Blog

  • Eczanelerde de poşetler parayla satılmaya başlandı

    Kayseri 12. Bölge Eczacı Odası Başkanı Oğuzhan Ulutaş, “31 Aralık itibariyle üyelerimize bilgilendirmeyi gerçekleştirdik. Türk Eczacılar Birliği de bununla alakalı duyuru yayınladı. Biz de meslektaşlarımıza duyuru atarak yazar kasalarında gerekli düzenlemelerin yapılması gerektiğini ve kanunda öngörüldüğü şekilde uygulamanın 1 Ocak itibariyle başlayacağını ifade ettik. Onlar da kendi yazar kasalarındaki düzenlemeleri gerçekleştirip bugünden itibaren kanun ve yönetmeliğin öngördüğü şekilde uygulamaya başladılar” dedi.

    Niğde’de 105 eczanede poşetler parayla satılmaya başlandı 
    Niğde Eczacı Odası Başkanı Nihat Öztürk ise Niğde genelinde bulunan 105 eczanenin tamamında poşetin parayla satıldığını açıkladı. Öztürk, yeni yılla başlayan paralı poşet sisteminde eczacılık sektörünün de olduğunu hatırlatarak, ‘‘Çevre Kanunundaki değişikle 01 Ocak 2019 itibariyle plastik poşetlerle ilgili kanun çıktı. Bizde eczacılar olarak 0.25 kuruş olarak satış yapıyoruz. Eczanelerde mutlaka adet başında yapılan alışverişin üzerine 0,25 kuruş eklenecektir’’ dedi. Başkan Öztürk, Eczacı odası olarak vatandaşların ücretsiz yararlanabileceği kağıt torba çalışmasını da yaptıklarını ve önümüzdeki günlerde vatandaşa ücret almadan ilacını içerisine koyup vereceklerini söyledi.

    İlaçları poşete değil ceplerine koydular 
    Tüm Türkiye’de 1 Ocak 2019 tarihinden itibaren marketlerin yanı sıra eczanelerde de poşetler 25 kuruştan satılmaya başlanmasının ardından Nevşehir’de vatandaşlar ilaçları ceplerine koydu. Nevşehir’de eczanelerden ilaç almak isteyen vatandaşların poşetlerin 25 kuruştan satılmaya başlamasının duymasının ardından ilaçları poşetlere değil de ceplerine koyarak gitmeleri dikkatlerden kaçmadı. Eczaneden ilaç almak için gelen İbrahim Çakır isimli vatandaş, “Poşetlerin ücretli olmaması lazım. Eğer poşetler doğaya zarar veriyorsa her poşet getirene 5 kuruş para verseler daha çok poşet toplanır diye düşünüyorum” dedi.

    “Poşeti değil ilacı anlatmak istiyoruz” 
    Yeni yılla birlikte eczanelerde de parayla poşet satılması hakkında konuşan eczacı Halil Durukafa, insanlara poşet uygulaması ve fiyatı yerine ilacın nasıl kullanıldığını anlatmak istediklerini söyledi.
    Eczacı Durukafa, “Ne yazık ki uygulama bize de yansıdı, biraz karmaşa oldu. Eczacı ve vatandaşlar arıyor bizler de yaşanan durumu anlatmaya çalışıyoruz. Eczanelerde poşetleri 25 kuruş karşılığında vereceğiz. Mart ayı sonuna kadar beyanla fatura keseceğiz. Kestiğimiz fişin ise 15 kuruşunu tekrar devlete vergi olarak vereceğiz” dedi.
    Yapılan uygulama ile karmaşa olduğunu ve iş yükünün arttırıldığını ifade eden Eczacı Durukafa, şöyle konuştu:
    “Biz ilaçları ve ilaçların yan etkilerini anlatacağımız yerde poşet ücretini anlatmaya başladık. Yapılan uygulamadan vatandaşta memnun değil bazen kavgaya varan sözlü atışmalara maruz kalabiliyoruz. Bio poşet dediğimiz doğada eriyebilen poşetler kullanılıyor aslında Eczacılar odasına da ilettik. Bizim Eczanelerde halka verdiğimiz poşetler bio poşetler, çevre sağlığı varsa Eczacı orada olmalı. Bio poşetlere parantez açıp doğada sorun çözülsün.”

