Kategori: Türkiye

  • Berberler ne zaman açılacak? Bilim kurulu üyesi açıkladı

    Berberler ne zaman açılacak? Bilim kurulu üyesi açıkladı

    Berber ve kuaförler ne zaman açılacak sorusu vatandaşlar tarafından araştırma konusu olmaya devam ediyor.

    11 Mart tarihinden itibaren gönüllü karantinada olan evinde çalışma imkanı olanlar, sokağa çıkma yasağı kapsamındaki 65 yaş üstü ve 20 yaş altı vatandaşların en fazla merak ettikleri konu başlıkları arasında Berber ve Kuaförler ne zaman açılacak sorusu geliyor. Fox TV ekranında İlker Karagöz’ün konuğu olan Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Levent Yamanel konuya ilişkin açıklamalarda bulundu.

    BERBER VE KUAFÖRLER NE ZAMAN AÇILACAK?

    Fox TV ekranında yayınlanan İlker Karagöz ile Çalar Saat Hafta sonu programına konuk olan Prof. Dr. Levent Yamanel, Berber ve kuaförlerin açılmasının Mayıs ayı içerisinde açılmasının pek mümkün olmadığı yakın temasın ve bulaşma riskinin yüksek olduğu berber ve kuaförlerin Haziran ayından itibaren açılabileceğini duyurdu.

  • Türk profesörden büyük başarı

    Türk profesörden büyük başarı

    Dünyanın en seçkin bilim kurumlarından Amerikan Ulusal Bilimler Akademisi’nin 157 yıllık tarihinde ilk kez bir Türk kadını ‘üye’ olarak seçildi. Pittsburgh Üniversitesi Tıp Fakültesi Bilgisayar Destekli Sistem Biyolojisi Bölümü Kurucu Başkanı Prof. Dr. İvet Bahar, ilaç tasarımları üzerine çalışıyor. Şimdilerde Kovid-19’a çare olacak bir ilaç geliştirme projesinde de yer alan Prof. Dr. Bahar, 2016 yılında da ABD Başkanı Obama’nın davetlisi olarak Beyaz Saray’da bir konuşma yapmıştı.

    EN PRESTİJLİ AKADEMİ

    Dünyanın en prestijli bilim akademisi Amerikan Ulusal Bilimler Akademisi’nin 157 yıllık tarihinde ilk kez bir Türk bilim kadını, üyeliğe seçildi. 190’ı Nobel ödüllü, toplam 2 bin 900 üyesi bulunan akademiye seçildiğini geçtiğimiz pazartesi öğrenen Prof. Dr. Bahar, Demirören Haber Ajansı’na konuştu Prof. Dr. İvet Bahar, “Bu seçim aslında şimdiye dek yürüttüğüm araştırmaların saygın bir bilim kurumu tarafından kabul görmesi anlamına geliyor. Bu da çok gurur verici bir şey tabii” dedi. Boğaziçi Üniversitesi’ndeki 15 yıllık kariyerinin ardından 2001 yılında ABD’ye giden ve halen Pittsburgh Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde, kurucusu ve başkanı olduğu “Bilgisayar Destekli Sistem Biyolojisi” bölümünde 120 kişilik bir ekibi yöneten Prof. Dr. Bahar, aynı zamanda Amerikan Ulusal Sağlık Enstitüsü NIH’in desteklediği projelerle biyolojik bilimler ve ilaç tasarımları alanında çalışmalar yürüten iki farklı merkezde daha başkanlık görevini yürütüyor. Prof. Dr. Bahar, Pittsburg Üniversitesi’nin İlaç Tasarımı bölümünde de başkan yardımcılığı görevini sürdürüyor. Prof. Dr. Bahar, 2016 yılında da ABD Başkanı Barack Obama’nın davetlisi olarak Beyaz Saray’a konuşmacı olarak davet edilmiş ve “Çok Ölçekli Modelleme ve Biyolojide Büyük Veri” başlıklı konuşmasında, ‘süper bilgisayar’ teknolojisi ile daha önce yapılamayan, ilaç tasarımlarında da kullanılan moleküler ve hücresel düzeydeki simülasyonların nasıl daha hızlı ve doğru bir şekilde yapılabileceğini anlattı.

