Blog

  • Microsoft, Windows 7’nin Desteğini Çekiyor

    2009 yılında Microsoft tarafından çeşitli bilgisayarlarda kullanılmak üzere piyasaya sürülen Windows 7 işletim sistemi, artık yolun sonuna geldi.

    Microsoft, 14 Ocak 2020 tarihinde yayınlayacağı son güncelleme ile artık Windows 7 işletim sistemi kullanan bilgisayarlara destek vermeyecek.

    GÜNÜMÜZDE BİRÇOK BİLGİSAYARDA KULLANILIYOR

    Windows 7’nin yayınlanmasının üzerinden 10 yıldan fazla bir süre geçse de hala dünya genelinde milyonlarca bilgisayar bu işletim sistemini tercih ediyor. Bu nedenle birçok kullanıcı, Microsoft‘un desteğini çekecek olması nedeniyle oldukça tepkili.

    WINDOWS 7 KULLANICILARI NE YAPMALI

    Windows 7 işletim sistemini kullanan bilgisayar kullanıcıları, yeni güncelleme olmadan sistemi kullanmaya devam edebilecek. Ancak Microsoft tarafından yeni güncelleme sunulmayacak olan Windows 7, çeşitli virüs ve güvenlik tehditlerine karşı daha savunmasız hale gelecek. Bu nedenle şirketin en güncel işletim sistemi Windows 10’a geçmek daha akıllıca olacak gibi görünüyor.

    Ayrıca kurumsal firmalar, Microsoft’a ödeyeceği belirli bir ücret karşılığında Windows 7’nin bir süre daha güncelleme almasını sağlayabilecek.

    200 MİLYON BİLGİSAYAR ARTIK DESTEK ALAMAYACAK

    Günümüzde dünya üzerinde Windows işletim sistemini kullanan 1.2 milyar bilgisayar bulunuyor. Bu bilgisayarların yaklaşık 1 milyarı Windows 10 kullanırken, 200 milyon bilgisayar ise hala Windows 7 kullanıyor.

  • Siber Saldırılar Ekonomiye Büyük Zarar Veriyor

    Bilişim teknolojileri alanındaki hızlı gelişmelerle birlikte bilgi güvenliği de sadece büyük kurumları değil, artık kişileri de tehdit eder hale geldi. Cybersecurity Ventures’a göre, 2022 yılına kadar dünyada yaklaşık 6 milyar internet kullanıcısı olacağı ve dolaysıyla her bir kullanıcının potansiyel bir siber tehdit altında olduğu vurgulanıyor. 2021 yılına kadar siber suçların neden olduğu maliyetlerin de 6 trilyon dolara ulaşması bekleniyor.

    Bilgi güvenliği her geçen gün daha da önem kazanırken Yaşar Üniversitesi, AB Mali Destek Programları kapsamında desteklenen Bulgaristan’dan Burgaz Free Üniversitesinin koordinatörlüğünde ve aralarında AvusturyaRomanyaGüney Kıbrıs Rum Kesiminden üniversite ve kurumların ortakları arasında bulunduğu “Missile” adlı proje ekibinde yer aldı.

    Hane halkı bazında internet kullanımı en az Batı Karadeniz

    Proje; bilgi güvenliği boşlukları, tehditleri ve önlemleri konusunda farkındalığı artırmak için temel yeterliliklerin geliştirilmesine odaklanıyor. Türkiye’deki çalışmalarını Yaşar Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü ve İşletme Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Çağrı Bulut koordinatörlüğünde, Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdür Yardımcısı ve Ekonomi Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Serpil Kahraman ile Araştırma Görevlisi Dr. Mustafa Reha Okur’un araştırmacı olarak yer aldığı proje, iki yıl sürecek. Proje kapsamında; Avusturya bilgi güvenliğinin teknolojik boyutunu, Bulgaristan yasal boyutunu ve Yaşar Üniversitesi ise bilgi güvenliğinin ekonomik boyutu ile ilgili çalışmalar yürütüp kamu ve özel kurumlarda çalışan profesyonellerin eğitimi ve bu sayede bilgi güvenliği açığının olası etkilerinin minimize edilmesi amaçlanıyor.