  • 2018 enflasyon rakamları açıklandı

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2018 aralık ayı ve yılın tamamına ilişkin enflasyon rakamlarını açıkladı.

    Enflasyon TÜFE’de aralık ayında yüzde 0,40 düşerken, yurtiçi ÜFE yüzde 2,22 geriledi.

    2018’in tamamında TÜFE yüzde 20,30 olarak gerçekleşti.

    Aylık en yüksek artış yüzde 1,08 ile gıda ve alkolsüz içecekler grubunda oldu

    TÜFE’de ana harcama grupları itibariyle aralık ayında endekste yer alan gruplardan, çeşitli mal ve hizmetlerde yüzde 0,78, sağlıkta yüzde 0,62, lokanta ve otellerde yüzde 0,31 ve alkollü içecekler ve tütünde yüzde 0,16 artış gerçekleşti.

    Aylık en fazla düşüş gösteren grup yüzde 4,08 ile giyim ve ayakkabı oldu.

    Ulaştırmada yüzde 2,56, eğlence ve kültürde yüzde 0,25, haberleşmede yüzde 0,11 ve konutta yüzde 0,06 düşüş gerçekleşti.

  • Marketten Satın Alınan Poşet İade Edilebilir Mi?

    Yazar Deniz Zeyrek, “Naylon Poşet meselesi” başlığıyla yayımlanan yazısında “Sözcüğün kökeni hangisi olursa olsun. Naylon poşet, an itibari ile gezegenimizin başına geçirilmiş vaziyette. O nedenle Avrupa başta olmak üzere modern dünyada uygulanan naylon kullanımını azaltma kararı, ülkemiz için de hayatidir, doğrudur, çevrecidir” dedi.

    “Ancak, okuyuculardan gelen ya da sosyal medyaya yansıyan bir kaç örnekle, uygulamadaki eksik ve yanlışlar olduğu anlaşılıyor” ifadesini kullanan Zeyrek, devamında bazı örnekler verdi:

    – Kasada çevreci ve sonraki alışverişlerde kullanılmak üzere kalıcı bir alternatif bulacağımı düşündüm. Böyle bir imkan sunulmadı ve aldıklarımı elimde taşıyamayacağım için poşetleri satın almak zorunda kaldım. Alışverişin 2018’den tek farkı, (ürünlere gelen zamları saymazsak) poşet için fazladan ödediğim 2 TL oldu. Verilen poşetlerin üzerinde marketin ismi ve amblemi var. Oysa para ile satın alındığı için poşetler markasız olmalı. Marka varsa, reklam sayılıp ücreti market tarafından karşılanmalı.

    — Bir tüketici poşeti satın alıp, ürünleri eve bıraktıktan sonra (memnun kalmadım) gerekçesi ile markete iade etmek istemiş. Tüketici yasasında karşılığı olmadığı için konu market çalışanları için zor bir denkleme dönüşmüş.

    ​– Tekstil ürünleri satılan mağazalarda çorap alan müşteri de pahalı bir elbise alan müşteri de aynı ücreti ödüyor. Kasa önlerinde en çok bunun polemiği oluyor. Genelde ödemeyi yapan erkekler poşet almıyor. Kadınlar bir süre sonra (eşim poşet almayı unutmuş) diye kasaya geri dönüyor.”

    — Tek bir büyük poşete sığdırabilecek ürünler için iki ya da üç küçük poşet gerekebiliyor. Ücrette standart var ama boyutta standart yok.” (Poşet üreticisinden) “Daha ilk günden kullanım yüzde 70 düşmüş. Bu durum, sektör firmalarını zor durumda bırakabilir. Sektördeki istihdamı olumsuz etkileyebilir.

  • Babası AK Parti’den aday olunca İYİ Parti’den ayrıldı

    1994-2009 yılları arasında üç dönem Keçiören Belediye Başkanlığı görevini üstlenen Altınok, 30 Mart 2014’te BBP’den Keçiören Belediye Başkanlığı’na aday olmuş ve yüzde 30 oy almıştı. Daha sonra kaset kumpasıyla siyasetten ayrılmak zorunda kalan Altınok, önceki gün Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın tanıtımıyla AK Parti’nin Ankara Keçiören belediye başkan adayı olarak siyasete geri döndü.

