Blog

  • Çin’in Uzay Aracı Chang’e-4 Ay’ın Karanlık Yüzünde

    Çin, Ay’ın karanlık yüzüne uzay aracı gönderen ilk ülke oldu. Chang’e-4’ün Türkiye saat ile 05.26’da gerçekleştirdiği iniş, Ay keşif çalışmalarında bir dönüm noktasını teşkil ediyor. Çin’in uzay aracı, Ay’ın güney kutbuna iniş yaparak yeryüzüne fotoğraf gönderdi. Chang’e-4, Long March 3B (Uzun Yürüyüş) tipi taşıyıcı roketle 8 Aralık günü fırlatılmıştı. Araç, 4 gün sonra öngörülen yörüngesine oturmuştu.
    Uzay aracının, iniş yaptığı bölgenin jeolojik özelliklerine dair bulgular toplaması planlanıyor.

    İLK KEŞİF MİSYONU 
    Çin Ulusal Uzay İdaresinden yapılan açıklamada, Chang’e-4’ün düşük frekanslı radyo dalgalarını kullanarak astronomik gözlemlerde bulunma, toprak ve yeryüzü şekillerini araştırma, mineral özelliklerini ve Ay yüzeyinin yapısını inceleme gibi bilimsel çalışmalar gerçekleştirmek suretiyle Ay’ın uzak yüzünün ortamına dair kavrayışı artırmasının beklendiği ifade edildi.
    Chang’e-4 misyonu, Ay’ın yeryüzünden görünmeyen karanlık kısmına yapılan ilk keşif misyonu olarak kayıtlara geçti. Daha önce yapılan tüm inişler, doğrudan telsiz iletişimi kolayca kurulup sürdürülebildiği için Ay’ın yakın yüzüne gerçekleştirilmişti.
    Chang’e-4 misyonu, Çin’in Ay Keşif Programı’nın ikinci ayağının tamamlanması anlamına da geliyor.

  • Ankara’daki Tren Kazası İle İlgili Telsiz Konuşmaları Ortaya Çıktı

    13 Aralık 2018 tarihinde Ankara-Konya seferini yapan yüksek hızlı tren ile raylarda kontrol için bulunun kılavuz trenin çarpışması sonucu meydana gelen kazada 3’ü makinist 9 kişi yaşamını yitirdi, 92 kişi yaralandı.

    Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kazanın ardından başlattığı soruşturma kapsamında hareket memuru Sinan Y., makasçı Osman Y. ve kontrolör Emin Ercan E. tutuklandı. Kazanın nedenini ortaya çıkarmak için yürütülen soruşturmada TCDD’den istenilen telsiz konuşma kayıtları dosyaya girdi.

    ‘MAKASTA BİR SORUNUMUZ VARDI ONU ÇÖZDÜK’

    Kazada hayatını kaybeden kılavuz trenin makinisti Kadir Ünal ile tutuklanan kontrolör Emin Ercan E. arasındaki konuşma şöyle:

    Makinist Kadir Ünal: Makinist Kadir.

    Kontrol memuru Emin Ercan E: Hayırlı işler Kadir ustam.

    Makinist Kadir Ünal: Hayırlı işler olsun şefim günaydın.

    Kontrol memuru Emin Ercan E: Makasta bir sorunumuz vardı onu çözdük sevkimizi aldık. Allah’ın izniyle şu an Esenkent sinyalimiz açık.

    Makinist Kadir Ünal: Evet şefim.

    Kontrol memuru Emin Ercan E: Eryaman’a kadar gidiyorsunuz, Eryaman’da bu numaradan görüşelim.

    Makinist Kadir Ünal: Tamam şefim, Eryaman’da görüşmek üzere.

    ‘HİPODROMA KADAR GEZİNTİ MODUNDA AĞIR AĞIR GELİN’

    Kazada ağır yaralı olarak kurtulan kılavuz trenin makinisti Kenan Günay, yaşamını yitiren makinist Kadir Ünal ile kontrolör Emin Ercan E. arasında geçen konuşmalar ise şöyle:

    Kontrol memuru Emin Ercan E.: Kumanda merkezi Emin.

    Makinist Kenan Günay: Sayın şefim 89’un 500’ü kılavuz makine. Eryaman’a geldik şefim.