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre; hane halkı internet kullanım oranı 2011 yılında yaklaşık yüzde 43’deyken 2019 yılına gelindiğinde bu oran yüzde 88.3’e ulaşmış durumda. Hane halkı bazında en yüksek internet kullanım oranında, yüzde 95.6 ile İstanbul başı çekerken, en düşük oran yüzde 79.7 ile Batı Karadeniz’e ait. Ege Bölgesinde ise bu oran, yüzde 85.6 olarak belirlenmiş durumda. Ülkemizde internet kullanıcı sayısı hızla yükselirken, siber güvenlik bilgi seviyesinin bu artışa paralellik arz etmediğini, bu durumun dünyada da benzer şekilde olduğunu belirten Doç. Dr. Çağrı Bulut ve Doç. Dr. Serpil Kahraman, “TÜİK 2019 yılı verilerine göre; şirketlerin sadece yaklaşık yüzde 14’ü bilişim uzmanı istihdam etmiş durumda. Oysa artık günümüzde her bir bilişim uzmanı pozisyonu, aynı zamanda bir siber güvenlik iş pozisyonu anlamına da geliyor” dedi.

    Öte yandan, internet tabanlı sistemlerin sanal suçları arttırdığını da ifade eden Bulut ve Kahraman, “Araştırmalara bakıldığında en fazla karşılaşılan suç yüzde 67 ile veriye yetkisiz erişim ve müdahale, izleyen başlıca suçlarıysa; siber terör, dolandırıcılık, yasa dışı içerik ve sahtecilik. 2019 yılında Kişisel Verileri Koruma Kurumuna yapılan başvurulara bakıldığında, başta finans ve bankacılık sektörü olmak üzere yapılan 35 veri ihlalinden etkilenen kişi sayısı yaklaşık 1 milyon kişi. Ülkemizde, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) bünyesinde oluşturulan Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezindeki (USOM) tarafından geçen yıl yaklaşık 73 bin siber saldırı raporlanmış. Türkiye’deki siber güvenlik pazarı ise yaklaşık 300 milyon dolara ulaşmış durumda. Araştırma raporları da siber tehditlerin şirketler açısından birincil tehdit olduğunu ortaya koymakta” diye aktarıldı.

  • Transferini Basından Önce Tinder’a Duyurdu

    Devre arası transfer döneminde takımlar kadrolarına katmak istedikleri oyuncular ile anlaşma yolları ararken, bu görüşmeler genellikle gizli gerçekleştiriliyor. Basına bile kolay kolay anlatılmayan transfer çalışmalarında futbolcunun fiyatının artması engellenmeye çalışılıyor. İşte böyle bir transfer çalışması yapan Dundalk kulübü, ilginç bir olayın baş rolünde kendisini buldu. Jesus ‘Chino’ Perez isimli futbolcuyu transfer etmek isteyen İrlanda ekibi, sosyal ağların kurbanı oldu.

    TINDER’A YENİ KULÜBÜNÜ YAZDI

    Transfer sürecini gizli bir şekilde sürdürmek isteyen Dundalk yönetimi, Jesus ‘Chino’ Perez’in ismini sır gibi sakladı. Ancak arkadaş bulmak için kullanılan bir uygulama olan ‘Tinder’a üyeliği bulunan Jesus ‘Chino’ Perez, büyük bir hata yaptı. Burada, yeni takımının adını yazan Jesus ‘Chino’ Perez, transfer sürecinin ortaya çıkmasına neden oldu. Fotoğrafının altına “Avrupa’da ilk kez Dundalk forması giyeceğim” yazan 22 yaşındaki futbolcu, böylece transferini de kulüpten önce açıklamış oldu.

    TARAFTAR İFŞA ETTİ

    Bu durumu fark eden bir kadın Dundalk taraftarı, tüm transfer sürecini ifşa etti. Bunun üzerine sosyal medya hesabı Twitter’dan paylaşımda bulunan bir başka Dundalk taraftarı “Transfer Tinder uygulaması kullanan bir kadın taraftar sayesinde kulüp açıklamadan önce sızmış oldu. Ne söylediğiniz umurumda değil ama İrlanda Ligi dünyanın en iyi ligi” ifadelerini kullandı.

    Transfer dışında bir başka açıklama da genç futbolcunun annesi Veronica’dan geldi. Facebook’tan yaptığı paylaşımla oğlunun transferini doğrulayan anne “Harika bir an! Haberi bu sabah aldık. Oğluma İrlanda’daki yeni takımı Dundalk’ta başarılar diliyorum” yazdı.