    Altınok’un kızı Ayça Altınok da siyasete İYİ Parti ile atılmıştı. Akşener, 19 Haziran 2018’deki Düzce mitinginde Altınok’u “Efsane belediye başkanının kızı” sözleriyle tanıtmış ve İYİ Parti rozetini takmıştı. Ancak babasının AK Parti’den adaylığının kesinleşmesinin ardından Ayça Altınok’un İYİ Parti’den ve Genel İdare Kurulu (GİK) üyeliğinden istifa ettiği ortaya çıktı. Akşener ile babasının uzun yıllara dayanan bir dostluğu olduğunu söyleyen Altınok, istifa sürecini şöyle anlattı:

    HER ZAMAN MERAL ABLAM

    “Babamın adaylığının kesinleşmesinin ardından sürece zarar vermemek, ikilik ve ayrılık görüntüsü vermemek adına bu kararı aldım. Kasım sonunda ise istifa dilekçemi verdim. Meral Hanım ile yüz yüze görüştük, sarıldık. Meral Hanım’ı çok seviyorum. Her zaman Meral ablam olacak. Sadece partiden ayrıldım. Kendisi ise bana ‘Kızım senlik bir şey yok. Kararına saygı duyuyorum. Kapım sana her zaman açık’ dedi ve vedalaştık.”

  • Yedikule’de bir bina çöktü: 1 kişi enkaz altından çıkarıldı

    Yedikule’de bir bina çöktü, olay yerine itfaiye ve sağlık ekipleri sevk edildi. Çöken binanın altında kalan bir kişiyi kurtarmak için çalışmalar sürüyor.

    Nihat Uludağ’ın aktardığı bilgilere göre, çökme sırasında iki kişi yaralandı. Enkaz altında kalan 1 kişi de yaklaşık bir saat süren çalışmaların ardından yaralı olarak göçük altında çıkarıldı.

    Yaralılar hastaneye sevk edildi.

    Fatih Belediye Başkanı Hasan Suver, yaralananların binadaki kasayı dışarı çıkarmak isteyen esnaf ile arkadaşı olduğunu ifade etti.

  • YSK Yerel Seçime Katılacak Partileri Açıkladı!

    Yüksek Seçim Kurulu (YSK), 31 Mart yerel seçimlerine katılabilecek partileri açıkladı.

    Buna göre seçimde yer alacak partiler şöyle:

    AK Parti
    Bağımsız Türkiye Partisi
    BBP
    CHP
    Demokrat Parti
    DSP
    HDP
    Hür Dava Partisi
    İYİ Parti
    MHP
    Saadet Partisi
    Türkiye Komünist Partisi
    Vatan Partisi

  • Hamsiburger, Balık Adana derken şimdi de Balık Döner yaptı

    ANKARA’da oturan, aslen Bitlisli olan Mehmet Gezen, restoranında hazırladığı büyük tam balıktan hazırladığı ‘balık döner’in satışına başladı. Daha önce de kalamar döner, 1 metrelik balık Adana, hamsiburger, balık mantı gibi yemeklerin üzerinde çalıştığını belirten Gezen, kalabalık bir ailede büyüdüğünü ve çocukluğunda geniş sofralarda yemek yediklerini bu nedenle yemeğe olan ilgisinin o yıllarda başladığını dile getirdi.

    Mehmet Gezen, daha önce ailesinin lokantasında çalışırken tavuk ve et döner üzerine edindiği bilgileri balıkla sentezledikten sonra ortaya balık dönerin çıktığını kaydetti.

    Gezen, “Annem tandırda ekmek yaparken yanına gider onu izlerdim. Sobanın üstünde pilav yaparken, gider tencereyi ben karıştırırdım. Oldum olası böyle gözlem içindeydim. O zamanlar meğerse içimde bir aşçı yatıyormuş, haberim yokmuş. Bunun farkına vardığımız an, mesleğe girdik zaten. Ondan sonra mesleğimi sevdikçe geliştirdim. İşin rengi değişmeye başladı” diye konuştu.

    Balık döneri müşterilerin çok beğendiğini söyleyen Gezen, balık döneri ilk olarak 30 kişilik bir gruba yaptıklarını ve çok beğendiklerini dile getirdi.

    Müşterilerin balığın et ve tavuktan daha sağlık olduğunu dile getiren Gezen, şu ifadeleri kullandı:
    “Balık döner de tıpkı et ve tavuk döner gibi tıraşladıkça ve döndükçe içi pişen bir yemek. Daha önce balık ve kalamar döner yaptığımda sosyal medyada fotoğraflarını paylaşmıştım. Fotoğrafları gören insanlar, ilk etapta olumsuz yorumlar yaptı.

