Blog

  • Telefonunu dinleyen memura küfretti, ceza yedi

    E Tipi Ceza İnfaz Kurumu’nda mahkum olan eşini ziyarete gelen kadın, Xray cihazından geçerken cihaz alarm verdi. İddiaya göre, pantolonunu çıkarmasını söyleyen memurlarla kadın tartıştı. Bir süre sonra bayram ziyareti için geldiği eşiyle görüşen kadın, yaşadıklarını kocasına anlatınca olanlar oldu. Sinir krizi yaşayan mahkum, telefon görüşmesini dinleyen ceza infaz koruma memuruna hakaret etti. Kendisine bariz şekilde küfredildiğini tutanak altına alan memur konuyu yargıya taşıdı. Sulh Ceza Mahkemesi, ’kamu görevlisine hakaret etmek’ suçundan mahkuma 10 ay hapis cezası verdi. Kararı sanık hükümlü temyiz edince devreye Yargıtay 18. Ceza Dairesi girdi. Daire kararında; Ceza infaz kurumlarında telefonla görüşme hakkının, 5275 Sayılı Kanun’un 66. maddesi ve Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzük’le verildiğine dikkat çekildi. Kararda, “Ceza infaz kurumlarında yapılan dinleme işlemi, kanuna dayalı idari tedbir niteliğindedir. İdari tedbir niteliğindeki bu dinlemeden elde edilen kayıtların, adli dinlemelere ilişkin 5271 sayılı CMK’nın 135. maddesinde sayılan katalog suçlar arasında da bulunmayan hakaret eyleminin gerçekleştiği yönünde hukuka uygun bir delil olarak nitelenemeyeceği gözetilmeden, sanığın beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi yasaya aykırıdır.” denildi.

    Dairenin bozma kararına Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itiraz edince devreye Yargıtay Ceza Genel Kurulu girdi. Genel Kurul üyeleri; ceza infaz kurumlarında yapılan telefon dinleme işleminin ’kanuna dayalı idari tedbir’ niteliğinde olduğu ve idari tedbir niteliğindeki bu dinlemeden elde edilen kayıtların, sanığın işlediği kabul edilen hakaret suçuna yönelik hükme dayanak yapılıp yapılamayacağını tartışmaya açtı. Kurul, oy çokluğuyla cezaevlerinde yapılan telefon görüşmelerinin delil niteliğinde olduğuna hükmetti. Kararda şöyle denildi: “Somut olayda ceza evinde suç işlenmesinin önlenmesi, düzenin ve disiplinin temini gibi nedenlerle gerçekleştirilen uygulama sonucu elde edilen görüşme kayıtları, adli dinlemelere ilişkin ve bir koruma tedbiri niteliğinde olan CMK’nın 135. maddesi kapsamında değerlendirilmesi mümkün olmayıp, sanığın ceza evinde tutulmasının doğal bir neticesi olarak elde edildiğinden yasal niteliğe sahiptirler. Belirtilen şekilde elde edilen delillerin kullanılmasının yasaklanmasına dair herhangi bir düzenleme de bulunmamaktadır. CMK’nın 217/2. maddesi anlamında hukuka uygun olarak elde edilen bu delil ile kendisine karşı sarfedilen hakaret sözlerini bizzat duyan mağdurun beyanları, yüklenen suçun ispatı için mahkemece kullanılmalarının önünde bir engel olmadığı kabul edilmelidir. Aksi hâlde telefon görüşmesi yapan ve konuşmalarının kayıt altına alındığını bilen her hükümlünün dinlemeleri gerçekleştiren kamu görevlilerine serbestçe hakaret edebileceği gibi hukuken kabulü mümkün olmayan bir durum ortaya çıkacaktır. Somut olayda sanığın eşinin daha önce yaşadığı bir olaya ilişkin durumun kendisine yanlış aktarılmış olması da kamu görevlisi mağdur açısından haksızlık olgusunu ortadan kaldırmamakta olup, telefonu dinlemekte olan kamu görevlisi mağdurun onur, şeref ve saygınlığının korunması gerekmektedir. Bu itibarla, haklı nedene dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının kabulüne karar verilmiştir. Yargıtay 18. Ceza Dairesi’nin bozma kararının kaldırılmasına, yerel mahkemece verilen mahkûmiyet hükmünün onanmasına oy çokluğuyla karar verilmiştir.”