    Kulübün hala resmen açıklamadığı transfer böylece Tinder, Twitter ve Facebook tarafından herkese duyurulmuş oldu.

  • Avusturyalı Mühendis, Tesla Model 3’e Benzinli Motor Taktı

    Avusturyalı bir mühendis tamamen elektrikli Tesla Model 3’e içten yanmalı motor ekleyerek onu hibrit otomobile dönüştürdü.

    Yüzde 100 elektrikli otomobillerin çok pahalı olduğunu düşünen mühendis, kendi geliştirdiği sistemin tamamen elektrikli araçlardaki sistemden daha iyi ve daha ucuz olduğunu düşünüyor. Bunu göstermek için de sistemi Tesla Model 3’e entegre etmiş. Frank Obrist isimli mühendisin bulduğu çözüm şöyle: aracın güç aktarma organları arasına iki silindirli küçük bir benzinli motor eklemek ve bataryayı küçültmek. Bunu aslında basitçe “plug-in hybrid” olarak adlandırabiliriz fakat Obrist bunu kendi deyimiyle “hyper hybrid” olarak adlandırmayı tercih ediyor.

    Obrist, 54 beygir güç üreten ve 95 kg ağırlığındaki içten yanmalı motoru Model 3’ün depolama alanı olarak kullanılan ön bölüme yerleştirmiş. Batarya olarak da kendi şirketinin geliştirdiği 17.3 kWh kapasiteli, 98 kg ağırlığındaki batarya paketini kullanmış. Söz konusu sistemde, benzinli motorun 65 km/s ve üzeri hızlarda devreye girerek tıpkı bir jeneratör gibi bataryayı şarj etmesi sağlanmış. Hibrit olarak adlandırabileceğimiz Tesla Model 3’ün bu sayede 100 km saf elektrikli sürüş menziline, benzinli motor devreye girdiğinde ise 1,000 kilometre menzile sahip olduğu belirtiliyor.

    Geliştirdiği sistemi “Obrist Mark II” adını verdiği Tesla Model 3 üzerinde gösteren mühendis, diğer yüzde 100 elektrikli araçlara da uygulayabileceklerini belirtiyor. Söz konusu dönüşümün ana nedenlerinden biri olan “fiyat” konusuna ise değinilmemiş. Obrist’in sahibi olduğu şirket, bu sisteme sahip ilk seri üretim otomobilini 2023 yılında yollara çıkarmayı düşünüyor.

  • Zuckerberg Yeni Bir Sosyal Medya Platformu Oluşturacak! “Özel ve Şahsi Olacak”

    Facebook’un CEO’su Mark Zuckerberg, geçtiğimiz 10 yıl boyunca her yılın ocak ayında yıllık hedef planı açıklaması yaptı.

    Facebook çalışanları ve teknoloji gazetecileri, CEO’nun yeni yıllık kişisel hedeflerinden bahsedeceği açıklamayı merakla bekledi.

    O açıklama birkaç saat önce geldi. Ancak Zuckerberg bu kez 1 yıllık değil 10 yıllık hedeflerden bahsetti.

    Yeni yönetim biçimleri geliştirme, bir sonraki bilgi işlem platformu üzerinde çalışma gibi planların arasında bir hedef dikkat çekti.

    “Yeni bir özel sosyal medya platformu oluşturma”

    Geçtiğimiz 2 yılı veri ihalleri ve güvenlik sorunlarıyla geçiren ve dünyanın dört bir yanında mahkemeye çıkan Zuckerberg, milyonlarca kullanıcıyı kaybetti.

    Gizlilik konusunda zor sınavlar veren CEO, gelecek hedeflerinin merkezine mahremiyeti koydu.

    Yeni platformun detayları hakkında bilgi vermese de konuyla ilgili açıklamasında “Dijital sosyal çevrelerimiz önümüzdeki 5+ yılda çok farklı hissedecek” dedi.

    İşte Zuckerberg’in o açıklaması:

    “İnternet bize, herhangi bir yerde, herhangi biriyle bağlantı kurabilmek için süper güç verdi. Bu inanılmaz derecede güçlendirici. İlişkilerimizin ve fırsatlarımızın artık sadece yaşadığımız yerle sınırlı olmadığı anlamına geliyor. Şimdi, içinde milyarlarca insanın bulunduğu bir topluluğun parçasıyız. Getirdiği tüm dinamizm, kültür ve ekonomik fırsatlarla.