    Çünkü insanlara garip geliyor, bu tür deniz mahsullerinden döner yapılması. Fakat buraya gelip tadınca, ne kadar lezzetli olduğunu görüyorlar. Ben kılçıkların olduğu bölgeleri bildiğim için dönerimizi keserken ona göre dikkat edip kesiyorum. Böylelikle dönerimiz içinde hiç kılçık çıkmıyor.”

  • Okul Kantinlerinde Yeni Dönem! ‘Okul Gıdası’ Logoları Zorunlu Olacak

    Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Okul kantinlerindeki gıdalara bugünden itibaren ‘Okul Gıdası’ logosu konulacak. Gelecek öğretim yılından itibaren logosuz ürün satılmayacak” açıklamasında bulundu.

    Gıdalarda trafik ışıkları uygulamasına geçileceğini belirten Bakan Pakdemirli, “Enerji yoğunluğu yüksek ürünlerin daha az tüketilmesi için üzerinde kırmızı renk olacak” dedi.

  • Karpal Tünel Sendromu’ndan Nasıl Korunulur?

    Her yaş grubunda görülebilen ancak en çok orta yaş grubundaki kadınlarda ortaya çıkan “Karpal Tünel Sendromu”, öncelikle sık kullanılan el bileğini etkiliyor ve hastaların yüzde 50’sinde, her iki el bileğinde de oluşabiliyor. Hastalığın ilerlediği ve tedavinin geciktiği durumlarda, parmaklarda güç kaybı yaşanabiliyor. El bilek sinirlerini olumsuz etkileyebilecek hareketlerden kaçınmak ve düzenli egzersiz yapmak, hastalıktan korunmada önemli rol oynuyor. Nöroloji Bölümü’nden Uz. Dr. Yılmaz Niyazi Yazman, “Karpal Tünel Sendromu” oluşumuna karşı önerilerde bulundu.

    Her iki elde de görülebilir

    Karpal tünel sendromu, elin önemli sinirlerinden biri olan “median” sinirinin el bileğinde sıkışması sonucu ortaya çıkar. En sık belirtileri; baş parmak, işaret parmağı ve orta parmaklarda genellikle geceleri aralıklarla ortaya çıkan uyuşma, karıncalanma, yanma gibi şikayetlerdir. Hasta bu nedenle uykudan uyanır ve ellerini sallayarak rahatlatmaya çalışır. Hastalığın ilerlediği durumlarda, zamanla ellerde ve parmaklarda güçsüzlük meydana gelir ve şikayetler diğer elde de başlayabilir. Bunun yanında karıncalanma ve uyuşma artar, devamlılaşır ve başparmakta kuvvetsizlik başlar. Çok ileri evrelerde ise başparmak tarafındaki kasta erime görülebilir.

    Gebelikte başlayıp, doğumla bitebilir

    Karpal tünel sendromu; gebelik döneminde başlayıp, yalnızca bu süreçte devam eden ve doğum sonrasında kendiliğinden düzelebilen bir seyir de gösterebilir. Hastalık erken dönemde anne adayında, sabahları orta parmakta uyuşma ve karıncalanma ile belirti verir. Bu durum, parmakların hareket ettirilmesi ile ortadan kalkar. Karpal tünel sendromu olan ve şikayetleri olan gebelerde egzersiz ve yaşam şekli değişiklikleri önemlidir. El ve el bileğini zorlayıcı hareketler yapmamak, el bileğini dinlendirmek için istirahat, ateli kullanmak, tuz ve su alımı ile kilo dengesini kontrolde tutmak, el bileği egzersizleri yapmak, hastalığın olumsuz etiklerini azaltacaktır.