  • Instagram’da Kaybolan Takipçi Problemi

    Instagram kaybolan takipçi sorunu ile gündemde!

    Son saatlerde birçok kullanıcı tarafından fark edilen kaybolan takipçi sorunu ile ilgili Instagram, beklenen resmi açıklamayı sonunda yaptı.

    Söz konusu sorun hakkında resmi Twitter hesabı üzerinden bir açıklama yapan sosyal medya platformu, hatanın farkından olduklarını ve bu konu üzerinde araştırmalara başladıklarını duyurdu.

    YouTuber James Charles ise, yapmış olduğu paylaşımda yarım milyon takipçinin kaybolduğu dile getiriyor.

    Fast Company ise geçtiğimiz günlerde yapmış olduğu haberde, popüler sosyal medya platformunun ilerleyen günlerde sahte takipçileri temizleyeceği yönünde bir iddiada bulunmuştu.

    Henüz, söz konusu bu durumun ana nedenin sahte takipçilerden dolayı mı kaynaklandığı bilinmiyor.

    Hatırlarsanız, popüler sosyal medya platformu bundan 2-3 ay önce yayınlamış olduğu duyuruda, bir takım uygulamalar yardımıyla elde edilen sahte beğeni, takipçi ve yorumları tespit edebilen bir algoritma geliştireceklerini söylemişti.

    Tabii, hemen yukarıda da belirtiğimiz gibi, söz konusu bu durumun ana sebebi halen bilinmiyor. Ancak, şirkete yakın kaynaklar söz konusu bu durumu sahte takipçi temizliği olarak adlandırıyor.

  • Erdoğan Esnafın ekmeğiyle oynamıyoruz, ekonomik tetikçilere Osmanlı tokadını hep birlikte vuracağız

    Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başkent Voleybol Sahası’nda düzenlenen ‘Türkiye Esnaf Buluşması’nda konuştu.

    Vergi mevzuatında esnaf ve sanatkarlar lehine düzenlemeler yaptıklarını ve şimdiye kadar 2 milyona yakın esnafa 100 milyar lira kredi verdiklerini söyleyen Erdoğan, “Biz sizleri Allah için seviyoruz” diye konuştu.Erdoğan, “Esnafın dirliği, huzuru refahı mutluluğu bizim için çok önemlidir. Geçmişte gıda sektöründe esnaflık yapmış biri olarak sizi en iyi ben anlarım. 17 yıldır esnaf ve sanatkarımıza en güzel hizmeti getirmeye gayret ettik” ifadesini kullandı.

    Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:

    ‘ESNAFIN FAİZ YÜKÜ ALTINDA EZİLMESİNİN ÖNÜNE GEÇTİK’

    – Gezi olaylarında, çukur eylemlerinde, 15 Temmuz darbe girişiminde yanımızdaydınız. Yurtdışından ve yurt içinden ülkemize yönelik her hücuma sizlerle birlikte göğüs gerdik. Türkiye’yi 3.5 kat büyüttük.

    — Esnafın faiz yükü altında ezilmesinin önüne geçtik. Esnaf kredilerinin faiz oranını yüzde 47’den yüzde 4-5 ile yüzde sıfır seviyesine kadar indiren iktidarız. Kredi limitlerini artırdık. Geçtiğimiz yıl kredi kullanarak işini geliştiren esnafın sayısı 494 bine yakın.

    — Yurt dışından ve yurt içinden ülkemize yönelik her hücuma sizlerle birlikte göğüs gerdik.

    ‘DERT SADECE SOĞAN, PATLICAN DEĞİL’

    — Milletimiz özellikle sebze ve meyve fiyatları başta olmak üzere günlük hayatını doğrudan etkileyen fırsatçılar karşısında haklı olarak çok öfkelidir. Biz de öfkeliyiz. İşte onun için tanzim satışların kurulması kararını aldık.