    Ancak böylesine büyük bir topluluğun parçası olmak kendi zorluklarını yaratıyor ve biz samimiyet arzuluyoruz. Küçük bir kasabada büyüdüğüm için, bir görev ve amaç hissine sahip olmak kolaydı. Ancak milyarlarca insanın içinde benzersiz rolünüzü bulmak daha zor. Önümüzdeki on yıl içinde, en önemli sosyal altyapılardan bazıları, bize bu yakınlık hissini tekrar vermek için topluluğu yeniden inşa etmemize yardımcı olacak.

    Bu, en çok heyecanlandığım inovasyon alanlarından biri. Dijital sosyal çevrelerimiz önümüzdeki 5+ yılda çok farklı hissedecek, özel etkileşimleri yeniden vurgulayacak ve hayatımızda ihtiyaç duyduğumuz daha küçük toplulukları oluşturmamıza yardımcı olacak.”

  • Wikipedia Ne Zaman Açılacak?

    Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, gündeme ilişkin açıklamalar yaptı. Bakan Gül, “Anayasa Mahkemesi gerekçeli kararı açıklayınca Wikipedia açılacaktır.” diye konuştu.

    Bakan Gül’ün açıklamasından satır başları:

    “(Nöbetçi noterlik uygulaması) 9 ayda 598 bin 572 kişi hafta sonu noterde işlem yaptı.

    AİHM nezdinde Türkiye’deki ihlallere yönelik 2019’da, bir önceki yıla kıyasla ihlal kararı sayısı 140’tan 96’ya gerilemiştir.2019’da
    AİHM’de ülkemize ilişkin 732 dosya kapatılmıştır. Görülen dosya sayısı ise tüm zamanların en düşük miktarı olan 680’e
    gerilemiştir.

    (FETÖ ile mücadele) 289 fiili darbe davasının 272’sinin tamamlandığını, 17 davanın şu an derdest olduğunu ifade etmek isterim.

    2019 yılında bir önceki yıla kıyasla ihlal sayısı 140’tan 96’ya gerilemiştir. 2019 yılında AİHM’de ülkemize ilişkin 732 dosya kapatıldı. Derdest dosya sayısı ise tüm zamanların en düşük miktarı olan 680’e geriledi.

    2019 yılında iş hukuku alanında 391 bin uyuşmazlıkta arabulucu görevlendirilmesi yapılmıştır. Bu uyuşmazlıkların 230 bini anlaşmayla sonuçlanmıştır. Böylelikle 400 iş mahkemesinin bir yılda bakacağı dosyayı arabulucular çözdü. 2019 yılında ticari uyuşmazlıklarda ise 149 bin dosya arabulucuya sevk edilmiştir. Bunların 76 bini anlaşmayla sonuçlanmıştır.

    2019’da iş hukuku alanında 391 bin uyuşmazlık arabulucuya gitmiş, 230 bini anlaşmayla sonuçlanmış. Bu, 400 mahkemenin yılda bakacağı iş demek.

    Aile İçi ve Kadına Yönelik Şiddet Bürosu’nun Türkiye genelinde yaygınlaştırılması için tüm çalışmalar yapıldı. Bu konuda elbette yargı sonuçtur, olan hadiseyi cezalandırır ama ortak dileğimiz o kişi bu şiddete maruz kalmadan, yaralanmadan, saldırı yapılmadan bu işlerin önlenmesi.”

    Anayasa Mahkemesi gerekçeli kararı açıklayınca Wikipedia açılacaktır.

  • Bursa İl Sağlık Müdürülüğü’nden Grip Uyarısı

    Bursa İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Halim Ömer Kaşıkcımevsimsel grip hastalığı ve korunma yöntemleri ile ilgili açıklamalarda bulundu. Gribin birçok yolla bulaşabileceğine dikkat çeken Uzm. Dr. Kaşıkcı, “Esas olarak gripli birinin öksürük, hapşırma ve konuşması esnasında etrafa yayılan damlacıklarla bulaşır. Ayrıca grip virüsü olan bir yüzeye veya eşyaya dokunup, daha sonra kendi ağzına, gözlerine ya da burnuna dokunmakla da bulaşabilir. Hastalar, belirtilerin başlamasından önceki 1 gün ile 5-7 gün sonrasına kadar ki süre içerisinde hastalığı diğer insanlara bulaştırabilirler. Çocuklar ve bağışıklık sistemi zayıf olanlar daha uzun süre bulaştırıcı olabilirler” şeklinde konuştu.