    ÇALIŞMALARI, DENEYLERİN HIZLA SONUÇLANMASINI SAĞLIYOR

    Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü’nden sonra malzeme bilimleri konularında çalıştığını anlatan Prof. Dr. Bahar, “Giderek biyolojik malzemelere ilgi duymaya başladım. 2001 yılında ABD’ye geldim. Genom teknolojisi alanındaki büyük gelişmelere paralel olarak bilgisayar destekli hesaplamalı biyoloji önem kazandı. Ben de daha önce polimerlere uyguladığım yöntemleri, biyolojik sistemlere uygulayarak, bilgisayar destekli araştırmalar yapmaya devam ettim buraya geldikten sonra kurduğum bölümde. Yaptığımız şey, bilgisayarda biyolojik süreçlerin nasıl çalıştığı, moleküller arasındaki etkileşimlerin nasıl gerçekleştiği konusunda çalışmalar yapmak. Bizim yaptığımız simülasyonlar, daha sonra yapılacak olan deneylere ışık tutuyor. Deney sayısını azaltmaya ve çalışmaların sonuca ulaşma süresini kısaltmaya yarıyor. Özellikle artan bilgisayar teknolojilerinden de istifade ederek çok daha süratli, çok daha verimli sonuçlar almaya imkan tanıyor. Ulusal Sağlık Bilimleri Enstitüsü (National Institute of Health) destekli projelerde çalışıyoruz genellikle” dedi.

    ‘VİRÜSÜN HÜCREYE GİRMESİNİ ENGELLEMEYE ÇALIŞIYORUZ’

    Çalışmalarının, temel araştırma alanı içerisinde yer aldığını vurgulayan Prof. Dr. Bahar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu nedenle de bizim bilgisayar destekli yaptığımız simülasyonların çok farklı alanlara uygulanma şansı oluyor. Benim bu anlamda en fazla yoğunlaştığım konular, son yıllarda nörolojik hastalıklar oldu. Özellikle kanser tedavisine yönelik ilaç tasarımlarında da epey çalıştım. Hatta şimdilerde koronavirüs ortaya çıktıktan sonra, bununla ilgili de grubumuz çok yoğun bir şekilde çalışmaya başladı. Virüsün hücreye girmesine nasıl engel olabiliriz, çoğalmasını nasıl azaltabiliriz, o tür sorulara yanıt arıyoruz. Şu anda birkaç laboratuvarda bizim simülasyonlar sonucu tahmin ettiğimiz birtakım verilerin deneylerle doğrulanmasına çalışılıyor. Özellikle belirli bir protein üzerine odaklandık. Virüsün yüzeyinde, insan hücresinin reseptörlerini tanıyan Spike proteinleri var. Bu proteinlerle, virüsün hücre içine girmesini sağlayan ACE2 reseptörleri arasındaki etkileşime engel olarak, virüsün vücutta enfeksiyon yaratmasının önüne geçmeye çalışıyoruz. Bu etkileşimin önüne geçecek ilaçların peşindeyiz. İlginç olan gözlemlerimizden biri ise antikoagülan dediğimiz kan sulandırıcı bazı ilaçların, buna yardımcı olabileceği yönünde”

    KAN SULANDIRICI İLAÇLAR KOVİD TEDAVİSİNDE YARDIMCI OLABİLİR

    Kovid-19 ile savaşta hedef proteinlerin önemli bir silah olabileceğini belirten Prof. Dr. Bahar, kan sulandırıcı ilaçların bunu nasıl sağlayabileceğini ise şöyle özetledi: “Antikoagülanlar, yani kan sulandırıcı ilaçların bağlandığı protein, virüsün insan hücresine girmesini kolaylaştıran bir enzim (proteaz). Bu enzim virüsün yüzeyindeki Spike proteininin kendisini içeri alacak ACE2 reseptörünü tanımasına yardımcı oluyor. Amacımız bu enzimin çalışmasına engel olmak. Bazı kan sulandırıcılar bu işi görüyor, gözlemlerimize göre. Dolayısıyla bu şekilde, virüsün insan hücresine girmeye çalışırken kullandığı mekanizmaları durdurmaya çalışıyoruz. Diğer bir deyişle, enfeksiyonun daha ilk aşamalarında önüne geçmeye çalışıyoruz. Buna dair çalışmalarımızı yürütüyoruz yoğun bir şekilde”

    BİLİMİN İLERLEMESİNE KATKI SAĞLAYANLAR SEÇİLİYOR

    İsminin birkaç yıl önce üyeler tarafından Amerikan Ulusal Bilimler Akademisi’ne önerildiğini anlatan Prof. Dr. Bahar, “Seçimler genelde bir veya birkaç üyenin sizi kurula önermesiyle oluyor. Birkaç yıl önce beni önermişler. Seçildiğimi Pazartesi günü öğrendim. Çok hoş bir sürpriz oldu benim açımdan tabii ki. Üye seçimindeki en önemli kıstaslardan biri de yaratıcılık. Yaptığınız çalışmaların çok yeni olması ve bilimin ilerlemesine önemli katkılarda bulunuyor olmanız gerekiyor. Şunu özellikle vurgulamak isterim, bu akademiye seçilmeme neden olan çalışmalarımın başlangıcı Boğaziçi Üniversitesi’ndeki yıllarıma dayanıyor. Çok onur verici bir olay tabii ki. Uluslararası saygın bir kurumda yaptığınız bilimin takdir edilmesi, saygı uyandırması anlamına geliyor bu” diye konuştu.