    ​- Esnaf kimdir? Milletin bir ferdidir. Derdimiz vatandaşımıza ucuz ürünü satmak. Dert sadece soğan, patlıcan değil. Fırsatçılara ikazımızı yaptık. Fiyatları makul kâr seviyelerine çekme çağrısı yaptık. Şimdi zincir marketler de fiyatları indirmeye başladı.

    — (Tanzim satış noktaları) Seçim sonrası belediyelerimizin organizasyonu ve Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu, ilgili bakanlıklarımız oturacaksınız, konuşacaksınız. Belki de bu işleri belediyelerin organizesiyle en ücra köşelere kadar yapma adımlarını da atabiliriz.

    — Amacımız asla ve asla esnaf ve sanatkarımıza rakip olmak, onların ekmeğini elinden almak değildir. Milletimizin sırtına kene gibi yapışan fırsatçıların yola geldiğini gördüğümüzde artık bu tür yöntemlere ihtiyaç kalmayacaktır.

    ‘SEFALET EDEBİYATI YAPANLAR ANCAK KENDİLERİNİ KANDIRIR’

    — 17 yıldır Türkiye’de hangi hizmeti yaptıysak bundan milletin her bir ferdinin kazanmasını sağladık. Sefalet edebiyatı yapanlar milletimizi değil, ancak kendilerini kandırır. Biz, milletimizi sefaletten kurtarma değil onları dünyanın en ileri ülkelerinin hayat standartlarına çıkartma sözü veriyoruz.

    – Serbest piyasa ekonomisi kuralları çerçevesinde ama ahlakı, izanı elden bırakmayan esnaf ve sanatkara sonuna kadar desteği sürdüreceğiz. Ahilik kültürü, ahilik ilkeleri, ahi ahlakı diyoruz ya işte bunun önemini son yaşadığımız hadiselerde bir kez daha gördük. Şayet esnaf ve sanatkarlarımız kendi içlerinde ahilik değerlerine uymayan çürük elmaları ayıklar, fırsatçıların önünü keserlerse devletin bu tür müdahalelerine ihtiyaç olmaz.

    — İnşallah ekonomik tetikçilere de sağlamından bir Osmanlı tokadını hep birlikte vuracağız. Biz esnafımızın, sanatkarımızın ekmeğiyle oynamıyoruz, tam tersine milletimizin ekmeğiyle oynayanlara derslerini veriyoruz.

    ‘ÇIKMIŞ BİR GENEL BAŞKAN BAYAN ‘MERMİYLE BUNLARI BİRBİRİNE KARIŞTIRIYOR’ DİYOR’

    – Bu millet Çanakkale’de bir tas çorbayı kardeşi Mehmet’le paylaşan bir kültürün mensubudur. Karşımıza patates, biber, soğanla çıkanlar stoklarda bunları çürütmüşlerdir. Esnaf ve sanatkarlarımızın 31 Mart’ta vereceği destek bizim için kıymetlidir. Bugüne kadar hep birlikte omuz omuza yol yürüdük.

    — Çıkmış bir tane genel başkan bayan diyor ki ‘Mermiyle bunları birbirine karıştırıyor’. Sen siyaseti birbirine karıştırıyorsun da farkında değilsin.

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mermi fiyatları açıklamalarına tepki göstererek, “Bu millet sıkılan merminin hesabını tutmaz. 2.5 katrilyon liraya aldığın o lüks uçak kaç mermi eder? Önce bunu hesapla da ondan sonra millete ahkam kesersin. Senin o uçağının masrafıyla 158 F-16 pilotu 40’ar saat operasyon yapar. Mehmetçiğin tüfeğine 1 milyar tane mermi alınır. Millet ordusunun muhasebesini tutmuyor ama bil ki senin şatafatının hesabını tutuyor” demişti.

  • Peribacaları yakınındaki otel inşaatı durduruldu

    Nevşehir Göreme beldesinde, Türkiye’nin önemli turizm merkezlerinden Kapadokya bölgesinde bulunan peribacalarının bitişiğindeki otel inşaatı, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından durduruldu.

