Blog

  • Trafik polislerine yeni üniforma

    İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bir otelde düzenlenen “Trafik Birim Amirleri Bilgi Paylaşımı ve Değerlendirme” toplantısına katıldı. Bakan Soylu, yaya öncelikli trafik projesiyle ilgili, “Bunun kamuoyuna etkin şekilde duyurulması, bu noktada bir bilinç oluşturulması için arkadaşlarımız güzel bir kampanya hazırlığı içindeler. Önümüzdeki günlerde Türkiye’nin en önemli devlet eylemlerinden birisini gerçekleştireceğiz” dedi. Konuşmanın ardından trafik polisleri için yeniden tasarlanan kıyafetlerin tanıtımı yapıldı. İşte trafik polislerinin yeni üniformaları…

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan: Suriye’de işgal derdimiz yok

    Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kara Harp Okulu HGM Atlas ve HGM Küre Uygulamalarının tanıtım törenine katıldı.

    Erdoğan’ın burada yaptığı konuşmadan öne çıkanlar şöyle:

    “Harita çalışmalarında MSB’nin bu merkezinden başka müracaat edeceğimiz bir yer yoktu. Bu şimdi yaygınlaşmaya başladı. Google ve Yandex gibi. Bizim çok daha ileri gitmemiz gerekiyordu. Şimdi harita müdürlüğümüzün güçlü bir şekilde ortaya çıkması bizler için her türlü takdirin üzerindedir.

    Bardağa boş tarafından baktığımızda geciktik diye hayıflanıyoruz dolu tarafına baktığımızda harita uygulamamıza kavuştuk diyoruz. İşte böyle karışık duygular içerisindeyiz. En değerli şirketlerden 10’unun 7’sinin dijital teknolojiye çalışan şirketler olduğunu görüyoruz.

    Ülkemizin seyirci kalması ve devri geçmiş teknoloji çöplüğüne dönüşmesi üzüntü vericidir. Savunma sanayiinde yüzde 65 seviyesine çıkmış durumdayız. Bilim ve teknolojideki gayretlerimiz sadece savunma sanayiinden ibaret değildir. Ülkemiz teknolojinin nimetlerinden faydalanmıştır. Ülkemizde elektronik devlet kullanıcı sayısı 41 milyonun üzerine çıkmıştır.Ülkemizde elektronik devlet kullanıcı sayısı 41 milyonun üzerine çıkmıştır. Kuruluşunu gerçekleştirdiğimiz Türkiye Uzay Ajansı ile uzay çalışmalarında yeni bir aşamaya geçtiğimize inanıyorum. Ar-Ge merkezlerimizin sayısı bini geçti. Tasarım merkezlerinin sayısı 300’e yaklaştı.

    Türkiye’nin sanayi ve teknolojide kat ettiği mesafe diğer alanlardaki gayretlerimizin altyapısını oluşturmuştur. 81 ilimizin tüm yatırımlarını takip ediyoruz. Milli teknoloji hamlesi ve dijital Türkiye diyerek bu süreçte yerimizi alıyoruz. Kendi ürettiğimiz verinin ülkemizin kontrolünde olması milli güvenlik meselesidir.

    “FIRAT KALKANI VE ZEYTİN DALI DİĞERLERİNDEN FARKLI”

    Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı operasyonlarımızda kullandığımız yöntemleri geçmiştekilerle karşılaştırmak mümkün değildir. Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin, yapay zeka konusunda nereye varılırsa varılsın, insan her şeyin merkezinde olmaya devam edecektir. İnsan varsa bütün bu gelişmeler var. İnsan yoksa bunların hiçbiri yok. İnsani eşyaya hizmet eder hale getiren anlayış bizim kültürümüzle bağdaşmaz. Türkiye olarak bizi orta üst ve üst gelişmişlik derecesine sahip ülkelerden ayıran en önemli özellik bu anlayışımızdır.

    “BATI ZİHNİYETİYLE HAREKET ETMEDİK”

    Biz asla Batı dünyasının mültecilere kapılarını kapatmasına, her gün Akdeniz’in karanlık sularında onların ölümünü seyretmesine yol açan zihniyetle hareket etmedik, edemeyiz. Önümüzde bizden daha zengin nice ülke bulunduğu halde insani yardımlarda özellikle milli gelire oranla söylüyorum bir numarayız. Dünyanın en zengini denilenler bizim çok çok arkamızda yer alıyor.