    İKİSİ YABANCI ÜYE OLARAK TOPLAM 4 TÜRK DAHA VAR

    ABD Ulusal Bilimler Akademisi (National Academy of Sciences, NAS), dünyanın en seçkin bilim akademisi olarak kabul ediliyor. 3 Mart 1863’te, ABD başkanını bilim teknoloji konularında bilgilendirmek göreviyle ABD parlamentosunun kurduğu akademi, 2005 yılında da Nobel ödülü alan Türk bilim insanı Prof. Dr. Aziz Sancar’ı üye olarak seçmişti. 2014 yılında da MIT Ekonomi Profesörü Daron Acemoğlu NAS üyeliğine seçildi. Farklı ülkelerden ABD vatandaşı olmayan bir grup bilim insanını da yabancı üye olarak seçen NAS’ın bu üyeleri arasında ise Türkiye’den Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Celal Şengör ile Antropolog Prof. Dr. Mustafa Özdoğan yer alıyor. NAS’ın bugün 190’ı Nobel ödüllü 2400 asıl üyesi ile 500 yabancı üyesi bulunuyor.

  • Türkiye’den 2’inci yardım uçağı ABD’ye ulaştı

    Türkiye’den 2’inci yardım uçağı ABD’ye ulaştı

    Türkiye’nin ABD’ye ikinci tıbbi yardım paketi taşıyan askeri kargo uçağı, Andrews Hava Üssü’ne indi.

    Türkiye’nin, Kovid-19 salgınından en çok etkilenen ülkelerden ABD’ye tıbbi yardımlarını taşıyan ikinci askeri kargo uçağı Washington Andrews Havalimanı’na iniş yaptı.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan 1 Mayıs mesajı

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan 1 Mayıs mesajı

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Tek sermayeleri emek ve alın teri olan, ülkemizin büyümesinde ve ilerlemesinde önemli rol oynayan işçi kardeşlerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü tebrik ediyorum” dedi. 

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü mesajında, göreve geldikleri günden bu yana hak arayışının uzlaşma zemininde sürdürülmesi gerektiğine inandıklarını, emek konusunda adaletin tesisi için mücadele ettiklerine vurgu yaparak şöyle konuştu:

    “İşçilerimizin sorunlarının çözümü için her zaman samimiyetle çalıştık. Ücretten, sosyal haklara ve çalışma ortamlarının iyileştirilmesine kadar önemli adımlar attık. Tüm dünyayı etkileyen Kovid-19 salgınına karşı yürüttüğümüz mücadelede de çalışanlarımızı her alanda koruyacak tedbir ve desteklere büyük önem verdik. Salgınla mücadele ederken hiçbir vatandaşımızın mağdur olmaması, özellikle istihdamın korunması için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Sosyal koruma kalkanı altında hayata geçirdiğimiz programlarla salgının çalışanlarımızın hayatında yol açtığı sıkıntıları en aza indirmeye çalışıyoruz. Türkiye büyüdükçe, güçlendikçe, zenginleştikçe ortaya çıkan katma değerden milletimizin her bir ferdinin yararlanması için her türlü çabayı göstermeye devam edeceğiz. Her vesileyle belirttiğim gibi, işçilerimizin hakkının, hukukunun korunması doğrultusunda yapılacak her türlü samimi çalışmayı desteklemeye devam edecek; işçilerimizle, çalışanlarımızla sonuna kadar kol kola, omuz omuza yürüyeceğiz. Tüm dünyada işçilerin birlik ve dayanışma günü olarak kutlanan 1 Mayıs’ın, hakkaniyetli ve adil şartlarda bir çalışma ortamına vesile olmasını temenni ediyor, tüm vatandaşlarımı en kalbi duygularımla selamlıyorum.”

