Kategori: Türkiye

  • Elazığ’da engerek yılanı görüldü

    Elazığ’da engerek yılanı görüldü

    Türkiye’de yaşayan en zehirli yılan türlerinden biri olan engerek yılanı, Baskil ilçesi Hacımehmetli köyünde ortaya çıktı. Engerek yılanını su kenarında fark eden bir kişi, hayvanı değnek yardımı ile yakaladıktan sonra boş bir alana bıraktı.

    Vatandaş, bir süre incelediği hayvanın koca engerek yılanı olduğunu fark etti. Yılan, daha sonra suya girerek gözden kayboldu.

  • Yaralı yaban keçisi tedaviye alındı

    Yaralı yaban keçisi tedaviye alındı

    Hakkari merkeze Kent merkezine 30 kilometre mesafede bulunan Kırıkdağ Gümüşlü köyü sakinleri ceviz ağaçlarını sulamak için gittikleri ormanlık alanda arka sol ayağı kırık olan dağ keçisini fark ettiler. Nesli tükenmekte olduğu için koruma altında bulunan dağ keçisini yakalayan köy gençleri bir iple keçiyi bağlayıp yetkililere haber verdi. Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) Hakkari İl Şube Müdürlüğü ekipleri, vatandaşlardan aldıkları keçiye yapılan ilk müdahalenin ardından Van YYÜ Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürlüğüne gönderildi.

    Merkezlerinde yılın her ayında farklı türlerde yaban hayvanlarını misafir ettiklerini ifade eden Van YYÜ Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, “Son olarak DKMP Hakkari İl Şube Müdürlüğü’ne vatandaşlar tarafından yaralı bir dağ keçisinin olduğu ihbarı verildi. Ekipler, ihbar üzerine bölgeye giderek hayvanı alarak ilk müdahalelerini orada yapıp merkezimize gönderdiler. Burada yaptığımız muayenede ayağında kırık oluşmuş. Yalnız kırığın çok eskiden oluştuğu, yaralı olmasında dolayı beslenememeye bağlı olarak bitap düştüğünden dolayı hayvan zayıflamış. Biz gerekli tedavisini bakımını yaptık. DKMP Hakkari İl Şube Müdürlüğü’ndeki veteriner arkadaşlarımız bölgede ilk müdahalesini yapmıştı. Bizde burada gerekli tedavilerini yapıyoruz. Kırık iyileşinceye kadar burada misafir edeceğiz. Kırık iyileşmesi uzun süren bir tedavi şeklidir. İlk müdahaleden sonra söyleyeceğimiz şey hayata tutunacak. Bizde hastamızın refahı için ne gerekiyorsa yapacağız. Daha önce de merkezimizde yavru dağ keçilerini büyütüp doğaya saldık. Bunu için yerimiz, tecrübemiz ve hastanemiz buna müsait” dedi.

  • Elektrik direkleri leyleklere yuva oluyor

    Elektrik direkleri leyleklere yuva oluyor

    İlkbaharın gelmesi ile birlikte göç eden leylekler, halk arasında ‘leylekli yol’ olarak da adlandırılan Kahta-Sincik Karayolu’nda elektrik direklerine yuva yapıyor. Aynı bölgede bulunan Kahta Çayı yakınlarındaki elektrik direkleri de yine leyleklere yuva oluyor. Kahta Çayı nedeniyle leyleklerin göç güzergahı üzerinde bulunan karayolundan tarihi ve turistik yerleri görmeye gelen turistler, leylekleri görünce ilgi gösteriyor.

    Davut Tilki isimli vatandaş, “Kahta-Sincik Karayolu üzerinde yol boyunca direklerin üzerinde leylekler var. Biz halk arasında buraya leylekli yol diyoruz. Yol kenarındaki direklerde leylekleri gören turistler, ilgilerini çektiği için fotoğraflıyorlar” dedi.

  • Samsun’da yağmur etkili

    Samsun’da yağmur etkili

    Yağmurlu havaların etkisi altına giren Samsun ve ilçelerinde son 24 saatte metrekareye 16 kilodan fazla yağış düştü. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre özellikle şehrin doğu ve güney bölgeleri daha fazla yağış alırken, günün ağarmasından itibaren il genelinde sağanak etkili oldu.

