Kategori: Türkiye

  • 4 Günlük Yasak Olacak Mı? Cumhurbaşkanı Erdoğan Açıklayacak!

    4 Günlük Yasak Olacak Mı? Cumhurbaşkanı Erdoğan Açıklayacak!

    Koronavirüsle ilgili tüm çalışmaları Huber Köşkü’nden yöneten Cumhurbaşkanı Erdoğan, dördüncü kez yapılacak dijital kabine toplantısına da buradan başkanlık edecek.

    Toplantının ana gündem maddesini koronavirüse karşı alınacak tedbirler oluşturuyor.

    Hürriyet gazetesinden Erdinç Çelikkan’ın haberine göre, toplantıda 23 Nisan kutlamalarına yönelik üç farklı formül ele alınacak.

    4 Günlük Yasak Olur Mu?

    Toplantıda ilk olarak 23-24-25-26 Nisan’ı kapsayan dört günlük sokağa çıkma yasağı ilan edilmesi önerisi tartışılacak. Ancak bir süre önce gündeme gelen bu formüle Ramazan ayı öncesine denk geldiği için marketlerde yığılmaya yol açabileceği gerekçesiyle sıcak bakılmıyor.

    Sadece Marketler Açık

    İkinci formül ise 23-24 Nisan’da dışındaki yoğunluğun artmaması için sadece marketlerin açık kalması ve diğer iş yerlerinin tamamının kapalı olmasına dönük öneri olacak. Yine formüle göre, 25-26 Nisan’da 30 büyükşehir ve Zonguldak’ta son iki haftadır uygulanan hafta sonu sokağa çıkma yasağının devam etmesi öngörülüyor.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan Karar Verecek

    Kabinede gündeme gelecek üçüncü formül ise 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda tatil olması, 24 Nisan cuma günü iş yerlerinin normal mesai yapması. Hafta sonu 30 büyükşehir ve Zonguldak’ta sokağa çıkma yasağı uygulanması.

    Tüm önerilerin artıları ve eksileri detaylarıyla ele alındıktan sonra son karar Cumhurbaşkanı Erdoğan verecek.

    2 Haftalık Yasağın Değerlendirmesi Yapılacak

    İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun iki haftadır 31 şehirde uygulanan hafta sonu sokağa çıkma yasaklarının sonuçları hakkında bilgilendirme yapacağı toplantıda gelecek hafta pik seviyeye ulaşması beklenen koronavirüsle mücadelede alınacak yeni tedbirler de detaylarıyla konuşulacak.

     

  • 59 Ülkeden 25 bin Türk Vatandaşının Tahliyesi Bugün Başlıyor

    Türk Hava Yolları, (THY) geçici süreyle yurtdışında bulunan ve salgın sonrası bulundukları ülkede mahsur kalan vatandaşları özel uçuşlar ile getireceği tahliye operasyonu bugün itibariyle başlıyor. Bu operasyon sayesinde turist, öğrenci ya da geçici işçi olarak gittikleri ülkelerde mağdur olan binlerce vatandaş Türkiye’ye gelecek.

    Tüm tarifeli yolcu seferlerini koronavirüs önlemleri kapsamında durduran, kargo uçuşlarını ise küresel gıda ve medikal ürün zincirinin sürekliliği için devam ettiren THY,  20-28 Nisan tarihleri arasında 59 ülkeden tahliye uçuşu gerçekleştirecek. Operasyon kapsamında 63 geniş 40 dar gövde uçakla icra edilecek toplam 195 uçuş ile 25 bine yakın vatandaşın Türkiye’ye getirilmesi planlanıyor.

    Hangi Ülkeden Kaç Kişi Getirilecek?

    Operasyon kapsamında en fazla vatandaşın tahliye edileceği ülke olan Almanya’dan 3 bin 269 kişinin Türkiye’ye gelmesi bekleniyor.