    Ellerinizi Sık Sık Yıkayın

    Gribe yakalanmamak için yapılması gerekenleri sıralayan Uzm. Dr. Kaşıkcı, “Hasta kişiler ile yakın temastan kaçınmalı ve grip benzeri bir hastalık geçirildiğinde evde istirahat edilmelidir. Aksırma ve öksürme esnasında burun ve ağız kâğıt mendille kapatılmalı ve kullanılan kâğıt mendil çöp kutusuna atılmalıdır. Kâğıt mendil yoksa kolun iç yüzüne aksırmak veya öksürmek gerekir. Sabun ve su ile eller sık sık yıkanmalı veya el dezenfektanları kullanılmalıdır. Bulaşma yollarından olan ağız, burun ve gözlere kirli ellerle temas etmekten kaçınmalıdır. Yüzeyler sık sık temizlenmelidir” dedi.

    Beslenmeye Dikkat

    Gripten korunmada diğer önemli bir faktöründe beslenme olduğunu ifade eden Uzm. Dr. Kaşıkcı, sözlerini şu şekilde sürdürdü;

    “Gerek grip olmadan önce gerekse grip olduktan sonra dengeli ve sağlıklı beslenme büyük önem arz etmektedir. Günlük kalori ihtiyacının farklı besin gruplarından doğru oranlarda sağlanması gerekiyor. Özellikle C vitamini bağışıklık sistemini destekleyen önemli besinlerden biridir. Günlük olarak portakal, kivi, brokoli maydanoz, karalahana gibi C vitamini yönünden yüksek besinler tüketilmelidir. Bunların yanı sıra bol miktarda sıvı da alınmalıdır.”

  • İnternette Satış Yapan Sitelerinin ‘Stokta Olmayan Ürün’ Oyunu Deşifre Oldu

    Online ticaret kanalları üzerinden yapılan alışveriş oranlarının giderek artması satıcı kılığındaki kötü niyetli kişilere yeni gelir kapılarını da aralıyor. Söz konusu kişilerin son dönemde özellikle uyguladıkları taktik ise stok yalanı oluyor.

    Ellerinde olmayan ürünlerin ilanlarını çıkıp online kanallar üzerinden müşteri ile temas kuran satıcılarkredi kartı üzerinden yapılan ödeme sonrası neredeyse 30 günü bulan bir bekletme süresi sonunda elimizde satın alınan üründen kalmadı diyerek para iadesi yapıyor.

    STOKTA YOK DENİLİP İADE YAPILIYOR

    Haftalar öncesinden parasını peşinen ödeyerek satın aldığı ürüne yönelik, ‘yurt dışından geliyor‘, ‘gümrükte‘, ‘iki güne yolluyoruz‘ gibi geçiştirme sözler üzerine durumdan kuşkulanarak sürekli firmayla kontak kurmak zorunda kalan tüketici ise; karşı tarafın telefonlara çıkmaması ya da lakayıt tavırlarıyla çileden çıkarken, haftalar sonra ürünün stokta olmadığı yalanıyla tarafına yapılan para iadesi ile mağduriyeti kısmen de olsa sona ermiş oluyor.

    ‘PARAYI İŞLETİYORLAR’ İDDİASI!

    Online tarafta bir dönemin önde gelen kimi e-ticaret sitelerinin de uyguladığı yöntemin perde arkasında ise toplanan paranın işletildiğine yönelik iddialar var. Yeni Şafak’ın haberine göre, Kimi zaman piyasanın da çok altında fiyatlar ile çıkılan sahte ilanlar üzerinden tüketicileri ağına düşüren kişilerin ürünler üzerinden topladıkları paraları ise farklı yatırım araçları üzerinden değerlendirdiği öne sürülüyor.

