Blog

  • Orta yaş üzeri Facebook, genç kuşak ise Instagram kullanıyor

    Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Yeni Medya ve Gazetecilik Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Aylin Tutgun Ünal ve Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Levent Deniz tarafından 516 kişinin katılımı ile yürütülen bir çalışma, kuşaklar arasında sosyal medya kullanımındaki farklılıkları ortaya koydu.

    Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Yeni Medya ve Gazetecilik Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Aylin Tutgun Ünal, sosyal medya çağında kuşakları anlamaya yönelik geliştirdikleri bir dizi ölçekten bir tanesi olan “Sosyal Medya Kullanımı Ölçeği” (SMKÖ) ile yürüttükleri araştırmada 516 kişiden oluşan Baby Boomer, X, Y ve Z kuşaklarının sosyal medya kullanımlarında kendilerini orta seviyede yetkin bulduklarının ortaya çıktığını söyledi.

    Kendini en yetkin bulan, Y kuşağı

    Kuşakların sosyal medya kullanım seviyelerinin farklılaşmasına bakıldığında, kendini en yetkin bulan kuşağın Y kuşağı olduğunu belirten Ünal, şunları söyledi: “1980-1999 yılları arasında doğan ve ölçeğin toplamında da fark yaratan Y kuşağının, Z kuşağına göre sosyal medyada daha çok süreklilik sağladığı ve kendilerini yetkin buldukları belirlendi.Cinsiyete yönelik yapılan incelemelerde 2000 yılı ve sonrasında doğan Z kuşağında farklılık bulundu. Buna göre, Z kuşağı erkekleri aynı kuşaktaki kadınlara göre sosyal medya kullanımında kendilerini daha yetkin görüyor. Günlük sosyal medya kullanım sürelerine bakıldığında, günde üç saatten fazla sosyal medya kullanan Z kuşağı bireyleri daha az kullananlara göre sosyal medya kullanımlarında daha fazla süreklilik sağlamakta ve kendilerini yetkin bulmaktadır.

    Z kuşağı, sosyal medya bağımlılığı riski altında

    Dördüncü saatten sonra sosyal medya kullanım seviyeleri değişiklik göstermiyor. Diğer yandan, internet bağımlılığı belirleyicilerinden birisi olarak geçirilen sürenin 4 saati geçmesi, kişinin bağımlılık açısından risk altında olduğunu göstermektedir. Araştırmada Z kuşağının %21’lik bölümü günde 4 saat ve üzeri sosyal medya kullandığını belirtiyor. Bu durum Z kuşağının sosyal medya bağımlılığı açısından risk altında olduğunu gösteriyor. Fakat söz konusu %21’lik grup risk altında olmasına rağmen sosyal medya kullanımında süreklilik gösteriyor ve sosyal medya yetkinlikleri giderek artıyor. Aynı araştırmada Z kuşağının birinci sırada en çok Instagram ve YouTube uygulamalarını kullandığı ve %84’ünün video ve müzik içeriklerini beğenip paylaştığı sonucuna ulaşıldı.”

    Baby Boomer kuşağı, sosyal medya çağına uyum sağladı

    Dr. Öğretim Üyesi Aylin Tutgun Ünal, 1946-1964 yılları arasında doğan Baby Boomer kuşağının orta seviyede sosyal medya kullanım seviyesinde olduklarını, bu durumun onların sosyal medya çağına orta seviyede ayak uydurduğunu gösterdiğini kaydetti. Ünal, “Günde en çok 1-3 saat arası sosyal medya kullandıklarını belirten Baby Boomer kuşağında %6 oranında 4-6 saat kullananlara rastlandı. Bu durum aslında sosyal medya ağlarının kuşaklar arası ortak buluşma noktası haline geldiğini gösteriyor” dedi.