    Bu ülkeyi 2 bin 201 kişi ile Suudi Arabistan ve 1632 kişi ile ABD izleyecek. Daha sonra sırasıyla, İngiltere’den 1559, Kuveyt’ten 1463, Cezayir’den 1200, Ukrayna’dan 863, Irak’tan 861, Fransa’dan 696, Azerbaycan’dan 662, Hollanda’dan 648, Kanada’dan 543, KKTC’den 540, Birleşik Arap Emirlikleri’nden 538, Polonya’dan 488, İspanya’dan 455, Rusya’dan 380, Kuzey Makedonya’dan 394, Kırgızistan’dan 352 ve İsviçre’den 341 kişi getirilecek.

    Tahliye operasyonu gerçekleştirilecek diğer ülkeler ise şunlar: Belçika, Malta, Mısır, İrlanda, Moldova, Macaristan, Romanya, Çekya, Kosova, Arnavutluk, Bahreyn, Sırbistan, İtalya, İsveç, Ürdün, Umman, İran, Sudan, Avusturya, Slovakya, Fas, Tayland, Karadağ, Danimarka, Gana, Senegal, Benin, Katar, Etiyopya, Somali, Moritanya, Nijer, Kenya, Bangladeş, Pakistan, Malezya, Singapur, Hindistan ve Bosna Hersek.

    Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı İlker Aycı tahliye uçuşları ile ilgili açıklamasında şunları söyledi;
    “Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla ülkemiz için anlamlı bir operasyona daha başlıyoruz. Tahliye uçuşlarımız ile yurtdışında mahsur kalan binlerce vatandaşımızı ailelerine kavuşturacak, Ramazan Ayı’nda onları sevdikleriyle aynı masanın etrafında buluşturacağız. Tüm dünya halklarının gıpta ile baktığı birlik ve beraberlik örneğini bir kez daha sergileyeceğiz. Ülkemizin bayrak taşıyıcı şirketi olmanın sorumluluğu ile en önemli değerimiz Türkiye için her tahliye uçuşumuzu gurur ve mutlulukla gerçekleştireceğiz.”

  • Umut veren tablo: Tünelin ucu aydınlık!

    Umut veren tablo: Tünelin ucu aydınlık!

    Covid-19 salgınında ilk vakanın görüldüğü 11 Mart’tan bugüne 634 bin test yapılırken, son bir haftada yatay duraksamaya geçen yoğun bakım ve entübe hasta sayısından sonra vaka artış hızında azalmanın başlaması uzmanları umutlandırdı.

    Milliyet gazetesinden Mert İnan’ın haberine göre, Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alpay Azap, “Ortaya çıkan tablo hepimizi umutlandırdı. Vaka artış hızımız yavaşladı. Tedbirler sıkı sıkıya uygulanırsa iyi günler bizi bekliyor” dedi.

    İhmale yer yok!

    Pandemide 5. haftayı geride bırakırken, en kritik dönemin 6 ve 8’inci haftalar olduğuna dikkat çeken enfeksiyon uzmanı Prof. Dr. Alpay Azap, “Tepe noktaya vardıktan sonra, sayıların azalmaya başladığını göreceğiz. Cumartesi ortaya çıkan tablo hepimizi gelecek günler için umutlandırdı. Vaka artış hızımız, önceki haftalara göre daha yavaşlamış durumda. Yoğun bakım ve entübe hasta sayısında azalma söz konusu. Temkinli olmaya devam etmeliyiz. En ufak ihmal ikinci salgın dalgasına yol açabilir. Altını çizerek söylüyorum, tedbirleri uygulamaya devam ettiğimiz takdirde, iki hafta sonra daha iyi bir tablo göreceğiz, iyi günler bizi bekliyor” değerlendirmesini yaptı.