    30 GÜNLÜK SÜRE ELLERİNİ GÜÇLENDİRİYOR

    İşin hukuki tarafa taşınmaması için ise en büyük dayanak uzaktan mesafeli alışverişlerin tabi olduğu Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği oluyor. Mesafeli satış sözleşmelerine göre; tedarikçi 30 gün içerisinde tüketicinin aldığı ürünü adresine göndermekle yükümlü. Söz konu zaman dilimi içerisinde gönderilmeyen ürünlerin ise parasının iade edilmesi gerekiyor.

    Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği; yazılı, görsel ve elektronik ortamda veya diğer iletişim araçları kullanılarak ve tüketicilerle karşı karşıya gelinmeksizin yapılan, malın veya hizmetin tüketiciye anında veya sonradan teslimi ya da ifası kararlaştırılan sözleşmelere uygulanıyor.

    YASAL SÜREÇ İÇİN SÜREKLİ TEMASTA KALIYORLAR

    Bu yasal düzenlemeye sığınarak parayı aldıktan sonra kendilerine 30 günlük bir bekletme süresi oluşturan sözde satıcılar, çeşitli bahanelerle müşterilerle bir şekilde iletişimi sürdürerek işin yasal noktaya taşınmasını da engelliyor. Kendisine verilen cevaplardan tatmin olmayıp, durumdan işkillenen vatandaşın ise parası süre sonu beklenmeden hesaba iade ediliyor.

    BAKANLIĞA ŞİKAYET EDİN!

    Ticaret Bakanlığı’nın TÜBİS diye bir şikayet sistemi olduğunu ve mağdurların buraya başvurması gerektiğini ayrıca hakem heyetlerinin de belli bir rakama kadar şikayetlere yönelik harekete geçebildiğine dikkat çeken tüketici birlikleri, bakanlığın denetimler sonrası her bir sözleşme için ayrı para cezası uyguladığını da kaydediyor.

    CUMHURBAŞKANLIĞI EL ATTI

    Son zamanlarda sayıları giderek artan ve ciddi mağduriyetlere yol açan tüketici şikayetlerine yönelik beklenen adım Cumhurbaşkanlığı programında yer aldı. 2020 programına alınan maddeler arasında, tüketicilerin korunmasına ilişkin mevzuatın güncel gelişmelere yönelik gözden geçirilerek tekrardan düzenlenmesi de bulunuyor.

    YÖNETMELİK DEĞİŞTİRİLECEK

    Bu kapsamda ise atılacak adımlar arasında Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği’nin değiştirilmesi de gündemde. Yapılacak düzenleme ile 30 günlük sürede kısaltmaya ve tedarik sürecine ilişkin tüketiciyi koruyacak ifadelerin de konulması bekleniyor. Ayrınca yıl içerisinde atılacak adımlar arasında Amazon ve Alibaba gibi uluslararası online kanallar üzerinden yapılan alışverişlerde satın alınan ürünlerin kolay iade edilmesi için de yeni bir mevzuat çalışması yürütülecek.

    GÜVEN DAMGASI DEVREDE

    Öte yandan Türkiye’deki e-ticaretin güvenli bir şekilde sürmesi ve yerleşmesini sağlamak için Ticaret Bakanlığı’nın güven damgası uygulaması da hayata geçirildi. Damgayı almaya hak kazanan ilk 12 e-ticaret sitesine ise güven damgaları verildi.

    STOK SAYISI MUTLAKA YAZILMALI

    Konuyla ilgili yenisafak.com’a konuşan Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) Genel Başkan Yardımcısı Avukat Şükran Eroğlu, sözleşmelerdeki 30 günlük sürenin teslimat süreciyle ilgili olduğunun altını çizerek, online kanallar üzerinden yapılan ürün satışlarında stoklarda üründen kaç adet bulunduğunun yazılması ve istendiği takdirde de belgelenmesi gerektiğinin altını çizerek stok sayısını aşan taleplerin ise alınmaması gerektiğini vurguladı.

    TAZMİNAT DAVASI AÇABİLİRSİNİZ!

    Aldığı ürünün haftalar sonra stokta yok denilerek kendisine parasının iadesi yapılanların tedarikçiye tazminat davası açabileceği ve parasının bugün yüzde 12 olan avans faizini de alabileceğini belirten Eroğlu, ayrıca bakanlığa ve il ticaret müdürlüklerine de konuyla ilgili şikayetlerini iletebileceklerini kaydetti.