    Kontrol memuru Emin Ercan E.: Kolay gelsin şefim. Şimdilik orada bekleyeceğiz. Büyük ihtimalle. 06.50 treni gittikten sonra gar kabul edecek sizi. Ben hareket ile görüşür size haberveririm. İlk etapta hipodroma kadar gönderirler herhalde.

    Kontrol memuru Emin Ercan E.: Kadir ustam hareket ile görüştüm aynen dediğimiz gibi 6.50 treni çıktıktan sonra kabul edecekler sizi. Manevra yapacaksınız. Hipodroma kadar gezinti modunda ağır ağır gelebilirsiniz.

    Makinist Kadir Ünal: Hipodroma kadar devam ediyoruz şefim. Orada 06.50 treninden sonra hareketle görüşüyoruz.

    Kontrol memuru Emin Ercan E.: Tamam Kadir ustam, hayırlı sabahlar elinize sağlık.

    ‘MAKAS KİLİTLEME YAPMADI İĞNE UCU OTURDU’

    Soruşturma kapsamında tutuklanan makasçı Osman Y. ile hareket memuru Sinan Y., ve 3’üncü kişi arasında geçen konuşmalar ise şöyle:

    Makasçı Osman Y: Sinan; makas kilidi iğneyle uygun noktada; ama kilitleme yapmıyor, itinalı gelsin.

    Hareket memuru Sinan Y: Anlaşılmadı abi.

    Makasçı Osman Y: Makas kilitleme yapmadı da yalnız iğne ucu oturdu.

    Hareket memuru Sinan Y: Tamam ‘itinalı şekilde gel’ diyorum abi.

    Makasçı Osman Y: Evet itinalı şekilde gelsin.

    3’üncü kişi: Duydum Sinan, itinalı bir şekilde gönder.

    Hareket memuru Sinan Y.: Gel 13’e giden kilit makasına itinalı gel.

    3’üncü kişi: Hangi yola dönüyorum?

    Hareket memuru Sinan Y.: 13’e giriyorsun 13, 12 ile 13’ün makasına itinalı girelim.

    ‘MAKASI DEĞİŞTİRİP DEĞİŞTİRMEDİĞİMİ HATIRLAMIYORUM’

    Makasçı Osman Y. ile hareket memuru Sinan Y. arasındaki konuşma şöyle devam etti:

    Makasçı Osman Y.: Sinan; yollarımız ‘Hat-1’den 11’e.

    Hareket memuru Sinan Y.: ‘Hat 1’in 11’e olduğu anlaşıldı.

    Bu konuşmada hızlı trenin 1’inci hatta verildiği anlaşılıyor. Ancak kaza 2’nci hatta meydana geldi. Makasçı Osman Y. savcılıktaki ifadesinde “Hattı değiştirip değiştirmediğimi hatırlamıyorum” demişti. Kaza sonrası TCDD çalışanları arasında geçen konuşmalarda da kazanın 2’nci hatta meydana geldiği anlatılıyor.

    ‘HAT-1’DEN GELMESİ GEREKİRKEN HAT-2’DEN GELİYOR’

    O konuşmalar ise şöyle:

    TCDD çalışanı 5: Durum nedir?

    TCDD çalışanı 2: Kılavuz ile 201 (hızlı tren) karambol (kafa kafaya çarpışma) yapmış. Bu traktör var ya traktör motor durağının orada karambol oldu, daha her şey net belli değil. 201 (hızlı tren) hat 1’den gelmesi gerekirken hat 2’den geliyor.

    TCDD çalışanı 5: Yapma ya.

    TCDD çalışanı 2: Kılavuz ile Ankara’ya dönüşte.

    TCDD çalışanı 5: Peki var mı arkadaşlarda falan bir şey?

    TCDD çalışanı 2: Daha tam net bir şey öğrenemedik.

  • Kayıp Evrim’in babasıyla ilgili flaş gelişme!

    Yenisu köyü yaylasında 10 Temmuz 2018’de minik Evrim’in kaybolmasına ilişkin soruşturmada çelişkili ifadeler veren ve gözaltına alındıktan sonra tutuklanan baba Burhan Atış’ın tutukluluğuna avukatınca yapılan itiraz edildi.

    Başvuruyu değerlendiren Zile Ağır Ceza Mahkemesi, itirazı reddederek Atış’ın tutukluluk halinin devamına karar verdi.