    “İyi sınav verdik”

    Türkiye’deki sağlık sistemi ve sağlık çalışanlarının iyi bir sınav verdiğini de dile getiren Azap, “ABD, İtalya, İspanya gibi olmadık. Tedbiri elden bırakmadığımız takdirde de bu ülkeler gibi olmayacağız. Çin’deki tecrübelerden faydalanarak, bu ülkedeki hekimlerle görüşerek kendi algoritmamızı oluşturduk. O algoritma gayet iyi işliyor. Kamuoyunun bildiği ilaçları, hastalığın ilk haftasında, henüz semptomlar hafif seyrederken uyguladık. Bu dönem virüsün çoğaldığı dilim ve en kritik zamandır. İkinci hafta ise bağışıklık sistemini düzenlemeye, sitokin firtınasına yönelik tedavileri algoritmamıza dahil ettik. Türkiye’nin enfeksiyon ve klinik mikrobiyoloji geçmişinin çok eskiye dayanması, geçmişteki aşı üretme tecrübelerimiz yolumuzu aydınlattı. Elbette eksiklerimiz var ama sağlık sistemimize güveniyoruz” diye konuştu.

    ‘Evde kalmak en etkili yöntem’

    Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü: “Geçen hafta sonu sokağa çıkmamanın etkisini bugün görüyoruz. Umarım vaka sayılarımız giderek düşer. Iyi gidiyoruz ama rehavete kapılmamalıyız. Evde kalmak etkili oluyor. En ufak gevşemede tekrar bulaşma hızı ve vaka artabilir. ABD ve Avrupa’da sağlık sistemleri iflas etti. Türkiye’de açıkta kalan hastamız olmadı. Vatandaş sosyal izolasyona uyarsa aydınlık günlere kısa zamanda ulaşırız.”

    ‘Tünelin ucu aydınlık’

    Enfeksiyon hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Asuman İnan: “Vaka artış hızımız iki haftalık süreçte yüzde 14’ten yüzde 4’e geriledi. Filyasyon ekipleri, tedavi algoritması ve rehberi, yoğun bakım yatak sayımızın çokluğu ile sağlık ordumuzun fedakarlığı artış hızında duraksama ve düşüşe geçmeyi sağladı. Tünelin ucu aydınlık. İkinci dalganın gelmemesi için tedbirleri taviz vermeden uygulamaya devam etmeliyiz.”

    Test sayısı artmasına rağmen vaka artış hızı geçtiğimiz gün, 4 binin altına inerek 3 bin 783 olarak tespit edildi. 3 Nisan’da vaka artış hızı yüzde 15 seviyesine ulaşırken, 11 Nisan’a kadar geçen sürede artış oranı yüzde 11 ile 14 arasında seyretti. 12 Nisan’da vaka artış oranı yüzde 9.2 olarak tespit edilirken, bu oran 18 Nisan’a kadar kademeli olarak düşüşe geçti.

    Geçtiğimiz gün toplam 40 bin 520 test yapılırken vaka artış hızı yüzde 4.8 oldu. Bu oran test sayısının artmasına rağmen 3 Nisan’dan bugüne kadar geçen sürede en düşük artış hızı olarak kaydedildi.

  • Aadalet Bakanlığı’nın ‘yeni suç’ kaygısı

    Aadalet Bakanlığı’nın ‘yeni suç’ kaygısı

    TBMM’de kabul edilerek, yasalaşan infaz düzenlemesi sonrasında tahliyeler başlamıştı.

    Adalet Bakan Yardımcısı Şaban Yılmaz, infaz paketiyle yaklaşık 90 bin tutuklu ve hükümlünün tahliye edilmesinin ardından, savcılıklara gönderdiği mesajda, “hükümlülerin suç işlemesi ya da özelikle cinsel istismar, kasten yaralama, aile içi şiddet ve tehdit gibi suçların işlenmesi halinde konunun yakından takip edilmesini, olayın derhal Cumhuriyet Başsavcılığı’na bildirilmesini” istedi.

    Şaban Yılmaz, cumhuriyet başsavcılıklarından sürecin titizlikle yönetilmesini isteyerek, “Bu şekilde kamuoyunda infaz düzenlemesine karşı oluşabilecek olumsuz algının önlenmesi hususunda gerekli hassasiyetinin gösterilmesini rica ederim” ifadelerini kullandı.

