Blog

  • İşe başladığı gün düşerek hayatını kaybetti

    İşe başladığı gün düşerek hayatını kaybetti

    İddiaya göre, Bahçelievler’de bulunan inşaatta dün gece bekçisi olarak işe başlayan Halil E. henüz bilinmeyen bir nedenle inşaatın 4 metre yüksekliğinde ki temeline düşerek hayatını kaybetti. Sabah işe gelen inşaat işçileri temelde talihsiz adamın cansız bedeniyle karşılaştı. Çevrede bulunan vatandaş durumu hemen polis ve itfaiye ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen polis ekipleri çevrede güvenlik önlemi alırken inşaat içerisinde ve çevresinde incelemelerde bulundu. Talihsiz adamın cenazesi bulunduğu yerden itfaiye ekipleri tarafından çıkarıldı.

    Babasının cenazesini yoldan geçerken gördü
    Halil E. inşaatta işe başladığını ailesine söylemediği ve ailesinin kendisinden haber alamayınca sokak sokak arandığı ortaya çıktı. Olayın yaşandığı sokaktaki kalabalığı gören ve merak eden oğlu olay yerine geldiğinde hayatını kaybeden kişinin babası olduğunu öğrenince büyük üzüntü yaşadı.
    Halil E.’nin cenazesi olay yerinde yapılan ilk incelemenin ardından otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumuna kaldırıldı.

  • Kars’ta okullar bölgesinde polis denetimleri devam ediyor

    Kars’ta okullar bölgesinde polis denetimleri devam ediyor

    Ekipler, öğrencilerin huzurlu bir ortamda eğitim alabilmesi için okullar bölgesinde 926 kişiye GBT sorgulaması yaptı. Yine okullar bölgesinde bulunan 7 İnternet kafe, 3 Playstation salonu, 29 Park ve bahçe, 4 İddia Bayii, 58 Kafe-Kıraathane, 29 Tekel bayii ve büfe de denetim yaptı.
    Kars İl Emniyet Müdürlüğü’nce kent genelinde eğitim-öğretim döneminin güvenli ve huzurlu bir şekilde devam etmesi için denetimlerin artarak devam edeceği bildirildi.

  • “Çocuklarımla yeni bir hayat kurmak istiyorum”

    “Çocuklarımla yeni bir hayat kurmak istiyorum”

    Önceki gün sosyal medyada büyük tepki çeken olayda, Burdur’da bulunan resmi nikahlı eşi Fatma A.’yı görüntülü arayarak tehditler savuran Ş.A. (32), 3 yaşındaki oğlunun boğazına ekmek bıçağı dayadı. Kan donduran görüntüleri telefondan izleyen anne dehşeti yaşarken, görüntüler sosyal medyada da infial uyandırdı. Çok sayıda paylaşımla olayı emniyet birimlerine duyurmaya çalışan kullanıcılar, cani babayla ilgili öfke mesajları paylaştı. Görüntülerin hızla yayılması sonrası Ş.A. isimli şahsın İzmir’de ikamet ettiği ortaya çıktı. Karabağlar İlçe Emniyet Müdürlüğü Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Büro Amirliği ekipleri, cani babayı kısa sürede yakalayarak gözaltına aldı. Emniyetteki işlemlerin ardından adliyeye sevk edilen baba Ş.A., silahla tehdit suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.

    “Şiddet görüyordum, köşe bucak kaçıyordum”
    Çocuklarını görmek ve teslim alma işlemleri için Burdur’dan İzmir’e gelen anne Fatma A., Karşıyaka Çocuk Evleri Sitesi Müdürlüğü yetkilileri ile görüştü. Boşanma aşamasındaki kocası Ş.A.’dan sürekli şiddet gördüğünü söyleyen talihsiz anne, “Olaydan önce ben defalarca eşimden şikayetçi oldum. Şiddet görüyorum kendisinden ve uzaklaştırma kararı aldırdım. Aylarca tek başıma mücadele ediyordum. Köşe bucak kaçıyordum kendisinden. Çocukların ondan alınması için şikayetçi olmuştum. Çocukların tehlikede olduğunu bildiriyordum fakat bir şey yapılmıyordu. En son olay günü video basına verildikten sonra kendisinden çocuklar alındı” dedi.

    “Çocuklarımla yeni bir hayat kurmak istiyorum”
    Fatma Alpaslan, çocuklarını geri aldıktan sonra onlarla yeni bir hayat kurmak istediğini söyleyerek, “7 yaşındaki oğlum burada, 3 yaşındaki oğlum diğer kurumda. Çocukların benim yanımda olması gerekiyor. 7 yaşındaki oğlum eve gitmek istediğini söylüyor. Yani çocuklarımla yeni bir hayat kurmak istiyorum. Onlara güzel bir hayat yaşatmak istiyorum. Bunun için de devletin yardımına ihtiyacım var. Çocuklarımı almak istiyorum” açıklamasında bulundu.