    Evrim’in kaybolduğu ilk günlerde AFAD ve JAK ekiplerinin de katılımıyla drone ve arama köpekleri kullanılarak yapılan arama çalışmalarına İl Jandarma Komutanlığına bağlı komandolar da katılmıştı.

    Çadırda kardeşiyle yalnız bırakılan ve hayvanlara bakmak için uzaklaşan ailesinin döndüğünde bulamadığını belirttiği Evrim’in babası Burhan ve annesi Dilek Atış, kızlarının kaybolmasıyla ilgili çelişkili ifadeleri nedeniyle gözaltına alınmış, çift 23 Temmuz’da tutuklanmıştı.

    Anne Dilek Atış, tutukluluğuna yapılan itiraz üzerine 8 Kasım’da adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Baba Burhan Atış iseTrabzon’daki cezaevine nakledilmişti.

  • Öğrencisi Vahşice Öldürmüştü… Bir Başka Öğrencisinin Yazdıkları Şoke Etti!

    Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamada, “Çankaya Üniversitesinde Ceren Damar isimli öğretim görevlisinin öldürülmesi olayıyla ilgili ‘Bu örnek hareket umarım sınavlarımıza yansır. Herkese iyi çalışmalar’ şeklinde paylaşım yapan ve aynı üniversitede öğrenci olan M.B isimli şahıs hakkında ‘suçu ve suçluyu övme’ suçundan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığımızca re’sen soruşturma başlatılmıştır” denildi.

    SON YOLCULUĞUNA UĞURLANIYOR

    Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesinde dün bir öğrenci tarafından öldürülen Araştırma Görevlisi Ceren Damar için bugün fakülte önünde tören düzenlendi. Hukuk Fakültesi öğrencileri ve akademisyenler ile Damar’ın yakınlarının katıldığı törende duygu dolu anlar yaşandı. Damar’ın ailesi, sevenleri ve arkadaşları gözyaşlarına boğuldu. Fakülte girişinde bulunan taziye masasına karanfiller ve Damar’ın fotoğrafları konuldu. Damar’ın Türk bayrağına sarılı tabutu başında annesi ve babası uzun süre gözyaşı döktü.

    Damar’ın eşi ise, “Kendisiyle üç ay evli kaldım. Bana çok şey kattı. Asla kandan ve kötülükten yana olmayacağız. Yaşanan bu olay tüm Türkiye’ye bir ders olur ve sembol olur” dedi.

  • 6 yaşındaki oğlunu komalık eden baba hakkında karar verildi

    Zanlının güvenlik gerekçesiyle gece yarısı adliyeye sevk edildiği öğrenildi.

    Küçük Mertcan’ın annesi ile eski eşi, hastanede yaşam destek ünitesine bağlı olan Mertcan’dan gelecek iyi haberi bekliyor.

    ANNE: ÇOCUĞUMU ELEKTRİK SÜPÜRGESİNİN DEMİRİYLE DÖVMÜŞ 

    M.Y’nin annesi Gülistan Ö. (29) yaptığı açıklamada, olayı gören diğer oğlunun ağabeyinin babası tarafından dövüldüğünü söylediğini öne sürdü.

    Mehmet Y’den 1,5 yıl önce aşırı şiddet gördüğü için boşandığını ifade eden Gülistan Ö, “Çocuğumu elektrik süpürgesinin demiriyle dövmüş. Çocuğun her yeri mosmor olmuş. Oğlum şu an ölüm döşeğinde. Çocuğa müdahale edeyim derken çocuğun kalbini durdurmuş. Oğlumun durumu hiç iyi değil, durumu çok kritik. Beyni ve damarları hepsi zedelenmiş. Kalp atışları azalmış. Hiç bir şey bırakmamış ondan.” diye konuştu.

    Gülistan Ö, zanlıdan şikayetçi olduğunu belirterek 7 yıl evli kaldığı eski eşinden her gün şiddet gördüğünü ileri sürdü.

  • Can pazarı kamerada! İnleme sesi ile cevap verebildi

    Edinilen bilgiye göre, Malatya-Kayseri karayolu Sarıhacı mevkiinde sabah erken saatlerde yaşanan kazada, Ankara istikametinden Malatya’ya giden Murat Biçer yönetimindeki 34 AE 3136 plakalı bir kargo firmasına ait kamyon, yoldaki buzlanma nedeniyle kayarak karşı şeritte ilerleyen Nuh Enes Rutbil yönetimindeki 44 DJ 644 plakalı bir lojistik firmasına ait tır ile çarpıştı.