    Bakan Yardımcısı Yılmaz’ın aile içi şiddete dikkat çektiği yazısı “bakanlıktaki kaygıyı” ortaya koyarken, düzenlemeden, bir anlamda “kadına şiddet uygulayanların” da yararlandığı ortaya çıktı.

     

  • Dışişleri Bakanlığı Acun Ilıcalı’dan yardım istedi

    Dışişleri Bakanlığı Acun Ilıcalı’dan yardım istedi

    Yurt dışındaki Türk vatandaşlarını ülkeye getirmek için harekete geçen Dışişleri Bakanlığı’nın Karayipler’deki kişiler için Acun Ilıcalı’dan yardım istediği ortaya çıktı.

    TV8’deki ‘Survivor Panaroma’ programına ‘Survivor’ın çekildiği Dominik’ten bağlanan Acun Ilıcalı, Karayipler’de mahsur kalanlara uçak göndereceğini söyledi.

    Acun Ilıcalı: “Karayipler’de mahsur kalan vatandaşlarımız varmış. Onlara bir şekilde uçak yollamaya çalışacağım. Teknik bir problem olmazsa uçak yollayıp onları Türkiye’ye göndermek istiyorum. Zor durumdalarmış, onu da öğrendim.  Bu konuda Dışişleri Bakanlığımız olağanüstü çalışıyor. Öyle bir Dışişleri Bakanımız var ki, kendisini şahsen tanıyorum ve kefil olabilirim. Sabahtan akşama kadar ülkemiz ve vatandaşlarımız için bir şey yapmaya çalışan biri kendisi.  Dışişlerinden beni aradılar, öyle haberim oldu. Çözüm için beni devreye sokmak istiyorlar. Burada Acun’u kullanmak istemek bile bir zekâ bana göre. Onları nasıl alırız onun derdindeyiz. Oraya THY gitmiyor. Hat yok, öyle olunca da uçak inemiyor. Çocuklar orada kalmışlar. Dışişleri Bakanlığı’ndan bana ulaştılar. Ben de konuya baktım. Onları kurtarmaya çalışacağız. İnşallah bayrama evlerinde olurlar.”

  • TSK’dan TÜBİTAK’a ilaç üretimi başvurusu

    TSK’dan TÜBİTAK’a ilaç üretimi başvurusu

    Millî Savunma Bakanlığı Sözcüsü Yarbay Şebnem Aktop, TSK’nın koronavirüse karşı ilaç üretimi için TÜBİTAK’a başvurduğunu belirterek, solunum cihazı prototipinin ise hazır olduğu açıkladı.

    Aktop koronavirüse karşı TSK fabrikalarından üretilen maske ve tulum sayılarını açıklarken, “Numune ham madde ile Ar- Ge çalışmaları başlatılmış, ilaç geliştirme projemiz TÜBİTAK’a iletilmiştir” dedi.

    Yarbay Aktop’un açıklaması şöyle:

    “Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi olarak ilan edilen Kovid-19 salgınına yönelik Milli Savunma Bakanlığınca tedbirler alınmıştır. Proaktif yaklaşım gösterilerek bireysel ve kurumsal tedbirler alınmaya devam edilmektedir. Bu kapsamda MSB tarafından oluşturulan Korona ile Mücadele Merkezi tarafından Sağlık Bakanlığı ile koordineli olarak sistematik bir şekilde hareket tarzları üretilmekte, risk ve durum değerlendirmesi yapılmaktadır.”

    Maske ve tulum üretimi sürüyor

    “Kovid-19 salgınıyla mücadele kapsamında bakanlığımızın milli imkan ve kabiliyetleri kullanılarak, çeşitli tipte maske, turum ve hijyenik malzeme üretimine hız kazandırılmıştır. Bu kapsamda Dikimevi Müdürlüklerince maske üretiminin haftada toplam 3 milyona, tulum üretiminin 10 bine, İlaç Fabrikası Müdürlüğünce alkol bazlı dezenfektan üretiminin haftada 10 bin litreye, MKE tarafından maske üretiminin haftada 7 milyona, tulumun 100 bine, dezenfektan üretiminin 30 bin litreye çıkartılması planlanmaktadır.”