    Baby Boomer kuşağı Facebook, Y ve Z kuşağı Instagram kullanıyor

    Dr. Öğretim Üyesi Aylin Tutgun Ünal, sosyal medya tercihlerinin de sorgulandığı araştırmada Baby Boomer kuşağının neredeyse yarısı (%41) birinci sırada Facebook’u tercih ettiğini belirtirken; Z kuşağında Facebook kullanımı %3 bulunduğunu söyledi. Hem Y hem de Z kuşağının ise birinci sırada Instagram’ı kullandığı belirtti. Ünal, “Z kuşağının YouTube kullanım oranının da yüksek olması gençlerin Facebook’tan sıkılıp fotoğraf ve video paylaşımlarının yoğun olduğu uygulamalara kaçtığını gösteriyor. Böylece sosyal medya ağlarının Baby Boomer ile Z kuşakları için ortak buluşma noktası olması bir handikap. Fakat Baby Boomer kuşağının neredeyse yarısının sosyal medyada özellikle de Facebook’ta video ve müzik içeriklerini beğendiğini belirtmesi Z kuşağı ile ortak ilgi alanı yaratmaktadır. Bu durum söz konusu iki kuşağın zamanla ortak sosyal medya uygulamalarında daha çok bulunabileceğini göstermektedir” dedi.

    Baby Boomer, güncel haber ve politik içerikleri beğeniyor

    Baby Boomer kuşağının sosyal medyada en çok beğendiği içeriklerin başında güncel haberlerin yer aldığını belirten Ünal, “Sosyal medyada güncel haberleri beğenme oranı Baby Boomer kuşağında %50’nin üzerinde olup aynı şekilde X kuşağında ve Y kuşağında da %50’yi geçmektedir. Z kuşağında ise bu oran %22’dir. Güncel haber takip oranı Z kuşağında düşük olmasına rağmen spor içeriklerini beğenme oranı %50’ye yakın bulunmuştur. Spor içeriklerini beğendiğini belirten Baby Boomer kuşağının oranı %20’dir. Bu sonuçlar yine Z kuşağı ile ortak ilgi alanı yakalayan bir Baby Boomer kitlesi olduğunu gösteriyor” dedi. Dr. Öğretim Üyesi Aylin Tutgun Ünal, “Son olarak ilgi çeken diğer bir sonuç ise, Baby Boomer kuşağı sosyal medyadaki politik içerikleri %40 oranında beğenirken, Z kuşağında bu oranın %3,7 bulunması oldu. Z kuşağının sosyal medyada politikaya dair içeriklerle ilgilenmedikleri ortaya çıktı” dedi.

    Sosyal medyada geçirilen süre de farklı

    “Orta yaş olarak 1965-1979 yılları arasında doğan X kuşağı ve daha büyük yaştaki Baby Boomer kuşağını ele alırsak, teknolojiyle doğmayan ama sonradan ayak uyduran bir kesimden bahsediyoruz” diyen Dr. Öğretim Üyesi Aylin Tutgun Ünal, “Araştırmada sosyal medya kullanımlarının orta seviyede bulunması da bu kuşakların ayak uydurduğunu gösteriyor. Sosyal medya kullanımlarında Y ve Z kuşaklarında olduğu gibi kendini yetkin hissetme durumu belirgin değil. X ve Baby Boomer kuşağına yönelik elde edilen araştırma sonuçlarına göre, günlük sosyal medya kullanım süreleri birbirine yakındır. Her iki kuşak da sosyal medyayı günde 1-3 saat kullanıyor. Yine iki kuşak için günde 4-6 saat kullandığını belirtenler %6 ile %10 arasında. Aynı oranlarda günde 7 saatten fazla sosyal medyada vakit geçiren Y ve Z kuşağına rastlanırken X ve Baby Boomer kuşağında 6 saatten fazla vakit geçirene rastlanmadı” dedi.

    Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Levent Deniz ise “Öncelikle kuşaklara yönelik olarak başladığımız bu çalışmada ulaşabileceğimiz tüm kuşaklara ait değer ve davranışları bir potada eritebileceğimiz, bir araya toplayabileceğimiz bir ölçek oluşturmak amacıyla yola çıktık. Ancak hem sosyal medya kullanımına yönelik davranışların, hem iş hayatı, aile hayatı, arkadaşlık ilişkileri ile ilişkili değerlerin yaptığımız geliştirme çalışmaları sonucunda tek bir ölçek olarak ortaya çıkması mümkün olmadı. Ancak çalışmalarımızı sürdürdükçe elimizdeki madde havuzundan farklı yapılardaki maddeleri sınıflayarak yaptığımız ölçek geliştirme çalışmaları sonucunda, üç bağımsız ölçeği ortaya çıkarmayı başardık. Bu ölçekleri Sosyal Medya Kullanımı Ölçeği, Çalışma Hayatı Ölçeği ve Farklılıkları Kabul Ölçeği olarak adlandırdık. Her bir ölçeğin alt ölçeklerinin olması da ortaya çıkan bu yapıları daha farklı bileşenlerle ele almamızı sağladı” dedi.

    Sosyal Medya Kullanımı Ölçeği

    İlk dört madde süreklilik, diğer dört madde ise yetkinlik boyutunu ölçüyor, her bir maddeye 1 ile 5 arasında değer veriniz. Ölçeğin toplamından 8 ile 40 arasında puan alınabiliyor. Yüksek puan sosyal medya kullanım seviyenizin yüksek olduğunu gösteriyor.

    (1: Bana hiç uygun değil, 2: Bana az uygun, 3: Bana orta seviyede uygun, 4: Bana çok uygun, 5: Bana tamamen uygun)

    1. Akıllı telefonumdan uzak kaldığımda kendimi eksik, huzursuz hissederim.

    2. Uyumadan önce ve uyandıktan hemen sonra mutlaka sosyal medya hesaplarımı kontrol ederim.

    3. Mobil cihazlarımla (tablet, telefon vs.) devamlı çevrimiçi/aktif bulunurum.

    4. Bir şey okuyup çalışırken sosyal medya bağlantımı da kesmem.

    5. Sosyal medya ve internet kullanarak her işimi yapabilirim.

    6. Günlük tüm etkinliklerimi (konuşma, oyun, banka alışveriş vb.) sosyal medya üzerinden yönetebilirim.

    7. Yaşamımın her alanında sosyal medyayı aktif kullanırım.

    8. Aynı anda hem tablet, akıllı telefon vb. kullanıp hem de diğer işlerimi yapabilirim.

  • YouTube Premium Türkiye’de hizmete başladı

    Ücretli dizi ve film platformlarının yükselişiyle birlikte YouTube, 2010’lu yılların başından bu yana ücretli abonelik sistemine dayanan bir servis üzerinde çalışıyordu. 2014’te izleyicilerin karşısına müzik odaklı Music Key servisi çıkmış, 2015’te bu servis tüm içerik tarzlarını karşılayacak şekilde YouTube Red olarak isimlendirilmişti.

    Bundan yaklaşık 14 ay önce, 17 Mayıs 2018’de ise YouTube Premium yayın hayatına başladı.

    ABD, Avrupa ve Asya’da bazı ülkelerde kullanıma sunulan YouTube Premium, tıpkı Netflix gibi aylık ücret ödeyerek özel içeriklere ulaşma fırsatı sundu. İçerik üreticileri, reklam gelirlerine ortaklık modeli dışında ikinci bir gelir kaynağına kavuştu.

    WebTekno‘dan Şahin Kılınç’ın aktardığına göre izleyiciler, daha kaliteli içeriklere reklamsız şekilde ulaşma fırsatı yakaladılar. Üstelik bu hizmetin içerisine Spotify rakibi YouTube Music de dahil.

    Türkiye için bir süredir planlama aşamasında olan servis, yurt dışındaki tüm özellikleriyle birlikte Türkiye için de resmi olarak hizmet vermeye başladı. Söz konusu özellikler şöyle:

    Tamamen reklamsız YouTube deneyimi,

    Spotify rakibi YouTube Müzik uygulamasına erişim, arka planda müzik dinleme, çalma listeleri oluşturma ve paylaşma,

    Netflix benzeri olan sadece Premium kullanıcılarına özel YouTube Originals içeriklerine erişim,

    Standart YouTube videolarını “picture in picture” yani “resim içinde resim” şeklinde farklı uygulamalarda gezinirken kullanabilme,

    İstenilen kanalın videolarını indirme ve dahili hafızadan izleme,

    Abone olunan kanalların son videolarını otomatik olarak indirme,

    YouTube Premium Türkiye, tüm bu hizmetleri 4 farklı pakette sunuyor. Tüm paketlerin ilk 3 ayı tamamen ücretsiz.