    Yağışların etkisi ile bazı yerlerde su birikintileri oluşurken, işe gitmek için yola koyulan vatandaşlar da yağmur nedeniyle zor anlar yaşadı.

    Meteoroloji 10 Bölge Müdürlüğü, yağışların birkaç gün daha ‘kuvvetli sağanak’, ‘sağanak’ ve ‘gök gürültülü sağanak’ şeklinde olmasını tahmin ettiğinden ani sel, su baskını, yıldırım, yerel dolu, yağış anında kuvvetli rüzgar, ulaşımda aksamalar gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunması gerektiği uyarısında bulundu.

  • Toz taşınımı polene ulaşımı zorlaştırdı

    Toz taşınımı polene ulaşımı zorlaştırdı

    Küresel ısınmanın oluşturmuş olduğu iklim değişikliği günümüzde ekstrem meteorolojik olaylar yaşanmasına sebep oluyor. Bu çerçevede Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da son zamanlarda toz taşınımı etkili oldu. Meteorolojinin de sıklıkla uyarı yaptığı toz taşınımı ilk olarak arıları etkiledi. Taşınıma bağlı olarak arılar strese girerken, çiçeklerin üzeri ise toz ile kaplandı. Bu kapsamda arıların çiçeklerden nektar ve polen alması da zorlaştı. Son zamanlarda toz taşınımından dolayı arılarda stres oluştuğunu dile getiren Elazığ Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Kimyager Fırat Canbay, tozların çiçekler üzerinde birikim yaptığını ve arılarında nektar ve polenlere ulaşamadığı söyledi. Bal rekoltesinde düşüşlerin yaşanabileceğini vurgulayan Canbay, özelikle 5 yılda bölgedeki meteorolojik hafızanın bozulduğunu ve uzun vadede doğal seleksiyonun oluşabileceğini aktardı.

    Bölgede arıcılık sektörünün bahar mevsimini yaşadığını belirten Başkan Fırat Canbay, “Ancak Meteoroloji’den son 10 gündür gelen toz taşınımı uyarısı var. Toz taşınımı mevcut ekosistem içerisinde oluşan bir ekstrem olaydır. Son yıllarda özellikle iklim değişikliğinden kaynaklı oluşan bu toz taşınımları mevsimsel olarak geçiş döneminde olması gerekirken mevsimin ortasında olmaya başladı. Bizim için önem arz eden çiçekler üzerindeki polen ve nektarın arılar tarafında çekilmesine engel olmaktadır. Bununda en önemli sebebi tozlar, çiçekler üzerinde birikim yapıyor. Arıların da buradan polen ve nektar taşımasına engel oluyor. Bunlar sektör olarak olumsuz gelişmelerdir. İleri döneme arıcılık sektöründe maliyetli bir sürece girileceğini göstermektedir. Çünkü mevsim olarak bahar ve bal akımına yaklaşık 50 günlük sürecimiz söz konusu. Bu süre içerisinde arıcılarımızın kıştın çıkmış arılarını koloni varlığı olarak genişletmesi ve güçlendirmesi gerekmektedir. Eğer bu toz taşınımı böyle devam ederse koloniler, bu çiçekteki nektar ile polenden yeteri kadar faydalanamamağı için arıcılarımıza ekstra yük ve maliyet getirecektir” dedi.

    “Verim düşüklüğüyle de karşı karşıya gelme ihtimali yüksektir”

    Özellikle bahar mevsiminin koloni varlığı, verim ve rekolte üzerinde en önemli etkenlerden bir tanesi olduğunu aktaran Başkan Canbay, “Doğayla temaslı bir sektör. Doğanın da canlı ve verimli olması gerekiyor. Tabii bu kendi başına yeterli bir sebep değil. Koloninin de güçlü olarak bal akımı dönemine girmesi gerek. Dolasıyla bu toz taşınımından dolayı yeterli kadar gelişemeyen, varlığını artıramayan koloniler, bal mevsiminde verim düşüklüğüyle de karşı karşıya gelme ihtimali yüksektir” diye konuştu.