    TSK ilaç üretim projesi için TÜBİTAK’a başvurdu

    “Covid-19’un tedavisi için yurt dışı ilaç tedarik faaliyetlerimiz devam etmektedir. Numune ham madde ile Ar- Ge çalışmaları başlatılmış, ilaç geliştirme projemiz TÜBİTAK’a iletilmiştir. Ayrıca tasarım ve üretimi tamamlanan yerli ve milli sahra mekanik solunum cihazının prototip üretimi de tamamlandı.”

    “Covid-19 ile mücadelede kullanılacak sağlık malzemeleri, Cumhurbaşkanımızın talimatıyla TSK’ya ait uçak ile İtalya, İspanya, Kuzey Makedonya, Sırbistan, Bosna Hersek, Karadağ, Kosava ve İngilere’ye gönderilmiştir.”

  • Türkiye vaka sayısında dünyada 7’inci ülke oldu

    Türkiye vaka sayısında dünyada 7’inci ülke oldu

    Çin’e gerçek rakamları yansıtmadığı yönünde eleştiriler yöneltilirken, Pekin yönetimi Vuhan’da koronavirüs kaynaklı ölüm sayısını yüzde 50 artırmıştı.

    Türkiye’de son 24 saatte koronavirüs nedeniyle 127 kişi hayatını kaybetti, 3 bin 977 yeni vaka tespit edildi. Açıklanan son rakamlarla birlikte toplam vaka sayısı 86 bin 306’ya çıkarken, Türkiye hasta sayısında Çin’i geride bıraktı.

    Çin’de toplam vaka sayısı 83 bin 805 olurken, 4 bin 636 kişi de hayatını kaybetti.

     

     

    Bakan Koca verileri paylaştığı iletisinde şu ifadeleri kullandı, “Tedbirlere gösterdiğimiz özen meyvelerini veriyor. Biz günlük test imkanlarını artırırken, sorumlu davranışlarınız da yeni vaka sayılarını azaltacak. Sağlık ordumuza ve sağlık sistemimizin gücüne güvenin. Tedbiri elden bırakmayın.”

    Dünya’da en çok koronavirüs vakası olan ülkeler

    Dünyada en çok koronavirüs vakası bulunan ülkeler şöyle, ABD 735 bin 366, İspanya 195 bin 944, İtalya 175 bin 925, Fransa 152 bin 978, Almanya 144 bin 033, Birleşik Krallık 121 bin 168.

  • Vatandaşa ilk 3 ayda 4,2 milyar TL ceza

    Vatandaşa ilk 3 ayda 4,2 milyar TL ceza

    Türkiye’nin “merkezi yönetim bütçesi”nin gelir kalemlerinde biri olan “para cezaları”yla ilgili açıklanan ilk 3 aylık sonuçlar, geçen yılın aynı dönemine göre bu cezalarda dikkat çekici bir artışı ortaya koydu.

    Buna göre, yurttaşa ödenmeyen vergi borçları, trafik suçları gibi nedenlerle kesilen toplam para cezaları, 2019’un ilk 3 ayına kıyasla yüzde 51.1 artarak 4 milyar 199 milyon liraya ulaştı. Ayrıca 2020 bütçesinde yer alan ve yıllık 11 milyar 835 milyon lira olan toplam para cezaları hedefinin de yüzde 35.5’i ilk 3 ayda sağlanmış oldu.

    Yine 2019’un ilk 3 ayında yüzde 1.3 olan para cezalarının toplam bütçe gelirlerindeki payı da bu yıl yüzde 1.6’ya yükseldi. Para cezalarındaki bu yükselişe, her yıl bunlara yapılan oransal zamda temel alınan “yeniden değerleme oranı”nın 2019 için yüzde 22.6 hesaplanması da etkili olmuş görünüyor. İşte para cezaları kapsamında yer alan cezalarla ilgili detaylar:

    – Yılın ilk 3 ayında “yargı para cezaları”, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 19.2 artarak 172 milyon lirayı aştı. Yıllık hedefin de yüzde 30.9’u ilk 3 ayda sağlandı.