    EMNİYET KEMERİ TAKMAYAN SÜRÜCÜ YOLA FIRLADI
    Çarpışmanın ardından emniyet kemeri takılı olan kamyon sürücüsü Murat Biçer araçta sıkışırken, emniyet kemerinin takılı olmadığı tahmin edilen tır sürücüsü Nuh Enes Rutbil ise ön camdan yola fırladı. Yüzüstü buzlu yola kapaklanan ve yüzü gözü kan içinde kalan tır sürücüsü bir süre hareketsiz şekilde yerde yattı.

    Kazanın ardından yol uzun süre trafiğe kapanırken, vatandaşlar ise sürücülere yardım etmek için araçlarından indi. Vatandaşlardan biri 112 sağlık ekiplerini ararken diğerleri de yaralılarla konuşarak yardım etmeye çalıştı.

    İNLEME SESİ İLE CEVAP VEREBİLDİ
    Kamyonda sıkışan sürücü Murat Biçer’in yanına giden vatandaşlar, sürücüyü konuşturarak uyumasını engellemeye çalıştı. Vatandaşlar, “Kaptan. Dayı aman uyumayasın. Uyuma dayı, kendini ayakta tut. Yardım geliyor. Sakın uyuma. Dayı konuşmaya çalış, ismin ne dayı” diyerek, sürücüyü kendinde tutmaya çalıştı.

    Hareketsiz bir şekilde duran sürücü Biçer ise sorulara ve konuşmalara inleme sesi ile cevap verebildi.

    KANLAR İÇERİSİNDEKİ SÜRÜCÜ AYAĞA KALKMAYA ÇALIŞTI: Daha sonra yerde yatan tır sürücüsünün yanına giden vatandaşlar, hareket etmemesi konusunda telkinlerde bulundu. Vatandaşlar, ayağa kalkmaya çalışan kanlar içerisindeki sürücüyü, “”Abi yerde kal. Abi kımıldama” diyerek ikna edebildi. Vatandaşlar, sürücünün üşümemesi için ise kolunun altına plastik tampon parçası, kafasının altına ise kulakları soğuktan korumakta kullanan bant koydu.

    EKİPLERİN ÇALIŞMASI İLE KURTULDULAR: Yaralıların uyumaması için de uğraşan vatandaşların ihbarı ile olay yerine gelen ambulanslarla iki yaralı da Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. Yaralı sürücülerinin hayati tehlikelerinin olmadığı öğrenilirken, kaza karışan iki araç yapılan incelemelerin ardından bölgeden kaldırıldı.
    Kazayla ilgili inceleme başlatıldı.

  • ABD’li heyet Ankara Adliyesi’nde

    ABD’li yetkililerden oluşan bir heyet, Fetullahçı Terör Örgütüyle (FETÖ) ilgili Türkiye’nin ABD’ye sunduğu yeni deliller konusundaki gelişmeleri değerlendirmek ve bilgi almak üzere Ankara’ya geldi. ABD’li heyet bugün ilk olarak temaslarına Ankara Adliyesinde başladı. Heyet, Ankara Adliyesinde bir gün önce hazırlanan ve boyanan duruşma salonunda görülen FETÖ davasını izledi. ABD’li heyetin izlediği duruşma ile ilgili olarak basın mensupları henüz bilgilendirilmedi.

    Duruşmanın şu dakikalarda devam ettiği bildirildi. Heyet, yarın da Ankara Emniyetine giderek devam eden soruşturma ve uygulanan usuller hakkında bilgi alacağı bildirildi.

    Ayrıntılar geliyor…

  • Fotoğraf çektirmek isterken canından oldu

    1’inci Hudut Alay Komutanlığı Gülbaba (Martavan) Piyade Hudut Taburu Darmık Hudut Karakolu’nda görev yapan Can Yılmaz, Darmık Hudut Karakolu’nda, iddiaya göre, hatıra fotoğrafı çektirmek isterken, silahının ateş alması sonucu hayatını kaybetti. Terhisine 3 gün kalan Ylmaz’ın cenazesi ailesinin yaşadığı İstanbul’a gönderildi.