    O paketler şu şekilde:

    Tek kişilik bireysel abonelik paketi: 16.99 TL

    5 kişilik aile abonelik paketi: 25.99 TL

    Yalnızca YouTube Müzik aboneliği (Bireysel): 13.99 TL

    Yalnızca YouTube Müzik aboneliği (Aile): 20.99 TL

  • Kişisel veriler Facebook’a bela oldu: 5 milyar dolar ceza ödeyecek

    Wall Street Journal’da yer alan habere göre bu ceza FTC’nin tarihinde bir teknoloji şirketine kestiği en büyük ceza olarak kayıtlara geçti.

    Habere göre Facebook ile FTC arasında varılan anlaşma sürecinde komisyondaki beş üye (üç cumhuriyetçi ve iki demokrat) uzlaşamadı fakat karar üç cumhuriyetçi üyenin oyuyla kabul edildi.

    Facebook, ABD’li seçmenlerin kişisel verilerini siyaset araştırmaları yapan araştırma şirketi Cambridge Analytica adlı şirketle paylaşarak  2016 seçimlerine hile karıştırmakla suçlanıyor. Şirketin kurucusu Mark Zuckerberg, bu suçlamalara ilişkin ABD kongresinde ifade vermişti.

  • Multiplayer Etkinliği Olan Chapter 8’e Kimler Katılacak?

    Gelenekselleşen bu gençlik festivalinde katılımcılar, oyun dünyasının fenomenleri ile tanışma, teknolojinin son örneklerini deneyimleme, farklı oyunların turnuvalarına katılma ve 8 bit pazarı konsepti ile bulunması zor olan vintage ürünlere ulaşma imkanını yakalayacak.

    Monster Enerji İçeceği ana sponsorluğunda tek gün sürecek Chapter 8’de, ana sahnede internet ünlüleri ile sıradışı formatlar, ilginç oyunlar, Türkiye espor şampiyona finalleri de gerçekleşiyor olacak. 10.000’den fazla katılımcı beklenen festivale Jahrein, WTCN, Kendine Müzisyen, PintiPanda gibi 50’den fazla yerli yabancı ünlü yayıncı katılım gösterecek.

    “ESPOR VE OYUN KÜLTÜRÜNÜ GLOBAL SEVİYEYE TAŞIMAYI HEDEFLİYORUZ”

    Multiplayer kurucu ortağı Merthan Yalçın Chapter’ın espor, oyun dünyası ve yeni nesil açısından önemini şu şekilde açıklıyor:

    “Globalde sinema sektörünün iki katı büyüklüğündeki oyun dünyası, Türkiye’deki dev potansiyeline erişmek üzere hızla büyümeye devam ediyor. Her Chapter’da espor ve oyun kültürünün global seviyeye biraz daha yaklaştığını görüyoruz. Evinde oturup dijital dünya içerisine kapanan genç nüfusu yine dijital ortamlarda edindikleri arkadaş toplulukları ile evlerinden çıkartıp, Chapter 8’de de takip ettikleri fenomenler ile bir araya getiriyor olacağız. Yeni çıkan ve popüler mobil, konsol, PC oyunlarını turnuvalar vasıtasyla oyuncularla buluşturup, bu bağımsız festivalde çok renkliliği ve çok sesliği tüm espor ve teknoloji severler ile kutluyoruz.”

    Multiplayer, Chapter 8 festivaline fiziki olarak katılamayanlar için çok kameralı ve rejili bir prodüksiyonla twitch kanalında etkinlik boyunca canlı yayında olacak.