    Yılda 2 milyona yakın turistin ziyaret ettiği Kapadokya bölgesinde, Mesit mevkisindeki Müze Yolu üzerinde peribacalarının bitişiğine yaklaşık 2 ay önce otel inşaatına başlandı. İş insanı M.K. tarafından yaptırılan ve 5 ayda tamamlanması planlanan, yan yana 2 binadan oluşan otel inşaatı, görenlerin tepkisini çekti.

    Kültür ve Turizm Bakanlığı, peribacaları yanında yükselen otel inşaatıyla ilgili basına yansıyan habelerin ardından açıklama yaptı.

    Bakanlıktan yapılan açıklamada, Nevşehir ili, Göreme beldesinde otel inşaatı yapıldığına dair haberlerin basına yansıdığı hatırlatılarak şöyle denildi:

    “Konu Bakanlığımız tarafından ivedilikle incelemeye alınmış olup, Anadolu ve dünya kültürünün istisnai değerlerinden olan peri bacalarına yakın bir noktada, 2 pafta 9423 parselde başlatıldığı belirlenen inşaat durdurulmuştur.”

  • Bakan Soylu Duyurdu: 8 Bin Bekçi Alınacak

    İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, mart ayında 8 bin bekçi alımı için ilana çıkacaklarını açıkladı.

    GEÇTİĞİMİZ DÖNEMLERDE BEKÇİ ALIMI İÇİN ŞARTLAR NELERDİ?

    Geçtiğimiz dönemlerde gerçekleştirilen Çarşı ve Mahalle Bekçiliği alımında şu koşullar aranmıştı;

    a) Türk vatandaşı olmak,

    b) İlkokulu bitirmiş olmak (İçişleri Bakanlığı gerektiğinde ilkokul yerine eğitim şartını yükseltebilecek)

    c) Askerlik ödevini bitirmiş olmak,

    ç) 18 yaşını tamamladıktan sonra yaptırılan yaş düzeltmelerinde düzeltmeden önceki yaş dikkate alınmak kaydıyla, başvuru tarihi itibarıyla 18 yaşını tamamlamış ve 31 yaşından gün almamış olmak,

    d) Ağır hapis veya altı aydan fazla hapis veyahut affa uğramış olsalar bile zimmet, ihtilas, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanmak, dolanlı iflas veya yüz kızartıcı başka bir fiilden dolayı hapis cezasından hükümlü bulunmamak,

    e) Türk toplum telakkilerine göre kötü şöhretli tanınmamak,

    f) Kamu haklarından mahrum olmamak, kamu hizmetlerinden mahrumiyet cezası ile mahkûm bulunmamak,

    g) Memuriyete engel bir hali bulunmamak,

    ğ) Silah taşımaya veya silahlı görev yapmaya hukuki bir engeli bulunmamak,

    h) Sağlık Yönetmeliğinde belirtilen şartları taşımak,

    ı) Adayın kendisinin ve evli ise eşinin; genelev, birleşme yeri, randevuevi, tek başına fuhuş yapılan konut ve benzeri yerlerde çalışmış veya aracılık ve bekleyicilik fiillerinde bulunmamış olmak, genel ahlak ve edebe aykırı mahiyette her türlü yazılı, sesli ve görüntülü eserleri, kaydedildiği materyale bakılmaksızın üretmek ve satmaktan veya kumar, uyuşturucu veya uyarıcı madde nedeniyle, hakkında herhangi bir adli veya İdari soruşturma veya kovuşturma devam ediyor olmamak, bunlardan dolayı İdari yaptırım uygulanmamak veya bu işler nedeniyle hüküm giymemiş olmak,

    i) Alkol, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanımı nedeniyle tedavi görmüş veya görüyor olmamak,

    j) Sağlık Yönetmeliği hükümleri hariç, herhangi bir nedenle polis eğitim kurumlarından çıkarılmamış olmak,

    k) Terör örgütleri ile bu örgütlerin legal veya illegal uzantılarının eylemlerine, toplantılarına, yürüyüş ve mitinglerine karışmamış, desteklememiş ve katılmamış olmak

  • Bakliyat ürünleri TMO Fiyatlarıyla Tanzim Satışa Dahil Olacak

    Dünya Bakliyat Günü çerçevesinde TMO Genel Müdürlüğü binası önünde düzenlenen etkinlikte konuşan Güldal, organizasyonun bakliyat üretimi ve tüketimi konusunda farkındalığın artırılması amacını taşıdığını ifade etti.