    “Toz taşınımından kaynaklı strese bağlı olumsuzluklar da görülmektedir”

    Canbay, “Özellikle bizler nektar ve polen taşınmasında olumsuz gelişmelerden bahsettik. Ayrıca arılarda bu toz taşınımından kaynaklı strese bağlı olumsuzluklar da görülmektedir. Son 10 gündür bölgeden gelen şikayetler var. Özellikle kolonilerin agresif davranışlar sergilediği ve strese bağlı durumlar gözlemlendiği bir gerçektir. Bunlarında sebeplerini incelediğimiz zaman gerçekten toz taşınımının koloniler üzerindeki olumsuz gelişmelerden biri olarak değerlendirebiliriz. Toz taşınımının arı varlığı üzerindeki en önemli olumsuzlarından bir tanesi arılarda oluşturmuş olduğu strestir” şeklinde konuştu.

    “Zaman içerisinde bitkiler ve canlılar doğal seleksiyona uğrayacak”

    Küresel ısınmanın oluşturmuş olduğu iklim değişikliğine bağlı bölgede birtakım ekstrem olaylar gerçekleştiğini vurgulayan Canbay, “Bölgenin bir meteorolojik hafızası vardı. Son 5 yıldır şunu görüyoruz, bölgedeki meteorolojik hafıza bozuldu ve yeni hafızalara yol açıldı. Zaman içerisinde bitkiler ve diğer canlılar doğal seleksiyona uğrayacak. Ama yakın zaman içerisinde bu olumlu bir gelişme olarak durmuyor. Uzun vadede bu doğal seleksiyona da dönüşebilir” ifadelerini kullandı.

  • ‘Çini Sanatı’na kadın eli değiyor

    ‘Çini Sanatı’na kadın eli değiyor

    Osmaniye’de kadınlar unutulmaya yüz tutmuş, Geleneksel Türk Sanatlarından olan çini Sanatını yaşatmak adına Kadim Sanatlar Atölyesi ve Halk Eğitimi Merkezi bünyesinde açılan kursta ‘Çini Sanatı’ eğitimi alıyorlar. Kadınlar, usta öğretici İlkay Kuzulu İlhan önderliğinde aldıkları eğitimler çerçevesinde çeşitli ürünler yaparak hem ev meslek öğreniyor hem de terapi niteliği taşıyan motifleri çizerek eğlenceli vakit geçiriyorlar.

    Çini sanatıyla şans eseri tanıştığını söyleyen usta öğretici İlkay Kuzulu İlhan, ”Şu anda Düziçi’nde yaşıyoruz eşimin görevi dolayısıyla daha önceki görev yerimiz olan Amasya’da Çin’iyle tanıştım. Oradaki usta öğreticilerimin sayesinde 8 yıldır çini yapıyorum, aynı zamanda çini ustasıyım. Aslında çok da farkında olarak başlamadım çini yolculuğuna tesadüfen, Amasya’da bir halk eğitimi merkezine girdim seramikle ilgili bir şeyler görebilir miyim diye çini bisküvisini orada ilk kez gördüm ve ondan sonrasında üstünü dekorlanması derken derken şu anda 8’inci senem. Şimdi de aldığım derslerle geliştirdim daha çok replika çalışıyorum zamanında yapılmış olan klasik ürünlerin desenlerine çalışıyorum tasarım çok fazla çalışmıyorum. Bugün de arkadaşımın ricası üzerine bir workshop düzenledik. Ürünlerimi çok fazla dışa yönelik değil de eşime ve çocuklarıma hatıra kalsın benden sonrası için evladiyelik olarak hazırladım” diye konuştu.

    Halk Eğitim Merkezi ile birlikte kadınlar için farklı el sanatları kursu açtıklarını söyleyen Kadim Sanatlar Atölyesi Sahibi Ebru Onan Aksoy, ”Bugün çok güzel bir atölye çalışması gerçekleştiriyoruz. Ben biraz Kadim Sanatlar Atölyesinden bahsetmek istiyorum; 8-9 yıldır faaliyet göstermekte olan ve birçok el sanatlarının yapıldığı, uygulandığı ve eğitimlerinin verildiği bir atölye. Burada dekoratif el sanatlarının birçok türünü yapıyoruz. Birçok rolyef kirpi oku, bakır, alüminyum, kağıt çalışıyoruz. Dekoratif boyamalar gerçekleştiriyoruz. Makromeler, soğuk porselenle birçok alanda eğitimlerimiz ve uygulamalarımız var. Yıllardır çok güzel workshoplar yaptık. Çok güzel işlere imza attık hanımlarla. Bu yılda hem hafta içi grubunda halk eğitime bağlı dekoratif sanatlar, el sanatlarıyla ilgili atölyeler yapıyoruz” dedi.