    Belirtileri boyun fıtığı ile karıştırılabilir

    El-bilek hastalığı, diğer sinirleri etkileyen hastalıklar ile karışabilir. Özellikle boyun fıtıkları belirtileri buna dahildir. Ayrıca sinir sistemini etkileyen şeker hastalığı, tiroit hastalığı, romatoid artrit, kronik böbrek yetmezliği gibi diğer metabolik hastalıkları olanlarda karpal tünel sendromu daha çok gelişebilir. Karpal tünel sendromunun teşhisi EMG ile konulmaktadır. EMG ile hastalığın seviyesi hakkında da fikir edinilir. Karpal tünel sendromu çok hafif düzeyde ise el bileği atelleri kullanılabilir. Bunun yanında el bileğini zorlayıcı aktivitelerden kaçınmak da hastalığın ilerlemesini önleyebilir. Tedavide el bileğinden uygulanan tetik nokta enjeksiyonu da hafif düzeydeki hastalarda yararlı sonuçlar vermektedir.

    Elleri zorlayıcı hareketlere dikkat!

    El bileğinin tekrarlayıcı ve zorlayıcı hareketleri, karpal tünel sendromu oluşumu için önemli bir risktir. Bu nedenle bazı meslek gruplarında bu hastalığın görülme sıklığı daha fazladır. El bileğinin sürekli kullanıldığı bazı meslek grupları olan marangozlar, bahçe işleri ile uğraşanlar ve çiftçiler, hayvancılık ile uğraşan kişiler, ev kadınları ve el işi yapanlar, fabrika işçileri ile uzun süre bilgisayar başında çalışanlarda, sinir harabiyeti ortaya çıkmaktadır.

    El bileğini doğru kullanmak için…

    1. Bilgisayar kullanımında uygun mouse tercih edin.

    2. Bileğe yük bindirecek şekilde masaya dayanarak çalışmayın.

    3. Ağır yük kaldırmayın.

    4. El işi yaparken dikkat edin ve elde çamaşır sıkma gibi işlemlerden kaçının ya da bileğinizi zorlamamaya özen gösterin.

    5. El bileğini kuvvetlendirici özelliği olan ve gün içinde 10’ar kez tekrarlamanız gereken şu egzersizleri yapın:

     

    • Bileklerinizi düz tutup, parmaklarınızı kendinize çekin ve bu şekilde 5 saniye (5’e kadar sayın) tutup parmaklarınızı eski haline getirin.
    • Parmaklarınızı sıkıp elinizi yumruk yapın, sonra yumruğunuzu aşağı doğru bükün. Bu hareketi yaparken de 5’e kadar sayın ve daha sonra bileklerinizi düz tutun ve parmaklarınızı gevşetin.

     

  • Satırlı-bıçaklı komşu dehşeti! O anlar kamerada

    Kayseri’nin Kocasinan İlçesine bağlı Erkilet Osmangazi Mahallesi, 4357. Sokak Selçuklu Apartmanında meydana gelen olayda, iddiaya göre eşi uzun yol şoförü olan C. K. komşuları ile hakkında konuşulduğu gerekçesi ile tartıştı.

    Tartışmadan sonra bina sakinleri C. K.’nin binadan çıkarılması için imza topladı. Kendisinin binadan çıkartılmak istendiği duyan C., bazı komşuları sözlü olarak tartıştı. Yaşanan olay karakolda son buldu. Komşuların davalık olduğu olayda savcılık takipsizlik kararı verdi.

    Aralık ayının başında yaşanan olayda ise C. K., komşusunu kızını iddiaya göre darp etti. Çocukları darp edilen aile can güvenliklerini sağlamak için binanın ve evin girişine güvenlik kamerası taktırdı.

    28 Aralık’ta Rumen uyruklu kadın, bir üst kattaki ailenin yaşadığı evine çelik kapısına bıçak ve satırla saldırdı. Bu anlar ise güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi.

    Hakaret ederek elinde satır ile defalarca kapıya vuran C. K., binaya gelen polis ekipleri tarafından karakola götürüldü. Yaklaşık 2 yıldır binadan oturan Rumen uyruklu kadının sözlü ve fiziki saldırısına maruz kaldıklarını ifade eden 3 çocuk annesi Fatma P., Çocuklarımın ve eşimin can güvenliği nedeniyle güvenlik kamerası taktırdım ve bilgisayar başından hiç ayrılmıyorum. Okula giden oğlum, işe giden kızım var. Onlara zarar verecek diye çok korkuyorum. Defalarca bina olarak şahsi olarak şikayet etmeme rağmen takipsizlik kararı çıktı. Geçtiğimiz gün bıçakla kızımın elini yaraladı. Yetkililer bize yardım etsin. Bir şeyler yapılması için o kadın veya bizim mi ölmemiz gerekiyor dedi.