  • ‘Gaz sıkışması’ diye hastaneye götürmedi, hayatını kaybetti

    Olay, geçen yıl 27 Kasım’da meydana geldi. İstanbul’da eşinden boşandıktan sonra oğlu Ali Ateş (9) ile birlikte Mersin’in merkez Mezitli ilçesinde yaşayan anne ve babasının yanına yerleşen Ayşegül Kara, göğsünde ve kolunda şiddetli ağrı hissetti. Ailesi, saat 19.30 sıralarında 112 Çağrı Merkezi’ni arayarak ambulans talep etti. Adrese gelen ambulanstaki 2 kadın sağlık görevlisi, iddiaya göre Ayşegül Kara’nın ‘gaz sıkışması’ yaşadığını söyleyip, ilaç yazarak hastaneye götürülmesine gerek olmadığını belirtti. Ayşegül Kara, ambulans ayrıldıktan sonra saat 20.00 sıralarında yeniden fenalaştı. Yakınları tarafından taksiyle özel bir hastaneye götürülmek istenen Ayşegül Kara, yolda yaşamını yitirdi. Geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdiği belirlenen Ayşegül Kara’nın cenazesi, işlemlerin ardından Tece Mezarlığı’nda toprağa verildi.

    ‘DÜNYA İYİSİ BİR MELEKTİ’

    Anne Kadriye Kara, yaşadığı acı olayı kızının fotoğraflarına sarılarak gözyaşları içinde anlattı. Kızının dünya iyisi bir insan olduğunu söyleyen acılı anne, “Dünya iyisi bir melekti. Anne-babası için, çocuğu için ölürdü. ‘Babama bakıyorsun, yükünü hafifletmek istiyorum anneciğim’ derdi. Büyük bir yükü üstümden aldı. Doktorlara, hastanelere babasını götürüyordu. Alışverişimi her şeyimi çocuğum yapıyordu. Beraber yiyip, beraber içiyorduk. Ben onlara anne oldum, o da bize bir anne oldu. Küçük çocuğu var. Ben çocuğuna bakıyordum, kendisi de emlak işleri yapıyordu. Allah herkese böyle bir evlat nasip etsin. Ben razıyım, Allah da razı olsun. Benim çocuğum aniden öldü. Bir şeyi yoktu. Şeker hastasıydı. Kontrollerine gidiyordu. Ambulans gelince baktılar, yürüyerek götürdüler. İçeriye aldılar, 5 dakika sürmedi. ‘Teyze her şey normal. Gaz sıkışması bu. Biz götürmeyeceğiz’ dedi. Tekrar ısrar ettik, ‘Götürün’ dedik. ‘Bir şey yok. Şeker, tansiyon normal’ dediler” diye konuştu.

    Baba Tayfur Kara (70) ise görevlilerden şikayetçi olduklarını dile getirerek, “İki kadın sağlık görevlisi bizim söylediklerimize dikkat etmediler. ‘Hiçbir şey yok. Gayet sağlıklı. Yarın veya diğer gün tamamen iyileşecek’ dediler. Ama kızımızı kaybettik” dedi.

    Öte yandan Ayşegül Kara’yı hastaneye götürmeyi reddettikleri ileri sürülen kadın sağlık görevlileri hakkında İl Sağlık Müdürlüğü’nce soruşturma başlatıldı.

  • Kadınlar mağazada tekme tokat kavga etti

    Olay, Bahçelievler’de geçtiğimiz günlerde meydana geldi. İddiaya göre C.Ş isimli bir kız sosyal medya üzerinden başka bir kız ile kavga etti. C.Ş geçtiğimiz gün kavga ettiği kız ile bir iş yerinde karşılaştı. Kızlar burada da tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesi üzerine C.Ş olay yerine arkadaşlarını çağırdı. C.Ş.’nin arkadaşlarının gelmesi ile tartışma daha da büyüyerek kavgaya dönüştü. Tekme ve yumrukların havada uçuştuğu kavgada bir kişi çenesinden yaralandı.
    Kavga çevrede bulunan diğer vatandaşların araya girmesiyle güçlükle son buldu. Kavgayı gören vatandaşlar durumu hemen polis ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen polis ekipleri ise kavgaya karışan kızları gözaltına alarak karakola götürdü. Olaya karışanlardan C.Ş isimli kızın birçok suçtan sabıkası olduğu öğrenildi.