  • Denizin ortasında ölüme terkedildiler! Türk Sahil Güvenliği Kurtardı

    Denizin ortasında ölüme terkedildiler! Türk Sahil Güvenliği Kurtardı

    İzmir’in Çeşme ilçesinden yasa dışı yollarla geçiş yapmak isteyen ve Yunan askeri tarafından içinde bulundukları botun motoru sökülerek geri itilen 14 kaçak göçmeni, Türk Sahil Güvenlik ekipleri kurtardı.

    Çeşme ilçesi kıyılarından bu sabah lastik botla denize açılan 10’u Somali, 4’ü Suriye uyruklu 14 kaçak göçmen, Yunan Sahil Güvenlik ekipleriyle karşılaştı. Yunan askeri, lastik bottaki motoru söküp, aldıktan sonra kaçak göçmenleri, Türk karasularına itti. Kaçaklar da Boğaz Adası açıklarından, Türk Sahil Güvenlik ekiplerini arayarak yardım istedi. 3 Sahil Güvenlik Botu ve 1 Dalış Emniyet Güvenlik ve Arama Kurtarma Timi, 6’sı erkek, 5’i kadın, 3’ü çocuk olan grubu kurtarıp kıyıya getirdi. Kaçak göçmenler kimlik tespiti sonrası İl Göç İdaresi Müdürlüğü’ne teslim edildi.

  • Türkiye’de 24 saatte 84 kişi hayatını kaybetti

    Türkiye’de 24 saatte 84 kişi hayatını kaybetti

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca 1 Mayıs verilerini paylaştı. Son 24 saatte 41 bin 431 test yapıldı. Yapılan testlerden 2 bin 188’i pozitif çıktı. Bugün 84 kişi hayatını kaybetti. Toplam ölü sayısı 3 bin 258’e yükseldi.

    Bugün iyileşen hasta sayısı 4 bin 922 toplam iyileşen hasta sayısı 53 bin 808. Yoğun bakım hasta sayısı bin 480 entübe hasta sayısı 818. Türkiye’deki toplam vaka sayısı 122 bin 392.

    Sağlık Bakanı Koca paylaşımında şunları aktardı: Son 24 saatte iyileşenler, yeni tanı konan hastaların 2,25 katı. Toplam iyileşen sayısı 53 bin. Bu sayı bugüne kadarki toplam vaka sayısının %45’ine yakın. Yoğun bakım hasta sayısı azalıyor. Tedbirde dikkatli olalım. Dışarıdaki hava tabloyu değiştirebilir.

  • İstanbul’da iki AVM’nin açılış tarihi belli oldu

    İstanbul’da iki AVM’nin açılış tarihi belli oldu

    İstanbul’da Akasya ve Akbatı AVM’nin 1 Haziran’da kapılarını açacağı duyuruldu.

    Alışveriş merkezlerinin kademeli açılış kararı sonrası, ilk resmi tarih belli oldu. Akiş GYO’dan Kamuyu Aydınlatma Platformu’na yapılan açıklamaya göre istanbul’daki Akasya ve Akbatı AVM 1 Haziran’da ziyaretçi ağırlamaya başlayacak.

    Söz konusu AVM’lerde, hijyen koşulları üst seviyeye çıkarılacak. Yürüyen merdivenler ultraviyole ışıkları ile sterilize edilecek.

    Havalandırma santrallerine cihaz takılacak. Girişlere termal kamera yerleştirilirken AVM içerisindeki kişi sayısı sınırlandırılacak.

    Mağazalara da yüzde 50’ye varan kira desteği sağlanacak.

  • Jeotermal santral sondajında patlama

    Jeotermal santral sondajında patlama

    Aydın’da kurulacak jeotermal tesisin sondaj kazısı sırasında patlama meydana geldi. İtfaiye ekipleri 40 metre yukarı fışkıran sıcak suyu durdurmak için 2 bin 500 metre derinlikte çalışıyor.

    Aydın’ın Efeler ilçesinde kurulması planlanan jeotermal santralin sondaj çalışması sırasında sıcak suyun basıncıyla patlama meydana geldi.

    İlçeye bağlı Yılmazköy Mahallesi’nde jeotermal tesis için sondaj kazısı yapılırken patlama oldu. Patlamanın etkisiyle yerin derinliklerinden fışkıran yüksek basınçtaki sıcak su, yaklaşık 40 metre yükseldi.

    ZOR ŞARTLARDA MÜDAHALE

    İşçilerden yaralananın olmadığı olayda itfaiye ekipleri sıcak suyu kontrol altına almaya çalışıyor.

    Suyun basıncı ve sıcaklığı nedeniyle ekipler müdahale etmekte zorlanıyor. Ekiplerin 2 bin 500 metre derinlikte çalışma yaptığı öğrenildi.