    “ADANA MUTABAKATININ ÜZERİNDE DURULMALI”

    Suriye’deki operasyonlarımızın amacı kendi sınırlarımızı güvence altına almanın yanı sıra oradaki insanların huzurunu sağlamaktır. Bizim Suriye’de işgal diye bir derdimiz yok. Bize vatan topraklarımız yeter. Topraklarımıza en ufak parselizasyona müsaade etmeyiz. Açık söylüyorum, Suriye’de insani amaçlarla bulunan tek ülke Türkiye’dir. Tüm ülkelerin ajandalarında başka projeler vardır. Adana Mutabakatı’nın ısrarla üzerinde durulması gerekiyor.

    “DÜNYANIN NERESİNDE OLURSA OLSUN DARBEYE KARŞIYIZ”

    Düştüğümüzde tekme atmak için bekleyen o kadar çok kesim var ki.  15 Temmuz’da başımıza geldi devlete darbe girişimi. Demokrasiye inanmış bir ülke olarak tüm ekibimle dünyanın neredesinde olursa olsun nerede bir darbe girişimi varsa hepsinin karşısındayız. Sandıktan gelene herkes saygı duymak zorundadır. Türkiye tarihinin en büyük felaketlerinden birinden kurtulmayı başarmıştır.

    FETÖ’ye karşı yürütülen mücadelede en küçük bir gevşeme gerileme söz konusu değildir. FETÖ belasından ülkeyi temizleyene kadar mücadelemiz sürecektir. Kendilerini saklamayı başaranları takip edip bulduk. Verilen mücadeleyi sulandırmaya çalışanlara izin vermedik.”

  • İzleyenlerin kanını donduran iddia! Zihinsel engelli kadınları ağına düşürüp…

    8 yıldır kayıp olan ablasını bulmak için ATV ekranlarında yayınlanan “Esra Erol’da” programına katılan Özge Hanım, “Ablamın Edirne – Uzunköprü’de alkollü bir müzikholde çalıştırıldığını duydum” ifadelerini kullandı. Özge Hanım, ablası Ö.Ç.’nin zihinsel engelli olduğunu ve bu müzikholde zorla tutulduğunu iddia etti.

    Programda gelen ihbarlar doğrultusunda harekete geçen Esra Erol ekibinin Ö.Ç.’nin Edirne Uzunköprü’deki bahsi geçen müzikholde ‘komutan’ lakaplı C.E tarafından çalıştırıldığını tespit ettiği aktarıldı. Programda tek mağdurun sadece Ö.Ç olmadığı, yüzlerce kişinin ihbarlarıyla ortaya çıktığı kaydedilirken özellikle savunmasız engelli kızları ağına düşürüp ve mekânında baskıyla fuhuş yapmaya zorladığı öne sürülen C.E. ile ilgili mağdurlar, yaşadıklarını gözyaşları içinde canlı yayında anlattı. Engeli iki genç kızın yakınları telefonda yaşadıklarını anlatırken gözyaşlarına boğuldu.

    Ağına düşürdükleri kızların içeceklerine önce uyuşturucu madde ekleyerek etkisiz hale getirdiği, ardından boş senete imza attırdıkları programa bağlanan birçok kişi tarafından iddia edildi. Mağdurlar C.E’nin cezalandırılmasını istiyor.

  • Otobüsteki ‘yüksek sesli müzik’ tartışması kanlı bitti

    İETT otobüsünde kardeşleri Mahmut Turan ve Mehmet Emin Turan’la yolculuk yapan Şerife Turan, ön koltukta oturan ve yüksek sesle müzik dinleyen Kamil Oğuz’u uyardı. İddiaya göre Oğuz bu sırada elinde bulunan bıçakla Şerife Turan’ın üzerine yürüdü. Kardeşleri de araya girince tartışma otobüs dışına sıçradı.

    Feshane Caddesi üzerinde ilerlerken otobüs içerisinde tartışmaya otobüs şoförü de katıldı. Durağa yaklaştığında otobüsü durduran şoför, Kamil Oğuz’u aşağı indirmeye çalıştı. Bu sırada iddiaya göre Oğuz otobüs şoförüne de, “Hepinizi doğrayacağım” diyerek tehditler savurdu.