  • Ankara’da 50 milyon liralık ‘hindi çiftliği’ vurgunu

    Ankara’da 50 milyon liralık ‘hindi çiftliği’ vurgunu

    Kamuoyunda ‘Çiftlik Bank’ dolandırıcılığı olarak bilinen olayın bir benzeri Ankara’da yaşandı. Edinilen bilgiye göre, bir kamu kurumunda memur olan Doğancan D., çalışma arkadaşlarına Diyarbakır’da hindi çiftliği kurduğunu ve söz konusu işten yüksek gelirler elde edeceğini söyledi. Çalışma arkadaşları, yüksek gelir elde etme umuduyla birikimlerini ve çektikleri kredileri Doğancan D.’ye verdi. Doğancan D.’nin işe gelmemesi ve telefonlara cevap vermemesi üzerine durumdan şüphelenen iş arkadaşları, yüksek miktarlarda para verdikleri Doğancan D.’ye ulaşamadıklarını ifade ederek Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Doğancan D. hakkında ‘nitelikli dolandırıcılık’ suçundan başlatılan soruşturma çerçevesinde güvenlik ekipleri, şüphelinin evinde yaptığı aramada dijital materyallere el koydu. Yürütülen soruşturmada, Doğancan D.’nin çalışma arkadaşı olan yaklaşık 40 kişiyi 50 milyon lira dolandırdığı ortaya çıktı.

    Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.

  • TEM’de iki yolcu otobüsü ve tır kazaya karıştı: 14 yaralı

    TEM’de iki yolcu otobüsü ve tır kazaya karıştı: 14 yaralı

    TEM Otoyolu’nun İstanbul istikameti Korutepe Tüneli’nde, tır ve iki şehirlerarası yolcu otobüsünün karıştığı zincirleme kaza meydana geldi. Kazada otobüslerde bulunan 14 kişi yaralandı. 112 Acil Çağrı Merkezine yapılan ihbar üzerine kaza yerine çok sayıda sağlık ve jandarma ekibi sevk edildi. Yaralılar, sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırıldı.
    Kaza sebebiyle otoyolun İstanbul istikametinde uzun araç kuyrukları oluştu.

    Kaza ile ilgili inceleme başlatıldı.

  • Kaldırımda araç kullanan sürücü yakalandı

    Kaldırımda araç kullanan sürücü yakalandı

    İstanbul Beylikdüzü ilçesi Kavaklı Mahallesi’nde, 19 Kasım günü bir şahıs aracını kaldırım üzerinde kullanarak trafik güvenliğini tehlikeye düşürdü. Görüntülerin sosyal medyada paylaşılması üzerine harekete geçen polis ekipleri plaka bilgisinden şahsın kimlik bilgilerini tespit etti. M.B. isimli şahıs yakalanarak gözaltına alındı. M.B. isimli şahıs yakalanmıştır. Şahsa 690 TL idari para cezası uygulanmıştır.

    Çalışmaların devamında yine Beylikdüzü Adnan Kahveci Mahallesinde bulunan bir cadde üzerinde patenli bir şahsın bir araca tutunarak ilerlediği ve trafik güvenliğini tehlikeye düşürdüğü belirlendi. H.Ç. isimli araç sürücüsü yakalandı. Şahsa 690 TL idari para cezası kesildi.

  • Arı kovanlarının altında kaçak göçmen taşıdı

    Arı kovanlarının altında kaçak göçmen taşıdı

    Edinilen bilgiye göre, Ağrı Doğubeyazıt’tan Sakarya’ya doğru gitmek olan bir panelvan araç, Amasya’nın Merzifon ilçesinde polis noktasında durduruldu. Aracın arka kısımda şüphelendikleri boş arı kovanlarının üstündeki örtüyü açan ekipler, gizli bölmenin içinde Afganistan uyruklu 4 kaçak göçmenle karşılaştı. Saklandıkları yerden çıkartılan kaçak göçmenler, Merzifon İlçe Emniyet Müdürlüğüne götürüldü. Amasya Emniyet Müdürlüğü Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Şubesi ekipleri bu kişilerle ilgili işlem başlattı.

    Gözaltına alınan Ardahan nüfusuna kayıtlı araç sürücüsü Telat Yılmaz ve yanındaki Gökhan Orak emniyetteki işlemlerin ardından çıkarıldığı mahkemede tutuklanarak cezaevine gönderildi. 4 kaçak göçmenin gerekli adli ve idari işlemlerin ardından Düzensiz Göçmen Ön Kabul ve Sevk Merkezi’ne (GÖKSEM) teslim edileceği bildirildi.