    Etkinliğe öğrenci olarak katılan Songül Aksay, ”Sanatsal aktivite var mıdır diye merak ederek internette araştırma sonucunda Kadim Sanatlar Atölyesi’ne rastladım. Hemen de yakın zamanda çiniyle ilgili bir atölye çalışması olduğunu duyunca hemen ulaştım, iletişime geçtim buradayım şu anda kendimi çok iyi hissediyorum. Gelmeden önce araştırdım çini gerçekten de geleneksel bir sanat dalıymış şu an bu fırçaya elime alabildiğim için ve bu dokunuşları yapabildiğim için kendimi şanslı hissediyorum ve tavsiye ediyorum herkese bu tecrübeyi yaşayabilmeleri istiyorum” dedi.

  • Adıyamanlı sporcular madalyaya doymadı

    Adıyamanlı sporcular madalyaya doymadı

    Beş ayrı ilde Havalı Silahlar Egemenlik Bölge Şampiyonasına katılan Adıyamanlı sporcuların elde ettiği başarılarla gurur duyduklarını dile getiren Adıyaman Gençlik ve Spor İl Müdürü Fikret Keleş, sporcuları tebrik etti.

    Bu başarının bölge adına büyük önem taşıdığını söyleyen Müdür Keleş, “Gençlik ve Spor İl Müdürü Fikret Keleş, “5 Ayrı ilde gerçekleştirilen bölge şampiyonasına katılan Adıyamanlı sporcularımızın elde ettiği başarılarla gurur duyuyoruz. Özellikle 4 altın 2 gümüş 1 bronz madalya kazanan sporcularımızı ve antrenörümüzü tebrik ederim. Tüfek atışlarında Yıldız B bayanlar kategorisinde İkbal Tekdal altın madalyanın sahibi olurken, Rümeysa Kahraman gümüş madalya elde etti. Yıldız B erkekler kategorisinde Yasin Eralp Deneri altın madalyanın sahibi olurken, Genç Erkekler kategorisinde Ahmet Muhammed Tekdal Gümüş madalyanın sahibi oldu. Büyük erkekler kategorisinde Halil İbrahim Yılmaz bronz madalya alırken, tabanca atışlarında Yıldız B erkekler kategorisinde Yusuf Tekdal altın madalyanın sahibi oldu. Genç erkekler kategorisinde Yasin Aksoy altın madalya sahibi oldu. Bu önemli başarı ilimiz adına büyük önem taşımaktadır. Ben sporcularımızın gelecekte çok daha büyük başarılara imza atacaklarına inanıyorum” dedi.

  • Ağlatan doğum günü sürprizi

    Ağlatan doğum günü sürprizi

    Merkez Yüreğir ilçesine bağlı Koza Mahallesi’nde yaşayan Feride (42) ve Zeki Elçiçek’in (43) 8 çocuğundan en büyüğü olan Ramazan (23), down sendromlu olarak dünyaya geldi. Doğduğundan bu yana sağlık sorunlarıyla boğuşan Ramazan’ın ailesi de maddi imkansızlıklar nedeniyle evladının doğum gününü hiç kutlayamadı. Geçtiğimiz ay Adana’da faaliyet gösteren Ogün Abi Derneği’ne ulaşan anne Feride Elçiçek, evladının 23. yaş doğum gününü kutlamak istediğini söyledi.

    Pasta alındı, sürpriz yapıldı

    Ogün Abi Derneği ise bu isteğe kayıtsız kalmadı ve down sendromlu Ramazan için özel pasta yaptırılıp sürpriz doğum günü partisi yapıldı. Ramazan’ın mutluluğu gözlerinden okunurken anne Feride Elçiçek ise evladının ilk kez kutlanan doğum gününde gözyaşlarını tutamadı.

    Pastayı kesti, ilk dilimi kendisi yedi

    Mumları üfledikten sonra Ogün Abi Derneği başkanı Ogün Sever Okur ile birlikte pastayı kesen Ramazan, kestiği pastadan ilk dilimi yedi.