    İKİ KARDEŞ KOLTUK ALTINDAN BIÇAKLANDI

    Otobüsten inen 2 kardeş ile Kamil Oğuz’un tartışması dışarda kavgaya dönüştü. Bu sırada olay yerinde bulunan sivil polis de kavgaya müdahale ederek bıçağı Oğuz’un elinden aldı. Koltuk altlarından yaralanan iki kardeş ile darp sonucu yaralanan Kamil Oğuz hastaneye kaldırıldı. 3 kardeş şikayetçi olurken, Oğuz ise ifadesi alındıktan sonra savcı talimatıyla serbest bırakıldı.

    “KAVGAYI BİZ AYIRDIK, SİVİL POLİS GELDİ ADAMIN ELİNDEN BIÇAĞI ALDI”

    Görgü tanığı Beşir Gün, “Kavga otobüste başlamış, yaşlı olan müzik dinliyormuş gençler de sesi biraz kısar mısın? demiş. O da ‘Ben de sizden rahatsız oluyorum, siz sessiz olun’ demiş ve gençlere küfretmeye başlamış. Sonra da bıçağı çıkarıp ikisini de bıçaklamış. Sonra bıçaklayan adamı yakalayıp, dövdüler. O da darptan yaralandı. Kavgayı biz ayırdık, sivil polis geldi adamın elinden bıçağı aldı” diye konuştu.

  • Kullanılmayan Caminin Altında Terörist Sığınağı Bulundu

    Diyarbakır’ın Lice ilçesinde terör örgütü PKK’ya yönelik düzenlenen operasyonda, kullanılmayan caminin altına teröristlerce yapılan sığınak bulundu.

    Valilikten yapılan açıklamada, İl Jandarma Komutanlığınca Lice ilçesinin güneyindeki dağlık ve kırsal alanda 22 Ocak’ta Jandarma Komando timlerinin katılımıyla terör örgütü PKK’ya yönelik düzenlenen “Şehit Jandarma Uzman Çavuş Zinnur Ezim-46 Özel Birlik Operasyonu”nun dün saat 21.00 itibarıyla tamamlandığı bildirildi.

    Operasyonda, PKK’lı teröristlerin kış üslenmesi için kullandığı bir kış sığınağı bulunduğu ifade edilen açıklamada, ayrıca Çavundur Mahallesi’nde kullanılmayan caminin altında, girişi tahta ve halı ile kaplı sığınağın tespit edildiği belirtildi.

    Açıklamada, sığınakların kullanılamaz hale getirildiği aktarılarak, şunlar kaydedildi:

    “Kış sığınağında yapılan aramada, toprağa gömülü 2 ilk yardım çantası içerisinde medikal ve tıbbi malzemeler, 2 boyunluk, 5 yara kapatıcı örtü, 2 serum seti, astım ilacı, 2 alüminyum folyo ele geçirildi. Operasyonda 5 konut ve eklentisinde arama yapıldı, 45 kişi ve 5 aracın sorgulaması yapıldı.”

     

    Kaynak: Anadolu Ajansı

  • PTT merkezinde patlama: 2 kişi yaralandı

    Olay, bugün saat 09.10’da PTT Mevlana Posta İletişim Merkezi’nde meydana geldi.

    Jandarmaya teslim edilmek üzere kargo bölümüne getirilen ve içinde mühimmat olduğu belirtilen pakette belirlenemeyen nedenle patlama meydana geldi. Patlamada çalışanlardan Muharrem Küçük kolundan, Mehmet Genç de yüzünden yaralandı. Yaralılar, ambulanslarla kentteki çeşitli hastanelere kaldırıldı.

    Patlama sonucu kargo bölümünde hafif hasar oluştu. Soruşturma sürüyor

  • Ebeveynler Bebek Mamalarına Yapılan Zamlara Tepkili

    Türkiye’deki bebek maması pazarında önemli paya sahip iki markanın spekülatif döviz kurları üzerinden belirledikleri zamlı fiyatları değiştirmemesi tepki çekiyor. Ürün fiyatlarında Şubat 2018’de yüzde 22-26 oranlarında artış yapan iki firma Temmuz 2018’de yüzde 8-9’luk zam daha yapmıştı.