    Göçmenlerin yakalandığı görüntüleri paylaşan Amasya Valisi Önder Bakan, “Arı kovanının içinde de olsa ‘düzensiz göç ile mücadele’ye devam edeceğiz. Merzifon bölge trafik ekibini tebrik ediyorum” ifadelerini kullandı.

  • Irak’ın kuzeyinde 3 terörist öldürüldü

    Irak’ın kuzeyinde 3 terörist öldürüldü

    MSB2den yapılan açıklamada: “Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, Irak’ın kuzeyindeki Gara bölgesinde tespit ettiği 3 PKK’lı teröristi etkisiz hale getirdi.” ifadelerine yer verildi.

     

     

     

     

  • Metruk binaların yıkımı sürüyor

    Metruk binaların yıkımı sürüyor

    Mersin’in merkez ilçe Akdeniz Belediyesi, görüntü kirliliği oluşturmasının yanında yer yer toplumsal sorunlara yol açan, kimi zaman ise çocukların can güvenliği için risk oluşturan metruk yapılarla mücadelesini sürdürüyor.

    Bugüne dek sahiplerince terk edilmiş, sahipsiz yüzlerce binanın yıkımını yapan Fen İşleri Müdürlüğü ekipleri, son olarak Karaduvar Mahallesi’nde, Yapı kontrol Şube Müdürlüğünce yasal süreci tamamlanan 2 katlı metruk yapının, iş makineleri desteğiyle ve kontrollü şekilde yıkımını gerçekleştirdi.

    Önce çevre güvenliği sağlandı
    Bölgeye şerit çekerek çevre güvenliğini sağlayan ekipler, aşırı toz oluşumunu önlemek amacıyla da yıkım sırasında binaya arazöz aracından tazyikli su sıktı. Yıkıma tanık olan mahalle sakinleri, Akdeniz Belediye Başkanı Hoşyar Sarıyıldız ile yıkımı gerçekleştiren ekibe teşekkür etti.
    Akdeniz Belediyesi, gerek yapı sahiplerinin talebi, gerekse muhtarlar ve mahalle sakinlerinin şikâyeti üzerine, ilçe sınırlarında bulunan terk edilmiş, zamanla harabeye dönmüş ve vatandaşlar için risk oluşturan metruk yapıların yıkım çalışmalarına devam edecek.

  • “Bebeğin entübe olduğunu sisteme eklemiyorduk”

    “Bebeğin entübe olduğunu sisteme eklemiyorduk”

    İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava 3. gününde devam ediyor. Adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada bir kısım tutuklu ve tutuksuz sanıklar ve avukatları hazır bulundu.

    “Hastalara tıbbi müdahale için İlker ve Mehmet Gürül gibi isimlerden destek alıyorduk”

    Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Cansu Akyıldırım, “Öncelikle 2012-2019 yılları arasında üç hastanede görev aldım 2019 – 2020 tarihleri arasında Esenyurt Reyap Hastanesi’nde çalıştım. 2023 yılında Bağcılar TRG Hospitalist Hastanesi’nde çalıştım. Üzerime atılı dolandırıcılık suçlamalarını kabul etmiyorum. Kimseyle maddi çıkar şeklinde çalışmadım. Ailemden maddi destek alıyorum. Kimseyi dolandırarak gelir elde etmedim. Yoğun bakımlar için danışmanlık hizmeti aldığımız şirketler vardı. Hastalara tıbbi müdahale için İlker ve Mehmet Gürül gibi isimlerden destek alıyorduk” ifadelerini kullandı.

    Duruşmada mahkeme başkanı sanığa, Medisense Hastanesi ile olan para akış trafiğinin nasıl sağlandığını sordu. Akyıldırım, “Birinci Hastanesi’nde hasta danışmanlık hizmeti verdiğimizde ekibe motivasyon ödemeleri veriliyordu. Medisense Hastanesi’nde çalışan biri bana bu parayı atardı. Bende ekibe motivasyon ödemesi adı altında dağıtırdım” diye yanıtladı.

    “Bebeği kucağıma aldığımda bebeğin bir yeri şişti, kalbi durdu”

    Mahkeme başkanı sanığa, WhatsApp konuşmalarında geçen “Göbek bağını kesmeyi beceremedim, Cansu’ya verin” konuşmasıyla ilgili ise, “Ben kesmedim, bu konuşmadan haberim yok. Ama bu bebek Karan bebek olabilir. Bu bebek TRG Hospitalist Hastanesi’nde doğdu. Bebek geldiğinde mosmordu. Kapıya yakın olan kısma aldım ve oksijen verdim. Bebeğin durumunu İlker Bey’e anlattım. Bebeği makineye bağladık. Bebeğe akciğer filmi istendi. Hastanenin şartları yettiğince ben filmi çektim. Bebeği kucağıma aldığımda bebeğin bir yeri şişti ben çekerken bebeğin kalbi durdu. Bebek geri dönmedi. Bebeğin ölüm nedenini belirleme yetkim yok. İlker Bey’e akciğer filminin resmini ve yakın videosunu Whatsapp’tan attım. Gönüllü olarak gitmiştim TRG Hospitalist Hastanesi’ne, Fırat Sarı istemişti gelmemi” diye konuştu.