    Güldal, Türkiye’nin bakliyatın anavatanı olduğuna dikkati çekerek, bu ürün grubuna ilişkin farkındalığın gelecek nesillere aktarılması gerektiğini ifade etti.

    Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Güldal, mercimek fiyatlarının son iki yıldaki düşüşüne ilişkin soru üzerine şunları söyledi:

    “Bakliyat üretimi 2018 yılında ciddi manada artış gösterdi. Mercimek üretimimiz yüzde 43, nohut üretimimiz yüzde 34 arttı. Üretimimizdeki artış, maliyetlerdeki azalma, verimliliğin artması ve TMO’nun da bakliyat alımıyla tekrar görevlendirilmesi sektöre ciddi bir ekonomik katkı sağladı. Şu anda ürettiğimiz veya satıştaki bakliyat ürünlerimizin hiçbiri ithal değil. Bakliyat ürünlerini satış noktalarımızda piyasanın yaklaşık yüzde 40 altında piyasaya sunuyoruz.”

    Güldal, nohut ve mercimek ithalatını gerektirecek bir durum olmadığını da anlatarak, ithalatın önünün açılmasının söz konusu olmadığına, ihtiyaç olursa ithalat yapılacağına dikkati çekti. Güldal, nohut ve bakliyat stoklarının dolu olduğunu bildirdi.

    Bakliyat ürünlerinin tanzim satışı için hazırlıkların sürdüğünü belirten Güldal, “Çok kısa bir zamanda bakliyat ürünlerimiz de TMO fiyatlarıyla tanzim satış noktalarında olacak. Elimizdeki nohut, mercimek ürünleri yerini alacak.” ifadelerini kullandı.

    Güldal, soğan fiyatlarında da ciddi düşüş olduğunu ifade ederek, bu ürünle ilgili piyasada sıkıntı olmadığını sözlerine ekledi.

  • Türkiye’nin konuştuğu o olayla ilgili flaş gelişme! Polis memuruna dava açıldı

    Giresun Cumhuriyet Başsavcılığınca polis memurları H.Ş. ve T.K. hakkında hazırlanan iddianame, Giresun 3. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. İddianamede, polis memurları H.Ş. ve T.K’nin 2 yıldan 6 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. Sanıkların yargılanmasına 27 Haziran’da başlanacak.

    AİLE HEKİMİ İÇİN KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞI KARARI

    Yusuf Topal’ın ölümüyle sonuçlanan olayda “beyaz kod” uygulayarak polis çağıran o dönem 15 Temmuz Şehitler Aile Sağlığı Merkezi’nde görevli aile hekimi Ö.Y. hakkında “görevi kötüye kullanma” ve “taksirle ölüme neden olma” suçlamalarıyla Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturmada ise takipsizlik kararı verildi.

    Soruşturma tutanaklarında, Ö.Y’nin, Yusuf Topal’a karşı herhangi bir eyleminin olmadığı, bu haliyle ölüm olayına ilişkin herhangi bir kusurunun bulunmadığından “taksirle ölüme neden olma” suçundan sorumlu tutulamayacağı belirtilerek, “Şüpheli hakkında atılı suçlardan yasal unsurların oluşmadığından ve mükerrer soruşturma nedeniyle kamu adına kovuşturmaya yer olmadığı” kaydedildi.

    ÖLÜMÜNDEN ÖNCE TERS KELEPÇE TAKILIP BİBER GAZI SIKILMIŞTI

    İddianamede, polis memurları hakkında kamu davası açılması için yeterli şüphenin oluştuğuna vurgu yapılarak bütün suçlarda olduğu gibi taksirli suçlarda da hareket ile sonuç arasında nedensellik bağının varlığının cezalandırmanın koşulu olduğu ifade edildi.