    ARTIŞ ORANI % 70’İ BULDU

    Eylül ayındaki spekülatif kur hareketleri üzerine yılın üçüncü zammını yansıtan iki firma, euro kurunu 7,15 – 7,30 liradan hesaplayarak bütün ürünlerine ortalama yüzde 23 ve 26 gibi oranlarda fiyat artışı yaptı. Euro 6 lira civarına indiği halde iki firmanın yüksek fiyatlarla satış yapmayı sürdürmesi, ‘kur fırsatçılığı’ olarak nitelendiriliyor. Çocuklu aileler için temel gıda maddelerinin başında gelen bebek mamalarının geçen yıl yaptığı zamların ortalaması yüzde 70 oldu.

    BAHANESİ İTHALAT

    Firmalar; Türkiye pazarının önemli bir bölümünü elinde bulunduruyor. Bahsi geçen markalar, geçen yıl döviz kurlarının yükselmesiyle beraber fiyatlarında artış uygulamıştı. Firma ürünlerinin fiyatlarında yüzde 67,4 artış yapılırken, diğer firma ise ürünlerde ise zam oranı yüzde 74,1’i bulmuştu. Bebek beslenme ürünlerinin ithal olmasını gerekçe göstererek yapılan zamlarla belirlenen fiyatlar, kurlar aşağı indiği halde devam ediyor. Euro kurunu 7,15 – 7,30 liradan hesaplayarak bütün ürünlerinde fiyatları artıran firmalar, euro 6 lira civarına indiği halde yüksek fiyatlarla satış yapmayı sürdürüyor. Fiyatlardaki yüzde 20’lik şişkinlik, tüketicinin sırtında kaldı.

    KUR MALİYETİ %20 DÜŞTÜ, ETİKET AYNI

    Hiçbir şekilde fiyat indirimi adına adım atmayan bu markalar, kurdaki belli oranda yaşanan dengelenmeyi umursamıyor. Sattığı ürünün vatandaş için önemini bilen firmalar, adeta bundan faydalanma yarışı içine giriyorlar. Döviz kurunun alevlendiği günlerde 109,90 liradan satılan Bir markaya ait 900 gramlık devam sütü, şimdilerde 105 lira ile 109 liradan satılıyor. Yaklaşık yüzde 20 düşen maliyetlerine rağmen markaların etiketleri değiştirmemesi de fırsattan istifade etmekten başka bir şey değil.

    ZAM GEREKÇESİ ORTADAN KALKTI

    Geçen yıl Eylül ayındaki zamlar üzerine kamuoyundan yükselen tepkiler üzerine firmaların Türkiye temsilciliği; satışını yaptıkları ürünlerin yurt dışından euro ile ithal ettiklerini ve fiyatlarının yüzde 90’ının ham ürün maliyetinden oluştuğunu gerekçe göstermişti. 31 Aralık 2017’de 4,52 olan Euro/TL seviyesinin Eylül 2018’de 7,35’e çıktığını ve kurdaki bir yıllık değişimin Eylül 2018 itibariyle yüzde 70,90 olduğunu vurgulayan firma yetkilisi, kurların yükselmesinden dolayı zorunlu olarak zam yaptıklarını ifade etmişti. Firmanın zam gerekçesi kısmın ortadan kaldığı halde, ürün fiyatlarının değişmemisi dikkat çekiyor.

  • İsim benzerliğinden dolayı üniversite kadrosuna alınmadı

    Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, Ali Hakkan ve avukat Gökçe Bolat, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın öyküsünü anlattıkları “Kaçak Saray / Kibir, İsraf, Hukuksuzluk” adlı bir kitap yazmıştı.

    Kitap Kırmızı Kedi Yayınevi tarafından yayımlanmış ve kitapta Atatürk Orman Çiftliği’nin tarihi, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve Mimarlar Odası’nın verdiği hukuk mücadelesi anlatılmıştı.

    Ali Hakkan ile isim benzerliği bulunan Doç. Dr. Ali Hakan’ın, Kocaeli Üniversitesi’ne doçent kadrosu için yaptığı başvuru ‘cumhurbaşkanına yönelik hakarete varan ifadelerin yer aldığı Kaçak Saray isimli eserin yazarı olduğu’ iddiasıyla reddedildi.

    Kitabın yazarlarından Tezcan Karakuş Candan, Kocaeli Üniversitesi’nin Doç. Dr. Ali Hakan’ın başvurusunu reddine dair yaptığı yazışmayı paylaştı. Candan, “Fişlemenin daniskası, üniversitenin hali pürmelali. Ali Hakkan ve Gökçe Bolat’la yazdığımız Kaçak Saray kitabı isim benzerliğinden Doç. Ali Hakan’a kadro verilmemiş. Türkiye hava kara deniz sahasında yakınlarımıza iş yok demek ki” diye tepki gösterdi.