  • Deepfake risk ve tehlikeleri de beraberinde getiriyor

    Mona Lisa‘nın “konuşturulduğu” yapa zeka temelli “Deepfake” teknolojisinin, sinema sektöründe işleri kolaylaştırması beklenirken yüksek gerçekliğe sahip sahte videolar üretilmesini sağlamasıyla risk ve tehlikeleri de beraberinde getirdiğine işaret ediliyor.

    Son günlerde adı sıklıkla duyulmaya başlanan “Deepfake” teknolojisi, yüz fotoğrafı ya da tablodan, yüksek gerçekçiliğe sahip, konuşan, gülen ya da yüz ifadelerini kullanan sahte videolar üretilmesine olanak sağlıyor, bunun yanı sıra herhangi bir videodaki konuşmayı değiştirip düzenleyebiliyor.

    Farklı yapay zeka sistemleri kullanılarak videolar elde edilen söz konusu teknoloji, herhangi bir videodaki konuşmacının söylediklerinin kolaylıkla değiştirilmesine izin veriyor. Konuşmaya yeni sözler eklenip çıkarılabilen programla, herhangi bir videodaki konuşmanın değiştirilmesinin, bir yazının ya da kelimenin kopyalanıp yapıştırılması kadar kolay hale geldiği iddia ediliyor.

    Sinema ve televizyon sektöründe kullandığında, hata yapılan bir diyaloğun yeniden çekime gerek duyulmadan düzeltilmesine olanak sağlayabilecek bu teknolojinin, kötü niyetli kişilerin kullanımı açısından bakıldığında ise önemli risk ve tehlikeleri içerisinde barındırdığı kaydediliyor.

    “Algı yönetimi amacıyla kullanılabilir”

    “Deepfake” teknolojisi hakkında değerlendirmede bulunan Türkiye Bilişim Derneği (TBD) Genel Başkanı Rahmi Aktepe, söz konusu teknolojinin, videoların manipüle edilmesinde ve sahte videolar üretilmesinde araç olarak kullanıldığını söyledi. Aktepe, “Siber savaşların ve dijital felaketlerin yaşandığı günümüzde, toplumsal olayları tetiklemek ve algı yönetimi amacıyla kullanılabilir.” dedi.

    Aktepe, bazı ülkelerin bu teknolojiyle ilgili çalışmalar yaptığına vurgu yaparak, “ABD, Pentagon, Savunma Gelişmiş Araştırma Projeleri Ajansı (DARPA) aracılığıyla, ülkenin araştırma kurumları ile iş birliği yaparak “Deepfake” teknolojisinde öncü rol üstlenmeye çalışmaktadır.” ifadelerini kullandı.

    İnsanların hayatını kolaylaştırmak, iş süreçlerinin iyileştirmek amacıyla geliştirilen yapay zeka teknolojisinin etik dışı kullanılması durumunda ne gibi zararlar verebileceğine “Deepfake” teknolojisinin iyi bir örnek olduğunu savunan Aktepe, “Söz konusu teknik, görüntü işleme ve sinema sektörüne yönelik geliştirilmiş olmakla birlikte günümüzde siber zorbalar tarafından kötü amaçlar için, yani etik dışı olarak yaygın bir şekilde kullanılmaktadır.” değerlendirmesinde bulundu.

    Aktepe, kişilere özgün görüntü ve ses işleyebilme özelliği sayesinde söz konusu teknolojinin sinema ve televizyon sektöründe maliyet etkin olarak kullanılmaya başlandığına ancak etik dışı kullanıma yönelik bazı riskleri de barındırdığına da dikkati çekti.

    “Deepfake”in siber zorbalık amacıyla kullanıldığını kaydeden Aktepe, bunun yanı sıra kritik altyapılara yönelik siber saldırılarda da bir araç olarak kullanılabilme özelliğine sahip olduğunu ileri sürdü. Aktepe, “Söz konusu teknolojinin toplumlarda algı yönetimi ile kaos yaratılması ve toplumsal olayların tetiklenmesi amacıyla da kullanılabileceğini değerlendiriyoruz.” ifadelerini kullandı.

    Fotoğrafları yapay zekayla çıplak gösteren DeepNude kapatıldı!