    Taksirli suçlarda nedensellik bağının varlığının kabulü için failin hareketinden bağımsız bir etkinin sonuca tek başına neden olmaması gerektiği belirtilen iddianamede, şunlar kaydedildi:

    “Şüpheliler her ne kadar öldürme kastıyla hareket etmemiş iseler de olay tarihinde 82 yaşında olan Yusuf Topal’ı yere yatırmak, yerdeyken ters kelepçe takmak ve biber gazı sıkmak suretiyle yaptıkları müdahale neticesinde Yusuf Topal’ın ölebileceğinin objektif olarak öngörülebilir bir sonuç olmasına karşın şüphelilerin bu sonucu öngöremediği, bu kapsamda şüphelilerin olayda meydana gelen ağır neticede olan ölümden taksirle sorumlu tutulmasının gerektiği, bu nedenle şüphelilerin eyleminin ‘taksirle ölüme neden olma’ suçunu oluşturduğuna kanaat edinilmiş, şüpheliler hakkında kamu davası açılması için yeterli şüphenin oluştuğu anlaşılmıştır.”

    OLAY

    Yusuf Topal, 24 Temmuz 2018’de eşine ilaç yazdırmak için aile hekimine başvurmuş, Topal ile olumsuz yanıt aldığı doktor Ö.Y. arasında tartışma çıkmıştı.

    Doktorun “beyaz kod” talebi üzerine gelen polislerce gözaltına alındığı sırada çıkan arbedede fenalık geçiren Topal, Giresun Üniversitesi Prof. Dr. İlhan Özdemir Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki müdahaleye rağmen kurtarılamamıştı.

    Olayın ardından Topal’ın yakınları, Giresun Cumhuriyet Başsavcılığına başvurarak polisler hakkında şikayetçi olmuş, haklarında adli ve idari soruşturma başlatılan polisler, Giresun Valiliğince açığa alınmıştı.

  • Ankesörden kendini arayan uzman çavuş, FETÖ’den gözaltına alındı

    Van’da uzman çavuş olarak görevli A.T. ile İstanbul’da astsubay olan C.A. hakkında 2018 Aralık ayında FETÖ soruşturmasında gözaltı kararı verildi. ‘FETÖ’cülerin kullandığı ankesörlü telefondan arama yapan ve aranan şahıs olarak haklarında işlem yapılan 2 arkadaştan biri tutuklanırken diğeri adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

    Sözcü’den Can Özçelik’in haberine göre, söz konusu olayı ilginç kılan başka bir nokta var. O da 2012 yılında ankesörlü telefondan aramanın hem olması hem de gözaltına alınan kişinin ankesörden kendi cep telefonunu aramış olmasıydı.

    A.T. verdiği ifadede, 2012 yılında İstanbul Çekmeköy’de C.A. ile aynı evde kaldığını belirterek ankesörden arama ile ilgili olarak, dışarıdayken cep telefonunun yanında olmadığını fark ettiğini ve telaşa kapılarak kartlı telefondan önce kendi telefon numarasını aradığını açan olmayınca da numarasını ezbere bildiği için ev arkadaşı C.A.’yı aradığını söyledi.

    A.T., ifadesinde “Ev arkadaşım C.A.’yı aradım. Kendisi bana cep telefonumun evde olduğunu söyledi. Bahsedilen arama kaydı bu aramadır” dedi.

    İKİ ŞÜPHELİ ANKESÖRDEN BİRER KEZ ARANMIŞ

    Yapılan incelemede şüpheli A.T. ve C.A.’nın FETÖ’cülerin kullandığı ankesörlü telefondan yalnızca birer kez arandığı tespit edildi.

    Tespit tutanağında ankesörlü telefondan A.T’nin numarasının arandığı ve görüşme yapılmadığı belirtilirken, C.A. ile 13 saniyelik bir görüşme yapıldığının belirlendiği ifade edildi.

    Tutuklanan şüpheli C.A’nın da ifadesinde ev arkadaşı A.T.’nin unutkan biri olduğunu ifade ederek “O gün telefonunu kaybetmişti. Kendisi evde telefonunu unuttuğu için aradı. Durum bundan ibarettir” dedi.

    BİRİ TUTUKLANDI, DİĞERİ ADLİ KONTROL ŞARTIYLA SERBEST

    Şüphelilerden A.T. adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, C.A., ise tutuklandı.