    Mahkeme başkanı ise sanığa, “Niye konuşmalarda Cansu atsın deniyor o zaman, senin epikrizleri değiştirme yetkin yoksa” diye sordu.
    Sanık Akyıldırım “Benim böyle bir konuşmadan haberim yok. Bana ne görev verilirse onu yapıyordum” diye cevapladı.

    “Dış nöbetçilerin mezuniyet durumları ve evrakları elimizde yoktu. Bu nedenle denetime geldiklerinde hastanede bulundurmuyorduk”

    Sanık savunmasının devamında, “Yeni doğan denetiminde her raporu, eksik olan raporları tamamlanması için Fırat Sarı’ya iletiyordum. İlaçlar normalde buzdolabında tutulmalı. Biz onları yukarıya taşıyorduk. TRG Hospitalist’in yapısı gereği arşivi Teşvikiye’deydi. Bütün dosyalar hastane dışında muhafaza ediliyor. Denetime geldiklerinde bu nedenle hiçbir dosya teslim edemedim. Dış nöbetçilerin mezuniyet durumları ve evrakları elimizde yoktu. Bu nedenle denetime geldiklerinde hastanede bulundurmuyorduk bu kişileri. 2023 yılı son aylarında bir gün Fırat Sarı beni aradı, Hasan Basri Gök’ün beni işe götüreceğini söyledi. Ben yanlarına gittim. Fırat Sarı, Hasan Basri’ye, ‘yaptın mı gerçekten’ dedi. Paraya ihtiyacı olduğunu söyledi ve mobil bankacılık durumunu gösterdi. Ortalama 20 kutu kadar ilaç satıp, para aldıklarını duydum. Hakan Doğukan Taşçı ile satmışlar ama ben gözümle görmedim” diye konuştu.

    “Bebek entübe olduğunu sisteme eklemiyorduk”

    Mahkeme başkanı sanığa, Mehmet Gürül’le aralarında geçen bebeklerin entübe olarak kaydedilmesine ve epikrizlerde yazan kan sayısı ile gerçeğinin aynı olmadığını söyledikleri konuşmalarını sordu. Sanık, “Hasta dosyalarını taburcu dosyasına koymuyorduk. Bebeğin entübe olduğunu sisteme eklemiyorduk. Bunu ekleyip eklememeyi konuşuyorduk. Bebeğin basılı olan kan gazıyla gerçeğinin aynı olmadığını Mehmet Gürül’e söyledim” dedi.

    Mahkeme başkanı sanığa, “Neden eksik olan her şeyi değiştiriyordunuz, bunu gidermek yerine” diye sordu. Sanık, “Faturalandırılmış taburcu dosyalarını değiştiremiyorduk, o şekilde kalıyordu. Sisteme epikrizleri kopyala yapıştır olarak atıyordum, birebir değiştirmiyordum” diye konuştu.

    “Bir kaç kişiye motivasyon ödemeleri yapıyordum”

    İfadesinin devamında, Fırat Sarı’yı 2019 yılından beri tanıdığını belirten sanık Akyıldırım, “İstanbul Reyap Hastanesi’nde beraber çalışıyorduk. Bir kaç kişiye motivasyon ödemeleri yapıyordum. Benden sonra Hakan Doğukan Taşçı ödüyordu bu paraları, bir kere ben Doğukan yerine TRG Hastanesi’nde çalışırken onun yerine ödeme yaptım” diye konuştu.

    “Fırat Sarı ile üç yıl kadar bir sevgilik döneminim oldu”

    Mahkeme başkanı sanığa, “Neden sürekli doktorlar basamak belirliyor diyorsunuz? Konuşmalarınızda sürekli basamak belirliyorsunuz, doktora niye sormuyorsunuz?” diye sordu. Sanık, “Basamakları excel şablonuna ben yazıyordum ama ben belirlemiyordum. Benim çalıştığım kurumda hekim karar veriyordu. Zuhal ile bir hafta TRG Hospitalist Hastanesi’nde çalıştım. 7 aydır tutukluyum ve artık bir şeyler sonuçlansın istiyorum. Böyle bir dosyada adım geçtiği için ve yargılandığım için çok üzgünüm. Fırat Sarı ile üç yıl kadar bir sevgilik dönemim oldu” diye konuştu. Duruşmaya devam ediliyor.