    “Hayata döndürülen” ünlüler

    Samsung’un Moskova’daki Yapay Zeka Merkezince, tek bir yüz fotoğrafı ya da tablodan, yüksek gerçekçiliğe sahip sahte video elde etme teknolojisi geliştirildiği duyurulmuştu.

    “Deepfake” teknolojisiyle Mona Lisa’nın mimikleri hareket ettirilirken araştırmacılar, Mona Lisa tablosunun yanı sıra Marilyn Monroe, Fyodor Dostoyevski ve Albert Einstein gibi ünlü isimlerin de fotoğraflarını video haline getirerek YouTube’da yayınlamıştı.

  • UEDAŞ Uygulaması Yenilendi! Kesintiler ve Canlı Destek…

    Enerji sektörünün öncü şirketlerinden Limak Enerji Grubu bünyesinde hizmetleri sürdüren Uludağ Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi (UEDAŞ) kaliteli ve kesintisiz elektrik dağıtım hizmetinin yanında vatandaşın hayatını kolaylaştıran uygulamaları tek tek hayata geçiriyor.

    UEDAŞ‘ın teknolojik çözümler kapsamında sunduğu UEDAŞ Mobil uygulaması, vatandaşın tek dokunuşla elektrikle ilgili tüm işlemlere hızlı bir şekilde ulaşmasını sağlıyor. Geçtiğimiz yıllarda yayınlanan ve 30 bin indirme sayısına ulaşan mobil uygulama, kullanıcılardan gelen geri dönüşler doğrultusunda yeni sürümüyle uygulama marketlerinde yerini aldı. Son sürümle birlikte genel performans iyileştirmelerinin yanında birçok yeniliği de beraberinde getiren uygulamada her türlü talep ve önerilerin iletilmesi için de canlı destek hattı yayına alındı.

    Uygulama üzerinden yapılan kesinti ihbarları 7/24 mesai yapan destek ekiplerine anında iletilerek hızlı bir şekilde arıza olan yere yönlendirme gerçekleştiriliyor. Teknolojik imkânları en üst düzeyde kullanma parolasıyla hayata geçirilen UEDAŞ Mobil’de kesinti süresi ve etkilediği bölge harita üzerinden anlık olarak takip edilebiliyor. Kesinti ihbarı, aydınlatma ya da sayaç arıza ihbarı, borç sebebiyle kesilmiş enerjinin yeniden bağlanması ve kaçak kullanım ihbarı gibi talepler için ihbar bırakılabiliyor. Borç durumu sorgulama ve çevrimiçi ödeme sistemiyle mevcut borçlar veya geriye dönük borçların tahsilatı hızlı bir şekilde gerçekleştiriliyor.

    Müşteriler, aboneliğiyle ilgili tüm detaylarına Abone Detay Menüsü üzerinden ulaşabilirken, geçmişe yönelik kesme işlemlerini de kontrol edebiliyor. Ayrıca önceden oluşturulan arıza durumuna ulaşırken, güncel durumunu da kontrol edebiliyorlar. 

    Tüm bu kolaylıklardan yararlanmak için Android veya IOS işletim sistemine sahip cihazlardan uygulama marketine girerek, uygulamanın telefona indirilmesi gerekiyor. İlk kurulum sırasında abonelerin bilgilerini tek seferlik kaydetmesinin ardından uygulama kullanılabiliyor. 186 Çağrı Merkezi’ni aramanıza gerek olmadan tüm işlemlere tek bir tuşla ulaşılıyor.

  • Google Asistan’ın kullanıcıların seslerini gizlice kaydettiği ortaya çıktı

    Belçika kaynaklı VRT NWS’in raporuna göre Google binden fazla ses kaydını tuttu, 153 tanesinin de yanlışlıkla kaydedildi. Google’ın kaydettiği seslerin içinde kullanıcıların telefonu başında yaptıkları günlük konuşmalar ortalığa döküldü.

     

    Teknoloji şirketleri yapay zekanın kendini geliştirmesi için ses kaydının zorunlu olduğunu savunurken, diğer yandan bu kayıtların çalışanlarca dinlenildiğinin ortaya çıkması ise tepki çekiyor.