    – Para cezalarının en büyük kalemi olan “idari para cezaları” da yüzde 51.2 artarak 1 milyar 983 milyon liraya ulaşırken, yıllık hedefin yüzde 34.1’i ilk 3 ayda bütçeye gelir kaydedildi.

    – Yine büyük ceza kalemlerinden olan “vergi cezaları” ise yüzde 45.7 artışla 1 milyar 859 milyon liraya ulaştı. Böylece ilk 3 ayda yıllık hedefin yüzde 35.6’sına ulaşıldı.

    – En yüksek oransal artış ise “diğer para cezaları” kaleminde görüldü. Bu tür cezalar yüzde 289.6 artarak 185 milyon liraya yükseldi. Yıllık hedefin de yüzde 79.9’u ilk 3 ayda sağlandı.

  • 6 otomotiv devi üretime yeniden başlıyor

    6 otomotiv devi üretime yeniden başlıyor

    Koronavirüs nedeniyle otomotiv sektöründe mart sonundan itibaren çoğu fabrikada üretim araları verilirken, bu aralar bazı fabrikalarda Avrupa’da olduğu gibi 11 Mayıs’a kadar uzamış durumda.

    Ama yine Avrupa’ya paralel bazı fabrikalarda üretim başlarken bazıları ise bugünden itibaren yeniden faaliyete geçmeye hazırlanıyor.

    Geçen hafta tedarik ve teslimat süreçlerindeki aksama nedeniyle Tofaş üretime verdiği arayı 4 Mayıs, Toyota ise 11 Mayıs‘a uzatırken, Mercedes-Benz, Honda, Hyundai Assan, Otokar, Karsan ve Türk Traktör ise üretim aralarını bitirerek bugünden itibaren gerekli tedbirleri alarak kademeli olarak yeniden faaliyete geçiyor.

    Anadolu Isuzu ise 13 Nisan’dan yeniden üretime başlamıştı.

     

     

  • Otomobiline bağladığı akülü araçla çocuğunu çeken baba yakalandı

    Otomobiline bağladığı akülü araçla çocuğunu çeken baba yakalandı

    Sosyal medyada yer alan görüntülerde bir kişinin oğlunu akülü aracına bindirdikten sonra araca bağladığı halatın diğer ucunu otomobiline bağladığı görüldü. Sağda park eden, karşıdan gelen araçlar olduğu halde ilerleyen, oğlunu tehlikeye atan babanın bu görüntüleri kısa sürede büyük tepki çekti. Görüntülerde halatın bir ara gevşemesi ile küçük çocuğun akülü aracını kontrolde zorlandığı park eden bir araca çarpmaktan son anda kurtulduğu, daha sonra yanından iki aracın geçtiği belirlendi.

    POLİS HAREKETE GEÇTİ

    Esenyurt Emniyet Müdürlüğü ekipleri kısa süre sonra harekete geçerek, otomobili ve bunu kullanan kişiyi tespit etti.

    Sürücüye 2918 sayı Karayolları Trafik Kanununun 47/1-d (Trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olan ve yönetmelikte gösterilen diğer kural, yasak, zorunluluk veya yükümlülüklere uymamak) maddesine istinaden 132 lira, 30/1-b (Görüşü engelleyecek veya bir kaza halinde içindekiler için tehlikeli olabilecek süs, aksesuar, eşya ve çıkıntıları olan araçları kullanmak ….) maddesine istinaden 288 lira, toplam 420 lira trafik idari para cezası uygulandı.

    Ayrıca sürücü belgesine de geçici olarak el konuldu. Bunun yanı sıra Koronavirüs ile mücadele kapsamında uygulanan 48 saatlik sokağa çıkma yasağını ihlal ettiği gerekçesiyle aynıkişiye Umum Hıfzıssıhha Kanunu’nun 282’nci maddesi uyarınca 3 bin 180 lira idari para cezası verildi.