  • FBI, iPhone Telefonu Açmak İçin Apple’dan Yardım İstedi

    Bu hamle sonrasında kullanıcılar Apple’a teşekkür ederken FBI, İsrail’de faaliyet gösteren bir güvenlik şirketi aracılığıyla şifreyi çözdüklerini duyurmuştu. Aradan geçen birkaç yılın ardından yeniden Apple’dan yardım istedi.

    FBI iPhone şifresini kırmak için Apple’dan yardım istedi!

    Geçen ay ABD’nin Florida eyaletinde bulunan Pensacola deniz üssüne saldırı düzenlenmişti. Saldırıda 3 Amerikalı denizci hayatını kaybederken, Muhammed Alshamrani isimli saldırgan öldürüldü. Alshamrani’nin Suudi hava kuvvetlerinde teğmen olduğu ve Pensacola deniz üssünde havacılık eğitimi aldığı açıklanmıştı.

    Pazartesi günü Apple’a gönderilen bir mektupta, FBI genel danışmanı Dana Boente cihazı incelemek için mahkeme onayının olduğunu, ancak ellerindeki mevcut araçları kullanarak cihazın kilidini açamadıklarını belirtti.

    Apple tarafından yapılan açıklamada “Kolluk kuvvetlerine büyük saygı duyuyoruz ve soruşturmalar konusunda her zaman iş birliği yaptık” diyen Apple geçtiğimiz ay dava ile ilgili istenilen bilgileri güvenlik güçleri ile paylaştıklarını duyurdu.

    Bunların iCloud verileri olduğu belirtiliyor. Apple topladığı verileri paylaşırken, iPhone şifresini kırmak konusunda yine olumsuz cevap verdiği / vereceği iddia ediliyor. Alshamrani’ye ait iki iPhone olduğu, bunlardan birisinin hasar aldığı belirtiliyor. Sizce, Apple’ın iPhone kilidini açmaması doğru mu?

  • İntihardan Vazgeçirdiği İddia Edilen İlaç Satışa Sunuldu

    Spravato adıyla piyasaya sürülecek olan ilaç tedavisinin Prozac gibi geleneksel ilaçları kullanarak çok az oranda iyileşme yaşayan, ruh sağlığı tedavisi konusunda yardım arayan daha fazla insana umut vereceği umuluyor.

    HAYVAN SAKİNLEŞTİRİCİ

    Daha önce havyan sakinleştirici olarak kullanılan ketamin, tedavi konusunda çekincelere neden oluyor.

    İlaç, doktorlara depresyon konusunda yeni bir yöntem sunuyor olmasına rağmen psikiyatristler ilacın ne kadar etkili olacağı konusunda ikiye ayrılıyor. Bir kısım sağlık görevlileri de bu ilacın bağımlılık yapabileceği ve istismara yol açabileceği görüşünde.

    BAE’deki Priory Ortadoğu Tıp Merkezi’nde Danışman ve Tıp Direktörü Dr. Said İslam “Depresif belirtilerde iyileşme göstermesi 3-4 hafta sürebilen geleneksel antidepresanların aksine, bu ilacı kullanan hastalarda saatler içinde olumlu değişiklikler görülebilir. İlacın maliyeti konusundaki endişelerin yanı sıra kötüye kullanım ve bağımlılık yapma potansiyeli konusunda da endişeler var” diyor.

    Geleneksel antidepresanlar, beyindeki ruh hali, duygu ve uyku üzerinde iyi bir etkiye sahip olduğu düşünülen bir nörotransmitter olan serotonini artırarak çalışırken, Spravato yeni bir beyin yolu ‘Glutamat’ı hedefliyor.

    Glutamat, öğrenme ve hafızada önemli bir rol oynayan ve normal beyin fonksiyonu için gerekli görülen bir nörotransmitterdir.

    SEANSI 600 DOLAR! BAE VATANDAŞLARINA ÜCRETSİZ

    Ancak Spravato tedavisi ucuz değil ve seans başına yaklaşık 600 dolar olarak fiyatlandırılması bekleniyor. BAE vatandaşları ve bazı sigorta sahipleri için ilaç ücretsiz olacak.

    İlaç, Johnson & Johnson Janssen Pharmaceuticals tarafından üretildi ve geçtiğimiz mart ayında FDA tarafından onaylandı. FDA, ilacın kötüye kullanımının önüne geçmek için sadece doktor reçetesi ile kullanılmasını istiyor.