    “Hiç doğum gününü kutlayamadık”

    Feride Elçiçek, çok mutlu olduğunu söyledi. Elçiçek, “Çok duygulandım. Çünkü Ramazan benim en kıymetlim. Kendisi 2 aylık olduğunda down sendromlu olduğunu öğrendik. Kalbinde 3 tane delik vardı ve ameliyat oldu. Sürekli hastanelerde kaldık. Bu yaşa geldi ama hep hastaneye gidiyoruz. Hiç doğum gününü kutlayamadık. Bugün çok mutlu oldu. İlk defa oğlumun doğum gününü kutladık. Ben onun doğum gününü kutlamayı hep istiyordum ama bir türlü kısmet olmadı. En azından bugün oğlumun yüzü güldü” ifadelerini kullandı.

    “İlk kez kendi pastasını yedi”

    Ogün Sever Okur ise Ramazan’ın mutluluğu nedeniyle çok duygulandığını anlatarak, “Ramazan’ı uzun zamandır tanıyorum ve ailesinden onun bugün doğum günü olduğunu öğrendim. Bizlerde ona böyle sürpriz yapalım istedik. Bu tarz organizasyonları sürekli yapıyoruz. Başkasının doğum günü olsa bile pastasını dezavantajlı bölgelerde yaşayan çocuklara gönderenler oluyordu. Ramazan her pasta geldiğinde koşarak yanımıza geliyordu. Bu seferde kendi doğum gününü kutladı. İlk kez kendi pastasını yedi. Annesi ve biz çok duygulandık” dedi.
    Öte yandan Ogün Sever Okur dezavantajlı bölgelerde yaşayan çocukların doğum günlerini kutlamaya devam edeceklerini söyledi.

  • Batman’da husumetli iki aile barıştırıldı

    Batman’da husumetli iki aile barıştırıldı

    Aileleri barıştırmak için düzenlenen ve Kuran-ı Kerim tilaveti ile devam eden programda konuşma yapan İlçe Kaymakamı Ekrem Güngör “Öncelikle barış töreninde kıymetli iki ailemize barışı, güveni, huzuru, Peygamber Efendimizin (S.A.V) sünnetini, yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’in buyruklarını seçtikleri için gönülden kutluyorum, bu barışın hayırlara vesile olmasını tüm ilçemize örnek olmasını temenni ediyorum” dedi.

    Barışma törenine Kaymakamı Ekrem Güngör, Belediye Başkanı Mehmet Veysi Işık, Ak Parti İl Başkanı Akif Gür, Hüda-Par İl Başkanı Davut Şahin, kurum amirleri, kanaat önderleri, imamlar, muhtarlar, il dışından gelen misafirler ile Sönmezsoy ile Durmaz ailelerinin fertleri katıldı.

  • Meteorolojiden kuvvetli yağış uyarısı

    Meteorolojiden kuvvetli yağış uyarısı

    Meteoroloji tarafından yapılan son değerlendirmelere göre; bu gün Güneydoğu Anadolu’nun Kuzey ve Doğusu ile Doğu Anadolu’da beklenen gök gürültülü sağanak yağışların öğle saatlerinden itibaren etkisini artırarak aralıklı ve yerel olarak kuvvetli olacağı tahmin ediliyor. Meteoroloji; ani sel, su baskını, yıldırım, yerel dolu yağışı, kuvvetli rüzgar ve ulaşımda aksamalar gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunması gerektiğini hatırlattı.

    Meteoroloji 12. Bölge Müdürlüğü Erzurum ile ilgili yaptığı değerlendirmede; bölge genelinde havanın parçalı ve çok bulutlu, sabah saatlerinden itibaren aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği; yağışların öğle saatlerinden itibaren yer yer kuvvetli olacağı tahmin edildiğini belirtti. Hava sıcaklıkları mevsim normalleri civarında seyretmesi beklenirken rüzgarın güneyli yönlerden hafif, zaman zaman orta kuvvette esmesi bekleniyor. Yetkililer kuvvetli yağış uyarısında bulunarak, yağışların öğle saatlerinden itibaren etkisini artırarak aralıklı ve yerel olarak kuvvetli (21-50 kg/m ) olması beklendiğinden, meydana gelebilecek (ani sel, su baskını, yıldırım, yerel dolu yağışı, kuvvetli rüzgar, ulaşımda aksamalar vb.) olumsuzluklara karşı yetkililerin ve vatandaşlarımızın dikkatli ve tedbirli olmaları gerektiği vurgulandı.