  • Ekmek teknesi yandı!

    Keçiören ilçesine bağlı Ayvalı Mahallesinde Mine Sokak üzerinde bulunan bir apartmanın girişindeki fırında yangın çıktı. Kısa sürede büyüyen alevler, dükkanın tamamına hakim oldu. Binayı saran dumanı fark eden apartman sakinleri, hızla binayı tahliye ederek itfaiyeye ihbarda bulundu. İtfaiyenin iki saatlik çalışmasıyla söndürülen yangın maddi zarara neden oldu.

  • Adnan Oktar’ın Cezaevindeki Son Görüntüleri Ortaya Çıktı

    Kamuoyunda “Adnan Hoca” olarak bilinen Adnan Oktar ve grubuna yönelik İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yaklaşık 5 ay önce yapılan operasyon kapsamında önce Oktar’ın da aralarında bulunduğu 168 kişi, 2. dalgada ise 7 kişi tutuklanmıştı. Edirne’de F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tek kişilik hücrede kalan Adnan Oktar’ın aylar sonra ilk kez görüntüsü ortaya çıktı. Adnan Oktar’ın kilo verdiği ve saçlarının iyice beyazladığı dikkatlerden kaçmadı.

    KİLO VERMİŞ

    İki farklı fotoğrafı sızan Adnan Oktar’ın saçlarını ve sakallarını kısalttığı gözlerden kaçmazken verdiği kilolarla son hali ‘çöktü’ yorumlarına neden oldu. Yaklaşık 5 aydır cezaevinde tutuklu bulunan Oktar’ın yüzündeki tebessüm dolu ifade dikkat çekti.

    HAFTALIK 300 TL HARCAYABİLECEK

    Verdiği davetlerdeki ihtişam ve lüks yaşantısıyla tanınan Oktar, hesaptaki paradan haftalık olarak en fazla 300 lira harcayabilecek. Oktar’ın, FETÖ firarisi Tuncay Opçin ve tutuklu Mehmet Baransu ile defalarca yüz yüze görüştüğünün tespit edildiği ileri sürülmüştü. Ayrıca Oktar’ın, İsrailli Likud Partisi milletvekili Yehuda Glick ile de birçok kez görüştüğü iddia edilmişti. Mal varlıklarına el konulan zanlıların adreslerinde yapılan aramalarda bulunan 6 kamyon tarihi eser, antika ve değerli eşya muhafaza altına alınmıştı. Aramalarda ayrıca 400’den fazla flash bellek, 70 silah, 3 binden fazla mermi ile yüklü miktarda para ve dövize de el konulmuştu.Soruşturma kapsamında, yaşı küçük 15 çocuğun cinsel istismara uğradığının belirlendiği, bu çocuklardan ikisinin örgüt üyesi annelerince Oktar’a teslim edildiği öne sürülmüştü. Ayrıca, örgüt içerisinde şarabın yasak olduğu, diğer alkol türlerinin tüketilmesine ise müsaade edildiği bildirilmişti.

    ZENGİN KADINLARI TUZAĞA DÜŞÜRÜYORLARDI

    Kandırılarak örgüte sokulan kadınların ise bu andan itibaren hiyerarşik sınıflara ayrıldığı belirtilmişti. Kadın üyelerin, en üst mevki olan “imam bacı” statüsüne gelebilmeleri için “turnike sistemi” adı altında çok sayıda örgüt üyesi erkekle cinsel ilişkiye zorlandığı, karşı koyanlara ise işkence yapıldığı öne sürülmüştü. Bu zorlamaların ve işkencelerin ise kadınların iradelerini kırıp örgüt elebaşı Adnan Oktar’a sınırsız itaat etmeleri için yapıldığı iddia edilmişti. Örgüte üye eğitim seviyesi yüksek, kültürlü, yakışıklı ve ikna kabiliyeti olan erkeklerin, lüks alışveriş merkezlerinde gösterişli şekilde gezerek tanıştıkları genç kızları ve zengin kadınları tuzağa düşürerek örgüte kattıkları ileri sürülmüştü. Tuzağa düşürülen genç kızlara cariye gözüyle bakıldığı, zengin kadınların ise mal varlıklarının örgüte aktarıldığı iddia edilmişti.