    Avukat İbrahim Erdoğan, tutuklanan müvekkili C.A., için tahliye talebinde bulunduklarını ifade ederek, “Ankesör soruşturmalarının FETÖ hücrelerinin ortaya çıkartılmasında çok büyük faydası var. Ancak FETÖ ile mücadelenin etkili ve sonuç verici olması için soruşturma makamlarının delilleri çok daha iyi değerlendirerek suçlu, suçsuz ayrımını hatasız bir biçimde yapması gerekmektedir” diye konuştu.

  • Şarkıcı Sıla ‘müşteki’ olarak ifade verdi

    Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na avukatı Rezan Epözdemir ile birlikte gelen Sıla Gençoğlu, soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Özel Soruşturma Bürosu’na geçti. Burada Gençoğlu’nun ifadesi, soruşturma savcısı Ekrem Aydıner tarafından alındı.

    Müşteki Gençoğlu’nun, kavga olayından sonra çekildiği ve üzerinde oynama yapıldığı iddia edilen video görüntülerini, yaptığı açıklamalarda basınla paylaştığını söylediği gerekçesiyle Ahmet Kural’ın avukatı Sibel Aydın’dan şikayetçi olduğunu bildirdiği öğrenildi.

    Öte yandan aynı soruşturma kapsamında şikayet edilen avukat Sibel Aydın’ın da daha önce savcılığa geldiği ve savcı Aydıner tarafından beyanının alındığı kaydedildi. 

    Sıla Gençoğlu’nun avukatı Epözdemir, müvekkilinin Ahmet Kural ile kavgasından sonra çekildiği belirtilen ve bir televizyon kanalında yayımlanan video görüntülerinde, vücut morluklarının kapatılarak oynama yapıldığı iddiasıyla suç duyurusunda bulunmuş, Kural’ın avukatı Aydın’ın da bu görüntülerin basınla paylaştığına dair açıklamaları olduğu için, “gizliliği ihlal” suçundan yargılanmasını talep etmişti.

    Ahmet Kural’ın, Sıla Gençoğlu’na yönelik “hakaret, tehdit ve kasten yaralama” suçlarından 1 yıl 1 aydan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılması talebiyle İstanbul 60. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki yargılanacağı davanın ilk duruşması 7 Mart’ta yapılacak.

  • Tanzim satış uygulaması epttavm.com’da başlıyor!

    Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Sayın Cahit Turhan, “Sebze ve meyve fiyatlarının ciddi yükselişi ile birlikte Enflasyonla Topyekûn Mücadele kapsamında vatandaşlarımıza ekonomik fayda sağlamak amacıyla uygulama koyulan tanzim satışlarını, yakın zamanda Türkiye’nin Milli Pazaryeri Platformu www.epttavm.com’da başlatıyoruz.” dedi

    “ARACI HİZMET ÜCRETLERİNİ ORTADAN KALDIRMAYI AMAÇLIYORUZ”

    “Tarım ve Orman Bakanlığımızın desteği ve PTT AŞ güvencesiyle başlatılan bu proje kapsamında tarım ürünlerinin vatandaşımıza ulaşması sürecinde yaşanan aracı hizmet ücretlerini ortadan kaldırmayı amaçlıyoruz. www.epttavm.com internet adresinde e-Tanzim olarak hizmete sunulan meyve ve sebzeler tanzim fiyatları ile satılırken, tüm ürünler PTT Kargo ve Lojistik aracılığı ile güvenle vatandaşlarımıza ulaştırılacaktır.

    Vatandaşlarımızın tanzim noktalarında sıra beklememesi, sebze ve meyvelerini uygun şartlarda ucuz olarak alabilmeleri için Milli Pazaryeri Platformu www.epttavm.com olarak sorumluluk üstlendik. Vatandaşımıza ekstra ücret yansımaması ve uygulamada avantajların artırılması amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı ile birlikte çaba içerisindeyiz

    e-Tanzim uygulamamamızın süratle başlatılması için de çalışmalarımızı yoğun bir şekilde sürdürmekteyiz.” denildi.