     

    Daha önce de Amazon’un sesli asistanı Alexa’nın kullanıcılarına haber vermeksizin dinleme yaptığı tespit edilmişti.

  • Windows 10’da şifresiz oturum açma

    Şirketin Windows 10 Insider Önizleme sürümünde ortaya çıkan yeni özellik, Windows’a parolasız oturum açma yeteneği kazandırıyor. Söz konusu özelliği kullanabilmek için ise öncelikle Ayarlar > Hesaplar > Oturum Açma seçeneklerini izlemesi gereken kullanıcılar, sonrasında ‘Cihazınızı parolasız yapın’ seçeneğini işaretlemesi yeterli.

    Parolasız oturum açma özelliğinin aktif olmasıyla birlikte Microsoft hesapları parmak izi algılama, PIN kodu ve Windows Hello kapsamında yüz tanıma uygulamasına otomatik geçiş yapacak.


    Test sürecinin sona ermesiyle birlikte yeni özelliğin ilerleyen haftalarda tüm Windows 10 kullanıcılarına sunulması bekleniyor.

    Content Video – Boston Dynamics’in depoda yük taşıyan yeni robotu
  • Düğünlerde en çok tercih edilen şarkılar açıklandı

    Düğün çalma listelerine en çok eklenen şarkılar:

    Sezen Aksu – Rakkas
    Ömer Faruk Bostan – Erik Dalı / Sendemi Oldun Ankaralı / Huriyem
    Tarkan – Gül Döktüm Yollarına
    Coşkun Direk – Ankara’nın Bağları
    Pharrell Williams – Happy – From “Despicable Me 2”
    Sezen Aksu – Onu Alma Beni Al
    Duman – Senden Daha Güzel
    Sezen Aksu – Kaçın Kurası
    Sezen Aksu – Seni Yerler
    Bruno Mars, Mark Ronson – Uptown Funk
    Mezdeke – Ya El Yelil
    Tarkan – Ölürüm Sana
    Fatih Ürek – Hadi Hadi
    Metin Arolat – Dert Değil
    Sezen Aksu – Kutlama
    Tarkan – Şımarık
    MFÖ – Ele Güne Karşı
    Babutsa – Yanayım Yanayım
    Tarkan – Kuzu Kuzu
    Serdar Ortaç – Karabiberim
    Ed Sheeran – Shape of You
    Mirkelam – Tavla
    Emel Müftüoğlu – Hovarda
    Rengin – Aldatıldık
    Kenan Doğulu – Ben Güzelden Anlarım
    Özdemir Erdoğan – Bana Ellerini Ver
    Ed Sheeran – Thinking out Loud
    Gülşen – Bangır Bangır
    Coşkun Direk – Misket
    Yüksek Sadakat – Haydi Gel İçelim

  • Apple’ın kurucusundan ‘Facebook’u silin’ çağrısı

    Apple‘ın iki kurucusundan biri olan Steve WozniakFacebook bünyesinde bulunan gizlilik sorununun sanıldığından çok daha büyük olduğuna dikkat çekti ve kullanıcıların böylesi bir güvenlik riskini almalarına gerek olmadığını kaydetti.

    Şu an telefonumun dinlenmediğini kim bilebilir ki” diyen Wozniak, kullanıcıların özel hayatını korumaları için Facebook hesaplarını silmeleri gerektiğini savundu.

    Wozniak‘ın bu açıklamalarının sebebi ise 2016 yılında yapılan ABD başkanlık seçimleri. Facebook‘ta 50 milyon kullanıcının kişisel verilerini seçimleri etkilemek için kullanmakla suçlanan İngiliz şirket Cambridge Analytica ile ilgili yaşananlar Facebook‘un kullanıcıların gizliliğini gerektiği gibi sağlayamadığını ortaya çıkarmıştı.

    Facebook, yaşanan olaylar sonrası kullanıcı bilgilerinin uygunsuz bir şekilde Cambridge Analytica şirketiyle paylaşıldığı skandalla ilgili 87 milyona yakın kullanıcının etkilendiğine inandığını açıklamıştı.