uyulursa 1 hafta içerisinde vaka sayıları azalır”

    “Kurallara uyulursa 1 hafta içerisinde vaka sayıları azalır”

    Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, “Bugün herkes fiziksel mesafe, maske, hijyen, kurallarına uysun, kapalı ortamların havalandırmasını yapsın, 1 hafta içinde vaka sayılarında azalma hemen karşımıza çıkabilir” dedi.

    Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, yaptığı açıklamada, bugün gerçekleşecek Kabine Toplantısında hem aşılama hem koronavirüste gelinen süreç hem de vakaların durumunun değerlendirilebileceğini söyledi. İlhan, bunların hepsinin değerlendirmesi yapılarken topyekün ülke bazında bir değerlendirme yapılabileceği gibi iller bazında da bir değerlendirmenin söz konusu olabileceğini kaydetti.

    İlhan, “Vakaların çok fazla yoğun olduğu illerde elbette kısıtlama olabilir. Özellikle çıkışın kısıtlanması önemli olacaktır. Bu da isteğe bağlı olur. ‘Kırmızı yerlerde iller arasında çıkış kısıtlaması yapılabilir mi?’ Bunu yapmak çok güç. HES kodu olsa da, farklı yerlerden toplumdan insanlar illerin dışına çıkabilir. Bu nedenle baktığımızda iller arasında kısıtlama değil de belki vakaların çok yoğun olduğu il merkezleri, ilçe merkezlerinde yerel yönetimlerin alabileceği kararlar olabilir. Yani bir ilimizde, bir beldemizde ya da bir ilçemizde diyelim ki vakalar çok yoğun, o ilçeden, o beldeden merkeze geliş-gidiş veya merkezden dışarıya gidiş- çıkışla ilgili bir karar alınabilir; ama burada yetkili il hıfzıssıhha kurulu” diye konuştu.

    ‘KURULLARA UYARSAK VAKALAR 1 HAFTA İÇİNDE AZALIR’

    Prof. Dr. İlhan, bütün hekimlerin, bilim insanlarının, en az sayıda vatandaşın enfekte olmasını arzu ettiğini ve bunun için canla başla çalıştığını söyleyerek, “Kurallara uyarsak hemen yarından itibaren düşebileceğini söylemek mümkün. Bugün herkes fiziksel mesafe, maske, hijyen, kurallarına uysun, kapalı ortamların havalandırmasını yapsın 1 hafta içerisinde vaka sayılarında azalma hemen karşımıza çıkabilir. Yerinde karar döneminin 1 ayı tamamlanıyor. Yeni dönem, yeni normalleşme, toplum çok sıkıldı, ekonomik zorluklar yaşayan esnafımız oldu; ama bu sürece artık hepimizin alışması gerekiyor. Bu acemilik dönemini toplumun atması, böyle yaşamaya artık alışması gerekiyor ki vaka sayılarımızdaki tırmanış azalsın, süreç daha aşağıya doğru yol alsın” ifadesini kullandı.

    ‘RANDEVU ALDIĞINIZ YERDE HANGİ AŞI VARSA O AŞI’

    Vaka sayılarının düşmesinin aşılanma ve sosyal mesafe kurallarına uymaya bağlı olduğunu söyleyen Prof. Dr. İlhan, şöyle konuştu:

    “15 milyon düzeyinde ciddi bir aşılamamız var. Bunun yarısı kadar 2’nci dozu olan vatandaşımız var. Büyüklerimizi koruyoruz, büyüklerimiz daha az hasta oluyorlar. Geçen sonbaharda ve baharda yaşadığımız yoğunluklara göre hastanelerimiz, yoğun bakımlarımız görece daha az dolu. Ancak süreç böyle devam ederse yoğun bakımlar belki o kadar dolmasa bile vakaların pozitifliği nedeniyle sağlık sistemimiz zorlanır. Şu an iyi gidiyor; ama bu süreci engellemek hepimizin elinde. Tüm vatandaşlarımızın, işletmecilerin, illerimizin yöneticilerinin kurallara uyması dahilinde bir sıkıntı olmayacaktır. Süreç daha rahata doğru gidecektir kanısındayım. Burada vatandaşların aşıya ilgisi çok önemli. Sıranız geldiğinde randevu aldığınız yerde hangi aşı varsa o aşıyı olmalarını vatandaşlarımıza söylemek en doğru mesaj olacaktır. Şu aşamada herkesin sırası geldiği zaman aşısını yaptırması aynı zamanda fiziksel mesafe, maske, hijyen koşullarına uyması kapalı ortamlarda maskesiz bulunmaktan kaçınması ve ortamın temiz hava ile havalandırılması yeterli olacaktır.”