    “OLAĞAN BİR DURUM”

    Aydın Vali Yardımcısı Mustafa Hulusi Arat, Efeler Kaymakamı Cemal Şahin, Aydın Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Ertuğrul Yamen, Efeler Belediyesi yetkilileri ve jeotermal tesisi yapan MB Holding Onursal Başkanı Muharrem Balat olay yerine gelip bilgi aldı.

    Balat, gazetecilere, “Bu olağan bir durum. Bu tip kazalar olabilir. İnşallah burada büyük bir hasar görmeden olayı kapatabilirler. Boruların ağzında vanalar vardı. O vanada meydana gelen bir arıza bunun tutulmasını önlemiş. Sorun oradan çıkmış. Alttaki karbondioksit gazının basıncı azalınca su kendiliğinden yavaş yavaş duracak. O zaman vana bölgesi rahatlayacak. Vana bölgesini yapacaklar. Basınç kesilmiş olacak. Şu anda yaralı yok” dedi.

  • Gümüşhane’de iki haftadır yeni vaka görülmedi

    Gümüşhane’de iki haftadır yeni vaka görülmedi

    Halkın “evde kal” çağrılarına büyük oranda uyduğu Gümüşhane’de son son iki haftada yeni koronavirüs vakasına rastlanmadı.

    Gümüşhane’de virüsün yayılmasını önlemek için yapılan “evde kal” çağrısına büyük oranda uyuluyor. Kentte iki haftadır yeni vaka görülmüyor. Vatandaşların zorunlu olmadıkça evden çıkmadığı kentte, sokaklar, tamamen boşaldı.

    Normalde en kalabalık noktalar olan Oltanbey Mahallesi, Cumhuriyet Caddesi ve Fatih Parkı’nda temizlik işçileri dışında kimse yok.

    Tedbirlere uyulan kentte iki haftadır virüs testi pozitif çıkan hastaya rastlanmadı. Yetkililer, salgına karşı bölge halkının evde kalmaya devam etmesini istiyor.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan koronavirüs hastalarıyla videokonferans ile görüştü

    Cumhurbaşkanı Erdoğan koronavirüs hastalarıyla videokonferans ile görüştü

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi gören koronavirüs hastaları ile video konferans yöntemiyle görüştü.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Rektörü Prof. Dr. Nuri Aydın, İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Oğuz Çetinkale, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sait Gönen ve Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Zekayi Kutlubay ile video konferans yöntemiyle görüşerek başarılar diledi. Daha sonra aynı hastanede tedavi gören Covid-19 hastaları Neslihan ve Ümit Özturhallı çifti ile kızları Sude Özturhallı ile görüşen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özturhallı ailesine acil şifalar temennisinde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Covid-19 hastaları Selim Altınarık, Halit Bilkay ve Muharrem Çelik ile de görüşerek, geçmiş olsun dileklerini iletti.  

    “TABURCU OLANLARIN SAYISINDA ARTIŞ VAR”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgın nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısının günlük 93’e düştüğünü hatırlatarak, “Bunlar tabii bizleri hep sevindiriyor. Tek korkumuz rehavet. Eğer olursa bizi ciddi manada sıkıntıya sokabilir. Onun için de diyoruz ki hiç rehavete girmeden inşallah bu işi hayırlısıyla götürelim” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgın hastalıkla mücadelede başarı gösteren Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’nin tüm çalışanlarına teşekkür ederek, “Bu arada yine hocalarımızdan Kenan Midilli Bey’e ve Mert Kuşkucu Bey’e çok çok teşekkür ediyorum. Onları da bu destekleri sebebiyle unutamayız. Onu da özellikle ifade etmek istiyorumö diye konuştu.

    “EN BÜYÜK MÜCADELEYİ SAĞLIKÇILAR VERDİ”

    Hastanede 10 gündür tedavi gören 74 yaşındaki Muharrem Çelik ile sohbeti esnasında Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Muharrem Bey, salgının olduğu bu dönemde elhamdülillah en büyük gayreti, en büyük mücadeleyi sağlıkçılarımız verdiler. Doktorundan hemşiresine kadar kendilerini adeta feda edercesine bu işte bu mücadeleyi verdiler. İşte biliyorsunuz Cemil Hocamızı bu arada kaybettik. Allah rahmet etsin” ifadelerini kullandı.

    Görüşmede İÜC Rektörü Prof. Dr. Nuri Aydın da hastanedeki Covid-19 ile mücadelede uyguladıkları yöntem ve çalışmalar hakkında bilgi verdi.